Emsal Mahkeme Kararı İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/668 E. 2021/301 K. 26.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/668
KARAR NO : 2021/301

DAVA : Maddi ve Manevi Tazminat (Ölüm ve Cismani Zarar Sebebiyle)
DAVA TARİHİ : 02/06/2015
KARAR TARİHİ : 26/03/2021

Mahkememizde görülen davanın yapılan açık yargılaması sonucunda;
İDDİA ;
Davacılar vekili dava dilekçesi ile özetle; 30/05/2014 tarihinde … plakalı aracı ile Menderes yönünden İzmir yönüne gitmekte olan davalı …’un … köyü mezarlığı mevkiinde önündeki … plakalı aracı sollamak isterken kontrolünü kaybederek araca arkadan çarptığını ve yolun orta refüjünü aşıp karşı yönde seyir halinde olan ve müvekkillerinin içinde bulunduğu … yönetimindeki … plakalı aracın üzerine düştüğünü, bu sırada İzmir yönünden Menderes yönüne gitmekte olan dava dışı …’nun kazayı fark ederek durmaya çalıştığını ancak mesafenin kısa olması nedeniyle duramayarak yönetimindeki … plakalı araç ile müvekkilinin bulunduğu araca sol yan kısımdan çarptığını, kazada müvekkillerinin ağır yaralandığını ve araçta bulunan … ile …’nin kardeşi …’nin olay yerinde vefat ettiğini, kaza nedeniyle İzmir … Ağır Ceza Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasında kamu davası açıldığını, bu dosyada davalı sürücü …’un aldırılan raporla birlikte asli ve tam kusurlu olduğunun belirlenerek 5 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiğini, davalı …’un sahibi ve sürücüsü olduğu aracın ZMMS poliçesinin davalı sigorta şirketi tarafından düzenlendiğini, müvekkilleri tarafından gönderilen ihtarnameye rağmen davalı sigorta şirketi tarafından herhangi bir ödemenin yapılmadığını, davalı sigorta şirketinin 26/12/2014 tarihi itibariyle temerrüde düştüğünü, kazada yaralanan müvekkillerinin sürekli maluliyetlerinin söz konusu olduğunu, müvekkillerinden …’nin manevi olarak bir yandan oğlunun kazada yaralanması ve bir yandan aynı kazada kardeşi …’nin vefat etmesi ve ağır yaralanan diğer yakınlarının uzun süren tedavilerinin olması sebebiyle çok büyük acılar yaşadığını belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla müvekkili … için şimdilik 1.000,00 TL geçici iş göremezlik ve 9.000,00 TL sürekli iş göremezlik tazminatının, 200.000,00 TL manevi tazminatın; … için 100,00 TL geçici iş göremezlik ve 900,00 TL sürekli iş göremezlik tazminatının, 200.000,00 TL manevi tazminatın; müvekkili … için 100,00 TL geçici iş göremezlik ve 900,00 TL sürekli iş göremezlik tazminatının, 150.000,00 TL manevi tazminatın; müvekkili … için 100.000,00 TL manevi tazminatın, müvekkili … için 150.000,00 TL manevi tazminatın, toplamda 812.000,00 TL tazminatın kaza tarihi olan 30/05/2014 tarihinden itibaren (maddi tazminat yönünden davalı sigorta şirketinin temerrüde düştüğü 26/12/2014 tarihinden itibaren) işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, davalı sigorta şirketinden manevi tazminat isteklerinin bulunmadığına karar verilmesini istemiştir.
CEVAP ;
Davalı … vekili cevap dilekçesi ile özetle; müvekkilinin trafik kurallarına uygun şekilde gitmekte iken önünde seyreden … yönetimindeki … plakalı aracı sollayacağı sırada bu aracın sola yani müvekkilinin aracının önüne aniden yönelerek fren yapması sonucunda araca arkadan çarptığını, daha sonra yalpalayarak kontrolden çıktığını ve … plakalı araca çarptığını, bu araca çarptıktan sonar da kontrolünü kaybettiğini, müvekkiline % 100 kusur yüklenmesinin yersiz olduğunu, ceza mahkemesi kararının müvekkili tarafından temyiz edildiğini, henüz kesinleşmediğini, sonucunun beklenmesi gerektiğini, müvekkilinin sulh protokolü ile 17/03/2015 tarihli makbuz ve ibranameden açıkça görüleceği üzere kazada vefat eden … için yakınlarına toplam 97.500,00 TL ödeme yaptığını, davacı …’nin kazadan önce taksi şoförlüğü ve bozulan araçların çekiciliğini yaptığını, bu iki işten ayda 9.000,00 TL kazanç elde ettiğine ilişkin hiçbir resmi bilgi veya belgenin gösterilmediğini, bu nedenle maddi zarar hesabında bu tutarın esas alınmasının mümkün olmadığını, kaldı ki var ise iş gücü kaybı ve maluliyet durumunun niteliği ile süresinin de belli olmadığını, … hakkında yaralanma ve iş göremezlik iddialarına ilişkin herhangi bir bilgi ve belge sunulmadığını, … hakkında da yaralanma ve maluliyet iddialarına ilişkin bilgi ve belge sunulmadığını, …’nin 45 gün sonra askerliğe dönmüş olmasının kendisinin dava konusu kaza nedeniyle malul kalmadığını gösterir nitelikte olduğunu, …’nin dava konusu kazada kardeşi …’nin vefat ettiğini, kendisinin kaza sırasında araçta bulunmadığını, herhangi bir bedensel zararının olmadığını, istediği manevi tazminatın oldukça fahiş olduğunu, fazlaya ilişkin hakların saklı tutularak dava açılmasının hayatın olağan akışına uygun olmadığını, kısmi dava açılmasının mümkün olmadığını, istenen manevi tazminat tutarlarının fahiş olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı … Sigorta A.Ş. vekili cevap dilekçesi ile özetle; … plakalı aracın 01/10/2013-01/10/2014 tarihleri arasında geçerli ZMMS poliçesinin müvekkili tarafından düzenlendiğini, kaza tarihi itibariyle poliçe limitinin maluliyet için kişi başına azami 268.000,00 TL olduğunu, manevi tazminat isteklerinin poliçe teminatı kapsamında yer almadığını, kabul anlamına gelmemek üzere müvekkilinin sorumluluğunun sigortalısının kusuru oranında ve poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, sebepsiz zenginleşmeye sebebiyet vermemek amacıyla öncelikle Adli Tıp Kurumu’nda maluliyet oranı konusunda heyet raporu aldırılması, sonrasında kusur oranlarının belirlenmesi ve tazminat hesaplamasının aktüer bilirkişi tarafından yapılması gerektiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
DELİLLER ;
Poliçe, hasar dosyası, tanık anlatımları, ekonomik ve sosyal durum araştırması, İzmir … Ağır Ceza Mahkemesi’nin … Esas sayılı dava dosyası, iş göremezlik raporları, bilirkişi raporları.
GEREKÇE ;
Dava; trafik kazasına dayalı maddi ve manevi zararın tazmini istemine ilişkindir.
Mahkememizce yapılan 17/12/2015 tarihli ön inceleme duruşmasında taraflar arasındaki uyuşmazlığın; “davacıların geçici ve kalıcı iş göremezlik oranları, maluliyet zararları, kusur durumu, manevi tazminat şartlarının oluşup oluşmadığı ve zarar miktarları” konularında olduğu belirlenmiştir.
… plakalı hususi aracın kaza tarihini de kapsayacak şekilde 01/10/2013 başlama ve 01/10/2014 bitiş tarihli ZMMS poliçesi davalı sigorta şirketi tarafından düzenlenmiştir, poliçede ölüm/sakatlık durumunda kişi başına teminat limiti 250.000,00 TL olarak belirlenmiştir.
Yapılan ekonomik ve sosyal durum araştırması sonucunda davalı …’un; “… Belediyesi’nde memur olduğu, aylık ortalama 2.000,00- 2.500,00 TL arası gelirinin bulunduğu, başkaca gelirinin olmadığı, bakmakla yükümlü olduğu kişilerin bulunmadığı, kendi evinde oturduğu, kaza yaptığı aracın kendisine ait olduğu, fiziksel engelinin bulunmadığı, bekar ve çocuksuz olduğu”; davacı …’nin; “ticari taksi işlettiği, aylık 10.000,00 TL civarı gelirinin bulunduğu, ek gelirinin olmadığı, oturduğu eve kira ödemediği, bakmakla sorumlu olduğu 23 yaşında ev hanımı kızı olduğu, eşi, oğlu ve kızı ile birlikte yaşadığı, eşinin ilkokul mezunu olduğu ve vinç işlettiği, aylık 10.000,00 TL civarı gelirinin bulunduğu, oğlunun lise mezunu olduğu, fabrikada aylık 2.500,00 TL civarı maaşla çalıştığı, kızının lise mezunu ve işsiz olduğu, davacının üzerine kayıtlı ticari aracının, vefat eden babasından kalan hisseli toplamda 13 dönüm civarı tarlasının, 25 dönüm civarı zeytinliğinin, 2 arsasının bulunduğu, % 54 ortopedik engelli olduğu ancak çalışmaya engel halinin bulunmadığı”; davacı …’nin; “işsiz olup çalışmadığı, geçimini annesi ve babasıyla sağladığı, oturduğu eve kira ödemediği, bakmakla sorumlu olduğu kimsenin bulunmadığı, anne, baba ve kardeşiyle yaşadığı, babasının ticari taksi işlettiği, annesinin vinç işlettiği, kardeşinin anne ve babasına işlerinde yardım ettiği, üzerine kayıtlı araç ve malvarlığı bulunmadığı, çalışmaya engel halinin olmadığı, lise mezunu, 23 yaşında ve bekar olduğu; davacı …’nin; “fabrikada işçi olarak çalıştığı, asgari ücret aldığı, oturduğu eve kira ödemediği, bakmakla sorumlu olduğu kimsenin bulunmadığı, anne, baba ve iki kız kardeşiyle yaşadığı, babasının emekli, annesinin ev hanımı olduğu ve iki kız kardeşinin işsiz olduğu, üzerine kayıtlı araç ve malvarlığı bulunmadığı, çalışmaya engel halinin olmadığı, lise mezunu, 26 yaşında ve bekar olduğu; davacı …’nin; “emekli olduğu, aylık 2.160,00 TL civarı emekli maaşı aldığı, ek gelirinin olmadığı, oturduğu eve kira ödemediği, bakmakla sorumlu olduğu ev hanımı iki kızının olduğu, oturduğu evde iki kızı ve oğluyla yaşadığı, eşinin ilkokul mezunu ve ev hanımı olduğu, iki kızından birinin ön lisans, diğerinin ortaokul mezunu olup çalışmadıkları, lise mezunu olan oğlunun fabrikada işçi olarak çalıştığı, bu davacının üzerine kayıtlı araç bulunmadığı, oturduğu ev ile vefat eden babasından kalan hisseli toplamda 13 dönüm civarı tarla, 25 dönüm civarı zeytinlik ve iki arsasının bulunduğu, ilkokul mezunu, 63 yaşında ve evli olduğu, çalışmaya engel halinin bulunmadığı; davacı …’nin; “vinç işlettiği, aylık 10.000,00 TL civarı gelirinin bulunduğu, oturduğu eve kira ödemediği, bakmakla yükümlü olduğu 23 yaşında ev hanımı kızının olduğu, oturduğu evde oğlu ve kızı ile birlikte yaşadığı, eşinin ilkokul mezunu olduğu ve ticari taksisinin olduğu, aylık 10.000,00 TL civarı gelirinin bulunduğu, oğlunun lise mezunu olduğu, fabrikada aylık 2.500,00 TL civarı maaşla çalıştığı, kızının lise mezunu ve işsiz olduğu, davacının üzerine kayıtlı … marka vinç ile vefat eden babasından kalan hisseli oturduğu evin bulunduğu, ilkokul mezunu olduğu, 48 yaşında ve evli olduğu, çalışmaya engel halinin bulunmadığı” belirlenmiştir.
Davacılar vekili 17/12/2014 tarihli dilekçesiyle davalı sigorta şirketine başvurmuş ve 250.000,00 TL’nin müvekkillerine ayrı ayrı ödenmesini istemiştir. Bu ihtarnamede tebliğden itibaren en geç 8 gün içerisinde ödeme yapılmasını istemiştir. Başvuru yazısına vekâletnamesini, trafik kazası tespit tutanağını, ceza mahkemesi kararını, poliçe örneğini, araç şoförlerine ilişkin alkol raporunu, …’ye ve …’ye ilişkin adli tıp raporunu, kusur raporunu ve davalı …’a ait sürücü belgesi örneğini eklemiştir. Bu yazı 17/12/2014 tarihinde davalı sigorta şirketine imza karşılığı teslim edilmiştir. Bu süreye 8 iş gününün eklenmesi ile davalı sigorta şirketinin temerrütünün 30/12/2014 tarihinde oluştuğu kabul edilmiştir.
Dava konusu kaza ile ilgili ceza yargılaması İzmir … Ağır Ceza Mahkemesi’nin … Esas sayılı dava dosyasında yürütülmüştür. Bu dosyada trafik uzmanı tarafından düzenlenen 08/10/2014 tarihli bilirkişi raporunda; “dava konusu kaza sebebiyle sürücü …’un 2918 sayılı KTK’nın 52/1-b, 56/c, 84/f ve 84/g maddelerinin ihlalinden dolayı asli ve tam kusurlu olduğu, … plakalı araç sürücüsü …’nin, … plakalı araç sürücüsü …’nun ve … plakalı araç sürücüsü …’in kusursuz oldukları” bildirilmiştir. Mahkemece “taksirle 1 kişinin ölümüne ve birden fazla kişinin yaralanmasına neden olmak” suçundan dolayı … hakkında sanık sıfatıyla yapılan yargılama sonucunda sanığın suçunun sabit görülerek “TCK’nın 85/2, 62/1, 53/6, 63/1 maddeleri gereğince cezalandırılmasına” ilişkin 17/11/2014 tarihli karar verilmiş ve verilen bu karar Yargıtay … Ceza Dairesi’nin … Esas ve … Karar sayılı kararı ile onanarak 14/02/2017 tarihinde kesinleşmiştir.
Ceza dosyasında aldırılan kusur durumuna ilişkin bilirkişi raporu gerek kazanın oluş şekli gerekse yüklenen kusur oranı ve dayanağı yönünden kaza tespiti ile uyumlu olduğundan, mahkememizce de kazanın oluş şekline uygun bulunduğundan, yeniden kusur raporu aldırılmasına gerek görülmemiş, mahkememizce de 08/10/2014 tarihli bu rapora itibar edilmiştir.
İzmir Adli Tıp Şube Müdürlüğü tarafından tek uzman hekim tarafından düzenlenen 06/03/2017 ve 02/03/2017 tarihli raporlarda; …’nin Maluliyet Tespit İşlemleri Yönetmeliğine göre meslekte kazanma gücünde azalmanın % 33 oranında olduğu, 9 ayda tıbbi şifa bulacağı, …’nin maluliyetini gerektirir sekel anatomik veya fonksiyonel kayıp tarif ve tespit edilmediği, 3 haftada tıbbi şifa bulacağı, …’nin meslekte kazanma gücünde azalmanın % 25,2 oranında olduğu, 4 ayda tıbbi şifa bulacağı bildirilmiştir.
Davacı tanığı … anlatımında; “…, …, …. ve …, …’yu tanırım. Kendileri komşum olurlar. Ayrıca aile dostlarımdır. Ben Mendereste otururum. Kaza olduğunu duyunca hemen kaza yerine gittim. Ben vardığımda ambulans da oradaydı. … vefat etmişti. Aileleri sakinleştirdim. Hangi hastanın hangi ambulansa bindiğini göremedim. Hastaneleri tek tek aradım ve hastaların hangi hastaneye gittiğini öğrendim. Üç ayrı hastaneye yaralılar dağılmıştı. …’nin yanına …’ı yönlendirdim. … ve …’nin yanına komşularım …’ü yönlendirdim. Ben de … Ablanın yanına gittim. Kendisinin bana emeği çoktur. Beni kendisi büyütmüştür. Yakını olarak hastanede yanında ben kaldım. Tüm kayıt işlemlerini ben yaptım. … Ablaya 56 tane dikiş atıldı. Elmacık kemiği kırılmıştı. Göz kapağı yırtılmıştı. Acildeki ortopedist doktor kırık yok diye dikişleri yaptı. Ancak elmacık kemiği kırıktı. Röntgen sonuçlarını da beklemedi. Hâlbuki daha sonra elmacık kemiğinin kırık olduğu ortaya çıktı. 10 gün gecikildiği için de kırık için hiçbir şey yapılamadı. Kırığın çökme tehlikesi vardır. Gözün içeriye çökme tehlikesi vardır. Görme bozukluğu vardır. Ayrıca kaburgası da kırıktı. Ancak doktorlar gene ilgisizlikleri sebebiyle tespit edilemedi. Kaburganın kırık olduğu bir gün sonra anlaşıldı. Hatta hastanın sondasını görevli bulamadığım için ben taktım. Ayrıca sol ayağında diz kapağının altında kesi vardı. Hastane bunu görmediği için rapora yazmadılar. İlk vizite de doktora göstermemize rağmen kayıtlı dosyada burası belirtilmediğinden gelen pansuman ekibine söylersiniz pansuman yapar dediler. Ayrıca …’nın tüm pansuman işlerini ben yaptım. Çünkü hastane görevlileri hiç ilgilenmediler. Dosyada yazanın haricinde hiçbir şey yapamayacaklarını söylediler. Ben işyerimi kapattım, yanlarında kaldım. Ancak altıncı gün evime geri döndüm. Çünkü 7 yaşında oğlum vardır. Ben gidince pansumanı da kimse yapmamış. Ayaktaki o açık yara da çürüdü. Kaval kemiğine kadar ayağı çürüdü. 16. gün çürük kısmı neşterle kazımışlar. Kaval kemiği ortaya çıkmış ve iyileşmişsin diyerek hastaneden çıkardılar. Ayrıca sağlık ocağında pansuman yaptırırsınız diye söylemişler. Sağlık ocağına gittiğinde de … Ablaya bu açık yara, bunu hastane yapabilir, biz yapamayız diye Yeşilyurt Araştırma Hastanesine göndermişler. Buraya hep birlikte gittik. Hastaneye gittiğimizde de buradan çıkışınız yapılmış, ayrıca trafik bulgularına göre ayakla ilgili bir şey yazmadığından biz bir şey yapamayız dediler. Menderes Sağlık Ocağına geldik. Bizi Bozyaka Hastanesine sevk ettiler. Hastanede uzun bir süre yattı. Ayakları hala ağrıyor. Sinirleri ve lifleri koptu. Uzun süre yürüyemiyor ve ayakta duramıyor. Hayatı eskisi gibi değil. Bir ayağı aksak yürür. … olay tarihinde lise öğrencisiydi. Ayaklarından ve omurgalarından aldığı darbeler sonucu zar zor hareket ediyordu. Okul hayatı aksadı. Şu an evlenecek. …’nun vücudunda kalıcı olarak hasar vardır. Çok fazla ayakta duramıyor. Beli ağrıyor. Ayrıca kazayı sürekli rüyasında görüyor. Psikolojisi bu olay nedeniyle bozulmuştur. … Abinin kalça kemiğinin altında leğen kemiğinde kırık oluştu. … Abi şu anda tamamen tek ayağını kullanmaktadır. Koltuk değneği kullanmaktadır. Fizik tedavi uygulanıyor. Hatta yakın zamanda bir operasyon daha geçirdi. … Abi hayatına engelli olarak devam ediyor. Evi geçindiren kişi de kendisidir. Kendisi şu anda işsizdir. Çevreden aldığı yardımlarla geçiniyor. … ile ilgili çene kemiğinin kırıldığını ve platin takıldığını biliyorum. Şu anda benzin istasyonunda çalıştığını biliyorum. Üç yıldır ailenin çektiği eziyeti biliyorum. … Abinin Mendereste ticari taksisi vardı. Bir de … Ablanın üzerine kayıtlı çekici vardı. İkisini de … Abi işletiyordu. Gündüz taksiyi kullanıyordu. Çekiciyi de … Abi ile birlikte dönüşümlü kullanıyorlardı. … Abi sakatlanınca bir … Abi kendilerine yardım ediyor.” demiştir.
Davacı tanığı … anlatımında; “Ben davacılardan …’yi tanırım. Yaklaşık 30 yıllık arkadaşımdır. Trafik kazası yaptığından haberdarım. Ancak kazaya ilişkin görgüye dayalı bir bilgim yoktur. Ben taksi şoförlüğü yaparım. … de aynı şekilde taksi şoförlüğü yapmaktadır. Bir taksi şoförünün günlük ortalama geliri masraflar dahil 150 – 200 TL arasında olup, aylık ortalama gelirimiz de yaklaşık 5.000 – 6.000 TL civarındadır. Bildiğim kadarıyla … kazadaki yaralanması nedeniyle evde yatmakta kalçasına takılan protez nedeniyle işine devam edememektedir. Kazadan bu yana işinden gücünden yoksun kalmıştır. Bildiğim kadarıyla … ek iş olarak geçimini sağlamak için ihtiyaç olduğu durumlarda çekici kullanıyordu. Bu işi de yapamamıştır. Çekici kullanımı nedeniyle elde ettiği kazanç hususunda benim bilgim yoktur.” demiştir.
Davacı tanığı … anlatımında; “Ben …’yi arkadaşım olması nedeniyle tanırım. Bildiğim kadarıyla geçimini taksi kullanarak ve ihtiyaç durumunda çekici kullanarak sağlamaktadır. Kaza sonrasında yaralanması nedeniyle işine devam edememiş, çekici ve taksicilikten elde ettiği gelirden yoksun kalmıştır. Çekici kullanımından dolayı …’nin aylık 2.500 – 3.000 TL arası gelir elde ettiğini biliyorum. Ancak taksi şoförlüğünden aylık gelirinin ne kadar olduğunu bilmiyorum. Bunun dışında bir geliri olup olmadığı hususunda bir bilgim yoktur. Kazadan sonra büyük bir mağduriyete uğradığını, tedavisinin uzunca bir süre alacağını kendi ziyaretlerimde gördüm ve öğrendim. Davacı …’ye kaza sonrasında yaralanması nedeniyle protez takıldığını ve bu nedenle araç kullanamadığını, hayatını tek başına idame ettiremediğini biliyorum.” demiştir.
Davacı tanığı … anlatımında; “Ben kazanın olduğu günden bu tarihe kadar çocukluk arkadaşım olan …’nin sürekli olarak yanında bulundum. Geçtiğimiz Perşembe günü ameliyat oldu ve protez takıldı. Eşinin tedavisi süresinde de … ile ben ilgilendim. Kazadan sonra yaralanması nedeniyle işine devam edememiştir. Kendisi hem taksisi hem de çekicisi olması nedeniyle her iki aracı da kullanarak gelir elde etmekteydi. Bu gelirden yoksun kalmıştır. Başka bir maddi geliri olup olmadığını bilmiyorum. …’nin kazancı dışında ailesine maddi yönden destek olacak başka bir geliri veya onlarla ilgilenecek başka bir kimse yoktur. Kaza nedeniyle meydana gelen yaralanmanın ağırlığı karşısında manevi yönden büyük bir ıstırap yaşamış, hayatını başka birinin yardımı olmaksızın idame ettiremez durumuna düşmüştür. Çekici işi çıktığında bende kimi zaman kendisine eşlik ediyordum. Çekiciden aylık geliri ortalama 3.000 TL civarındaydı. Taksiden ise ortalama günlük kazancı 150 – 200 TL arasındaydı.” demiştir.
Davacı tanığı … anlatımında; “… Bey benim arkadaşım olur. Kendisi taksicilik yapmakta ve ayrıca mendereste bulunan çekiciyi kullanmaktadır. Çekiciyi kullanması nedeniyle aylık gelirinin ne kadar olduğunu bilmiyorum. Ancak taksiden elde ettiği geliri günlük 150 – 200 TL civarında olduğunu biliyorum. Kendisi Menderes ilçesi merkezinde taksicilik yapıyordu. Ancak kaza sonrasında belirttiğim işlerle iştigal edemediğini ve gelirden yoksun kaldığını, tedavisi nedeniyle evde yatmakta olduğunu, tek başına hayatını idame ettiremediğini kendisi ile yaptığım görüşmelerde gördüm ve duydum. Kendisine kaza sonrası protez takılmış olup halen de tedavisi devam etmektedir.” demiştir.
Konak SGK İl Müdürlüğü’ne yazılan yazıya verilen cevapta; dava konusu kaza nedeniyle herhangi bir ihbar kaydına rastlanmadığından davacılara geçici iş göremezlik ödeneği ödenmediği bildirilmiştir.
Mahkememizce davacıların Ege Üniversitesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı tarafından raporları aldırılmıştır. Bu kurum tarafından düzenlenen 15/12/2017 tarihli raporda; davacı …’nin Ağustos 2013 tarihli 28727 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliğine göre meslekte kazanma gücünde azalma oranının kaza tarihindeki yaşına göre % 52, bugün ki yaşına göre % 54 olarak bulunduğunu, tıbbi iyileşme süresinin kaza tarihinden itibaren 18 ay olacağını; davacı …’nin Ağustos 2013 tarihli 28727 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliğine göre meslekte kazanma gücünde azalma oranının kaza tarihindeki yaşına göre % 19,2, bugün ki yaşına göre % 20,2 olarak bulunduğunu, tıbbi iyileşme süresinin kaza tarihinden itibaren 4 ay olacağı bildirilmiştir. Kurumun 07/02/2018 tarihli raporunda da; davacı …’de ortopedik bir arıza saptanmadığı, bu durumun Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliğine göre meslekte kazanma gücünde azalmaya neden olmadığı bildirilmiştir.
Ege Üniversitesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı tarafından düzenlenen 01/02/2019 tarihli raporlarda; …’nin ve …’nin trafik kazası sonucu meydana gelen yaralanmasının sürekli bakıma muhtaç olma hallerinden birini karşılamadığı, bu nedenle sürekli bakıma muhtaç olmadığı bildirilmiştir.
Haksız fiil sonucu iş göremezliğin varlığının ve oranının Adli Tıp Kurumu İhtisas Dairesi veya Üniversite Hastanelerinin Adli Tıp Anabilim Dalı bölümleri gibi kuruluşlar tarafından belirlenmesi gerekli olup, bir kısım davacıların dava konusu kazaya dayalı geçici ve sürekli iş göremezlikleri yetkin bir kurum olan Ege Üniversitesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı tarafından Maluliyet Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri dikkate alınmak suretiyle belirlenmiş olduğundan, yeterli görülmüş ve zarar miktarının hesabında dikkate alınmıştır. Bu nedenle de 27/12/2019 tarihli duruşmada davalı … vekilinin yeniden rapor alınması yönündeki isteğinin reddine karar verilmiştir.
Davalı sigorta şirketi vekili 06/05/2019 tarihli dilekçesi ile; müvekkili tarafından davacılara bir kısım ödemelerin yapıldığını, vefat eden …’nin eşi … için 88.784,42 TL, … için 17.738,30 TL ve kızı … için 7.284,46 TL ödeme yapıldığını, toplam ödemenin 113.807,18 TL olduğunu bildirmiş ve dilekçesi ekinde 18/08/2014 tarihli iki adet ibraname örneğini sunmuştur. Davalı sigorta şirketi vekili bu dilekçesiyle söz konusu ödemelerin hesaplamada dikkate alınmasını istemiştir.
Davalı sigorta şirketi vekilinin sunduğu ödeme belgelerinin İzmir … Asliye Hukuk Mahkemesi’nde …, …, … ve … tarafından davalı … hakkında açılan destekten yoksun kalma tazminatı ve manevi tazminat davası nedeniyle yapılan ödemelere ilişkin olduğu belirlendiğinden, bu davada dikkate alınmamıştır.
Hesap uzmanı bilirkişi … 27/11/2019 tarihli raporunda özetle; davacı …’nin 3.197,77 TL geçici iş göremezlik tazminatına, 117.257,23 TL sürekli iş göremezlik tazminatına hak kazandığını, tazminatın poliçe teminat limitleri içerisinde kaldığını, …’nin asgari ücretin iki katı kazanç esas alındığında; 34.866,14 TL geçici iş göremezlik tazminatına, 407.897,60 TL sürekli iş göremezlik tazminatına hak kazandığını, davalı sigorta şirketinin sorumluluğunun kişi başı 268.000,00 TL teminat limiti ile sınırlı olduğunu, aylık 9.000,00 TL gelir esas alındığında; 179.491,05 TL geçici iş göremezlik tazminatına, 1.518.649,23 TL sürekli iş göremezlik tazminatına hak kazandığını bildirmiştir.
Davacılar vekili 09/12/2019 tarihli değer artırım dilekçesi ile; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla müvekkili … yönünden 3.197,77 TL’si geçici iş göremezlik tazminatı, 117.257,23 TL’si sürekli iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplam 120.455,00 TL maddi tazminatın ve 200.000,00 TL manevi tazminatın toplam 320.455,00 TL olarak; müvekkili … yönünden; 34.866,14 TL’si geçici iş göremezlik tazminatı, 407.897,60 TL’si sürekli iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplam 442.763,74 TL maddi tazminatın ve 200.000,00 TL manevi tazminatın toplam 642.763,74 TL olarak; müvekkili … yönünden 100.000,00 TL manevi tazminatın, müvekkili … yönünden 150.000,00 TL manevi tazminatın ve müvekkili … yönünden 150.000,00 TL manevi tazminatın, tüm müvekkilleri yönünden toplam 1.363.218,74 TL tazminatın davalı … yönünden 30/05/2014 kaza tarihinden itibaren, davalı sigorta şirketi yönünden 26/12/2014 temerrüt tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte (davalı sigorta şirketinin poliçe teminat bedeli ile sınırlı olarak sorumlu olması ve manevi tazminatla ilgili sorumlu tutulmaması kaydıyla) müştereken ve müteselsilen davalılardan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Sorumluluğu doğuran olayın zarar görenin vücut bütünlüğünü ihlal etmesi hali 6098 sayılı TBK’nın 54. maddesinde özel olarak düzenlenmiştir. Bu düzenleme gereğince, vücut bütünlüğünün ihlali halinde mağdurun mal varlığında meydana gelmesi muhtemel olan azalmanın ve dolayısıyla maddi zararın türleri; tedavi giderleri, kazanç kaybı, çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar ve ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan kayıplardır.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91/1. maddesinde; “işletenlerin, bu kanunun 85/1. maddesine göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmalarının zorunlu olduğu”; 85/1. maddesinde; “bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yararlanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, araç işletenin bu zarardan sorumlu olacağı”; 85/son maddesinde; “işleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibinin, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumlu olacağı” düzenlemelerine ve TBK’nın 49/1. maddesinde de; “kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar verenin bu zararı gidermekle yükümlü olduğu” düzenmesine yer verilmiştir.
Nitekim; davacılar vekili de tüm bu düzenlemeler kapsamında, zararın, aradaki poliçe ilişkisi nedeniyle sigorta şirketi, TBK’nın 49. maddesinde düzenlenen haksız fiil sorumluluğuna ilişkin hükümler çerçevesinde ise araç sürücüsü tarafından karşılanmasını istemiştir.
Sigorta şirketlerinin sorumluluğunun, poliçenin düzenlendiği tarihte geçerli olan poliçe özel ve genel şartları ile konuya ilişkin yasal düzenlemelere göre belirlenmesi gerekir. 01/06/2015 tarihinde yeni Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası Genel Şartları yürürlüğe girmiştir. Dolayısıyla yeni Genel Şartlar 01/06/2015 tarihinden sonra düzenlenecek olan sigorta sözleşmelerinde uygulanacaktır. Davamızın konusu trafik sigorta poliçesinin düzenlenme tarihi 01/10/2013 olduğundan davacıların geçici ve sürekli iş göremezlik isteği değerlendirilirken eski genel şartların uygulanması gerekecektir. Bu çerçevede iş göremezlik oranını ve süresini gösterir raporun da kaza tarihi olan 30/05/2014 tarihinde yürürlükte olan Maluliyet Tespit İşlemleri Yönetmeliği’ne göre düzenlenmesi gerekecektir. Buna göre iş göremezliğe bağlı zarar miktarı hesaplanırken Yargıtay’ın da benimsediği şekilde işlemiş devre iskontosuz, işleyecek devre % 10 artırım ve % 10 iskonto esasına dayalı formül uygulanmış ve kalan yaşam süresinin belirlenmesinde ise PMF-1931 yaşam tablosu esas alınmıştır.
Yapılan tazminat hesabı olaya uygun bulunmuş, 27/11/2019 tarihli ek rapor hükme dayanak tutulmuştur.
Davacı vekilinin davalılar hakkında açtığı maddi tazminat davasına ilişkin olarak, toplanan deliller, aldırılan bilirkişi raporları ve tüm dosya içeriğine göre; sigortalı … plakalı araç sürücüsü olan davalı …’un olay günü yönetimindeki araçla tam kusurlu olarak sebebiyet verdiği kaza sonucunda davacılardan …’nin Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği hükümlerine göre meslekte kazanma gücünde azalma oranı kaza tarihindeki yaşına göre % 52, bugünkü yaşına göre % 54 olacak şekilde ve tıbbi iyileşme süresi kaza tarihinden itibaren 18 ay olacak şekilde yaralandığı; …’nin Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği hükümlerine göre meslekte kazanma gücünde azalma oranın kaza tarihindeki yaşına göre % 19,2, bugünkü yaşına göre % 20,2 olacak ve tıbbi iyileşme süresi kaza tarihinden itibaren 4 ay olacak şekilde yaralandığı, bu davacıların sürekli bakıma muhtaç olmadıkları, davacı …’nin ise meslekte kazanma gücünde azalmanın oluşmadığı, davalı sigorta şirketinin davacılara herhangi bir ödeme yapmadığı, yapılan hesaplamada davacı …’nin hak ettiği geçici iş göremezlik tazminatının 34.866,14 TL ve sürekli iş göremezlik tazminatının 407.897,60 TL olarak belirlendiği; davacı …’nin hak ettiği geçici iş göremezlik tazminatının 3.197,77 TL ve sürekli iş göremezlik tazminatının 117.257,23 TL olarak belirlendiği, aracın ZMMS poliçesini düzenleyen davalı sigorta şirketinin 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91. maddesi gereğince ve davalı sürücünün ise TBK’nın 49. maddesi gereğince davacıların maddi zararından dolayı sorumluluklarının bulunduğu, zararın davalı sigorta şirketinin poliçe teminat limiti içerisinde kaldığı anlaşıldığından, davacılardan … ve …’nin açtıkları maddi tazminat davasının ek raporda belirlenen bu miktarlar üzerinden kabulüne, davacı …’nin maddi zararı oluşmadığından davacı …’nin açtığı maddi tazminat davasının reddine karar verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.
Davacıların davalı … hakkında açtıkları manevi tazminat davasına gelince; 6098 sayılı TBK’nın 56. maddesinde düzenlenmiştir. Bu düzenlemeye göre; hakim, bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda olayın özelliklerini göz önünde tutarak, zarar görene uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verebilecektir. Dolayısıyla; manevi tazminat, zarar görende manevi olarak huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir nitelik taşıdığından, bir ceza olmadığı gibi bu düzenleme ile mal varlığı hukukuna ilişkin zararın karşılanması da amaç edinmemiştir. Yani; zarar görenin zenginleşmemesi, zarara sebebiyet verenin de fakirleşmemesi gerekecektir. Amaç; olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi olduğundan, tarafların ekonomik ve sosyal durumları ile birlikte olayın meydana geliş şeklinin de gözönünde bulundurulması, hakkaniyete uygun ve adaletli bir sonuca varılması önem taşıyacaktır. Olaya bu açıdan bakıldığında; dava konusu kazanın oluş şekli, etkenleri ve özellikleri, kazadaki kusur durumu, kazanın gerçekleştiği tarih, aldırılan raporlarına göre davacılardan …’nin ve …’nin yaralanmalarının niteliği, iş göremezlik süre ve oranları, davacıların kaza ve sonraki süreçte çektikleri sıkıntılar, yaşları, tarafların ekonomik ve sosyal durumları göz önüne alındığında davacı … için 25.000,00 TL, davacı … için 50.000,00 TL, davacı … için 5.000,00 TL, davacı … için 15.000,00 TL, davacı … için 20.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmesinin hakkaniyete uygun düşeceği kanaatine varıldığından, davacılar vekilinin davalı … Ünal hakkındaki manevi tazminat davasının bu miktarlar üzerinden kısmen kabulüne karar vermek gerekmiş, tüm dava hakkında aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM ; Yukarıda yazılı bulunan gerekçeye göre;
1-Davacı …’nin maddi tazminat davasının KABULÜ ile;
3.197,77 TL’si geçici iş göremezlik tazminatı ve 117.257,23 TL’si sürekli iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplam 120.455,00 TL maddi tazminatın davalı … yönünden kaza tarihi olan 30/05/2014 tarihinden itibaren, davalı sigorta şirketi yönünden ise temerrüt tarihi olan 30/12/2014 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak, davacıya verilmesine,
2-Davacı …’nin manevi tazminat davasının KISMEN KABULÜ ile; 25.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 30/05/2014 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalı …’tan alınarak, davacıya verilmesine,
Fazlaya ilişkin isteğin reddine,
3-Davacı …’nin maddi tazminat davasının KABULÜ ile;
a-34.866,14 TL geçici iş göremezlik tazminatının davalı … yönünden kaza tarihi olan 30/05/2014 tarihinden itibaren, davalı sigorta şirketi yönünden ise temerrüt tarihi olan 30/12/2014 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak, davacıya verilmesine,
b-407.897,60 TL sürekli iş göremezlik tazminatının (davalı sigorta şirketi bu miktarın 268.000,00 TL’si ile sınırlı olarak sorumlu olması kaydı ile) davalı … yönünden kaza tarihi olan 30/05/2014 tarihinden itibaren, davalı sigorta şirketi yönünden ise temerrüt tarihi olan 30/12/2014 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak, davacıya verilmesine,
4-Davacı …’nin manevi tazminat davasının KISMEN KABULÜ ile;
50.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 30/05/2014 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalı …’tan alınarak, davacıya verilmesine,
Fazlaya ilişkin isteğin reddine,
5-Davacı …’nin maddi tazminat davasının REDDİNE,
6-Davacı …’nin manevi tazminat davasının KISMEN KABULÜ ile;
5.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 30/05/2014 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalı …’tan alınarak, davacıya verilmesine,
Fazlaya ilişkin isteğin reddine,
7-Davacı …’nin manevi tazminat davasının KISMEN KABULÜ ile;
15.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 30/05/2014 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalı …’tan alınarak, davacıya verilmesine,
Fazlaya ilişkin isteğin reddine,
8-…’nin manevi tazminat davasının KISMEN KABULÜ ile;
20.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 30/05/2014 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalı …’tan alınarak, davacıya verilmesine,
Fazlaya ilişkin isteğin reddine,
9-Kabul edilen maddi tazminat üzerinden alınması gereken 38.473,47 TL nispi ilam harcından, 40,99 TL peşin harç ve 1.887,00 TL ıslah harcı indirildikten sonra kalan ‭‭36.545,48‬ TL harcın (davalı sigorta şirketinin bu miktarın 27.467,97 TL’lik kısmı ile sınırlı olarak sorumlu olması kaydı ile) davalılardan alınarak, Hazineye gelir kaydına,
10-Kabul edilen manevi tazminat miktarı üzerinden alınması gereken ‭7.855,65‬ TL nispi ilam harcından peşin alınan 2.732,40 TL indirildikten sonra kalan ‭‭5.123,25‬ TL harcın davalı …’tan alınarak, Hazineye gelir kaydına,
11-Davacılar …, … ve …’nin maddi tazminat isteği için yatırmış oldukları 27,70 TL’si başvurma harcı, 40,99 TL peşin harç ve 1.887,00 TL ıslah harcı toplamı olan ‭‭1.955,69 TL’nin (davalı sigorta şirketinin bu miktarın 1.469,92 TL’lik kısmı ile sınırlı olarak sorumlu olması kaydı ile) davalılardan alınarak, davacılar …, … ve …’ye verilmesine,
12-Davacıların manevi tazminat isteği için yatırmış oldukları 2.732,40 TL’nin davalı …’tan alınarak, davacılara verilmesine,
13-Davacıların yapmış olduğu 557,43 TL’si posta-tebligat gideri ve 1.000,00 TL’si bilirkişi ücreti, 2.970,00 TL’si Ege Üniversitesi rapor ücreti ve 300,00 TL’si adli tıp rapor ücreti olmak üzere toplam ‭4.827,43‬ TL yargılama giderinin davanın kabul ve red oranına göre takdiren 2.399,95 TL’sinin (davalı sigorta şirketinin bu miktarın 744,71 TL’lik kısmı ile sınırlı olarak sorumlu olması kaydı ile) davalılardan alınarak davacıya verilmesine, kalan kısmının davacı üzerinde bırakılmasına,
14-Davalı …’un yapmış olduğu posta- tebligat gideri olan 69,40 TL’lik yargılama giderinin davanın kabul ve red oranına göre takdiren 34,90 TL’sinin davacılardan alınarak davalı …’a verilmesine, kalan kısmının davacı üzerinde bırakılmasına,
15-Kabul edilen maddi tazminat isteği yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre takdir ve tayin edilen 45.210,94 TL vekalet ücretinin (davalı sigorta şirketinin bu miktarın 33.981,018 TL’lik kısmı ile sınırlı olarak sorumlu olması kaydı ile) davalılardan alınarak, davacılar … ve …’ye verilmesine,
16-Reddedilen maddi tazminat isteği yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre takdir ve tayin edilen 1.000,00 TL vekalet ücretinin davacı …’den alınarak, davalılara verilmesine,
17-Davacı …’nin manevi tazminat isteği yönünden kabul edilen miktar üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre takdir ve tayin edilen 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalı …’tan alınarak, davacı …’ye verilmesine,
18-Davacı …’nin manevi tazminat isteği yönünden kabul edilen miktar üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre takdir ve tayin edilen 7.300,00 TL vekalet ücretinin davalı …’tan alınarak, davacı …’ye verilmesine,
19-Davacı …’nin manevi tazminat isteği yönünden kabul edilen miktar üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre takdir ve tayin edilen 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalı …’tan alınarak, davacı …’ye verilmesine,
20-Davacı …’nin manevi tazminat isteği yönünden kabul edilen miktar üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre takdir ve tayin edilen 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalı …’tan alınarak, davacı …’ye verilmesine,
21-Davacı …’nin manevi tazminat isteği yönünden kabul edilen miktar üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre takdir ve tayin edilen 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalı …’tan alınarak, davacı …’ye verilmesine,
22-Davacı …’nin manevi tazminat isteği kısmen reddedildiğinden reddedilen miktar üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT 10/2 maddesine göre takdir ve tayin edilen 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacı …’den alınarak davalı …’a verilmesine,
23-Davacı …’nin manevi tazminat isteği kısmen reddedildiğinden reddedilen miktar üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT 10/2 maddesine göre takdir ve tayin edilen 7.300,00 TL vekalet ücretinin davacı …’den alınarak, davalı …’a verilmesine,
24-Davacı …’nin manevi tazminat isteği kısmen reddedildiğinden reddedilen miktar üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT 10/2 maddesine göre takdir ve tayin edilen 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacı …’den alınarak, davalı …’a verilmesine,
25-Davacı …’nin manevi tazminat isteği kısmen reddedildiğinden reddedilen miktar üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT 10/2 maddesine göre takdir ve tayin edilen 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacı …’den alınarak, davalı …’a verilmesine,
26-Davacı …’nin manevi tazminat isteği kısmen reddedildiğinden reddedilen miktar üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT 10/2 maddesine göre takdir ve tayin edilen 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacı …’den alınarak, davalı …’a verilmesine,
27-Taraflarca yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair; davacı vekilinin ve davalı … vekilinin yüzüne karşı, davalı sigorta şirketi vekilinin yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemeleri nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi.26/03/2021

Başkan …
E-imza

Üye ..
E-imza

Üye …
E-imza

Katip …
E-imza