Emsal Mahkeme Kararı İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/710 E. 2022/959 K. 13.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/710 Esas
KARAR NO : 2022/959

DAVA : Tazminat (Haksız Rekabetten Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 01/09/2022
KARAR TARİHİ : 13/12/2022
GEREKÇELİ KARAR
YAZIM TARİHİ : 15/12/2022
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Rekabetten Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından Mahkememize sunulan dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket tarafından, davalı personel aleyhine, rekabet etmeme taahhüdüne aykırılık sebebi ile (fazlaya ilişkin haklar saklı tutularak) rekabet etmeme taahhüdünde yer alan cezai şartın 5.000-TL’lik kısmının tahsiline ilişkin olarak İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … E. sayılı dosyasında kısmi dava ikame edildiği, söz konusu davada, Mahkemece “Davanın KABULÜNE, 5.000,00-TL cezai şart tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, tazminat miktarına dava tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesi” yönünde karar verilerek, davanın müvekkili şirket lehine sonuçlandığı, bu sebeple, davalının rekabet etmeme taahhüdünde yer alan 24 brüt maaşın cezai şart tutarından, yukarıda arz edilen davada kabul edilen 5.000-TL’nin mahsubu sonrası bakiye miktarın şimdilik 191.000-TL’lik kısmının tahsili için, davalının arabuluculuk görüşmelerine katılmaması sebebiyle anlaşamama ile sonuçlanması akabinde işbu davayı ikame etme zorunluluğu hasıl olduğu, davalının, müvekkili şirkete verdiği rekabet etmeme taahhüdüne aykırı olarak ve taahhütnamede belirlenen süre dolmadan önce rakip işletme olan … Alçı A.Ş’de işe başladığı, müvekkili şirketin, 1932’den bu yana yapı alçıları, alçı levha ve türevi ürünleri üretim-satış faaliyetleri ile iştigal eden bir firma olduğu, müvekkili şirketin ürünleri Türkiye çapında yaygın olarak kullanılmakta olup müvekkili şirketin bu sektörde yaygın ve güçlü pazar payına ve geniş bayilik ağına sahip bir şirket olduğu, müvekkili şirketin üretimini yaptığı ürünler ve bunlara ilişkin her türlü üretim, pazarlama, satış bilgisi ve bunlara dair politikalar, müvekkil şirket açısından ticari sır niteliğinde bilgiler olduğu, davalı …’in 03.02.2014 tarihinde müvekkili şirkette Ege Bölgesi Satış Temsilcisi pozisyonunda işe başlamış olup, zamanla Ege Bölgesi Satış yöneticiliğine terfi ettirildiği ve istifa ettiği 08.10.2018 tarihine kadar Ege Bölgesi satış yöneticisi olarak görevini sürdürdüğü, davalının bu tarihe kadar Ege Bölgesi satış yöneticisi olarak görevini sürdürmesinden ötürü, müvekkili şirketin tüm müşteri çevresi, satış-pazarlama stratejileri, fiyat politikaları gibi pek çok hassas bilgiye vakıf bir bir pozisyonda çalıştığı, bu sebeple davalının rekabet yasağına aykırı davranışlardan kaçınması, müvekkili şirket açısından önem arz ettiğinden, davalının, müvekkili şirkete karşı rekabet etmeme hususuna ilişkin olarak bir taahhütname verdiği, taahhütnamede taahhüde aykırılığın yaptırımı – taahhüde aykırı eylemlerin müvekkil şirkete vereceği her türlü maddi ve manevi zarar ayrıksı olmak üzere- herhangi bir hüküm veya karar alınmasına gerek olmaksızın, davalının müvekkili şirkete ait iş yerinde aldığı son aylık brüt ücretinin 24 (yirmidört) katı tutarını ödemesi olarak belirlendiği, buna karşılık davalının, yukarıda belirtilen taahhüdüne aykırı olarak işten istifa etmek sureti ile ayrılmasından sonra, müvekkili şirketle aynı iş kolunda -yani yapı alçıları, alçı levha ve türevi üretimi&satışı alanında- faaliyet gösteren ve rakip konumunda olan … Harç San.Tic.A.Ş. ile anlaştığı ve bu firmada çalışmaya başladığının tespit edildiği, davalının müvekkili şirketten ayrıldıktan sonra, rekabet yasağına aykırı olarak çalışmaya başladığı dava dışı … A.Ş, müvekkili şirkete rakip olan bir firma olduğu, davalının taahhüde aykırı olarak çalışmaya başladığı dava dışı … A.Ş. ile müvekkili şirketin halihazırda 19 adet ortak ürünü bulunduğu, söz konusu ortak ürünlerin, müvekkili şirket cirosunun yaklaşık olarak %70-75 ‘ini oluşturduğu, bu durumun izahı yönünden, müvekkili şirket ile dava dışı şirketin 2020 Fiyat listelerinde mevcut olan ortak ürünler dilekçede sıralandığı, dolayısıyla, yukarıda arz olunan tablolardan da anlaşılacağı üzere, dava dışı … A.Ş. ile müvekkil şirketin 19 adet ortak ürünü mevcut olup; daha da önemli olan hususun ise ürünlerin sayısından ziyade, pazar payının (toplam cirodaki oranın) dikkate alınması gerektiği, davalının taahhüde aykırı olarak çalışmaya başladığı dava dışı … A.Ş.’nin internet sitesinin referanslar bölümünde paylaştığı kurumlarla ilişkilendirilen ürünlerin %70-75’i ortak olarak bildirilen ürünlerden oluşmakta olup, söz konusu ürünlerin pazar payının ne kadar geniş olduğunun açık bir göstergesi olduğu, işveren müvekkili şirketin korunmaya değer haklı bir menfaati bulunduğu gibi, davalının, müvekkilinin işleri hakkında bilgi edinme olanağının bulunduğunun aşikar olduğu, davalının, müvekkil şirkettin satış ve pazarlama biriminde, en son Ege Bölge Satış Yöneticisi olarak ve yaklaşık 5 sene gibi uzunca bir çalışmış olup, müvekkili şirketin ticari sırrı ve iş sırrı niteliğindeki üretim, stok, satış, pazarlama, fiyat, müşteri portföyü gibi alanlarına ilişkin oldukça hassas ve ticari değeri çok yüksek bilgilere sahip ve yetkili bir kişi olduğu, müvekkili şirketçe davalıya rekabet yasağına aykırılık nedeniyle İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin … E. Sayılı dosyadında açılan kısmi dava kapsamında, Uşak 3. Asliye Hukuk Mahkemesi … Tal sayılı dosyasında alınan tanık … (müvekkilin bayisi) beyanı ile de sabit olduğu, zira, …’nin aynen ”davalı … alçıda Ege bölge sorumlusu olarak çalıştığı için çok fazla sayıda müşteriyi tanıyordu, … isimli şirkete geçtikten sonra eski müşterilerle irtibatını devam ettirerek bu müşterileri yeni çalıştığı şirkete çekme yönünde eylemleri oldu, bu şekilde rekabet yasağına aykırı davrandı, davalı Uşak’a geldiğinde bana bizimle çalış, fiyatlarımız daha uygun, size daha uygun fiyat ayarlarız şeklinde söylemleri olmuştu ancak ben kabul etmedim,” şeklinde beyanda bulunmuş olup; kanunda aranan koşulun davalı eylemleri ile uyumlu olduğunun sabit hale geldiği, davalının ve bir kısım satış personelinin münhasıran iş için kendilerine tahsis edilen ve müvekkili şirkete ait hat ve mobil telefon cihazları üzerinde müvekkili şirketin yaptığı incelemeler neticesinde; davalının, müvekkil şirkette çalıştığı sırada da rakip işletmeye bilgi verilen bir whatsapp konuşma grubunda yer alarak dürüstlük kurallarına aykırı davrandığı ve davalının da içinde bulunduğu bir grup satış personelinin rakip işletmeye geçisini adım adım tasarladığı belirtilerek açıklanan tüm nedenlerle; İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … E. Sayılı dosyasının kararı da gözetilmek suretiyle, fazlaya ilişkin haklar saklı tutularak, davanın kabulü ile başkaca her türlü dava ve hukuki başvuru hakları saklı kalmak kaydı ile fazlaya ilişkin haklar saklı tutularak taahhütte belirlenen cezai şarttan, İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … E. Sayılı dosyasında hükmedilen miktar sonrası kalan bakiyenin şimdilik 191.000-TL’lik kısmının dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, yargılama giderleri, harçlar ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesinin talep edildiği görülmüştür.
Davalı vekili tarafından Mahkememize sunulan cevap dilekçesinde özetle; görev konusu kamu düzenine ilişkin olduğundan mahkemece kendiliğinden dikkate alınmak zorunda olduğu, 5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanununun 1. maddesi uyarınca işçi sayılan kimselerle işveren veya işveren vekilleri arasında iş akdinden veya iş Kanununa dayanan her türlü hak iddialarından doğan hukuk uyuşmazlıklarının çözüm yerinin iş mahkemeleri olduğu, bu nedenle öncelikle görevsizlik kararı verilmesinin talep edildiği, davacı yanın 191.000 TL lik cezai şartın ödenmesi istemli olarak dava açtığı, davacı yanın daha önce açtığı ve bu davaya dayanak kıldığı İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesindeki (… esas) davanın 20.01.2020 de kısmi dava olarak açıldığı ve 10.03.2021 tarihinde belirsiz alacak davası olarak ıslah yapıldığı, Mahkemenin bu konuda 5.000 TL lik cezai şartın ödenmesi yönünde hüküm kurduğu, davacı tarafın bir yandan alacağım belirsiz derken şimdi de belirledim diyerek yeni bir dava açtığı, hükmü veren İzmir 2. ATM’sinin taleple bağlılık ilkesinden uzaklaşmış, bir tarafın lehine olarak hukuki nitelemede bulunmuş ve sonuç olarak usulden reddedilmesi gereken bir davanın kabulüne karar verdiği, bu kararın hem usul hem esas yönüyle bozulması için istinaf yasa yoluna başvurulduğu, İzmir BAM tarafından henüz bir karar verilmediği, davacı yanın istinafa taşınan bu kararı dayanak alarak bu davayı açmış ise de bu davanın yasal bir dayanağının kalmadığı, bu nedenle öncelikle istinaf yasa yolunun bekletici mesele yapılmasının talep edildiği, talep ediyoruz. 1 nolu bölümü davacı şirketin tanıtımına ilişkin olup herhangi bir açıklamaya gerek görülmediği, 2 nolu bölümde davacının ileri sürdüğü hususların yanlış ya da eksik anlatıldığı, bu kısımda iddia edildiğinin aksine müvekkilinin 5 yıl boyunca İzmir’de yönetici olarak çalışmadığı, 3 yıl Antalya’da Satış Temsilcisi, 1 yıl İzmir’de Satış Şefi ve 1 yıl İzmir’de Satış Yöneticiliği pozisyonlarında çalıştığı, 3 nolu bölümde müvekkilinin istifası sonrası rakip firma olarak telakki edilen … AŞ de işe başlamasının rekabet yasağının ihlali olarak ileri sürüldüğü, bu konuda aşağıda yapılacak açıklamalardan da anlaşılacağı üzere ortada bir rekabet yasağı ihlali bulunmadığı, II. nolu bölümde müvekkilinin taahhütnamesi ile rekabet yasağının ihlali koşullarının oluştuğunun ileri sürüldüğü, davacının rekabet yasağına aykırı davranıldığına ilişkin iddiaların tamamen yersiz olduğu, iddia edilen ticari sır fiyat bilgisi hususunun gerçeği yansıtmadığı, bayi fiyat listesi ilgili şirketin internet sitesinde yazılı ve herkese açık olduğu, ürünler ile ilgili maliyet, kar, reçete vb bilgilerin davacı şirket tarafından satış kadrosu ile hiçbir şekilde paylaşılmadığı ve müvekkilinin bilgisi dâhilinde olmadığı, ayrıca ekledikleri ürün listesinde müvekkilinin şu an çalıştığı … firmasıyla ortak sadece 5 ürün olduğu, 119 üründen 5 ürünün ortak olmasının firmalarını rakip firma yapmadığı, müvekkilinin söz konusu şirkette 03/02/2014 tarihinde çalışmaya başladığı, çalıştığı süre boyunca hiçbir fazla mesaisi ödenmediği için 08/10/2018 tarihinde işinden istifa etmek durumunda kalmış olup davalının iş yerinde toplam 3 yıl 8 ay 5 gün çalıştığı ve bu süre boyunca kendisine fazla mesai ücretleri ödenmediği gibi kıdem tazminatı da ödenmediği, işverence 08.10.2018 tarihli ibranameyi imzalaması, imzalamadığı takdirde başka bir iş yerine çalışmasına müsaade edilmeyeceği ve kendisine hiçbir hak verilmeyeceği beyan edilerek baskı altına alındığı, müvekkilininin özgür iradesine dayanmayan bir ibraname imzalattırıldığı, müvekkili istifa ettikten bir süre sonra Kasım ve Aralık ayında Afyon merkezli bir firmada … (Beyaz Eşya Sektörü Bayisi)’nde çalıştığı, Ocak ayında …’de çalışmaya başlamış olup müvekkilinin burada çalışmaya başladıktan sonra hiçbir … müşterisi/bayisi …’ı bırakıp Entegreye geçmediği, hukuka aykırı ve geçerliliği olmayan bir rekabet yasağı sözleşmesi/taahhütnamesinin kabule esas olamayacağı, müvekkilinin imzaladığı rekabet etmeme taahhüdünün hukuken geçerli bir belge niteliğine sahip bulunmadığı, dava dilekçesinin II. Bölümünün 6. sırasında bahsi geçen hususların bu davanın konusu olmadığı, müvekkilinin daha önce birlikte çalıştığı daha sonra … A.Ş. Genel Müdürü olan … ile etik olmayacak biçimde sosyal ilişkilerini devam ettirmesi ve müvekkilin de aynı işyerinde iş bulmasını rekabet yasağının sözleşme sırasında da ihlal edildiğini belirterek bu konuda whatsapp görüşmelerini delil olarak sunmaya çalıştığı, görüldüğü üzere davacının, müvekkilinin iş akdinin devamı sırasında ve sonrasında rekabet yasağına aykırı hareket ettiğini belirttiği, İş Mahkemesindeki davada da belirttikleri üzere söz konusu whatsapp görüşme kayıtları hukuka uygun delil niteliğinde olmayıp hükme esas alınabilecek özellikte bulunmadığı, müvekkilinin üzerinde bir konuma sahip olan ve şirketin tüm Türkiye’deki satış işlemlerinden sorumlu olan tanık …’ın rakip diye adlandırdıkları … AŞ.de genel müdür pozisyonuyla işe başlamasına ses çıkarmayan davacının, işçi pozisyonundaki davalının istifa edip önce bir başka şirkette ve daha sonra … AŞ’ye geçip orada çalışmasını kendisine önemli zarar tehlikesi addettiği ve bu davayı açtığı, müvekkilin 08/10/2018 tarihinde işten ayrıldığı, 17/07/2019 tarihinde İzmir 13. İş Mahkemesinin … esas sayılı dava dosyası ile fazla mesai alacağı için dava açtıktan sonra 03/01/2020 tarihinde İzmir 2. ATM sindeki dava ile karşılaştığı, bu davaların tek amacının müvekkilini hak arama mücadelesinden vazgeçirmek olduğu, rakip firma dedikleri … AŞ’nin genel müdürlüğüne giden davacı şirketin Türkiye satış müdürü olan … …’a böyle bir dava açılmamışken davacı şirketin dava dışı, aynı müvekkili gibi satış temsilcisi/yetkilisi konumunda bulunan …, … ve …’e de aynı davaları açtıkları, bunun nedeninin gayet basit olduğu, çünkü …’nın İstanbul Anadolu 6. İş Mahkemesinin … esas sayılı dava dosyasında davacı aleyhine işe iade, İstanbul Anadolu 3. İş Mahkemesinin … esas sayılı dava dosyasında davacı aleyhine işçi alacağı; … İstanbul Anadolu 3. İş Mahkemesinin … esas sayılı dava dosyasında davacı aleyhine işçi alacağı; … İstanbul Anadolu 3. İş Mahkemesinin … esas sayılı dava dosyasında davacı aleyhine işçi alacağı, İstanbul Anadolu 6. İş Mahkemesinin … esas sayılı dava dosyasında davacı aleyhine işe iade davası açtığı, müvekkilinin ve diğer dava dışı işçilerin açtığı davalara ilişkin tutanakların dosyaya sunulduğu, İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas sayılı dava dosyasında aynı davacının bir başka müvekkil … hakkında aynı mahiyette rekabet yasağına aykırılık iddiasıyla açtığı davanın reddedildiği belirtilerek açıklanan nedenlerle öncelikle görevsizlik kararı verilerek dosyanın İş Mahkemesine gönderilmesine, haksız açılan davanın reddine, avukatlık ücreti ile yargılama masraflarının davacıya yükletilmesine karar verilmesinin talep edildiği görülmüştür.
Dilekçelerin teatisi aşaması usulüne uygun tamamlanmakla taraf teşkili sağlanmış ve yine usulüne uygun olarak tahkikat aşamasına geçilmiştir.
DELİLLER:
İzmir 2. ATM’nin … Esas sayılı dosyasının Uyap örneği dosyamız arasında olup yapılan incelemesinde özetle; Mahkememiz davacısı tarafından davalı … aleyhine davalının iş akdinin sona ermesinden sonra rekabet yasağı kapsamında taahhüdüne aykırılık sebebiyle cezai şartın tahsiline yönelik açılan tazminat davasında davalının davacı nezdinde 03/02/2014 – 08/102018 tarihleri arasında pazarlamacı olarak çalıştığı, iş akdinin 08/10/2018 tarihinde işçi tarafından feshedildiği, 01/01/2019 tarihinde dava dışı … Harç … AŞ nezdinde satış müdürü olarak çalışmaya başladığı, bu hususun sözleşme ile belirlenen 2 yıllık rekabet yasağı süresi içerisinde gerçekleştiği, davalının Ege Bölge satış yöneticisi sıfatıyla istihdam edildiğinin anlaşıldığı, dosyaya kazandırılan bilirkişi raporunda her iki şirketin sektörlerinin hizmet alanlarının ve ürünlerinin benzer olduğu, davalının rekabet yasağını ihlal ettiğine dair kayıt bulunmadığı yönünde kanaat bildirildiği, davacı yanca 10/03/2021 tarihli ıslah dilekçe ile davanın belirsiz alacak olarak ıslah edildiğinin bildirildiği göz önüne alınarak davanın kabulü ile 5.000,00 TL cezai şartın dava tarihinden itibaren yasal faiziyle davalıdan alınarak davacıya verilmesine şeklinde karar verildiği, dosyanın istinaf edilmek üzere tevdisi neticesinde İzmir BAM 11 HD’ce istinaf dilekçesinin reddine karar verilmekle davanın 28/06/2022 tarihinde kesinleştiği görülmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda; tarafların iddia ve savunmaları, deliller ve tüm dosya kapsamına göre;
Yapılan inceleme neticesinde Mahkememiz davacısı tarafından davalı aleyhine İzmir 2 ATM’nin … Esas sayılı dosyası üzerinden haksız rekabet temelinde açılan dava neticesinde taraflar arasındaki iş sözleşmesinden kaynaklı yapılan inceleme ve değerlendirme sonucunda 28/06/2022 tarihli ve … Karar sayılı ilam ile davanın kabulüne karar verildiği, kararın kesinleştiği, Mahkememiz davalısının davacı nezdinde 03/02/2014 – 08/10/2018 tarihleri arasında hizmet sözleşmesi ile çalıştığı, davalının iş akdinin sona erdiği, davacının 01/01/2019 tarihinde dava dışı … Harç … A.Ş nezdinde satış müdürü olarak çalışmaya başladığı konularında bir uyuşmazlık olmadığı tespit edilmiştir.
Yukarıda yapılan tespit göz önüne alındığında taraflar arası uyuşmazlığın bahse konu İzmir 2 ATM’nin kesinleşen … Esas ve … Karar sayılı ilamı neticesi davacı lehine kabul edilen 5.000,00 TL cezai şart miktarının üzerinde davacının davalıdan cezai şart tazminat alacağının bulunup bulunmadığı, bulunmakta ise miktarının tespiti ile davalıdan tahsilinin mümkün olup olmadığının değerlendirilmesine yönelik açılan haksız rekabetten kaynaklı cezai şart tazminat davası olduğu anlaşılmıştır.
6102 sayılı TTK nın 5/1 maddesinde:”Aksine hüküm bulunmadıkça, dava olunan şeyin değerine veya tutarına bakılmaksızın asliye ticaret mahkemesi tüm ticari davalar ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işlerine bakmakla görevlidir.” şeklinde düzenleme bulunmakla birlikte aynı yasanın 4. maddesinde de mutlak ticari davaların neler olduğu ayrıntılı bir şekilde düzenlenmiştir.
7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanununun 5. Maddesinde ; (1) İş mahkemeleri; a) 5953 sayılı Kanuna tabi gazeteciler, 854 sayılı Kanuna tabi gemiadamları, 22/5/2003 tarihli ve 4857 sayılı İş Kanununa veya 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun İkinci Kısmının Altıncı Bölümünde düzenlenen hizmet sözleşmelerine tabi işçiler ile işveren veya işveren vekilleri arasında, iş ilişkisi nedeniyle sözleşmeden veya kanundan doğan her türlü hukuk uyuşmazlıklarına, b) İdari para cezalarına itirazlar ile 5510 sayılı Kanunun geçici 4 üncü maddesi kapsamındaki uyuşmazlıklar hariç olmak üzere Sosyal Güvenlik Kurumu veya Türkiye İş Kurumunun taraf olduğu iş ve sosyal güvenlik mevzuatından kaynaklanan uyuşmazlıklara, c) Diğer kanunlarda iş mahkemelerinin görevli olduğu belirtilen uyuşmazlıklara, ilişkin dava ve işlere bakar.
şeklinde düzenleme bulunmaktadır.
Yukarıdaki açıklamalar ve yasal mevzuat göz önüne alındığında her ne kadar davacı tarafça yukarıda belirtilen hususlar kapsamında davalı aleyhine haksız rekabetten kaynaklı tazminat talepli iş bu dava açılmış ve İzmir 2. ATM’nin … Esas sayılı dosyası üzerinden yapılan değerlendirme neticesinde verilen karar işbu dosyaya dayanak tutulmak suretiyle taraflar arasındaki iş akdinin sona ermesinden sonra davalının dava dışı şirkette (davacı ile aynı alanda faaliyet gösterdiği belirtilen) çalışmasının haksız rekabet teşkil etmesinden kaynaklı talep ileri sürülmekle birlikte uyuşmazlığın her ne kadar iş akdinin sona ermesinden sonraki sürece ilişkin olduğu görülmekte ise de davanın esas dayanağının taraflar arasındaki feshedilmiş olsa bile iş sözleşmesinden kaynaklandığı göz önüne alındığında 6102 sayılı TTK’nın görev hususunu düzenleyen maddeleri bakımından somut uyuşmazlığın öncelikli olarak değerlendirilmesi gerektiği, bu kapsamda adı geçen yasanın TTK nın 5/1 maddesinde belirtildiği gibi “aksine hüküm bulunmadıkça” ibaresinin somut olayımızdaki karşılığının 7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu’nun 5/1-a maddesi olduğu, bu maddede açıkça 22/5/2003 tarihli ve 4857 sayılı İş Kanununa veya 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun İkinci Kısmının Altıncı Bölümünde düzenlenen hizmet sözleşmelerine tabi işçiler ile işveren veya işveren vekilleri arasında, iş ilişkisi nedeniyle sözleşmeden veya kanundan doğan her türlü hukuk uyuşmazlıklarına, İş Mahkemelerinin bakacağının düzenlendiği, dolayısıyla 6098 sayılı TBK nun 444 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan iş bu davada görevli mahkemenin İş Mahkemeleri olduğu kanaatine varılmakla (Yargıtay 9. HD nin 01/06/2021 tarih 2021/3076 esas, 2021/9789 karar sayılı içtihatının da aynı doğrultuda olduğu) davanın HMK nın 114/1-c ve 115/2 maddesi gereğince dava şartı yokluğundan usulden reddine, görevli mahkemenin İş Mahkemesi olduğu anlaşılmakla, mahkememizin görevsizliğine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1- Davanın GÖREVSİZLİK NEDENİ ile 6100 sayılı HMK’nın 114/1-c ve 115/2 maddeleri gereğince USULDEN REDDİNE,
2- Karar kesinleştiğinde ve talep halinde dosyanın görevli ve yetkili İzmir Nöbetçi İş Mahkemesi’ne gönderilmesine,
3- 6100 sayılı HMK’nın 20. maddesi gereği kararın kesinleşmesinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde dosyanın görevli ve yetkili mahkemeye gönderilmesinin talep edilmemesi halinde iş bi dosya resen ele alınarak Mahkememizce davanın AÇILMAMIŞ SAYILMASINA KARAR VERİLMESİNE,
4- Yargılama giderleri konusunda görevli ve yetkili mahkemece karar verilmesine, davanın açılmamış sayılma şartları oluştuğu takdirde yargılama giderleri konusunda MAHKEMEMİZCE KARAR VERİLMESİNE,
5- Dair taraf vekillerinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İzmir Bölge Adliye mahkemeleri nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.13/12/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır