Emsal Mahkeme Kararı İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/763 E. 2023/340 K. 27.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2022/763 Esas
KARAR NO : 2023/340
DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 20/09/2022
KARAR TARİHİ : 27/04/2023
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA; Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde özetle; Müvekkil sigorta şirketine … poliçe no ile sigortalı …’e ait … Mah. … Bulv. Cad. … İşhanı No:… …/İzmir adresinde bulunan iş yeri 09.12.2020 tarihinde … Moda isimli davalıya ait işyerinde yangın vanasının açık bırakılması nedeniyle su sirayeti sonucu maddi zarar meydana geldiğini, hasarın poliçe teminat kapsamına giren rizikolardan olduğu için, sigorta şirketi tarafından sigorta ettirene hasar bedeli olarak 115.586,83-TL ödendiğini, müvekkili şirket tarafından sigortalısına yapılan ödeme neticesinde, Türk Ticaret Kanunu’nun halefiyete ilişkin hükümleri uygulama alanı bulduğunu, Halefiyet ilkesi gereğince, sigorta rizikosu, üçüncü kişilerin kusuru ile vuku bulmuş olursa, kendi sigorta ettirenine sigorta tazminatını ifa eden sigortacının, bu ifası oranında sigorta ettirenin yerine geçerek onun kusurlu üçüncü kişilere başvurma hakkına halef olacağını beyanla hasara sebebiyet veren davalı hakkında İzmir … İcra Müdürlüğü … Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, borçluya ödeme emrinin gönderildiğini ancak borçlu/davalının ilgili takibe haksız olarak itiraz ederek takibi durdurduğunu, İzmir …. İcra Müdürlüğü …E. sayılı dosyasına borçlu tarafından yapılan itiraz haksız olduğundan, davalı/borçlu hakkında itirazın iptaline ve takibin devamına karar verilmesini; yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava ettiği,
CEVAP; Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle; öncelikle zamanaşımı def’inde bulunduklarını, müvekkili ve … isimli kişi ( davacı sigortanın zararını karşıladığı kişi ) iş yerlerinin olduğu binanın 3 katlı iş hanı niteliğinde olduğunu, 1. ve 3. katlarını müvekkilinin gelinlik atölyesi olarak 2. katını ise … isimli kişinin spor salonu olarak işlettiğini, yangın merdiveni binanın üç katında da mevcut olup birbirleriyle bağlantılı halde olduğunu, üst katan zemine kadar binada yangın merdiveninin mevcut olduğunu, yangın merdiveninin iş yerlerinin dışında binaya eklenti olarak yapıldığını, 3. kata yangın merdiveninin olduğu bölümde yangın olması halinde, müdahale için su musluğu bulunduğunu, 09.12.2020 tarihinde, müvekkili 1. ve 3. Kata olan iş yerini akşam saatinde kapatıktan sonra 3. Kata yangın merdivenin olduğu bölümde olan su vanasının hangi saate kim veya kimler tarafından kasıtlı veya ne saikle yapıldığını bilenemeyen bir sebeple açık bırakıldığını, 2. Kata bulunan zararı sigorta şirketince tazmin edilen iş yeri çalışanlarından olan … isimli soyisimini bilmedikleri kişinin sabah iş yerine geldiğinde, bahsedilen su vanasının açık olduğunu gördüğünü, su vanasını kapatıktan sonra su akıntısının kesildiğini, buradan anlaşılan su vanasının patlaması veya arıza sebebiyle değil kasıtlı olarak açılması sonucu olayın meydana geldiğini, ayrıca sabah akan musluğu zarar gören 2. kata bulunan iş yerinin çalışanın kapatması bu musluğa rahatlıkla ulaşabildiği ve müvekkile ait iş yerinin kapalı olduğu saate kapatabilmesi de, musluğun müvekkili iş yerinde olmadığının ispatlarından olduğunu, Davacı tarafın iş yerinde meydana gelen hasara sebebiyet veren yangın musluğunun müvekkilin işlettiği gelinlik atölyesine dahil olmayıp ortak alan niteliğindeki yangın merdiveninde olduğunu, Müvekkilinin bahse konu hasar bedelinden sorumlu tutulabilmesi için kusurlu olduğunun yeterli delil ve belge ile açıkça ispat edilmesi gerektiğini, davacı tarafça dosyaya sunulan 10.12.2020 tarihli ekspertiz raporunda olayın gece 22.30 ila sabah 8.30 saatleri arasında meydana geldiğinin belirtildiğini, Tek başına bu hususun bile müvekkilinin veya çalışanlarının yangın musluğunun açılması veya patlaması ile ilgili herhangi bir ilgisi olmadığını ispatlar nitelikte olduğun beyanla… Mah. … Bulvarı Cad. … İş Hanı No:… …/İzmir adresinde bulunan iş hanında bulunan kat maliklerin tespiti ile tespit edilen kat maliklerine davanın ihbar edilmesine, haksız ve mesnetsiz davanın reddine, aksız yere müvekkiline karşı açılan icra takibi ve yine haksız iş bu davanın açılması sebebiyle davacını icra takibine veya iş bu davaya konu olan miktarın % 20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatın davacı yandan alınıp müvekkiline verilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve beyan ettiği,
Dava; sigorta poliçesine dayalı olarak dava dışı sigortalıya ödenen hasar tazminatının davalıdan rücuen tahsili istemine ilişkin itirazın iptali davası ve taraflar arasındaki uyuşmazlığın; davacı sigorta şirketine … poliçe no ile sigortalı dava dışı …’e ait … Mah. … Bulv. Cad. … İşhanı No:… …/İzmir adresinde bulunan iş yerinde 09.12.2020 tarihinde … isimli davalıya ait işyerinde yangın vanasının açık bırakılması nedeniyle su sirayeti sonucu maddi zarar meydana gelip gelmediği, davacı sigorta tarafından sigortalısına hasar ödemesi yapılıp yapılmadığı, yapılmış ise bu miktarı, davalıdan bu miktarı talep edip edemeyeceği , davalının su basmasından dolayı oluşan zarardan sorumluluğunun olup olmadığı noktalarında toplandığı, davacı sigorta tarafından davaya konu iş yerinde meydana gelen su basması nedeniyle meydana gelen hasar ile ilgili olarak sigortalısına ödeme yaptığı ve bu ödemenin davalı kiralayandan rücuen tahsilinin talep edildiği,
6100 sayılı HMK’nın 4. maddesinde sulh hukuk mahkemelerinin görevi düzenlendiği, anılı Kanun’daki düzenlemeye göre;
Sulh hukuk mahkemeleri, dava konusunun değer veya tutarına bakılmaksızın;
a) Kiralanan taşınmazların, 9/6/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununa göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dâhil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davaları,
b) Taşınır ve taşınmaz mal veya hakkın paylaştırılmasına ve ortaklığın giderilmesine ilişkin davaları,
c) Taşınır ve taşınmaz mallarda, sadece zilyetliğin korunmasına yönelik olan davaları,
ç) Bu Kanun ile diğer kanunların, sulh hukuk mahkemesi veya sulh hukuk hâkimini görevlendirdiği davaları, görürler.
22.03.1994 tarihli 37 E-9 K sayılı YİBK’te de belirtildiği üzere, bu dava sigortalı kimsenin sorumlu kişiye karşı açmış olduğu bir dava gibi değerlendirilerek görevli mahkeme belirlenmesinin gerektiği, davacı sigorta şirketi halefiyet hakkına dayalı olarak bu davayı açtığına göre, halefi olduğu dava dışı sigortalı ile davalı arasındaki ilişkinin mahiyetine bakılarak görevli mahkeme tespit edileceği, somut olayda, dava dışı sigortalı ile davalı arasında kira ilişkisi bulunmakta olup, temel ilişki kira ilişkisi olması sebebiyle görevli mahkeme 6100 sayılı HMK’nın 4/1-a maddesi gereğince sulh hukuk mahkemesi olacağı, bu durumda, mahkememizce görevsizlik kararı ile dosyanın sulh hukuk mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerektiği anlaşılmakla Mahkememizde oluşan hür vicdani kanaat ve inanca göre aşağıdaki şekilde hüküm tesisi gerekmiştir.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
1)HMK m. 115(2) hükmü uyarınca davanın USULDEN REDDİNE, MAHKEMEMİZİN GÖREVSİZLİĞİNE,
2)Görevli Mahkemenin SULH HUKUK MAHKEMESİ OLDUĞUNA,
3)HMK m. 20(1) hükmü uyarınca, kararın kesinleşmesinden itibaren iki hafta içerisinde taraflardan birinin başvurusu ve talebi halinde dosyanın iş bu dosyamızdan tefriki ile görevli İZMİR NÖBETÇİ SULH HUKUK MAHKEMESİNE GÖNDERİLMESİNE,
4)Kararın kesinleşmesinden itibaren iki haftalık süre içerisinde dosyanın görevli İzmir Nöb. Sulh Hukuk Mahkemesine gönderilmesi için talepte bulunulması halinde bu dosyanın ana davadan tefriki ile görevli mahkemeye gönderilmesine, talepte bulunulmadığı taktirde HMK m. 20(1) hükmü uyarınca davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin taraflara İHTARINA,
5)HMK nın 331/2 maddesi gereğince dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesi halinde, yargılama giderleri hususunda görevli mahkemece karar verilmesine; aksi durumda talep üzerine dosyanın ele alınarak yargılama giderleri hususunda bir karar verilmesine,
6)Kararın kesinleşmesi halinde ayrıca karar yazmaya gerek görülmeden kalan gider avansının taraflara iadesine,
Dair; taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize yahut başka bir yer mahkemesine dilekçe ile başvurmak ve istinaf harcı ile gerekli giderlerin tamamını ödemek suretiyle İzmir Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 27/04/2023
Katip…
e-imzalı
Hakim…
e-imzalı