Emsal Mahkeme Kararı İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/265 E. 2022/976 K. 16.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/265
KARAR NO : 2022/976
DAVA : Genel kurul kararının yokluğunun ve butlanın tespiti olmadığı takdirde iptali
DAVA TARİHİ : 25/03/2022
KARAR TARİHİ : 16/12/2022
KARARIN YAZIM TARİHİ : 02/01/2023
Mahkememizde görülmekte olan Genel kurul kararının yokluğunun ve butlanın tespiti olmadığı takdirde iptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekili mahkememize sunduğu dava dilekçesinde; davacılar murisi … nın davalı şirkette %50 pay sahibi iken 16/12/2021 tarihinde vefat ettiğini, söz konusu payın TTK 596 maddesi uyarınca genel kurul kararına gerek olmaksızın davacılara geçtiğini, böylelikle davacıların şirket ortağı sıfatını kazandıklarını, davalı şirketin diğer %50 payının ise …’na ait olduğunu, şirket müdürü ve aynı zamanda %50 hissedar …’nın 11/02/2022 tarihinde 7 nolu müdürler kurul kararı ile şirket ortaklarından …’nın vefatı nedeniyle mirasçılarının ortaklığa kabulünün görüşülerek karara bağlanması gündemiyle şirket merkezinde 03/03/2022 tarihinde saat 10.00’da olağanüstü genel kurul toplantısı yapılması kararını aldığını, yine kendisi tarafından 03/03/2022 tarihli olağanüstü genel kurul toplantı tutanağı düzenlendiğini, bu toplantının TTK’nın 416/1 maddesine göre çağrısız olarak yapıldığı ve toplantıya itirazı olmadığını belirterek TTK 596/2 maddesi gereği vefat eden ortağın esas sermaye payının geçtiği mirasçıların ortaklığa kabulünün reddine, vefat eden ortağın mirasçılarına geçen esas sermaye payının gerçek ve güncel değerinin 2.650.000-TL olarak kabulü ile veraset ilamındaki payları oranında nakden ve defaten ödenmek suretiyle teklif edilmesine, teklifin şirkette müteveffaya ait olan 106000 payın 100700 payının şirket ortaklarından … hesabına, 5300 payının ortak olmayan Fahri Karık hesabına yapılmasına karar verdiğini, toplantının TTK 416 maddesine göre çağrısız olarak yapılması, … mirasçılarının toplantıya katılmamış olması toplantı çağrısının usulüne göre yapılmamış olması sebebiyle genel kurulda alınan kararların yok hükmünde olduğunun toplantının 03/03/2022 tarihinde saat 10.00’da şirket merkezinde yapılmasına karar verildiği halde …nın 03/03/2022 tarihinde şirket merkezinde olmadığı, şirket merkezine saat 13.00’dan sonra geldiği, dolayısıyla belirlenen saatte genel kurulun yapılmadığı da dikkate alındığında şirket müdürünün tek başına hareket ederek gerçeğe aykırı bir takım tutanaklar ile müvekkillerinin şirkete ortaklığını engellemeye çalıştığını, bu yönüyle de söz konusu genel kurul kararın yok hükmünde olduğunu ileri sürerek, davaya konu genel kurul kararının yokluğunun veya butlanının tespitini bu taleplerinin kabul görmemesi halinde genel kurul kararının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili mahkememize sunduğu cevap dilekçesinde; miras yoluyla pay iktisabının gerçekleştiği tarih ile bu tarihten 3 ay sonraki tarih arasındaki süreçte miras yoluyla pay iktisap eden kişilerin ortak sıfatına haiz olmadıkları, ortaklık durumunun bir nevi arafta olduğu, dolayısıyla 03/03/2022 tarihli olağanüstü genel kurulunun çağrısında henüz ortaklık sıfatını kazanmayan vefat eden ortağın mirasçılarına çağrının yapılmadığını, zira bahsi geçen kişiler ortaklık sıfatını kazanmadığından genel kurula katılma ya da oy kullanma hakkındanda mahrum olduklarını, aksi görüşün kabulü halinde çoğunluk paya sahip ortağın vefatı halinde ortaklığa ret müessesinin işletilemeyeceği sonucunun doğacağını, bu durumun kanunun amacı ile bağdaşmayacağını, ortaklığa kabul veya ret iradesinin ortaklardan bağımsız olarak şirkete ait bir hak olduğunu, genel kurul kararına ihtiyaç olmadığını, şirketin süresi içerisinde iradesini mirasçıların ortaklığa kabulünün reddi yönünde kullandığını, bu nedenle genel kurul kararının iptalini istemekte davacıların hukuki yararının bulunmadığını, genel kurulun usulüne uygun toplandığını ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Taraflarca bildirilen deliller toplanmış, davalı şirkete ilişkin sicil kayıtları celp olunmuş, davaya konu genel kurul kararı ve veraset ilamı değerlendirilmiştir.
Dosyaya sunulan veraset ilamının incelenmesinden; davacıların murisi …’nın 16/12/2021 tarihinde vefat ettiği, geriye mirasçısı olarak eşi … ile kızı …, oğlu … ve kızı … nın kaldığı anlaşılmıştır.
… Ticaret Sicil Müdürlüğünce gönderilen ticaret sicil kayıtlarının incelenmesinden; davaclı … Tarım Ürünleri San ve Tic Ltd Şti’nin sermayesinin 5.300.000,00-TL olup, 2.650.000,00-TL’sinin …’na ait olduğunu, ortaklar … ve …’nın her biri 25,00-TL değerinde 106000 paya sahip olduğu, veraseten hisse devrine ilişkin herhangi bir genel kurul kararı bulunmadığı, 06/05/2013 tarihinden aksi karar alınıncaya kadar şirket müdürünün … olduğu, davaya konu miras yoluyla hisse geçişine ilişkin genel kurul kararının tescili talebinin reddedildiği ve söz konusu kararın sicile tescil edilmediği anlaşılmıştır.
Davaya konu davalı şirketin 03/03/2022 tarihli genel kurul kararının ve çağrısına ilişkin yönetim kurulu kararının incelenmesinden; şirket müdürü … tarafından 11/02/2022 tarihli müdürler kurulu kararı ile … nın vefatı nedeniyle mirasçılarının ortaklığa kabulünün görüşülerek karara bağlanması gündemiyle genel kurulun 03/03/2022 tarihinde saat 10.00’da yapılmasının kararlaştırıldığı, 03/03/2022 tarihinde olağanüstü genel kurul toplantısının TTK 416/1 maddesine göre toplandığı (tek ortak … tarafından) TTK 596/2 maddesi gereği vefat eden ortağın esas sermaye payının geçtiği mirasçıların ortaklığa kabulünün reddedildiği, vefat eden ortağın mirasçılarına geçen esas sermaye payının gerçek ve güncel değerinin 2.650.000,00-TL olarak kabulü ile veraset ilamındaki payları oranında nakden ve defaten ödenmek suretiyle teklif edilmesine, müteveffaya ait 106000 payının 100700 payının şirket ortaklarından … hesabına, 5300 payının ortak olmayan … hesabına yapılmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Davamız, şirket ortağının vefatı ile esas sermaye payının geçtiği mirasçıların ortaklığa kabullerinin reddine dair 03/03/2022 tarihli genel kurul kararının yokluğu, butlanı, olmadığı takdirde iptali talebine ilişkindir.
Dava konusu hukuki sorunun çözümü için öncelikle TTK 596/1 maddesi uyarınca esas sermaye payı geçen mirasçıların hukuki durumu ve şirketin TTK 596/3 maddesi uyarınca esas sermaye payının geçtiği kişiyi onaylamayı reddetmesinin genel kurul kararına bağlı olup olmadığının çözümü gerekmektedir.
TTK 596 maddesinde; “(1)Esas sermaye payının, miras, eşler arasındaki mal rejimine ilişkin hükümler veya icra yoluyla geçmesi hâllerinde, tüm haklar ve borçlar, genel kurulun onayına gerek olmaksızın, esas sermaye payını iktisap eden kişiye geçer.(2)Şirket, iktisabın öğrenilmesinden itibaren üç ay içinde esas sermaye payının geçtiği kişiyi onaylamayı reddedebilir. Bunun için, şirketin, payları kendi veya ortağı ya da kendisi tarafından gösterilen üçüncü bir kişi hesabına, gerçek değeri üzerinden devralmayı, payın geçtiği kişiye önermesi şarttır.(3)Red kararı, devrin gerçekleştiği günden itibaren geçerli olmak üzere geriye etkilidir. Red, bu konudaki kararın verilmesine kadar geçen süre içinde alınan genel kurul kararlarının geçerliliğini etkilemez.(4)Şirket, üç ay içinde esas sermaye payının geçişini açıkça ve yazılı olarak reddetmemişse onayını vermiş sayılır” hükmüne yer verilmiştir.
TTK 595/2 maddesinde; “Şirket sözleşmesinde aksi öngörülmemişse, esas sermaye payının devri için, ortaklar genel kurulunun onayı şarttır. Devir bu onayla geçerli olur” hükmüne yer verilmiştir.
Yukarıda belirtilen yasal düzenlemeler karşısında; şirket ortağının ölümü halinde TTK 596/1 maddesi gereğince esas sermaye payı genel kurul kararı aranmaksızın ortağın mirasçılarına intikal eder. Şirket iktisabın öğrenilmesinden itibaren 3 ay içerisinde esas sermaye payının geçtiği kişiyi onaylamayı reddedebilir. Mirasın geçtiği tarihten itibaren şirketin esas sermaye payının geçtiği kişiyi reddetmemesi halinde bu tarihe kadar mirasçı ortaklığa ilişkin tüm haklara sahiptir. Ancak şirketin esas sermaye payının geçtiği kişiyi reddetmesi halinde bu karar bu süreçte ortağın katıldığı genel kurul kararlarının geçerliliğine etkili olmamak üzere mirasın ve dolayısıyla esas sermaye payının geçtiği ana kadar geriye yürür. Dolayısıyla bu süre içerisinde şirket ortağının mirasçılarının elbette genel kurullara katılma hakkı da bulunmaktadır.
TTK 596/2 maddesi uyarınca şirketin esas sermaye payının geçtiği kişiyi reddetmesi TTK 595/2 maddesi uyarınca genel kurul kararına dayalı olmalıdır. Genel kurul kararına dayanmayan şirket yönetiminin bu konuda onaylamayı reddetmesi söz konusu değildir. Bu arada belirtmek gerekir ki şirketin esas sermayenin geçtiği kişiyi reddine ilişkin kararın alındığı genel kurula mirasçının da katılma hakkı bulunmaktadır. Bunun aksinin kabulü yasaya uygun değildir. Aksinin kabulünde örneğin şirketin %1 ve %99 oranında iki ortağı bulunsun bu ortaklardan %99 oranında paya sahip şirket ortağının ölümünde %1 oranındaki hissedarın büyük ortağın mirasçılarına esas sermaye payının geçişini reddetme gibi bir hakkı tanımak anlamına gelir ki bunun ne vicdanen ne de yasal olarak kabulü mümkün değildir.
Davaya konu genel kurulu TTK 416 maddesine göre çağrısız olarak yapılmıştır. TTK 416 maddesine göre çağrısız genel kurul yapılabilmesi için tüm ortakların genel kurula katılması gerekmektedir. Ortaklardan biri bile genel kurula katılmadığı ve genel kurulun yapılmasına itirazda bulunduğu takdirde çağrısız genel kurulun yapılabilme olanağı yoktur. Oysa davaya konu davalı şirketin 03/03/2022 tarihli genel kurulu çağrısız yapılmış ve şirketin %50 hissedarı olan …’nın mirasçıları olan davacılar çağrılmamış, katılımları sağlanmamış, geriye kalan %50 hissedar …’nın katılımı ile karar alınmıştır. TTK’nın 416 maddesi karşısında söz konusu genel kurulda alınan kararlar yok hükmündedir.
Toplanan tüm deliller karşısında; davalı şirketin %50’şer pay itibariyle ortakları … ve … iken ortak …’nın 16/12/2021 tarihinde vefat ettiği, şirketin diğer ortağı ve müdürü …’nın 11/02/2022 tarihli yönetim kurulu kararı ile şirketin 03/03/2022 tarihinde saat 10.00’da olağanüstü genel kurul toplantısı yapılmasına karar verildiği, söz konusu toplantının TTK 416 maddesi uyarınca çağrısız olarak yapıldığı, …’nın vefatı nedeniyle esas sermaye payının geçtiği mirasçılarının ortaklığa kabulünün reddedildiği, … mirasçılarının murislerinden dolayı TTK 596/1 maddesi uyarınca herhangi bir genel kurul kararına bağlı olmaksızın esas sermaye payını iktisap ettikleri, bu tarihten itibaren ortaklığa bağlı tüm haklara ve elbette genel kurullara katılma hakkına sahip oldukları, buna karşın 03/03/2022 tarihinde yapılan davaya konu çağrısız genel kurula çağrılmadıkları, 03/03/2022 tarihli genel kurulda %50 hissedar tek ortağın katılımı ile karar alındığı, dolayısıyla TTK 416 hükmü dikkate alındığında bu genel kurulda alınan tüm kararların yok hükmünde olduğu kanaatine varılmakla, davanın kabulüne, davalı … Ticaret Siciline kayıtlı … Tarım Ürünleri San. ve Tic. Ltd. Şti.’nin 03/03/2022 tarihli ortaklar genel kurulunda alınan kararların yoklukla malul olduğunun tespitine karar vermek gerekmiştir.
Davacı tarafça toplantının çağrı kararında olduğu üzere 03/03/2022 günü saat 10.00’da yapılmadığı, daha sonraki bir saatte …’nın tek başına tutanak düzenlediği ileri sürülmüş ise de, bu konuda kamera kayıtlarına ulaşılamadığı gibi bu konuda başka bir delil sunulmadığı, ancak yukarıda belirtilen nedenlerle davaya konu genel kurul kararının yoklukla malul olduğu, dolayısıyla bu yöndeki iddianın ispat edilmesinin veya edilememesinin sonuca etkili olmadığı değerlendirilmiştir.
H Ü K Ü M :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın kabulüne, davalı … Ticaret Siciline kayıtlı … Tarım Ürünleri San. ve Tic. Ltd. Şti.’nin 03/03/2022 tarihli ortaklar genel kurulunda alınan kararların yoklukla malul olduğunun tespitine,
2-Karar tarihi itibarı ile alınması gerekli harç peşin olarak alındığından ayrıca harç alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı kendini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesine göre belirlenen 9.200,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafça sarf olunan 86,25-TL yargılama gideri ile 80,70-TL başvuru harcı, 80,70-TL peşin harç olmak üzere toplam 247,65-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
-Davacı tarafça yatırılan ancak kullanılmayıp artan gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair, oybirliği ile verilen karar davacılar vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı tebliğden itibaren iki haftalık süre içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı.16/12/2022

Başkan

Üye

Üye

Katip