Emsal Mahkeme Kararı İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/145 E. 2022/692 K. 27.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/145 Esas
KARAR NO : 2022/692

DAVA : Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen)
DAVA TARİHİ : 15/02/2022
KARAR TARİHİ : 27/09/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından Mahkememize sunulan dava dilekçesinin incelenmesinde; 25/09/2021 tarihinde ……. plakalı araç sürücücüsü …’nın davacıya ait …….. plakalı araca çarpması ile davacı aracına değer kaybı oluştuğu bu kazada Ünal’ın asli ve tam kusurlu olduğu, davacıya ait araçta meydana gelen hasarın ………… Tarafından onarıldığı ve davacıya 6.604,69 TL tutarında fatura tanzim edildiği, kaza tarihine kadar aracın tüm bakımlarının zamanında ve yetkili serviste yapıdlığı araçta herhangi bir hata boya olmadığı, aracın kaza nedeni ile ciddi hasra uğradığı, davalının araçtaki değer kaybı zararını gidermesi gerektiği, haricen yapılan araştırmada davacı aracındaki değer kaybı tutarının 10.000,00 TL olduğu, davalıya zararın tazmini yönünde 20/12/2021 tarihinde dilekçe gönderilmiş ise de herhangi bir ödeme yapılmadığı belirtilerek fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla davacıya ait araçta meydana gelen değer kaybının şimdilik 1.000,00 TL’lik kısmının kaza tarihinden itibaren ticari faizi ile davalıdan tahsilinin, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya tahmiline karar verilmesi talep edilmiştir.
Davalı tarafça süre uzatıma dair ara karar gereği süresinde cevap dilekçesi sunulmamakla birlikte süre uzatıma dair verilen cevap dilekçesinde zaman aşımı, görev, kesin hüküm , husumet, derdestlik ve hak düşürücü süre yönünden davanın reddine dair verilen yazılı beyanın davalı yanın cevapları olarak kabulüne karar verilmesi gerektiği anlaşılarak davalının bu hususlarda savunmada bulunulduğu görülmüş, taraf teşkilinin sağlandığı anlaşılmış ve usulüne uygun olarak tahkikat aşamasına geçilmiştir.
DELİLLER;
Sigorta şirketine yazılan müzekkere cevabı, Türkiye Noterler Birliği’ne yazılan müzekkere cevabı, Sigorta Bilgi ve Gözetim Merkezi’nin yazı cevabı, kusur ve otomotiv bilirkişisi……..tarafından hazırlanan 24/06/2022 havale tarihli bilirkişi raporu dosyamız arasındadır.
Mahkememizce 31/05/2022 tarihli duruşmada verilen ara karar gereği dosyanın tevdisi üzerine kusur ve otomotiv Bilirkişisi …….. tarafından hazırlanan 24/06/2022 havale tarihli raporun dosyaya sunulduğu ve taraflara usulüne uygun olarak tebliğ edildiği görülmüş, sonuç kısmında aynen ” 25.09.2021 tarihli kazanın oluşumunda; davalı tarafa ait…plaka sayılı araç sürücüsünün “ETKEN OLDUĞU Davacı tarafa ait……. plaka sayılı araç sürücüsünün kazanın oluşumunda; “ETKEN OLMADIĞI” Dava konusu ……. plaka sayılı araçta, kaza nedeniyle; 5.000,00.-TL değer kaybı meydana geldiği görüş ve kanaatine varılmakla birlikte, bu husustaki nihai kararın Sayın Mahkemenin takdirinde olduğu görüş ve kanaatine varılmıştır.” şeklinde kanaat belirtildiği anlaşılmış, raporun tebliği üzerine davalı tarafça rapora itiraz dilekçesinin sunulduğu, davacı vekilince ıslah dilekçesi ile beyanda bulunulduğu görülmüştür.
Davacı vekili tarafından Mahkememize sunulan 26/06/2022 havale tarihli ıslah dilekçesinde özetle; Dava dilekçemizde fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak kaydı ile- talep etmiş olduğumuz 1.000,00 TL değer kaybı tazminat bedelinin ıslah edilmiş hali olan 5.000,00 TL nin kaza tarihi olan 25/09/2021 tarihinden itibaren ticari faizi ile birlikte davalıdan tazminini ile Müvekkile ödenmesine karar verilmesini yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına, karar verilmesinin talep edildiği görülmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda; tarafların iddia ve savunmaları, deliller ve tüm dosya kapsamına göre;
Yapılan inceleme neticesinde; 25/09/2021 tarihinde dava dışı ……….. tarafından sevk ve idare edilen…plaka sayılı araç ile dava dışı…….. tarafından sevk ve idare edilen……… plaka sayılı araçların maddi hasarlı trafik kazasına karıştıkları, kazadan sonra araç sürücülerince kendi aralarında kaza tespit tutanağının tutulduğu, İlknur tarafından sevk ve idare edilen aracın Mahkememiz davacısına ait olduğu, Ünal tarafından sevk ve idare edilen aracın dava dışı …Dayanıklı … A.Ş.’ye ait olmakla birlikte davalı şirket nezdinde ZMMS ile sigortalı olduğu, bu kazadan sonra davacı yanca değer kaybı isteminin tahsiline yönelik davalı şirkete KTK 97 uyarınca başvuruda bulunulduğu ve ancak bu hususa yönelik davalı ayrıca herhangi bir ödeme yapılmadığı, davacının aracında meydana gelen hasara yönelik dava dışı ……..tarafından davacı aleyhine fatura tanzim edildiği hususlarında bir uyuşmazlık olmadığı tespit edilmiştir.
Yukarıdaki yapılan tespit göz önüne alındığında taraflar arası uyuşmazlığın meydana gelen trafik kazası nedeni ile araç sürücülerinin kusur durumlarının tespiti, bu kaza neticesinde davacı aracının değer kaybına uğrayıp uğramadığı, uğradığının anlaşılması halinde değer kaybı tutarının tespiti ile davalının tespit edilen tutardan ne miktarda ve ne şekilde sorumluluğunun bulunduğunun tespit ve değerlendirilmesine esas yapılacak inceleme neticesi varılacak kanaate yönelik açılan değer kaybı bedelinin tahsiline yönelik maddi tazminat davası olduğu anlaşılmıştır.
Her ne kadar kazandırılan rapora davalı tarafça itirazda bulunarak yeniden rapor alınması için yeni bir bilirkişiye tevdi talep edilmiş ise de raporun kontrolünde yeterli teknik incelemeyi içerdiği, denetime elverişli olduğu, her ne kadar uzman görüşü ile bilirkişi raporunun arasında çelişki olduğu belirtilmiş ise de uzman görüş raporunda teminat dışı olduğu belirtilenler haricinde davacı aracında bu kaza nedeni ile başka hasarların da olduğu dolayısıyla raporlar arası çelişki olmadığı görülmekle raporun hüküm kurmaya elverişli olduğu anlaşılmıştır.
Davaya konu edilen tazminat istemleri trafik kazasından kaynaklı olduğundan ve bu kaza aynı zamanda haksız fiil sonucu gerçekleştiğinden haksız fiilin somut olay bakımından koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediği şeklinde değerlendirme yapılarak sonuca gidilmesi gerektiği kanaatine varılmış bu kapsamda yapılan değerlendirme neticesinde 25/09/2021 tarihinde dava dışı Ünal tarafından sevk ve idare edilen…plaka sayılı aracın İzmir ili, Bornova ilçesinde ara sokaktan Ankara caddesine çıkmak istediği sırasında aracın ön kısımları ile önünde yada aynı istikamette seyir halinde iken Ankara caddesine çıkmak için bekleyen ve duru vaziyetteki dava dışı İlknur tarafından sevk ve idare edilen……. plaka sayılı aracın arka kısımlarına çarpması şeklinde meydana gelen trafik kazasının oluşumunda Ünal eyleminin 2918 sayılı yasanın 84/1-d bendinin ihlal ettiği, İlknur’un ise herhangi bir kural ihlalinde bulunmamakla birlikte kazayı önlemek adına alabileceği önleminin olmadığı anlaşılmakla bu kazanın oluşumunda Ünal’ın asli ve tam kusurlu olduğu, İlknur’un ise kusursuz olduğu, kazadan önce davacının aracının rayiç değerinin 220.000,00 TL olmasına rağmen kazadan sonraki rayiç değerinin 215.000,00 TL olduğu dolayısıyla davacı aracında bu kaza nedeni ile 5.000,00 TL değer kaybı meydana geldiği oluşan değer kaybı ile Ünal’ın eylemi arasında illiyet bağının bulunduğu gibi Ünal’ın eyleminin de hukuka aykırı olduğu kanaati ile davacı yan nezdinde haksız fiilin koşullarının somut olay bakımından davacı lehine gerçekleştiği anlaşılmıştır.
Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde yukarıda oluş şekli belirtilen trafik kazasında Mahkememiz davacısına atfedilebilecek herhangi bir kusurun bulunmadığı, söz konusu kazanın davalı tarafa ZMMS’li araç sürücüsünün tam kusurlu eylemi ile meydana geldiği, bu kazadan kaynaklı olarak davacı aracının 5.000,00 TL’lik değer kaybına uğradığı, davacı tarafça bu değer kaybının tahsiline yönelik davalı yana 20/12/2021 tebliğ tarihli başvuru yapılmış ise de davalı yan tarafından herhangi bir ödeme alınmadığı buradan hareketle davalının 31/12/2021 tarihinde temerrüte düştüğü, her ne kadar davalı tarafça uzman görüş raporu ile aksi iddia edilmekte ise de uzman görüş raporunda davacı aracında oluşan hasarlara tam olarak yer verilmediği hükme esas alınan rapor ve dosya kapsamı göz önüne alındığında davacı aracının arka demirinin değişmesine rağmen ve bunun davacı yan yönünden 5664’e mesaj atılması halinde gelecek hasar kaydına ilişkin bildirim cevap ayrıntısında görüleceğinden uzman görüş raporunun aksinine davacı aracında bu kaza nedeni ile hükme esas alınan bilirkişi raporunda belirtildiği 5.000,00 TL’lik tutar kadar değer kaybı oluştuğu ve bunun yine savunmanın aksine 2918 sayılı yasanın 91. Maddesi gereğince davalı yanın poliçe gereği tazmin ile yükümlü olduğu, davalı aracının ticari vasıfta olduğu da göz önüne alındığında davacının beyanını aksine oluşan 5.000,00 TL’lik değer kaybının davalıya tebliğ tarihine 8 iş günü eklenmekle hesaplanan 31/12/2021 temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalıdan alınarak davcıya verilmesi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1- Davanın KABULÜ ile; davaya konu trafik kazasından kaynaklı 5.000,00 TL değer kaybı bedelinin davalının temerrüt tarihi olarak takdir edilen 31/12/2021 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte DAVALIDAN TAHSİLİ İLE DAVACIYA VERİLMESİNE,
2- Karar tarihi itibariyle alınması gerekli 341,55 TL karar ve ilam harcından evvelce alınan 149,01 TL (80,70 TL peşin harç ile 68,31 TL ıslah harcından oluşan) harcın mahsubu ile hazineye irad kaydına, bakiye 192,54 TL karar ve ilam harcının DAVALIDAN TAHSİLİ HAZİNEYE İRAD KAYDINA, söz konusu tutar ile ilgili 492 sayılı harçlar kanunu 28. Madde uyarınca kararın tebliğinden itibaren 1 ay içerisinde tahsil harç müzekkeresi düzenlenmesine,
3- Davacı tarafından yatırılan 197,60 TL (80,70 TL peşin harç, 80,70 TL başvuru ve 68,31 TL ıslah harcından oluşan) harç ile gider avansından kullanılan 854,25 TL (tebligat ücreti, posta masrafı ve bilirkişi ücretinden oluşan) yargılama giderinden oluşan toplam 1.051,85 TL’nin DAVALIDAN ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE,
4- Davacı tarafından yatırılan gider avansından arta kalan 85,75 TL’nin 6100 sayılı HMK’nın gider avans tarifesinin 5. maddesi gereğince DAVACI TARAFA İADESİNE,
5- Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihindeki A.A.Ü.T. gereğince hesaplanan 5.000,00 TL vekalet ücretinin DAVALIDAN ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE,
6- Dava açmadan evvel dava şartı kapsamında başvurunun yapıldığı sabit olduğundan 1.560,00 TL arabuluculuk ücretinin Hazine tarafından ilgili arabulucu ERDAL ERSÜS’e ödenmesi halinde, bu ücretin 6831 sayılı Kanun kapsamında DAVALIDAN TAHSİLİ İLE HAZİNEYE İRAT KAYDINA, bu hususta Hazineye müzekkere yazılmasına,
7- Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda miktar itibariyle kesin olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı.27/09/2022

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza