Emsal Mahkeme Kararı İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/849 E. 2022/528 K. 23.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/849 Esas
KARAR NO : 2022/528

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 22/11/2021
KARAR TARİHİ : 23/06/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;Türk Ticaret Kanunu’nun 4.maddesinde, bu kanundan doğan hukuk davalarının ticari dava sayıldığı, aynı kanunun asliye hukuk mahkemesinin vazifesi içinde bulunan ve bu kanunun 4. maddesinde hükmünce ticari sayılan davalara ticaret mahkemesinde bakılacağı hususları düzenlendiğini, Yine Türk Ticaret Kanunun 1483 ve devamı maddelerinde zorunlu sorumluluk sigortaları düzenlenmiş olduğu, Bu nedenle Asliye Ticaret Mahkemeleri iş bu davada görevli olduğunu, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 110. Maddesine göre; Motorlu araç kazalarından dolayı hukuki sorumluluğa ilişkin davalar sigortacının merkez veya şubesinin veya sigorta sözleşmesini yapan acentenin bulunduğu yer mahkemelerinden birinde açılabileceği gıbı kazanın Vuku buldugu yer mahkemesınde de açılabileceği, 01.09.2021 tarihinde … Reklamcılık Organizasyon Danışmanlık San. Tic. Ltd. Şti’ne ait ve İnan Tınmaz sevk ve idaresindeki………..plakalı aracın müvekkile ait … no’lu yabancı plakalı araca arkadan çarpması neticesinde maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiği, Müvekkil aracı ile Çanakkale Küçükkuyu yolunda seyir halinde iken, yine aynı istikamette seyreden davalı … şirketinde sigortalı … plakalı araç sürücüsü dikkatsiz ve tedbirsiz davranışıyla öndeki müvekkil araca yeterli mesafe bırakmadığından dolayı müvekkil aracın arka kısımlarından çarpmış olduğu, Kaza sonrası, taraflarca tanzim edilen kaza tespit tutanağına, taraf beyanları ve olay yeri fotoğraflarına göre davalı şirkette sigortalı araç sürücüsü, 2918 sayılı KTK’nun 52. maddesi gereği kazanın meydana gelmesinde %100 kusurlu olduğunu, Dava, …’ye karşı açıldığı, Şirket ile kusurlu araçlar arasında geçerli ………. poliçe no’lu ve 16.08.2021-16.08.2022 tarihlerinde geçerli ZMMS poliçesi bulunduğu, İş bu sebeple davalı şirket bu kazadan dolayı teminatlar dahilinde sorumlu olduğunu, Müvekkil kazadan kısa bir zaman sonra daimi ikamet ettiği ülkeye döndüğünü, Almanya’ya döndükten sonra aracını …….büro isimli yetkili ekspertiz firmasına inceletmiş ve toplam maliyetin; düzenlenen 18.09.2021 tarihli Onarım Maliyet Hesaplama’sına göre, KDV dahil 8.761,66 EURO hasar miktarı tespit edildiği, Bu rapor ücreti için müvekkili KDV dahil 1.264,67 EURO ücret ödediğini, Müvekkilin aracı yabancı plakalı olup müvekkilin daimi ikametgahının da Almanya olduğundan araçtaki zarar, parça fiyatları, işçilik ücretleri, değer kaybı ve diğer zorunlu giderler, yani eksperiz rapor ücreti de Türkiye piyasasına göre değil aracın bulunduğu ülke piyasasına yani Alman rayiç değerlerine göre belirlenmesinin gerektiğini, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun içtihadı da bu yönde olduğunu, Kanunen yapmış olduğumuz bildirim ve ihtarlardan bir netice alamadığından dolayı iş bu davayı açmadan önce son kez zorunlu Arabuluculuk müessesesine başvurmuş olmamıza rağmen alacakları için anlaşma sağlanamadığı, Anlaşma sağlanamadığından dolayı; AAÜT”nin 16/2-c maddesine göre “arabuluculuk faaliyetinin anlaşmazlık ile sonuçlanması halinde avukat maktu ücrete hak kazanır”‘ kuralının uygulanması gerektiği, Konu ile ilgili İstanbul BAM 28. Hukuk Dairesinin … E. ve … K.sayılı ilamında da aynı yönde karar vermiştir: Yukarıda izah edilen sebeplerle, davamızın kabulü ile, fazlaya ilişkin her türlü talep, dava ve netice-i talebimizi Islah hakkımız saklı kalmak kaydıyla, her ne kadar ekte sunulu raporlarla belirlenmiş 8.761,66 EURO hasar tazminatından şimdilik 100,00-EURO’nun yine kaza tarihi itibarı ile davalı sigortanın teminat miktarının EURO kuru’na göre belirlenip, teminat limitleri içinde, temerrüt tarihinden itibaren yabancı para bakımından 3095 sayılı yasanın 4/a maddesine göre yürütülecek değişken faiziyle birlikte ve fiili ödeme tarihindeki Merkez Bankası EURO Efektif Satış Kuru karşılığı Türk Lirası olarak tahsiline, Arabuluculuk faaliyeti anlaşmazlık ile sonuçlandığından AAÜT”nin 16/2-c maddesine göre avukatlık maktu ücretin davalıdan alınıp tarafımıza ödenmesine karar verilmesini, Tarafımızca ödenmiş ekspertiz rapor ücretinin yargılama giderlerinden sayılmasına, Diğer yargılama giderleri ile yasal avukatlık vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesi talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesi ile özetle; Somut olayda ise, Davacı taraf, davaya konu talepler yönünden talep konusunu belirlemiş ve fakat davasını yine de belirsiz alacak davası olarak ikame ettiğini, Kabul anlamına gelmemek kaydıyla; davacı tarafın dava konusu tamamen ve açık şekilde belirli olduğunu iddia etmesine rağmen davanın belirsiz alacak davası olarak açılması hukuka aykırı olduğunu, Bu nedenle davacının belirsiz alacak davası açmakta menfaati bulunmadığından, Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 107. maddesi uyarınca davanın esasına girmeden doğrudan ve usulen reddini talep ettiğini, Trafik Sigorta Poliçesi Genel Şartları’ nın “2. Teminat Dışında Kalan Haller” başlıklı maddesinin 8. Bendinde “Yabancı plakalı araçların Türkiye’de karıştığı kazalarda yabancı plakalı araçlar için yapılan değer kaybı talepleri”
nin teminat dışında kaldığı açık ve net şekilde ortaya konduğunu, Bu kapsamda davaya konu taleplerin trafik sigortası kapsamında karşılanması mümkün olmayıp, huzurdaki davanın öncelikle bu sebeple reddi gerekmek olduğunu, Kazaya karışan 35 AIY 110 plaka sayılı araç müvekkil şirket nezdinde Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası ile sigortalı olduğunu, Müvekkilinin şirketin bu poliçedeki maddi zararlara ilişkin teminat limiti ise kaza tarihi itibariyle araç başına 43.000-TL olduğunu, Dosya üzerinde yapılan tüm ödemeler poliçe teminat limitinden mahsup edilmelidir.Kabul anlamına gelmemek kaydıyla somut uyuşmazlıkta, dosyaya bakiye ödeme ve onarıma ilişkin de herhangi bir fatura sunulmadığını, Türk Medeni Kanunu’nun 6. Maddesine göre; “Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlü olduğunu, Avukatlık Kanunu madde 164/1′ de de açıkça ifade edildiği üzere, avukatlık ücreti, avukatın hukukî yardımının karşılığı olan meblâğı veya değeri ifade ettiğini, Söz konusu ücret avukatın müvekkiline sunduğu hukuki yardım dolayısıyla müvekkilinden talep edebileceği bir ücret olup; aksi, ücretsiz dava yasağına aykırılık olacağını, Bu sebeple, talepleri kabul anlamına gelmemek kaydıyla belirtmek isteriz ki davacı vekilinin, arabuluculuk görüşmelerinde müvekkilini temsil etmesi neticesindeki vekâlet ücretini her durumda müvekkil şirketten talep edilmesi mümkün olmadığını, kabul anlamına gelmemek kaydıyla, davacı yanın yabancı para bakımından değişken faiz talebine itiraz ettiğini, Mağdur aracın müvekkil şirket ile arasındaki ilişki ticari bir nitelik arz etmemekte ve tazminat talebi de haksız fiilden kaynaklandığını, arz ve izah edilen ve re’sen takdir edilecek nedenlerle; talep belirli halde olmasına karşın belirsiz alacak davası nevinde ikame edilen davanın usulden reddine, Talebin cevap dilekçemizde belirttiğimiz ve re’sen gözetilecek nedenlerle esastan reddine, Davacının zararın müşterek sorumlularından ödeme alıp almadığının sorulmasına, Ret taleplerimizin kabul edilmemesi halinde; kabul anlamına gelmemek kaydı talepler yönünden yukarıda belirttiğimiz gibi bilirkişi incelemesi yapılmasına ve tarafların kusur durumu ile bakiye teminat limiti gözetilerek hüküm kurulmasına, Arabuluculuk sürecindeki temsile ilişkin vekalet ücretinin reddine, Talebin kabulü halinde, dava tarihinden itibaren yasal faize hükmedilmesine, Yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline, karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
01/09/2021 tarihli taraflarca düzenlenen kaza tespit tutanağı, olay yeri fotoğrafları, davacıya ait araç ruhsatı, yeşil kartı ve tercümeleri ile davalı tarafa ait ehliyet, ruhsat ve sigorta poliçesi, Almanyadan 18/09/2021 tarihli KFZ-Sachverstandigenbüro isimli firma tarafından düzenlenen ekspertiz raporu ve Türkçe tercümesi, davalı … şirketine gönderilen 01/10/2021 ihbarname, Adli Tıp Trafik İhtisas Dairesinin 10/09/2021 tarih ve 55753286-101,01,02-2021/16781/6996 sayılı emsal raporu, arabuluculuk son tutanak aslı mahkememiz dosyasına delil olarak sunulmuştur.
Mahkememiz ara kararı gereğince 01/09/2021 tarihinde meydana gelen kazada sürücülerin kusur oranları ve davacı tarafa ait … plaka sayılı araçtaki hasar miktarı ile ekspertiz rapor ücretinin belirlenmesi hususunda rapor düzenlenmesi istenilmiştir.
Otomotiv bilirkişi 14/04/2022 havale tarihli bilirkişi raporunda özetle; 01.09.2021 tarihinde meydana gelen kazanın oluşumunda; davalı tarafa ait …… plaka sayılı araç sürücüsünün “etken olduğu”, Davacı tarafa ait …….. plaka sayılı araç sürücüsünün kazanın oluşumunda; “etken olmadığı, Dava konusu …… plaka sayılı araçta yedek parça ve işçilik olmak üzere toplam 8.761,66.-Euro (KDV Dahil) hasar meydana geldiği, Dava konusu ……. plaka sayılı aracın ekspertiz rapor ücretinin 1.077,04.-Euro (KDV Dahil) olduğu görüş ve kanaatini bildirmiştir.
Davacı vekili 20/04/2022 havale tarihli ıslah dilekçesi ile özetle; Fazlaya ilişkin talep ve dava hakkımız saklı kalmak kaydı ile talebimizin yukarıda açıkladığımız şekilde Toplam tazminatın 2.712,39 Euro miktarın, davalı şirketin teminat limiti ile sınırlı olarak kabulüne, Davalıya 01.10.2021 tarihinde ihbar yapılmış ve bu ihbar 04.10.2021 tarihinde davalıya ulaşmıştır. KTK m. 99’a göre sigorta şirketi 8 iş günü içinde tazminatı ödemek zorunda olduğundan 14.10.2021 tarihinde temerrüde düşmüştür. Bu sebeple, 2.712,39 Euro toplam tazminatın teminat limiti ile sınırlı olarak 14.10.2021 tarihinden itibaren işleyecek ( EURO karşılığı olarak) yabancı para bakımından 3095 sayılı kanunun 4-a maddesine göre yürütülecek değişken faizi ile birlikte ve fiili ödeme tarihindeki Merkez Bankasının Efektif satış kuru karşılığı Türk Lirası olarak davalıdan tahsiline, Bilirkişi raporunda belirtilen ekspertiz rapor ücreti olan 1.077,04 Euro’nun o ülke koşullarına göre makul olup, kadri maruf bulunduğundan, karar tarihi itibarıyla Merkez Bankası Efektif Satış kuru üzerinden TL olarak yargılama giderlerinden sayılmasına, ( Yargılama giderinin karar tarihi itibarıyla efektif satış kuru karşılığı hesap edilmesi gerektiği ile ilgili kararlar: İzmir BAM 20. Hukuk dairesinin 24.03.2022 tarihli, ….. E ve ……. K sayılı ilamı ve İzmir BAM 20. Hukuk dairesinin 31.03.2022 tarihli, …… E ve …….. K sayılı ilamına göre) İstanbul BAM 28. Hukuk Dairesinin … E. ve … K.sayılı ilamında da belirtildiği gibi, Arabuluculuk faaliyeti anlaşmazlık ile sonuçlandığından AAÜT’nin 16/2-c maddesine göre avukatlık maktu ücretin tarafımıza ödenmesine karar verilmesine, (dava dilekçesinde ayrıntılı açıklanmıştır), diğer tüm yargılama giderleri ile avukatlık vekalet ücetinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda; tarafların iddia ve savunmaları, deliller ve tüm dosya kapsamına göre;
Davanın, 01.09.2021 tarihinde … Reklamcılık Organizasyon Danışmanlık San. Tic. Ltd. Şti’ne ait ve İnan Tınmaz sevk ve idaresindeki ………… plakalı aracın davacıya ait … no’lu yabancı plakalı araca arkadan çarpması neticesinde maddi hasarlı trafik kazası sonucu oluşan hasar bedelinin tahsiline ilişkin maddi tazminat davasıdır.
2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 85/1. maddesi uyarınca bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen bilet ile işletilmesi halinde motorlu aracı işletenin ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğu, maddenin devamında işleten ve araç işleticisi teşebbüs sahibinin araç sürücüsünün veya kullanılmasına yardımcı olan kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumlu olacağı düzenlenmiştir. Kanunun 90.maddesinde ” zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamındaki tazminatlar bu kanunda öngörülen usul ve esaslara tabidir.” denilerek tazminatlar ve hesaplama şekli kanunda gösterilmiştir. Kanunda ayrıca söz konusu tazminatlara ilişkin bu kanunda düzenlenmeyen hususlar hakkında 6098 Sayılı TBK’nun haksız fiillere ilişkin hükümlerinin uygulanacağı düzenlenmiştir. Aynı kanunun 91.maddesinde ise işletenlerin bu kanunun 85.maddesinin 1.fıkrasına göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmalarının zorunlu olduğu düzenlenmiştir. Karayolları Trafik Kanunu ve hüküm bulunmadığı hallerde TBK’nun haksız fiillere ilişkin hükümleri dikkate alındığında, trafik kazasında kusuru ile bir kişinin ölümüne ya da yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet veren araç sürücüsü kusuru oranında araç işleteni ile birlikte ve zorunlu mali sorumluluk sigortası düzenleyen sigorta şirketi poliçe teminat limiti kapsamında sorumludur.
Davacı tarafça davalı … şirketi tarafından ZMMS poliçesi ile sigortalı araç ile davacıya ait aracın karıştığı trafik kazasında davacıya ait araçta oluşan hasarın poliçe kapsamında davalıdan tahsilinin talep edildiği, bu hususta öncelikle davalı araç sürücüsünün kusurlu olup olmadığının tespitine yönelik rapor düzenlendiği, dava konusu trafik kazasında tarafların veya üçüncü kişilerin kusur durumu ve oranının tespitine yönelik yapılan değerlendirmede, davalı araç seyir halindeyken dikkatini gereği gibi yola ve seyir yönüne verip aracının hızını yük ve teknik özelliğine göre yol, hava ve trafik durumunun gerektirdiği şartlara uydurmadığı, görüş mesafesinin açık olduğu meskul mahal dışı, gündüz vakti, iki yönlü yolda önünde aynı yön ve istikamette seyir halinde bulunan davacıya ait aracı takip mesafesine riayet etmeden, görüş alanını yeterince kontrol altında tutmadan güvenli bir mesafe gözeterek seyir etmeden, kontrolsüz bir şekilde davacıya ait araca çarpması sonucunda oluşan trafik kazasında, davalı araç sürücüsünün asli ve tam kusurlu olduğu, davacı araç sürücüsünün kazanın oluşumunda bir kusurunun bulunmadığı tespit edilmiştir. Kusur yönünden yapılan değerlendirme denetime açık olduğu anlaşılmakla kusur yönünden düzenlenen rapora itibar edilmiştir.
Bilirkişi tarafından davacıya ait araçta oluşan hasarın tespitini yönelik yedek parça ve işçilik bedeli hesaplanmış ve yapılan hesaplamada, davacıya ait araçtaki hasarın 8.761,66 Euro olduğu tespit edilmiştir. Davacının yurt dışında ikamet etmesi nedeni ile onarım seçimli olarak yurt dışında yapabileceği, bu nedenle bulunduğu ülkenin döviz cinsinden hasar tazminatı talep edebileceği değerlendirilmekle davacı vekilinin ıslah dilekçesi ile talep etmiş olduğu 2.712,39 Euro hasar tazminatının kaza tarihi itibari ile poliçe teminat limiti olan 43.000,00 TL ile sınırlı olmak üzere davalıdan tahsili gerektiği kanaatine varılmış ve hasar bedeli yönünden ıslah edilen miktar yönünden davanın kabulüne karar verilmiştir.
Davacı tarafça hasar yönünden ekspertiz ücretinin yargılama gideri olarak hesaplanması ve hüküm altına alınması talep edildiği, bilirkişi tarafından dava konusu aracın ekspertiz ücretinin 1.077,04 Euro olduğu tespit edildiğinden, bilirkişi tarafından tespit edilen ekspertiz ücretinin karar tarihindeki Merkez Bankası Efektif Satış Kuru karşılığı Türk Lirası olarak yargılama gideri olarak davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Davacı vekilince her ne kadar arabuluculuk görüşmelerine katılmaları nedeniyle ayrıca vekalet ücretine hükmedilmesi talep edilmiş ise de; 6100 sayılı HMK’nın 323.maddesinde yargılama giderlerinin kapsamı belirlenmiştir. Maddenin f bendinde vekille takip edilen davalarda kanun gereğince takdir olunacak vekalet ücreti yargılama giderlerinden sayılmıştır. 6325 sayılı hukuk uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nda ve diğer kanunlarda dava vekalet ücreti dışında ayrıca arabuluculuk vekalet ücretine yargılama gideri olarak hükmedileceğine ilişkin bir düzenleme bulunmadığından arabuluculuk nedeniyle ayrıca davacı yararına vekalet ücreti hükmedilmesi talebinin reddi gerektiği kanaatine ulaşılmıştır.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-DAVANIN KABULÜNE;
2-2.712,39-EURO hasar bedelinden kaynaklanan maddi tazminatın temerrüt tarihi olan 14/10/2021 tarihinden itibaren 3095 sayılı yasanın 4/A maddesine göre yürütülecek değişken faizi ile birlikte ve fiili ödeme tarihindeki MB efektif satış kuru karşılığı Türk Lirası olarak (poliçe teminat limiti olan 43.000-TL ile sınırlı olmak üzere) davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Arabuluculuk vekalet ücreti talebinin reddine,
4-Alınması gereken 2.320,26-TL nispi ilam harcından, peşin alınan 59,30- TL nispi harç ile 734,33-TL ıslah harcı indirildikten sonra kalan 1.526,63-TL harcın davalıdan alınarak, Hazineye gelir kaydına,
5-Davacının yatırmış olduğu 59,30-TL başvurma harcı ile 59,30-TL nispi harç ve 734,33-TL ıslah harcı toplamı 852,93-TL’nin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
6-Davacının yapmış olduğu 750,00-TL bilirkişi ücreti 104,60-TL tebligat-posta gideri ve 1.077,04-EURO ekspertiz ücretinin karar tarihindeki MB efektif satış kuru karşılığı 19.716,07-TL’den ibaret olmak üzere toplam 20.570,67-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
7-7155 sayılı yasanın 19/12/2018 tarihinde yürürlüğe giren 23.maddesiyle eklenen 6325 sayılı yasanın 18/A maddesi gereğince taraflar arasında yapılan arabuluculuk faaliyeti sonunda, ileride haksız çıkacak taraftan alınmak üzere Hazine tarafından karşılanan 1.320,00-TL arabulucu ücretinin yargılama gideri olarak davalıdan alınarak, Hazineye gelir kaydına,
8-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre takdir ve tayin edilen 5.100,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
9-Davacının yatırdığı gider avansından kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde kendisine iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı … şirketi vekilinin yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize yahut başka bir yer mahkemesine dilekçe ile başvurmak ve istinaf harcı ile gerekli giderlerin tamamını ödemek suretiyle İzmir Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 23/06/2022
Katip …
e-imzalıdır.

Hakim …
e-imzalıdır.