Emsal Mahkeme Kararı İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1434 E. 2022/601 K. 16.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/1434
KARAR NO : 2022/601

DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 25/12/2017
KARAR TARİHİ : 16/06/2022

Mahkememizde görülen Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalının müvekkili hakkında İzmir … İcra Müdürlüğünün …/… sayılı dosyası ile Örnek 10 Kambiyo Senetlerine Özgü Haciz Yolu ile 11/12/2017 tarihinde alacak takibi başlattığını ve müvekkiline ödeme emre gönderdiğini, müvekkilinin takibe konulmuş 25/10/2016 vadeli 25.000,00-TL bedelli bir adet bononun bedelini farklı tarihlerde davalıya nakit olarak ödediğini ve ödeme makbuzları düzenleyerek davacı müvekkiline verildiğini, davacı müvekkili tarafından takip dayanağı senet bedelinin icra takibi başlatılmadan önce ödendiği halde davalı tarafından bedelsiz kalmış senet bedelinin ikinci kez tahsil etmek üzere icra takibine konu edildiğini, davacı müvekkilinin borcunun bulunmadığını, açıkladığı nedenlerle davanın kabulü ile müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tespitine, davalı aleyhine %20 den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili, cevap dilekçesinde özetle; Müvekkilinin, davacının kendisine ait bir aracın Gürcistan’da bulunduğunu, Gürcistan ülkesinden kendisine yasalara uygun şekilde uygun fiyatta getirebileceğini belirttiğini, davacıya güvenen müvekkilinin, kendisine gerekli ödemeleri yaptığını, aralarında anlaşma yapıldığını, beraber Gürcistan’a gittiklerini, aracın satış işlemlerini başlattıklarını, işlemler başlatıldığında aracı müvekkiline teslim etmediklerini, bunun bazı yasal işlemler olduğunu belirterek müvekkiline aracı Türkiye’de teslim edeceğini söylediğini, bunun üzerine müvekkilinin Türkiye’ye giriş yapıp Rize ilinde aracı teslim almak için 3 gün beklediğini, bu süreçte aracın müvekkiline teslim edilmediğini, davacının müvekkiline sorun çıktığını bu yüzden aracı 1 hafta sonra teslim edeceğini belirttiğini, aradan on gün geçmesine rağmen teslim edilmediğini, bu aracın satış işlemi için ilk önce 10.000 ABD Doları, sonrasında ülke giriş aşaması için 2.000,00 ABD Doları ve 10.180,00-TL ödediğini, ancak araç kendisine teslim edilmediği gibi, Sarp Sınırında işlemlerden yasa dışı olduğu belirtilerek müvekkiline satılan araca Gümrük Muhafaza tarafından el konulduğunu, müvekkili hakkında da Hopa … Asliye Ceza Mahkemesi …/… E sayılı dosya üzerinden ceza davası açıldığını, müvekkili sürekli oyalandığını düşündüğünden davacı ile görüştüğünü ve davacı tarafından 25.10.2016 ve 25.11.2016 vade tarihli senetler düzenleyerek müvekkiline teslim edildiğini, diğer masraf adı altında aldığı ücretleri ödeyeceğini beyan ettiğini, müvekkilinin fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 25.000,00-TL bedelli senetin ödenmemesi nedeniyle icra takibi başlattığını, davacının bu senetten ve ayrıca diğer alacaklardan halen müvekkiline borçlu olduğunu, açıkladığı nedenlerle davanın reddine, davacının kötüniyetli itirazı ve davası nedeniyle % 20 tazminata hükmedilmesine, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
İcra dosyası: İzmir … İcra Müdürlüğünün …/… esas sayılı dosyasında davalı alacaklı tarafından borçlu davacı aleyhine 25/10/2016 tarihli 25.000,00 TL bedelli bonoya istinaden kambiyo senetlerine mahsus takip yoluyla takip yapılmış, takip kesinleşmiş olduğu anlaşılmıştır.
ATK Raporu : İstanbul ATK Fizik İhtisas Dairesi Adli Belge İnceleme Şubesi tarafından düzenlenen … tarihli raporda özetle ; İnceleme konusu Para Makbuzlarında atılı imzalar ile …’un mukayese imzaları arasında; tersim biçimi, işleklik derecesi, alışkanlıklar, istif, eğim, doğrultu, seyir, hız ve baskı derecesi bakımından uygunluk ve benzerlikler saptandığından söz konusu imzaların …’un eli ürünü olduğu,
İnceleme konusu Para Makbuzlarındaki yazılar ile …’un mukayese yazıları arasında; tersim biçimi, işleklik derecesi, alışkanlıklar, istif, eğim, doğrultu, seyir, hız ve baskı derecesi bakımından farklılıklar saptandığından, söz konusu yazıların mevcut mukayese yazılarına kıyasla …’un eli ürünü olmadığı görüşü ile raporlarını düzenlemişlerdir.
Dava; Dava takibe konulan bono borcunun davacı tarafından ödenmiş olduğu iddiasına dayalı menfi tespit talebine ilişkindir.
Davacı vekili, davaya ve icra takibine konu edilen 25/10/2016 vadeli 25.000,00-TL bedelli bir adet bononun bedelinin 28.10.2016 tarihinde 4.000,00-TL, 04.11.2016 tarihinde 5.000,00-TL, 11.11.2016 tarihinde 5.000,00-TL, 30.11.2016 tarihinde 4.000,00-TL, 06.12.2016 tarihinde 2.500,00-TL, 14.12.2016 tarihinde 4.500,00-TL olarak ödediğini, (6.000,00TL lik ödemenin 4.500,00-TL sinin 25.20.2016 vadeli senede, 1.500,00TL sinin takibe konu edilmeyen 25.11.2016 vadeli senede mahsuben ödendiğini beyan etmiştir.
Davalı vekili davanın reddini savunmuştur.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu: 2017/(19)11-911 E. 2020/736 K sayılı İlamı; “…Menfi tespit davasında ispat yükü, kural olarak davalı alacaklıya düşer; fakat, davacıya (borçluya) düştüğü hâller de vardır; davacı (borçlu), davalının (alacaklının) varlığını iddia ettiği hukuki ilişkiyi (meselâ borcu) sadece inkâr etmekle yetinmekte ise, yani bu hukuki ilişkinin (borcun) hiç doğmadığını ileri sürmekte ise ispat yükü davalıya düşer. Çünkü hukuki ilişkinin (borcun) varlığını iddia eden davalı olduğu için, ispat yükü davalı alacaklıya düşer (6100 sayılı HMK m. 190; 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu (TMK) m. 6). Fakat, alacaklının dayandığı senedin karşılıksız olduğunu ispat yükü, davacıya (borçluya) düşer. Bunun gibi, davacı (borçlu), davalının (alacaklının) iddia ettiği alacağın ödeme, ibra ve takas gibi bir nedenle son bulduğunu ileri sürerse, bu iddiayı ispat yükü de davacı borçluya düşer (Kuru-El Kitabı, s.322-323).
Dava konusu ödeme makbuzları üzerinden üzerinde İstanbul ATK Fiziki İhtisas Dairesi Adli Belge İnceleme Şubesi tarafından düzenlenen … tarihli raporda, Para Makbuzlarında atılı imzalar ile …’un mukayese imzaları arasında; tersim biçimi, işleklik derecesi, alışkanlıklar, istif, eğim, doğrultu, seyir, hız ve baskı derecesi bakımından uygunluk ve benzerlikler saptandığından söz konusu imzaların davalı …’un eli ürünü olduğu tespiti yapıldığından davacının davaya konu bono borcunu davalıya ödeniş olduğu ve bu buna nedeniyle davalıya borcu bulunmadığı kanaati ile, davacının davasının kabulüne karar vermek gerekmiş aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davacının davasının KABULÜNE
1-İzmir … İcra Müdürlüğü’ nün …/… E. Sayılı dosyasında; davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine,
2- Takip toplam alacağı 27.786,30 TL nin %20 si oranında kötü niyet tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 1.898,08-TL harçtan peşin alınan 474,53-TL harcın mahsubu ile bakiye 1.423,55‬-TL harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR OLARAK KAYDINA,
4-Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca davacı yararına takdir olunan 5.100,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacının yapmış olduğu 31,40-TL dava açma ilk gideri, 259,50-TL tebligat ve posta gideri, olmak üzere toplam 290,9‬0-TL Yargılama giderinin peşin yatırılan 474,53-TL harç ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6- Davacı ve davalı yanca yatırılan delil ve gider avansından sarf edilmeyen kısmın karar kesinleştiğinden yatıran tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İzmir Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde, istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı. 16/06/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır