Emsal Mahkeme Kararı İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/361 E. 2023/465 K. 19.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2023/361
KARAR NO : 2023/465
DAVA : Konkordatodan Kaynaklanan Nizalı Alacak Davası
DAVA TARİHİ : 16/04/2021
KARAR TARİHİ : 19/06/2023
Mahkememizde görülmekte olan Konkordatodan Kaynaklanan Nizalı Alacak Davası davasının ön inceleme aşamasında yapılan incelemesi sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili mahkememize sunduğu dava dilekçesinde; İzmir … ATM’nin … esas … karar sayılı ilamı ile davalı şirketin konkordatosunun tasdikine karar verildiğini, iş bu tasdik kararının 29/07/2020 tarihinde ilan olunduğunu, müvekkili bankanın çekişmeli alacağı için zorunlu arabuluculuğa başvurulduğunu, anlaşma sağlanamadığından İzmir …ATM’nin … esas sayılı davasının açıldığını, davalı şirketin konkordatosunun tasdikine ilişkin İzmir … Asliye Ticaret Mahkemesi kararının istinaf edilmesi üzerine İzmir BAM ‘nin … H.D. ‘nin … Esas … Karar sayılı 02.12.2020 tarihli kararı ile istinaf isteminin kabulü ile … ATM’nin kararının kaldırılmasına karar verildiğini, İzmir … ATM’nin .. Esas sayılı dosyası üzerinden yeniden yargılama yapılarak, 11.03.2021 tarihinde yeniden konkordatonun tasdikine karar verildiğini, bu kararda … Bankası A.Ş. tarafından talep edilen 601.353,94-Tl çekişmeli alacak olarak kabulü ile bu alacağa isabet eden payın İİK 358/b maddesine göre açılacak davada verilecek kararın kesinleşmesine kadar borçlu davacı tarafından kayyımın … Adliye Şubesine açacağı bir hesaba konkordato projesi ve ödeme planındaki oranlar ve vadeler dikkate alınarak yatırılmasına karar verildiğini, … ATM’nin 18.03.2021 tarihli kararının ilan edilmesine müteakip İİK 308 maddesi kapsamında gösterilen 1 aylık hak düşürücü sürenin yeniden işlemesi sebebi ile olası hak kayıplarının önüne geçmek maksadı ile zorunlu dava şartı kapsamında arabuluculuk sürecine başvurularak, müzakereler sonucunda anlaşma sağlanamaması üzerine iş bu davanın ikame edildiğini ileri sürerek İzmir … ATM ‘nin 11.03.2021 tarihli … Esas … Karar sayılı kararla konkordato talebinin tasdikine karar verilen borçlu davacı şirketin müvekkili alacaklı davacı bankaya 05.11.2018 tarihi itibarı ile toplam 601.353,94-Tl alacağının bulunduğu, müvekkili bankanın reddedilen ve çekişlemeli hale gelen 601.353,94-Tl alacağının kayıt kabulü ile tespiti ve alınan borç tutarının İİK ‘nun 308/b maddesi uyarınca konkordato tasdik kararı veren İzmir … ATM tarafından belirlenecek bir bankaya borçlu tarafından yatırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkememizin 29/04/2021 tarihli … Esas … Karar sayılı kararı ile; “Davacı, davalı hakkındaki İzmir … ATM’nin 29.07.2020 tarihli … Esas … Karar sayılı tasdik kararından sonra davamızın da konusu olan alacak için İzmir … ATM’nin … Esas sayılı davasını 10.09.2020 tarihinde açmış olup, bu dava halen derdest durumdadır. İzmir … ATM’nin 29.07.2020 tarihli konkordatonun tasdiki kararının Bölge Adliye Mahkemesi tarafından kaldırılması üzerine dava ile ilgili İzmir … ATM’nin … Esas … Karar sayılı 11.03.2021 tarihli konkordatonun tasdiki kararı verilmiş, bu karardan sonra davacı tarafından İzmir … ATM’nin … Esas sayılı davasına konu edilen aynı alacakla ilgili bu kez mahkememizin … Esas sayılı davası açılmıştır. Konkordato sürecinde borçlu tarafından itiraz edilen alacakla ilgili konkordato tasdik kararından önce açılan davada çekişmeli alacak davası olarak kabul edilmekle, mahkememizin … Esas sayılı davasının İzmir … ATM’nin … Esas sayılı davası karşısında derdest bir davanın yeniden açılması olarak değerlendirilmekle, iş bu davanın HMK 114/1-ı ve 115/2 maddesi uyarınca usulden reddine” karar verilmiştir. Mahkememizin kararına karşı davacı tarafça istinaf yoluna başvurulmuş. İzmir BAM 23/03/2023 tarihli … Esas … Karar sayılı kararı ile istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş bu karara karşı temyiz yoluna başvurulmuştur. Yargıtay … Hukuk Dairesinin 09/03/2023 tarihli … Esas … Karar sayılı kararı ile “Aynı davanın, daha önceden açılmış ve hâlen görülmekte olmaması (derdestlik bulunmaması) dava şartıdır. (HMK 114/1-ı) Derdestlikten söz edebilmek için iki davanın taraflarının, konusunun ve dava sebeplerinin aynı olması gerekir. Dava sebeplerinin aynı olmasından anlaşılması gereken davada dayanılan hukuki sebepler olmayıp davada dayanılan vakıalardır. HMK’da düzenlenen dava şartlarında davanın açılabilirliği değil davanın görülebilirliği ön plandadır. Hakim dava şartlarının varlığını dava tarihine göre değil, bu konuda inceleme yaptığı tarihe göre belirler. Çünkü HMK 115. madde dava açılırken bu dava şartlarının bulunmasını bir önşart olarak öngörmemiş ve tamamlanabilme, tamamlandığında dikkate alma esasına göre bu dava şartlarını getirdiğini de açıkça ortaya koymuştur. Açıklanan nedenlerle dava şartı eksikliği bulunup bulunmadığı belirlenirken dava tarihi değil, incelemenin yapıldığı tarih itibarıyla bir eksiklik bulunup bulunmadığına bakılmalıdır. Kaldı ki HMK 114/1-ı madde hükmüne göre derdestlik için aynı davanın daha önceden açılmış olması yeterli olmayıp bunun yanında diğer davanın hâlen görülmekte olması gerekmektedir. Görülmekte olan önceki dava kesin hüküm oluşturmayacak biçimde sona ermiş ise hâlen görülmekte olma koşulu ortadan kalkmış olduğu için sonradan açılan davada derdestlik nedeniyle dava şartı eksikliği bulunduğundan söz edilemeyecektir. Somut olayda; davacı tarafça ilk olarak açılan ve İzmir … Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyası ile görülmüş olan, çekişmeli alacak davasına dayanak İzmir … Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı konkordato tasdik hükmü, yapılan istinaf başvuruları neticesinde, bölge adliye mahkemesince kaldırılmış ve buna dayalı olarak ilk davanın konusuz kaldığı kabul edilerek karar verilmiştir. Konusuz kalma nedeniyle kurulan hükmün, işbu temyiz incelemesine konu bölge adliye mahkemesi kararı tarihinden önce kesinleşmiş olduğu anlaşılmaktadır. Açılan ikinci dava ise yine aynı mahkemece kaldırma kararı sonrası … Esas sayılı dosya üzerinden verilen tasdik hükmü olup, bu davanın İİK’nın 308/b maddesindeki usule uygun şekilde açıldığında tartışma bulunmamaktadır. Bu durumda aynı alacakla iki ayrı dava açılmasındaki temel saikin ilk tasdik kararı ortadan kalkmış olduğu için önceki davanın konusuz kaldığının kabul edilmesidir. İlk tasdik kararının ortadan kalkmasıyla önceki davanın konusuz kalıp kalmadığı tartışılabilir ise de bunun tartışma yeri bu dosya olmayıp önceki dosyadır. Kaldı ki konusuz kalma kararı sonraki süreçte kesinleşmiştir. Bu davanın açıldığı tarihte konusuz kaldığı kabul edilen dosyadaki karar kesinleşmemiş ise de bölge adliye mahkemesinin karar verdiği tarihten önce kesinleşmiş olup istinaf incelemesinin yapıldığı tarihte önceki dava nedeniyle görülmekte olan derdest bir dava bulunmamaktadır. Bölge adliye mahkemesince ilk derece mahkemesi kararının istinaf incelemesi yapılırken, derdestliğe ilişkin dava şartı eksikliği bulunup bulunmadığının dava tarihine göre değil dava şartı incelemesini de kapsayan istinaf incelemesinin yapıldığı karar tarihine göre belirlenmesi gerekir. Bu durumda dava tarihi esas alınarak derdestliğe ilişkin dava şartı eksikliği bulunduğu kabul edilerek istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi yerine dava şartı eksikliğinin ortadan kalktığı gözetilerek bir karar verilmelidir. Bu durumda mahkemece; süreç içerisinde gelişen durum da dikkate alınarak, işbu davanın esasının incelenmesi gerekirken yanılgılı gerekçelerle davanın derdestlik nedeniyle usulden reddi doğru olmamış, istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin bölge adliye mahkemesi kararı kaldırılarak, ilk derece mahkemesi kararının bozulması uygun görülmüştür.” gerekçesi ile BAM kararı ortadan kaldırılmış mahkememiz kararı bozulmuştur.
Bu kez dava dosyası mahkememizin yukarıda belirtilen esas sırasına kaydolunmuş yazılı yargılama usulüne göre tensip tutanağı hazırlanmış davalı tarafa dava dilekçesi tebliğ olmuş davalı cevap dilekçesini sunmuş bu dilekçe davacı tarafa tebliğ olmuş, davacı vekili cevaba cevap dilekçesini sunmuş bu dilekçe de karşı tarafa tebliğ olmuştur.
Davacı vekili 24/05/2023 tarihli dilekçesi ile; davaya konu İzmir … ATM’nin … Esas … Karar sayılı dosyasında verilen konkordato tasdik kararının BAM kararı ile kaldırılarak davanın reddine karar verildiği bu kararın Yargıtay onama kararı ile kesinleştiği çekişmeli alacak davasının konkordato tasdik kararına bağlı bir dava olduğundan görülen iş bu davanın konusuz kaldığı ileri sürülerek karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesinin ancak davalı tarafın iş bu davanın açılmasına sebebiyet verdiğinden yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili sunduğu cevap dilekçesinde, davanın dayanağını oluşturan İzmir … ATM’nin … Esas sayılı dosyasından verilen konkordato tasdik kararının istinaf incelemesi neticesinde kaldırıldığına akabinde yapılan yargılamalar neticesinde müvekkilinin konkordato isteminin reddine karar verildiğini temyiz incelemesi ile onanarak kararın kesinleştiğini bu nedenle davanın konusuz kaldığını bu nedenle reddine karar verilmesini, esasa ilişkin olarakta müvekkilinin davacıya borcunun olmadığın gayri nakdi riskin gerçekleşmemiş olduğunu talebe konu borç ve ferilerini kabul etmediklerini, risk gerçekleşmediğinden müvekkilinin borçtan sorumlu tutulamayacağını, davanın esastan da reddini savunmuştur.
İzmir … ATM’ce gönderilen dosyanın ilgili bölümlerinin incelenmesinden davalı şirketin konkordato talebinin İzmir … ATM’nin … Esas sayılı davasında görüldüğü 17/07/2020 tarihli … Esas … Karar sayılı konkordatonun tasdiki kararının İzmir BAM … hukuk Dairesinin 02/12/2022 tarihli kararı ile kaldırıldığı, dosyanın İzmir … ATM’nin … Esas numarasına kaydedildiği, 11/03/2021 tarihli … Esas … Karar sayılı kararı ile yeniden davalı şirketin konkordatosunun tasdikine karar verildiği davamızın dayanağının bu karar olduğu, bu kararda davacı bankanın 601.353,94 TL alacağının nizalı alacak olarak kabul edildiği ve mahkememizdeki davanın açıldığı, konkordatonunu tasdikine ilişkin bu kararda İzmir BAM … Hukuk Dairesinin 25/11/2021 tarihli kararı ile kaldırıldığı, bu kez davanın İzmir .. ATM’nin … Esas sırasına kaydedildiği, 10/02/2022 tarihli karar ile konkordatonun tasdikine karar verildiği, İzmir BAM … Hukuk Dairesinin 19/07/2022 tarihli kararı ile tasdik kararının kaldırılarak konkordato isteminin reddine karar verildiği bu kararın Yargıtay … Hukuk Dairesinin 09/02/2023 tarihli kararı ile onandığı ve böylece davalı şirketin konkordato isteminin reddine dair kararın 09/02/2023 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır.
Toplanan tüm deliller karşısında davamızın dayanağının davacı şirketin İzmir … ATM’nin … Esas … Karar sayılı konkordatonun tasdiki kararı olduğu, bu kararın İzmir BAM … Hukuk Dairesi’nin 25/11/2021 tarihli kararı ile kaldırıldığı dolayısıyla davamızın dayanağının ortadan kalktığı hatta İzmir … ATM’deki yargılamalar sonunda davalı şirketin konkordatosunun tasdikine dair kararın İzmir BAM … Hukuk Dairesince kaldırılarak konkordato isteminin reddine karar verilmekle ve bu kararın da Yargıtay …. Hukuk Dairesince onanmakla davalı şirketin hakkında uygulanması gereken konkordato tasdik kararının kalmadığı, iş bu nizalı alacak davasında hükümlerin esas alınacağı tasdik kararının ortadan kalktığı anlaşılmakla dava konusu ortadan kalktığınından karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiştir.
İddia savunma değerlendirildiğinde bu aşamada tarafların haklılık durumunun tespitinin mümkün bulunmadığı, sırf bu nedenle uzun sürebilecek bir yargılamaya devam etmenin ve yargılama gideri sarf etmenin usul ekonomisine uygun olmadığı dikkate alınarak taraflar yararına avukatlık ücretine takdir edilmemiş. Taraflarca sarf edilen yargılama giderinin kendileri üzerinde bırakılmasına karar verilmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın konusu ortadan kalkmakla KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Karar tarihi itibariyle alınması gerekli 179,90-TL harcın peşin alınan 10.269,63-TL harçtan mahsubu ile bakiye 10.089,73-TL harcın karar kesinleştiğinde talebi halinde davacıya iadesine,
-Dava açılmadan evvel zorunlu arabuluculuk kapsamında başvurulan arabuluculuk görüşmeleri nedeniyle devlet tarafından sarf olunan 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Taraf vekilleri yararına avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına,
4-Taraflarca yapılan yargılama giderlerin sarf eden taraf üzerinde bırakılmasına,
-Taraflarca yatırılan ancak sarf edilmeyip artan gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair; gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde verilecek dilekçe ile İzmir Bölge Adliye Mahkemeleri İlgili Hukuk Dairesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere dosya üzerinde tarafların yokluğunda ve tensiben yapılan inceleme sonunda oybirliğiyle karar verildi.19/06/2023
Başkan …
e-imzalı
Üye …
e-imzalı
Üye …
e-imzalı
Katip …
e-imzalı