Emsal Mahkeme Kararı İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2004/253 E. 2022/632 K. 21.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2004/253
KARAR NO : 2022/632

DAVA : Tasarrufun İptali (İİK 277 Ve Devamı)
DAVA TARİHİ : 01/04/2004
KARAR TARİHİ : 21/06/2022

Mahkememizde görülen davanın yapılan açık yargılaması sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA ve TALEP: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalılardan … Tekstil San ve Tic AŞ’den toplam 390.328 $ senet alacaklısı olduğunu, bu alacak nedeniyle davalı borçlu … Tekstil San ve Tic AŞ aleyhine İzmir … İcra Müdürlüğünün …/…-…-… sayılı dosyaları ile icra takipleri yapıldığını, icra takibi sırasında davalı-borçlu … Tekstil San ve Tic AŞ’nin mallarını çok kısa bir süre önce muvazaalı işlemlerle kaçırdığının tespit edildiğini, bu nedenle alacağın tahsilinin mümkün olmadığını, İzmir … İcra Dairesi’nin …/… Esas sayılı dosyasından hacze gidildiğini, işyerinin diğer davalı … Tekstil San ve Tic Ltd Şti’ne devredilmiş olması nedeniyle haciz yapılamadığını, davalının uzun süre müvekkilini ödeme yapacağı, ipotek vereceği, şirkete ortak alacağı gibi vaatlerle oyaladığını ve bu süreçte hayatın ve ticaretin olağan akışına hiç uymayan işlemlerle müvekkilinin alacağını tahsil etmesini engellemeye çalıştığını, davalı borçlu … Tekstil San ve Tic AŞ’nin öncelikle olağandışı yöntemlerle diğer davalı …’e sözde borçlandığını ve borç ikrarına dayanılarak icra takibi yapıldığını, tebligatları borçlunun aynı gün İcra Dairesi’nde tebellüğ ettiğini ve itiraz sürelerinden feragat ederek dava konusu Isparta, …, … … yolu mevkiinde bulunan … pafta, … ada, … parsel sayılı taşınmaz üzerine haciz konulmasına muvafakat ettiğini, bu şekilde taşınmazın üzerine muvazaalı olarak haciz konulduğunu, böylece davalı borçlunun müvekkiline karşı ilk önlemi aldığını, müvekkili tarafından başlatılan icra takibinden çok kısa bir süre önce yeni şirket kurulduğunu ve dava konusu taşınmazın jet hızıyla yeni kurulan şirkete satıldığının tespit edildiğini, yapılan işlemlerin hayatın olağan akışına, akla ve ticari gerçeklere aykırı olduğunu, davalıların alacaklıdan mal kaçırma ve alacaklıları ızrar kastı ile birlikte hareket ettiği, yapılan işlemlerin muvazaalı olduğu, amacın müvekkili alacağının tahsilini imkansız kılmak olduğunun açık olduğunu, davalıların muvazaalı işlemleri sonucu alacağın tahsil edilememesi nedeniyle İzmir … İcra Dairesi’nin …/… Esas sayılı dosyası alacağının tahsili nedeniyle İİK.nun 277 ve devam maddeleri uyarınca tasarrufun iptali ile dava konusu taşınmaz üzerinde haciz konulması ve satış yetkisi verilmesi için işbu davanın açılması zorunluluğunun doğduğunu beyan ederek öncelikle ileride davanın sonuçsuz kalmaması ve dava konusu taşınmazın 3.kişilere devrinin önlenmesi bakımından davaya konu Isparta, …, … … yolu mevkiinde bulunan … pafta, … ada, … parsel sayılı … Tekstil San ve Tic AŞ adına kayıtlı iken 08/08/2003 tarihinde diğer davalı … Tekstil San ve Tic Ltd Şti’ne satılan taşınmaz üzerine takip dosyası olan İzmir …İcra Dairesi’nin …/… Esas sayılı dosyasın uygulanmak üzere İİK.nun 281/2.maddesi uyarınca ihtiyati haciz konulmasına, diğer davalılar ile birlikte hareket eden …’in davayı sonuçsuz bırakmak için Isparta …İcra Müdürlüğünün …/… sayılı dosyasından yapılacak satışın durdurulması ve satış sonucu vezneye girecek paranın alacaklıya ödenmemesi için ihtiyati tedbir kararı verilmesine, müvekkiline dava konusu taşınmaz üzerinde İzmir …İcra Dairesi’nin …/… Esas sayılı dosyası bakımından cebri icra ve satış yetkisi tanınmasına, davalı borçlu … Tekstil San ve Tic AŞ ile davalı …’in aralarında yaptıkları 14/07/2003 tarihli 400.000 $ tutarında borç ikrarını havi bir yazılı belge düzenlenmesi neticesinde Isparta …İcra Müdürlüğünün …/… sayılı dosyasında davaya konu taşınmaz üzerine konulan ihtiyati haciz işleminin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Dava; … tarafından, davalılar … Tekstil Sanayi ve Ticaret A.Ş., … Tekstil Sanayi ve Ticaret LTD. ŞTİ. Ve … adına açılmış tasarrufun iptali davasıdır.
Dosya içinde Isparta … İcra Müdürlüğü’nün 04/09/2003 tarihli ve …/… talimat sayılı haciz zaptı, Ispar … İcra Müdürlüğü’nün 02/10/2003 tarihli, …/… talimat sayılı haciz zaptı, … tarihli Ticaret Sicil Gazetesi, Nüfus Yazısı, … Tekstil Sanayi ve Ticaret LTD. ŞTİ.’nin vergi levhası, Isparta Tapu Sicil Müdürlüğü’nün … ve …. tarihli yazıları, … Tekstil Sanayi ve Ticaret LTD. ŞTİ.’nin taşınmazı satın aldığına dari Tapu Kaydı, Fatih Sigorta Müdürlüğü’nün … günlü yazısı ve ekleri, … Tekstil Sanayi ve Ticaret LTD. ŞTİ.’nin 27/10/2003 tarihli yazıları, Isparta Defterdarlığı’nın … tarihli yazıları, … Bankası’ndan gelen cevabi yazılar, … Bankası Isparta Şubesi ve … Bankası’ndan gelen cevabi yazılar birlikte değerlendirilmiş, 20/09/2021 tarihli protokol ve ekleri dosya içinde hazır edilmiştir.
İzmir … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …/… esas sayılı dosyası incelenmiş, alınan bilirkişi heyet raporu dosya içine getirtilmiştir. Mahkememizce İzmir … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …/… esas sayılı dosyası’nın sonucunun beklenmesine karar verilmiş, davacısı … Tekstil Sanayi ve Ticaret A.Ş. Ve … … olan davalıları … Yün Dış Ticaret LTD. ŞTİ., … ve … olan dosyada menfi tespit davasında, mahkemece davanın reddine ve icra takip miktarına %40 oranında tazminatın davacılardan alınarak takibi yapan, davalı …’a ödenmesine karar verilmiş, ilgili dosyada bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davanın 601.000,00 USD bedelli 11 adet bono ve 457.965,00 TL bedelli 16 adet bedelli çek nedeniyle davacının davalılara borcunun bulunmadığının tespiti istemine yönelik olduğu, davalı şirket yetkilisinin 12/07/2005 tarihli isticvap beyanında 04/07/2022 tarihli taahhütnamedeki imzanın kendisine ait olduğunu, 15 adet çeki … …’ten aldığını, davacı tarafa yıkanması için yün gönderdiğini, yünler iade edilmediği için kendisine 16 adet çek verildiğini, arkadaşı olan ve çok güvendiği … …’in gösterdiği belgeleri imzaladığını beyan ettiği, 27/05/2003 tarihli tutanakla alınan çeklerin toplamı 457.965,00 TL olduğu, davacının, davalı şirkete 526.630,92 TL borcunun olduğu, çek tutarları düşüldüğünden 68.665,92 TL borcunun kaldığı, davacıların davalı şirkete borcuna karşılık 318.000,00 USD bedelli 7 adet bono verdiği, bonoların bedelinin ödenmemesi üzerine bonoların iade edilerek karşılığından toplam bedelleri 283.000,00 USD olan 4 adet senet alındığı, senetlerin de ödenmemesi üzerine, senetleri iade edilerek karşılığında 16 adet çek alındığı, çeklerin bedelinin davacılar tarafından davalı şirkete ödenmediği, dolayısıyla çeklerdeki miktar kadar davacı şirkete borcunun bulunduğu, dosyaya yansıyan dava konusu senetlerle miktar, düzenleme ve vade tarihleri aynı olan senetlerde davalı şirketin cirosunun bulunmadığı, bu senetlerin davacılar ile davalı … arasındaki ticari ilişkiden dolayı …’a ciro edilerek teslim edildiği, … yönünden senetlerin bedelsizliğinin davacılar tarafından kanıtlanmadığı, davacı şirketin 27/05/2003 tarihli çek çıkış bordrosuna istinaden, davalı şirkete verdiği 16 adet çekten, 10 adet çekin davalı şirket ile davalı …’ın ortağı olduğu, … LTD. ŞTİ. Arasındaki ticari ilişki nedeniyle davalı şirket tarafından, davalı …’a ciro edildiği, bu çeklerden 15/02/2003 keşide tarihli ve 29.000,00 TL bedelli çek haricindeki diğer 9 adet çekin davalı … ile davalı şirket arasında imzalanan 04/03/2005 tarihli protokol ile davalı şirkete iade edildiği, dolayısıyla bu çeklerden dolayı davalı …’a sorumluluk düşmeyeceği, İzmir … İcra Müdürlüğü’nün …./… sayılı takip dosyasında, takibe konu edilen 15/02/2003 keşide tarihli ve 29.000,00 TL bedelli çek ile ilgili ise davalı …’ın iyi niyetli 3. Kişi olduğu ve davacı şirkete zarar vermek kastıyla devraldığı, davacı tarafından kanıtlanamadığı, İzmir …. İcra Müdürlüğü’nün …/… esas sayılı takip dosyasında, tedbir kararı verildiği ve tedbir kararının uygulandığı gerekçesiyle davanın reddine, icra takip miktarının %40 oranında tazminatın davacılardan alınarak takibi yapan davalı …’a ödenmesine karar verilen İzmir …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …/… esas, …/… karar sayılı ilamı, Yargıtay …. Hukuk Dairesi’nin …/… esas, …/… karar sayılı ilamları ile 24/05/2021 tarihinde onanmasına karar verilmiş olup, incelenen ve sonucunu beklediğimiz kesinleşen İzmir … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin kesinleşen mahkeme ilamı, bilirkişi raporu, Yargıtay İlamı da birlikte değerlendirilmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendiriliğinde 14/07/2003 tarihinde davalı borçlu … Tekstil Sanayi ve Ticaret A.Ş. İle Davalı … arasında 400.000,00 Dolar tutarında borç ikrarını içerir bir belgenin düzenlendiği, 15/07/2003 tarihinde … bizzat bu belgeyi Isparta … İcra Müdürlüğü’nün …/… sayılı dosyası ile icraya koyduğu, borçlular aynı gün icra dairesine gelerek itiraz sürelerinden feragat edip ve takibi kesinleştirdikleri, Isparta …, … yolu mevkiinde ve tapuda … pafta, …. ada, … parsel olarak … Tekstil San ve Tic AŞ adına kayıtlı taşınmaz üzerine borçlunun talebi ve muvafakati üzerine haciz konduğu,31/07/2003 tarihinde davalı-borçlu şirket yetkilisi …., kayınbiraderi … ve kendi şirketinde çalışan elemanı … adına … Tekstil Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti. Kurulduğu, şirketin kurulduğu gün, … henüz kurulduğu gün ve kuruluşu ticaret sicil gazetesinde yayınlanmadan … Tekstil San. Ve Tic. AŞ’nin adresinde faaliyete geçtiği, … tarihinde şirketin kuruluşu ticaret sicil gazetesinde yayınlandığı, 12/08/2003 tarihinde davacı adına izmir … İcra Müdürlüğünün …/… sayılı dosyası ile … Tekstil San. Ve Tic. A.Ş. aleyhine takibinin başlatıldığı, 08/08/2003 tarihinde Davalı-borçlu şirket taşınmazlarını makina ve tapuya şerh verilmiş teferruatıyla birlikte yeni kurulan …’e; taşınmaz üzerinde haciz varken satıldığı;… şirketinin %95 payına sahip gözüken … şirketi yöneticisi … …’in kayınbiraderi olup, %5 pay sahibi ve imza yetkilisi … ise … şirketinin çalışanı olup, iki şirket arasındaki taşınmaz (fabrika) satış işleminin satış tarihi itibariyle fabrikadaki tüm teferruatla birlikte, fabrika olan taşınmazın teferruatı ile birlikte satış bedeli olan 231.100,00 TL’nin fabrika ve teferruatı ile birlikte satış değerinin çok düşük bir bedelle yapıldığı satış tarihi itibariyle anlaşılmıştır. … şirketi’nin gelen ticari kayıtlarda ilk kurulduğunda ilk ortakları … ve … olup, gelen SGK belgelerinde de … o tarihlerde sigortalı olarak … Teks. San. Ve Tic. AŞ’de çalıştığı, … ise … şirketi yetkilisi … …’in eşi … …’in kardeşi yani … …’in kayınbiraderi olduğu gelen nüfus aile kayıt tablolarından anlaşılmakla, tüm gelen belgeler birlikte değerlendiriliğinde şahıslar arasındaki organik bağ ortaya çıkmaktadır.
Isparta … İcra Müdürlüğü’nün …/… tarihli dosyasında yapılan kıymet takdirinde taşınmazın değeri 1.341.301,00 TL olarak belirlenen taşınmazın yapılan ilk satışının hayatın olağan akışına uymayan, muvazaalı bir şekilde yapıldığı açıktır. Borçlunun; davacıdan, mal kaçırmak kastıyla basiretli bir tacirin yapmayacağı işlemler yaptığı, davacıya karşı önlem alarak alacağın tahsilini imkansız kılmayı amaçladığı anlaşılmaktadır.
Mahkemenizce 06/04/2004 tarihinde ihtiyati haciz konulmasına karar verilen taşınmaz 29/04/2011 tarihinde dahili davalı …’e 991.000,00 TL gibi çok düşük düşük bir bedel karşılığında satıldığı, … Taşınmazı satın alır almaz satış ilanları asarak iyi niyetle satın almadığı bu taşınmazı elden çıkararak satmaya çalıştığı, Taşınmazın …’e satış bedeli olan 991.000,00 TL taşınmaz değerinin çok altında olup 27/03/2014 tarihli bilirkişi raporunda da satış tarihinde taşınmaz değerinin 1.868.970,00-TL olduğu belirtilmiş olup satışların muvazaalı olduğunu ortaya koymaktadır.
TMK Madde 1023 – Tapu kütüğündeki tescile iyiniyetle dayanarak mülkiyet veya bir başka aynî hak kazanan üçüncü kişinin bu kazanımı korunur.
Kanun hükmünü davalı yan öne sürmüş olsa da maddede geçen “iyi niyetle” kavramına dikkat etmek gerekir. 05/10/2017 tarihli duruşmada davalının kendi ifadesiyle Türkiye’nin her yerinde gayrimenkulü bulunmaktadır. Buna göre içindeki makinalarla birlikte ederinin yarısından daha azına satılan bir taşınmazı iyi niyetle satın aldığı söylenemez. Davalı taşınmaz satış bedelinin hayatın olağan akışına, akla, mantığa uygun olmadığını bilecek durumdadır.
TMK Madde 3- Kanunun iyi niyete hukukî bir sonuç bağladığı durumlarda, asıl olan iyiniyetin varlığıdır. Ancak, durumun gereklerine göre kendisinden beklenen özeni göstermeyen kimse iyiniyet iddiasında bulunamaz.
Mevcut olayda …’ün kendisinden beklenen özeni gösterdiği söylenemez. Bu sebeple iyi niyetli 3. Kişi olduğu mahkememizce kabul edilmeyerek iyi niyet iddiası, tüm dosya içeriği, belgeler, satışa ilişkin bilirkişi raporu dikkate alındığında mahkememizce iyi niyet iddiası kabul görmemiştir.
Tarafların aralarında imzalamış ve Isparta … Asliye Hukuk Mahkemesi’ne sunmuş oldukları protokol taşınmaz satışlarındaki muvazaayı açıkça resmiyete kavuşturmuştur. Her ne kadar söz konusu protokolde …’ün imzası bulunmadığı için ortada bir muvazaa olmadığı ve …’ün protokolden habersiz olduğu iddia edilse de kendisinin haberi ve icazeti olmadan maliki bulunduğu taşınmazın satışı üzerine bir protokol hazırlanıp kendisinin da taraf bulunduğu bir davaya sunulması davalılar arasında yapılan diğer işlemler gibi hayatın olağan akışına aykırı olarak kabul edilmiştir.
Davalı; taşınmazın uygun fiyatlı olmasından dolayı satın alındığı belirtilmiş olsa da davalının 12/01/2016 tarihli duruşmasında “belediye rayiç değeri üzerinden satış gösterilmiş ise de daha fazla ödeme yapılmıştır” ifadesi de mahkememizce dikkate alınarak, iyi niyetli olmadığı, beyanları samimi olmadığı anlaşılmıştır.
Yukarıda açıklananlar birlikte değerlendiriliğinde kesinleşen İzmir … Asliye Ticaret Mahkemesinin …/… Esas, 2019/448 Karar sayılı dosyası, Yargıtay …. Hukuk Dairesi’nin …/… esas, …/… karar sayılı 24/05/2021 tarihli ilamı, alınan bilirkişi raporları ve 09/09/2021 tarihinde kesinleşen ilgili mahkemenin kararı, dosya içindeki tüm belgeler, banka kayıtları, tapu kayıtları, icra dosyaları birlikte değerlendiriliğinde davanın kabulüne dair karar vermek gerekmiş, davacı vekilinin dava dilekçesinin 4. Talebi ise yargılama esnasında icra dosyasındaki takip düşmekle Davacı vekilinin dava dilekçesindeki 4. Talebinin yargılama esnasında; icra dosyasındaki takip düşmekle konusuz kaldığı anlaşılmakla; Isparta … İcra Müdürlüğü’nün …/… sayılı dosyasından, Isparta …, …, … yolu mevkinde kain ve tapuda … Pafta, … ada, … Parsel sayılarında kayıtlı taşınmaz üzerine haciz konulması işleminin iptaline ilişkin talebin konusuz kalması nedeni ile bu aşamada karar verilmesine yer olmadığına,
Mahkememizce verilen ihtiyati tedbir mahiyetinde verilen ihtiyati haciz kararının karar kesinleşinceye kadar devamına karar vermek gerekerek mahkememizdeki vicdani kanıyı yansıtan aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM ; Yukarıda yazılı bulunan gerekçeye göre;
Davanın KABULÜ ile;
Isparta …, …, … yolu mevkiinde kain ve tapuda … Pafta, … ada, … Parsel sayılarında davalı borçlu … Tekstil Sanayi ve Ticaret A.Ş. Adına kayıtlı iken 08/08/2003 tarihinde diğer davalı … Tekstil Sanayi ve Ticaret LTD. ŞTİ. Şirketine satılan taşınmazın satışına ilişkin tasarrufun İcra İflas Yasası 277 v.d. Maddeleri uyarınca İPTALİ ile; dava konusu taşınmaz üzerinde İzmir … İcra Müdürlüğü’nün …/… sayılı dosyası bakımından cebri icra ve satış yetkisi tanınmasına,
Davacı vekilinin dava dilekçesindeki 4. Talebinin yargılama esnasında; icra dosyasındaki takip düşmekle konusuz kaldığı anlaşılmakla; Isparta … İcra Müdürlüğü’nün …/… sayılı dosyasından, Isparta .., …, … yolu mevkinde kain ve tapuda … Pafta, … ada, … Parsel sayılarında kayıtlı taşınmaz üzerine haciz konulması işleminin iptaline ilişkin talebin konusuz kalması nedeni ile bu aşamada KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
Mahkememizce verilen ihtiyati tedbir mahiyetinde verilen ihtiyati haciz kararının karar kesinleşinceye kadar DEVAMINA,
Harçlar Kanunu’na göre alınması gereken ‭18.223,20 TL nispi ilam harcının davalılardan alınarak, Hazine’ye gelir kaydına,
Davacının yapmış olduğu 317,50 TL’si tebligat-posta gideri, 111,50 TL’si uyap harici posta pulu ile yapılan tebligat gideri ve 1.500,00 TL’si bilirkişi ücreti gideri olmak üzere toplam 1.929,00 TL yargılama giderinin davalılardan alınarak, davacıya verilmesine,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre takdir ve tayin edilen 27.124,05 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak, davacıya verilmesine,
Davacı tarafça yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı kararın taraflara tebliğinden itibaren 6100 sayılı yasanın 345. maddesi uyarınca 2 haftalık kesin süresi içerisinde Bölge İstinaf Mahkemesine başvuru yolunun açık olduğu açıkça okunup usulünce anlatıldı. 21/06/2022

Katip …
E-imza

Hakim …
E-imza