Emsal Mahkeme Kararı İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/38 E. 2022/56 K. 24.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/38 Esas
KARAR NO : 2022/56

DAVA : Menfi Tespit (Kooperatif Aidat Borcundan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 01/09/2020
KARAR TARİHİ : 24/01/2022

Çeşme Asliye Hukuk Mahkemesinde görülmekte olan menfi tespit davasında dava dosyasının İzmir Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesi’ne devrine karar verilmiş ve dava dosyası tevzi birimince mahkememizin 2022/38 esas sırasına kaydolunmasıyla mahkememize intikal etmekle dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili Ticaret Mahkemesi sıfatıyla Çeşme Asliye Hukuk Mahkemesi’ne sunduğu dava dilekçesinde özetle: müvekkilinin davalı kooperatifin iki hisseli üyesi olduğunu, müvekkilinin kooperatif üyesi olurken davalı kooperatifçe taahhüt edilen miktarın çok üzerinde fahiş bedeller talep edilmeye başlandığını, müvekkilinin söz konusu bedelleri istirdat dava hakları saklı kalmak kaydıyla ihtirazı kayıtla yatırılacağı belirttiğini, davalı kooperatifin 02.10.2016 günlü genel kurul toplantısında (Ek-6) Koop K’nun 46/3.maddesi gereğince Hesap Tetkik Komisyonu kurulmasına karar verildiğini ve yapılan sözleşme ile belirlenen yüklenici Yüksek Mimar Mühendis … tarafından hazırlanan kooperatifin kesin hesap raporlarında, yapılan işlere göre ödenen bedellerin fazla olduğunun tespit edildiğini, bu rapora dayanılarak hazırlanan HTK raporunda da ayni sonuca varıldığını, dolayısıyla kooperatif tarafından üyelerden fazla bedel talep ve tahsil edildiği sonucuna varıldığını, daha sonra bu raporun ve HTK tarafından düzenlenen raporların görüşüldüğü 28.04.2017 günlü “olaylı” genel kurul toplantısında Hesap Tetkik Komisyonunun kaldırılmasına karar verildiğini(Ek-7) ve fakat bu genel kurul toplantısında alınan bu kararla ilgili olarak “oylamanın yasaya uygun yapılmadığı” gerekçesiyle Bakanlık Temsilcilerinin dahi şerhi olmakla tarafımızdan açılan iptal davası Çeşme Asliye Hukuk Mahkemesinin … E. Sayısında derdest bulunduğunu, davalı Kooperatif hakkında açılan İzmir … Asliye Ticaret Mahkemesinin … E. Sayılı dosyasında verilen kararla ana sözleşmesinin 61. md’si gereğince “kesin hesap” prosedürünün tamamlanmadığı sübuta ermiş olmakla, bunun üzerine alınan YK kararıyla belirlenen heyetten 08.08.2019 tarihli kesin maliyet raporu alınarak üyelere gönderildiğini, yapılan araştırmada alınan YK kararı ile kesin hesap raporunun hazırlanması arasındaki kısa sürede bu raporun hazırlanmasının mümkün olmadığını, meskenler kapalı olmasına rağmen içleri görülmeden ve hatta kooperatif mahalline gidilmeden, davalı kooperatifin verdiği bilgi ve belgeler üzerinden hazırlandığını, raporda tespit edilen maliyetler ile kooperatifin üyelerden talep ve tahsil ettiği bedellerin kuruşuna virgülüne kadar birebir ayni olduğunu ve hatta ayni toplama hatalarının muhafaza edildiği gözlemlendiğini, Bunun üzerine Ana Sözleşmenin 61. md’sindeki prosedür gereğince müvekkilin de aralarında yer aldığı yaklaşık 15 üye kesin hesap raporuna itiraz ettiğini, düzenleme gereğince bir koop. YK üyesi ve bir kesin hesap heyet üyesi ve bir de itiraz edenleri temsilen oluşturulan itiraz heyetince itiraz eden üyelerin temsilcisinin karşı oyuyla, kooperatif yk üyesi ve kesin hesap komisyonu üyesinin oylarıyla, kesin hesap raporuna yapılan itirazlarla ilgili yeterli ölçüm/inceleme yapılmadan, toplama hataları dahi düzeltilmeden oy çokluğu ile reddedildiğini, davalı kooperatifin müvekkil üyeye taahhüt ettiği üyelik bedelleri … ada/… no’lu Bağ. Böl. İçin 1.720.364.-TL iken tahsil edilen 2.488.045,79.-TL ve … ada/… no’lu Bağ. Böl. İçin 1.129.554.-TL iken tahsil edilen 1.504.384,74.-TL olduğunu ileri sürerek, davalı kooperatifin çıkarmış olduğu 08.08.2019 tarihli kesin maliyet hesap komisyonu raporunun yok hükmünde olduğunun ve bu raporda belirtilen tutarlarda müvekkilin kooperatife borçlarının olmadığının tespitiyle …/… BB No’lu ve …/… no’lu BB no’lu üyelikler için davalı kooperatife ihtirazı kayıtla ve haksız olarak ödenmiş bulunan üyelik bedelinden fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak kaydıyla şimdilik; 500.000.-TL’sinin kesin hesap raporuna itirazımızın reddine dair tutulan tutanak tarihi olan 14.01.2020 tarihinden itibaren avans faiziyle birlikte davalıdan istirdadına ve kooperatif ferdileşme işlemlerine başlamış olmakla bu durumda hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağı veya tamamen imkânsız hale geleceği, bu durumda müvekkilin telafisi mümkün olmayan zararlarının ortaya çıkacağı anlaşıldığından HMK 389 ve müteakip maddeleri gereğince mülkiyeti davalı kooperatife ait İzmir, Çeşme, Üniversite Mahallesi, … ada, … parsel sayılı taşınmazın tapu kaydı üzerine İhtiyati Tedbir ya da İhtiyati Haciz konulmasına karar verilmesini, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davalı kooperatife yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava ettiği görülmüştür.
Yargılamanın devamı sırasında Çeşme Asliye Hukuk Mahkemesi’ nin 08/12/2021 tarihli … esas … karar sayılı kararı ile Hakimler ve Savcılar Genel Kurulu’nun 07/07/2021 tarihli 608 sayılı kararı ile İzmir Asliye Ticaret Mahkemelerinin yargı çevresinin İzmir ili mülki sınırları olarak belirlendiğinden dava dosyasının görevli ve yetkili İzmir Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
Dava dosyası İzmir Adliyesi Tevzi Bürosunca mahkememizin 2022/38 esas sırasına kaydolunarak mahkememize intikal ettirilmiştir. Davanın kooperatif aidat borcundan kaynaklanan menfi tespit davası olduğu, ticari nitelikte olduğu, Çeşme Asliye Hukuk Mahkemesi Ticaret Mahkemesi sıfatıyla davayı görmekte iken Hakimler ve Savcılar Kurulu Genel Kurulu’nun 07/07/2021 tarihli 608 sayılı kararına dayanarak dava dosyasının görevsizlik kararı verilerek mahkememize gönderildiği anlaşılmıştır.
Hakimler ve Savcılar Kurulu Genel Kurulunun 08/07/2021 tarihli resmi gazetede yayınlanan 07/07/2021 tarihli 608 sayılı kararı ile yeni kurulan asliye ticaret mahkemelerinin yargı çevresinin belirlendiği, mevcut bulunan asliye ticaret mahkemelerinin yargı çevresini ise genişleterek yeniden belirlendiği, bu kapsamda İzmir Asliye Ticaret Mahkemesi yargı çevresinin İzmir ili mülki sınırları (Karşıyaka Ağır Ceza yargı çevresi hariç) olarak belirlediği ve bu kararın 01/09/2021 tarihinden itibaren uygulanmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Bu aşamada görevli mahkeme konusunda değerlendirme yapılması gerekmiştir.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 2017/11-10 esas 2019/401 karar sayılı 04/04/2019 tarihli kararında ortaya konulduğu ve mahkememizce de benimsendiği üzere; usul hukukumuza göre mahkemelerin görevi ancak kanunla düzenlenir ve göreve ilişkin kurallar kamu düzenindendir. Mahkemenin görevli olması aynı zamanda dava şartıdır. Bu nedenle yargılamanın her aşamasında taraflar görev itirazında bulunabileceği gibi taraflar ileri sürmese dahi mahkemece yargılamanın her aşamasında görev konusu resen gözetilir. Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının “kanuni hakim güvencesi” başlığını taşıyan 37.maddesinde “hiç kimse kanunen tabi olduğu mahkemeden başka bir merci önüne çıkarılamaz” hükmüne yer verilmiştir. Bilimsel çevrelerde ve uygulamada kanuni hakim güvencesi olarak uyuşmazlığı yargılayacak ve çözecek olan mahkemenin o uyuşmazlığın doğmasından önce kanunen belli olması olarak kabul edilmektedir. Dikkat edilecek olursa, anayasadaki bu düzenleme, hukuk ya da ceza davaları yönünden herhangi bir ayrım gözetmemiş ve uyuşmazlığın doğduğu tarihte bu uyuşmazlığı çözecek olan mahkemenin belli olması durumunda yargılama yapacak veya yargılamaya devam edecek mahkemeyi gösteren bir düzenleme yapılmadığı takdirde davanın mutlaka bu mahkeme tarafından çözüme kavuşturulması öngörülmüştür. Bu açıklamalardan da anlaşılacağı üzere uyuşmazlık konusunu teşkil eden her hukuki olay meydana geldiği tarihteki yasal düzenlemelere tabidir ve olayın meydana geldiği zamanda mevcut olan mahkemeler tarafından çözümlenmelidir. O halde yeni bir mahkeme kurulurken o mahkemenin kuruluş yasasında zaman bakımından faaliyete geçme yönünden önceki uyuşmazlıklara bakacak mahkemelerle ilgili özel bir düzenleme bulunmadığı takdirde her uyuşmazlık meydana geldiği tarihte bu işe bakacak olan mahkemece çözümlenecektir. Başka bir anlatımla her dava açıldığı koşullara göre görülüp sonuçlandırılacaktır. Dava konusu edilen hukuki uyuşmazlığın meydana geldiği tarihte yürürlükte olan yasalara göre kurulmuş bulunan mahkemelerin uyuşmazlığı çözmesi ana kural olmakla birlikte yasal düzenlemelerle böyle bir uyuşmazlığın çözümü yeni kurulan mahkemelere de verilebilmektedir.
Çeşme Asliye Hukuk Mahkemesi kararının dayandığı Hakimler ve Savcılar Kurulu Genel Kurulu’nun yargı yeri belirlenmesi kararında, eldeki derdest dava dosyalarının yargı alanı genişletilen mahkemelere devredileceğine ilişkin bir karara yer verilmediği, verilen kararın Asliye Ticaret Mahkemelerinin yetki alanının genişletilmesine yönelik olduğu, mahkemelerin görevine ilişkin bir düzenleme içermediği, bu nedenle davanın açıldığı tarihteki yetkili mahkemede davanın görülmesi gerektiği, Yargıtay 23. Hukuk Dairesi’nin vermiş olduğu kararların aynı yargı yerinde yeni kurulan ve farklı görev alanına giren mahkemelere bu mahkemelerin kurulmasından önce bu mahkemelerin görev alanına giren başka mahkemelerde açılan dava dosyalarında gönderme kararı verilmesine yönelik olduğu, somut olayda farklı yargı alanlarında bulunan aynı düzey mahkemelerden birinin diğerini kapsayacak şekilde yargı alanının genişletilmesine yönelik kararın değerlendirilmesi gerektiği, söz konusu kararın da 01/09/2021 tarihinden itibaren uygulanmasına karar verildiği hususu da dikkate alındığında yargı yerinin genişletilmesi ya da değiştirilmesi kararının yürürlüğünden önce açılan davaların, davanın açıldığı tarihteki mahkeme tarafından görülmesi gerektiği değerlendirilmiştir.
Yukarıda belirtildiği üzere; davanın açıldığı tarihteki yasal düzenlemelere göre görevli ve yetkili mahkemece sonuçlandırılmasının Anayasayla güvence altına alınmış doğal hakim ilkesinin bir sonucu olduğu, yargı çevresinin belirlenmesine ilişkin Hakimler Savcılar Genel Kurulu kararının 01/09/2021 tarihinden itibaren uygulanmasına karar verildiği, bu tarihten evvel genişleyen yargı çevremizde açılan ve görülmekte olan davaların mahkememize devredileceğine ilişkin yasal bir düzenleme bulunmadığı, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 04/04/2019 tarihli 2017/11-10 esas 2019/401 karar sayılı kararında ortaya konulan ilkeler dikkate alındığında söz konusu davaları görmeye açıldığı tarihte görevli ve yetkili olan mahkemenin görmesi gerektiği, bunun sonucu olarak da iş bu davada Çeşme Asliye Hukuk Mahkememsinin (Asliye Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla) görevli olduğu, mahkememizin görevli olmadığı kanaatine varılmıştır.
01/09/2021 tarihinden sonra mahkememizin yeni açılan davalarla ilgili ve görevsizlik kararını veren mahkemenin bu tarihe kadar açılmış davalarla ilgili aynı mahkemenin daireleri olarak değerlendirilmesi gerektiği, ayrıca usul ekonomisi ilkesi de nazara alınarak buna göre mahkememizce görevsizlik kararı değil gönderme kararı verilmesinin daha uygun olduğu kanaatine varılmıştır.
Tüm bu açıklamalar karşısında mahkememizin yargı çevresinin genişletilerek belirlenmesi konusundaki Hakimler ve Savcılar Kurulu Genel Kurulu kararının 01/09/2021 tarihinden itibaren yürürlüğe girdiği, bu tarihten evvel açılıp ilgili ilçelerde görülmekte olan davada Çeşme Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu ve mahkememizin görevsiz olduğu kanaatine varılmakla dava dosyasının görevsizlik kararını veren Çeşme Asliye Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmesine, oluşan görev uyuşmazlığının giderilmesi için dava dosyasının İzmir BAM 6. Hukuk Dairesine tevdiine karar vermek gerekmiştir.
KARAR:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davayı görmeye mahkememizin görevsiz olup Çeşme Asliye Hukuk Mahkemesi’nin görevli olması sebebiyle dava dosyasının Çeşme Asliye Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmesine,
2-Çeşme Asliye Hukuk Mahkemesi ile mahkememiz arasında oluşan görev uyuşmazlığının çözümü için dosyanın İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi’ne tevdiine,
3-Yargılama giderinin nihai kararda dikkate alınmasına,
Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda kararın niteliği gereği kesin olarak karar verildi. 24/01/2022

Katip …
E-imza

Hakim …
E-imza