Emsal Mahkeme Kararı İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/195 E. 2023/140 K. 02.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/195 Esas
KARAR NO : 2023/140

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 01/03/2022
KARAR TARİHİ : 02/03/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından Mahkememize sunulan dava dilekçesinde özetle; 07.01.2022 tarihinde … adına kayıtlı … sevk ve idaresindeki “…” plakalı aracın, ……Sokakta müvekkilinin maliki olduğu … sevk ve idaresindeki … plakalı araca çarptığını, kaza nedeniyle davacıya ait araçta yüksek maddi hasar oluştuğu, davacının aracında meydana gelen zararın giderilmesi için davalı tarafça hasar bedeline ilişkin olarak bir miktar ödeme yapılmış ise de zararın tamamının giderilemediği, aracın gerçek piyasa fiyatından daha düşük bir bedele satmak durumunda kalacağından değer kaybı zararı olduğunu davalı … Şirketinin hukuki sorumluluğu ve rizikonun teminat dışı kaldığını, davalı … Şirketinin hukuki sorumluluğunun başlangıcı ve zararı ödeme yükümlülüğü olduğunu belirterek HMK m. 107 kapsamında fazlaya ilişkin müvekkil hak ve alacakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 50 TL bakiye hasar bedeli ve 50,00 TL değer kaybı olmak üzere 100,00 TL tazminatın temerrüt tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt(avans) faizi ile birlikte tahsiline, AAÜT m.16/2-c gereği arabuluculuk görüşmelerine katılmaları sebebiyle yargılama giderleri arasında vekâlet ücretine hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin de davalıdan tahsiline karar verilmesinin talep edildiği anlaşılmıştır.
Davalı vekili tarafından Mahkememize sunulan cevap dilekçesinin incelenmesinde; zaman aşımına uğramış davanın reddine, aksi halde cevap dilekçemizin usulden reddine, usulden ret talebimizin kabul edilmemesi halinde davanın cevap dilekçemizde yer alan nedenler ve re’sen gözetilecek sair nedenlerle esastan reddine, davacının zararın müşterek sorumlularından ödeme alıp almadığının sorulmasına, ret taleplerimizin kabul edilmemesi halinde; kabul anlamına gelmemek kaydı ile, davaya konu talepler yönünden yukarıda belirttiğimiz gibi bilirkişi incelemesi yapılmasına ve tarafların kusur durumu ile bakiye teminat limiti gözetilerek hüküm kurulmasına, arabuluculuk sürecindeki temsile ilişkin vekalet ücretinin reddine, Kazanç kaybı, araç mahrumiyeti, araç kiralama, iş durması ve kira mahrumiyeti gibi dolaylı zararlardan kaynaklı talepler varsa doğrudan reddine, kabul anlamına gelmemek kaydıyla müvekkil şirket aleyhine tazminata hükmedilmesi halinde dava tarihinden itibaren yasal faize hükmedilmesine karar verilmesinin talep edildiği anlaşılmıştır.
Dilekçelerin teatisi aşaması usulüne uygun tamamlanmakla taraf teşkili sağlanmış ve yine usulüne uygun olarak tahkikat aşamasına geçilmiştir.
DELİLLER:
Noterler Birliğine, Davalı sigortaya, SBGM’ye yazılan müzekkerelere cevap verildiği, dosyanın bilirkişiye tevdisi üzerine hazırlanan 12/12/2022 tarihli raporun dosyaya sunulduğu, davacı vekili tarafından bedel artırımda bulunulduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce verilen 06/10/2022 tarihli duruşmada verilen ara karar gereği dosyanın tevdisi üzerine kusur ve otomotiv bilirkişisi … tarafından hazırlanan 12/12/2022 havale tarihli raporun dosyaya sunulduğu, taraf vekillerine usulüne uygun tebliğ edildiği, söz konusu rapora karşı davacı vekilince sunulan 14/12/2022 tarihli değer artırım dilekçesi ile beyandan bulunulduğu, davalı yanca ise RAPORA karşı itirazlarda bulunulduğu anlaşılmış, raporun incelenmesinde özetle ” 07/01/2022 tarihli kazanın oluşumunda … plaka sayılı araç sürücüsünün etken olduğu, … plakalı araç sürücüsünün etken olmadığı, … plakalı araçta kaza nedeni ile yedek parça, işçilik ve KDV dahil toplam 7.670,00 TL hasar meydana geldiği, davacı tarafça hasara ilişkin 24/01/2022 tarihinde 4.283,40 TL ödeme yapılmakla karşılanmamış 3.886,60 TL bakiye hasarın kaldığı ayrıca … plakalı araçta bu kaza nedeni ile 2.000,00 TL değer kaybının meydana geldiği” görüş ve kanaatinde bulunulduğu anlaşılmıştır.
Davacı vekili tarafından 14/12/2022 tarihli değer artırım dilekçesinin sunulduğu, başlangıçta belirtilen 50,00 TL hasar bedelinin artırılmakla 3.886,60 TL’ye, 50,00 TL değer kaybı bedelinin ise artırılmakla 2.000,00 TL’ye yükseltildiğinin belirtildiği, davalı sigortaya usulüne uygun olarak tebliğ edildiği, değer artırım dilekçesine karşı beyan itirazlarda bulunulduğu anlaşılmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda; tarafların iddia ve savunmaları, deliller ve tüm dosya kapsamına göre;
Yapılan inceleme neticesinde; Dava dışı … tarafından sevk ve idare edilen … plaka sayılı araç ile dava dışı … tarafından sevk ve idare edilen … plaka sayılı araçların maddi hasarlı trafik kazasına karıştıkları, Burçin tarafından sevk ve idare edilen aracın kaza tarihi itibariyle davalı yana ZMMS ile sigortalı olduğu, Mehmet tarafından sevk ve idare edilen aracın ise Mahkememiz davacısına ait olduğu, kaza neticesinde araç sürücülerince kendi aralarında kaza tespit tutanağının düzenlendiği, bu kazadan kaynaklı davalı tarafça davacı asile hasara yönelik olarak 24/01/2022 tarihinde 4.283,40 TL tutarında ödeme yapıldığı konularında bir uyuşmazlık olmadığı tespit edilmiştir.
Yukarıdaki tespit göz önüne alındığında taraflar arası uyuşmazlığın meydana gelen bu kazada araç sürücülerinin kusur durumlarının tespiti davacı aracının bu kazadan kaynaklı hasara ve değer kaybına uğrayıp uğramadığı, uğradığının anlaşılması halinde hasara yönelik yapılan ödeme göz önüne alındığında davacının bakiye hasara yönelik zararının bulunup bulunmadığı, bulunması halinde miktarının tespiti ile yine bulunması halinde davacının aracının değer kaybı miktarının tespiti ve davalı tarafın tespit edilen tutarlardan sorumluluğunun bulunup bulunmadığı, bulunması halinde ne şekilde ve ne miktarda sorumluluğunun olacağının tespit ve değerlendirilmesine yönelik talep yanında AAÜT 16/2c uyarınca davacının arabuluculuk vekalet ücreti talep edip edemeyeceğinin tespit ve değerlendirilmesine esas yapılacak inceleme neticesi varılacak kanaate esas açılan trafik kazasından kaynaklı değer kaybına ve bakiye hasara yönelik maddi tazminat davası olduğu anlaşılmıştır.
Her ne kadar davalı yanca bilirkişi raporuna karşı itiraz edilmiş ise de esasen yapılan itirazların bir kısmının resen değerlendirilecek itirazlardan olduğu bir kısmının aksi iddia edilmekte ise de Mahkememizce de kabul edildiği üzere hali hazırda raporda karşılandığı ve raporun denetime elverişli ve yeterli teknik incelemeyi içerdiği bu nedenle hükme esas alınması gerektiği kanaatine varılmıştır.
Dava trafik kazasından kaynaklı bakiye hasar bedeli ile değer kaybı zararının tazminine yönelik olduğundan talebin haksız fiil çerçevesinde ileri sürüldüğü kanaatine varılmakla birlikte somut olay bakımından haksız fiilin koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediğinin tespiti ile değerlendirmesinin yapılarak sonuca gidilmesi gerektiği kanaatine varılmakla; 07/01/2022 tarihinde dava dışı … tarafından sevk ve idare edilen … plaka sayılı aracın İzmir ili, Buca ilçesi, Buca koop. Mahallesi 242/31 sokak istikametinden gelip 242/34 sokak kontrolsüz kavşağına ulaştığında aracın sol ön kısımları sol taraftan 242/34 sokak istikametinden gelen ve dava dışı … tarafından sevk ve idare edilen … plaka sayılı aracın sol ön kısımlarına çarpması ile oluşan trafik kazasında Burçin’in aracın hızını yük ve teknik özelliğine, görüş, yol, hava ve trafik durumunun gerektirdiği şartlara uydurmadan ve görüş alanını yeterince kontrol etmeden mevcut hızı ile sevk ve idare hatası ile kavşağa giriş yaptığı ve davranışının 2918 sayılı yasanın 57/1-a bendini ihlal ettiği, Mehmet’in ise kavşakta öncelikli geçiş hakkına sahip olduğu, herhangi bir kural ihlalinde bulunmadığı gibi kazayı önlemek adına alabileceği bir önleminin de olmadığı kanaatine varıldığında bu kazanın oluşumunda Burçin’in tam kusurlu olduğu Mehmet’in ise kusursuz olduğu, davacı aracı olan … plaka sayılı aracın sol ön kısımlarından araç gövdesinde ve sökülebilir/takılabilir parçalarda hasar olacak şekilde darbe alarak hasarlandığı, hasarın nitelik ve boyutunun kaza tespit tutanağı ile uyumlu olduğu, davacı aracının yedek parça, işçilik ve KDV dahil toplamda 7.670,00 TL hasara uğradığı, davalı tarafça 4.283,40 TL tutarında ödeme yapılmakla birlikte hasardan kaynaklı davacı aracının karşılanmamış 3.386,60 TL tutarında hasar miktarını bulunduğu, aracın bu kazadan evvel geçmiş hasar kayıtları bulunsa da 3 adedi yönünden değer kaybına neden olacak hasar kaydının olmaması 3 adet kazanın hasar kaydı olmakla birlikte aracın pazarlık payı dikkate alındığında kazadan önceki rayiç değerin 62.000,00 TL olarak ve kazadan sonraki rayiç değeri 60.000,00 TL olarak belirlenmesi yönündeki bilirkişi görüş ve kanaatinin yerinde olduğu anlaşılarak bu kazadan kaynaklı davacı aracının 2.000,00 TL değer kaybına uğrayacağı, söz konusu hasar ve değer kaybı yönünden kaza arasında illiyet bağının bulunduğu ve davalı sigortaya ZMMS’li araç sürücüsü Burçin’in davranışının hukuka aykırı olduğu anlaşılmakla işbu dava açısından davacı tarafın lehine haksız fiilin koşulların oluştuğu ve bu kapsamda davacının iş bu davayı açmasında hukuki yararının bulunduğu anlaşılmıştır.
Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde; yukarıda oluş şekli belirtilen davaya konu trafik kazasından kaynaklı davacı aracında toplamda 7.670,00 TL tutarda hasar ve 2.000,00 TL değer kaybı meydana geldiği, araçtaki oluşan bu hasarın kaza ile uyumlu olduğu, davalı … tarafından genel şartlar gereği yapılan hesaplaması neticesinde davadan evvel 24/01/2022 tarihinde başvuru üzerine 4.283,40 TL tutarında hasara ilişkin ödemenin yapıldığı ve fakat davalı … tarafından yapılan hesaplama yönteminin yerinde olmadığı gibi ödenecek tutara iskonto uygulanmasının aracın tamir ediliği servis ile sigorta şirketi arasında yedek parça tedariki konusunda anlaşma olmadığı görülerek yerinde görülmediği ayrıca değer kaybına yönelik herhangi bir ödeme yapılmadığının anlaşıldığı, savunmanın aksine hasara yönelik davacı zararının KDV dahil karşılanması gerektiği ve böylece bu yönlerdeki savunmanın da yerinde görülmediği anlaşılarak davacı aracında oluşan hasar ve değer kaybına yönelik zararın oluşumuna davalı yana ZMMS’li araç sürücüsü Burçin’in tam kusurlu eylemi sebebiyet verdiğinden davacı aracının karşılanmamış 3.386,60 TL’lik bakiye hasar bedeli ile 2.000,00 TL’lik değer kaybı bedelinin davalı sigortanın 2918 sayılı yasanın 91 maddesi gereği sorumluluğunun bulunduğu, hasar yönünden davalı yanın ödeme ile birlikte temerrüte düşeceği, davadan evvel değer kaybına yönelik KTK başvurusu olmamakla birlikte bu hususun davanın başlangıcında tamamlatıldığı anlaşılarak değer kaybı yönünden davalının dava tarihi itibari ile temerrüte düşeceği değerlendirilerek ve bununla birlikte davalı … şirketinin bu kazadan dolayı sorumluluk limitinin 50.000,00 TL olduğu ve ancak 4.283,40 TL ödeme yapılmakla birlikte bakiye sorumluluk limiti göz önüne alındığında talep edilen tutarın bakiye limit içinde kaldığı tespit edilerek açılı davanın kabulü ile bakiye 3.386,60 TL hasar bedelinin davalı yanın temerrüt tarihi olarak takdir edilen 24/01/2022 tarihinden itibaren, 2.000,00 TL değer kaybı bedelinin ise davalı yanın temerrüt tarihi olarak takdir edilen 01/03/2022 tarihinden itibaren ayrı ayrı işleyecek yasal faizleri ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Her ne kadar davacı vekili tarafından arabuluculuk görüşmeleri nedeniyle ayrıca vekalet ücreti talep edilmiş ise de 6325 sayılı yasadan kaynaklı arabuluculuk yönünden vekalet görevi nedeniyle verilen hizmetin vekil ile asil arasındaki avukatlık hizmeti nedeniyle belirlenen ücrete mahsus olduğu ve bu nedenle ücretin asil tarafından karşılanması gerektiği, bu tutarın iş bu davada verilen hizmet ilgi tutularak talep edilmesinin mümkün olmadığı kanaatiyle talebin yerinde olmadığına ve bu nedenle davacı yanın talebinin reddine karar vermek gerektiği kanaatine varılmıştır.
Yine her ne kadar davacı tarafça hasar bedelinin bilirkişi raporu doğrultusunda karşılanmadığı tutarın 3.886,60 TL olduğu belirtilerek bu tutarın değer artırıma konu edildiği ileri sürülerek talepte bulunulmuş ise de bilirkişi tarafından matematiksel hesaplama hatasının yapıldığı, araçtaki oluşan 7.670,00 TL’lik toplam hasardan davalı sigortanın ödediği 4.283,40 TL’nin düşülmesi ile karşılanmamış 3.386,60 TL hasar kaldığı anlaşılarak bilirkişinin matematiksel hesap hatasının bu aşamada davacıya yükletilmesi ile birlikte davanın kısmen kabulüne dair karar verilmesi yerinde görülmeyerek davacının değer artırım ile bakiye hasarı talep ettiği anlaşılarak davanın tam kabulü yönünde değerlendirme yapılmıştır.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1- Davanın KABULÜ ile davaya konu trafik kazasından kaynaklı;
– Bakiye 3.386,60 TL hasar bedelinin davalı yanın temerrüt tarihi olarak takdir edilen 24/01/2022 tarihinden itibaren,
– 2.000,00 TL değer kaybı bedelinin ise davalı yanın temerrüt tarihi olarak takdir edilen 01/03/2022 tarihinden itibaren ayrı ayrı işleyecek yasal faizleri ile birlikte DAVALIDAN ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE,
2- Karar tarihi itibariyle alınması gerekli 367,95 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 179,53 TL (80,70 TL peşin haç ile 98,83 TL tamamlama harcından oluşan) harcın mahsubu ile hazineye irad kaydına, bakiye 188,42 TL karar ve ilam harcının DAVALIDAN TAHSİLİ HAZİNEYE İRAD KAYDINA, söz konusu tutar ile ilgili 492 sayılı harçlar kanunu 28. Madde uyarınca kararın tebliğinden itibaren 1 ay içerisinde tahsil harç müzekkeresi düzenlenmesine,
3- Davacı tarafından yatırılan 260,23 TL (80,70 TL peşin harç, 80,70 TL başvuru harcı ve 98,83TL tamamlama harcından oluşan) harç ile gider avansından kullanılan 1.279,25 TL (tebligat ücreti, posta masrafı ve bilirkişi ücretinden oluşan) toplam 1.539,48 TL yargılama giderinin DAVALIDAN ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE,
4- Davacı tarafından yatırılan gider avansından arta kalan 320,75 TL’nin 6100 sayılı HMK’nın gider avans tarifesinin 5. maddesi gereğince DAVACI TARAFA İADESİNE,
5- Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihindeki A.A.Ü.T. gereğince hesaplanan 5.386,60 TL vekalet ücretinin DAVALIDAN ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE,
– Davacı yanın AAÜT 16/2-c gereği arabulculuk vekalet ücret talebinin REDDİNE,
6- Dava açmadan evvel dava şartı kapsamında başvurunun yapıldığı sabit olduğundan 1.560,00 TL arabuluculuk ücretinin Hazine tarafından ilgili arabulucu Gülsüm Sevimli Ünlüerler’e ödenmesi halinde, bu ücretin 6831 sayılı Kanun kapsamında DAVALIDAN TAHSİLİ İLE HAZİNEYE İRAT KAYDINA, bu hususta Hazineye müzekkere yazılmasına,
7- Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda miktar itibari ile kesin olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 02/03/2023
Katip …
e-imza
¸

Hakim …
e-imza