Emsal Mahkeme Kararı İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/964 E. 2022/499 K. 16.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/964 Esas
KARAR NO : 2022/499

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 27/12/2021
KARAR TARİHİ : 16/06/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından sunulan 05/01/2022 havale tarihli dilekçesinde özetle; davacı tarafından satın alınan …… plaka sayılı aracın nihai satışının davalılar tarafından yerine getirilmemesi nedeni ile araç içi ödenen satış bedelinin davalılardan tahsili için İzmir … İcra Müdürlüğü’nün ….. Esas sayılı dosyası üzerinden takip başlatıldığı, her iki davalı tarafça da itiraz edildiği, davalılardan … tarafından İzmir ….İcra Müd. …. Esas sayılı dosyası üzerinden bahse konu araca yakalamalı haciz konulduğu ve aracın yakalandığı, söz konusu dosyanın alacaklısının …, borçlusunun ise ruhsat sahibi kimse olduğu yani bu dosya ile müvekkilinin alakasının olmadığı, harici olarak satılan ve satış bedeli davalılar tarafından tahsil edilen aracın devrinin verilmemesinin müvekkilini zarara uğrattığı ve ayrıca yakalamalı haciz işlemi neticesinde elinden gitmesinin, sağlandığı …’nin bu işlemi bilerek yaptığı, davalının yaptığı bu son işlemin davacı açısından dönülmesi zor zararların ortaya çıkmasına sebebiyet vermesi nedeni ile otoparka çekilen aracın 3. Kişilere devrinin önlenmesi ve davacının zararının büyümesinin önüne geçilmesi maksadıyla bahse konu ….. plaka sayılı araca dava süresi boyunca teminatsız olarak ihtiyati tedbir konulmasının talep edildiği görülmüştür.
Davalılar vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle; müvekkillerinin aleyhine davacı alacaklı tarafından; İzmir …..İcra Müdürlüğünün …. E. Sayılı takip dosyası ile 26.10.2021 tarihinde takip müstenidinin bir kısım banka dekontları ve bir adet harici sözleşme olduğu beyan edilmek suretiyle alacak iddiası ile her iki müvekkili bakımından müşterek ve mütesselsil olacak şekilde 236.000,00 TL’si asıl alacak tutarı olmak üzere işlemiş faizleri ile birlikte toplam 263.162,38 TL. takip miktarlı icra takibi başlattığı ve düzenlenen 7 örnek ödeme emri müvekkillerine tebliğ edilmekle, süresinde; takibe, asıl alacak tutarına, işlemiş ve işleyecek faize, icra harç ve giderleri ile icra ve vekalet ücreti ve sair tüm dosya ferilerine itirazları üzerine ilgili icra müdürlüğünce takibin durdurulmasına karar verildiği, davacı alacaklı tarafından zorunlu arabuluculuk kapsamında başvuru yapıldığı, yapılan görüşmelerde bir netice alınamaması üzerine de iş bu itirazın iptali talepli dava açıldığı, davalı müvekkillerinden …’nin diğer davalı müvekkili ……. AŞ.nin sahibi ve yetkilisi olduğu, şirketin faaliyet kapsamından da anlaşılacağı üzere müvekkili şirketin adres kısmında belirtilen işyerinde oto alım-satımı ve toptan olarak da kuyumculuk işi ile iştigal ettiği, davalı müvekkillerinden …’nin davada bahsi geçen …plaka sayılı BMW 5.20 d marka aracının, aracın adına tescilli olduğu …….) adlı şahıstan satın aldığı, bedelini ödediği ve aracı tesellüm etmekle araca zilyet olduğu, aracı, temizletip galerisinde sergilemek isteyen müvekkilinin araç maliki … adlı şahıstan aracın tescili işlemleri için talepte bulunduğu, araç tescil işlemleri gerçekleştirilmek istenirken araçta Urla Sulh Hukuk Mahkemesinin … E. Sayılı dosyadan aracın devir ve temlikinin önlenmesi bakımından tedbir konulduğunu öğrendikleri, gerek araç maliki gerekse müvekkilinin bu duruma bir anlam veremediği ve yaptıkları araştırma neticesinde araca konulan tedbir kararının araç maliki … için vasilik talebinde bulunan Kızı ……’in dava ve talebi neticesinde bu kararın alındığını öğrendikleri, müvekkilinin araç tescil maliki …’e araç bedelini ödediği tarihte araç tescilinin mümkün olmaması ihtimaline binaen …’den 200.000,00 TL. bedelli bono talep ettiği, bu kişi tarafından da tanzim edilen bononun müvekkiline teslim edildiği, müvekkilinin bir süre araç tescil maliki …’ün talebi neticesinde herhangi bir işlem yapmaksızın araç tescil maliki ile vasisi olan kızı …’in ihtilaflarını gidermelerini beklediği ancak buradan bir netice alamayınca da elindeki 20.03.2015 tanzim, 20.10.2015 vadeli 200.000,00 TL. bedelli 1 adet bono ile araç tescil maliki … aleyhine İzmir……..İcra Müdürlüğünün ……. E. Sayılı dosyası ile icra takibi başlattığı ve söz konusu takip ödeme emrinin araç tescil maliki …’ün vasisi olan kızı …’e tebliğ edildiği ancak vasi …tarafından 16.07.2017 tarihinde İzmir 3.İcra Hukuk Mahkemesinin …… E. Sayılı dosyası ile takibe ve borca itiraz davası açıldığı, yargılamanın 02.12.2021 tarih ve … Karar sayılı karar ile araç tescil maliki…..’ün vasisi …’in borca itirazının reddine karar verdiği ve söz konusu kararın 14.12.2021 tarihinde taraflarca istinaf edilmeksizin kesinleştiği, söz konusu karardan önce de, hem araç tescil maliki hem de vasisi vesayet mahkemesi olan Urla Sulh Hukuk Mahkemesinin … E. Sayılı dosyasına aracın müvekkiline devrine ilişkin talep ve yetki verilmesinin talep edildiği ancak bu hususta müspet bir netice alamadığı, davacı yanın dava dilekçelerinde de belirtikleri üzere; davalı müvekkili şirket ile davacı arasında 30.12.2019 tarihinde ……. plaka sayılı şasi numarası da belirtilen 2011 model BMW 5.20 d otomobil belirlenmiş bir ödeme planı muvacehesinde alım-satıma konu edildiği, tarafların, sözleşmenin akdedilmesinden sonra söz konusu aracın davacı …’a teslim edilmiş olup 24 ayı aşan bir süre zarfınca söz konusu aracın davacı kullanımında kaldığı, davacı yanın İzmir…….İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı takip dosyası ile 26.10.2021 tarihindeki takip öncesinde tarafların görüştükleri, davacı yanın, müvekkillerinden tescil talebinde bulunduğu, müvekkilinin de davacı yana daha önce de defalarca izah etmeye çalıştığı üzere araç tescil maliki ile aralarındaki davanın devam ettiği, kısa bir süre içerisinde müspet bir gelişme beklediklerini ancak kendilerinin de mevcut durumu başından bu yana zaten bildiklerini, ister başından beri bildikleri dava sürecini bekleyebileceklerini ancak bu hususta beklemek istememeleri durumunda ise aracı getirip kendilerine teslim edip 30.12.2019 tarihinden kullandıkları tarihe kadar piyasa koşullarına göre bir kullanım bedeli (Araç kiralama şirketlerinden edindiğimiz bilgiye göre davaya konu 2011 Model BMW 3.20 d marka bir aracın aylık ortalama kiralama bedeli 15.000,00-17.000,00 TL.+ KDV düzeyindedir) mahsup ettikten sonra bakiye alacaklarının kalması durumunda bu tutarı kendilerine iade edebileceklerini beyan ettiği ancak davacı yanın araç bedeli olarak müvekkillerden …’ye ödediği tutarı iade talepli olarak icra takibine konu etmesi ile de davacı yanın alım satım sözleşmesini geriye dönük olarak fesh ettiğini öğrendiği, icra takibine itiraz eden davalı müvekkillerinin itirazından sonra takibin durdurulmasına karar verildiği ve davacı yan dava şartı olan zorunlu arabuluculuk yoluna başvurduğu, arabuluculuk görüşmeleri sırasında taraflar arasındaki sürecin, vekilleri olarak taraflarınca da davacılar vekiline bildirildiği hatta araç tescil maliki ile aralarında İzmir ….İcra Hukuk Mahkemesinde devam eden dava bakımından Adli Tıp Kurumundan araç tescil malikinin fiil ehliyetinin bulunduğuna dair rapor geldiğini ve bu rapor kapsamında davanın lehlerine gelişmekte olduğunu, 02.12.2021 tarihinde de İzmir ….İcra Hukuk Mahkemesinin… E. Sayılı dosyanın karara çıkmasını beklediklerini, 2. bir arabuluculuk görüşmesinin 02 Aralık tarihine bırakılması halinde somut durum üzerinden müzakerelere devam etmelerinin çözüm için daha sıhhatli olacağını bildirmeleri ve davacılar vekilinin de bu ikinci toplantı taleplerini kabul etmesi üzerine 02.12.2021 tarihine arabulucuk 2.toplantı günü kararlaştırıldığı, 02.12.2021 tarihindeki arabuluculuk 2.toplantısı öncesinde, sabah saatlerinde, İzmir…İcra Hukuk Mahkemesinin ….E. Sayılı dosyasındaki duruşma sırasında iş bu dosyadaki yargılamanın sona erdiği ve araç tescil malikinin davasının reddine karar verildiği, aynı tarihli oturum öncesi bu durumun arabulucu aracılığıyla davacı yana bildirildiği ve araç ile ilgili işlemlerin daha hızlı ilerleyebileceğinin bildirildiği, bu süreçten sonra davacının, müvekkili ile görüşmeye geldiği ve araç üstünde 10’larca haciz şerhi bulunduğunu, tedbirin de halen devam etmekte olduğunu, ısrarla; ya aracın takyidatlardan ari bir şekilde tescilini yada ödediği bedelin faizi ile birlikte iadesini talep ettiği, müvekkilinin de aracı satarken tüm bu belirttiği durumlardan alıcı olarak kendisinin haberdar olduğunu, süreci bilerek kabul ettiğini ve gerek ödediği tutarın gerekse de ödeme şeklinin de zaten bu sebeple sözleşmedeki şekilde kararlaştırıldığını ancak araç tescil maliki ile aralarındaki mahkeme sürecinin uzamasının, beklenmeyen ancak kendisince de öngörülebilir bir durum olduğunu, tüm süreçten şeffaf bir şekilde haberdar edildiğinin, araç üzerindeki tüm takyidatların toplam 5-6 adet olduğunu ve bunların tamamının mükerrer işlemler olduğunu, bu takyidatlarla ilgili yaptığı araştırmada, bir kısım icra takiplerinin takipsiz bırakıldığını, tamamının çok düşük bedeller ihtiva ettiğini, ayrıca zaten bu hususla ilgili araç teslim tarihi olan 29.12.2019 tarihinden önceki tüm sorumluluğun kendisine ait olduğunun kararlaştırılmış olduğunu, araç tescil malikinin de aracı devretmek için vasisi olan kızı ile birlikte ilgili mahkemeye taleplerde bulunduklarını buradan müspet bir sonuç alamamaları halinde de kendisinin alacaklı olduğu dosyadan icra marifeti ile satış cihetine gidebileceğini belirttiği ve hatta bu duruma rağmen aracın tescili değil de bedelin iadesi talebinde ısrarcı ise de aracı getirerek kendisine teslim etmesini ve yaklaşık 25 aylık kullanımının da maddi bir karşılığının olacağını, kendisinin de araç kiralama şirketlerinden aracın özelliklerini bildirerek bir araştırma yapmasını, makul bir miktar belirleyip mutabık kalınacak bir kullanım bedeli hesaplandıktan sonra bu tutarın kendilerine ödenen satış bedelinden mahsup edildikten sonra ortaya bir bakiye çıkması durumunda bu bakiyeyi kendisine derhal iade edeceklerini bildirdiği ancak davacı yanın bu talepleri kabul etmediğini ve daha fazla beklemek istemediğini beyan ederek müvekkilinin yanından ayrıldığı, müvekkilinin de; davacı ile mutabık kalamamaları üzerine İzmir ….İcra Müdürlüğünün …. E. Sayılı dosyası ile araç tescil maliki aleyhine başlattığı ve devam eden takip dosyası sebebi ile iş bu dosyasından hacizli olan, bahsi geçen …… plaka sayılı araca yakalama şerhi koydurduğu ve davacı yanca bildirildiğine göre söz konusu aracın emniyet tarafından kısa bir süre önce İstanbul ilinde davacı kullanımında iken yakalandığı, yakalama işleminin, icra takip dosyasına bildirildikten sonra ivedilikle satış işlemlerinin icra edileceği belirtilerek öncelikle davacının davasının esastan reddine, mahkeme aksi kanaate olur ise; 30.12.2019- Ocak 2022 arası yaklaşık 25 aylık davacının araç kullanım süresi boyunca aracı aralıksız ve fasılasız kullanımı sebebi ile hesaplanacak kullanım (kiralama) bedellerinin, davacı alacağından düşülmek üzere takası ve tespit edilecek bu tutarların davacı alacaklarından mahsubuna, her halde; haksız ve kötüniyetli davacı aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere tazminata, yargılama giderleri ile ücret-i vekaletin davacıya tahmiline karar verilmesinin talep edildiği görülmüştür.
Dilekçelerin teatisi aşamasının tamamlandığı ancak dava şartı bakımından dosyanın değerlendirilmesi gerektiği anlaşıldığından tahkikat aşamasına geçilmemiştir.
DELİLLER:
İzmir …… İcra Dairesi’ne, Noterler Birliğine, Ticaret Sicil Müdürlüğüne ve Vergi Dairelerine yazılan müzekkerelere cevap verildiği görülmüştür.
İzmir….icra Dairesi’ne yazılan müzekkereye cevap verildiği, … Esas sayılı dosyasının bir örneğinin Uyap sistemi üzerinden gönderildiği görüldü. İncelenmesinde; Mahkememiz davacısı tarafından davalılar aleyhine asıl alacak ve işlemiş faiz olmak üzere toplam 263.162,38 TL alacağın tahsili bakımından ilamsız takip başlatıldığı, takip dayanağının ” çeşitli miktarlardaki banka EFT dekontu” olarak belirtildiği, ödeme emrinin tebliği üzerine davalılar tarafından yapılan geniş anlamda borca itiraz ile durdurulduğu görülmüştür.
Vergi dairesine ve ticaret sicil müdürlüğüne yazılan müzekkerelere verilen cevabi yazıya göre Mahkememiz davacısının dava tarihi itibariyle mükellefiyet kaydının bulunmadığı, dava dışlı … Tekstil … Ltd. Şti. Yönünden ortaklığının bulunulduğu anlaşılmakta ise de doğrudan kendi adına kaydın bulunmadığı, ticaret sicil müdürlüğünden gelen yazı cevabının da göz önüne alınması neticesinde Mahkememiz davacısının tacir olmadığı gibi davalılardan …n’in de tacir olmadığı anlaşılmıştır.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:

Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda; tarafların iddia ve savunmaları, deliller ve tüm dosya kapsamına göre;
Dosya kapsamının incelenmesinde davacı tarafça davalılar aleyhine yukarıda belirtilen şekilde başlatılan ilamsız icra takibine davalı yanlarca geniş anlamda borca itiraz edildiği konusunda uyuşmazlık olmadığı tespit edilmiştir.
Yukarıdaki yapılan tespit göz önüne alındığında taraflar arası uyuşmazlığın İzmir …… İcra Müdürlüğü’nün … Esas E. Sayılı dosyasına davalılar tarafından yapılan itirazın haklı olup olmadığı, bu anlamda davacının davalılardan alacak tutarı olarak istenen toplam tutar yönünden alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise miktarının tespiti ile taraflarca istem konusu edilen icra inkar ve kötü niyet tazminat taleplerinin yerinde olup olmadığının değerlendirilmesine esas itirazın iptalin davası olduğu anlaşılmıştır. Her ne kadar davaya konu uyuşmazlık yukarıda belirtildiği şekilde tespit edilmiş ise de öncelikli olarak dava şartlarının incelenmesi gerektiği ve bu anlamda tahkikata geçmeden evvel bu hususun değerlendirilmesi gerektiği kanaatine varılarak bu kapsamda dosya ele alınmıştır.
Davaya konu edilen bahse konu …. plakalı aracın yapılan kontrolünde hususi vasıfta olduğu anlaşılmıştır.
Dosya tarafları yönünden yapılan inceleme neticesinde Mahkememiz davacısının tacir olmadığı, davalı … ……’ nin de tacir olmadığı, bu hususların ticaret sicil müdürlüğü cevabi yazısı ile anlaşıldığı, her ne kadar davacı yan yönünden mükellef kaydının bulunduğu belirtilmiş ise de kaydın 2010 yılında terk edildiği ayrıca yine her ne kadar davacının dava dışı şirkette ortaklığına yönelik kaydın bulunduğu belirtilmiş ise de davanın … tarafından açıldığından davacı asilin şahsı yönünden kaydın değerlendirilmesi gerektiği bu anlamda dava şartlarının dava tarihi itibariyle değerlendirileceği göz önüne alınarak dava tarihi itibariyle davacı asilin ve davalı …….’ nin tacir olmadıklarının anlaşıldığı bu minvalde davalı şirketin oto alım satım ile uğraştığı, gerek davalı vekilinin beyanında gerekse ticaret unvanı ile anlaşıldığı, dolayısıyla davalı şirketin satıcı sağlayıcı konumunda olduğu kanaatine varıldığı anlaşılarak uyuşmazlığın mutlak ticari dava sayılan türlerden olmadığı gibi nispi ticari davaya da vücut vermeyeceği kanaatine varılarak uyuşmazlığın tüketici Mahkemesi nezdinde görülüp sonuçlandırılması gerektiği kanaatine varıldığı ayrıca her ne kadar işlemin esasen davacı ve davalı şirket arasında yapıldığı ve davalı … …….’nin parayı davalı şirket adına aldığının beyan edildiği anlaşılmakta ise de ve bu kişi yönünden davanın husumetten reddi talep edilmiş ise de bu husustaki değerlendirmenin görevli Mahkemece yapılması gerektiği kanaatine de varılmakla dava konusu itirazın iptali istemine yönelik iş bu dava bakımından Mahkememizin görevsiz olduğu ve nihai olarak uyuşmazlığın Tüketici Mahkemesi tarafından incelenip sonuçlandırılması gerektiği anlaşılarak açılı davanın görevsizlik nedeni ile 6100 sayılı HMK’nın 114/1-c ve 115/2 maddeleri gereğince usulden reddine, karar kesinleştiğinde ve talep halinde dosyanın görevli ve yetkili İzmir Nöbetçi Tüketici Mahkemesi’ne gönderilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1- Davanın GÖREVSİZLİK NEDENİ ile 6100 sayılı HMK’nın 114/1-c ve 115/2 maddeleri gereğince USULDEN REDDİNE,
2- Karar kesinleştiğinde ve talep halinde dosyanın görevli ve yetkili İZMİR NÖBETÇİ TÜKETİCİ MAHKEMESİ’NE GÖNDERİLMESİNE,
3- 6100 sayılı HMK’nın 20. maddesi gereği kararın kesinleşmesinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde dosyanın görevli ve yetkili mahkemeye gönderilmesinin talep edilmemesi halinde iş bi dosya resen ele alınarak Mahkememizce davanın AÇILMAMIŞ SAYILMASINA KARAR VERİLMESİNE,
4- Yargılama giderleri konusunda görevli ve yetkili mahkemece karar verilmesine, davanın açılmamış sayılma şartları oluştuğu takdirde yargılama giderleri konusunda MAHKEMEMİZCE KARAR VERİLMESİNE,
5- Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İzmir Bölge Adliye mahkemeleri nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 16/06/2022

Katip …
e-imza
¸

Hakim …
e-imza
¸