Emsal Mahkeme Kararı İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/690 E. 2023/225 K. 23.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/690 Esas
KARAR NO : 2023/225

DAVA : Menfi Tespit (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 23/08/2022
KARAR TARİHİ : 23/03/2023

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Taraflar arasında 3 adet bungalov imalatının davalı yüklenici tarafından kararlaştırılan şekilde inşa edilmesi ve anahtar teslimine ilişkin sözleşme imzalandığını, yüklenici ile yapı sahibi arasında akdedilen, yüklenicinin bir taşınmaz eser inşa etmeyi; yapı sahibinin de karşılığında bir bedel ödemeyi kararlaştırdıkları sözleşmenin inşaat sözleşmesi olduğunu, Dava konusu ‘Bungalov İnşaatı Sözleşmesi’nin 3.2 bendinde belirtildiği üzere davalı yüklenici işverenin istediği görünüşte ve nitelikte 3 adet bungalov inşaatı gerçekleştirmeyi taahhüt ettiğini, davacı müvekkil de bunun karşılığı olarak söz konusu sözleşmenin 4.1 bendinde belirtildiği üzere 500.000TL+KDV şeklinde ödeme yapmayı taahhüt ettiğini, her ne kadar sözleşmede 150.000,00TL’nin nakit ve peşin ödendiği yazıyor ise de, müvekkilinin başlangıçta 125.000 TL nakit ve peşin ödemede bulunduğunu, bu husus taraflar arasında imzalanan sözleşme ile sabit olduğunu, kalan bedelin 125.000 TL sini 30/06/2022 tarihinde , 125.000 TL sini 30/07/2022 tarihinde ödediğini, Son kalan 125.000 tl bedelli çekin ödeme tarihi ise 30/08/2022 olduğunu, müvekkilin bugüne kadar toplamda 375.000,00 TL ödemede bulunmasına rağmen ekteki fotoğraflardan da anlaşılacağı üzere, davalı sadece bir adet bungalov evin inşasının %80 lik kısmını tamamlamış, diğer iki bungalov evin inşasına ise yeni başladığını, İhtiyati tedbir konulması istenen çekin keşide tarihinin 30/08/2022 olduğunu, Tedbir konulmaması durumunda müvekkilinin uğradığı zararın artacağını, dava konusu sözleşmenin 5.7 bendinde sözleşme konusu işlerin yüklenici tarafından 30/05/2022 tarihine kadar tamamlanmış olacağı düzenlense de, ekte sunduğumuz fotoğraflardan da anlaşılacağı üzere sadece 1 adet bungalov evin yaklaşık %80 lik kısmı tamamlanmış, diğer iki bungalov evin ise sadece %20 lik kısmının tamamlanmadığını, açıklanan bilgiler ve yargıtay içtihatları doğrultusunda davalı yüklenici sözleşmede yapmayı taahhüt ettiği işleri yapmadığını, 3 adet bungalov evi anahtar teslim şeklinde ve zamanında müvekkiline teslim etmediğini, davalı yükleniciye, son olarak sözleşmede yer alan yükümlülükleri eksiksiz bir şekilde yerine getirmesi için İzmir 38. Noterliği aracılığı ile 15022 nolu ihtar çekilmiş ise de bir sonuç alınamadığını, davacının mağduriyetinin önlenmesi açısından; dava sonuçlanıp kesinleşinceye kadar, taraflar arasında imzalanan inşaat sözleşmesinin 4.1 bendi uyarınca Akbank Torbalı Şubesi 30/08/2022 keşide tarihli 125.000,00TL bedelli Z1019940 seri numaralı çekin üzerine öncelikle teminatsız, sayın Mahkemenin aksi kanaatte olması halinde uygun görülecek teminat karşılığında ihtiyati tedbir konulmasını, davalı yüklenicinin taraflar arasında imzalanan sözleşmenin 3.3 bendi uyarınca işi zamanında bitirmemiş, teslim etmemiş ve eksik iş yapmış olduğunun tespiti ile birlikte davacı müvekkilin 125.000,00 TL borçlu bulunmadığının tespitini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı yana tahmiline karar verilmesi talep ve dava etmiştir.
Davalı tarafça cevap dilekçesi verilmemiştir.
DELİLLER:
İzmir Ticaret Sicili Müdürlüğü, İzmir Vergi Dairesi, Torbalı Vergi Dairesi, İzmir Esnaf ve Sanatkarlar Odası Birliği, Gaziemir Vergi Dairesi,
Taraflar arasında imzalanan İnşaat Sözleşmesi,
İlgili bungalov ev fotoğrafları
İzmir 38. Noterliğinin ….. Sayılı ihtarı,
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; davacının iş sahibi, davalının yüklenici olduğu, bungalov inşaatı sözleşmesi nedeniyle davalının edimini ifa etmemesi nedeniyle ve bu iş nedeniyle davacının avans olarak vermiş olduğu 125.000,00 TL borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkin menfi tespit davasıdır.
TTK’nun 4. maddesine göre; tarafların tacir olup olmadıklarına ve dava konusu edilen işin ticarî nitelikte olup olmadığına bakılmaksızın ticarî dava olarak sayılan dava türleri mutlak ticarî davalar, tarafları tacir olan ve tarafların ticarî işletmesi ile ilgili olan uyuşmazlıklar nispi ticari davalardır. Bir davanın nispi ticari dava sayılabilmesi için; uyuşmazlığın her iki tarafının tacir olması ve uyuşmazlığın her iki tarafın ticarî işletmesi ile ilgili olması gerekli ve zorunludur.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 5. maddesini değiştiren 6335 sayılı Kanun ile asliye hukuk mahkemeleri ile Asliye Ticaret Mahkemeleri arasındaki ilişki, iş bölümü ilişkisi olmaktan çıkarılıp, görev ilişkisi haline getirilmiştir. Görev ilişkisi mahkemece re’sen davanın her aşamasında nazara alınan ve kamu düzeninden sayılan bir dava şartıdır. Ancak, 6335 sayılı Yasa’nın 38. maddesi uyarınca 6102 sayılı TTK’na eklenen geçici 9. madde ile bu kanunun göreve ilişkin hükümlerinin, bu kanunun yürürlüğe girdiği 01.07.2012 tarihinden önce açılan davalarda uygulanmayacağı, bu davaların açıldıkları tarihte yürürlükte bulunan kanun hükümlerine tabi olduğu belirtilmiştir.
Asliye Ticaret Mahkemeleri, 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 5. Maddesi gereğince ticari davalara bakmakla görevlidir. Ticarî davalar, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4/1. maddesinde sayılmış olup, buna göre, “Her iki tarafın da ticarî işletmesi ile ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın aynı maddenin a), b), c), d), e) ve f) bentlerinde sayılan davalar” ticari dava olarak adlandırılmıştır.
Mahkemenin görevi dava şartlarından olup göreve ilişkin dava şartı olup olmadığı mahkemece resen her aşamada dikkate alınması gerekir.
Dava dilekçesi ve ekinde sunulan sözleşmenin incelenmesinde; davacının iş veren, davalının yüklenici olduğu eser sözleşmesi kapsamında davacı tarafça; davalının sözleşmedeki taahhütlerini yerine getirmediği, davacının ise 500.000,00 TL + KDV sözleşme bedelinden 125.000,00 TL nakit ve peşin kalan 125.000,00 TL’yi 30.06.2022 tarihinde ve sözleşme bedelinin 125.000,00 TL’sini de 30.07.2022 tarihinde ödediğini, son kalan 125.000,00 TL bedelli çekin ödeme tarihinin 30.08.2022 olduğunu, davacı tarafça 375.000,00 TL ödeme yapılmasına rağmen davalının sözleşme konusu 3 adet bungalov evden sadece 1 evin %80’lik kısmını tamamladığı, diğer iki bungalov evin inşaatına henüz başlandığı iddiası ile zamanında bitirilmemiş ve teslim edilmemiş ve eksik iş yapmış olduğunun tespiti ile davacının davalıya 125.000,00 TL borçlu olmadığının tespitine karar verilmesinin talep edildiği, yargılama sırasında dava konusu edilmeyen çek bedelinin davacı tarafça üçüncü kişiye ödendiği, uyuşmazlığın çekten kaynaklı olmadığı, eser sözleşmesi kapsamında davalının eksik iş yaptığının tespiti ile 125.000,00 TL davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmesinin talep edildiği, bu nedenle davanın mutlak ticari dava olmadığı, taraflar hakkında yapılan tacir araştırmasında davalının şirket ortağı olduğu, tacir olmadığı bu nedenle de davanın nispi ticari dava olarak da nitelendirilemeyeceği kanaatine varılmakla davada görevli mahkemenin asliye ticaret mahkemesi olduğundan mahkememizin görevli olmaması nedeni ile davanın usulden reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1- Davanın GÖREVSİZLİK NEDENİ ile 6100 sayılı HMK’nın 114/1-c ve 115/2 maddeleri gereğince USULDEN REDDİNE,
2- Görevli Mahkemenin İZMİR NÖBETÇİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ olduğuna,
3-Karar kesinleştiğinde ve talep halinde dosyanın görevli ve yetkili İzmir Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmesine,
4- 6100 sayılı HMK’nın 20. maddesi gereği kararın kesinleşmesinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde dosyanın görevli ve yetkili mahkemeye gönderilmesinin talep edilmemesi halinde iş bi dosya resen ele alınarak Mahkememizce davanın AÇILMAMIŞ SAYILMASINA KARAR VERİLMESİNE,
5- Yargılama giderleri konusunda görevli ve yetkili mahkemece karar verilmesine, davanın açılmamış sayılma şartları oluştuğu takdirde yargılama giderleri konusunda MAHKEMEMİZCE KARAR VERİLMESİNE,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İzmir Bölge Adliye mahkemeleri nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.23/03/2023

Katip …
E-imzalıdır.

Hakim …
E-imzalıdır.