Emsal Mahkeme Kararı İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/245 E. 2022/492 K. 14.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/245
KARAR NO : 2022/492

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 18/03/2022
KARAR TARİHİ : 14/06/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinin incelenmesinde; Davalı borçlu ile davacı şirket arasında imzalanan Perakende Satış Sözleşmesi ile davalıya … Abone numarası ile elektrik kullandırıldığını, davalının ödemelerin tam ve zamanında yapılmamış olması nedeniyle borçlu bulunduğunu, bu nedenle Merkezi Takip Sistemi …/… E. sayılı dosyası ile genel haciz yolu ile ilamsız icra takibi yapıldığını, davalı borçlunun takip konusu alacaklarına karşı, kötü niyetli olarak ve icra takibini durdurmak maksadıyla itirazda bulunduğu ve MTS takibinin durduğunu, söz konusu itirazlar haksız ve yasal dayanaklardan yoksun olduğunu belirterek fazlaya dair haklarımız saklı kalmak kaydıyla davalı borçlunun haksız ve hukuki dayanaktan yoksun, Merkezi Takip Sistemi …/… E. sayılı dosyasına yapmış olduğu takibe, borca, asıl alacağa, gecikme zammına, KDV’ye, faize, faiz oranına ve tüm ferilerine ilişkin itirazının iptaline ve takibin devamına, davalının %20’den aşağı olmamak üzere müvekkil şirkete icra inkar tazminatı ödemesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesinin talep edildiği görülmüştür.
Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinin incelenmesinde; Müvekkil şirketin taraflar arasında imzalanan sözleşmeye istinaden Manisa ili Alaşehir ilçesi sınırları içinde bulunan … tesisat no ve … sözleşme hesap nolu abonelik ile elektrik kullanmakta olduğunu, Müvekkil şirket taraflar arasında imzalanan sözleşmeye uygun olarak tüm ödemelerini gerçekleştirtiğini, iş bu dava konusu faturanın 41.895,68-TL değerinde hatalı olarak düzenlenen ek tahakkuk faturasından kaynaklandığı, Davacı şirketin usule aykırı hareket ederek işlem yaptığını, davacı şirket tarafından düzenlenen ek tahakkuk fatura miktarı yönetmeliğe aykırı düzenlendiğini, Müvekkil şirket 90 gün ödemesi gereken ek tahakkuk faturanın 65 günlük kısmını ödediğini belirterek hukuki dayanaktan yoksun davanın esastan reddine, icra takiplerinin iptaline, davacının icra inkar tazminatı taleplerinin reddine ve davacının iddia alacağın %20sinden az olmamak üzere kötüniyet tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davacı tarafından karşılanmasına karar verilmesinin talep edildiği görülmüştür.
Dilekçelerin teatisi aşaması usulüne uygun tamamlanmakla taraf teşkili sağlanmış, dava ön şartları gereği inceleme yapılması değerlendirilmekle tahkikat aşamasına geçilmemiştir.
DELİLLER:
Davalı şirkete yazılan müzekkereye ve Merkezi Takip dosyasına yazılan müzekkereye verilen cevabi yazıların dosya arasında olduğu görülmüştür.
Merkezi Takip dosyasına yazılan müzekkereye cevap verildiği ancak yazı ekinde dosyanın eklenmediği anlaşılmakla icra dosyasının Uyap sistemi üzerinden incelenmesinde; davacı tarafından davalı aleyhine İstanbul Abonelik Sözleşmesi İcra Dairesi’nin …/… esas sayılı dosyası üzerinden 41.895,68 TL asıl alacak, 550,96 TL işlemiş faiz ile 99,17 TL KDV olmak üzere toplam 42.545,81 TL alacağın tahsili bakımından ilamsız takip başlatıldığı, takip dayanağının 30/09/2021 tarihli, 14/10/2021 son ödeme tarihli 41.895,68 TL tutarındaki … no.lu abonelikten kaynaklı fatura olarak belirtildiği, yapılan geniş anlamda borca itiraz ile icra müdürlüğünün yetkisine de itiraz edildiği anlaşılmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda; tarafların iddia ve savunmaları, deliller ve tüm dosya kapsamına göre;
Dosya kapsamında yapılan inceleme neticesinde; dosya tarafları arasında … sözleşme numaralı yazılı abonelik sözleşmesinden kaynaklı ticari bir ilişkinin bulunduğu, söz konusu sözleşme ile davalı tarafın, davacının adına kayıtlı olduğu belirtilen … Mah. … Sok. Alaşehir/Manisa adresinde bulunan işletmeye elektrik aboneliğini teminen hizmet verilmesinin kararlaştırıldığı, bu hizmetin verilmeye başlanmasından bir müddet sonra davacı tarafından davalı aleyhine düzenlenen faturaya davalı yanca fatura içeriği yönünden yazılı itirazda bulunulduğu ve devamında 41.895,68 TL bedelli tarihli faturadan kaynaklı olarak davacı tarafından davalı aleyhine yukarıda belirtilen icra dosyası aracılığı ile tahsile yönelik başlatılan icra takibine davalı yanca yapılan hem icra müdürlüğünün yetkisine itiraz hem de geniş anlamda borca itiraz üzerine takibin durdurulduğu konularında bir uyuşmazlık olmadığı tespit edilmiştir.
Yukarıdaki yapılan tespit göz önüne alındığında taraflar arası uyuşmazlığın takibe konu edilen fatura içeriğinin yerinde olup olmadığı, faturanın gerçek tüketim bedelini yansıtıp yansıtmadığı, davalının fatura tutarı kadar borcunun bulunup bulunmadığı bu anlamda davalı tarafından yapılan tirazın haklılık teşkil edip etmediği ve dolayısıyla davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise alacak miktarının tespiti hususunda yapılacak inceleme neticesi varılacak kanaat yanında taraflarca istem konusu edilen icra inkar ve kötü niyet tazminat taleplerinin yerinde olup olmadığının tespit ve değerlendirilmesine esas açılan itirazın iptali davası olduğu anlaşılmıştır.
Taraflar arası uyuşmazlığın yukarıda belirtildiği şekilde oluştuğu anlaşılmış ise de uyuşmazlığın esasına yönelik değerlendirme yapılmadan evvel icra müdürlüğünün yetkisine itiraz edildiğinden ve icra müdürlüğünün yetkisine itirazın yerinde olduğunun anlaşılması halinde esasen sonucunda ortaya dava şartı noksanlığı çıkacağından tahkikata geçmeden bu hususta inceleme yapılması gerektiği kanaatine varılmıştır.
Dosya kapsamına göre yapılan inceleme ve değerlendirme neticesinde yukarıda da belirtildiği gibi dosya tarafları arasındaki ticari ilişkinin abonelik szöleşmesinden kaynaklı olduğu, söz konusu sözleşmenin 23. maddesinde aynen “…sözleşme kapsamında İzmir ve Manisa Mahkemeleri ve icra daireleri yetkilidir” şeklinde düzelneme bulunduğu, söz konusu düzenleme göz önüne alındığında bunun münhasır yetki sözleşmesi çerçevesinde taraflar arasında ve iş bu uyuşmazlık yönünden geçerli olarak kabul edilmesi gerektiği, sözleşmede davacı adresinin ….Bayraklı/İzmir, davalı adresinin ide ..Tandoğan/Ankara olarak belirtildiği, faturaya dair tesisat adresinin Alaşehir/Manisa olduğu, davacı adresinin ise keza …Bayraklı/İzmir olduğu, davacı tarafça faturanın tahsilinin İstanbul Abonelik Sözleşmesi İcra Dairesi aracılığı ile takibe konu edildiği ve davalı tarafın icra müdürlüğü yetkisine itirazda kendi yerleşim yeri olan adres yönünden Ankara İcra Müdürlükleri aracılığı ile takip yapılmasının gerektiğinin belirtildiği hususlarının birlikte değerlendirilmesinde her ne kadar taraflar arasında münhasır yetki sözleşmesi bulunmakta ise de davalı yanca münhasır yetki yönünden de bir savunmada bulunulmadığı göz önüne alındığında bu şekilde belirlenen yerlerin esasen genel yetkiyi ortadan kaldırmayacağı, davacı tarafça ifa yerinde iş bu takibin açıldığı düşünülse bile sözleşmenin ifa yerinin Manisa ili Alaşehir ilçesi olduğu, uyuşmazlık faturadan kaynaklandığına göre davacı alacaklının yerleşim yeri icra dairesinin de 6098 sayılı BK’nın 89. maddesi yetkili olduğu ve davacı yerleşim yerinin de ….Bayraklı/İzmir olduğu hususlarının bir bütün olarak değerlendirilmesi neticesinde genel yetkili yer olan davalı ikametgahı olan Ankara icra müdürlükleri nezdinde davalı aleyhine takibe girişilmesi gerekirken yukarıda da belirtildiği gibi yetkisiz yer icra dairesi aracılığı ile davalı aleyhine takibe girişildiği anlaşılmakla her ne kadar davacı yanca yukarıda belirtilen sebeplere istinaden itirazın iptali talep edilmiş ise de davacı yanca davalı aleyhine usulüne göre yetkili icra dairesi nezdinde girişilen bir takip olmadığı kanaatine varılmakla davanın dava ön şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1- Davacı tarafından davalı aleyhine yetkili icra dairesinde usulüne göre girişilmiş icra takibinin varlığından bahsedilemeyeceğinden 6100 sayılı HMK’nın 115/2 gereğince davanın dava ön şart yokluğu sebebi ile USULDEN REDDİNE,
2- Karar tarihi itibariyle alınması gerekli 80,70 TL harcın evvelce peşin olarak alınan 726,58 TL harçtan mahsubu ile fazladan alınan 645,88 TL harcın karar kesinleştiğinde talebi halinde DAVACIYA İADESİNE,
3- Davacı tarafından yatırılan başvuru harcı ile peşin harçtan yukarıdaki şekilde mahsubuna karar verilen harç toplamı ile yargılama gideri olarak kullanılan 80,5 TL’nin DAVACI ÜZERİNDE BIRAKILMASINA, yatırılan gider avansından kullanılmayan 359,50 TL’nin 6100 sayılı HMK’nın gider avans tarifesinin 5. maddesi gereği DAVACIYA İADESİNE,
4- Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihindeki A.A.Ü.T. gereğince hesaplanan 5.100,00 TL vekalet ücretinin DAVACIDAN ALINARAK DAVALIYA VERİLMESİNE,
5- Dair taraf vekillerinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İzmir Bölge Adliye mahkemeleri nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 14/06/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır