Emsal Mahkeme Kararı İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/983 E. 2021/1012 K. 03.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/983
KARAR NO : 2021/1012

DAVA : Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
ASIL DAVA TARİHİ : 19/08/2015
KARŞI DAVA TARİHİ : 08/10/2015
KARAR TARİHİ : 03/12/2021

Mahkememizde görülen davanın yapılan açık yargılaması sonucunda;
İDDİA ;
Davacı vekili dava dilekçesi ile özetle; müvekkilinin “İzmir- Urla- Çeşme Otoyolu- İkiztepe- Konak- Doğanlar kesiminde tünel ve bağlantı yolu, elektrik- elektronik- elektromekanik ve çeşitli kontrol sistemleri yapım işleri, betonarme su deposu yapım işi projesi” bünyesinde çalışılması amacıyla davalı ile taşeronluk sözleşmesini imzaladığını ancak davalı tarafça müvekkilinin taahhüdü altında yapılan “iş ve işlemlerin geciktiği ve edimlerin gereği gibi ifa edilmediği” gerekçesiyle sözleşmenin haksız olarak feshedildiğini, müvekkili tarafından gönderilen ilk fiyat teklifi olan 30/01/2015 tarihli teklif içeriğinde sadece meblağ değişikliği yapıldığını, süre ile ilgili herhangi bir değişiklik yapılmadığını, müvekkiline taahhüt edilen edimlerin yerine getirilmediğini ve bazı gecikmelerin olduğunu, proje bünyesinde, kazı alanında ve projelendirmede bazı değişiklikler yapıldığını, mücbir sebep olarak hava şartlarının ciddi gecikmeye sebebiyet verdiğini, müvekkiline gönderilen 28/05/2015 tarihli ihtarname ile müvekkiline “tebliğden itibaren 15 gün içinde işi bitirmesi, aksi halde sözleşmenin feshedileceği ve cezai şartın tahsil edileceği” hususunun ihtar edildiğini, müvekkilinin kusurunun bulunmadığını, müvekkili tarafından ana yüklenici olan …. Nak. San. ve Tic. A.Ş.’ye alacak kalemleri için fiyat teklifi gönderildiğini, bu teklifin …. Nak. San. ve Tic. A.Ş. tarafından da kabul edildiğini, teklifin kabulünün ardından gerekli değişikliklerin yapıldığını ve 05/02/2015 tarihinde sözleşmenin imzalandığını, daha önce 30/01/2015 tarihinde hazırlanmış olan sözleşmede imalat değişikliği söz konusu olunca teklifin ve sözleşmenin revize edildiğini, buna rağmen sözleşme altındaki tarihin sehven başlangıç tarihi olan 30/01/2015 olarak yazıldığını, bu yazım hatasının sözleşme içinde 6 günlük bir gecikmeye neden olduğunu, yer tesliminin 11/02/2015 tarihinde yapıldığını, çalışmaya elverişli ortamın müvekkiline sunulmasının 5 günlük gecikmeyle 16/02/2015 tarihinde gerçekleştiğini, bu 17 gün gecikme sonucunda müvekkilinin maddi ve manevi zarara uğradığını, 16/02/2015 tarihinde kazı işinin bitirilerek 17/02/2015 tarihinde grebetonun döküldüğünü, 18/02/2015 tarihinde temel su yalıtımı için hazırlık yapıldığını, ancak dağ tarafından gelen su işveren tarafından drene edilmediği için izolasyona başlanılmadığını, bunun da 1 günlük gecikmeye sebebiyet verdiğini, 23/02/2015, 24/02/2015 ve 27/02/2015 tarihlerinde hava yağmurlu olduğu için çalışma olmadığını, 25/02/2015 tarihinde bina içi kablo kanalı değişikliği yapıldığı için beton dökülemediğini ve 1 günlük gecikme daha yaşandığını, jeneratör binası zemin karo döşeme işinin taahhüdü dışında müvekkiline yüklendiğini, müvekkilinin de kabul ettiğini, malzeme olayının müvekkili tarafından davalıya 13/04/2015 tarihine kadar yaptırılamadığını, bu nedenle malzeme siparişinin 14/04/2015 tarihinde verilebildiğini, 17/04/2015 tarihinde imalata başlandığını, 29/04/2015 tarihinde süpürgelik sevkinin yapıldığını, bina iç boya imalatının geciktiğini ve toplam 9 günlük gecikme olduğunu, fesih gerekçelerinden birinin de çatı ile ilgili gecikme olduğunu, 06/04/2015 tarihinde propil karkası yapılmış olmasına rağmen müvekkiline 10/05/2015 tarihinde red onayının iletildiğini, 14/05/2015 tarihinde müvekkiline çatı için kullanılacak malzemenin renginin söylendiğini ve 16/05/2015 tarihinde malzemenin şantiyeye sevk edildiğini, bu tarihlerde hava sağanak yağışlı olduğu için 1 hafta kadar çalışma olmadığını, çatı kaplamaya başlandığı sırada şantiye şefinin “shingle görünümlü mebran kullanılacağı” talimatı verdiğini ve imalatın durdurulduğunu, yeni malzeme araştırıldığını, sipariş verilerek 05/06/2015 tarihinde sevkin gerçekleştiğini, 13 günlük bir gecikme olduğunu, jeneratör binası dış cephe demir kapı imalatlarına müvekkiline gönderilen projeler esas alınarak başlandığını, ancak proje müdürü tarafından 27/04/2015 tarihinde kapı detaylarının değiştirildiğini; taraflar arasında su deposunun yapımı ile ilgili 02/03/2015 tarihli su deposu sözleşmesinin imzalandığını, yer temel kazı kotu ve depo aplikasyonunun 05/03/2015 tarihinde yapılarak temel kazısına başlandığını, bu arada 2 günlük gecikme yaşandığını, kazı sırasında su deposu temel altında şantiye elektrik besleme, yatakhane, beton santralı vb kabloların çıktığını, 2 günlük kayıp yaşandığını, bu arada tünel içinde bir irtibat elektrik dağıtım binası inşaatının aciliyeti nedeniyle su deposu işine ara verildiğini, varılan anlaşma uyarınca beton zeminin davalı tarafından yapılacak olduğunu, ancak davalı tarafından temin edilen firmanın pompası yüksek hacimli olduğu için tünel içine giremediğini, başka firmadan 24 m’lik küçük pompa tedarik edilerek beton temininin gerçekleştirildiğini, bu arada bir haftalık kayıp olduğunu, duvar örülmesi sırasında sıvaya başlamak için davalıdan su istendiğini, teminin süreç aldığını, ardından 2.irtibat binasına başlandığını, 22/04/2015 tarihinde tesliminin yapıldığını, yine pompanın beklendiğini, ancak temini ile ilgili sıkıntı yaşandığını, tünel açılış tarihine yaklaşıldığı dönemde irtibat bürolarında yükseltilmiş döşeme yapılacağının söylendiğini, bu işin de müvekkilinin taahhüdünün dışında bir iş olduğunu, irtibat bürolarının kapı montajlarının da yine müvekkiline gönderilen projeye göre yapıldığını, ancak sonradan bundan vazgeçildiğini ve kapıların sökülerek yeniden yapılmasının istendiğini, açıklandığı şekilde yaşanan gecikmelerin müvekkilinin kusurundan kaynaklanmadığını belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 152.000,00 TL’nin davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
CEVAP ;
Davalı vekili cevap ve karşı dava dilekçesi ile özetle; müvekkilinin alt sözleşme kapsamında davacı ile 3 adet sözleşme imzaladığını, 05/02/2015 başlangıç ve 15/03/2015 bitiş tarihli sözleşme ile… Dizel Jeneratör Binası Yapım işinin karşı tarafa götürü tutarının KDV dahil 192.837,72 TL olduğunu; 02/03/2015 başlangıç 01/04/2015 bitiş tarihli sözleşme ile betonarme su deposu yapım işinin karşı tarafa götürü fiyat tutarının KDV dahil 97.430,83 TL olduğunu; 16/03/2015 tarihli ek protokol ile 05/02/2015 tarihli sözleşme ile kararlaştırılan iş koşulları aynı kalmak suretiyle tünel içi bir irtibat enerji dağıtım binası yapım işinin 37.509,25 TL bedel ile verildiğini, bu ek protokol bir irtibat elektrik dağıtım işi verilmiş ise de aynı tip sözleşme olduğundan 2. bir ek protokol sözleşmesi imzalanmaksızın aynı şartlarla tünel içi 2. irtibat enerji dağıtım binası yapım işinin de verildiğini, davacının 05/02/2015 tarihli sözleşme ile üstlendiği işi 15/03/2015 tarihinde, betonarme su deposu yapım işini 01/04/2015 tarihinde, tünel içi 1.irtibat ve 2. irtibat enerji dağıtım binası işini ise 02/04/2015 tarihinde bitirmesi gerekirken bitirmediğini, davacıya Kadıköy 24. Noterliği’nden 28/05/2015 tarihinde …yevmiye numaralı ihtarnameyi gönderdiklerini ve “işi 15 gün içinde bitirmesini” bildirdiklerini ancak işin bu sürede tamamlanmadığını ve ayrıca çoğunun ayıplı bir şekilde yapıldığını, dava dilekçesinde ileri sürülen gecikme sebeplerinin mücbir sebep olarak kabul edilmesinin mümkün olmadığını, yine davacı tarafın taahhüdünün dışında iş yaptığı iddiasının da ispat edilmesi gerektiğini, böyle bir işin yapılmadığını, su deposu ve tünel için irtibat enerji dağıtım binası yapım işi ile ilgili iddiaları kabul etmediklerini, davacının müvekkilinden herhangi bir alacağının bulunmadığını, davacının hangi sözleşme gereği ne miktar alacak istediğini açıklamadığını, kabul anlamına gelmemek üzere davacı tarafın yaptığı işe ilişkin hak edişlerinin ödenmediği ihtimalinde dahi davacının sözleşmenin 16. maddesi gereğince ödemekle yükümlü olduğu sigortalı işçilerin yatırılması gereken primlerini yatırmamış olması sebebiyle bu primlerin müvekkili tarafından ödendiğini, 13.167,67 TL’nin ödeme tarihinden itibaren avans faiziyle karşı taraftan takas mahsubunun istediklerini, davacı isteğinin zaman aşımına uğradığını, sözleşmenin 5. maddesi gereğince işin süresinin 15/03/2015 olduğunu, gecikme halinde her bir gün için taşerondan 1.000,00 TL gecikme cezası kesileceğini belirterek, davanın reddine, alacaklarının varsa davacı alacağından takas ve mahsubuna, karşı davanın kabulü ile fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla delil tespiti sonucu belirlenecek olan zarardan şimdilik 1.000,00 TL’nin avans faiziyle birlikte takas mahsubuna, takas mahsubu aşan kısmının davacıdan tahsiline, 266.000,00 TL cezai şartın her bir sözleşmenin bitiş tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davacıdan tahsiline, müvekkili tarafından davacının sigortalı işçileri için ödenen yemek bedeli olan 5.478,00 TL’nin ödeme tarihinden itibaren avans faiziyle birlikte takas mahsubuna, takas mahsubu aşan kısmının davacıdan tahsiline, davacı nam ve hesabına başka bir taşeron olan………. Konstrüksiyon İşletmesi’ne 16.000,00 TL’ye yaptığı işler yönünden 16.000,00 TL’nin takas mahsubuna, takas mahsubu aşan tutarın davacıdan tahsiline, davacının sigortalı işçileri için sigorta primi olarak ödenen 13.167,36 TL’nin takas mahsubuna, takas mahsubu aşan kısmının ödeme tarihinden itibaren avans faiziyle birlikte davacıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
GEREKÇE ;
Dava; eser bedelinin tahsili; karşı dava; eserde ayıplar sebebiyle uğranılan zararın, işçilere ödenen yemek bedelinin, işçiler için ödenen sigorta primlerinin, 3. kişiye yaptırılan işler bedelinin davacı alacağından takas mahsubundan sonra kalan kısmının ve ayrıca gecikmeye dayalı cezai şartın tahsili istemine ilişkindir.
Mahkememizce tarafların gösterdikleri tanıklar dinlenmiş, Meteoroloji Genel Müdürlüğü’nden iş döneminde hava raporu istenmiş, dava konusu eser ile ilgili hak ediş dosyası getirtilerek dava dosyası üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Taraflar arasında dava konusu eser çerçevesinde üç adet sözleşme imzalanmıştır.
05/02/2015 tarihli sözleşme ile; davacı, taşeron olarak “İzmir-Urla-Çeşme Otoyolu-İkiztepe-Konak-Doğanlar kesiminde tünel ve bağlantı yolu, elektrik-elektronik-elektromekanik ve çeşitli kontrol sistemleri yapım işleri, betonarme su deposu yapım işi projesi” kapsamında… dizel jeneratör binasının yapım işini yüklenmiştir. İşin anahtar teslim götürü fiyatının KDV dahil (beton fiyatı hariç) 192.837,72 TL olduğu belirlenmiştir. Sözleşmede işin bitim tarihi 15/03/2015 olarak kararlaştırılmıştır. 5. maddesinde gecikme cezası düzenlenmiştir.
02/03/2015 tarihli sözleşme ile; davacı, taşeron olarak aynı “İzmir-Urla-Çeşme Otoyolu-İkiztepe-Konak-Doğanlar kesiminde tünel ve bağlantı yolu, elektrik-elektronik-elektromekanik ve çeşitli kontrol sistemleri yapım işleri, betonarme su deposu yapım işi projesi” kapsamında betonarme su deposunun yapımı işini yüklenmiştir. Sözleşmede anahtar teslimi olduğu ve götürü fiyat tutarının KDV dahil 97.430,83 TL olduğu belirtilmiştir. 3. maddede ana sözleşme, idari ve teknik şartnameler sözleşmenin eki olarak belirtilmiş, 5. maddesinde işin süresinin 01/04/2015 tarihine kadar olduğu düzenlenerek, mücbir sebepler dışında işin bu süre içerisinde bitirilmemesi halinde geçecek her bir gün için taşerondan 1.000,00 TL gecikme cezası kesileceği kararlaştırılmıştır.
Aynı taraflar 16/03/2015 tarihinde ek protokol başlıklı belgeyi imzalamışlardır. Bu protokol ile; 1. irtibat elektrik dağıtım binasının ekli keşif özetinde belirtilen fiyatlar üzerinden yapılması kararlaştırılmış, işin teslim süresinin ek protokolün imza tarihinden itibaren ana sözleşmenin 5. maddesi esas alınmak üzere toplam 20 gün olduğu kararlaştırılmıştır.
Dava konusu işle ilgili yer teslimi davalıya 11/02/2015 tarihinde yapılarak inşai faaliyetlere başlama emri verilmiştir.
Mahkememizce yapılan ön inceleme duruşmasında asıl dava yönünden taraflar arasındaki uyuşmazlığın; “İzmir Urla-Çeşme Otoyolu, İkiztepe Konak Doğanlar kesimindeki Konak Tüneli ve bağlantı yolu elektrik, elektronik, elektromekanik ve kontrat sistemlerinin yapılma işleri, betonarme su deposu yapım işi projeleri bünyesindeki sözleşmelerin davalı tarafından feshinin haklı nedenle dayanıp dayanmadığı, haksız fesih söz konusu ise asıl davacının istediği 152.000,00 TL sözleşmesel alacağın davalının sorumluluğunda olup olmadığı, miktarının ne olduğu” konularında; karşı dava yönünden taraflar arasındaki uyuşmazlığın da; “taraflar arasındaki sözleşmelere uygun olarak ve süresinde karşı davalının sözleşme yükümlülüklerinin yerine getirip getirmediği, yapılan işlerin ayıplı olup olmadığı, yapılacak tespitlere göre karşı davada iddia edilen alacağın bulunup bulunmadığı ve bunun karşı davalıdan istenip istenemeyeceği, taraflar arasında takas mahsubun yapılıp yapılamayacağı, karşı davalı namına eksik işlerin 3. kişiye yaptırılması sebebiyle 3. kişiye ödendiği iddia edilen 16.000,00 TL’nin 3. kişiye ödenip ödenmediği ve bunun karşı davalıdan istenip istenemeyeceği, taraflar arasındaki üç sözleşme için de istenen cezai şart alacağının şartlarının oluşup oluşmadığı, toplam 266.000,00 TL cezai şartın davalıdan istenip istenemeyeceği, sözleşmesel zararlardan ve 5.408,00 TL işçiler için ödenen yemek bedeli ile 13.167,36 TL sigorta priminden karşı davalının sorumlu olup olmadığı” konularında olduğu belirlenmiştir.
Davalı-karşı davacı tanığı … anlatımında özetle; “davalı-karşı davacı şirkette saha şefi olarak çalıştığını, inşaat alanında yapılan işlerin kontrolünün kendisinin yaptığını, …’nın üstlendiği işi zamanında ve gereği gibi yapmadığını, yapılan işlerin bir çoğunun ayıplı olduğunu, bir kısmının ise hiç yapılmadığını, şirket yetkilisini birçok kez uyarmalarına rağmen bu işlerin gereği gibi yapılmadığını, yapılan bir kısım imalatların daha sonrasında arızalandığını ve yeniden yaptırıldığını, çatı zamanında yapılmadığı için bina içerisindeki aletlerin zarar gördüğünü, …’nın eksik bıraktığı işler olan enerji dağıtım binasının çatısını, boyasını, kapılarını, yürüme yolunu, su deposunun üst izolasyonunu, su giderlerini, su deposunun fayans işlerini, tompa odasının fayans ve boya işlerini ve su deposunun iç dış boyasının tamamını kendilerinin yaptırdıklarını, bunların …’nın eksik bıraktığı işler olduğunu, …’nın yaptığı tüm binalarda sıvaların ve betonarmesinin ayıplı olduğunu, kalıplar doğru uygulanmadığı için yamukluklar olduğunu, tünel içi enerji dağıtım binasının kapılarının verilen ölçülere uygun olmadığını, yükseltilmiş döşemelerin altındaki kaynakların ve profillerin bir kısmının yapılmadığını, bunların üzerine çok kıymetli aletler konacağı için zarar görmemeleri için kendilerinin bu ayıpları giderdiklerini, tünel içindeki binaların camlarının ve pervazlarının da yapılmadığını, yağmur yağmasının bu işlerin yapılmasına engel olmadığını, zaten işin büyük kısmının tünel ve bina içlerinde olduğunu, tünel içerisine pompa girmesi mümkün olmadığından mikserle betonun dökülmesi gerektiğini, tünel içindeki binaların bu şekilde bir hafta içinde yapılmasının mümkün olduğunu ancak 3 hafta geçmesine rağmen yapılmadığını, mikseri vaktinde orada bulundurduklarını, su deposunun olduğu kısımda trafo binasının da … tarafından yapılacağını ancak bunun da çatısının ve kablo kanallarının boyasının yapılmadığını” bildirmiştir.
Davalı-karşı davacı tanığı … anlatımında; “davalı şirkette elektrik-elektronik mühendisi olarak çalıştığını, dava konusu işin yapıldığı sırada işin başında olduğunu, davacı ile önce tünelin dışında bulunan tüneli besleyen ana enerji binasının yapımı için anlaştıklarını, burasının trafo dizel jeneratör binası olarak geçtiğini, bu binanın sözleşmesinin ayrı olduğunu, bu yapılırken bu kez 1 ve 2. enerji dağıtım binası dedikleri kısımların yapımı için anlaşma yapıldığını, daha sonra da su deposu için sözleşme yapıldığını, işin yapımına başlandığını, sözleşmedeki süresinde davacıya yer tesliminin yapıldığını, gecikme var ise de en fazla 1 gün olduğunu, bir süre sonra işin yavaşladığını, davacının işçilerinin işi bırakmaya başladıklarını, her seferinde farklı işçiler ve ekipler gelmeye başladığını, bunların adaptasyonunun da zaman aldığını, idareye karşı sorumluluk söz konusu olduğundan işin zamanında bitirilmesi gerektiğini, birçok kez davacı ve işçileri arasında arabuluculuk da yaptıklarını, sözleşmelerin süresi bitmesine rağmen işlerin tamamlanmadığını, trafo dizel jeneratör binasının çatısının ve boyalarının, kapısının yapılmadığını, tünele bu nedenle enerji de sağlanamayacağını, yükseltilmiş döşemelerin bir kısmının yapılmadığını, bir kısmının ise ayıplı olduğunu, tünel içindeki dağıtım binalarında ise sıva ve boyanın yapılmadığını, su deposunun seramiklerinin, kapısının, dış boyasının, iç karosunun yapılmadığını, bunun dışında yapıldığı halde ayıplı olan işler de olduğunu, trafo dizel jeneratör binasının yükseltilmiş döşemelerinin kaynakları iyi yapılmadığı için tehlike arz ettiğini, tuğla örümlerinin yamuk olduğunu, çatıdan suların sızdığını, su deposunun betonlarında çatlaklar olduğunu, karoların yamuk olduğunu, davacıyı uyardıklarını ancak bu işlerin tamamlanmadığını, trafo dizel jeneratör binasının yapılacağı yerde zeminde şantiyeye ait kablo döşemeleri çıkınca bu binanın yerini 1 metre kaydırdıklarını, bu işlemi yapmak için 1 gün kaybedildiğini, yükleniciden izin alındığı için 1 gün gecikildiğini, davacının işçileri ile hafriyat firmasının elemanları arasında para ödenmemesi nedeniyle sorun ve kavga yaşandığını, kendilerinin araya girdiklerini, tünel içindeki dağıtım binalarında ve trafo dizel jeneratör dağıtım binasındaki kablo kanalları yamuk yapıldığı için kapaklar yerine oturmadığını, yeniden kaynak yapmak zorunda kaldıklarını, bu binaların bir kısmının kapıları yapılmadığı gibi menfezlerin de yapılmadığını, yapılanların da ayıplı olduğunu, örneğin tünel içindeki enerji dağıtım binasının kapılarının ölçülerine uygun olmadığını, bunları değiştirmek zorunda kaldıklarını, tünel içindeki işler için yağmurun bir etkisinin olmadığını” bildirmiştir.
Davacı-karşı davalı tanığı … anlatımında; “davacı adına dava konusu sözleşme kapsamında çalıştığını, Konak tünelinin içerisindeki 6 tane büyük çift kapılı demir kapıları kendisinin ürettiğini, tünel içinde demirden yer yükseltmesi yaptığını, tünel dışındaki elektrik odasının olduğu binanın çatı izolasyon işlerini yaptığını, bu işleri yapmasının davacı şirket yetkilisi tarafından söylendiğini, ücretini de yine davacıdan aldığını, kendisine gönderilen projenin de davacı tarafından gönderildiğini, kapı yüksekliklerinin 2 m 60 cm olduğunu ve 2 metresinin açılır, 60 cm’sinin sabit olduğunu, sonradan elektrik panolarının bu ebattaki kapılardan içeri giremeyeceği anlaşılınca kendisine verilen talimat üzerine kapıları söktüğünü ve bu kez istenen ebatta yani 2 m 60 cm ebadında komple açılır şekilde toplam 6 adet kapıyı yeniden ürettiğini, yine sözleşme gereğince çatıdaki izolasyon malzemesi şıngıl olarak tabir edilen maddeden yapılacakken kendisinin “bu maddenin yani malzemenin su geçireceğini ve rüzgarda yırtılma olabileceğini” söyleyince bu malzemenin yerine davacının kendisine kırmızı kumlu malzeme verdiğini ve bu malzemeyi kullandığını, hatta davalının kontrol mühendislerinin bu işleme onay verdiklerini, şıngıl malzeme ile yapılacak işi 10 günde bitirecek iken malzeme değişikliği sebebiyle işi 25 günde bitirmek durumunda kaldığını, bu nedenle 10 günlük gecikme olduğunu, ayrıca kendisine tünel dışında çatısını yaptığı binanın başkaları tarafından yapılan kapılarının onarımı işinin davalı tarafından verildiğini, bu kapıların onarımlarını yaptığını ancak ücretini hiç kimseden alamadığını, kapılar ve çatılarla ilgili yaptığı işlemlerde özellikle çatı ile ilgili işlemin talimatının yani malzeme değişikliğinin davalı tarafından istendiğini, 15 günlük gecikme dışında çatı ile ilgili malzemenin gelmesi için de 6 gün beklemek durumunda kaldığını, kapılarla ilgili olarak davacı tarafça kendisine 2. bir proje verildi, davacıya bu projenin kim tarafından verildiği konusunda bir bilgisinin olmadığını, kendisine iş kapsamında talimatların tamamının davalı adına … tarafından verildiğini, bu kişinin bazen çatı işini yaparken kendisine başka işler de verdiğini ve bu şekilde işin aksamasına sebep olduğunu” bildirmiştir.
Davacı-karşı davalı tanığı … anlatımında; “dava konusu tünel inşaatı yapımında davacı adına çalıştığını, tünelin içinde ve dışında jeneratör binasının kaba inşaatını yaptıklarını, yani kalıp demir, duvar ve beton işlerini yaptığını, 35-40 güne yakın bir gecikme olduğunu, bu gecikmeye hava koşulları, proje değişikliği, kanallardaki yer değişiklikleri, kapıların yer değiştirilmesi gibi etkenlerin sebep olduğunu, kablo kanallarının alt yapıda yerini bıraktıklarını, ilk projenin davacı tarafından verildiğini, ancak sonradan davalı tarafından proje değiştirilince yeni projeye göre yeniden kanalları yaptıklarını, binalarda da kodun yüksek olduğunun söylendiğini, bunları yeniden düzelttiklerini, bu işlerin kapsamlı işler olduğunu ve söz konusu değişiklikler nedeniyle sil baştan yapmak durumunda kaldığını, bu nedenle 35-40 gün gecikme olduğunu, ayrıca ilave işler de yaptığını, tünelin dışında içine giden elektrik kablolarının kanal kıyılarının beslemesini yaptığını, yani betonunu attığını, bu işin davacı tarafından söylendiğini ve ilave iş olarak yaptığını, davacıya bu işi davalının söylediğini, su deposunu da kendisinin yaptığını, su deposunda fazla bir değişiklik olmadığını, davacıya bağlı olarak çalışmakla birlikte davalının saha şefi olan …’in yaptığım işlere müdahale ettiğini ve sürekli başlarında olduğunu, gecikmeye sebebiyet verenin onlar olduğunu, davalının getirdiği beton makinesinin tünele girmesinin en az 15 gün sürdüğünü, makine büyük olduğu için tünelde betonun elle döküldüğünü, yağan yağmurun işi etkilediğini, çalışamadığı günler için hangi gerekçeyle çalışamadığı hususunda yazılı olarak not tuttuğunu, bunu da davacı şirket yetkilisine verdiğini, su deposunu yaparken kendilerine “Başbakan’ın geleceğinin, bu nedenle tünelin açılışı dolayısıyla çalışmaların o kısımda yoğunlaştırılmasının” söylendiğini, söylenen yerin yaklaşık 1 km mesafede olduğunu, yürüyerek gidip geldiklerini, bu durum karşısında su deposu işini yarıda bırakıp ağırlığı tünele verdiklerini, bu talimatın davalı tarafça verildiğini, yağmur yağmasının tünel içindeki irtibat enerji dağıtım binasında çalışmaya engel olmadığını” bildirmiştir.
Davacı-karşı davalı tanığı … anlatımında; “kalıp işçisi olduğunu, davacı adına dava konusu tünel içinde ve dışında kalıp işlerini yaptığını, yağış ve beton nedeniyle aksamalar olduğunu, ek işler çıkartıldığını, bunlarla birlikte 3 ay çalışmasının olduğunu, tünelin dışında bir tane trafo binasının kalıp işlerini ve beton işlerini yaptığını, bir tane su deposu kalıp işlerini ve beton işlerini yaptığını, ayrıca dışarıda ek işler de yaptığını, tünelin üstünde perde duvarı gibi bir iş yaptığını, ayrıca proje değişikliği nedeniyle irtibat binalarında değişiklikler yaptıklarını, demir ve kalıp yerini değiştirdiklerini, kablo kanallarının yerlerini değiştirdiklerini, beton dökümünden büyük makinenin tünel içinde iş yapamaması nedeniyle beton dökmeyi elle yaptıklarını, davalının şantiye şefi …’in sürekli inşaat sahasında olduğunu, kendilerine …’in proje verdiğini, yaptıkları işlere de müdahale ettiğini, ek işler yapmalarında yine … ve Yahya Bey tarafından söylendiğini, tünel içindeki beton bedeliyle ve ayrıca hava muhalefeti nedeniyle yaklaşık 35-40 gün kadar gecikme olduğunu, gece bile beton döktüklerini, tünel dışında çalışırken …’in talimatı ile açılışa Başbakan gelecek olması sebebiyle işlerini tünel içine kaydırdıklarını, tünel içinde beton nedeniyle aksamalar olduğunu, yağmur haricinde gece bile çalıştıklarını” bildirmiştir.
Yapılan keşif sonucunda inşaat mühendisi bilirkişi … mahkememize verdiği 11/02/2016 tarihli raporunda özetle; asıl dava yönünden; dosyada teklif bedeli yer alıp davacı tarafın bu işi yaptığını, davalının ise buna ilişkin bir bilgi veya cevap vermediğini, işlerin kazı ve benzeri nitelikte olduğu hususu dikkate alındığında, “2. ilave kazı alanı ve 3. ilave işler” adı altında dava dosyasında yer alan teklifte yer alan KDV dahil 105.135,90 TL tutarındaki işin yapılmış olduğunun ispatı ve kabulü durumunda davacının davalıdan 105.135,90 TL + 14.179,70 TL olmak üzere toplam 119.315,60 TL alacaklı olabileceğini, bu işin yapılmamış olması halinde ise davacı alacağının 14.179,70 TL olacağını, taraflar arasındaki alacak borç ilişkisinin net bir şekilde ortaya konabilmesi için tarafların yapılan iş kısımlarına ilişkin ödemeye esas her türlü bilgi ve belgeyi sunmaları gerektiğini; karşı dava yönünden ise; taraflar arasında ek süre gerektiren ve işin gidişatına engel olan olaylara ilişkin yazışma, süre isteği vb. bilgi ve belgelerin sunulması durumunda bir değerlendirme yapılabileceğini, bu aşamada karşı davacının 78.000,00 TL ceza şart alacağının doğduğunu, çalışan işçilerin yemek bedelleri kapsamında 5.478,00 TL, karşı davalının ödemekle yükümlü olduğu sigortalı işçilerin primlerinin yatırılmaması ve bunların işveren tarafından yatırılması nedeniyle 13.167,36 TL ve eksik işin işveren tarafından dava dışı 3. şirkete yaptırılması nedeniyle fatura bedeli olan 16.000,00 TL karşı alacağın bulunduğunu bildirmiştir.
Bilirkişinin raporu üzerine mahkememizce dava konusu işle ilgili olarak tüm yazışma, işin süre uzatımına ilişkin belge, hak ediş raporları, faturalar getirtilmiş ve ek rapor aldırılmıştır.
İnşaat mühendisi …, inşaat mühendisi … ve mali müşavir …’tan oluşan bilirkişi heyeti 07/11/2017 havale tarihli raporlarında özetle; 05/02/2015 tarihli sözleşmenin teklif birim fiyatlı ancak işin bütününde anahtar teslim götürü bedel bir sözleşme olduğunu, dosyaya sunulan hak edişlere göre işin yapım yüzdesinin % 77,35 olduğunu, tarafların dilekçeleri ile tanık anlatımları incelendiğinde; “davacının sözleşme kapsamındaki bir takım işleri eksik bıraktığı, bir takım işleri ayıplı yaptığı, bunların düzeltilmesinin davalı tarafından yapıldığı” yönündeki iddiaların yer aldığının görüldüğünü, bu iddialara konu imalatlar değerlendirildiğinde; enerji dağıtım binasının çatısının boyasının yapılmadığını, enerji dağıtım binasının kapılarının verilen ölçülere uygun yapılmadığını, yükseltilmiş döşemelerin altındaki kaynaklar ve profillerin bir kısmının yapılmadığını, bunların üzerine çok kıymetli aletlerin konulacağını, zarar görmemeleri için bu ayıpların davalı tarafça düzeltildiğini, trafo dizel jeneratör dağıtım binasındaki kablo kanallarının yamuk yapılması nedeniyle kapakların yerine oturmadığını, imalatın açık ayıplı olduğunu, aynı şekilde tünel içindeki dağıtım binalarında da kablo kanallarının nizami yapılmadığını, menfezlerinde bir kısım kapıların yapılmadığını, enerji dağıtım binasının kapılarının ölçülerinin uygun olmadığını, bunların davalı tarafından değiştirilmek durumunda kalındığını, bu veriler ışığında değerlendirme yapıldığında sözleşme konusu binanın zemininden şantiyeye ait kablo döşemelerinin çıkması nedeniyle binanın yerinin 1,00 metre kaydırıldığının davalı tanıklarının anlatımlarında da kabul edildiğini, bu durumda teklif bedele esas kazı imalatında oluşan fark bedelin davacının sözleşme dışı işi olarak kabulünün gerekeceğini, ilave işin 63,53 m3 olduğunu, bunun dışında diğer teklife esas cetvelde yer alan iç alçı sıva imalatı yerine iç kaba artı ince sıva yapıldığını, teklifte olmayan yerinde yapılan zemine şap + karo imalatı + süpürgeliği, yükseltilmiş döşeme imalatlarının da teklif dışı fazla iş olarak hesaplanması gerektiğini, asıl dava yönünden; davacının yaptığı iş bedelinin 375.995,69 TL olduğunu, yapılan ödeme tutarının 304.911,75 TL olduğunu, davacının davalıdan 71.083,94 TL alacağının bulunduğunu, karşı dava yönünden; davacının 40.000,00 TL gecikme cezası isteyebileceğini, işçilerin yemek bedelleri ve sigorta primleri konusunda defterlerde kaydın bulunmaması sebebiyle herhangi bir tespit yapılamadığını, işin fesih tarihindeki ortalama fiziki seviyesinin % 71,62 olduğunu, işveren tarafından yapılan feshin haklı fesih olarak değerlendirilmesinin mümkün olduğunu, zira; işin 23/06/2015 tarihinde feshedildiğini, bitirilmesi gereken tarihin 12/06/2015 olduğunu, ilave süreler ve idare tarafından verilen fesih süresi dikkate alındığında 28/04/2015 işin ilave sürelerle bitirilmesi gereken tarih olduğunu, 15 gün fesih süresi ilave edildiğinde işin 13/05/2015 tarihinde bitirilmesi gerekirken 23/06/2015 tarihi itibariyle bitirilmediğini, eksik ve ayıplı işlerin bir başka taşerona yaptırılmak durumunda kalındığını, gecikme cezası kesintisi hesabının 13/05/2015 ila 23/06/2015 tarihleri arasındaki 40 gün üzerinden hesaplandığını bildirmişlerdir.
Davalı, davacıya gönderdiği 28/05/2015 tarihli ve …yevmiye numaralı ihtarname ile; “sözleşmesel olarak cezalı çalışma sürecinde olduğunu, tüm sözleşmelerin bitim tarihinde bitirilmediğini” ileri sürerek, “15 gün içerisinde işin bitirilmemesi halinde feshedileceğini” bildirmiştir.
Davacı-karşı davalı vekili 21/11/2017 tarihli teslim alma tarihli dilekçesi ile; trafo dizel jeneratör binası ile ilgili olarak işin yapım yüzdesinin % 95,63 olduğunu, toplam yapılan iş tutarının ilave işlerle birlikte 215.104,57 TL olduğunu, irtibat binası ile ilgili olarak ilave işlerle birlikte yapılan iş tutarının 43.413,68 TL olduğunu, betonarme su deposu ile ilgili olarak toplam iş bedelinin 96.991,06 TL olduğunu, böylece toplam iş bedelinin 398.922,99 TL olduğunu, 2. ilave kazı alanı ve 3. ilave işler tutarı olan 105.135,90 TL’lik tutar eklendiğinde yapılan işin toplam tutarının 504.058,89 TL olduğunu, karşı tarafça yapılan 323.791,75 TL tutarındaki ödeme düşüldükten sonra kalan tutarın 180.267,14 TL olduğunu, SGK, yemek, jeneratör kapısı gibi kesintiler toplamı olan 26.000,00 TL düşüldükten sonra alacaklarının 154.267,14 TL olacağını, feshin haksız fesih olduğunu belirterek, ek rapor aldırılmasını istemiştir.
Davalı-karşı davacı vekili 22/12/2017 havale tarihli dilekçesi ile; bilirkişi raporunun davacı tarafın sunduğu teklif cetvellerine ve ticari defterlere göre hazırlandığını, müvekkili tarafından imzalanmayan ve kabul görmeyen tekliflere göre oluşturulmuş cetvellere dayalı raporun hükme esas alınamayacağını, karşı tarafça ilave iş yapılmadığını, davacı tarafın tahsil edilemeyen miktar olarak bildirdiği iş kalemlerini yaptığını ispat edemediğini, müvekkilinin bu işlerin yapımı konusunda herhangi bir isteğinin olmadığını, bilirkişilerin 3. kişiye yaptırılan işle ilgili faturaları dikkate almadıklarını, bilirkişilerin onaylı hak edişleri dikkate almadıklarını, davacı tarafın dilekçesinde işi süresinde tamamlayamadıklarını kabul ettiğini, sözleşmenin haklı sebeple feshedildiğini, sözleşmenin 5. maddesi hükmünün açık olduğunu, davacı tarafın sigortalı işçilerin primlerini yatırdığını, yemek faturalarını ödediğini, 3. kişiye yaptırdıkları demir doğrama işlerini yaptığına ilişkin hiç bir beyanının bulunmadığını, müvekkili tarafından bu bedellerin ödendiğinin kabul edildiğini belirterek, ek rapor aldırılmasını istemiştir.
Davalı-karşı davacı şirketin İstanbul’da bulunan defterlerini ve dayanağı belgeleri inceleyen mali müşavir bilirkişi … talimat mahkemesine verdiği 02/05/2019 tarihli raporunda özetle; her iki şirketin defterlerinin usulüne uygun tutulduğunu ve yasal tasdiklerinin bulunduğunu, davacı-karşı davalının kendi defterlerine göre davalı-karşı davacıdan 31/12/2015 tarihinde 3.035,78 TL alacaklı gözüktüğünü, davalı-karşı davacı şirketin davacı-karşı davalıdan 31/12/2015 tarihinde 31.035,35 TL alacaklı gözüktüğünü, taraflar arasındaki sözleşme ilişkisine dayalı olarak davacı tarafından düzenlenen KDV dahil toplam 326.857,23 TL bedelli 6 adet faturanın davalı tarafından da defterlerine kaydedildiğini, davalı tarafından düzenlenen “eksik yapılan imalatların yansıtılması” açıklamalı 1 adet KDV dahil 18.880,00 TL bedelli faturanın davacı tarafından kendi defterlerine kaydedildiğini, tarafların defterleri arasında 34.071,13 TL tutarında farkın bulunduğunu, davalının 28/04/2015 tarihinde yaptığı 20.000,00 TL tutarındaki ödemenin davacı tarafın kayıtlarına 2.000,00 TL olarak geçirildiğini, aradaki 18.000,00 TL tutarındaki farkın davalı tarafça belgelendirilmesi durumunda hesaplamaya dahil edileceğini, yine davalının defterlerinde kayıtlı olup davacının defterlerinde kayıtlı olmayan toplam 10.154,93 TL tutarındaki SGK pirim ödemesinin “Denizbank internet bankacılığı e-dekont” adı altında ödeme olarak kabul edilmesi gerektiğini, 3.012,45 TL tutarındaki geçmiş dönem 4A prim tahsilatı ile ilgili olarak takdirin mahkemeye ait olduğunu, davalı defterlerinde kayıtlı olup davacı defterlerinde kayıtlı olmayan 5.916,24 TL bedelli yemek yansıtma faturasının hesaba dahil edilip edilmeyeceği konusundaki takdirin de mahkemeye ait olduğunu bildirmiştir.
Dosyaya Karayolları Genel Müdürlüğü’nden gönderilen ihale dosyasını, davalı-karşı davacı vekilinin ticari defter ve dayanaklarını da inceleyen inşaat mühendisleri … ve …, elektrik mühendisi … ve mali müşavir …’tan oluşan bilirkişi heyeti 20/12/2019 tarihli ek raporlarında özetle; işin fesih tarihindeki ortalama fiziki seviyesinin sözleşme kapsamında % 71,62 olduğunu, bu durumda işveren tarafından yapılan feshin haklı fesih olarak değerlendirilmesinin mümkün olduğunu, davalının kayıtlarını belgeleri ile doğruladığını, davalının 20.000,00 TL çek bedeli tutarını davacıya borç kaydettiği işlemin doğru kabul edilmesi gerektiğini, zira; çek fotokopisi ve dekontu incelendiğinde 20.000,00 TL bedelli çekin gününde ödendiğine ilişkin dekontun da görüldüğünü, davacı-karşı davalı … Ltd. Şti. vekilinin kabul ettiği sigorta prim ödemelerinin davacı-karşı davalıya ait ticari defter kayıtlarında bulunmadığı göz önüne alındığında davalı tarafça davacıya borç kaydedilen toplam 10.154,93 TL tutarın davacı-karşı davalı şirket hesaplarında davalı- karşı davacıya alacak kaydedilmesi gerekeceğini, davacı-karşı davalının kabul etmediği şirket işçilerine ait yemek ödemeleri bedeli olarak muavin defter kaydında 31/12/2015 tarihli virman açıklaması ile kaydedilen 5.916,24 TL davacıya borç kaydedilmiş olan tutar ile ilgili olarak 05/10/2015 tarihli yansıtma bedeli yemek faturasının düzenlendiğini, dava dilekçesi ekinde sunulan özel şartnamenin 9. maddesinde “alt taşeron … Ltd. Şti.’nin kendi işçilerinin yemek ve yatma ihtiyaçlarını karşılayacağının, şantiyede yemek çıktığı takdirde bedeli karşılığında alt taşeron elemanlarına yemek verileceğinin” düzenlendiğini, davalı-karşı davacı …. Şti.’nin muhasebe kayıtlarında davacı-karşı davalının 31.035,35 TL borçlu gözüktüğünü, davacı-karşı davalının muhasebe kayıtlarında ise davalı-karşı davacının 3.035,78 TL borçlu göründüğünü, aradaki farkın 34.071,13 TL olduğunu, davacı-karşı davalının kabul ettiği prim ödemeleri toplamının davalı-karşı davacı …. Şti.’ye alacak kaydedilmesi durumunda davalı-karşı davacının 7.119,15 TL alacaklı olacağını, çek bedeli de 2.000,00 TL olarak değil, yerine doğru tutar olan 20.000,00 TL olarak değerlendirildiğinde ve davalı-karşı davacı şirkete alacak kaydı yapıldığında davalı-karşı davacının 25.119,15 TL alacaklı olabileceğini, davacı-karşı davalı şirketin muhasebe kayıtlarına kaydedilmeyen davalı-karşı davacı tarafından düzenlenen yemek bedeli yansıtma faturasının davacı-karşı davalının muhasebe kayıtlarına dahil edilmesi durumunda 31.035,39 TL’ye ulaşılabileceğini, geçmiş dönem 4A prim ödemesi ile ilgili olarak 3.012,45 TL ödemenin kayıtlarda yer almadığını ancak bu bedelin davacı-karşı davalıya ödendiğini gösterir e-dekontun dosya kapsamına sunulduğunu, bu konuda kök rapordaki görüşlerinin devam ettiğini, davalı-karşı davacının yaptığı ödemeler toplamının 323.791,75 TL olduğunu, mahkemenin kabulü durumunda SGK ödemelerinden kaynaklanan 10.154,93 TL, çek bedeli olan 20.000,00 TL, geçmiş dönem 4A prim ödemesi olan 3.012,45 TL, yansıtma yemek faturası bedeli olan 5.916,24 TL ve cezai şart olan 40.000,00 TL’nin eklenmesi durumunda belirtilen son bakiyenin geçerli olabileceğini, davacı tarafın yaptığı kabul edilir iş tutarının 375.995,69 TL olduğunu, iş bitim tarihinin 05/04/2015 olduğunu, asıl dava kapsamında fazladan işler ve diğer gerekçelerle 23 gün ilave sürenin 05/04/2015 tarihine eklenmesi sonucunda yeni iş bitim tarihinin 28/04/2015 olacağını, 28/05/2015 tarihli ve …yevmiye numaralı noter ihtarında işin tamamlanması için verilen 15 günlük süre dikkate alındığında bu 15 gün sonunda da işin feshedildiği gözetildiğinde işin bitirilmesi gereken son tarihin 12/06/2015 olduğunu, fesih tarihinin ise 23/06/2015 olduğunu, dolayısıyla işin fesih tarihi itibariyle bitirilmediğini, taşeronun eksik ve ayıplı işlerinin bir başka taşerona yaptırılmak durumunda kalındığını, 13/05/2015 ile 23/06/2015 tarihleri arasındaki 40 gün gecikmeden kaynaklı olarak 40.000,00 TL ceza kesintisi yapılabileceğini, trafo dizel jeneratör binası işi ile ilgili olarak işin fesih anındaki fiziki seviyesinin % 78,89 olduğunu, irtibat binası işi ile ilgii olarak % 84,83 olduğunu, su deposu inşası ile ilgili olarak % 50,18 olduğunu, sözleşme dışı iş tutarının 61.550,83 TL olduğunu, toplam sözleşmeler kapsamında yapılan iş tutarının 273.248,00 TL olduğunu, ayrıca 2. ilave kazı alanı ve 3. ilave işler adı altında dava dosyasında yer alan teklif cetveline göre yapılan imalat tutarının KDV dahil 105.135,90 TL olduğunu, toplam yapılan iş tutarının 378.383,00 TL olduğunu, toplam 323.791,75 TL düşüldüğünde davacı alacağının 54.592,00 TL olacağını davalının ise takas mahsuba konu edebileceği alacaklarının toplam 79.473,00 TL olduğunu, bu miktar davacı alacağından düşüldüğünde davalı işverenin davacı yükleniciden 24.881,00 TL alacaklı olacağını bildirmişlerdir.
İnşaat mühendisleri………. ile mali müşavir …’tan oluşan bilirkişi heyeti 27/11/2020 tarihli raporlarında özetle; İzmir-Urla-Çeşme Otoyolu, İkiztepe-Konak-Doğanlar Kesimi Konak Tüneli ve Bağlantı Yolu yapım işinin, taraflar arasında imzalanmış olan 3 adet yapım sözleşmeleri kapsamında anahtar teslim götürü fiyat esasına göre yapılmasının kararlaştırıldığını, 07/11/2017 tarihli raporu düzenleyen bilirkişi heyetinin tespitinde de belirtildiği gibi; iş ifası, anahtar teslim olduğu için işin başında yükleniciye (alt taşerona) bütün uygulama projelerinin ve detay çizimlerinin iş programına göre işveren tarafından eksiksiz verilmiş olması gerektiğini, anahtar teslimi işlerde hak ediş ilerlemelerinin “işlerin ilerleme sürecine bağlı olarak”, metrajlara dayalı değil, yapının (işin) ilerleme yüzdelerine (pursantaja) göre yapıldığını ve hak ediş ödemelerinin buna göre verildiğini, metraja dayalı hak edişlerin birim fiyat teklifli işlere uygulandığını, yani anahtar teslimi götürü bedelli işlerde ilave veya azaltma işlerinin olmadığını, eğer ilave (ek) bir iş verilecekse karşılıklı bir ek protokol yapılması gerektiğini, sadece bu tip işlerde, işin yapım süresi içinde tamamlanabilmesi için alt taşeronun, kendine bağlı ekip ve ekipman miktarını iş programına göre arttırıp eksiltebileceğini, ancak, her iki tarafın da sözleşmelerin dışına çıkıp iş sanki anahtar teslimi götürü bedelli değil de birim fiyat teklif esasına göreymiş gibi projeyi tamamlamaya çalıştıklarını, fakat her iki taraf da kendi teknik sorumluluklarını yerine getiremedikleri için davacı şirketin işi tamamlayamadığını (eksik bıraktığını) ya da ayıplı olarak tamamladığını ve işin fesih edilip 3. şahıslarla bitirilmeye çalışıldığını, bu nedenle; hesaplarında işi teklif birim fiyatlı iş olarak ele alıp, alt taşeron imalat miktarını aşan kısmı iş artışı olarak almak durumunda ve/veya miktardan az yaptığı ayıplı ya da eksik iş bedellerini ise teklif bedel kapsamında kesintinin yapılması gerekeceğini, öncelikle, davacının bu sözleşmeler kapsamında yapması gereken imalatların yapılıp yapılmadığının, yapılan işte ayıplı iş olup olmadığının dosya içeriğine göre tespitinin gerekeceğini, 05/02/2015 tarihli sözleşme kapsamında yapılacak olan iş kalemleri toplamının KDV dahil 196.141,72 TL olduğunu, sözleşme konusu olan binanın zemininden şantiyeye ait kablo döşemelerinin çıkması nedeniyle binanın yerinin 1.00 metre kaydırıldığının davalı tanık ifadelerinde de kabul edildiğini, bu durumda; teklif bedele esas kazı imalatından oluşan fark bedelin davacının sözleşme dışı işi olarak kabulünün gerektiğini, ilave işin 63,53 m³ olduğunun anlaşıldığını, bu işin sözleşme dışı iş olarak değerlendirilmesi gerektiğini, bunun dışında davacının diğer teklife esas cetvelde yer alan, iç alçı sıva imalatı yerine; iç kaba + ince sıva yapıldığı teklif olmayan yerinde yapılan zemin şap + karo imalatı + süpürgelik, yükseltilmiş döşeme imalatlarının da teklif dışı fazladan iş olarak hesaplara alınması gerektiğini, ancak tüm yapılan işlerdeki eksik/ayıplı imalat bedellerinin fesih anındaki ödemeye esas tutardan minha edileceğini, bu durumda, davacının bu sözleşme kapsamında yaptığı iş tutarının: 149.176,78 TL, sözleşme dışı iş tutarının: 30.522,27 TL, toplam yapılan iş tutarının:179.699,05 TL olduğunu, kablo kanallarının yamuk yapılmasından dolayı: -1.828,00 TL (kalıp işçilik hatası; 36.570,00 * % 5 = 1.828,00), yükseltilmiş döşeme imalatındaki davalı tarafından -562,00 TL sonra yapılan ilave kaynak ve karkas nedeniyle yapılacak kesinti (teklif bedel yükseltilmiş döşeme; 2.250,00 * % 25 = 562,00), trafo sözleşmesi fesih anındaki kabul edilir yapılan iş bedeli: 177.309,05 TL (KDV dahil) olduğunu, davacının trafo binası sözleşmesi kapsamında yapılan işin fesih anında; 177.309,05 / 196.141,72= % 90,39 olarak tespit edildiğini, sözleşme dışı işler ile eksik/ayıplı işler de dikkate alınarak yapılan hesaplamada davacının bu sözleşme kapsamında yaptığı kabul edilir iş bedelinin 177.309,05 TL (KDV dahil) olduğunun hesaplandığını, ilave işlere ilişkin 7 gün ilave sürenin gerekeceğini, taraflar arasında ana işin devamı olan 1.İrtibat Enerji Dağıtım binası yapımına yönelik 16/03/2015 tarihli ek protokol ile 05/02/2015 tarihli sözleşmenin diğer tüm hükümlerinin aynen geçerli olduğunu, 2.İrtibat Enerji Dağıtım binası yapım işi için de aynı sözleşme geçerli olduğundan ikinci bir ek protokol sözleşmesi imzalanmaması hususunda taraflarca anlaşmaya varıldığını, 16/03/2015 tarihli ek protokol kapsamında yapılan iş tutarının: 25.564,18 TL, sözleşme dışı iş tutarının 6.256,51TL, toplam yapılan iş tutarının 31.820,69 TL (KDV dahil) olduğunu; davacının İrtibat Enerji Dağıtım Binası Sözleşmesi kapsamında yapılan işin fesih anında; yüzdesinin 31.820,69 / 37.509,25 = % 84,83 olarak tespit edildiğini, sözleşme dışı işler ile eksik / ayıplı işler de dikkate alınarak yapılan hesaplamaya göre davacının bu sözleşme kapsamında yaptığı kabul edilir iş bedelinin 31.820,69 TL (KDV dahil) olarak hesaplandığını, 2.İrtibat Enerji Dağıtım binası için de bu bedelin geçerli olduğunu, 4 gün ilave sürenin gerekeceğini, sözleşme konusu olan Su Deposu Yapım İşine ilişkin işin bitim tarihinin 01/04/2015 olduğunu, davacının bu iş için verdiği teklif bedeli, esas keşif özetinde temel kazısı + dolgu işleri + depo çevresi dolgusu ve çıkış merdiveni imalat kalemleri için teklif verilmemiş olduğunu, bunun dışında; su deposu için KDV dahil 97.430,83 TL teklif verildiğini, davalının bu sözleşme kapsamında yaptığı iş tutarının 48.897,33 TL olduğunu, sözleşme dışı iş tutarının 12.653,51TL olduğunu, Betonarme Su Deposu binası fesih anındaki kabul edilir yapılan iş bedelinin 61.550,84 TL (KDV dahil) olduğunu, davacının Su Deposu Sözleşmesi kapsamında yapılan işin fesih anında; 61.550,84 / 97.430,83 = % 63,17 olarak tespit edildiğini, sözleşme dışı işler ile eksik/ayıplı işler de dikkate alınarak yapılan hesaplamaya göre davacının bu sözleşme kapsamında yaptığı kabul edilir iş bedelinin 61.550,84 TL (KDV dahil) olduğunu, ilave işler için 4 gün ilave sürenin gerekeceğini; 2.İlave Kazı alanı ve İlave Yapım İşleri yönünden dava dosyasında bu işle ilgili bir sözleşme yapılmamasına rağmen taraflar arasında 22/04/2015 tarihli 94.085,20 TL bedelli “tamirhane kazısı” adı altında sözleşme dışı bir hak ediş yapıldığını, bunun da davalı tarafın “hiçbir şekilde davacı tarafa sözleşmeler dışında herhangi bir ilave iş tarafımızdan verilmedi” iddialarını yalanladığını, bu nedenle, dava dosyasında bulunan 2.ilave kazı ve ilave işler adı altındaki işleri de hesaba kattıklarını, bunların bedelinin 105.135,90 TL olduğunu, bu durumda taraflar arasında yapılan sözleşmeler kapsamında davacının kabul edilebilir yaptığı iş bedelinin toplam 408.345,17 TL olduğunu, mali müşavir bilirkişi …’ın 02/05/2019 tarihli raporuna göre davalı şirketin, farklı zamanlarda davacı şirkete toplamda 323.791,75 TL ödeme yaptığını, bu ödeme düşüldüğünde asıl davada davacı alacağının 408.345,17 – 323.791,75 = 84.553,42 TL olacağını, karşı dava yönünden; ihtarlara bakıldığında; 28/05/2015 tarihli ve …yevmiye numaralı çekilen noter ihtarı ile davalının sözleşmesel olarak cezalı çalışma sürecinde olduğunun ihtar edildiğini ve 15 gün içerisinde de bitirilmemesi halinde işin fesih edileceğinin bildirildiğini, davacının yaptığı Teklif Bedel Dışı İşler ve bunlara tekabül eden süreler ve 28/05/2015 tarihinden itibaren işlerin tamamlanması için verilen 15 günlük önel dikkate alındığında, bu 15 gün sonunda da işin fesih edildiği anlaşıldığından, davacı taşerondan sözleşmesel kesilecek günlük ceza bedelinin 28/05/2015 tarihine kadar alınmasının uygun görüldüğünü, trafo dizel jeneratör binasının yapım işi davacı tarafından iş bitim tarihi olan 15/04/2015 tarihinde bitirilemediği için her gün 1.000,00 TL olmak üzere üzere 28/05/2015 tarihine kadar olan cezai şartın (43 gün) 43.000,00 TL olduğunu, betonarme su deposu yapım işi davacı tarafça iş bitim tarihi olan 25/04/2015 tarihinde bitirilemediği için her gün için 1.000,00 TL olmak üzere 28/05/2015 tarihine kadar olan cezai şartın (33 gün) 33.000,00 TL olduğunu, 16/03/2015 tarihli ek protokol ile 1.İrtibat Enerji Dağıtım yapım işini 20 günde bitirmesi gerekirken, 28/05/2015 tarihine kadar olan cezai şartın ( 0 ) gün: 0,00 TL olduğunu; sözleşmenin 16. maddesi gereği, davacı yanın ödemekle mükellef olduğu sigortalı işçilerin SGK’ya yatırılması gereken primlerini yatırmamış olduğunu, bu primlerin bedelinin davalı tarafından yatırıldığını, bu bedelin davacıdan tahsil edilmesi gerektiğini, tutarının 13.167,38 TL olduğunu, davacı yanın çalışan işçilerin yemek bedellerinin faturalarını ödemediğini, bu bedelin davalı tarafından yatırıldığını, bu hususun da ticaret defterlerinden ve faturalardan anlaşıldığını, bu bedelin davacı şirketten tahsil edilmesini gerektiğini, tutarının 5.916,24 TL olduğunu, davacının, sözleşmeye aykırı eksik olarak yapılan muhtelif demir işleri ile 11 adet menfezli kapı ve 8 adet menfez tünelin trafiğe açılabilmesi için davalı tarafından … Doğrama işletmesine yaptırılarak bunlara ilişkin bedelin ödendiğinin ticaret defterinden ve faturadan anlaşıldığını, tutarının 18.880,00 TL olduğunu ve davacıdan tahsilinin gerektiğini, buna göre karşı davada davalı alacağının 43.000,00 + 33.000,00 + 13.167,38 + 5.916,24 + 18.880,00 = toplam 113.963,62 TL olduğunu; asıl dava yönünden davacı-karşı davalının, davalı-karşı davacıdan isteyebileceği alacak tutarının 152.000,00 TL değil, 84.553,42 TL mertebesinde olabileceğini, karşı dava yönünden; davalı-karşı davacının, davacı-karşı davalıdan isteyebileceği alacak tutarının teknik ve mali incelemeye göre; 113.963,62 TL olabileceğini, takas-mahsup yapıldığında davalı işverenin davacı yükleniciden; 113.963,62 TL– 84.553,42 TL = 29.410,20 TL alacaklı olacağını, işin fesih tarihindeki fiziki seviyesinin sözleşme kapsamında ( (177.309,05TL + 31.820,69 TL + 61.550,84 TL) / (196.141,72 TL + 37.509,25 TL + 97.430,83 TL) (270.680,58 TL / 331.081,80 TL)= % 81,76 olduğunu, bu durumda işveren tarafından yapılan feshin haklı fesih olarak değerlendirilmesinin mümkün olduğunu, hususlarında nihai kararın mahkemeye ait olduğunu bildirmişlerdir.
Bilirkişi heyeti itirazlar üzerine düzenledikleri 27/08/2021 tarihli ek raporlarında özetle; Kadıköy 24. Noterliği’nin 23/06/2015 tarihli 14370 sayılı ihtarnamesine göre sözleşmelerin fesih tarihinin 23/06/2015 olduğunu, 05/02/2015 tarihli OG Trafo Dizel Jeneratör Binası işi için düzenlenen sözleşme yönünden kök raporda bu sözleşme kapsamında yapılacak iş miktarının KDV dahil 196.141,72 TL olarak, sözleşme dışı ilave işlerin KDV dahil 30.522,27 TL olarak, davacının bu sözleşme kapsamında yaptığı iş + ilave iş tutarının 177.309,05 TL olarak hesaplandığını, yapılan incelemeyle yapılan ilave işler ve kesintiler dikkate alınarak davacının trafo binası sözleşmesi kapsamında yapılan işin fesih anındaki seviyesinin % 90,39 olarak bulunduğunu, ancak işin seviyesi belirlenirken sehven sözleşme dışı ilave işlerin toplam iş bedeline yansıtılmadığını, yeniden yapılan değerlendirmeye göre sözleşme dışı 30.522,27 TL bedelli işlerde hesaba katıldığında işin seviyesinin % 78,23 olarak hesap edildiğini, davacının bu sözleşme kapsamında yaptığı kabul edilir iş bedelinin KDV dahil 177.309,05 TL olduğunu ve ilave işlere ilişkin ilave süre ile ilgili olarak 7 gün ilave süresi gerekeceği yönündeki kanaatlerinin devam ettiğini; 1. irtibat enerji dağıtım binası yapım işi bakımından kök raporda bu işin fesih anındaki seviyesinin % 84,83 olarak bulunduğunu, ancak söz konusu işin seviyesi belirlenirken sehven sözleşme dışı ilave işlerin toplam iş bedeline yansıtılmadığını, yeniden yapılan değerlendirmede sözleşme kapsamı dışında yapılan ilave işler olarak KDV dahil 6.256,51 TL’de hesaba katıldığında işin seviyesinin % 72,71 olacağını, davacının bu sözleşme kapsamında yaptığı kabul edilir iş bedelinin KDV dahil 31.820,69 TL olduğunu, 2. irtibat enerji dağıtım binası için de bu bedelin geçerli olduğunu ve ilave işlere ilişkin ilave süre ile ilgili olarak 4 gün ilave süre gerekeceği yönündeki kanaatlerinin devam ettiğini; gecikme süresi bakımından 05/02/2015 tarihli sözleşmenin konusunun İzmir-Urla Çeşme yolu, İkiztepe- Konak- Doğanlar kesiminde Konak tüneli ve bağlantı yolu elektrik, elektronik, elektromekanik ve çeşitli kontrol sistemleri yapım işleri, OG Trafo Dizel Jeneratör binası yapım işi olduğunu, taraflar arasında imzalanan ek protokol ile ana sözleşmenin tüm hükümleri geçerli olmak üzere 1. İrtibat elektrik dağıtım binası yapım işine ait protokolün 16/03/2015 tarihinde imzalandığını ve 20 gün teslim süresinin belirlendiğini, sözleşmeler incelendiğinde 05/02/2015 tarihli sözleşmedeki işin devamı olarak 16/03/2015 tarihinde ek protokol yapıldığını ve bu ek protokol ile 1. irtibat elektrik dağıtım binası yapım işinin yapılmasının kararlaştırıldığını, bu iş için 20 gün süre verildiği, 05/02/2015 tarihli sözleşmeye göre işin bitim süresinin 15/03/2015 olduğunu, yapılan ek protokol ile 20 gün sürenin verildiğini, 05/02/2015 tarihli iş kapsamında yapılan ilave işlerden dolayı 7 gün, 1. İrtibat elektrik dağıtım binası yapım işinden dolayı 4 gün ilave sürenin hesap edildiğini, taraflar arasında düzenlenen ek protokol ve ilave süreler ile birlikte işin bitim tarihinin (15/03/2015 + 20 gün + 7 gün + 4 gün) 15/04/2015 tarihi olduğunu, 05/02/2015 tarihli işin devamı olarak 16/03/2015 tarihinde yapılan ek protokol ile 1. irtibat elektrik dağıtım binası yapım işinde gecikme cezasına konu olacak tarihin 28/05/2015 tarihli …yevmiye numaralı ihtarname ile sözleşmelerin bitirilmediği ve bitirilmesi için bu tarihten itibaren 15 günlük verilen süre dikkate alındığında 30/04/2020 tarihinin gecikme süresinin başlangıç tarihi olarak alınması gerektiğini, işin fesih tarihi olan 23/06/2015 ile işin henüz bitirilmemesi sebebiyle bu iki tarih aralığında hesaplanan 54 gün karşılığı, 05/02/2015 tarihli sözleşmenin 5. maddesi gereği her gün için 1.000,00 TL olmak üzere 54.000,00 TL olarak hesaplandığını; 02/03/2015 tarihli betonarme su deposu yapım işi bakımından kök raporda işin fesih anında seviyesinin % 63,17 olarak bulunduğunu, ancak işin seviyesi belirlenirken sehven sözleşme dışı ilave işlerin toplam iş bedeline yansıtılmadığını, sözleşme harici ilave işler bedeli olan KDV dahil 12.635,51 TL’de eklendiğinde işin fesih anındaki seviyesinin % 55,91 olarak hesap edildiğini, davacının bu sözleşme kapsamında yaptığı kabul edilir iş bedelinin KDV dahil 61.550,84 TL olduğunu, 4 gün ilave süresi gerekeceği yönündeki kanaatin devam ettiğini; betonarme su deposu yapım işi ile ilgili gecikme süresi bakımından 02/03/2015 tarihli sözleşmeye göre işin bitim tarihinin 01/04/2015 olduğunu, 4 gün ilave süre eklendiğinde bu tarihin 05/04/2015 olacağını, 28/05/2015 tarihli ve …yevmiye numaralı ihtarname ile verilen 15 günlük sürenin eklenmesiyle 02/03/2015 tarihli betonarme su deposu yapım işi için gecikme cezasına konu olacak tarihin (05/04/2015+15 gün) 20/04/2020 olacağını yani bu tarihin gecikme süresinin başlangıç tarihi olarak alınması gerektiğini, işin fesih tarihi olan 23/06/2015 ile bu iki tarih arasında hesaplanan 64 gün karşılığı her bir gün için 1.000,00 TL’den gecikme cezasının 64.000,00 TL olacağını, toplam gecikme cezasının 118.000,00 TL olarak hesaplandığını, asıl dava bakımından davacı-karşı davalının isteyebileceği alacak tutarının 83.845,52 TL olabileceğini, davalı-karşı davacının isteyebileceği alacak tutarının 155.963,62 TL olabileceğini, takas mahsup yapıldığında davalı- karşı davacının 72.118,20 TL alacaklı olduğunu, işin fesih tarihindeki fiziki seviyesinin % 71,14 olduğunu, bu durumda iş veren tarafından yapılan feshin haklı fesih olarak değerlendirilmesinin mümkün olduğunu bildirmişlerdir.
Fesih tarihi ve gecikme süresi ile buna bağlı gecikme tazminatının hesabına ilişkin kısımları yönünden mahkememizce ek rapordan uzaklaşılmış, diğer tüm kısımları yönünden somut olaya uygun, açıklayıcı ve hüküm kurmaya elverişli bulunmuştur.
Toplanan deliller, benimsenen kök ve ek rapor ile tüm dosya içeriği değerlendirildiğinde; taraflar arasında imzalanan 05/02/2015, 02/03/2015 tarihli sözleşmeler ve 16/03/2015 tarihli ek protokol ile “İzmir-Urla-Çeşme Otoyolu-İkiztepe-Konak-Doğanlar kesiminde tünel ve bağlantı yolu, elektrik-elektronik-elektromekanik ve çeşitli kontrol sistemleri yapım işleri, betonarme su deposu yapım işi projesi” kapsamında… dizel jeneratör binasının, betonarme su deposunun ve 1. irtibat elektrik dağıtım binasının yapımı davacı tarafça “taşeron” sıfatıyla yüklenilmiştir. Davalı-karşı davacı tarafından, davacı-karşı davalıya yer teslimi tutanakla birlikte 11/02/2015 tarihinde gerçekleştirilmiştir. Taraflar arasındaki her üç sözleşme de nitelikleri itibariyle eser sözleşmesidir. Bu sözleşme türü, her iki tarafa da borç yükleyen sözleşme olup, yüklenici yapımını üstlendiği eseri sözleşmeye, teknik ve sanatsal ilkelere ve amaca uygun olarak tamamlayıp iş sahibine teslim etmekle, iş sahibi de kararlaştırılan ücreti ödemekle yükümlüdür. Bilirkişiler ek raporlarında taraflar arasında imzalanan 05/02/2015 tarihli sözleşmeye dayalı… dizel jeneratör binasının yapım işi ile ilgili işin fesih tarihindeki fiziki gerçekleşme yüzdesinin % 78,23; 02/05/2015 tarihli sözleşmeye dayalı betonarme su deposu yapım işi ile ilgili işin fesih tarihindeki fiziki gerçekleşme yüzdesinin % 55,91; 16/03/2015 tarihli ek protokole dayalı 1. irtibat elektrik dağıtım binasının yapım işi ile ilgili işin fesih tarihindeki fiziki gerçekleşme yüzdesinin % 72,71 olduğunu bildirmişlerdir. Bunların ortalamaları alındığında fesih tarihindeki işin gerçekleşme yüzdesi bilirkişiler tarafından % 71,14 olarak belirlenmiştir. Davalı-karşı davacının karşı tarafa gönderdiği ilk ihtarname 28/05/2015 tarihli ve …yevmiye numaralı ihtarnamedir. Davalı-karşı davacı bu ihtarname ile ile; “sözleşmesel olarak cezalı çalışma sürecinde olduğunu, tüm sözleşmelerin bitim tarihinde bitirilmediğini” ileri sürerek, “işlerin 15 gün içerisinde tamamlanmasını, aksi halde herhangi bir ihtar, bildirime gerek kalmaksızın her türlü dava açma hakları saklı kalmak kaydı ile, ikinci bir ihtara gerek kalmaksızın sözleşmelerin feshedileceğini” bildirmiştir. Davalı-karşı davacı, karşı tarafa gönderdiği Kadıköy 24. Noterliği’nin 23/06/2015 tarihli ihtarnamesi ile de sözleşmelerin feshi yönünden ilk ihtarnameye ve bu ihtarnamede verilen 15 günün sonunda sözleşmelerin feshedildiği hususuna atıfta bulunmuştur. Yani, davalı-karşı davacı, feshi 23/06/2015 tarihli bu ikinci ihtarname ile yapmamış, 28/05/2015 tarihli ilk ihtarnamenin tebliğinden itibaren verdikleri 15 günün sonunda sözleşmelerin feshedilmiş sayıldığını kastetmiştir. Zira; 23/06/2015 tarihli ihtar şantiyenin boşaltılmasına ilişkindir. Dolayısıyla 23/06/2015 tarihi fesih tarihi olarak değerlendirilemeyeceğinden, mahkememizce feshin, bilirkişilerin görüşünün aksine 28/05/2015 tarihli ve …yevmiye numaralı ihtarnamenin tebliğ tarihi olan 01/06/2015’e ihtarnamede verilen 15 günlük sürenin eklenmesi ile 17/06/2015 tarihinde gerçekleştiği kabul edilmiştir. Sözleşmelerim konusu işlerin ayrı ayrı ve toplamda fiziki gerçekleşme yüzdeleri dikkate alındığında davalı-karşı davacının sözleşmeleri fesihte haklı olduğu kanaatine ulaşılmıştır. Davalı-karşı davacının yapmış olduğu ödemeler değerlendirildiğinde; öncelikli olarak davalı-karşı davacının defterlerinin usulüne uygun olarak tutulmuş olması ve yasal tasdiklerinin bulunması nedeniyle sahibi lehine delil niteliğinin olacağı kuşkusuzdur. Tarafların defterlerini inceleyen mali müşavirlerin de raporlarında belirledikleri şekilde; aradaki sözleşme ilişkisine dayalı olarak davacı tarafından düzenlenen KDV dahil toplam 326.857,23 TL bedelli 6 adet fatura her iki tarafın defterlerinde kayıtlıdır. Bunun yanı sıra davalı-karşı davacı tarafından davacı-karşı davalı adına düzenlenen “eksik yapılan imalatların yansıtılması” açıklamalı KDV dahil 1 adet 18.880,00 TL bedelli fatura davacı defterinde de kayıtlıdır. Davalı-karşı davacı vekili dosyaya müvekkili tarafından davacı emrine düzenlenen …’a ait 11/07/2015 tarihli 20.000,00 TL bedelli çek örneği ile ödenmesine ilişkin 13/07/2015 tarihli dekont örneğini ve davacı şirket tarafından düzenlenen 18/04/2015 tarihli tahsilat makbuzu örneğini sunmuştur. Her ne kadar davacı defterlerinde söz konusu ödeme tutarı 2.000,00 TL olarak gözükmekte ise de; bu ödemenin söz konusu 20.000,00 TL bedelli çeke ilişkin bir ödeme olduğu hususunun davalı tarafça belgelendirilmiş olması karşısında davacı kayıtlarının aksine davalı-karşı davalının bu çeke dayalı ödemesinin 2.000,00 TL değil, 20.000,00 TL olarak kabul edilmesi gerektiği kanaatine ulaşılmıştır. Davacı-karşı davalı tarafından sözleşmeler kapsamında ve sözleşme harici yapılan işin toplam tutarının 408.345,17 TL olduğu, buna karşılık davalı-karşı davacının ödemeleri toplamının 323.791,75 TL olduğu, buna göre davacı-karşı davalının alacağının 84.553,42 TL olduğu anlaşıldığından, bu miktar alacak isteğinde haklı olduğu kabul edilmiştir. Davalı-karşı davacı vekilinin asıl davada takas mahsup isteği ile ilgili olarak; işçilerin sigorta primlerinin davacı-karşı davalı tarafça yatırılması ve yine yemek ücretlerinin de davacı-karşı davalı tarafça karşılanması gerekirken davacı-karşı davalının bu yükümlülüklerini yerine getirmediği, bu hususun fatura ve defter incelemesinden de anlaşıldığı gibi esasen taraflar arasında da uyuşmazlık konusu olmadığı anlaşıldığından, davalı-karşı davacının, davacı-karşı davalının çalıştırdığı işçiler yönünden ödediği 13.167,38 TL sigorta prim bedelini ve 5.916,24 TL yemek bedelini istemekte haklı olduğu kanaatine ulaşılmıştır. Bunun yanısıra; davalı-karşı davacının dava dışı … Doğrama işletmesine ödediği sözleşmeye aykırı ve ayıplı işlere ilişkin olarak düzenlediği 18.880,00 TL tutarındaki faturayı kendi defterlerine işleyen davacı-karşı davalının bu miktarı kabul etmiş sayılması nedeniyle ayıp ihbarı vs yönünden herhangi bir araştırma yapılmasına gerek görülmemiş ve bu miktarı istemekte de davalı-karşı davacının haklı olduğu kabul edilmiştir. Özetle; davalı-karşı davacının asıl dava içerisinde takas mahsuba konu alacağının 13.167,38 TL’si sigorta prim bedeli, 5.916,24 TL’si yemek bedeli, 18.880,00 TL’si sözleşmeye aykırı eksik ve ayıplı işler olmak üzere toplam 37.963,61 TL olduğu; buna karşılık davacı-karşı davalının hak kazandığı alacağının 83.845,42 TL olduğu, davalı-karşı davacının toplam 37.963,62 TL alacağı takas mahsup edildiğinde asıl davada davacı-karşı davalının kalan alacağının 45.881,80 TL olduğu, davacı-karşı davalının bu miktar alacağa hak kazandığı, fazlaya ilişkin isteğinin yerinde olmadığı anlaşıldığından asıl davanın bu miktar üzerinden kısmen kabulüne karar vermek gerekmiştir. Fesih tarihinin 17/06/2015 olduğundan yola çıkılarak mahkememizce yapılan değerlendirmeye göre; ilk sözleşmeye göre işin bitirilmesi gereken tarih olan 15/04/2015 tarihinden feshin gerçekleştiği 17/06/2015 tarihine kadar geçen sürenin 62 gün olduğu; ikinci sözleşmeye göre işin bitirilmesi gereken tarih olan 01/04/2015 tarihinden feshin gerçekleştiği 17/06/2015 tarihine kadar geçen sürenin ise 72 gün olduğu, buna göre toplam gecikilen sürenin 134 gün olduğu belirlendiğinden ve sözleşmenin 5. maddesine göre günlüğü 1.000,00 TL’den toplam gecikme cezasının 134.000,00 TL olacağı, bu maddedeki gecikme cezasının ifaya ekli gecikme cezası olduğu ve fesih tarihi itibariyle sözleşme ortadan kalktığı için bu tarihe kadar gecikme cezası istenebileceği anlaşıldığından, ek süre verilmesi gecikme cezasını isteme hakkını ortadan kaldırmayacağından, davalı-karşı davacının karşı davasında 134.000,00 TL gecikme cezası isteyebileceği, fazlaya ilişkin isteğinde haklı olmadığı kanaatine ulaşılmıştır.
Muaccel bir borcun borçlusu alacaklının ihtarıyla temerrüde düşecektir. Asıl davada ve karşı davada istenen tutarlarla ilgili olarak gönderilmiş ihtarname olmadığından ve asıl dava yönünden faiz başlangıcı ve hangi faiz türünün istendiği belirtilmemiş olduğundan asıl davada alacağa dava tarihinden itibaren yasal faiz yürütülmüştür. Karşı davada da ihtar olmadığı için karşı dava tarihi temerrüt tarihi olarak kabul edilmiş, alacağa ise avans faizi yürütülmüştür.
HÜKÜM ; Yukarıda yazılı bulunan gerekçeye göre;
A-Asıl davada;
1-Asıl davanın KISMEN KABULÜ ile;
45.881,80 TL alacağın asıl dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalı-karşı davacıdan alınarak, davacı-karşı davalıya verilmesine,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken ‭3.134,19 TL harçtan peşin olarak alınan 2.595,78 TL harcın düşülmesi ile kalan ‭538,41‬ TL harcın davalı-karşı davacıdan alınarak, Hazine’ye gelir kaydına,
3-Davacı-karşı davalının yatırmış olduğu 27,70 TL’si başvurma harcı ve 2.595,78 TL’si peşin harç olmak üzere toplam ‭2.623,48‬ TL’nin davalı-karşı davacıdan alınarak, davacı- karşı davalıya verilmesine,
4-Davacı-karşı davalının yapmış olduğu 265,20 TL’si posta-tebligat gideri, 5.250,00 TL’si bilirkişi ücreti ve 195,40 TL’si keşif harcı olmak üzere toplam ‭5.710,6‬0 TL yargılama giderinin davanın kabul ve red oranına göre takdiren 1.723,77 TL’sinin davalı-karşı davacıdan alınarak davacı-karşı davalıya verilmesine, kalan kısmının davacı-karşı davalı üzerinde bırakılmasına,
5-Asıl davada karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre takdir ve tayin edilen 6.764,63 TL vekalet ücretinin davalı-karşı davacıdan alınarak, davacı-karşı davalıya verilmesine,
6-Asıl davada karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre takdir ve tayin edilen 14.031,23 TL vekalet ücretinin davacı- karşı davalıdan alınarak, davalı- karşı davacıya verilmesine,
B-Karşı davada;
1-Takas mahsuba konu alacak tutarı asıl davada kabul edilen alacak miktarından mahsup edildikten sonra bakiye alacağı kalmadığından, davalı-karşı davacı vekilinin alacağa ilişkin isteğinin REDDİNE,
2-Davalı-karşı davacının gecikme cezası isteğinin KISMEN KABULÜ ile;
134.000,00 TL’nin karşı dava tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davacı-karşı davalıdan tahsiline,
Fazlaya ilişkin isteğin reddine,
3-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken ‭‭9.153,54‬ TL harçtan peşin olarak alınan 5.152,00 TL harcın düşülmesi ile kalan ‭‭4.001,54‬‬ TL harcın davacı-karşı davalıdan alınarak, Hazine’ye gelir kaydına,
4-Davalı- karşı davacının yatırmış olduğu ‭55,4‬0 TL’si başvurma harcı ve 5.152,00 TL’si peşin harç olmak üzere toplam ‭‭5.207,4‬0 TL’nin davacı- karşı davalıdan alınarak, davalı- karşı davacıya verilmesine,
5-Davalı- karşı davacının yapmış olduğu 310,60 TL’si posta-tebligat gideri 5.494,00 TL bilirkişi ücreti ve 50,00 TL tanık ücreti olmak üzere toplam ‭5.854,6‬0 TL yargılama giderinin davanın kabul ve red oranına göre takdiren ‭2.600,79 TL’sinin davacı-karşı davalıdan alınarak, davalı- karşı davacıya verilmesine, kalan kısmının davalı-karşı davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Karşı davada karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre takdir ve tayin edilen 16.680,00 TL vekalet ücretinin davacı- karşı davalıdan alınarak, davalı- karşı davacıya verilmesine,
7-Karşı davada karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre takdir ve tayin edilen 19.876,31 TL vekalet ücretinin davalı- karşı davacıdan alınarak, davacı- karşı davalıya verilmesine,
C-Taraflarca yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair; taraf vekillerinin ve davacı-karşı davalı şirket yetkilisinin yüzlerine karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemeleri nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 03/12/2021

Başkan …
¸E-imza
Üye …
¸E-imza
Üye …
¸E-imza
Katip …
¸E-imza