Emsal Mahkeme Kararı İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/874 E. 2022/210 K. 15.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/874
KARAR NO : 2022/210

DAVA : Çekin İstirdatı
DAVA TARİHİ : 29/11/2021
KARAR TARİHİ : 15/03/2022

Mahkememizde görülmekte olan Çekin İstirdatı davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından Mahkememize sunulan dava dilekçesinde özetle; müvekkili firma … Evcil Hayvan ve İnşaat Madencilik Hayvancılık Seracılık İthalat ve İhracat Sanayi Limited Şirketi tarafından … emrine hiçbir borç-alacak ilişkisi olmadan sadece” hatır çeki ” olarak keşide edildiği, söz konusu olan … … Bankası A.Ş …/İZMİR Şubesine bağlı çek hesabı uyarınca … seri numaralı 75,000,00 TL bedelli çekin, şikayetçi firmaya geri döneceği veya çekin iade edileceği hususunda güvence verilerek 5-6 ay içerisinde geri almak üzere 30.08.2021 ödeme tarihli olarak 2021 yılı Ocak- Şubat aylarında keşide edildiği ve …’nın eşi … ‘ya teslim edildiği, müvekkili firma yetkilisinin, emrine keşide ettiği …’yı hayatında hiç görmemiş olup herhangi bir diyaloğa girmediği, bahse konu çekin, müvekkili firma tarafınca …’ya ait sakatat işi ile uğraşmakta olan … Et ve Et Ürünleri Gıda Sanayi Ticaret Limited Şirketi adlı firma adına düzenlenecek iken, … aleyhinde var olan icra takipleri nedeniyle kendi adına – emrine düzenletmediği, alacaklarından korkttuğu için eşi adına düzenlenmesini rica ettiği, bu konuda …’nın eşinin üzerine bir şirket açacağını ve bu yüzden iş bu çekin eşi … üzerine düzenlenmesini istemiş olup, müvekkili firmanın da aralarında herhangi bir ticari münasebet mevcut olmamasına rağmen tanışıklığın getirmiş olduğu güven ilişkisi ve tüm iyi niyetiyle bu hatır çekini, …’nın eşi … emrine keşide ettiği, işbu çekin keşide edilmesinin amacının, …’nın araba alacak olması fakat galeriye gösterecek herhangi bir teminata sahip olmaması olup, hatır çeki niteliğini haiz bu çeki galeriye teminat olarak verip parayı ödedikten sonra çeki galeriden geri alıp müvekkili firmaya vermek olduğu, müvekkili firma yetkilisinde bu yönde güven sağlandığı, keşide tarihi ile ödeme tarihi arasında 5-6 ay süre içerisinde oyalandığı, kandırıldığı, … Et firmasının sahibi …’nın bu isteğini geri çevirmeyen müvekkilinin tüm bu olanların başına geleceğinden bihaber şekilde aylarca iş bu dava konusu çekin yaklaşık 5-6 ay boyunca kendisine geri verilmesini beklediği fakat çek üzerinde kararlaştırılmış olan 30.08.2021 keşide tarihi gelmiş olmasına rağmen davalı …’nın eşi …’dan yeterli bilgi alamadığı, müvekkilinin, davalı …’nın eşi … sürekli iletişim halinde olup, çekin ne zaman kendisine tevdi edileceğini öğrenmeye çalıştığı fakat …’nın çekin “kendilerinde olmadığını” beyan ederek müvekkilini oyalamaya çalışıp, bu sırada babası …’nın bahse konu çeki bankaya ibraz ederek parayı çekebilmesi için çaba sarf ettiği, tüm bunlar yetmezmiş gibi, …’nın babası …’nın, kendisine ciro edilen hatır çekini bankaya ibraz ederek parayı çekmeye çalışması fakat bu esnada hala müvekkiline çekin ellerinde bulunmadığını söylemelerinin kötü niyetlerinin devamının ispatı niteliğinde olduğu, müvekkili firmanın bu iletişimi devam ederken, …’ya, yakın dostu olan …’ya borcu olduğunu ve bu nedenle çekin …’ya ciro edilmesini beyan etmiş olup, ilk olarak …’ya teslim edeceklerine dair kabul cevabını alması üzerine daha sonra bir üst paragrafta da izah edildiği üzere çekin sözde ellerinde olmadığı cevabını aldığı, görüleceği üzere, bu konuda müvekkili şirket yetkilisinin oyalandığı, müvekkili firmanın yakın dostu alacaklı … tarafından ise …/… E. sayılı 25.08.2021 tarihinde ikame edilmiş olan çekin zayi sebebiyle iptali ve ödeme yasağı konulması tedbir talepli dava mevcut olup, …’nın dava dilekçesinde çekin hamili olduğunu fakat tüm aramalarına rağmen çeke ulaşamadığını iddia ederek çekin iptaline ve çeki elinde bulundurana karşı ödeme yasağı tedbiri talep ettiği, bahse konu hatır çekini, 3. bir şahısa dönmesi niyetiyle, aralarında hiçbir ticari ilişki bulunmamasına rağmen babaları …’ya ciro ederek “hukuki bir ilişkisi olmamasına rağmen, haksız şekilde gelir elde etmeye çalışan … – … çiftinin, bu usulsüz ciro işlemi akabinde babaları …’ya müvekkili firmadan alacakları olduğunu söyleyerek …’yı çeki bankaya ibraz etmesi hesabına yönlendirmiş olup, adına ciro ederek bu ilişkide babalarını 3. şahıs olarak kullanmak istedikleri, davalı …’nın eşi …’nın kötü niyeti aşikar olup, TTK m.659/2 madde hükmüyle de sabit olduğu, kaldı ki, bahse konu hatır çekinin arkasında bulunan imzanın …’ya ait olmadığı kanaatinde olup, imza yönünden bilirkişi incelemesi yapılmasını talep ettikleri, zira …’nın ticari ilişkilerle herhangi bir münasebeti olmayıp, eşi …’nın ticari işlerinin bozulması ve müvekkili firmanın çevresinden almış olduğu duyumlara göre yaklaşık 200.000,00 – 300.000,00 TL’lik maliye borcunun bulunması dolayısı ile tüm ticari işlerini eşi … üzerinden ilerletmeye çalıştığı sabit olup, müvekkili firma’ya beyan etmiş olduğu; eşi …’nın üzerine şirket açacağı iddiasının da asılsız olduğunun anlaşıldığı, çeki sözde teminat gösterip almış oldukları arabanın da … üzerine kayıtlı olmamasının iddialarını doğrular nitelikte olduğu ancak duyumlarına göre, aracın …’nın babası … üzerine kayıtlı olduğu, tüm bu açıklamalara istinaden …’nın 08.09.2021 tarihinde çeki bankaya ibraz ederek, bir alacağı olmamasına rağmen, haksız bir şekilde çeki tahsil etmeye çalıştığı esnada İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesi …/… E. sayılı dosyaya ait tedbir şerhi ile karşı karşıya kalmış olup, müvekkilinden haksız yere almaya çalıştıkları 75,000,00 TL’lik meblağı bankadan temin edemediği, sebepsiz zenginleşme amaçlı eylemlerinin teşebbüste kaldığı, İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …/… E. sayılı dosyayı müteakiben …’nın iş bu davaya konu hatır çeki niteliğini haiz çekte hak sahibi olduğuna ve ödeme yasağı tedbirinin kaldırılmasına dair beyanlarda bulunmuş olup, oğlu …’nın yönlendirmesiyle kötü niyetli bir şekilde davranmaya devam etmeyi tercih ettiği, cezai açıdan da sorumluluklarının bulunduğu kuşkusuz bir gerçek olup, cezai sorumluluk açısından şikayet hakları yönünde İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı’nın …/… Sor dosyası ile suç duyurusunda bulunulduğu, açıklanan nedenlerle ve sunmuş oldukları emsal nitelikteki yüksek mahkeme kararları ışığında müvekkili firmanın davalı …’ya keşide etmiş olduğu hatır niteliğini haiz çekin herhangi bir borç ilişkisinden değil, tamamen müvekkilinin iyi niyeti ve güveninden kaynaklandığı ve ekte sunulan deliller ile müvekkili firmanın defterlerinde herhangi bir alacak – borç ilişkisine dayanan bir kayıt olmaması, ortada hiçbir fatura vs kayıt olmaması ile de sabit olup, müvekkili firmanın herhangi bir çek ile ve bu çekten kaynaklanan herhangi bir borç ile sorumlu olmadığının tespiti gerekmekte olup çeki geri alma talebinin kabulü talebi ile işbu dava dilekçesinin sunulduğu belirtilerek açıklanan nedenlerle haklı davanın kabulüne, dava konusunun yüzde yirmisinden az olmamak kaydıyla davalının kötüniyet tazminatına mahkûm edilmesine, iş bu dava konusu çekin müvekkili firmaya tevdine, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davalı yana yükletilmesine karar verilmesinin talep edildiği,
Davalı vekili tarafından Mahkememize sunulan cevap dilekçesinde özetle; huzurdaki haksız davanın her ne kadar müvekkili …’ya karşı ikame edilmişse de müvekkilinin bu davanın tarafı olmadığı, zira kabul anlamına gelmemek kaydıyla davacı yanın dilekçesinde dava konusu çekin kendilerine tevdini talep etmiş olup söz konusu çekin her ne kadar müvekkili emrine düzenlenmiş de olsa, müvekkili tarafından … Et ve Et Ürünleri Gıda Sanayi Ticaret Limited Şirketi’ne ciro edildiği ve sonra da usulüne uygun şekilde …’ya ciro edildiği, dolayısıyla an itibariyle çek üzerinde hak sahibi olan ve çeki zilyetliğinde bulunduran kişinin … olduğu, bu hususun davacı yan tarafından da bilinmekte olup dava dilekçesinde de beyan edildiği, bu gerekçeyle dava dilekçesinde çekin iadesinin istenmesinin mantığa ve hukuka aykırı olduğundan ve zilyetliği ile hak sahipliğini elinde bulundurmayan müvekkiline karşı bu dava yöneltildiğinden; esas incelemesine dahi girilmeksizin huzurdaki davanın usul yönünden reddedilmesinin gerektiği, davacı yanın kötü niyetle her ne kadar aralarında bir borç ya da ticaret ilişkisi bulunmayışını iddia etse de huzurda usulüne uygun şekilde düzenlenmiş ve keşide edilmiş bir çekin olduğu ve açıklandığı üzere çekin mücerretliği ilkesi gereği başkaca düzenlemelere gerek olmaksızın çekin kendi başına koşulsuz şartsız ve her türlü sözleşmeden bağımsız bir borç ikrarını içerdiği, bu gerekçeyle davacının her ne kadar aralarında faturalaşma işlemi yapılmadığından bahsetse de anılan yasal mevzuat doğrultusunda borcun doğumu için böyle bir işleme gerek olmadığı, aksi halde çekin soyutluğu ilkesine ayrı düşüleceği, davacı yanın kötü niyetle ve hukuki menfaati olmaksızın bu davayı ikame etmiş olup müvekkilinin zarara sokma amacı içerisinde olduğu, kabul anlamına gelmemek kaydıyla kötü niyetle dava ikame eden ve dava açılmasına sebebiyet veren davacı yanın aynı zamanda yasal olarak bu iddiasını ispatlamak zorunda olduğu, davacı yanın borcu olduğunu iddia ve beyan ettiği …’nın çekte cirosunun bulunmadığı, bu gerekçeyle hem davalı müvekkiline borcu olmadığını iddia edip huzurdaki davayı ikame eden hem de dava dilekçelerinin 6.maddesinde yazıldığı üzere … isimli şahsa borçlu olduklarından bahisle çekin kendisine ciro edilmesini müvekkilinden talep ettiğini iddia eden davacının beyan ve iddialarının çelişkili olup hiçbir şekilde yasal dayanağının olmadığı, bu gerekçeyle de mesnetsiz davanın reddine karar verilmesinin gerektiği, ayrıca ismi geçen şahıs tarafından çekte ciranta olmamasına rağmen İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesi nezdinde dava açılarak ihtiyati tedbir kararı alınmış olup bu davaya karşı da hak sahibi ve son ciranta olan diğer müvekkili … tarafından beyanda bulunulduğu, davacının kötü niyetle hareket ettiği ve izah edildiği üzere müvekkillerini zarara sokma ve alacaklarına kavuşmalarına engel olmaya çalıştığının açıkça ortada olduğu belirtilerek açıklanan nedenlerle esas incelemesine geçilmeksizin öncelikle usul yönünden davanın reddine, aksi kanaat halinde ise yapılacak inceleme neticesinde haksız ve mesnetsiz davanın reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı yan üzerinde bırakılmasına karar verilmesinin talep edildiği görülmüştür.
Dilekçelerin teatisi aşaması usulüne uygun tamamlanmakla taraf teşkili sağlanmış ve yine usulüne uygun olarak tahkikat aşamasına geçilmiştir.
DELİLLER:
İzmir 4. ATM’nin …/… Esas – …/… Karar sayılı dosyasının Uyap örneği, İzmir CBS’nin …/… soruşturma sayılı dosyasının Uyap örneği dosyamız arasındadır.
İzmir 4. ATM’nin …/… Esas – …/… Karar sayılı dosyasının incelenmesinde; dava dışı … tarafından dava konusu olan çek yönünden zayi nedeniyle iptal davasının açıldığı, adı geçen Mahkemece 30/11/2021 tarihli ve …/… Karar sayılı ilam ile davacı Zafer’in çekte ciro zincirinde yer almaması dolayısıyla hamil sıfatının bulunmadığından dava açma ehliyetinin olmadığına karar verildiği görülmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda; tarafların iddia ve savunmaları, deliller ve tüm dosya kapsamına göre;
Yapılan inceleme neticesinde, dava dışı … tarafından İzmir 4. ATM’nin …/… esas sayılı dosyası üzerinden dava konusu olan çek yönünden zayi nedeniyle iptal davasının açıldığı ve ancak adı geçen dosyanın davacının ciro silsilesine dahil olmaması nedeniyle aktif husumet yokluğundan reddine karar verildiği, … … Bankası A.Ş İzmir … Şubesi’ne ait 30/08/2021 tarihli, 75.000,00 TL bedelli ve … Seri No’lu çekin davacı tarafça keşide edilerek davalı tarafa lehtar sıfatıyla verildiği, lehtar tarafından çekin cirolanarak dava dışı … Et ….Ltd. Şti’ye verildiği, adı geçen ciranta tarafından çekin cirolanmak suretiyle yine dava dışı …’ya verildiği konularında bir uyuşmazlık olmadığı tespit edilmiştir.
Yukarıdaki yapılan tespit göz önüne alındığında taraflar arası uyuşmazlığın çekin istirdatı şartlarının davacı lehine oluşup oluşmadığı, davalının iş bu dava bakımından taraf sıfatının olup olmadığı bu kapsamda davalının husumet itirazının yerinde olup olmadığı ayrıca iş bu çekin illetten mücerretlik iddiasının iş bu dosya konusu ile geçerli olup olmadığının değerlendirilmesine yönelik açılan çekin istirdat davasının yanı sıra davacı yanca istem konusu edilen kötü niyet tazminatının yerinde olup olmadığının da değerlendirilmesine yönelik dava olduğu anlaşılmıştır.
Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde; her ne kadar Mahkememiz davacısı tarafından davalı aleyhine yukarıda belirtilen gerekçeler ile işbu dava açılmış ise de az yukarıda da belirtildiği gibi davaya konu olan çek her ne kadar davacı tarafça keşide edilerek davalıya verilmiş ise de davalı tarafça çekin cirolandığı, ciro silsilesinin devamının incelenmesinde Mahkememiz davalısına ciranta tarafından yeniden yapılmış bir cirolama işleminin bulunmadığı, İzmir 4. ATM’nin …/… Esas sayılı dosyasına … tarafından müdahale dilekçesinin sunulduğu dolayısıyla davalı – lehtar tarafından cirolanmak suretiyle davaya konu edilen çekin davalının elinden çıktığı ve çekin şekli anlamda davacının uhdesinde olduğunu gösterir başkaca bir kaydın da bulunmadığı, çek üzerindeki ciro silsilesinin incelenmesinde çekin hali hazırda …’nın elinde olduğunun görüldüğü, adı geçen …’nın çekin elinde bulundurulmasına yönelik kötü niyetine dair dosya kapsamında somut bir iddianın ispatının yapılamadığı gibi davacı yanca yemin deliline dayanılmadığı göz önünde bulundurularak işbu davanın ancak çeki elinde bulunduran kişiye karşı açılabileceği anlaşılmakla açılı davada uyuşmazlığın yöneltildiği davalının talep konusu yönünden pasif husumetinin bulunmaması sebebiyle davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle husumetten reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1- Davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle husumetten REDDİNE,
2- Karar tarihi itibariyle alınması gerekli 80,70 TL karar ve ilam harcının evvelce alınan toplam 1.280,82 TL (peşin ve tamamlama harcından oluşan) harçtan mahsubu ile hazineye irad kaydına, fazladan alınan 1.200,12 TL karar ve ilam harcının kararın kesinleşmesinden sonra ve talep halinde DAVACIYA İADESİNE,
3- Davacı tarafından yatırılan başvuru harcı ile yukarıda mahsubuna karar verilen harç ile gider avansından kullanılan kısmın DAVACI ÜZERİNDE BIRAKILMASINA,
4- Davacı tarafından yatırılan gider avansından arta kalan 169,00 TL ‘nin 6100 sayılı HMK’nın gider avansı tarifesinin 5. maddesi uyarınca DAVACIYA İADESİNE,
5- Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihi itibariyle yürürlükte bulanan A.A.Ü.T. gereği hesap ve takdir edilen 9.600,00 TL vekalet ücretinin DAVACIDAN ALINARAK DAVALIYA VERİLMESİNE,
6- Dair taraf vekillerinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İzmir Bölge Adliye mahkemeleri nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı.15/03/2022

Katip …
(e-imzalıdır)

Hakim …
(e-imzalıdır)