Emsal Mahkeme Kararı İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/485 E. 2022/755 K. 13.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/485 Esas
KARAR NO : 2022/755

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 29/03/2017
KARAR TARİHİ : 13/10/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından Mahkememizin ………….esas sayılı dosyasına sunulan dava dilekçesinde özetle; daha sonradan reşit olan müvekkillerinin oğlu … nın içinde yolcu olarak bulunduğu …….. plakalı araca davalı sigorta şirketine ZMMS ile sigortalı olan …….. plakalı aracın çarpması sonucu müvekkillerinin oğlunun ağır yaralandığını kazada müvekkillerin oğlunun hiçbir kusurunun bulunmadığını ancak yaralanma nedeni ile vucüdunda kırıklar ve ezikler meydana geldiğini, çene yapısının bozulduğunu bu nedenle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla tedavi nedeni ile yapmış olduğu yol masrafı 500 TL, tedavi gideri 500 TL, geçici iş göremezlik zararı 1000 TL ve sürekli iş göremezlik zararı 8000 TL olmak üzere toplam 10.000 TL tazminatın fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde; 05/05/2017 havale tarihli cevap dilekçesinde davacı tarafın müvekkil şirkete başvurmadığını müvekklinin sorumluluk limitinin 310.000 TL olduğunu hastane masraflarının poliçe kapsamında olmadığını ayrıca sigortalı araç sürücüsünün kusur oranının belirlenmesi gerektiğini bu nedenle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce … esas sayılı dosya üzerinden yürütülen tahkikat neticesinde 11/04/2019 tarih ve …karar sayılı ilam ile davanın kısmen kabulüne dair verilen hükme yönelik yapılan davalı vekili tarafından istinaf başvurusu üzerine İzmir BAM 20. HD’nin 07/04/2022 tarihli, ……….Esas ve …….. Karar sayılı ilam ile Mahkememizce verilen hükmün kesin nitelikli olarak kaldırıldığı ve uyuşmazlığın Mahkememizin yukarıda belirtilen esasına kaydedildiği görülmüştür.
Uyuşmazlığın değerlendirilmesine geçmeden evvel şu hususun belirtilmesinde fayda vardır; her ne kadar Mahkememizce verilen kararda ve istinaf aşamasında … haricinde diğer davacıların da (başlangıçta bu davanın Hamdi’ye velayeten açıldığı anlaşılmakla) bulunduğu ancak Hamdi’nin 18 yaşını doldurduğu, davacı vekilince buna dair vekaletnamenin de dosyaya kazandırıldığı anlaşılmakla davacının … olduğu tespit edilerek diğer davacıların davacı sıfatının kaldırılması ile Uyap sisteminde gerekli düzeltmenin yapılmasına karar verilmiş ve bu şekilde hüküm kurulması gerektiği anlaşılmıştır.
Kesin nitelikte verilen istinaf ilamı göz önüne alınarak İzmir CBS’ye yazılan müzekkere gereğinin kovuşturma aşamasında olduğunun belirtilmesi üzerine Mahkememizce yazılan müzekkereye İzmir 37. ASCM’nin ……Esas sayılı dosyasının yapılan incelemesinde; 08/12/2016 tarihinde ……tarafından kullanılan …….. plaka sayılı araç ile …………. tarafından kullanılan …….. plaka sayılı araçların trafik kazasına karıştıkları, Adem’in Mahkemeye verdiği beyanda arkasında Hamdican Yalçın’ın oturduğu, kendi kaskının olmadığı ve farının patlak olduğu yönünde beyanlarda bulunulduğu, Mahkemece yapılan yargılama neticesinde 23/01/2020 tarihli ve …….. Karar sayılı ilam ile ………..’ın asli kusurlu eylemi ile Adem ve Hamdican’ın yaralandığı anlaşılmakla Ali’nin TCK 89/4 maddesi gereği cezalandırıldığı ve cezasının aynı yasanın 51/1 maddesi gereği ertelendiği, istinaf başvurusunda bulunulması üzerine İzmir BAM 14 CD’nin …….Esas ve ……. Karar sayılı ilam ile esastan ret kararı sonucu kararın kesinleştiği, dosyadaki belgelerin incelenmesinde, kolluk kaza tespit tutanağında ……. yönünden kaskın takılı olup olmadığına dair belirsizlik işaretlemesinin yapıldığı, savcılığa kazandırılan bilirkişi raporunda da bu yönde bir değerlendirmede bulunulmadığı, kovuşturma aşamasında da bu yönde bir beyanda bulunulmadığı anlaşılmıştır.
Dosya tarafları arasındaki uyuşmazlığın davacı Hamdi’nin yolcu olarak bulunduğu ……… plaka sayılı aracın davalı tarafa kaza tarihi itibariyle ZMMS’li ……… Plaka sayılı araç ile çarpışması neticesinde meydana gelen kazadan kaynaklı geçici ve kalıcı iş göremezlik tazminatı, ulaşık gideri ve tedavi masraflarının tahsiline yönelik olduğu anlaşılmıştır.
İstinaf kaldırma kararı öncesinde alınan aktüer raporu karşısında davacı vekili tarafından sunulan 08/03/2019 tarihli ıslah dilekçesi ile başlangıçta belirtilen 10.000,00 TL’lik tazminatın bilirkişi incelemesi ile birlikte arttırılmakla 16.226,70 TL’ye yükseltildiğine yönelik ıslah dilekçesinin sunulduğu ve gerekli tebliğ işleminin yapıldığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce verilen önceki karar ile birlikte istinaf ilamının bir bütün olarak değerlendirilmesi neticesinde her ne kadar istinaf ilamına konu edilse de kesin nitelikteki ilam göz önüne alındığında Ege Ünv. Adli Tıp Kurumu tarafından düzenlenen 10/01/2018 tarihli maluliyet raporunun yanlış yönetmelik hükümlerine göre düzenlenmiş ise de davalı yanca süresinde rapora itiraz edilmemesi üzerine bunun davacı açısından usulü kazanılmış hak oluşturduğundan bu hususa yönelik davalının istinaf talebinin yerinde görülmediği, davacı Hamdi’nin kaza tarihi itibariyle 18 yaşından küçük olması sebebi ile geçici iş göremezlik tazminatına hükmedilmesinin doğru olmadığı ayrıca davalı yanca cevabın yasal süreden sonra verildiğinden ve hatır taşıması talebinin süresinde sunulan cevap dilekçesi ile birlikte ileri sürülmesi gerekmesine rağmen buna riayet edilmemesi sebebi ile hatır taşıması nedeni ile indirim yapılmamış olması hususları yönünden önceki verilen karar ve buna dair usulü işlemlerin kesinleştiği anlaşılmakla davaya konu trafik kazasından kaynaklı davacının %2,1 oranda sürekli iş göremezliğe uğradığı gibi olay tarihinden itibaren 3 ay süre ile geçici iş göremezliğe uğradığı kanaatine varılmıştır.
Dosya kapsamında yapılan inceleme neticesinde 08/12/2016 tarihinde davalı yana ZMMS’li araç sürücüsü Ali tarafından sevk ve idare edilen …… sayılı aracın Doğanlar istikametinden Pınar Caddesini takiben BMC kavşak istikametine seyir halinde iken olay mahalli kavşağa gelindiğinde ve kavşaktan sola 7305 sokağa dönüş yaptığı sırada aracın sağ yan kısımları ile kavşak istikametinden pınar caddesini takiben doğanlar istikametine seyir eden dava dışı Adem tarafından sevk ve idare edilen ……… plaka sayılı motosikletin çarpışması ile meydana gelen kazada sürücü Ali’nin % 75 oranında sürücü Adem’in ise % 25 oranında kusurlu olduğu, istinaf ilamında belirtilen müterafik kusura ilişkin yapılan değerlendirme neticesinde dosyaya kazandırılan ceza dosyasının da incelenmesi sonucunda kaza tespit tutanağında davacı Hamdi’nin kaskının takılı olup olmadığına dair belirsizlik işaretlemesinin yapılması haricinde gerek mevcut dava gerekse ceza dosya kapsamında Hamdi’nin kaskının takılı olup olmadığının net bir şekilde belirli olmadığı bu hususun ispatının ileri sürülen sigorta şirketinde olduğu bunun da sigorta şirketi tarafından aksinin yani kaskın takılı olmadığının ispatlanamadığı göz önüne alındığında söz konusu kazada ve bu kazanın oluşumu neticesinde oluşan maluliyet durumunda davacı Hamdi’nin herhangi bir kusurunun bulunmadığı bu nedenle davalı yanın müterafik kusur savunmasının yerinde olmadığı kanaatine varılmıştır.
Mahkememizce bozma öncesi yapılan yargılamada davalı yan yönünden % 75 kusura isabet eden toplam 16.226,70 TL’ye ilişkin istem konusu edilen tazminat miktarları ayrı ayrı belirtilemekle birlikte hüküm kurulduğu ve davacı yanın verilen hükme yönelik herhangi bir istinaf yasa yolu başvurusunda bulunmadığı gibi davalı yanca sunulan istinaf dilekçesine cevapta verilmediği göz önüne alınarak kaldırma ilamı öncesinde davacı lehine verilen tutar miktarlarının davalı yan yönünden usulü kazanılmış hak oluşturduğu kanaatine de varılmıştır.
Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde; yukarıda oluş şekli belirtilen trafik kazası neticesinde mahkememiz davacısının % 2,1 oranda sürekli iş göremezliğe uğradığı gibi kaza tarihinden itibaren 3 ay süre ile geçici iş görmez olduğu, söz konusu kazada davacının içinde bulunduğu motosiklet sürücüsünün % 25 oranında ve karşı taraf araç sürücüsünün ise % 75 oranında kusurlu olduğu, iş bu davanın % 75 kusurlu olan araç sürücüsünün kullandığı aracın ZMMS şirketi olan davalı yana yöneltildiği, mahkememiz davacısının olayda müterafik kusurunun bulunmadığı, davacının bu kaza nedeni ile geçici, iş göremezlik tazminat miktarının 17.039,60 TL olduğu, davalı yanın kusuruna isabet eden tutarın 12.779,70 TL olduğu, bu tutara ilişkin davacı yana herhangi bir ödeme yapılmadığı, davacı tarafça her ne kadar geçici iş göremezlik tazminatı talep edilmiş ise de istinaf kaldırma ilamında da belirtildiği üzere davacının 18 yaşından küçük olması sebebi ile geçici iş göremezlik tazminatının bulunmadığının anlaşıldığı, bu kaza nedeni ile davacının davalıdan söz konusu tazminatlar haricinde 232,00 TL ulaşım gideri ile 112,50 TL SGK sorumluluğunda olmayan tedavi giderinden kaynaklı alacağının da bulunduğu anlaşılmakla her ne kadar dava ve sonrasında sunulan ıslah dilekçesinde fazlaca istemde bulunulmuş ise de toplam 13.124,20 TL tazminat bakımından davacının davasında haklı olduğu, söz konusu bu tutarın 2918 sayılı yasanın 91. Maddesi gereği davalının sorumluluğunda olduğu kanaatine varıldığı, söz konusu bu tutardan hatır taşıması indirimi yapılmasına yer olmadığı kanaati ile açılı davanın kısmen kabulü ile 08/02/2016 tarihli trafik kazasından kaynaklı 232,00 TL ulaşım gideri, 112,50 TL SGK sorumluluğunda olmayan tedavi gideri ve 12.779,70 TL sürekli iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplam 13.124,20 TL tazminatın davalının temerrüt tarihi olarak takdir edilen 24/01/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Davacı tarafça hükmün istinaf edilmemiş olması sebebi ile her ne kadar kaldırma ilamı sonrasında verilen hüküm tarihi itibari ile davacı yan yönünden vekalet ücreti fazla ise de bu durumun davalı açısından usulü kazanılmış hak oluşturacağı göz önüne alınarak kaldırma ilamı öncesinde verilen davacı lehine vekalet ücret miktarı ile bağlı kalınmıştır.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1- Davanın KISMEN KABULÜ ile 08/02/2016 tarihli trafik kazasından kaynaklı;
– 232,00 TL ulaşım gideri, 112,50 TL SGK sorumluluğunda olmayan tedavi gideri ve 12.779,70 TL sürekli iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplam 13.124,20 TL tazminatın davalının temerrüt tarihi olarak takdir edilen 24/01/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte DAVALIDAN ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE,
– Fazlaya ilişkin istemin reddine,
2- İstinaf ilamı neticesi tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla karar tarihi itibariyle alınması gerekli 896,52 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 143,12 TL (34,16 TL peşin harç ile 108,96 TL ıslah harcından oluşan) harcın mahsubu ile hazineye irad kaydına, bakiye 753,40 TL karar ve ilam harcının DAVALIDAN TAHSİLİ ile HAZİNEYE İRAD KAYDINA, söz konusu tutar ile ilgili 492 sayılı harçlar kanunu 28. Madde uyarınca kararın tebliğinden itibaren 1 ay içerisinde tahsil harç müzekkeresi düzenlenmesine,
3- Davacı tarafından yatırılan gider avansından kullanılan 795,00 TL (tebligat ücreti, posta masrafı ve bilirkişi ücretinden oluşan) yargılama giderinin ret kabul oranına göre hesaplanan 618,05 TL’si ile 174,52 TL ( 34,16 TL peşin harç ile 31,40 TL başvuru ve 108,96 TL ıslah harcından oluşan) harçtan oluşan toplam 792,57 TL’nin istinaf ilamı neticesi tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla DAVALIDAN ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
4- Davacı tarafından yatırılan gider avansından arta kalan tutar olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5- Davalı tarafından yatırılan gider avansından kullanılan kısmın ret kabul oranına göre hesaplanan 2,32 TL’nin DAVACIDAN ALINARAK DAVALIYA VERİLMESİNE, kullanılmayan 139,55 TL’nin 6100 sayılı HMK’nın gider avans tarifesinin 5. maddesi gereğince DAVALI TARAFA İADESİNE,
6- Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihindeki A.A.Ü.T. Gereğince kabul tutarı üzerinden yukarıda belirtilen vekalet ücreti yönündeki kanaat göz önüne alınarak 2.725,00 TL vekalet ücretinin istinaf ilamı neticesi tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla DAVALIDAN ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE,
7- Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihindeki A.A.Ü.T. Gereğince ret tutarı üzerinden AAÜT’nin 13/3 maddesi göz önüne alındığında 2.725,00 TL vekalet ücretinin istinaf ilamı neticesi tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla DAVACIDAN ALINARAK DAVALIYA VERİLMESİNE,
8- Dosya arasında bulunan İzmir 37. ASCM’nin ………. Esas ve ………. karar sayılı dosya aslının kararın kesinleşmesinden sonra adı geçen Mahkemeye İADESİNE,
9- Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İzmir Bölge Adliye mahkemeleri nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 13/10/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim…
¸e-imzalıdır