Emsal Mahkeme Kararı İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/806 E. 2022/312 K. 14.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/806
KARAR NO : 2022/312

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 09/11/2021
KARAR TARİHİ : 14/04/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından Mahkememize sunulan dava dilekçesinde özetle; 20/08/2021 tarihinde … Otomobil İnş. San. Tic. Ltd. Şti’ne ait ve … sevk ve idaresindeki … plakalı aracın müvekkiline ait … plakalı yabancı araca çarpması neticesinde maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, müvekkilinin aracı ile İstanbul ili, Kadıköy ilçesi, …sokaktan (Tramvay Yolu) ilerlerken, sağ taraf … sokaktan gelen davalı sigortalı aracın sürücüsünün dur işareti olmasına rağmen durmayarak ana yoldaki müvekkil aracın sağ kısımlarından çarparak zarar verdiğini, kaza sonrası, taraflarca tanzim edilen kaza tespit tutanağına, taraf beyanları ve olay yeri fotoğraflarına göre davalı şirkette sigortalı … plakalı araç sürücüsü, 2918 sayılı KTK’nun ilgili maddesi gereği kazanın meydana gelmesinde “6100 kusurlu olduğunu, … poliçe no’lu ve 15.07.2021-15.07.2022 tarihlerinde geçerli ZMMS poliçesi bulunduğunu, iş bu sebeple davalı şirketin bu kazadan dolayı teminatlar dahilinde sorumlu olduğunu, |mağdur araçta kaza neticesinde oluşan zarardan müvekkil kazadan kısa bir zaman sonra aracı ile daimi ikamet ettiği ülkeye dönmek zorunda kaldığını, Almanya’ya döndükten sonra aracını … “… isimli yetkili 26.08.2021 tarihli Onarım Maliyet Hesaplama’sına göre, KDV dahil 11.495,27 EURO hasar tespit edildiğini, bunun yanında rapor ücreti olarak KDV dahil 1.300,08 EURO ödendiğini, Müvekkilin aracı yabancı plakalı olup müvekkilin daimi ikametgahının da Almanya olduğundan araçtaki zarar -ki burada ; parça fiyatları, işçilik ücretleri, değer kaybı ve diğer zorunlu giderler, yani eksperiz rapor ücreti de Türkiye piyasasına göre değil aracın bulunduğu ülke piyasasına yani Alman rayiç değerlerine göre belirlenmeesi gerektiğini belirterek davanın kabulü ile, fazlaya ilişkin her türlü talep dava ve netice-i talepleri Islah hakkı saklı kalmak kaydıyla, her ne kadar 11.495,27 EURO hasar tazminatı belirtilmiş ise de şimdilik 100,00 EURO’nun teminat limitleri içinde, temerrüt tarihinden itibaren yabancı para bakımından 3095 sayılı yasanın 4/a maddesine göre yürütülecek değişken faiziyle birlikte ve fiili ödeme tarihindeki Merkez Bankası EURO Efektif Satış Kuru karşılığı Türk Lirası olarak tahsiline, arabulculuk faaliyeti anlaşmazlık ile sonuçlandığından AAÜT’”’nin 16/2-c maddesine göre avukatlık maktu ücretin tarafımıza ödenmesine karar verilmesini, ekspertiz rapor ücretinin yargılama giderlerinden sayılmasına, Yargılama giderleri ve vekalet ücreti ile arabuluculuk yolunda da vekillik yapmış olduğumuz için arabuluculuk vekalet ücretine hükmedilmesine ve davalıya tahmiline karar verilmesinin talep edildiği görülmüştür.
Davalı vekili tarafından Mahkememize sunulan cevap dilekçesinde özetle; davanın belirsiz alacak davası olarak ikame edilmesi usul hukuku kurallarına aykırı olduğu, zarar görenin zorunlu mali sorumluluk sigortasında öngörülen sınırlar içinde dava yoluna gitmeden önce ilgili sigorta kuruluşuna başvurması gerektiğini, dava konusu kazaya karışan … plakalı aracın müvekkil şirket nezdinde 15.07.2021-15.07.2022 tarihleri arasında … numaralı poliçe ile karayolları motorlu araçlar zorunlu mali mesuliyet (trafik) sigortası ile … otomobil inş.san.ve tic . ltd.şti. adına sigortalı olduğu, bu poliçede, maddi zararın araç başına 43.000,000 TL ve kaza başına 86.000,000 TL olduğu, teminat limitlerini bildirmelerinin davayı kabul anlamında olmadığını, müvekkil şirket sigortalısının dava konusu kazanın meydana gelmesinde kusuru bulunmadığını, müvekkil şirketten dava tarihinden önceki bir tarihten itibaren faiz talep edilemeyeceğini, belirterek. kaza ile iddia edilen maddi zarar arasında nedensellik bağı bulunmadığından davanın reddine, müvekkil şirketin sorumluluğunun yalnızca sigortalısının kusuru nisbetinde ve poliçe limiti ile sınırlı olduğundan Adli Tıp Kurumu’ndan kusura ilişkin rapor alınmasına, Davacının müterafik kusurunun tazminattan indirilmesine ,haksız ve hukuki mesnetten yoksun davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesinin talep edildiği görülmüştür.
Dilekçelerin teatisi aşaması usulüne uygun tamamlanmakla taraf teşkili sağlanmış ve yine usulüne uygun olarak tahkikat aşamasına geçilmiştir.
DELİLLER:
İzmir Ticaret Sicili Müdürlüğü’nün yazı cevabı, Sigorta Bilgi ve Gözetim Merkezi Müdürlüğü’nün yazı cevabı, Türkiye Noterler Birliği Başkanlığı’nın yazı cevabı, kusur ve otomotiv bilirkişisi … tarafından sunulan 14/03/2022 havale tarihli bilirkişi raporu dosyamız arasındadır.
Mahkememizce 15/02/2022 tarihli duruşmada verilen ara karar gereği dosyanın kusur ve otomotiv bilirkişisi …’e tevdi ile uyuşmazlık tespiti göz önüne alınarak kazaya karışan araç sürücülerinin kusur durumlarının belirlenmesi, davacı aracında bu kazadan kaynaklı hasar olup olmadığı, olması halinde hasar tutarının uyuşmazlık tespitindeki gibi belirlenmesi ile davalının sorumluluk tutarının tespiti ve bu kapsamda hazırlanacak raporun Mahkememiz dosyasına sunulmasının istenilmesi üzerine adı geçen bilirkişi tarafından hazırlanan 14/03/2022 havale tarihli raporun dosyaya sunulduğu ve taraflara usulüne uygun olarak tebliğ edildiği görülmüştür. Söz konusu raporun incelenmesinde özetle “20/08/2021 tarihinde meydana gelen kazanın oluşumunda davalı tarafa ait … plaka sayılı araç sürücüsünün etken olduğu, davacı tarafa ait … plaka sayılı araç sürücüsünün kazanın oluşumunda etken olmadığı, dava konusu … plaka sayılı araçta yedek parça ve işçilik olmak üzere toplam 11.495,27 Euro (KDV Dahil) hasar meydana geldiği, dava konusu … plaka sayılı aracın bilirkişi ekspertiz rapor ücretinin 1.300,08 Euro (KDV Dahil) olduğu” şeklinde kanaat belirtildiği görülmüştür. Söz konusu rapora karşı davacı vekilince beyan ya da itirazda bulunulmadığı, davalı vekilince itiraz dilekçesinin sunulduğu görülmüştür.
Davacı vekili tarafından 18/03/2022 havale tarihli ıslah dilekçesinin sunulduğu, davalı tarafa usulüne uygun olarak 26/03/2022 tarihinde tebliğ edildiği, söz konusu dilekçe ile fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydı ile toplam 4.223,88 Euro toplam tazminatın 20.09.2021 tarihinden itibaren işleyecek (EURO karşılığı olarak) yabancı para bakımından 3095 sayılı kanunun 4-a maddesine göre yürütülecek değişken faizi ile birlikte ve fiili ödeme tarihindeki Merkez Bankasının Efektif satış kuru karşılığı Türk Lirası olarak davalıdan tahsiline, bilirkişi raporunda belirtilen ekspertiz rapor ücreti olan 1.300,08 Euro’nun o ülke koşullarına göre makul olup, kadri maruf bulunduğundan yargılama giderlerinden sayılmasına, arabuluculuk faaliyeti anlaşmazlık ile sonuçlandığından AAÜT’nin 16/2-c maddesine göre avukatlık maktu ücretin taraflarına ödenmesine karar verilmesine, diğer tüm yargılama giderleri ile avukatlık vekalet ücetinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesinin talep edildiği görülmüştür. Söz konusu ıslah dilekçesine karşı cevap dilekçesinin sunulduğu görümüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda; tarafların iddia ve savunmaları, deliller ve tüm dosya kapsamına göre;
Yapılan inceleme neticesinde 20/08/2021 tarihinde davacı tarafından sevk ve idare edilen … plaka sayılı araç ile dava dışı … tarafından sevk ve idare edilen … plaka sayılı araçların maddi hasarlı trafik kazasına karıştıkları, kazanın akabinde araç sürücülerinin kendi aralarında aynı tarihli kaza tespit tutanağını tutulduğu, … plaka sayılı aracın davacı tarafa, … plaka sayılı aracın ise dava dışı … Oto … Ltd. Şti.’ye ait olmakla birlikte kaza tarihi itibariyle davalı yana ZMMS ile sigortalı olduğu, davacı tarafça dava açmadan evvel KTK 97. madde uyarınca davalı yana usulüne uygun başvuruda bulunulduğu, davalı tarafça başvurunun kabul edildiğine yönelik ikmalen cevabın verilmediği konularında bir uyuşmazlık olmadığı tespit edilmiştir.
Yukarıdaki yapılan tespit göz önüne alındığında meydana gelen kazada araç sürücülerinin kusur durumlarının tespiti, bu kazadan kaynaklı davacı aracının hasara uğrayıp uğramadığı, uğradığının anlaşılması halinde hasar tutarının belirlenmesi ile davacı tarafça hasarın euro üzerinden davalıdan talepte bulunup bulunamayacağı, bulunduğunun anlaşılması halinde davalının teminat miktarının tespiti ile davalının sorumluluk tutarının belirlenmesi ile davacı yanca istem konusu edilen faiz talebinin yerinde olup olmadığı, yine davacının davalıdan ekspertiz ücreti talep edip edemeyeceği hususlarının tespit ve değerlendirilmesine esas olmak üzere varılacak kanaate yönelik hasar tazmine yönelik açılan maddi tazminat davası olduğu anlaşılmıştır.
Dosya kapsamında yapılan inceleme neticesinde dava dışı … tarafından sevk ve idare edilen … plaka sayılı aracın İstanbul İli … İlçesi … semti, … Mahallesi … Sokaktan tramvay yoluna çıkış yaptığı sırada aracın ön kısımları ile tramvay yolunda seyir halinde olan … plaka sayılı aracın sağ yan kısımlarına çarpması şeklinde meydana gelen trafik kazasının oluşumunda …’ın 2918 sayılı yasanın 57/1-a bendinde belirtilen yasa maddesini ihlal etmesi sebebiyle kazanın oluşumunda tam kusurlu olduğu, davacı tarafa ait aracın ise kurallara ve nizamlara uygun şekilde hareket ettiği ve bu haliyle kazanın oluşumuna bir katkısının olmadığı ve ayrıca kazayı önlemek adına davacının alabileceği herhangi bir önleminin bulunmaması nedeniyle kusurunun olmadığı anlaşılmakla kazandırılan rapor, araç sürücülerince tutulan tutanak, dosya kapsamındaki fotoğraflar göz önüne alındığında davalı yana ZMMS’li araç sürücüsünün tam kusuru ile bu kazanın meydana geldiği anlaşılmıştır.
Yine dosya kapsamında yapılan inceleme neticesinde her ne kadar davalı tarafça aksi iddia edilmiş ve kazandırılan bilirkişi raporuna itirazlarda bulunularak davacı aracında meydana geldiği iddia edilen hasara yönelik tutarın kabul edilmediği belirtilerek hasar tutarının Euro üzerinde yapılmasında davacının yararının olmadığı belirtilmekte ise de davacı adına kayıtlı olan aracın Almanya plakalı olması ve davacının ikametgahının da Almanya olması sebebiyle Almanya’daki rayiç değerlere göre belirlenmesi yönündeki bilirkişi hesaplama ve düşüncesinin yerinde olduğu, araçtaki meydana gelen hasarın dosya kapsamındaki deliller ile uyumlu olduğu, Almanya’daki eksper firmasından alınan rapordaki değişmesi gerekli yedek parçaların bu kazadan kaynaklı davacı aracındaki değişmesi gereken yedek parçalar olduğu ve yedek parça ve işçilik fiyatlarının Almanya’daki rayiç değerler göz önüne alındığında sonuçta davacı zararının 11.495,27 Euro (KDV Dahil) olarak hasarın meydana geldiği yönündeki bilirkişi görüşünün Mahkememizce de benimsendiği kanaati ile davacının aracında bu tutar kadar hasar meydana geldiği ve bu nedenle davalının bu anlamdaki beyan ve itirazlarının yerinde olmadığı anlaşılmıştır.
Bu aşamada şu hususun belirtilmesinde fayda vardır. Davacı tarafça istem konusu edilen hasar bedelinin Euro üzerinden talep edildiği, davalı sigorta şirketince bu hususun kabul edilmediği belirtilmekte ise de davacının gerçek zararının ancak Euro üzerinden değerlendirilebilmesi sonucu karşılanabileceği kanaatine varılmıştır. Bu kapsamda davacı tarafça 20/08/2021 tarihli kazadan kaynaklı hasarın giderilmesi talebi ile davalı sigorta şirketine KTK 97 uyarınca yapmış olduğu başvurunun davalı yana 08/09/2021 tarihinde tebliğ edildiği, davalı tarafça yasal ödeme süresi içerisinde davacı tarafa olumlu yahut olumsuz bir cevap verilmediği göz önüne alındığında davalı sigorta şirketinin temerrütünün 20/09/2021 tarihi itibariyle oluştuğu tespit edilmekle her ne kadar aksi belirtilmekte ise de işbu davaya konu uyuşmazlık yönünden davacı taraf zararından davalı yanın ne miktarda sorumlu olduğu yani sorumluluk limitinin nasıl değerlendirilmesi gerektiği yönündeki yapılan değerlendirmede davalı tarafın poliçe ile belirlenen sorumluluk limitinin davacının zararını karşılayıp karşılamayacağı açısından davalının temerrüt tarihi itibariyle sorumluluk limitinin öncelikli olarak belirlenmesi gerektiği kanaatine varılmakla kaza tarihi itibariyle davalının sorumluluk limitinin 43.000,00 TL olduğu, davalının temerrüt tarihinde Merkez Bankası efektif satış kuru 1 Euro = 10,1255 TL olduğundan sorumluluk limitinin bu tutar karşılığı Euro bedelinin hesaplanması neticesinde belirlenen tutar üzerinden çevirisi yapıldığında 43.000,00 TL’nin temerrüt tarihi itibariyle 4.246,70 Euro’ya karşılık geldiği ve davalının kendi sorumluluk limitin bu şekilde değerlendirilmesi gerektiği ve sorumluluk limiti Euro karşılığının davalının işbu dava bakımından teminat limiti olması gerektiği kabul edilmiştir.
Yukarıda yapılan açıklamalar göz önüne alınarak dava trafik kazasından kaynaklı hasar bedeline ilişkin maddi tazminat davası olduğundan ve aynı zamanda bu dava haksız fiil çerçevesinde talep edildiğinden haksız fiilin somut olay bakımından koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediğinin değerlendirilerek sonuca gidilmesi gerektiği kanaatine varılmakla bu hususta yapılan inceleme ve değerlendirme neticesinde yukarıda oluş şekli belirtilen trafik kazasından kaynaklı olarak davalı sigorta şirketine ZMMS’li … plaka sayılı araç sürücüsünün kazanın oluşumunda tam kusurlu olduğu, bu kazadan kaynaklı davacı aracında 11.495,27 Euro hasar meydana geldiği, söz konusu hasar tutarının davaya konu edilen tutarı bakımından davacı talebinin davalı yanca karşılanmadığı, kusurlu araç sürücüsünün davranışında herhangi bir hukuka uygunluk bulunmadığı ve kaza ile zarar arasında illiyet bağının olduğu göz önüne alındığında davacı yan açısından haksız fiilin koşullarının somut olayda gerçekleştiği kanaatine varılmıştır.
Davacı yanın aracında meydana gelen zararın hükme esas alınan bilirkişi raporu ile değerlendirildiğinde 11.495,27 Euro olduğu ancak davacı tarafça bu tutarın 4.223,88 Euro’sunun talebe konu edilidiği, bu tutarın davalı yanın temerrüt tarihi göz önüne alındığında hesaplanan 4.246,70 Euro’luk sorumluluk limiti sınırlarında kaldığı tespit edilmiştir.
Davacı tarafça yukarıda belirtilen hasar tutarının yanı sıra araçtaki meydana gelen hasarın tespiti bakımından Almanya’da hasar tespitine yönelik bilirkişi incelemesi yapıldığı ve bu incelemeye karşılık 1.300,08 Euro ödendiğinin belirtildiği, ödemeye ilişkin masraf ve dekont örneğinin ve ekspertiz raporunun Türkçe tercüman çevirisinin dosyaya sunulduğu göz önüne alındığında söz konusu eksper ücretinin yargılama gideri adı altına davalıdan tahsiline yönelik istem bakımından bir isabetsizlik bulunmadığı, davalının bu tutarda yargılama gideri adı altında sorumluluğunun bulunduğu ve her ne kadar aksi belirtilmiş ise de bu tutarın dava tarihindeki TL karşılığı üzerinden yargılama giderlerine dahil edilmesi gerektiği kanaatine varılmıştır.
Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde 20/08/2021 tarihinde meydana gelen kazadan kaynaklı olarak davacı aracında meydana gelen toplam hasar tutarının yukarıda belirtildiği şekilde 11.495,27 Euro olduğu, davalı ZMMS sigorta şirketi tarafından kendisine her ne kadar tazmin yönünde 08/09/2021 tarihinde başvuruda bulunulmuş ise de bu başvuruya olumlu bir cevap verilmediği, başvuru tarihi göz önüne alınarak davacı yanın başvurusunun tebliğ tarihine 8 iş günü eklenmekle davalının 20/09/2021 tarihi itibariyle sorumluluğunun başlayacağı, davacı aracında oluşan bu zarar tutarından davacı tarafça isteme konu edilen 4.223,88 Euro’sunun davalının temerrüt tarihi itibariyle sorumluluk limiti sınırları içerisinde kaldığı konusunda az yukarıda belirtilen açıklamalar göz önüne alındığında davalı sigorta şirketinin 2918 sayılı yasanın 91. maddesi uyarınca sorumluluğunun bulunduğu kanaati ile açılı davanın kabulü ile davaya konu trafik kazasından kaynaklı olarak toplam hasar tutarı olarak tespit edilen 4.223,88 Euro’nun davalı yanın temerrüt tarihi olarak belirlenen 20/09/2021 tarihinden itibaren 3095 sayılı yasanın 4/a maddesine göre yürütülecek değişken faizi ile birlikte ve fiili ödeme tarihindeki Merkez Bankası efektif satış kuru karşılığı TL karşılığının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, ekspertiz bedelinin dava tarihi olan Merkez Bankası efektif satış kuru karşılığı yönünden yapılan incelemede 1 Euro = 11,2383 TL olduğu göz önüne alındığında ekspertiz ücretinin TL karşılığının 14.610,68 TL olacağı tespit edilerek davacı lehine bu tutarda yargılama gideri hükmedilmesi ile bu tutardan da davalının sorumlu olduğuna karar vermek gerekmiş ve ayrıca davacı hasarı olarak hükmedilen 4.223,88 Euro’nun da dava tarihi itibariyle Merkez Bankası efektif satış kuru karşılığı tutarın dava değeri olduğu anlaşılarak bu tutar üzerinden TL çevirisi yapılarak harca yönelik hesaplama yapılmış ve ayrıca vekalet ücreti ve yargılama giderinin bu şekilde belirlenmesi gerektiği kanaati ile aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Her ne kadar davacı tarafça AAÜT 16/2-c gereği arabuluculuk görüşmelerinden kaynaklı vekalet ücretinin davalılardan tahsili yönünde talepte bulunulmuş ise de söz konusu tarifenin ilgili maddesinde belirtilen ücretinin vekil ile müvekkil arasındaki iç ilişkiye dahil olduğu yargılama ile ilgisinin olmadığı ve dolayısıyla bu hususun yargılama giderleri olarak talebe konu edilemeyeceği kaldı ki söz konusu tutar vekil müvekkil iç ilişkisi mahiyetinde talep edilebilir şekilde düzenlendiği anlaşılmakla söz konusu tarifede belirtilen ücretin davalıdan tahsilinin de mümkün olmadığı kanaatine varılmıştır.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1- Davanın talep gibi KABULÜ ile; davaya konu trafik kazasından kaynaklı olarak toplam hasar tutarı olarak tespit edilen 4.223,88 Euro’nun davalı yanın temerrüt tarihi olarak belirlenen 20/09/2021 tarihinden itibaren 3095 sayılı yasanın 4/a maddesine göre yürütülecek değişken faizi ile birlikte ve fiili ödeme tarihindeki Merkez Bankası efektif satış kuru karşılığı TL karşılığının DAVALIDAN TAHSİLİ İLE DAVACIYA VERİLMESİNE,
2- Karar tarihi itibariyle alınması gerekli 3.242,63 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 1.204,42 TL (59,30 TL peşin harç ile 1.145,12 TL ıslah harcından oluşan) harcın mahsubu ile hazineye irad kaydına, bakiye 2.038,21 TL karar ve ilam harcının DAVALIDAN TAHSİLİ HAZİNEYE İRAD KAYDINA, söz konusu tutar ile ilgili 492 sayılı harçlar kanunu 28. Madde uyarınca kararın tebliğinden itibaren 1 ay içerisinde tahsil harç müzekkeresi düzenlenmesine,
3- Davacı tarafından yatırılan 1.263,72 TL (59,30 TL peşin harç ile 59,30 TL başvuru ve 1.145,12 TL ıslah harcından oluşan) harç ile gider avansından kullanılan 771,10 TL (tebligat ücreti, posta masrafı ve bilirkişi ücretinden oluşan) yargılama gideri ile 14.610,68 TL ekspertiz ücreti toplamından oluşan toplam 16.645,50 TL’nin DAVALIDAN ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE,
4- Davacı tarafından yatırılan gider avansından arta kalan 248,90 TL’nin 6100 sayılı HMK’nın gider avans tarifesinin 5. maddesi gereğince DAVACI TARAFA İADESİNE,
5- Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihindeki A.A.Ü.T. gereğince hesaplanan 6.970,99 TL vekalet ücretinin DAVALIDAN ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE,
– Davacı tarafından talep edilen A.A.Ü.T. 16/2-c gereği arabuluculuk görüşmelerinden kaynaklı vekalet ücret talebinin REDDİNE,
6- Dava açmadan evvel dava şartı kapsamında başvurunun yapıldığı sabit olduğundan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin Hazine tarafından ilgili arabulucu …’a ödenmesi halinde, bu ücretin 6831 sayılı Kanun kapsamında DAVALIDAN TAHSİLİ İLE HAZİNEYE İRAT KAYDINA, bu hususta Hazineye müzekkere yazılmasına,
7- Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İzmir Bölge Adliye mahkemeleri nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı.14/04/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır