Emsal Mahkeme Kararı İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/984 E. 2023/274 K. 06.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/984 Esas
KARAR NO : 2023/274
DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 01/12/2022
KARAR TARİHİ : 06/04/2023

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından Mahkememize sunulan dava dilekçesinde özetle; İzmir … İcra Müdürlüğü’nün … Esas , … Esas ve … Esas sayılı takip dosyalarında, takip asıl borçlusu müteveffa …’ın 19/05/2020 tarihinde vefat ettiği, davalı alacaklı tarafından dosyaya sunulan mirasçılık belgesine dayanılarak müvekkiline ödeme emri gönderildiği, işbu ödeme emirleri usule ve yasaya aykırı olarak çıkarılmış olup müvekkilinin anılan icra takip dosyalarının borçlusu olmadığı, dosyalarda taraf dahi olmadığı, müvekkilinin, asıl takip borçlusu müteveffa … dan kendisine intikal eden mirası, İstanbul … Sulh Hukuk Mahkemesi … Esas, … Karar sayılı dosyasında verilen hükümle mirası kayıtsız şartsız reddettiği, müvekkilinin kendi mirasçısı küçük kızı … adına da reddi miras yaptığı, küçük bakımından dosyanın tefrik edildiği ve yine İstanbul … Sulh Hukuk Mahkemesi … Esas, … Karar sayılı hüküm ile küçüğün de mirası reddettiğinin tespit edildiği, müvekkilinin mirası reddetiğinden işbu takip dosyaları ve senetler nedeniyle borçlu olmadığı, müvekkili tarafından reddi miras yapıldığına dair mahkeme hüküm tarihinin 15/09/2020 olduğu, fakat işbu dava konusu takip dosyalarına, davalı alacaklı tarafından sunulan mirasçılık belgesinin tarihinin 09/11/2022 olarak açıkça görüldüğü, müvekkilinin icra takiplerinde taraf ehliyetinin olmadığı belirtilerek açıklanan nedenlerle; davanın kabulü ile müvekkilinin dava konusu takip ve senetler dolayısıyla borçlu olmadığının tespitine, öncelikle teminatsız olarak veya mahkemece uygun bir teminat karşılığı ihtiyati tedbir kararı verilerek dava konusu takiplerin durdurulmasına, icra veznesine girebilecek paranın davalıya ödenmemesine, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, bu dava sebebiyle uğramış oldukları zararların yasa gereği alacağın %20 sinden az olmamak kaydıyla belirlenecek tazminatın müvekkiline verilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesinin talep edildiği görülmüştür.
Davalı vekili tarafından Mahkememize sunulan cevap dilekçesinde özetle; davalı müvekkilin borçlu … ve dava dışı borçlu … kıymetli evraktan kaynaklanan alacaklarının mevcut olduğunu bu alacakların tahsili amacıyla icra takipleri başlatıldığını, … ve … adına başlatılan icra takiplerinde takiplerinin kesinleştirilip borçlular hakkında haciz işlemlerine başlandığını, icra dosyalarından yetki alındığı, tarafımıza icra müdürlüğünün mirasçılık belgesi çıkartılması için İzmir … İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı icra dosyasından iik 94.madde uyarınca verilmiş yetki üzerine mirasçılık belgesi talebiyle dava açıldığını, İzmir … sulh hukuk mahkemesinin … e. … k. sayılı ilamı ile borçlu (muris) …’a ait mirasçılık belgesi verildiğini, davacının huzurda açtığı menfi tespit davasına dayanak olarak sunduğu mirasın reddi kararları ise 15.09.2020 ve 27.05.2021 tarihi olduğu dava dilekçesinin müvekkile tebliğ edilmesi üzerine öğrenilmiştir. ancak görüldüğü üzere tarafımızca yapılan işlemler 09.11.2022 tarihli mahkeme ilamı esas alınarak yapılmıştır. daha sonra verilmiş bir mahkeme kararına dayanılarak yapılan işlem yönünden tarafımıza kusur izafe edilmesi mümkün değildir. kaldı ki mahkeme ilamının doğru olup olmadığının araştırılması tarafımızdan beklenemeyeceğinden huzurda açılan davadan da sorumluluğumuz bulunmamaktadır. huzurdaki davanın konusu ile birebir aynı mahiyette olan izmir bölge adliye mahkemesi … e. … k. sayılı ilamı ile hüküm altına alınan kararda davalının sorumluluğuna gidilemeyeceği ve yargılama gideri ile vekalet ücretinden sorumlu tutulamayacağı hüküm altına alınmıştır. huzurdaki davada, davacının zarara uğradığı iddiasıyla %20 den az olmamak üzere mahkemeden talep edilen tazminat talebinin mahkeme tarafından reddedilmesi gerekmektedir. ancak yukarıda detaylı olarak belirtildiği üzere mahkeme tarafından tazminat taleplerinin reddi gerektiğini belirterek açılan menfi tespit davasının reddine, davanın kabul edilmesi halinde davalı aleyhine tazminata hükmedilmemesine, davanın kabul edilmesi halinde yukarıda açıklamalarımız da dikkate alınarak davalı müvekkil aleyhine ve davacı lehine vekalet ücreti takdirine ve yargılama giderine hükmedilmemesine, dava nedeniyle yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesinin talep edildiği görülmüştür.
Dilekçelerin teatisi aşaması usulüne uygun tamamlanmakla taraf teşkili sağlanmış ve yine usulüne uygun olarak tahkikat aşamasına geçilmiştir.
DELİLLER:
İzmir …. İcra Dairesi’nin … Esas sayılı, … Esas sayılı ve … esas sayılı icra dosyasının Uyap örnekleri, davacı yan mirasın reddine dair İstanbul … SHM’nin … esas ve … karar sayılı dosyasının Uyap örneği ve davacı yan yönünden alınan mirasçılık belgesine yönelik İzmir … SHM’nin … esas ve … karar sayılı ilamı dosyamız arasındadır.
İzmir … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasının incelenmesinde; Mahkememiz davalısı tarafından … ve … aleyhine toplam 21.057,02 TL alacağın tahsili bakımından kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip başlatıldığı, takip dayanağının 25/11/2018 tanzim tarihli 15/04/2019 vade tarihli ve 20.000,00 TL bedelli senet olduğu, takibin 10/05/2019 tarihinde başlatıldığı, aynı müdürlüğün 2019/9241 esas sayılı dosyasının incelenmesinde; Mahkememiz davalısı tarafından …, … ve … aleyhine toplam 41.423,19 TL alacağın tahsili bakımından kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip başlatıldığı, takip dayanağının 25/11/2018 tanzim tarihli 15/05/2019 ve 30/05/2019 vade tarihli ve 20.000,00’er TL bedelli iki senet olduğu, takibin 27/06/2019 tarihinde başlatıldığı, yine aynı müdürlüğün … esas sayılı dosyasının incelenmesinde; Mahkememiz davalısı tarafından …, … ve … aleyhine toplam 41.583,47 TL alacağın tahsili bakımından kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip başlatıldığı, takip dayanağının 25/11/2018 tanzim tarihli 30/06/2019 ve 30/07/2019 vade tarihli ve 20.000,00’er TL bedelli iki senet olduğu, takibin 27/08/2019 tarihinde başlatıldığı, takiplerden kaynaklı davacıya gönderilen ödeme emirlerinin tebliğ tarihlerinin 24/11/2022 olduğu görülmüştür.
İstanbul … SHM’nin … esas ve … karar sayılı dosyasının incelenmesinde; … tarafından icra dosya borçlusu …’ın vefatından kaynaklı 16/07/2022 tarihinde mirasın reddi davasının açıldığı, Mahkemece 15/09/2020 tarihli karar ile mirasın yasal süresi içerisinde kayıtsız ve şartsız reddedildiği davanın kabulüne karar verildiği ve hükmün 05/11/2020 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır.
İzmir … SHM’nin … esas ve … karar sayılı ilamının incelenmesinde ise icra dosya alacaklısı tarafından icra müdürlüğünden alınan yetkiye istinaden 08/11/2022 tarihli başvuru ile 09/11/2022 tarihli ilam ile mirasçılık belgesinin temin edildiği görülmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda; tarafların iddia ve savunmaları, deliller ve tüm dosya kapsamına göre;
Yapılan inceleme neticesinde davalı tarafça yukarıda belirtildiği şekilde İzmir … icra Müd.’nün … esas, … esas ve … esas sayılı doysalar üzerinden Mahkememiz davacısının babası olan ve 19/05/2022 tarihinde vefat eden … ve yukarıda belirtilen borçlular aleyhine kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip başlatıldığı, söz konusu takibin devamında …’ın vefatı üzerine icra müdürlüğünden alınan yetkiye istinaden icra dosya alacaklısı tarafından İzmir … SHM’nin … esas sayılı dosya üzerinden 08/11/2022 tarihli başvuruya istinaden mirasçılık belgesi alındığı ve bunun icra dosyasına bildirilmekle Süleyman Balaban yerine mirasçılar dahil edilerek takibe devam edildiği, Mahkememiz davacısının da söz konusu bu işlemler neticesinde borçlu konumunda alındığı, davacı tarafından İstanbul … SHM’nin … esas … karar sayılı ve kesinleşen dosyası üzerinden davacının kızı … yönünden mirasın reddine dair karar alındığı, yine davacı asil yönünden de İstanbul … SHM’nin … esas ve … karar sayılı ve şu aşamada kesinleşmediği anlaşılan dosya üzerinden mirasın reddine dair karar alındığı, söz konusu mirasın reddine dair davaların icra dosyasına alacaklı tarafça bildirilen tarihten evvel başvurusunda bulunulduğu, konularında bir uyuşmazlık olmadığı tespit edilmiştir.
Yukarıdaki yapılan tespit göz önüne alındığında taraflar arası uyuşmazlığın bahse konu icra dosyaları üzerinden Mahkememiz davacısının borçlu olup olmayacağı, borçlu değil ise davacı yanın tazminat talebinin yerinde olup olmayacağı hususlarının tespit ve değerlendirilmesine yönelik açılan menfi tespit davası olduğu anlaşılmıştır.
Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde; Mahkememiz davalısı tarafından davaya konu İzmir … İcra Müdürlüğü’nün … Esas, … Esas ve … Esas sayılı dosyaları üzerinden davacının babası olan ve 19/05/2020 tarihinde vefat eden … ve birtakım borçlular aleyhine başlatılan takibin devamında … vefat etmesi üzerine bu sefer İzmir … SHM’nin … Esas sayılı dosyasına yapılan başvuruya istinaden alınan mirasçılık belgesi kapsamında takibin davacı yönünden iptaline dair işlemlerde bulunulmuş ise de davacı tarafça İstanbul … SHM’nin … Esas ve … Karar sayılı ilam ile mirasın reddine dair karar alındığı, ret kararının 05/11/2020 tarihinde kesinleştiği ve ancak bu nitelikteki karar ilamının sonucu olarak mirasçının mirasçılık vasfından hariç bırakılarak değerlendirme yapılacağından vefat tarihine kadar irade beyanının gereği götürdüğü yani vefat tarihi olan 19/05/2020 tarihi itibariyle davacının mirasçılık sıfatının son bulduğu, bahse konu mirasın reddi dosyasının 16/07/2020 tarihinde açıldığı anlaşılmakla icra takibinin başlangıcından sonra ileri sürüldüğü görülerek davacının davaya konu icra dosyalarından kaynaklı borçlu olmadığının tespitine yönelik talepte haklı olduğu anlaşılmakla açılı davanın davanın kabulü ile; davalı tarafından başlatılan İzmir … İcra Müdürlüğü’nün … Esas, İzmir … İcra Müdürlüğü’nün … Esas ve İzmir … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyalarına yönelik Mahkememiz davacısının işbu takiplerden kaynaklı davalı yana borçlu olmadığının tespitine, her ne kadar aksi iddia edilmiş ise de takiplerin durdurulmasına yönelik karar verilmediği ve bu kapsamda yasal şartları oluşmadığı anlaşılmakla davacı yanın tazminat talebinin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Yukarıda belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar verilmekle birlikte davacı tarafça lehine yargılama gideri ile vekalet ücretinin talep edildiği, buna karşılık davalı yanca davanın açılmasında kusurunun bulunmaması nedeniyle yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılması ile aynı zamanda aleyhine vekalet ücreti hükmedilmemesi gerektiği yönündeki taleplerin incelenmesi gerektiği anlaşılmakla öncelikli olarak icra dosya borçlusunun somut olaydaki gibi mirasın reddine dair karar ile birlikte bu sıfatın kaldırılmasına dair imkanının neler olduğu konusunda yapılan değerlendirmede borçlunun ya ödeme emrinin tebliği üzerine yasal itiraz süresi içende mirasın reddine dair kararı icra müdürlüğüne ibraz ile takibin kendisi yönünden iptalini talep edebileceği, ya itiraz süresinin kaçırılması halinde doğrudan icra tetkik mercinine yada önce icra müdürlüğüne itiraz kabul olmazsa tetkik mercine icra memur muamelesini şikayet yolu ile götürüp takibin kendisi yönünden iptalini talep edebileceği ya da somut olaydaki gibi doğrudan Mahkemeye menfi tespit yolu ile başvurarak takibin kendisi yönünden iptalini talep edebileceği hususlardan ibaret olduğu değerlendirilmiştir. Bu kapsamda somut olay bakımından yapılan incelemede ise; davacı yan miras bırakanı …’ın 19/05/2020 tarihli vefatından kaynaklı mirasçılık belgesi teminine dair İzmir … SHM’nin … esas sayılı dosyasından alınan mirasçılık belgesi ilamına yönelik başvuru tarihinin 08/11/2022, karar tarihinin ise 09/11/2022 olduğu, mirasın reddine dair davanın 16/07/2020 tarihinde açılmakla birlikte hükmün 05/11/2020 tarihinde kesinleştiği, mirasın reddine dair icra dosyasına herhangi bir bildirim olmadığı, vefat tarihinden yaklaşık 1,5 yıl sonra alınan mirasçılık belgesi ile davacının icra dosyasına dahil edildiği ve icra dosyalarından gönderilen ödeme emirlerinin davacı yana 24/11/2022 tarihinde tebliğ edildiği, iş bu davanın ise 01/12/2022 tarihinde açıldığı tespit edilerek her ne kadar davanın kabulüne dair hüküm kurulmuş ise de davacının iş bu davayı açmasına sebebiyet veren icra takiplerinin kambiyo takipleri olduğu, söz konusu takiplerde yasal itiraz süresinin 5 gün olduğu, davacıya icra takipleri dolayısıyla çıkarılan tebligatların 24/11/2022 tarihinde tebliğ edildiği göz önüne alındığında iş bu davanın az önce bahsedilen 5 günlük sürenin geçirilmesinden sonra açıldığı dolayısı ile davacının az önce de belirtildiği üzere somut uyuşmazlığı dava yoluna götürmeden evvel yasal 5 günlük itiraz süresi içerisinde mirasın reddine dair karar ile birlikte icra müdürlüğüne başvuruda bulunularak davacı hakkındaki takibin iptali yönünde müdürlükçe işlem tesis edilebilme imkanı varken bu 5 günlük itiraz süresinin dolmasından sonra eldeki davanın açıldığı anlaşılmakla davacı tarafından yatırılan masrafların davacı üzerinde bırakılmasına, her ne kadar davacı kendisini vekil ile temsil ettirmiş ise de davacı lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına ancak sonuçta davacı yan haklılığını ispat ettiğinden ve alınması gereken bakiye karar ve ilam harcının ise davalıya yükletilmesine kanaat getirilerek bu hususta aşağıdaki şekilde karar kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1- Davanın KABULÜ ile; davalı tarafından başlatılan İzmir … İcra Müdürlüğü’nün … Esas, İzmir … İcra Müdürlüğü’nün … Esas ve İzmir … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyalarına yönelik Mahkememiz davacısının işbu takiplerden kaynaklı DAVALI YANA BORÇLU OLMADIĞININ TESPİTİNE,
– Takiplerin durdurulmasına yönelik karar verilmediği ve bu kapsamda yasal şartları oluşmadığı anlaşılmakla davacı yanın tazminat talebinin REDDİNE,
2- Karar tarihi itibariyle alınması gerekli 7.108,58 TL karar ve ilam harcından evvelce alınan 1.777,15 TL peşin harcın mahsubu ile hazineye irad kaydına, bakiye 5.331,43 TL karar ve ilam harcının DAVALIDAN TAHSİLİ HAZİNEYE İRAD KAYDINA, söz konusu tutar ile ilgili 492 sayılı harçlar kanunu 28. Madde uyarınca kararın tebliğinden itibaren 1 ay içerisinde tahsil harç müzekkeresi düzenlenmesine,
3- Davacı tarafından yatırılan 1.857,85 TL (1.777,15 TL peşin harç ile 80,70 TL başvuru harcından oluşan) harç ile gider avansından kullanılan 54,00 TL (tebligat ücreti ve posta masrafından oluşan) yargılama giderinden oluşan toplam 1.911,85 TL’nin DAVACI ÜZERİNDE BIRAKILMASINA, arta kalan 76,00 TL’nin 6100 sayılı HMK’nın gider avans tarifesinin 5. maddesi gereğince DAVACI TARAFA İADESİNE,
4- Davacı kendisini vekil ile temsil ettirmiş ise de yukarıda açıklanan gerekçeler ile DAVACI LEHİNE VEKALET ÜCRETİ TAKDİRİNE YER OLMADIĞINA,
5- Dair taraf vekillerinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İzmir Bölge Adliye mahkemeleri nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 06/04/2023

Katip …
e-imzalı

Hakim…
e-imzalı