Emsal Mahkeme Kararı İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/49 E. 2023/114 K. 21.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2023/49 Esas
KARAR NO : 2023/114

DAVA : İtirazın İptali (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 04/02/2022
KARAR TARİHİ : 21/02/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Tarafların ortağı oldukları Tasfiye Halinde Sidranet Yazılım Anonim Şirketi’ne ait şirket ortaklardan … tarafından tasfiye edildiğini, sonradan ortaya çıkan sigorta ve vergi borçlarından dolayı ilgili kurum tarafından müvekkiline bildirim yapılmış ve bu borç müvekkili tarafından ödendiğini, bu ödemeye müvekkili tarafından yapıldıktan sonra diğer şirket ortağına hissesi oranında rücu edilip şifai görüşmeler sonuçsuz kalınca İzmir 20. İcra Müdürlüğü’nün … Esas dosyası ile 05/11/2021 tarihinde taraflarınca ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalı (borçlu) taraf 28/12/2021 tarihli dilekçesi ile işbu takibe itiraz ettiğini, borçlu tarafından yapılan tüm bu itirazlar her türlü hukuki dayanaktan yoksun olup yersiz olduğunu, müvekkili … ile davalı (borçlu) … 01/08/2016 Tarihinde Sidranet Yazılım Anonim Şirketini (Ticaret sicil no:…), kurucu ortak ve yüz %50 (yarı yarıya) pay sahibi olacak şekilde tescil ettirerek çalışmalara başladıklarını, daha sonra işler planlandığı gibi gitmeyince ayrılma kararı alan taraflar pandeminin de etkisiyle şirketi devam ettiremez hale geldiklerini, bu nedenle müvekkili tarafından şirket tasfiye edildiğini, … vergi numaralı Tasfiye Halinde Sidranet Yazılım Anonim Şirketi’nin bu süreçte vergi borçları ortaya çıktığını, … bu borçların hiçbiri ile ilgilenmediğini, müvekkilinin ihtarlarını umursamadığını, bu borçlar müvekkil tarafından ödendiğini, müvekkili tarafından yapılan ödemeler ve bu ödemelerin kaynağının tarafların ortağı bulunduğu tasfiye halinde Sidranet yazılım anonim şirketi’nin vergi borçları olduğunun ortada olduğunu, dolayısı ile davalının bu konudaki itirazının yersiz ve hukuka aykırı olduğunu belirterek, borçlu (davalı) nun icra takibine yaptığı haksız ve kötü niyetli itirazın iptali ile icra takibinin devamına, borçlu aleyhine alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davanın görevli mahkemede açılmadığını, taraflar arasında mevcut uyuşmazlıkta görevli mahkeme ”ticaret mahkemesi” olduğunu, arabuluculuk dava şartı yerine getirilmeden açılan mezkur davanın, dava şartı yokluğundan reddi gerektiğini belirterek, davanın dava şartı noksanlığından usulden reddine, mahkeme aksi kanaatte ise esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava itirazın iptali davasıdır.
6102 sy TTK’ya 7155sy yasanın 20 md. ile eklenen MADDE 5/A maddesi ile “(1) Bu Kanunun 4 üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır.” düzenlemesi getirilmiştir.
6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununa 7155 sy yasanın 23. Maddesi ile eklenen 18/A maddesi ile “(1) İlgili kanunlarda arabulucuya başvurulmuş olması dava şartı olarak kabul edilmiş ise arabuluculuk sürecine aşağıdaki hükümler uygulanır. (2) Davacı, arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorundadır. Bu zorunluluğa uyulmaması hâlinde mahkemece davacıya, son tutanağın bir haftalık kesin süre içinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi takdirde davanın usulden reddedileceği ihtarını içeren davetiye gönderilir. İhtarın gereği yerine getirilmez ise dava dilekçesi karşı tarafa tebliğe çıkarılmaksızın davanın usulden reddine karar verilir. Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması hâlinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir.” hükmüne yer verilmiştir.
6100 sy HMK’nun 115/1. Fırkası uyarınca “Mahkeme, dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır. Taraflar da dava şartı noksanlığını her zaman ileri sürebilirler.” 115/2. Fıkrası uyarınca ” Mahkeme, dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir.” denilmektedir.
Somut olaya baktığımızda; dava, nisbi ticari dava olup TTK’nun 5/A maddesi uyarınca arabulucuya başvurulması dava şartıdır. Mahkememizin 26/01/2023 tarihli muhtarı ile “Davacı vekiline, 7155 sayılı yasanın 19/12/2018 tarihinde yürürlüğe giren 23.maddesiyle eklenen 6325 sayılı yasanın 18/A maddesi gereği: arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini mahkememize ibraz etmesi için 1 haftalık kesin süre verilmesine, bu süre içerisinde ibraz edilmediği takdirde davanın dava şartı noksanlığından usulden reddine karar verileceğinin” ihtarını içerir muhtıra ekli davetiyenin davacı vekiline e-tebliğ yoluyla 01/02/2023 tarihinde usulüne uygun olarak tebliğ edildiği, verilen kesin süreye rağmen Arabuluculuk son tutanak aslını veya onaylı suretini mahkememize ibraz etmediği anlaşılmıştır.
Uyap üzerinden yapılan inceleme ve araştırmada; davacı taraf ve vekilince arabuluculuk müracatında bulunulduğu ve buna istinaden arabuluculuk dosyası açıldığına yönelik dosyamıza ekli bir arabuluculuk dosyası tespit edilememiştir.
Dosyanın incelenmesinde; davanın itirazın iptali istemli olarak Asliye Hukuk Mahkemesinde açıldığı, İzmir 6.Asliye Hukuk Mahkemesinin … esas, … karar sayılı kararı ile Asliye Ticaret Mahkemelerinin davada görevli olduğu nedeniyle davanın usulden reddine karar verildiği, kararın 10/01/2023 tarihinde kesinleştiği ve davacı vekilinin 09/01/2023 tarihli dilekçesine istinaden dosyanın mahkememizin esasına kaydedildiği anlaşılmıştır.
Dosyanın incelenmesinde; Arabuluculuk son tutanağı bulunmadığından TTK’nın 5/A maddesi ve 6325 sayılı kanunun 18/A maddesindeki emredici hüküm gereğince davacı vekilinin Arabuluculuk Son Tutanağının aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini mahkememize sunması için bir haftalık kesin içeren ihtarlı davetiye davacı vekiline e tebliğ yoluyla usulüne uygun olarak 01/02/2023 tarihinde tebliğ edilmiş verilen kesin süre içeresinde davacı vekili tarafından arabuluculuk son tutanağı aslı veya arabulucu tarafından onaylanmış örneği sunulmamış ve uyap üzerinden yapılan incelemede de arabuluculuk dosyasının dava dosyasına ekli olmadığı tespit edilmiştir.
Davacı vekiline çıkarılan kesin süreyi içerir ihtarlı davetiyeye rağmen kesin süre içeresinde arabuluculuk son tutanağı dosyaya sunulmadığından ve TTK’nın 5/A maddesi gereğince Ticari davalarda konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartı olduğu ve 6325 sayılı yasanın 18/A maddesi gereğince çıkartılan ihtarlı davetiyeye rağmen arabuluculuk son tutanağı dosyaya sunulmadığından davanın usulden reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda yazılı bulunan gerekçeye göre;
1-6102 sayılı kanunun 5/A maddesi ve 6325 Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A maddesi uyarınca DAVA ŞARTI YOKLUĞU NEDENİYLE DAVANIN USULDEN REDDİNE,
2-Harçlar kanunu gereğince karar tarihi itibarı ile alınması gereken 179,90-TL harcın başlangıçta alınan 213,74 TL harçtan mahsubu ile artan 33,84-TL nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafın yaptığı tüm yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına.
4-Davacı tarafından yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının, karar kesinleştiğinde istek halinde ilgilisine iadesine,
5-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT 7/2 maddesi uyarınca 9.200,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak, davalıya verilmesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde mahkememize verilecek dilekçe ile İzmir BAM İlgili Hukuk Dairesi Nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 21/02/2023

Katip….
e-imza

Hakim ….
e-imza