Emsal Mahkeme Kararı İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/543 E. 2021/561 K. 24.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

.T.C.
İZMİR
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/543
KARAR NO : 2021/561

DAVA : Alacak (CMR Sigorta Poliçesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 27/04/2016
KARAR TARİHİ : 24/06/2021

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (CMR Sigorta Poliçesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı taraf vekili duruşmada tekrar ettiği dava dilekçesi ile özetle; Davacı ile dava dışı … … San. ve Tic. AŞ arasında 162 adet … emtiasının karayolu ile İngiltere ‘ye taşınması hususunda sözleşme yapıldığını, iş bu taşımanın varış yerinde 117 adet … emtiasının hasarlandığını, dava dışı … … San. ve Tic A.Ş. ‘nin uğramış olduğu zararların … Sigorta A Ş. tarafından karşılandığını, iş bu zarar bedellerinin … Sigorta A.Ş. tarafından İzmir …. Asliye Ticaret Mahkemesinin 10/09/2015 tarih … esas … karar sayılı dosyası üzerinden davacı şirkete rücu edildiğini, iş bu ilamın müvekkili şirket aleyhine sonuçlanarak İzmir …. İcra müdürlüğünün … esas sayılı dosyası üzerinden icraya konu edildiğini, davacı şirket tarafından … Sigorta AŞ’ye 18/12/2015 tarihinde 28.000,00 TL ödeme yapılarak dosyanın kapatıldığını, davacı ile dava dışı … … San ve Tic A.Ş. arasında yapılan sözleşme gereğince davacı tarafından 19.555 net, 21.846 brüt (toplam 28 palet) miktardaki şeffaf polietilen fil gıda ambalajı emtialarının 17.08.2012 tarihinde İzmir Türkiye … seferini gerçekleştirmek üzere … Nakliyat ve Tic. A.Ş. tarafından teslim alınarak sorumluluğu davacı şirkete ait olmak üzere sözleşme tanzim edildiğini, söz konusu emtiaların varış noktasına ulaştığının ve tahliye esnasında 18 adet paletin hasarı olduğunun tespit edildiğini, iş bu hasar sebebi ile yapılan incelemede dava dışı … Sigorta A.Ş. ye sigortalı olan … AŞ’nin zararının giderildiğini, iş bu zarara ilişkin ise … Sigorta A.Ş tarafından İzmir … Asliye Ticaret Mahkemesinin 17.02.2015 tarih … Esas … karar sayılı dosyası üzerinden davacı şirket aleyhine rücuya konu edildiğini, anılı ilamın ise İzmir …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası üzerinden icraya konu edildiğini, müvekkili şirket tarafından 42.235,74 TL ödeme yapılarak dosyanın kapatıldığını, davalı ile davacı arasındaki ilişkinin müvekkili şirketin taşımaya konu yukarıda bahsi geçen taşıma işlemlerini de kapsar şekilde … Sigorta A.Ş. ‘ye tarafından CMR Karayolu ile yapılan uluslararası emtia taşımaları için Taşıyıcının Mesuliyeti CMR Sigorta poliçesi ile sigortalandığını, poliçeye göre sigortacı ile sigortalı arasındaki ilişki gereği davacı müvekkilinin anılı hasarlar sonucu açılacak maddi tazminat ve buna bağlı yargılama giderleri, sigorta şirketi davalı … Sigorta A.Ş nin sorumluluğunun kapsamında olduğunu, ayrıca … nolu poliçeye konu hasara ilişkin davalı tarafa başvuru yapılarak … nolu hasar dosyası açıldığını ancak sigorta şirketi tarafından haksız ve mesnetsiz şekilde hasarın red edildiğini, İzmir …. Asliye Ticaret Mahkemesinin 10.09.2015 tarihli … esas … karar sayılı dosyası ve İzmir … Asliye Ticaret Mahkemesinin 17.02.2015 tarihli … esas … karar sayılı dosyalarındaki zarara uğrayan 3. kişilerin zararı müvekkilinin sigorta şirketi tarafından giderilmesi gerekmekte iken, bu zararın davalı şirket tarafından giderilmediğini, halefiyetin borcun ifasına bağlanmış hukuki bir sonuç olduğunu, yapılan ödemeler neticesinde, ödenen miktar ile anılı davadaki davacının haklarına halef olmuş olup, sigorta şirketine karşı dava ve alacak hakkı olduğunu, işbu davada temerrüt tarihinin davacının 3. kişiye ödeme yaptığı tarih olduğunu, halefiyet ilkesi gereğince ödenen miktarın sigorta şirketine rücu edilmesi gerektiğini, haklı davanın kabulü ile fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla 65.235,74-TL’nin her bir alacak kalemi için 3. kişilere ödeme tarihlerinden itibaren işletilecek avans faizi ile rücuen tahsiline , yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davalı sigorta şirketinden tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı … Sigorta AŞ vekili cevap dilekçesi ile özetle; davacı ile müvekkili şirkete … poliçe nolu Karayolları ile yapılan Uluslararası Emtia Taşımalar için Taşıyıcının Mesuliyeti CMR Sigorta poliçesi ile sigortalı olduğunu, dava dilekçesinde söz edilen hasarın 21.08.2013 iş bu davaya konu ihbarın tarihi davacının delillerinin eksik celp edilmesi sebebi ile ihbar süresinin belirlenememiş olduğunu aksi kanıtlanıncaya kadar ihbar süresinin iş bu davanın dava tarihi 27.04.2016 olarak kabul edileceğini, bilindiği üzere CMR Konvansiyonunun 32. maddesi uyarınca taşımalardan doğacak taleplerin 1 yıl içerisinde iletilmesi ve yönetilmesi gerektiğini, bu itibar ile kabul anlamına gelmemek üzere iş bu talebin, yasal l yıllık süre içinde taraflarına yöneltilmediğinden müvekkili şirketin sorumluluğundan bahsedilemeyeceğini, 28.1.2013 tarihli red yazılarında da belirtildiği üzere iş bu sigorta poliçesinin poliçe başlangıç tarihinin 01.01.2012 bitiş tarihinin 01.01.2013 olup fakat poliçenin 01.07.2012 tarihinde iptal edildiğini, îş bu sebeple 15.08.2012 tarihli hasardan müvekkili sigorta şirketinin herhangi bir sorumluluğunun bulunmadığını, ayrıca primi ödemeyen poliçe sebebi ile sigortacının sorumluluğunun başladığından bahsedilemeyeceğini, davanın reddine, masraf ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
CEVABA CEVAP: Davacı taraf vekili duruşmada tekrar ettiği cevaba cevap dilekçesi ile özetle; davalının zamanaşımı itirazlarının son derece yersiz olup sayın mahkemeyi oyalamaya yönelik olduğunu, davanın ihbar edildiğini ve fesih işleminin hasardan ve ihbardan sonra gerçekleştirildiğinin açıkça ortaya çıkacağını, kaldı ki hasar gerçekleşmiş ise de müvekkilinin ödemediği bir meblağı davalıya ancak ödeme gününden sonra rücu edebileceğini, nitekim CMR ‘ye göre ödeme gününden 1 yıl geçmeden davalıya rücu ettiğini, kaldı ki poliçenin geçersiz hale gelmesi için iptal edildiğine ilişkin bilginin sigortalıya bildirildiğini, davalı kötü niyetli olarak hasarın iptalden önce meydana geldiğini bildirmiş ise de 12.11.2012 tarihinde yazının davacıya gönderildiğini ve 15 gün sonra iptal edilecek dendiğini, iş bu durumun hali davalının kötü niyetini açıkça ortaya koyduğunu, cevap dilekçesinin reddine, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin karşı yana tahmiline karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
İcra dosyası : İzmir …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında alacaklı … Sigorta AŞ tarafından borçlu … Ulus. Nak. ve Tic. Ltd. Şti. aleyhine İzmir …. Asliye Ticaret Mahkemesinin 10/09/2015 tarih … Esas … K. Sayılı ilamı nedeniyle 12.112,00-TL. Asıl alacak, 1.317,60 TL. Yargılama gideri , 1.500,00-TL. İlam vekalet ücreti, 13.599,39 TL. İşlemiş faiz olmak üzere toplam 28.528,99- TL alacağın tahsili için ilamlı takip yoluyla takip yapıldığı, ödeme emrinin davalı borçluya 03/12/2015 tarihinde tebliğ edildiği anlaşılmıştır.
İcra dosyası : İzmir …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında alacaklı … Sigorta AŞ tarafından borçlu … Ulus. Nak. ve Tic. Ltd. Şti. aleyhine İzmir … Asliye Ticaret Mahkemesinin 21/01/2014 tarih … Esas … K. sayılı ilamı nedeniyle 23.700,00-TL. Asıl alacak, 3.097,56 TL. İşlemiş faiz, 432,80-TL. Bakiye harç , 753,00-TL Yargılama gideri , 2.844,00-TL. İlam vekalet ücreti olmak üzere toplam 30.827,36- TL alacağın tahsili için ilamlı takip yoluyla takip yapıldığı, ödeme emrinin davalı borçluya 03/02/2014 tarihinde tebliğ edildiği, takibe konu İzmir … Asliye Ticaret Mahkemesi ilamının temyiz edilmesi üzerine Yargıtay …. HD. ‘nin 13/06/2014 tarihli kararı ile bozulmasına karar verilmiş, mahkemece yeni kurulan 17/02/2015 tarih … E. … K. sayılı ilamın onanması nedeniyle 15/04/2016 tarihinde dosyanın infaz edildiği anlaşılmıştır.
İzmir … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … E.-… K. sayılı dosyasının yapılan incelemesinde; Davacı … Sigorta A.Ş.’nin davalı … Uluslararası Nak. Tic. Ltd. Şti. aleyhine hizmet sözleşmesinden kaynaklanan alacak davası açtığı, yargılama sonrasında “Davacı tarafça, dava dışı … A.Ş.’ ye ait emtianın davalı şirket sorumluluğunda yapılan nakliyesi sırasında hasara uğradığı, hasar bedelinin sigortalıya ödenerek onun haklarına halef olunduğundan bahisle yapılan ödemenin tahsiline yönelik olarak davalı hakkında mahkememize dava açıldığı, davacı ile dava dışı … … A.Ş. arasında nakliyat emtia sigorta sözleşmesi yapıldığı ve 14/08/2012 tarihli sefer ile İzmir’ den Polonya’ ya … plaka sayılı araç ile 28 palet olarak taşınacak şeffaf polietilen film emtiasının 102.963,44-TL bedel ile sigortalandığı, emtianın 14/08/2012 tarihinde İzmir – Polonya seferini gerçekleştirmek üzere … Nak. Tic. A.Ş. tarafından teslim alınarak sorumluluğu davalı … .. Ltd. Şti’ ye ait olan … plaka sayılı treylerin çektiği … plaka sayılı dorse römorkuna yüklenmiş vaziyette Polonya’ ya ihracat yapılmak üzere teslim alındığı, taşıma konusu emtianın 18 paletinde taşıma sırasında hasar meydana geldiği, hasar sebebi ile oluşan tazminat tutarının 25.913,48-TL olduğunun ve bu bedelin brüt kg başına 8.33 SDR olarak belirlenen azami sorumluluk miktarını aşmadığının alınan ayrıntılı ve gerekçeli bilirkişi raporu ile belirlendiği, davacı tarafça hasar bedeli olarak 23.751,63-TL’ nin 18/12/2012 tarihinde dava dışı sigortalıya ödendiği ve onun haklarına halef olunduğu, CMR’ nin m. 17 ve 18 hükümleri gereği davalı tarafça sorumluluktan kurtulma hallerinin iddia ve ispat edilemediği, CMR’ nin 17. maddesi gereği davalı taşıyıcının yükü teslim aldığı andan teslim edinceye kadar bunların kısmen veya tamamen kaybından ve doğacak hasardan sorumlu olduğu” gerekçesi ile davanın kabulüne karar verildiği anlaşılmış, işbu kararın Yargıtay … Hukuk Dairesi’nin … E. – … K. sayılı ilamı ile onanarak kesinleştiği görülmüştür.
İzmir …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … E., … K. sayılı dosyasının incelenmesinde; Davacı … Sigorta A.Ş.’nin davalı … Uluslararası Nak. Tic. Ltd. Şti. aleyhine alacak davası açtığı mahkemece 10/09/2015 tarihinde davanın kabulüne karar verildiği anlaşılmıştır.
BİLİRKİŞİ RAPORLARI:
Taşıma alanında uzman bilirkişi …, sigortacı bilirkişi İsmail Tevşi ve nitelikli hesaplamalar uzmanı bilirkişi … 16/11/2018 tarihli heyet raporunda; davacı … tarafından … Sigorta A Ş.’ye 18/12/2015 tarihinde … Sigorta AŞ.’ye 15.04.2016 tarihinde ödeme yaptığı vc bu halde davanın 17.12.2016 tarihine dek sürebilecek 1 yıllık zaman aşımı süresinde açılması zorunlu olup, eldeki davanın açılış tarihinin 27.04.2016 olduğu, alacağın ihbar ve talebinde zamanaşımı olduğunun tespit edilemediği, taraflar arasında geçerli sigorta poliçesinin 3. maddesinde düzenlenen ‘TEMİNAT DIŞI HALLER” maddesi “u” bendinde “ıslanma – ambalajlanma – yükleme/istifleme” kaynaklı hasarların teminat kapsamı dışında kaldığının belirlendiği, davacı tarafça zarar talep edilen … … ile ilgili olan İzmir …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas vc … Karar sayılı dosyasının incelemesinde 11.09.2008 tarihli ekspertiz raporundaki “nakliyecinin diğer parsiyel emtiaları yüklemesi ve boşaltması veya boşaltıldıktan sonra diğer alıcının adreslerindeki tahliyelerde hasar oluşmasını” yakın sebep olarak görülmekle bu kapsamda değerlendirildiğinde, … … ile ilgili meydana gelen hasar ile ilgili poliçenin teminat dışındaki halleri arasında u bendi kapsamında yer alan vc teminat kapsamı dışında kalan birbirini etkileme özelliği olan emtianın yanlış yükleme ve istifleme sonucu” oluşan bir kısmı ziya halinin meydana geldiği ve davacının bu kapsamdaki rucü talebinin teminat kapsamı dışında olduğunun söylenebildiği, bu halde, davacı yanın, İzmir …. Asliye Ticaret Mahkemesi … E. … K. sayılı 10.09.2015 tarihli kararı ile (… ile ilgili) … Sigorta A.Ş.’ne 18.12.2015 tarihinde 28.000.00 TL ödeme yapmak zorunda kaldığı hasar talebi ile ilgili olarak, iş bu hasarın oluşmasının birbirini etkileme özelliği olan emteanın yanlış yükleme ve istifleme sonucu oluşan hasarlar kapsamında olmakla teminat kapsamı dışında kaldığı sonucuna ulaşılması mümkün olup nihai takdirin Sayın Mahkemeye ait olduğu, taraflar arasında aktedilen … Numaralı Poliçenin dosyadaki örneğinden 01.01.2012 vc bitiş tarihinin 01.01.2013 olduğu, ancak davalı sigorta şirketi tarafından iş bu poliçenin hasar tarihi olan 15.08.2012 den önce 01.07.2012 tarihinde iptal edildiği savunmasına yer verilmiş ise de; dosyada yapılan inceleme neticesinde öncelikle 01.07.2012 tarihinde poliçenin iptal edildiğine ilişkin bildirimin 28.01.2013 tarihinde yapıldığının anlaşıldığı, iptal sebebine ilişkin olarak dosyada belge bulunmadığı, bu sebeple bu hususta bir inceleme yapılmasının mümkün olmadığı, dava dışı … şirketinin taşıma konusu cmteasına dair hasarın oluşmasına ilişkin, yapılan yargılama dosyası olan İzmir … Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas ve … karar sayılı dosyası üzerinde yapılan incelemesinde görüleceği üzere “davalı taşıyıcının kusurundan meydana gelen hasarda davalı …’ın göstermesi gereken yüksek dikkat ve özeni göstermediği ve kusurlu olduğu ve hasarın 26/11/2012 tarihli ekspertiz raporu ile ulaşılan kanaat uyarınca taşıyıcının yüklemesi yapılan ürünün özelliği ve yol şartlarına göre seyir yapmaması ” nedeniyle meydana geldiği anlaşılmakla, bu hususun CMR konvansiyonunda yer alan teminat kapsamı dışında bırakılan istisna hallerinden biri olmadığı, bu halde, davacı yanın İzmir …. Asliye Ticaret Mahkemesinin … E. ve … K. 17.02.2015 tarihli kararı ile … Sigorta A.Ş.’ye 15.04.2016 tarihinde yapılan en son ödeme ile birlikte toplam 42.235,74 TL ödemenin teminat kapsamında kaldığı sonucuna ulaşılması mümkün olup nihai takdirin Sayın Mahkemeye ait olduğunu mütalaa etmişlerdir.

Taşıma alanında uzman bilirkişi …, sigortacı bilirkişi … ve nitelikli hesaplamalar uzmanı bilirkişi … 26/06/2019 tarihli bilirkişi heyeti ek raporunda; 16.11.2018 tarihli kök raporda ulaşılan sonuç ve kanatte herhangi bir değişiklik olmadığını ve sonuç olarak; davacı yanın İzmir … Asliye Ticaret Mahkemesi E. … ve K. … 17.02.2015 tarihli kararı ile … Sigorta A.Ş. ‘ye 15.04.2016 tarihinde yaptığı en so ödeme ile birlikte toplam 42.235,74 TL ödemenin teminat kapsamında kaldığı sonuç ve kanaatine ulaşıldığını mütalaa etmişlerdir.
Sigorta eksperi bilirkişi …, Nitelikli Hesaplamalar Uzmanı bilirkişi … ve Emekli Bakanlık Başmüfettişi (uluslararası ticaret taşımacılık) bilirkişi … 19/11/2020 tarihli heyet raporunda; Taraflar arasında uyuşmazlık konusu olan CMR Karayolu ile yapılan uluslararası emtia taşımaları için taşıyıcının mesuliyeti CMR sigorta poliçelerinden: 01.01.2008 – 01.01.2009 dönemi için düzenlenmiş … sayılı olan poliçenin dava konusu 21.08.2008 – 01.09.2008 tarihli ve … …’ye ait emtianın hasar görmesine neden olan taşıma işlemi sırasında yürürlükte bulunduğu, ancak dosya kapsamına göre davacı tarafın söz konusu hasardan haberdar olmasına rağmen, davalı sigorta şirketine bu konuda hasar ihbarında bulunmadığı, İzmir ….ATM nezdinde konuya ilişkin olarak kendisi aleyhine açılan … E sayılı dosyasında ve bu dava ile verilen hükmün icrasına dair İzmir ….İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyasında da ihbar mükellefiyetini yerine getirmediği; poliçeden kaynaklı haklarının (2) ve (10) yıllık zamanaşımı süreleri yönünden değerlendirilmesinin Sayın Mahkemeye ait bulunduğu; 21.08.2008 – 01.09.2008 tarihli ve … …’ye ait emtianın TAŞINMASI sırasında meydana gelen hasarın İzmir ….ATM nin kesinleşen … E sayılı dosyası ile de belirlendiği gibi 5526,00 GBP’un ödeme tarihindeki Türk Lirası karşılığı olan 12.112,00 TL olduğu; bu bağlamda davacı hakkında verilen hüküm uyarınca İzmir ….İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyasına yapıldığı iddia edilen 28.000,00 TL tutarındaki ödemenin gerçek zararla uyumlu olduğu; ancak davacının bu taşıma sırasında POLİÇE GENEL – ÖZEL ŞARTLARINDA (b ve u bentleri) BELİRLENEN “davaya konu emtia ile birlikte başka cins ve miktarda parsiyel olarak yüklenmiş diğer emtiaların da bulunması ve bu durumda Nakliyeci tarafından diğer parsiyel emtiaların yüklenmesi – boşaltılması veya boşaltıldıktan sonra diğer alıcının adreslerdeki tahliyelerde hasar oluşması, Nakliyecinin uygun olmayan araçla taşıma yapmış olması” nedenleriyle teminat kapsamı dışında kaldığı; hasarın poliçe teminatı kapsamı dışında kaldığına dair tespitlerinin daha önce mahkemeye rapor hazırlayan heyet görüşü ile tamamen uyuştuğu; 01.01.2012 – 01.01.2013 dönemi için düzenlenmiş … SAYILI OLAN POLİÇENİN dava konusu 14.08.2012 – 01.09.2012 tarihli ve … …’e ait emtianın hasar görmesine neden olan taşıma işlemi sırasında yürürlükte bulunduğu; bilahare aynı tarihte (02.11.2012) (9) numaralı Zeyilnamenin de düzenlendiği ve bunun “Poliçenin CMR Sigortası Umumi Hükümleri 6.maddesinde yer alan Fesih Hali hükmü çerçevesinde iptal edildiği” belirtildiği, Söz konusu 6.maddenin; “Sigorta Şirketi herhangi bir hasar vukuunda poliçeyi feshetme hakkını haizdir. Bu fesih işlemi tanzim edilecek iptal zeyilnamesinin postaya verildiği tarihten 7 gün sonra hüküm ifade eder. Ancak hasarın ödenmesinden sonra sigortanın bu hakkı düşer” şeklinde olduğunu, bu hasar nedeni ile Sigortacıya 15.01.2013 de ihbar yapıldığı, Sigortacının da 28.01.2013 de başvuruyu reddettiği, İzmir … ATM nezdinde görülen davanın ve icra dosyasının da Sigortacıya ihbar edilmediği nazara alındığında taraflar arasındaki poliçe ilişkisinden kaynaklanan alacağın (2) ve (10) yıllık zamanaşımına uğrayıp uğramadığının taktirinin Sayın Mahkemeye ait bulunduğu; 14.08.2012 – 03.09.2012 tarihli ve … …’e ait emtianın taşınması sırasında meydana gelen hasarın İzmir … ATM nin kesinleşen … E sayılı dosyası ile de belirlendiği gibi 23.751,54 TL olduğu; niteliği itibariyle hasarın poliçe teminatı kapsamında kaldığı; hasarın poliçe teminatı kapsamı içinde kaldığına dair tespitlerinin daha önce mahkemeye rapor hazırlayan heyet görüşü ile tamamen uyuştuğu; poliçenin hasar tarihinde yürürlükte olup olmadığı konusunda, önceki rapor tarihindeki belgeler yeterli olmadığından değerlendirme yapılmamış olduğu, daha sonra … Sigorta tarafından ibraz edilen poliçe ve zeyilnameler ışığında Heyetlerince yukarıdaki kanaate varıldığı mütalaa edilmiştir.
Dava, CMR sigorta poliçesine dayalı tazminat isteğine ilişkindir.
Davalı sigorta şirketi zamanaşımı savunmasında bulunmuştur. Sigorta sözleşmelerinden doğan davaların hangi sürede zamanaşımına uğrayacağı, 6762 sayılı TTK’nın sigorta genel hükümlere ilişkin 1268 maddesinde “Sebepsiz yere ödenmiş bulunan primin veya sigorta bedelinin geri alınması alacakları dahil sigorta mukavelesinden doğan bütün mutalebeler, iki yılda müruruzamana uğrar” ve 6102 sayılı TTK’nın sigorta genel hükümlerine ilişkin 1420 maddesinde “(1) Sigorta sözleşmesinden doğan bütün istemler, alacağın muaccel olduğu tarihten başlayarak iki yıl ve 1482 nci madde hükmü saklı kalmak üzere, sigorta tazminatına ve sigorta bedeline ilişkin istemler her halde rizikonun gerçekleştiği tarihten itibaren altı yıl geçmekle zamanaşımına uğrar.(2) Diğer kanunlardaki hükümler saklıdır” şeklinde düzenlenmiştir. Bununla birlikte sadece sorumluluk sigortaları yönünden, 6762 sayılı TTK’dan farklı olarak, zamanaşımı süresi 6102 sayılı TTK’nın 1482. maddesi uyarınca “Sigortacıya yöneltilecek tazminat istemleri, sigorta konusu olaydan itibaren 10 yılda zamanaşımına uğrar” şeklindeki düzenlemeyle 10 yıl olarak belirlenmiştir.
Sigorta uyuşmazlıklarında zamanaşımı süresinin başlaması ve sigortacının temerrüdü için sigortalının ihbar yükümlülüğünü yerine getirmesi gerekir. Zira 6762 sayılı TTK’nın 1299.maddesinde yer alan “Sigorta bedelini ödeme borcu, karada ve iç sularda taşıma rizikolarına ait sigortalar dahil, bütün mal sigortalarında, rizikonun gerçekleştiğini sigortacıya ihbar borcunun 1292 nci madde hükmünce doğduğu tarihten muaccel olur” şeklindeki düzenlemeden de anlaşılacağı üzere, riziko tazminatının muaccel olabilmesi için sigortacının TTK’nın 1292.maddesindeki düzenlemeye uygun olarak riziko konusu olaydan haberdar edilmesi gerekir.
6762 sayılı TTK’nın 1292/1. maddesi uyarınca “Sigorta ettiren kimse sigortanın taalluk ettiği rizikonun gerçekleştiğini haber aldığı tarihten itibaren beş gün içinde sigortacıya haber vermeye mecburdur. Bu müddet, üçüncü şahsın sigortalıya karşı dava açması halinde sigortacıya sigortalının müdafaasına yardım etmeye mecbur tutan mesuliyet sigortalarında sigortalının tebligat üzerine davayı öğrendiği, sigortalının üçüncü kişiye vereceği tazminatın sigortacı tarafından ödenmesine ait mesuliyet sigortalarında ise hakkındaki mahkeme kararının kesinleştiğini sigortalının öğrendiği veya dava olmaksızın yahut dava neticesi beklenmeksizin üçüncü şahsa sigortalının para ödemiş olması halinde parayı ödemiş olduğu tarihten başlar”.
6103 sayılı Türk Ticaret Kanununun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun’un ”Zamanaşımı süreleri ve hak düşürücü süreler” başlıklı 6. maddesinde de ”Türk Ticaret Kanununun yürürlüğe girmesinden önce işlemeye başlamış bulunan zamanaşımı süreleri ile hak düşürücü süreler eski hukuka tâbidir. Zamanaşımı ile hak düşürücü sürelere ilişkin diğer hususlar, yürürlüğe girdiği tarihten itibaren Türk Ticaret Kanununa tâbidir.” yasal düzenlemesi bulunmaktadır. Bu durum karşısında, sigorta poliçesine dayalı olarak açılan işbu davada zamanaşımı süresinin başlangıcı, davacı taşıyıcı aleyhine İzmir …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … esas sayılı dosyasında görülen davada verilen … K. sayılı kararın temyiz edilmeksizin 24.11.2015 kesinleştiği, davacının 18.12.2015 tarihinde ilgili dosya davacısı olan … Sigorta A.Ş’ye ödeme yaptığı, davacı taşıyıcı aleyhine İzmir … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … esas sayılı dosyasında görülen davada verilen … K. sayılı kararın Yargıtay …. HD’nin denetiminden geçerek onandığı ancak Yargıtay ilamının davalı temyiz edene tebliğ edilmediği, bu nedenle anılan kararın henüz kesinleşmediği, dava dışı taşıtan şirketin sigortacısınca davacı aleyhine açılan bu davalarda taşıma nedeniyle meydana gelen zarardan davacının sorumlu olduğuna dair verilen hükümler gereğince ödeme yapan davacı taşıyıcının açılan önceki davalar sonucunda iş bu davanın davalısı ile birlikte oluşan müteselsil sorumluluğuna ilişkin rücu hakkına dayanması nedeniyle davacı lehine asıl alacaklının hakkından bağımsız olan yeni bir hak doğduğundan zamanaşımı süresinin bu hakkın doğduğu, bir başka ifadeyle davacının ödeme yaptığı tarihten itibaren başlaması gerektiği, ödeme tarihleri dikkate alındığında, somut uyuşmazlığa zamanaşımı yönünden 6103 sayılı Yasa’nın 6. maddesi uyarınca 6102 sayılı TTK hükümlerinin uygulanması gerekmektedir. (Yargıtay …. HD’nin … esas, … karar sayılı ilamı, Yargıtay … HD’nin Yargıtay …. HD’nin … esas, … kara sayılı ilamı, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi …. HD’nin … esas, … karar sayılı ilamı)
Somut olayda, sorumluluk sigortaları için zamanaşımı süresi 6102 sayılı TTK’nın 1482. maddesi uyarınca 10 yıl olarak belirlenmiş olup, dava tarihi itibariyle bu süre henüz dolmadığından zamanaşımı savunması reddedilmiştir.
Dava dışı taşıtan şirketin sigortacısınca davacı aleyhine açılan davada taşıma nedeniyle meydana gelen zarardan davacının sorumlu olduğuna dair verilen hükümler gereğince ödeme yapan davacı taşıyıcının açılan önceki dava sonucunda iş bu davanın davalısı ile birlikte oluşan müteselsil sorumluluğuna ilişkin rücu hakkına dayanarak CMR taşıma poliçesi kapsamında ödediği zararın davalı sigortacıdan tahsilini talep etmiş, davalı sigorta ise dava konusu zararlara, davacının uygun olmayan taşımasıyla sebebiyet verdiğinden sigorta teminatı kapsamında kalmadığını, sigorta poliçelerinin zeyilnameler ile iptal edildiğini, davacı prim ödeme borcunu yerine getirmediğinden tazminat ödeme yükümlüğünün bulunmadığını savunmuştur.
Somut olayda; 1.01.2008 – 01.01.2009 dönemi için düzenlenmiş 14476010 –Y1 sayılı poliçenin dava konusu 21.08.2008 – 01.09.2008 tarihli ve dava dışı … …’ye ait emtianın hasar görmesine neden olan taşıma işlemi sırasında yürürlükte bulunduğu ve iptal edilmediği, … …’ye ait emtianın taşınması sırasında meydana gelen hasarın İzmir ….ATM nin kesinleşen … E sayılı dosyası ile de belirlendiği gibi 5526,00 GBP’un ödeme tarihindeki Türk Lirası karşılığı olan 12.112,00 TL olduğu; davacının bu taşıma sırasında Poliçe Genel – Özel Şartlarında (b ve u bentleri) belirlenen “davaya konu emtia ile birlikte başka cins ve miktarda parsiyel olarak yüklenmiş diğer emtiaların da bulunması ve bu durumda nakliyeci tarafından diğer parsiyel emtiaların yüklenmesi – boşaltılması veya boşaltıldıktan sonra diğer alıcının adreslerdeki tahliyelerde hasar oluşması yakın sebep sayılacağından, davacı nakliyecinin uygun olmayan araçla taşıma yapmış olması nedeniyle … …’ye ait emtiada oluşan hasarın CMR teminatı kapsamı dışında kaldığı, davalı sigortanın aydınlatma yükümlülüğünü yerine getirmediğini davacı taraf iddia etmiş ise de TTK’nun 1423/2.Fıkrası uyarınca davacı sigortalı sigorta sözleşmesine 14 gün içinde itiraz etmediğinden sözleşme poliçede yazılı şartlarla yapılmış sayıldığından, tacir olan davacının poliçe genel ve özel hükümlerini bilmediği yönündeki iddiasına itibar edilemeyeceği, buradan hareketle davacının teminat kapsamında kalmayan bu zararı davalı sigorta şirketinden talep edemeyeceği,
01.01.2012 – 01.01.2013 dönemi için düzenlenmiş … sayılı poliçenin dava konusu 14.08.2012 – 01.09.2012 tarihli ve … …’e ait emtianın hasar görmesine neden olan taşıma işlemi sırasında yürürlükte bulunduğu ve iptal edilmediği; bu hasar nedeni ile davalı sigortacıya 15.01.2013’te ihbar yapıldığı, davalı sigortacının da 28.01.2013 de başvuruyu reddettiği, 14.08.2012 – 03.09.2012 tarihli ve … …’e ait emtianın taşınması sırasında meydana gelen hasarın İzmir … ATM nin kesinleşen … Esas sayılı dosyası ile de belirlendiği gibi 23.751,54 TL olduğu, niteliği itibariyle hasarın poliçe teminatı kapsamında kaldığı; davacının, İzmir … ATM nin … Esas sayılı dosyasında verilen ilamın İzmir …. icra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyasında icraya konulması üzerine dava dışı … Sigorta A.Ş’ye 28/03/2016 tarihinde 37.000,00 TL , 15.04.2016 tarihinde 5.235,74 TL olmak üzere toplam 42.235,74 TL ödediği, hasar tarihinde yürürlükte olan poliçe teminatı ve limiti kapsamında bu kalan zarardan davalı sigortanın sorumlu olduğu anlaşılmakla davacının davasının kısmen kabulüne, 42.235,74 TL maddi tazminatın, 37.000,00 TL’lik kısmına ödeme tarihi olan 28/03/2016 tarihinden, 5.235,74 TL’lik kısmına ödeme tarihi olan 15.04.2016 tarihinden itibaren işletilecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin isteğin reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının maddi tazminat davasının KISMEN KABULÜ ile,
42.235,74 TL maddi tazminatın, 37.000,00 TL’lik kısmına ödeme tarihi olan 28/03/2016 tarihinden, bakiye 5.235,74 TL’lik kısmına ödeme tarihi olan 15.04.2016 tarihinden itibaren işletilecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Fazlaya ilişkin isteğin REDDİNE,
2-Kabul edilen miktar üzerinden hesaplanmış olan 2.885,12 TL nispi harca, peşin alınan 1.114,07 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.771,05 TL karar ve ilam harcının davalı taraftan alınarak HAZİNE’ YE GELİR KAYDINA.
3-Dava kısmen kabul edildiğinden davacı tarafın yaptığı 0,75 TL dosya gideri, 4,30 TL vekalet suret harcı, 185,00 TL davetiye ve posta gideri, 4.600,00 TL bilirkişi ücreti, olmak üzere 4.790,05 TL yargılama giderinden davanın kabul oranı nazara alınarak 3.099,16 TL yargılama gideri ile davacı tarafın karşıladığı 29,20 TL başvurma harcı, 1.114,07 TL peşin harç olmak üzere toplam 4.242,43 TL’nin davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine. Davacı tarafın fazladan yaptığı yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına.
4-Dava kısmen red edildiğinden davalı tarafın yaptığı 51,40 TL davetiye ve posta gideri, 200,00 TL bilirkişi ücreti, 4,60 TL vekalet suret harcı olmak üzere 256,00 TL yargılama giderinden davanın red oranı nazara alınarak 90,37 TL yargılama giderinin davacı taraftan alınarak davalı tarafa verilmesine. Davalı tarafın fazladan yaptığı yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına.
5-Dava kısmen kabul edildiğinden kabul edilen miktar üzerinden hüküm tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Kanunu ve Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre takdir ve hesaplanmış olan; 6.290,65 TL vekalet ücretinin davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine.
6-Dava kısmen reddedildiğinden, reddedilen miktar üzerinden hüküm tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Kanunu ve Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre takdir ve hesaplanmış olan; 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacı taraftan alınarak davalı tarafa verilmesine.
7-HMK.nun 333.maddesi uyarınca davacı tarafından yatırılan gider avansının, davalı tarafından yatırılan delil avansının sarf edilmeyen kısmının karar kesinleştiğinde yatıra taraflara iadesine.
ilişkin, taraflar vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde, mahkememize veya bulunduğu yerde varsa Asliye Ticaret Mahkemesi’ne, yoksa Asliye Hukuk Mahkemesine verilecek istinaf dilekçesi ile, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde, istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı. 24/06/2021

Katip … Hakim …
e -imzalıdır e -imzalıdır