Emsal Mahkeme Kararı İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/118 E. 2023/506 K. 11.07.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2023/118 Esas
KARAR NO : 2023/506
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 10/02/2023
KARAR TARİHİ : 11/07/2023
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket tarafından, davalı yana … sözleşme hesap nolu abonelik çerçevesinde elektrik tedariki sağlanmış olup, davalı tarafça ödenmeyen elektrik faturasının tahsili amacı ile Merkezi Takip Sistemi … sayılı dosyası ile takip başlatıldığını, davalı hakkında, 6.193,32 TL fatura alacağı, 147,62 TL işlemiş gecikme zammı ve bu gecikme zammı nedeni ile doğan 26,57 TL KDV olmak üzere toplam 6.367,51 TL alacağın, takip tarihinden itibaren asıl alacağa işleyecek değişen oranlardaki gecikme faizi ve bu faizin KDV’sinin tahsili talebi ile başlatılan icra takibine, davalının borca itirazı neticesinde takibin durduğunu, davaya konu abonelik sözleşmesi, davalının ../İstanbul
adresindeki ticarethane için tanzim edildiğini, anılan sözleşme gereği davalı tarafa elektrik enerjisi temini sağlandığını, bu tüketim sonucu enerji kullanım bedeli olarak hukuka uygun şekilde fatura tahakkuk ettirildiğin ve işbu fatura bedelinin davalı tarafça ödenmediğini, 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un “Dava şartı olarak arabuluculuk” başlıklı 73/A hükmü uyarınca, alacağın tüketici uyuşmazlık kapsamında bulunması nedeniyle arabuluculuğa başvurulduğunu, … numaralı arabuluculuk dosyası üzerinden yapılan görüşmeler sonucunda, dosyanın anlaşmama ile sonlandığını, dava konusu alacak ek tüketim faturasına ilişkin bir alacak olup likit (muayyen, belirlenebilir) nitelikte bulunduğundan ve davalının borca itirazı haksız ve kötü niyetli olduğundan İİK’nin 67/2 maddesi uyarınca takip toplamının %20′ sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerektiğini, davalı tarafa fatura tebliği akabinde fatura hakkında bilgi verildiğini, ödenmemesi nedeni ile sonraki süreçte de bilgilendirmeler yapıldığını, ancak sonuç alınamadığını, davalı tarafından itirazın kötü niyetle ve zaman kazanmak için yapıldığını, bu süreçte davalı tarafın alacaklılarından mal kaçırmaya giriştiğinin anlaşıldığını belirterek, davacı şirketin fazlaya ilişkin ve başkaca talep ve dava hakları saklı kalmak kaydı ile, ihtiyati haciz taleplerinin kabulü ile davalı tarafın 6.367,51 TL tutarındaki malları ile üçüncü kişilerdeki hak ve alacaklarının ihtiyaten haczine karar verilmesini, davanın kabulü ile; Merkezi Takip Sistemi … sayılı dosyaya yapılan itirazın iptali ve takibin İzmir İcra Dairelerinde devamına, davalının asıl alacağın %20′ sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı tarafça cevap dilekçesi sunulmamıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava Abonelik Sözleşmesi nedeniyle başlatılan icra takibine borçlu tarafından yapılan itirazın iptali davasıdır.
Davacı, Merkezi Takip Sistemi … sayılı dosyası ile davalı aleyhine 6.193,32 TL tutarlı faturadan kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla 6.367,51 TL alacağın tahsili amacıyla icra takibi başlatmış ve davalının borca itirazı neticesinde takip durmuştur. İtiraz dilekçesi davacı alacaklıya tebliğ edilmemiştir ve davacı tarafça süresinde itirazın iptali davası açılmıştır.
Davacı vekili tarafından 22.06.2023 tarihli dilekçe ile, davaya konu olan icra dosya borcunun yargılamanın devamı sırasında borçlu tarafından haricen ödendiğini ve takip dosyasının kapatıldığını belirttiği, borçlu tarafından icra dosyasına yapılan ödemeye ilişkin dekontu dilekçe ekinde sunduğu, davacı vekilinin mahkememiz 11.07.2023 tarihli celsedeki beyanında davalıdan vekalet ücreti, yargılama gideri ve icra inkar tazminatı taleplerinin bulunmadığını belirttiği anlaşıldı.
Dosyanın incelenmesinde, yargılama sırasında davacı vekili tarafından 22.06.2023 tarihli dilekçe ile dava konusu icra dosya borcunun borçlu tarafından haricen ödendiğinin belirtildiği, ödeme belgesinin sunulmasının istenildiği ve davacı vekili tarafından ödeme belgesinin sunulduğu, incelenmesinde dava konusu icra takibine konu ödemenin dava tarihinden sonra davalı tarafça ödendiği ve bu nedenle davanın konusuz kaldığı anlaşılmakla, dava konusuz kaldığından davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına, davacı vekilinin 11.07.2023 tarihli duruşmadaki beyanında davalıdan vekalet ücreti ve yargılama gideri talep etmediğine yönelik beyanı dikkate alınarak davacı yararına vekalet ücreti ve yargılama giderine hükmedilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerektiği kanaatine varılmış ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:
Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Dava konusuz kaldığından davanın esası hakkında KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Karar tarihi itibariyle alınması gereken 269,85‬ TL harçtan peşin alınan 179,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 89,95 TL harcın davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
3-Davacı vekilinin beyanı dikkate alınarak davacı yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
4- Davacı vekilinin beyanı dikkate alınarak yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-7155 sayılı yasanın 19/12/2018 tarihinde yürürlüğe giren 23.maddesiyle eklenen 6325 sayılı yasanın 18/A maddesi gereğince taraflar arasında yapılan arabuluculuk faaliyeti sonunda, ileride haksız çıkacak taraftan alınmak üzere Hazine tarafından karşılanan 1.360,00 TL arabulucu ücretinin davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
6-Davacının yatırdığı gider avansından kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde kendisine iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı dava değeri itibari ile kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.11/07/2023
Katip …
E-imzalı
Hakim…
E-imzalı