Emsal Mahkeme Kararı İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/283 E. 2022/615 K. 09.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/283
KARAR NO : 2022/615

BİRLEŞEN İZMİR ….ATM’nin …/… ESAS SAYILI DOSYASINDA;
DAVA : Şirketin İhyası
DAVA TARİHİ : 06/05/2022
KARAR TARİHİ : 09/09/2022

Mahkememizde görülmekte olan Şirketin İhyasına ilişkin asıl ve birlene davaların yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili mahkememize sunduğu asıl dava dilekçesinde; müvekkilinin, … İnş. San. Tic. Ltd Şti aleyhine İzmir …. İş Mahkemesi nezdinde …/… esas sayılı dosya ile işçilik alacaklarının tahsili talebi ile alacak davası açtığını, ancak … İnş. San. Tic. Ltd Şti’nin ticaret sicilden terkin edildiğinin yargılama aşamasında öğrenildiğini, taraf teşkilinin sağlanması açısından mahkemece taraflarına iş bu davayı açmak üzere mehil verildiğini ileri sürerek, Tas. Hal. … İnş. San. Tic. Ltd Şti’nin tüzel kişiliğinin ihyasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili mahkememize sunduğu cevap dilekçesinde; Tas. Hal. … İnş. San. Tic. Ltd Şti’nin 01/06/1994 tarihinde müdürlüklerine tescil edildiğini, 30/06/2019 tarihli genel kurul kararı ile tasfiyeye girdiğini, tasfiyenin 05/07/2019 tarihinde tescil edildiğini, tasfiye memuru olarak …’in seçildiğini, 04/11/2021 tarihli genel kurul kararı ile tasfiye işlemlerinin tamamlanması nedeni ile ünvan ve işletme kaydının ticaret sicil memurluğunda silinmesine karar verildiğini, 16/11/2021 tarihinde şirketin kapanışının sicile tescili yapılarak ünvan ve işletme kaydının sicilden silindiğinin tespit edildiğini, şirketin tasfiyesinin kanuna uygun olarak gerçekleştirilmesi ve sona erdirilmesinden tasfiye memurunun sorumlu olduğunu, sicil müdürlüğünün bu konuda herhangi bir tetkik mükellefiyetinin bulunmadığını, usulüne uygun tamamlanmamış bir tasfiyeden tasfiye memurunun sorumlu olduğunu, davanın türü itibariyle müdürlüklerinin yasal hasım konumunda olduğunu, aleyhlerine yargılama gideri, harç ve vekalet ücretine hükmedilmemesini savunmuştur.
Mahkememiz tensip zaptı uyarınca ihyası istenen … İnş. San. Tic. Ltd. Şti.’nin tasfiye sonucu sicilden terkin edildiğinden, İzmir Ticaret Sicil Müdürlüğü yanında tasfiye memuruna husumet yöneltilmesi gerektiğinden tasfiye memuru … hakkında dava açıp birleştirmek üzere davacı vekiline 2 haftalık süre verilmesine karar verildiği, iş bu davanın İzmir ….ATM’nin …/… esas sayılı dava dosyası ile açıldığı, mahkememiz dosyası ile birleştiği anlaşılmıştır.
Davacı vekilinin birleşen İzmir ….ATM’nin …/… esas sayılı dosyasına sunduğu dava dilekçesinde; müvekkilinin, dava dışı … İnş. San. Tic. Ltd. Şti. aleyhine İzmir …. İş Mahkemesi’nde …/… Esas sayılı dava ile işçilik alacaklarının tahsili için dava açtığını, ancak şirketin sicilden terkin edildiğinin yargılama aşamasında öğrenildiğini, taraf teşkilinin sağlanması için İzmir …. İş Mahkemesi tarafından kendilerine dava açmak üzere süre verildiğini, İzmir … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin

…/… Esas sayılı davası ile şirketin ihyasının istendiğini, bu davanın derdest olduğunu, bu dosyadan taraflarına tasfiye memuru … hakkında dava açıp birleştirmek üzere süre verildiğini belirterek, dava dışı Tasfiye Halinde … İnş. San. Tic. Ltd. Şti unvanlı şirketin tüzel kişiliğinin ihyasına karar verilmesini ve yargılama gideri ile vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini istemiştir.
Davalı … vekilinin mahkememize sunduğu cevap dilekçesinde; davanın husumet yokluğu nedeniyle reddinin gerektiğini, davacının iş bu davayı açmasında hukuki yararı ve menfaatinin olmadığını ve kötü niyetli olduğunu, usul ekonomisi ilkesine de aykırı hareket ettiğini ileri sürerek, husumet ve hukuki dayanak yoksunluğundan davanın reddine karar verilmesini ve yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesini savunmuştur.
İzmir Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün sicil kayıtlarından çıkartılan sicil dosyasına ilişkin evrakların incelenmesinden; İzmir Ticaret Sicil Müdürlüğü Merkez … sicil numarasında kayıtlı Tasfiye Halinde … İnşaat Sanayi ve Ticaret Limited Şirketinin 30/06/2019 tarihinde yapılan olağan genel kurul toplantısı ile tasfiyeye girdiği, tasfiye memuru olarak …’in seçildiği, tasfiyenin 05/07/2019 tarihinde tescil edildiği, 04/11/2021 tarihli genel kurul kararı ile tasfiye işlemlerinin tamamlanmasına karar verildiği, tasfiye işlemlerinin sona ermesi sebebiyle 16/11/2021 tarihinde sicilden terkin edildiği anlaşılmıştır.
İzmir …. İş Mahkemesi’nin …/… esas sayılı dosyasının Uyap örneğinin incelenmesinden; … tarafından … İnş. San. Ve Tic. Ltd. Şti, … İnş. Ltd. Şti aleyhine, işçilik alacakları nedeniyle 07.09.2020 tarihinde açılan davaya ilişkin olduğu, dava öncesi 18.08.2020 tarihinde dava konusuna ilişkin arabuluculuk görüşmelerinin yapıldığı, … İnş. San. Ve Tic. Ltd. Şirketi vekilinin arabuluculuk görüşmelerine katıldığı, İzmir …. İş Mahkemesindeki iş bu davada davalılar vekili olarak Av….’un 21.10.2020 tarihinde cevap dilekçesini sunduğu, davanın derdest olduğu anlaşılmıştır.
İhyası istenen … İnş. San. Ve Tic. Şirketinin 30.09.2019 tarihinde tasfiyeye girdiği ve tasfiye sürecinin 04.11.2021 tarihli genel kurulla tamamlanarak 16.11.2021 tarihinde sicilden terkin edildiği dikkate alındığında ve İzmir …. İş Mahkemesinin …/… Esas sayılı davasının dava tarihinin 07.09.2020 olduğu, iş bu davayı ihyası istenen şirket vekilinin de takip ettiği göz önünde bulundurulduğunda, henüz terkin edilmeden tasfiye sürecinde açılan bu davadan tasfiye memurunun haberdar olduğu ve buna rağmen tasfiyeyi sonuçlandırdığı değerlendirilmiştir.
Davamız, tasfiye sonucu sicilden terkin edilen Tas. Hal. … İnş. San. Ve Tic. Ltd. Şti’nin İzmir ….İş Mahkemesi’nin …/… esas sayılı davası nedeniyle ihyası talebine ilişkindir.
TTK geçici 7. Maddesine dayanan sicilden terkin edilen şirketin ihyası davasında husumetin sadece Ticaret Sicil Müdürlüğüne yöneltilmesi yeterli olduğu ancak, tasfiye sonucu sicilden terkin edilen şirketlerin ihyası davasında Ticaret Sicil Müdürlüğü yanında tasfiye memuruna da husumetin yöneltilmesi yasal zorunluluk ve Yargıtay yerleşik kararları olmakla, birleşen davalı vekilinin husumet itirazı yerinde görülmemiştir.

Toplanan tüm deliller karşısında, ihyası istenen Tas. Hal. … İnş. San. Ve Tic. Ltd. Şti’nin 30/06/2019 tarihinde yapılan olağan genel kurul toplantısı ile tasfiyeye girdiği, tasfiye memuru olarak …’in seçildiği, tasfiyenin 05/07/2019 tarihinde tescil edildiği, 04/11/2021 tarihli genel kurul kararı ile tasfiye işlemlerinin tamamlanmasına karar verildiği, tasfiye işlemlerinin sona ermesi sebebiyle 16/11/2021 tarihinde sicilden terkin edildiği, 07/09/2020 tarihinde … tarafından … İnş. San. Ve Tic. Ltd. Şti, … Yapı İnş. Ltd. Şti aleyhine işçilik alacakları nedeniyle dava açıldığı, bu davada husumetin yöneltilebilmesi bakımından şirketin ihyasının gerektiği, davacının ihya talebinde bulunmakta hukuki yararının bulunduğu kanaatine varılmakla, davanın ve birleşen davanın kabulüne, İzmir Ticaret Sicil Müdürlüğü Merkez … sicilinde kayıtlı Tasfiye Halinde … İnş. San. Ve Tic. Ltd. Şti’nin İzmir …. İş Mahkemesi’nin …/… esas sayılı davası ve bu davanın konusu ile sınırlı olmak üzere ihyasına, ek tasfiye memuru olarak daha evvel tasfiye işlemlerini gerçekleştiren …’in atanmasına, kendisine ücret takdirine yer olmadığına karar verilmiştir.
Asıl davada İzmir Ticaret Sicil Müdürlüğü yasal hasım konumunda bulunduğundan yargılama giderinden sorumlu tutulması mümkün olmadığından aleyhine yargılama giderine hükmolunmamış, ancak birleşen davada tasfiye memurunun İzmir …. İş Mahkemesinin …/… Esas sayılı davasından haberdar olduğu halde tasfiyeyi sonuçlandırdığı dikkate alınarak, birleşen dava nedeni ile tasfiye memuru aleyhine yargılama giderine hükmolunmuştur.
H Ü K Ü M :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın ve birleşen davanın kabulüne,
İzmir Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün Merkez … sicilinde kayıtlı Tasfiye Halinde … İnşaat San ve Tic Ltd Şti’nin İzmir …. İş Mahkemesi’nin …/… esas sayılı davası ile sınırlı olmak üzere ve ek tasfiyesinin yapılmak üzere ihyasına,
Ek tasfiye memuru olarak …’in atanmasına, kendisine ücret takdirine yer olmadığına,
Şirketin ihyasına karar verildiği ve ek tasfiye memuru atandığının sicile tescil ve ilanına,
2-Asıl davada karar tarihi itibarı ile alınması gereken 80,70-TL harç peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
-Birleşen davada karar tarihi itibarı ile alınması gereken 80,70-TL harç peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
3-Asıl davada, davalı Ticaret Sicil Müdürlüğü yasal hasım olduğundan ve yargılama giderinden sorumlu tutulamayacağından, asıl davada davacı lehine Ticaret Sicil Müdürlüğü aleyhine avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına,
-Birleşen davada, tasfiye memurunun tasfiyeyi sonuçlandırmadan İzmir …. İş Mahkemesinin …/… Esas sayılı davasından haberdar olduğundan, tasfiyeyi sonuçlandırdığından kusurlu olduğundan, birleşen dava nedeni ile davacı lehine takdir edilen 9.200,00-TL avukatlık ücretinin birleşen davalı …’den alınarak davacıya verilmesine,
4-Asıl davada Ticaret Sicil Müdürlüğü aleyhine yargılama giderine hükmedilemeyeceğinden, asıl davada yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
-Birleşen dava nedeni ile sarf olunan 37,50-TL tebligat gideri ile 80,70-TL başvurma harcı ile 80,70-TL peşin karar ve ilam harcı olmak üzere toplam 198,90-TL yargılama harç ve giderinin birleşen davada davalı …’den alınarak birleşen davacıya verilmesine,
-Kararın kesinleşmesi halinde, ayrıca karar yazmaya gerek görülmeden kalan gider avansının derhal davacıya iadesine,
Dair, oybirliği ile verilen karar davacı-birleşen davacı vekili ile birleşen davalı vekilinin yüzüne karşı, diğer davalı tarafın yokluğunda tebliğden itibaren iki haftalık süre içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı. 09/09/2022

Başkan …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Katip …
e-imzalıdır