Emsal Mahkeme Kararı İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/980 E. 2022/370 K. 10.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/980
KARAR NO : 2022/370

DAVA : Banka Teminat Mektubunun İadesi Ve Depo Edilmesi (Tahsil İstemli)
DAVA TARİHİ : 28/12/2021
KARAR TARİHİ :10/05/2022

Mahkememizde görülmekte olan Banka Teminat Mektubunun İadesi Ve Depo Edilmesi (Tahsil İstemli) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;akaryakıt istasyonu işleten müvekkili ile toptan akaryakıt ürünleri satıcısı olan davalı arasında bir tanesi İzmir/Kemalpaşa/… istasyonu ile ilgili 22/05/2019 tarihinde; diğeri ise İzmir/Kemalpaşa/… istasyonu ile ilgili olmak üzere 28/06/2019 tarihinde akaryakıt bayilik sözleşmesi akdedildiğini, sözleşmeler gereğince davalıya, … bankası kemalpaşa şubesine ait her biri 25.000,00 tl bedelli iki adet kesin ve süresiz teminat mektubu verilmiştir. sözleşmelerin geçerlilik süresi 2 yıl olduğundan müvekkil, kemalpaşa … noterliği … yevmiye nolu 21/04/2021 tarihli ve … yevmiye nolu 24/05/2021 tarihli ihbarnameler ile sözleşmenin yenilenmeyeceğini ve … bankası kemalpaşa şubesine ait 2 adet teminat mektubunun iade edilmesini ihbar etmiştir. fakat, teminat mektupları davalı tarafça iade edilmediğini, teminat mektupları konusuz kaldığını, müvekkilin davalıya her ne ad altında olursa olsun bir borcu bulunmadığını, davalıdan herhangi bir demirbaş alınmadığını, arabulucuya başvurulsa da anlaşma sağlanamadığından mahkemenize başvurmak gerektiğini, yukarıda açıklanan nedenlerle Kemalpaşa … Bankası Şubesi’ne ait her biri 25.000,00TL bedelli iki adet teminat mektubunun iadesine, mümkün olmadığı takdirde bedellerinin tahsiline ve yargılama giderlerinin davalıya tahmiline karar verilmesi talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesi ile özetle;Taraflar arasında akdedilmiş sözleşmenin 19. Maddesine göre ihtilafların çözümü için Bakırköy Asliye Ticaret Mahkemeleri yetkili olduğunu, Davacı ile akdedilen sözleşme 28/06/2019 tarihli ve 2 yıl süreli olmakla davacının sözleşmedeki yükümlülüklerini yerine getirmediği, eksik mal alımından kaynaklı ortaya çıkan cezai şart, kar mahrumiyeti ve zararın, yine bayilik sözleşmesi için kendisine teslim edilen ariyet malzeme ve ekipmanın eksiksiz ve kullanıma hazır şekilde iadesi yapılmadan, cari hesap borcu davacı tarafça ödenmeden, davaya konu mektubun iadesinden bahsedilemeyeceğini bildirmek isteriz. Delil olarak sunulan bayilik sözleşmesi, ön sözleşme, ariyet sözleşmesi ve asgari mal alım taahhütnamesi gereği bayinin eksik alımdan kaynaklı cezai şart borcu da bulunduğunu, Yükümlülüklerini yok sayarak, sözleşme süresi sona erdiğinde borçlu olmadığını düşünen bayinin tacir olduğu, akdedilen sözleşmelerden kaynaklı tüm yükümlülüklerini yerine getirmesi gerektiği aşikardır. Cezai şart ve kar mahrumiyetine ilişkin emsal kararları sunduklarını,( YARGITAY 19. HD., E. 2016/19765 K. 2017/7254 T. 25.10.2017) HMK nın bahsetmiş olduğumuz hükmü kapsamında davacının taleplerin reddi gereklidir. Şöyle ki; davacı hem sözleşmeyi erken feshetmiş hem de ariyetler için henüz iade yükümlülüğünü yerine getirmeden mektup iadesi talep ettiğini, Davacı hiçbir edim yükümlülüğüne uymamış olmasına rağmen huzurdaki haksız ve kötü niyetli davayı açtığını, Davacının sözleşme gereği cezai şart ve kar mahrumiyetini ödemesi gereklidir. Müvekkilin davacıdan alacaklı olduğu, cezai şart kar mahrumiyeti alacağının yanında ticari ilişkiden kaynaklanan alacaklarının da olduğu , menfi tespit talebinin haksız ve kötüniyteli olduğu anlaşılacaktır.Süresinden önce haksız ve davacı tarafça tek taraflı şekilde sona erdirilen sözleşme ve ayrıca taraflar arasında imzalanmış asgari mal alım taahhütnamesi ve hasar gören ariyet malzemeler kapsamında müvekkilin mektup iadesinde bulunması beklenemeyeceğinden davanın reddine karar verilmesi talep etmiştir. Taraflar arasında akdedilmiş sözleşmenin 19. Maddesine göre ihtilafların çözümü için Bakırköy Asliye Ticaret Mahkemeleri yetkili olduğunu, Davacı ile akdedilen sözleşme 28/06/2019 tarihli ve 2 yıl süreli olmakla davacının sözleşmedeki yükümlülüklerini yerine getirmediği, eksik mal alımından kaynaklı ortaya çıkan cezai şart, kar mahrumiyeti ve zararın, yine bayilik sözleşmesi için kendisine teslim edilen ariyet malzeme ve ekipmanın eksiksiz ve kullanıma hazır şekilde iadesi yapılmadan, cari hesap borcu davacı tarafça ödenmeden, davaya konu mektubun iadesinden bahsedilemeyeceğini , Delil olarak sunulan bayilik sözleşmesi, ön sözleşme, ariyet sözleşmesi ve asgari mal alım taahhütnamesi gereği bayinin eksik alımdan kaynaklı cezai şart borcu da bulunmaktadır.Yükümlülüklerini yok sayarak, sözleşme süresi sona erdiğinde borçlu olmadığını düşünen bayinin tacir olduğu, akdedilen sözleşmelerden kaynaklı tüm yükümlülüklerini yerine getirmesi gerektiği aşikardır. Şöyle ki; davacı hem sözleşmeyi erken feshetmiş hem de ariyetler için henüz iade yükümlülüğünü yerine getirmeden mektup iadesi talep ettiğini, Davacı hiçbir edim yükümlülüğüne uymamış olmasına rağmen huzurdaki haksız ve kötü niyetli davayı açtığını, Davacının sözleşme gereği cezai şart ve kar mahrumiyetini ödemesi gerekli olduğunu, Müvekkilin davacıdan alacaklı olduğu, cezai şart kar mahrumiyeti alacağının yanında ticari ilişkiden kaynaklanan alacaklarının da olduğu , menfi tespit talebinin haksız ve kötüniyteli olduğu anlaşılacağını, Süresinden önce haksız ve davacı tarafça tek taraflı şekilde sona erdirilen sözleşme ve ayrıca taraflar arasında imzalanmış asgari mal alım taahhütnamesi ve hasar gören ariyet malzemeler kapsamında müvekkilin mektup iadesinde bulunması beklenemeyeceğinden davanın reddine karar verilmesi talep etmiştir.
DELİLLER:
Kemalpaşa … Noterliği’nin … yevmiye, 21/04/2021 tarihli ve … yevmiye 24/05/2021 tarihli ihbarnameleri, 22/05/2019 ve 28/06/2019 tarihli sözleşmeler, teminat mektupları dosyaya delil olarak sunulmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; BankaTeminat Mektubunun iadesi istemine ilişkin davadır.
Davalı vekili cevap dilekçesi ile birlikte süresinde yetki itirazında bulunmuştur.
HMK 6. Maddesi uyarınca genel yetkili mahkeme davalının davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir.
HMK 116. maddesinde ilk itirazlar düzenlenmiştir. İlk itirazlardan biri de kesin yetki kuralının bulunmadığı hallerde yetki itirazıdır. Aynı yasanın 117. maddesinde ilk itirazların hepsinin ileri sürülmesinin zorunlu olduğu, aksi halde dinlenemeyeceği ve ilk itirazların dava şartlarından sonra ön sorunlar gibi incelenip karara bağlanacağı hüküm altına alınmıştır. Kesin olmayan yetkinin HMK’nın 114. maddesinde sayılan dava şartları arasında bulunmadığı gözetilerek re’sen nazara alınmaması gerekir.
HMK 10.maddesine göre; “Sözleşmeden doğan davalar, sözleşmenin ifa edileceği yer mahkemesinde de açılabilir.”
HMK nın 17. Maddesinde;” Tacirler veya kamu tüzel kişileri, aralarında dogmuş veya doğabilecek bir uyuşmazlık hakkında, bir veya birden fazla mahkemeyi sözleşmeyle yetkili kılabilirler. Taraflarca aksi kararlaştırılmadıkça dava sadece sözleşmeyle belirlenen bu mahkemelerde açılır.”
Davalı vekili 04/02/2022 havale tarihli dilekçesinde ; sözleşmenin 19. Maddesine göre ihtilafların çözümü için Bakırköy Asliye Ticaret Mahkemelerinin yetkili kılındığını, bu bağlamda davanın yetkili mahkemede açılmadığı, dolayısıyla davanın yetkisizlik kapsamında usulden reddedilmesini talep etmiştir.
Her ne kadar davacı tarafça mahkememize dava açılmış ise de; her iki tarafın tacir olduğu, taraflar arasında 22/05/2019 ve 28/06/2019 tarihli sözleşme akdedildiği, taraflar arasında yapılan sözleşmenin 19. Maddesinde; sözleşmenin uygulanmasından ve yorumundan doğan her türlü uyuşmazlıkta Bakırköy Mahkemelerinin ve İcra Dairelerinin yetkili olduğu konusunda yetki sözleşmesi yapıldığı, tarafların tacir olması nedeniyle yetki sözleşmesinin taraflar yönünden bağlayıcı olduğu, cevap dilekçesinde usulüne uygun yetki itirazında bulunduğu anlaşıldığından, yetki itirazının kabulü ile yetkili mahkemenin Bakırköy Asliye Ticaret Mahkemesi olduğunun tespitine karar verilmesi gerektiği kanaatine varılmakla, Mahkememizin yetkisizliğine ve Yetkili mahkemenin Bakırköy Asliye Ticaret Mahkemesi olduğuna karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1- Mahkememizin YETKİSİZLİĞİNE ve yetkili Mahkemenin BAKIRKÖY NÖBETÇİ ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ OLDUĞUNUN TESPİTİNE,
2- Karar kesinleşince ve talep halinde dosyanın yetkili BAKIRKÖY NÖBETÇİ ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’ne gönderilmesine,
3- 6100 sayılı HMK’nın 20. Maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden itibaren 2 hafta içerisinde dosyanın yetkili Mahkemeye gönderilmesinin talep edilmemesi halinde dosyanın resen ele alınarak davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesine (ihtarat yapıldı)
4- Yargılama giderlerinin yetkili mahkemece değerlendirilmesine ve ancak davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi halinde ise şartlar oluşacağından yargılama giderlerinin mahkememizce değerlendirilmesine,
5- Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İzmir Bölge Adliye mahkemeleri nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 10/05/2022

Katip …
e-imzalıdır.

Hakim …
e-imzalıdır.