Emsal Mahkeme Kararı İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2008/299 E. 2021/415 K. 29.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2008/299 Esas
KARAR NO : 2021/415

DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 09/04/2008
KARAR TARİHİ : 29/04/2021

Yukarıda açık kimliği yazılı taraflar arasında mahkememizde görülen davanın yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; ” Davacı müvekkil şirket, halen … Sokak No:… Bornova-İzmir adresinde demir çelik ve çimento pazarlama işi üzerinde faaliyet göstermektedir. Davalılardan … inşaat Ltd. Şti ve … inşaat A.Ş. dava dışı TC Başbakanlık Toplu Konut İdaresi’nce (TOKİ) Manisa ili, Turgutlu ilçesi ve Edirne ili, ipsala ilçesinde yapılacak olan toplu konut ihalesini kazanmışlar ve “… LTD-… A.Ş iş Ortaklığını kurarak işbu ad altında imalata başlamışlardır. … LTD-… A.Ş İş Ortaklığı, söz konusu inşaatlarda kullanılacak inşaat demiri ile çimentoyu müvekkil şirketten temin etmek üzere davacı müvekkil şirketle anlaşmışlardır. Bunun üzerine davacı müvekkil şirket, … LTD-… A.Ş iş Ortaklığı’na yüklü miktarda inşaat demiri ile çimentoyu, irsaliyelerle inşaat yeri olan Manisa ili, Turgutlu ilçesi ve Edirne ili, ipsala ilçesindeki TOKİ şantiyelerine teslim etmiştir. Sayın mahkemeye ekte sunulan sevk irsaliyeleri ve faturalar tetkik edildiğinde; bu durum açıkça anlaşılacaktır. Yine demir ve çimento siparişleri davalılardan … İnş. Ltd. Şti. ve … inş. A.Ş tarafından yapılmış olmasına rağmen, bu ortaklığın talebi doğrultusunda fatura ve irsaliyeler, kurucuları … inş, Ltd. Şti. ile … İnş. A.Ş nin sigortalı çalışanlarından oluşan ve aynı yerde aynı adreste faaliyet gösteren ve daha sonra tabela şirketi olduğu tespit edilen diğer davalı …İnş. Ltd. Şti. adına keşide ettirilmiş olduğu da anlaşılmaktadır. (Ek-1) Fatura bedellerine denk gelen çekler, faturada adı geçen ve kurucuları … inş. Ltd. Şti. ile … İnş. A.Ş nin sigortalı çalışanlarından oluşan ve aynı yerde, aynı adreste faaliyet gösteren diğer davalı …inş. Ltd. Şti adına keşide ettirilmiş olmasına karşın, bu çekler ihaleyi alan … Ltd. … A.Ş iş Ortaklığı tarafından müvekkile ödenmiştir. Cari hesap bakiyesi olduğu; davalılarca kabul edilen 330.937,69 TL nin davalı …Ltd Şti tarafından ödeneceği her ne kadar 31.01.2007 tarihli yazı ile bildirilmiş ve bu şekilde … inş.-… inş. Borcu kapatılacağı kararlaştırılmış ve bu meyanda şeklen borçlusu …olarak gözüken, ancak fiilen … inş. -… inş. Tarafından ödeneceği taahhüt edilen aşağıda dökümü yazılı çeklerle birlikte bakiye 80.937,69 TL nin de ödeneceği konusu gündeme getirilmiş, müvekkil şirket bu konuda inandırılmıştır Ticari defterlere ve muhasebe tekniğinde davalı … İnş. Ltd. Şti. ve … inşaat Aş. kendilerini müvekkile karşı borçsuz, borçtan kurtulmuş konumu yaratmışlardır.Toplamda davacı müvekkil şirkette davalı …İnşaat Ltd. Şti. ‘ince keşide edilen İ; Bankası Altındağ – İzmir Şubesine ait 25.10.2007 tarih ve 75.000,00 TL. i; Bankası Altındağ – İzmir Şubesine ait 25.03.2008 tarh ve 50.000,00 TL. Deniz Bank Karabağlar – İzmir Şubesine ait 24.03.2008 tarih ve 125.000,00 TL. Toplam 250.00,00 TL. meblağı üç adet çek verilmiştir. (Ek:2 Çek Suretleri) Davalılar iş bu çeklerin tesliminden sonra davacı müvekkil şirkette 31.01.2007 tarihinde talimat göndererek, çeklerin tesliminden sonra davacı müvekkil çekleri teslim eden …inş. Ltd. Şti. ‘nin müvekkil şirket nezdinde tahakkuk eden alacağının 330.937,69 TL lik kısmının davalılar … inş. Ltd. Şti ile … inş. AŞ. ‘nin borçlarına virman yapılarak kapatılmasını istemişlerdir. Söz konusu talimata dair yazı sureti ektedir. ( Ek:4 Talimat yazısı )Yani; davalı …inş. Tİc. ve San. Ltd. Şti. adına düzenlenen çeklerin kendi adlarına alacak, müvekkil şirket adına ise borç telaki edilmesi sureti ile bunların … Ltd. – … A.Ş. Ortaklığının 330.937,69 TL lik mevcut cari hesap bakiyesine mahsup edilmesini sağlanarak muhasebe teknik ve kayıtları yönünden müvekkil şirketin davalı … inş. Ltd. Şti. ile … inş. A.Ş. ‘den olan alacağı sıfırlanmıştır.Ancak ne var ki; yukarıda dökümü yapılı çekler üzerindeki tarihlere göre bankaya ibraz edildiğinde çekin ödenmesi konusunda davalı keşideci …inşaat Tic. ve San. Ltd. Şti. ‘den talimat alındığı, keşideci davalı borçlu …inş. Tİc. ve San. Ltd. Şti. elinden rızası dışı çıkmış olduğu, muhatap banka tarafından bildirilmiş, çeklerin arkasına TTK. 711/3 maddesi şerhi yazılarak çek aslı ibraz edene geri verilmiştir. Davacı şirketçe durum davalılardan … İnş. ve … inş. ortaklığı yetkililerine bildirmiştir. Karşı taraf bir yanlış anlamanın söz konusu olduğunu, sorunun giderileceğini, endişe edecek bir şeyin olmadığını, daha önce kendileri ve gerekse davalı …inş. Tic. ve San. Ltd. Şti. adına yüklü miktarda ödemeleri bizzat yaptıklarını, borcun kendilerine ait olduğunu ve mutlaka ödeyeceklerini TOKİ ‘ den yüklü hak edişlerinin olduğunu söyleyerek müvekkil şirkette güven telkin etmişlerdir. Bu arada davacı müvekkil şirket, çek bedelini 3. şahıslara ciro ettiği çeklerin bedelini büyük sıkıntılar geçirmek sureti ile ödeyerek çek aslını ele geçirmiştir. Davalılar ödemenin yapılacağı konusunda müvekkil şirkete güvence vermeye devam etmişlerdir. Özellikle daha önce aradaki ticari süresi boyutu, şeklide hatırlatılarak; endişelenecek bir durumun olmadığı, borcun kendilerine ait olduğu, mutlaka ödeneceği beyan edilerek müvekkil şirketi oyalamaya devam etmişlerdir. Davacı müvekkil şirket, kısmen dahi olsa ödemelerin bir türlü yapılmaması üzerine davalı şirketler hakkında araştırma yapmaya yapmış ve davalılardan … inş.Ltd. Şti. ‘nin birikmiş borçları nedeni ile iflasının ertelenmesini talep ettiğini, izmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas … Karar sayılı dosyasından bir yıl süre ile iflasın ertelenmesine dair karar verildiğini, dosyanın halen Yargıtay aşamasında olduğunu öğrenmiştir. Adı geçen izmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas ……. Karar sayılı dosyasına ait ilam üzerinde yapılan incelemede, davacı müvekkil şirketin alacağının davalı iflasın ertelenmesi talebinde bulunan … inş. Ltd. Şti. ‘nce alacaklar listesine eklenmediği anlaşılmıştır. Davacı müvekkil şirket temsilcisi gelinen bu noktada durumu davalı … İnş. Ltd. Şti. temsilcilerine bildirmiş, ödenmeyen çekler sebebiyle zor dudumda kaldığını ifade etmiş ve verilen sözün yerine getirilmesini talep etmiştir. Davacılardan … inş. Ltd. Şti. bu sefer …inş. Tic. San. Ltd. Şti. nce keşide edilen çekleri ödemeyeceğini, …İnş. Tic. San. Ltd. Şti. nin de ödeme şansının olmadığını, iflas ertelemesine dair alacaklılar listesinin tasfiyesinden sonrasına kalırsa ödeme yapabileceklerini beyan etmek suretiyle müvekkil alacağını yok saymışlardır. Davalı şirketler; davacı müvekkil şirketle daha önce yapmış oldukları alışverişin büyüklüğü, süresi, ödeme şekil sebebiyle müvekkil şirkette tesis etmiş oldukları güveni kötüye kulanmışlar, şirketi yanıltmışlar, birtakım hileli yollarla ele geçirmiş oldukları ve çalıntı oldukları iddia edilen çekleri ödeme yerine geçmek üzere davacı müvekkil şirkete vermişler, yapılan hileli işlemin anlaşılmaması içinde müvekkil şirkete ayrıca yazılı talimat vererek, sözde çeklerden kaynaklanan alacağın, şirket nezdindeki … – … ortaklığının borcuna mahsup edilmesini de istemişlerdir. Aslında yukarıda arz edildiği gibi, davalılardan … inş. Ltd. Şti. ve … inş. A.Ş. gerek şirket ve gerekse ortaklarının şahsi hesaplarından davalı …inş. Tic. ve San. Ltd. Şti. tarafından keşide edilen yüklü miktardaki çekleri ödemiştir. Her üç davalı şirket arasında fiili organik bağ bulunmaktadır. Davalılar … inş. Ltd. Şti. ve … İnş. A.Ş. mal varlığı olmayan, sadece evrak üzerinde bulunan ve ilk kuruluş merkezi diğerleri ile aynı olan, yani aynı yerde kurulan keşideci …İnş. Tic. ve San. Ltd. Şti. ‘nin elinden rızası olduğu iddia edilen davacı müvekkil adına keşide edilen çekleri ödeme yerine geçmek üzere müvekkil şirkete teslim edilmiş olup, iş bu çeklerin ödeneceği konusunda da çekleri keşide eden şirketin sözde kaşesini havi bir yazılı talimat dahi düzenlemişlerdir. Davalıların müvekkil şirketi aldatmak için pek çok davranış içine girdikleri sabittir. Davalıların yaptıkları hileli davranışlar sonucunda davacı şirkete olan borçları kayıtlardan silinmiştir. Borçlar Kanunu’ nun 28. maddesi gereğince ;” Diğer tarafın hilesiyle akit icrasına mecbur olan tarafın hatası esaslı olmasa bile o akit ilzam olmaz. Üçüncü bir şahsın hilesine düçar olan tarafın yaptığı akit lüzum ifade eder. Şu kadar ki; diğer taraf bu hileye vakıf bulunur veya vakıf olması lazım gelirse o akit lazım olmaz ” denilmek suretiyle duruma açıklık getirilmiştir. Davalı şirketler birtakım hileli davranışlarla, davacı müvekkil şirket yetkililerini hataya düşürmüşler ve müvekkil şirketin alacağını imkansız kılmaya çalışmışlardır. Davalı borçlu şirketler tam bir mizansen yaratarak alacaklıyı aldatmaya yönelik
eylemlerde bulunmuşlardır. Önce üç adet çek vermişler, daha sonra bu çekler sebebiyle davalı şirketlerin borçlarının mahsubunu yazılı olarak bildirmişler, bu amaçlarına kavuştuktan sonra da çeklerin elden rıza dışı çıktığını iddia ederek muhatap bankaya ödemeden men talimatı vererek akabinde de çeklerin tahsilini imkansız kılmak için keşideci şirketin içini boşaltarak tabela şirket mahiyetine sokmuşlardır. Müvekkil aldatıldığını, davalıların hileli davranış içinde olduklarını çeklerin bankaya ibraz tarihi olan 25.02.2008 tarihinde öğrenmiştir. Davacı müvekkil şirketin asıl borçlusu, davalı … Ltd. Şti. ile diğer davalı … İnş. A.Ş.’ dir. Diğer davalı …inş. Ltd. Şti. ise, şekil olarak ödemeyi yapmayı üstlenmiş gibi davranarak, asıl borçlu diğer davalı şirketlerin hileli ve aldatıcı hareketlerini desteklemiş, bu hareketlere katılmıştır. Davalıların gerçek amaçlarının alacaklı müvekkil şirketi aldatmaya yönelik olduğunu bilmektedir. Davalıların, bu şekildeki hileli ve aldatıcı davranışları sonucunda borçtan kurtulabilmelerinin mümkün olmadığı kanaatindeyiz. Davalılar sırf alacaklı müvekkil şirketin alacağını tahsil etmesini önlemek için fikir ve davranış birliği içinde hareket etmişlerdir. Müvekkil şirket yaptığı araştırmalarda davalıların en son ” … Turizm Ticaret Ltd. Şti.” adı altında yeni bir şirket kurduklarını, tüm ödemeleri bu şirkete ait çeklerle yapmaya başladıklarını haricen öğrenmiştir. Davalılar bu şekilde alacaklıların alacaklarını tahsil etmelerini önlemeye ve icra takipleri ile tahsil etmelerini önlemeye ve icra takipleri ile davalardan kurtulmaya çalışmaktadırlar. Gerek …inş. Tic. San. Ltd. Şti. ‘nin gerekse yeni kurulan… Turizm Ticaret Ltd. Şti. ‘nin ortak ve yetkililerinin de davalılardan … inş. Ltd. Şti. veya … inş. A.Ş. ‘ nin elemanları yahut yakınları olduğu konusunda müvekkil şirkette duyum ve intibalar da oluşmuştur. Nitekim izmir Ticaret Sicil Müdürlüğü’ nde yapılan araştırmalarda davalı şirketlerin birbirleri ile irtibatları resmi olarak tespit edilmiştir. Şöyle ki; Davalı … inş. A.Ş.’ nin … sicil numarası ile Bursa Ticaret Sicil Müdürlüğünde kayıtlı olduğu, … inş. Ltd. Şti. ‘nin sicil numarasında kayıtlı olduğu ve şirket hissedarlarının … …, … … ve … … olduğu şirket yetkililerinin de … ve … … olduğu, …inşaat Tic. San. Ltd. Şti. ‘nin … sicil numarasında kayıtlı olduğu ve şirket hissedarlarının … ile … olduğu; Şirket yetkililerinin de … ile … olduğu; … Turizm Ticaret Ltd. Şti. ‘nin de … sicil numarasında kayıtlı olduğu ve şirket hissedarlarının Zeki … ile … olduğu; şirket yetkilisinin de … … olduğu sabit olup; Davalılardan …inş. Tic. ve San. Ltd. Şti. 10.03.2006 tarihinde kuruluşunu tamamlamış, kuruluş adresi ve şirket adresi olarak davalı … inşaat Ltd. Şti. ile aynı yerde bulunan …sok. No: … Basın sitesi İzmir adresini göstermiştir. Yani her iki şirketin merkezi aynı yerdedir. Davalı … İnş. Ltd. Şti. ‘nin de yetkilisidir. Şu anda bütün işlemler adı geçen bu şirket üzerinden yapılmaktadır. Davalı …İnş. Tic. ve San. Ltd. Şti. ‘nin en büyük hissedarlarından biri olan …, halen davalı … inş. Ltd. Şti. ‘nin ortağı ve yetkilisi … … ile … …’ ında sahibi ve yetkilisi oldukları … Turistik Yatırım Ltd. Şti. ‘nin sigortalı elemanıdır. Yani, davalı …İnş. Tic. ve San. Ltd. Şti. ‘nin en büyük hissedarı ve ortakları … … ile … Çakarın sigortalı çalışanıdır. Şirketin diğer yetkilisi … ise … SSK numarası ile davalı … İn;. Ltd. Şti.’ nin sigortalı elemanıdır. Yani …İn;. Tic. ve San. Ltd. Şti. ‘nin diğer yetkilisi …, aynı zamanda diğer davalı … İn;. Ltd. Şti. ‘nin yine sigortalı elemanıdır. Tüm bilgi ve tespitler, davalılar arasında hukuki ve fiili bağlantı bulunduğunu, davalıların fikir ve davranış birliği içinde alacaklarını iğfal etmek kastıyla hareket ederek borçlarını ödememek için çeşitli hile desiseler yarattıklarını açıkça göstermektedir. Davalılar bizzat veya elemanlarına kurdukları paravan şirketler adına bankadan çek karnesi almakta; aldıkları çeklerle borçlarını ödememek amacıyla karşılıksız çek keşide ederek alacaklılara vermektedir. Çeklerin ibraz tarihlerine yakın bir tarihte bankaya çeklerin ödenmemesi konusunda ödemeden men talimatı vererek çeklerin ödenmemesini sağlamaktadırlar. Böylece; zaten mal varlığı ve ekonomik gücü olmayan şirketten alacağın tahsili olmamaktadır. Davalılar bu şekilde icra takiplerinden kurtulmakta, alacağın tahsili imkansız hale getirilmekte ve üçüncü kişiler aleyhine büyük miktarlarda haksız çıkarlar elde edilmektedir. Yine Sayın Mahkemeye ekte takdim edilen davacı müvekkil şirkete ait 14.11.2006 tarih, 0017 seri nolu … inş. Ltd. Şti. adına düzenlenen 43.000 TL. tutarlı tahsilat makbuzu, Şubat 2008 tarihli …İnş. Tic. ve San. Ltd. Şti.’ ye ait 01.01.2007 -31.12.2007 tarihleri arasında yapılan alışveriş ve tediyelere ilişkin cari hesap dökümü, 19.07.2007 tarihli HSBC Bank-Bornova Şubesi’ ne ait 238.000 TL tutarlı dekont içeriği tetkik edildiğinde; … inş. Ltd. Şti.’ nin diğer davalı …inş. Tic. ve San. Ltd. Şti. adına kendi hesabından fiili ödemelerde bulunduğu açıkça görülmektedir. Bu davalılar hukuki ve fiili bağlantı olduğunun açıkça göstergesi olmaktadır. (Ek:5 Tahsilat makbuzu, cari hesap dökümü )Dava konusu alacağın ödenmemesi ile davacı müvekkil ödeme güçlüğüne düştüğünden bankalardan kredi kullanmak zorunda kalmış, işleri aksamış ticari anlamda zor günler geçirmeye başlamış ve geçirmektedir. Davalı … İnş. A.Ş. ile diğer davalı … Ltd. Şti. ‘nin aldıkları ihaleler ve yaptıkları işler sebebiyle T.C. Başbakanlık Toplu Konut idaresinden hak ediş alacakları yanında menkul ve gayrimenkul malları ve açlarının bulunduğu bir gerçektir. Davalılar işbu menkul ve gayrimenkul ve üçüncü şahıslar arasındaki alacaklarının dava konusu tutar kadarki kısmı üstüne ödenmesini sağlanması açısından ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmekteyiz. Müvekkil davacı şirketin alacağını hileli hareketlerle, hiç bir varlığı olmayan ve sigortalı elemanlarına kurdurduğu …İnş. ve San. Ltd. Şti.’ ne kaydıran ve bu şekilde iflas listesine dahil olmasını engelleyen davalı şirketlerin kötü niyetli oldukları, asıl maksatlarının müvekkil şirketi mağdur etmek ve alacağının tahsilini önlemek olduğu açıkça sabittir. Biz bu durumu haksız bir davranış ve dolandırıcılık olabileceği görüşünden hareketle gerekli tahkikatın ve incelemenin yapılması için Cumhuriyet Başsavcılığına ihbar etmiş durumdayız. Ayrıca her ne kadar yapılan araştırmada …İnş. Tic. ve San. Ltd. Şti.’ nin her hangi bir mal varlığına rastlanmamış ise de, savunma konusu yapılmaması gerekçesi (icra takibi yapılsa idi borç ödenirdi savunması yapılmaması için ) ille tahsilde tekerrür olmamak şartına bağlı icra takip talebinde de bulunmuş bulunmaktayız. İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesi iflasın ertelenmesine karar vermiş olduğu dosyanın Yargıtay tetkikatında bulunması sebebiyle yılını dolduran iş bu ertelemenin uzatımına dair karar verildiği de bir gerçektir, duruma muttali olması bakımından iş bu dilekçemizin bir sureti de iflasın ertelenmesine dair dosyanın bulunduğu Yargıtay 19. Hukuk Dairesinin 2007/542 Esas sayılı dosyasına gönderilmiştir. Ayrıca iş bu dilekçe sureti bir haksızlığa meydan verilmemesi bakımından iflas ertelenmesine karar veren izmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasına sunulmuştur. Netice itibari ile davalıların haksız ve hukuka aykırı davranışları sebebiyle davacı müvekkil şirket alacağını alamamış ve zarara uğramıştır. Davacı müvekkil şirketin alacağının tahsili amacıyla iş bun davanın açılması zarureti doğmuştur. Yukarıda sunulan sebeplerle, davacı ve davalı tarafın ticari defterleri, çekler ve deliller üzerinde yapılacak bilirkişi tetkikatına göre bulunacak ve talepten fazla çıkacak meblağa ilişkin talep ve dava haklarımız saklı kalmak kaydıyla; Şimdilik 250.000,00 TL’ e alacaklı olduğumuzun tespitine, paranın ödenmesi gereken tarihten itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, davalılardan … inş. Ltd. Şti. ‘ nin hakkında iflas kararı verilmesi halinde alacağın iflas masasına dahil edilmesine ,Sayın Mahkemece müvekkil lehine verilecek ilamın kağıt üstünde kalmasının önlenmesi açısından davalıların T.C. Başbakanlık Toplu Konut idaresi nezdinde bulunan alacaklarının yanında diğer menkul, gayrimenkul ve üçüncü şahıslardaki alacaklarının dava konusu alacak kadarki kısmı üzerine ihtiyati tedbir karar ittihazına, bu arada … inş. Ltd. Şti.’ ne iflas ertelemesi aşamasına göre TOKİ ve diğer yerlerden yapılacak herhangi bir kısmi ödemenin 250.000,00 TL ‘lik kısım yönünden tedbir yoluyla durdurulmasına, alacağın üzerine bloke konulmasına, bu işlemin öncelikle teminatsız, Sayın Mahkeme aksi kanaatte ise gerekli teminat karşılığında verilmesine, durumun muttaliyetkesbedilmesi için iflasın ertelenmesine karar veren izmir 4.Asliye Ticaret Mahkemesine müzekkere ile duyurulmasına, Dava dilekçesinin davalılara Alopost yoluyla tebliğine, Yargılama gideri ve ücreti vekaletin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesi saygıyla arz ve talep olunur.” Denilmektedir.
Davalı … İn;. Ltd. Şti. vekili tarafından Sayın Mahkemeye verilen cevap dilekçesinden özetle;”Dava konusu olan alacağın olduğu iddia edilen, …İnş. Ltd. Şti’ nce keşide edilen toplam 250.000,00 YTL bedelli çek borcu ile müvekkil şirketin hiçbir alacağı yoktur. Dava konusu çekleri keşide eden diğer davalı …İnş. Tic ve San Ltd. Şti adlı şirket olduğu görülmektedir. Yine fatura ve sevk irsaliye suretlerine bakıldığında satıcının davacı … Tur. inş. Tic. Ltd. Şti. olduğu alıcının ise diğer davalı …inş. Ltd. Şti. olduğu görülmektedir. Dolayısıyla davacı … Tur. inş. Tic. Ltd. Şti.’ nin alacak davasına dayanak yaptığı belgelerin borçlusunun müvekkil şirket olmadığı açıktır. Bu sebepten dolayı husumet itirazında bulunmaktayız. Dolayısıyla dava ile hiçbir ilgisi olmayan davalı müvekkil yönünden husumet yokluğu sebebi ile davanın reddi gerekmektedir kanaatindeyiz. Davalılardan … inş. Ekte sunulu bulunan 06.01.2007 tarihli “T.C. Başbakanlık Toplu Konut idaresi Başkanlığı’na ait firma yükleminde bulunan Manisa ili Turgutlu ilçesinde yapılacak 384 Konut ve Sosyal Donatısı ada içi ve genel alt yapı ile çevre düzenlemesi inşaatı işine ait tünel kalıp ve konvansiyonel kalıp sistemiyle yapılacak binaların inşaatlarının taşeron tarafından idarenin belirtmiş olduğu teknik şartname esasları dahilinde yapılması işidir.” Konulu ve T.C Başbakanlık Toplu Konut idaresi Başkanlığı’na ait firma yükleminde bulunan Edirne ipsala l.Etap 304 Konut ve Sosyal Donatısı ada içi ve genel alt yapı ile çevre düzenlemesi inşaatı işine alt tünel kalıp ve konvansiyonel kalıp sistemiyle yapılacak binaların inşaatların taşeron tarafından idarenin belirtmiş olduğu teknik şartname esasları dahilinde yapılması işidir.” Konulu Taşeron Sözleşmeleri uyarınca müvekkil şirketin taşeronudur. (Ek 1,2) Karşıyaka …Noterliği’nin 30.10.2007 tarihli, … yevmiye no.lu ihtarnamesinden de açıkça anlaşılacağı üzere (Ek3); …İnş in içinde bulunduğu ekonomik darboğaz nedeniyle üstlendiği işleri bitiremeyeceği, keza ipsala’da ki işin 22.11.2007 tarihine bitirilmesi gerektiği halde duvar, sıva şap, fayans işlerinde hala eksiklikler olduğu ve tamamlanamadığı, ayrıca yapılan işlerde TOKİ ve Müşavir UBM firmasının tespit ettiği imalat hatalarının mevcut olduğu ve devamında da üstlenilen işlerin zamanında ve gereği gibi ifa edilemeyecek olmasından dolayı müvekkil şirketin fazlaya ilişkin tüm talep ve dava hakları saklı tutularak …İnş ile müvekkil arasında ki 06.01.2007 tarihli iki adet Taşeron Sözleşmesinin 30.10.2007 tarihi itibariyle feshedildiğini bildirmiştir. Müvekkil Şirket 01.03.2008 tarih 2008/41 karar sıra numarası, 41 karar sayfa numarasına kayıtlı karar ile de Edirne ili İpsala ilçesi 304 Konut ve Sosyal Donatısı inşaatı için yeni bir taşeron firma ile anlaşılması yönünde karar almış ve bu karar için müvekkil şirket hakkında iflas erteleme kararı bulunması nedeniyle izmir 4.Asliye Ticaret Mahkemesi 22.03.2007 tarihli E. -…….numaralı kararın 4.maddesi uyarınca kayyumun onayı da alınmıştır. (Ek5) müvekkil şirket ile diğer davalı şirketler arasında dava dilekçesinde iddia olunduğu gibi fiili ve organik bağ mevcut olmadığı gibi Karşıyaka …… Noterliği nin 30.10.2007 tarihli, … yevmiye numaralı ihtarnamesinde belirttiğimiz hususlar nedeniyle mağduriyetimiz açıktır. Müvekkil şirket ile davacı şirket arasında herhangi bir ticari ilişki yoktur. Ayrıca mal alım satımına ilişkin herhangi bir anlaşma, taahhüt veya güvence içerir bir anlaşma da mevcut değildir. Dava konusu faturalar da müvekkil şirkete kesilmemiştir. Müvekkil şirket kayıtları kontrol edildiğinde kayıtlarda böyle bir faturanın olmadığı da son derece net olarak görülecektir. Esasen müvekkilim adına kesilmeyen bir faturanın da müvekkil ticari kayıtlarında olması da mümkün değildir. Yukarıda açıklanan sebeplerden ve yargılama aşamasında anlaşılacak nedenlerle husumet itirazımızın öncelikle dikkate alınmasını, herhangi bir dayanağı bulunmayan ve hukuka aykırı olarak açılan davanın reddi ile yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davacı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini saygılarımızla talep ederiz.” Denilmektedir.
Davalı … İnş. Tur. San. Tic. A.Ş vekili tarafından Sayın Mahkemeye verilen cevap dilekçesinden özetle;”Müvekkil … inş. Ltd. Şti. & … inş. A.Ş Manisa İli Turgutlu İlçesi 384 adet konut inşaatı iş ortaklığını oluşturan şirketlerden biridir. (Eki) Müvekkil şirket Bursa 9.Noterliğinin 21 Ocak 2007 tarih ve ……… sayılı sözleşmesi ile adi ortaklığa dair tüm hak ve alacaklarını … İnş. Ltd. Şti. ne devretmiştir. (Ek2) Bu ek sözleşmenin “Tarafların Hak ve Yükümlülükler” başlıklı madde “A-3/c.g ve h” hükümlerinden de anlaşılacağı üzere 3. Kişilere karşı sorumluluk tamamen … inş. Ltd. Şti.’ nindir. Aynı şekilde “madde b-3” de tarafların hakları düzenlenmiş ve ad, ortaklıkla ilgili tüm hakların … inş. Ltd. Şti. ne ait olduğu belirtilmiştir. Yukarıda sunulan bilgiler ışığında; müvekkil şirket ile davacı arasında hiçbir ticari ilişki yoktur. Husumet yönünden davanın reddini talep ediyoruz. Davacı, davalılardan …inş. in ortaklarından … A.Ş nin sigortalı çalışanı olduğunu iddia etmektedir. Bu husus resmi kayıtlardan da anlaşılacağı üzere doğru olmadığı gibi manasız bir uydurmadır. Davacı bu iddiasını ispat etmelidir. Yine davacı, izmir Ticaret Sicil Müdürlüğünden araştırma yaptığını ve davalılar arasındaki irtibatın resmi olarak tespit edildiğini iddia etmektedir. Davacı bu iddiasını sadece davalı şirketlerin ticaret sicil numarasını belirterek ortaya koymaktadır. Bu haliyle resmi irtibatın nasıl belgelendiği ve bilgiler dahilinde dava konusu olayda perdeyi kaldırma teorisinin uygulanamayacağı sonuç ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir. 25.02.2015 tarihli bilirkişi raporunda da özetle “davalılar … Ltd. Şti. ile … A.Ş adi ortaklığının 2006 yılına ait defterlerinin olmadığı, 2017 yılı yevmiye defteri kapanış kaydında ise herhangi bir davacı alacağına tesadüf edilmediği, dava dilekçesinde davacı düzenlenen fatura ve irsaliyelerin iş ortaklığı talebi ile …inşaat Ltd. Şti. adına düzenlendiğinin beyan edildiği” keyfiyetine yer verilmiştir. Sayın bilirkişi verdiği raporda daha önce yapılan bilirkişi incelemelerini tarihleriyle rapor etmiştir. Oysa izmir Cumhuriyet Başsavcılığı’na verilen ve …… soruşturma sayılı davacı adına yapılan şikayetten ve bu şikayete 29.05.2008 tarihli dilekçe içeriğinden bahsedilmemiştir. Keza 09.04.2008 tarihli 6 sayfadan ibaret dava dilekçesinin de içerik ve mahiyetinden yeterince bahsedilmemiş, kısaca değinilerek geçiştirilmiştir. Bu dava dilekçemizde davalılardan … inş.Ltd. Şti. ve … inş. A.Ş. ‘nin dava dışı TC Başbakanlık Toplu Konut İdaresi’nce (TOKİ), Manisa ili Turgutlu ilçesi ve Edirne ili İpsala ilçesinde yapılacak olan Toplu konut ihalesinin bu şirketlerce kazanıldığı ve … Ltd. – … A.Ş. iş ortaklığı kurarak bu isim ve ortaklık altında imalat yapıldığı. … Ltd. – … A.Ş. ortaklığı söz konusu inşaatlarda kullanılacak çimento ve demiri, şirketten temin etmek üzere anlaştıkları, bu sebeple adı geçen ortaklığa müvekkil şirketin yüklü miktarda inşaat demiri ile çimentoyu, irsaliyelerle inşaat yeri olan Manisa ili Turgutlu ilçesi ve Edirne ili ipsala ilçesindeki davalı … Ltd. – … A.Ş. ortaklığına ait şantiyelere teslim edildiği, bu konudaki sevk irsaliye ve faturalarının durumu açıklandığı, demir ve çimento siparişleri davalılardan … İnş. Ltd. Şti. ve … inş. A.Ş. tarafından yapılmış olmasına rağmen, bu ortaklığın talebi doğrultusunda fatura ve irsaliyelerin kurucuları … inş. Ltd. Şti. ile … inş. A.Ş.’nin sigortalı çalışanlarından oluşan ve aynı yerde, aynı adreste faaliyet gösteren ve daha sonra tabela şirketi olduğu tespit edilen diğer davalı …inş. Ltd. Şti. adına keşide edilen yine dosyaya sunulan Ek-1 işaretli fatura ve sevk irsaliyelerinden anlaşılmaktadır. Hatta bedel olarak her ne kadar …inş.Tic. San. Ltd. Şti. hesabı ve adına tanzim edilse de, çekler davalı … Ltd.Şti.ve … A.Ş. hesabından da ödenmiştir. Bu hususlar detaylı dava dilekçesinden de aktarılmıştır. Burada bir perdelemenin olduğu söz konusu olduğu açık iken, bu husustan uzaklaşan bilirkişi raporlarını kabul etmediğimizi daha önce sunduğumuz beyanımızla beyan etmiş durumundayız. Delilerimizi 15.10.2008 tarihli 3 sayfadan ibaret yazılı beyanımızla bildirmiş ve bu konuda yani perdeleme konusunda tanık olarak…………. gösterilmişlerdir ve neden tanık olarak dair delil listesi içeriğinde açıklamalarda vardır.24.12.2008 tarihinde, bilirkişi raporuna karşı, detaylı bir şekilde 4 sayfadan ibaret yazılı beyanımızı sunmuş bulunmaktayız. Bu beyanımızın sayın mahkemece değerlendirilmesini ve eğer iddiamız gibi perdeleme yoksa davalı … inş. Şti.’ nin neden diğer davalı ve işçiler kurucusu olduğu belirlenen …inş. ın çeklerini kendi banka hesabından ödendiğinin tespitini talep etmiş bulunmaktayız. Olayın kısası şudur ki: Davalılar … inş. Ltd. Şti.- … A.Ş. ortaklığı, müvekkil şirketle aralarında malvarlığı olmayan, paravan ve kağıt üstünde kurulmuş olan davalı …inş. Ltd. Şti. ‘nin perde gibi kurmuş, müvekkil alacağını kendilerinden almasını engellemeye ilişkin mizansen hazırlamışlardır. Davalı … – … ortaklığı bununla da yetinmemiş, müvekkil şirkete tutanakla teslim ettikleri çekler hakkında elden rıza dışı çıkmış gibi bankaya talimat vermekte de sakınca bulmamışlardır. Davalıların belgelerle sabit olan organize, profesyonel ve hileli davranışları bu kadar net ortada iken hiçbir şey yokmuş gibi, her şey usul ve yasaya uygunmuş gibi daha alınan bilirkişi mütalaalarına katılmamız mümkün değildir. Bilirkişi mütalaalarına da hakkaniyete uygun değildir. Bu nedenle eski bilirkişi mütalaalarına atıf yapmakla yetinen son bilirkişi mütalaasını da kabul etmemekteyiz. Sayın mahkemenin dosya ve içeriğini dava dilekçesi, cevap layihası, cevaba cevap beyanlarımız, bilirkişi raporlarına karşı beyanlarımız nazara alınmak suretiyle dosyası esastan tetkike alınmasını talep etmekteyiz. Davlı şirket …înş. Ltd. Şti.’ nin yetkilisi ve ortağı …’ ın şirket kuruluş aşamasında … inş. Ltd. Şti. ‘inin işçisi olduğu kesinlik kazanmıştır. Bu husus dahi perdeyi kaldırma teorisinin uygulaması için tek başına yeterlidir inancındayız. Dosya tetkik edildiğinde, davalı her 3 şirketin banka hesaplarının incelenmesi; davalıların ve davacı müvekkilin bu şirketlerden herhangi bir ödeme alıp almadığının, ödeme yapıp yapmadığının tespiti talep edilmiş ve bu hususun yerine getirilmesi elzemliğini öne sürülmüş olmasına rağmen bu hususlar üzerinde hiç durulmadığı, klişeleşmiş mazeret olarak su baskınında zarar gördüğü belirtilen defterlerinin incelemeye elverişli olmayışı hususunun müvekkil şirket aleyhine tecelli eden bir vaka olarak kabul edilmesi de yasal ve vicdani bir olay değildir. Müvekkil şirket, davalı şirketlerin organik olarak birbirleriyle anlaşmalı perdeleme sistemini çalıştırmak suretiyle yaptıkları işlemler nedeniyle alacağını alamamıştır, ekonomik olarak zorlanmıştır, işini fiilen kaybetmiştir. Bu hususlar ortada iken varlığını kaptırdığı şirketlerin aralarındaki organik çıplak gözle görülmesi mümkün iken geçersiz gerekçelerle bundan uzaklaşmış olmasını içeren bilirkişi raporunu etmemiz mümkün değildir. Sonuç olarak, öncelikle davamızın kabulüne, Mahkemece bir tereddüt varsa, sayın mahkemeden dosyanın sefahat geçirdiği, bilirkişi incelemelerinin yapıldığı, ancak gerekçelerle ve hakkaniyete uygun incelemenin yapılmadığı, bilirkişilerin dosya içeriğine, iddiaya, toplanan delillere aykırı kanaatlerine göre verdikleri raporun hüküm kurmaya elverişli olmayacakları, vicdanları rahatlatan bir karar alınmasına gerekçe olmayacakları nazara alınarak Sayın Mahkemeden dosyanın incelenmesine ve yazdığımız itirazlar doğrultusunda ara karar ittihazına karar vermesini saygıyla arz ve talep ederiz.” Denilmektedir.
Dava; DAVACININ, davalılar … İNŞ LTD ŞTİ, BOZBAY İNŞAAT AŞ ve …İNŞAAT LTD ŞTİ den, alacaklarını alamaması nedeniyle, 250.000,00 YTL tutarın, davalardan tahsiline yönelik açılmış alacak davasıdır.
Taraf defterleri üzerinde, SMM bilirkişi marifetiyle inceleme yapılmış ayrıca, bilrikişiker, ……’dan rapor alınmıoş, 2008-2009 yıllarına ait ticari defterleride …İNŞAAT LTD ŞTİ’den 37.329,95 TL alacak kaydının bulunduğu, davacının … LTDŞ ŞTİ-… AŞ iş ortaklığı alt hesap bakiyesinde, 120.396,95 TL alacak kaydının bulunduğu ve 2009 açılış bilançosunda yine, …İNŞAAT TİC. LTD. ŞTİ’nin alt hesap bakiyesinde kayıtlı 37.329,95 TL alacak kaydının bulunduğu ev … AŞ’den de 120.396,95 TL alacak kaydının olduğu, anlaşılmaktadır.
Davacı itirazları doğrultusunda, mahkememizce de karar verilmesine dayanak teşkil eden 3 kişilik bilirkişi heyetinden rapor alınmıştır.
Davacı talebi iki anlamda araştırılmış, 1. Tüzel kişilik perdesinin aralanması teorisinin uygulanması şartlarının dosyada, somut olayda gerçekleşip gerçekleşmediği,2. De davalı şirketlerin davacı nezdinde borcun ödeneceği yönünde bir güven oluşturup oluşturmadığı ve bu kapsamda hukuki görüş nazariyesinin uygulanması şartlarının mevcut olup olmadığı yönündedir.
Davalı şirketler ayrı tüzel kişiliklere sahiptir. Tüzel kişilik, kişi varlığı ve mal varlığı ayrılığı ilkelerini beraberinde getirir, TTK 125 hükmü uyarınca, ticari şirketleri, tüzel kişiliğe haiz olup, hak ve borçlara sahip olabilirler. TK 124. Maddede , anonim ve limited şirketler, ticari şirketler arasında sayılmıştır. Buna göre kural her şirketin, kendi hak borçlarından sorumlu olması, mal varlıklarının farklı olmasıdır.
Dava konusu olayda; davalılar … ve … in 31/01/2020 tarihinde, davacı şirkete talimat gönderdikleri ve bu talimatta çeklerin teslim edilmesi sebebiyle, çekleri teslim eden,…İnşaat Tic. ve San. Ltd. Şti’nin davacı Atamert nezdinde tahakkuk eden alacağın 330.937,69 YTL’lik kısmının davalılar … inşaat Ltd. Şti. ve … İnşaat A.Ş.’nin borçlarına virman olarak kapatılmasının istendiği ve davalıların talimat yazısında imzalarının olduğu görülmektedir. Yine … Ltd. Şti. davacıya 43.000 TL ödemiştir (14.11.2006 tarihli makbuz). Bundan başka 19.07.2007 HSBC virmanı ile …’dan davacıya ödeme yapılmıştır. 19.07.2007 tarihli Denizbank’a talimat yazısında …Ltd. Şti. Ödemesi için davacıya EFT çıkarılması istenmiştir. … Ltd.-… AŞ İş Ortaklığına davacı tarafından kesilmiş faturalar bulunmaktadır. … Ltd. Ştİ.’nden alınan sipariş yazılan mevcuttur. …Ltd. Şti. cari hesap ekstresinde … Ltd. Şti’nce yapılan ödemeler bulunmaktadır. Davacının, davalı …Ltd. Ştİ.’nden olan çek bedeli alacağı ve diğer alacaklan için davalı … Ltd. Şti. tarafından ödemeler yapılmıştır.
Yüklü miktarda inşaat demiri ve çimento davalılar iş ortaklığının şantiyesine teslim edilmiştir. Siparişlerin de davalılar … Ltd. ve … AŞ tarafından verildiği anlaşılmaktadır. Davalı … Ltd. Şti. 28.07.2008 tarihli dilekçesinde, taşeronu olan …Ltd. Şti.’ne yapılacak ödemelerden bir kısmının …Ltd. Şti.’nin verdiği çekler için davacıya yapılmasının olağan olduğunu belirtmişse de kanımızca, ödemeler ve diğer olgular bir arada değerlendirildiğinde davacı nezdinde borcun gerçek sahibinin … Ltd. Şti. ve … AŞ olduğu görünüşünün oluşturulmuş olduğu belirtilmelidir.
Öte yandan, diğer davalı …Ltd. Şti.’nin temsilcisi …’ın davalı … Ltd. Şti. nezdinde 22.02.2007-01.05.2007 tarihleri arasında sigortalı çalıştığı; davalı … Ltd. Şti.’nin ve diğer davalı …Ltd. Şti.’nin işletme merkezinin aynı adres olan 160. Sok. No:4-6 D.2-4-5 Basın Sitesi-Izmir olduğu tespit edilmiştir.
Tüzel kişilik perdesinin aralanarak (davalı şirketlerin tüzel kişilikleri göz ardı edilerek) davalı … Ltd. Şti. ve … AŞ’nin diğer davalı …Ltd. Şti.’nin borcundan sorumlu olup olmadığı bakımından olaya ilişkin bu bilgiler değerlendirildiğinde; malvarlıklarının (tüzel kişilik alanlarının) birleşmesi ve yabancı yönetim hallerinin mevcut olmadığı, davalı şirketler arasında iktisadî özdeşliğin bulunmadığı kanaatine ulaşılmaktadır.
özellikle davalı … ile diğer davalı …Ltd. Şti. arasındaki bağ üzerinde durulmalıdır. Davalı Çakarların sigortalı çalışanı “… Davalı …Ltd. Şti.’nin müdürü ise ve işletme merkezleri aynı adreste bulunmakta ise de kanımızca, bu veriler tüzel kişilik perdesinin aralanması için gerekil iktisadî özdeşliği ortaya koymamaktadır.
Bununla birlikte, davacının, davalı …Ltd. Şti.’nin borcundan diğer davalı şirketlerin sorumlu olduğu İddia ve talebi bakımından “hukukî görünüş nazariyesinin de değerlendirilmesi gerekmektedir.
Davacı dava dilekçesinde davalı şirketlerin, davacı şirketle daha önce yapmış oldukları alışverişin büyüklüğü, süresi ve ödeme şekli sebebiyle müvekkil şirkette tesis etmiş oldukları güveni kötüye kullanmış olduklarını belirtmiştir.
Davacıya verilen 31.07.2017 tarihli yazı, davalı …Ltd. Şti. çeklerinin ve bir kısım borçlarının ödenmesi, … Ltd.-… AŞ İş Ortaklığına davacı tarafından kesilmiş faturalar, sevk irsaliyeleri bu açıdan değerlendirilmesi ve davalı şirketlerin davacı nezdinde …Ltd. Şti.’ne satılıp teslim edilen inşaat malzemelerinin bedelinin kendileri tarafından ödeneceği yönünde bir güven oluşturup oluşturmadıkları tespit edilmelidir.
Hukukî Görünüş Nazariyesi ve Güven Sorumluluğu Yönünden Değerlendirme; belirtildiği üzere, tüzel kişiliğin gözardı edilerek davalı … Ltd. Şti. ile … AŞ’nin diğer davalı …Ltd. Şti.’nin borcundan sorumlu tutulup tutulmasından bağımsız olarak değerlendirilmesi gereken diğer bir husus da davalı şirketlerin sorumluluğunun oluşturulan hukukî görünüşe nazaran mevcut olup olmayacağıdır.
Davacı, 31.07.2017 tarihli yazı, davalı …Ltd. Şti. çeklerinin ve bir kısım borçlarının ödenmesi, … Ltd.-… AŞ İş Ortaklığına davacı tarafından kesilmiş faturalar, sevk irsaliyeleri dikkate alındığında; davalı şirketlerin davacı nezdinde diğer davalı …Ltd. Şti.’ne satılıp teslim edilen inşaat malzemelerinin bedelinin kendileri tarafından ödeneceği yönünde bir güven oluşturduklarını iddia etmiştir.
Oluşturulan hukukî görünüşe dayalı sorumluluğun temelinde, iş hayatımn güvenliği dolayısıyla ve hakkaniyet mülahazalarının etkisi altında görünüşe itibar edilmesi ve görünüşe güvenenin korunması yatmaktadır. Bu teorinin uygulanması somut olayın şartlan elverdiği ölçüde dürüstlük kuralının bir gereğidir.
Görünüşe güvenenin korunması için gerekli şartlar; bir hukukî görünüş olgusunun mevcut olması, bunun ilgiliye isnad edilebilmesi, görünüşe dayalı olarak işlem yapılması ve görünüşe güvenenin iyiniyetli olmasıdır (Geniş bilgi için bkz. …, Türk Hukukunda Hukuki Görünüş Nazariyesi, …, İstanbul 2006).
Bir kişi ya da kişilerin muhatapları nezdinde oluşturduğu hukuki görünüş, çeşitli davranış biçimleri şeklinde tezahür eden olgular neticesinde oluşabilir. Örneğin sözlü ve yazılı beyanlar, yazılı belgeler ve iradeyi gösteren davranışlar bu meyanda zikredilebilir (bkz. Ülgen, s. 187 vd.). Söz konusu olgular, ilgili kişinin doğrudan doğruya ve açık şekilde denetimi altında bulunduğu derecede, bu beyan veya davranışlar, üçüncü kişiler bakımından inandırıcı ve etkili nitelik kazanır ve dolayısıyla etki yoğunluğu artan bu görünüş nedeniyle, ilgili kişilerin sorumlu kılınması zarureti ortaya çıkar. Hukuk düzeninde, bu tür olguların adalet, hakkaniyet, iş hayatınm güvenliği gibi birtakım temel dayanak noktalarından hareketle sorumluluk kaynağı olduğu kabul edilir.
Herkes iş, işlem ve fiillerinin sonuçlarına katlanmak zorundadır. Buna muhataplar da oluşturulan güven de dâhildir. Ticaret hayatında yer alan kişiler, ilişkinin muhatabı nezdinde oluşturduğu güvenden de sorumludur.
Hukukî görünüşten sorumlu olunmasına ilişkin kuralın temelinde, hakkaniyet gereği, muhatabının iradesinin belli bir yönde oluşmasına sebep olan tarafın oluşturduğu bu görünüş/algı dolayısıyla sorumlu olması ve oluşturulan algıya dayalı olarak hareket eden tarafın korunması yatmaktadır. Yani bilerek bir hukuki görünüşü oluşturan kimse, dürüstlük ilkesi gereğince, karşı tarafın güvenini korumak için bu gerçek olmayan olgunun gerçekmiş gibi hukuk hayalında geçerlilik kazanmasına nza göstermek durumundadır (…, Güven Sorumluluğu, İstanbul, 2008 s. 59). Bu bağlamda davalıların davacıya karşı sorumlu olup olmadıkları değerlendirilirken Türk Medenî Kanunu md. 2’de düzenlenen dürüstlük kuralı ile hâkimin kendisine takdir yetkisi tanınan konularda hukuka ve hakkaniyete göre karar vermesini düzenleyen dördüncü maddesi de göz önünde bulundurulmalıdır.
Somut olayda, … Ltd. Şti. ile … AŞ’nin sipariş vermeleri, davalı …Ltd. Şti. borcunu üstlenmeleri bir kısım çek bedellerini ve borçlan ödemeleri, sevk irsaliyelerinde yer alan şantiyede faaliyet göstermeleri, bizzat bu şirketlere yönelik düzenlenmiş olan faturalar göz önünde bulundurulduğunda bu davranışların davacı şirket nezdinde …Ltd. Şti.’ne teslim edilen inşaat malzemeleri bedellerinin bu şirketler tarafından ödeneceği yönünde bir hukukî görünüş oluşturmuş oldukları söylenebilecektir.
Davacının, satarak teslim ettiği inşaat malzemesi bedellerinin kendileri tarafından ödeneceği görünüşü bu şirketler tarafından oluşturulmuştur. Bu görünüşe dayalı olarak ürün satmış olan davacının da iyi niyetli olduğu anlaşılmaktadır.
Tüzel kişiliğin gözardı edilmesi suretiyle sorumluluk teorisinin tatbiki mümkün olmasa da, hukukî görünüş nazariyesine dayalı olarak davalılar … Ltd. Şti. ile … AŞ’nin dava konusu borçtan sorumlu tutulabileceği belirtilmelidir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; dava açıldıktan sonra, İzmir 4. Asliye Tica 11/06/2019 tarih ve ……. Esas sayılı kararıyla, davalı …….TİC SAN LTD ŞTİ hakkında iflas kararı verilidği, bunun üzerine İzmir ……. İcra Müd … iflas sayılı dosyasıyla, bu şirket hakkında, iflas yoluyla takip başlatıldığı, ve iflas masası oluşturulduğu, 23/07/2020 tarihli dilekçenin mahkememize sunulduğu ve mahkememizce 09/09/2009 tarihli duruşmada ara kararla, davanın iflas dairesine ihbarına karar verilidği, daha sonra diğer davalı şirklet … İnş AŞ hakkında Bursa 2. ATM ce …… ess ve karar sayılı dosyasıyla iflas kararı verildiği, bursa ……. İcra Müd …… iflas sayılı dosyasıyla, dosya açıldığı ve davanın, davacı tarafça 25/09/2009 tarihli dilekçesi ile, iflas dairesine ihbarı konusunda dilekçe verildiği ve tüm ihbarların usulüne uygun mahkememizce yapıldığı ve yapılan yazışmalar sonucunda, 2. Alacaklılar toplantılarının … İnş AŞ için 15/07/2011 tarihinde, … İnş LTD ŞTİ için ise 24/05/2011 tarihindfe yapıldığığ, iflas idare verkillerinin davayı takip ettiği ve usulü eksikliklerin mahkememizce tamamlandığı, incelenen tün dosyalar ve alınan bilirkişi rapoırları ve en son usul ve aysay uygun karar vermemize dayanak teşkil eden İstanbul Nöbetçi ATM ce alaınan bilrikiş heyet raporuyla, davacının SMM bilirkişi raporuyla da sabit olduğu üzere, alacağının sbait olduğu, davalı …LTD ŞTİ nin borcudan diğer davalı şirketşlerin sorumlu olduğu, hukuki görüş nazariyesinin davalılar … LTD ŞTİ ile … AŞ nin dava konusu borçtan sorumlu tutulacağı anlaşılmakla, davanın kabulüne dair, mahkememizdeki vicdani kanıyı yansıtan aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
1-Davanın KABULÜ İLE;
50.000,00-TL nin 01/02/2008 tarihinden;
125.000,00-TL nin 01/02/2008 tarihinden;
75.000,00-TL nin 25/10/2007 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte, davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara verilmesine,
İlgili kararın, davalı … İNŞAAT AŞ hakkında Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin ……. E.-K sayılı dosyası ile iflas kararı verildiğinden, Bursa ……. İcra Müd ……. iflas sayılı dosyasındaki iflas idare temsilcilerine ve iflas masasına,
Diğer davalı; … İNŞAAT LTD ŞTİ nin, İzmir 4. ATM 11/06/2009 tarih ……Esas ……. Karar sayılı ilamı ile iflas kararı verilmekle, İzmir 11. İcra Müdürlüğünün …….sayılı iflas sayılı dosyasındaki iflas idare temsilcilerine ve iflas masasına kararın tebliğine,
2-Harçlar Kanunu’na göre alınması gereken 17.077,5‬0TL nispi ilam harcından, peşin alınan 3.375,00‬-TL harcın düşülmesi ile kalan 13.702,5‬0‬-TL karar ve ilam harcının davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak, Hazineye gelir kaydına,
3-Davacının yapmış olduğu 407,1‬0-TL’si tebligat-posta-talimat gideri, 4.350,00- TL’si bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 4.757,1‬0-TL yargılama giderinin davalıdan müştereken ve müteselsilen alınarak, davacıya verilmesine,
4-Davacının yatırmış olduğu 14,00 TL başvurma harcı, 3.375,00-TL peşin harç ve toplamı olan 3.389‬,00‬-TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak, davacıya verilmesine,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre takdir ve tayin edilen 25.950,00-TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak, davacıya verilmesine,
6-HMK’nun 333. maddesi uyarınca davacı tarafından yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
7-Davalılar yargılama gideri yapmadığından, bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı kararın taraflara tebliğinden itibaren 6100 sayılı yasanın 345. Maddesi uyarınca 2 haftalık kesin süresi içerisinde Bölge İstinaf Mahkemesine başvuru yolunun açık olmak üzere karar verildi. 29/04/2021

Katip…
¸E-imza

Hakim …
¸E-imza