Emsal Mahkeme Kararı İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/804 E. 2023/84 K. 14.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/804 Esas
KARAR NO : 2023/84

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 08/11/2021
KARAR TARİHİ : 14/02/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından Mahkememize sunulan dava dilekçesinde özetle; müvekkiline ait … plaka sayılı araca, davalı …’in kullandığı ve diğer davalı … Sigorta A.Ş.’nin trafik sigortası ile sigortaladığı … plaka nolu aracın…. Sk. Gaziemir istikametinden gelip İsmail Sivri Bulvarı’ndan gelip,……. Sokak istikametine dönmek isteyen davacının eşi …’nun sevk ve idaresindeki … plakalı arcın sol arka kapı ve muhtelif yerlerine çarpması, çarpmanın etkisi ile müvekkilinin aracının önündeki … plaka nolu araca ve onun da önündeki araç olan … plakalı araca çarpması sonucu sonucu maddi hasarlı zincirleme trafik kazası meydana geldiği, kaza tespit tutanağında bütün sürücülerin beyanlarının farklı olması nedeniyle tarafların kusur durumu hakkında bir açıklamada bulunulmadığı, bu hali ile de trafik sigortası herhangi bir ödeme yapmadığı, bunun üzerine İzmir 5. Sulh Hk. Mh. …… Değ. İş sayılı tespit dosyası ile, davacı müvekkiline ait araçta meydana gelen hasarın, değer kaybının tespit edildiği ve aynı zamanda kaza mahalli olan İsmail Sivri Bulvarı …… Sk. 6. Sanayi girişi kavşağındaki göbekte …… nolu Mobese kamerası kayıtlarının da bu dosyaya celp edildiği, buna göre davacının aracındaki maddi hasarın (malzeme ve işçilikler toplamı) 22.830,00 TL olarak ve davacının aracındaki değer kaybının da 5.000,00 TL olarak belirlendiği, araçta oluşan gerçek zarardan ZMMS şirketinin sorumlu olduğu, değer kaybının da gerçek bir zarar olduğu, bu nedenle oluşan değer kaybından da davalı sigorta şirketinin sorumlu olduğu, davacı vekili olarak şahsı tarafından davacının aracında meydana gelen hasarın ödenmesi için KTK 97 md.si gereğince yazılı olarak 25/10/2021 tarihli dilekçe ile davalı sigorta şirketine başvurulduğu, sigorta şirketince 03/11/2021 tarihinde sadece 6540,00 TL ödeme yapıldığı, aynı şekilde arabuluculuk sürecinin de uyuşmazlıkla sonuçlandığı, her ne kadar hasar ve değer kaybı bilirkişi raporu ile belirlenmiş ise de tarafların kusur durumunun net olmadığı için işbu davayı, davacının kusur durumuna göre talep edebileceği tazminat miktarı belirlendikten sonra eksik harcı tamamlama hakları saklı kalmak kaydı ile belirsiz alacak davası olarak açtıkları belirtilerek şimdilik 100,00 TL hasar bedeli ile, 100,00 TL değer kaybı olmak üzere toplam 200,00 TL alacağın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline, davanın belirsiz alacak davası olması nedeniyle davacının talep edebileceği hasar ve değer kaybı miktarı belirlendikten sonra eksik harcı tamamlamak suretiyle davacının gerçek zararının talep etme haklarının saklı tutulmasına, İzmir 5. Sulh Hukuk Mh. …… Değ. İş tespit masrafları dahil yargılama masrafları ile tespit ve arabuluculuk görüşmeleri dahil vekalet ücretinin davalıya tahmilinine karar verilmesinin talep edildiği görülmüştür.
Davalı vekili tarafından Mahkememize sunulan cevap dilekçesinde özetle; dava şartı yokluğu nedeniyle huzurdaki davanın reddinin gerektiği, huzurdaki davanın ise 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu m.4’de belirtilen mutlak ticari dava niteliğinde olup, 01.01.2019 tarihinden sonra açıldığı, zira işbu davanın Türk Ticaret Kanununun altıncı kitabı olan Sigorta Hukuku bölümünde düzenlenmiş hükümlere tabi ve bu haliyle mutlak ticari dava niteliğinde olduğu, ancak dava öncesi dava şartı arabuluculuğa başvurulmadığı ve bu halde yukarıda izahına çalışılan nedenlerle davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddinin gerektiği, zamanaşımı def’ini ileri sürdükleri, yürüyen bir ceza davası söz konusu olmadığından, ceza zamanaşımının uygulanmasının da söz konusu olmadığı, Karayolları Trafik Kanunu gereğince davacının usuli yükümlülüğü olan başvuru şartını yerine getirmeksizin dava açtığından, davanın usulen reddinin gerektiği, davacı tarafa söz konusu kaza nedeniyle aracında meydana gelen hasar için ödeme yapıldığı, kabul anlamına gelmemek kaydı ile fazlaya ilişkin talepleri müvekkili şirketin sorumluluğu dahilinde olmadığından reddinin gerektiği, 03/11/2021 tarihinde 6,540.24 TL ödeme yapıldığı, aynı kaza sebebi ile kazaya karışan diğer araçlar için de 20/08/2021 tarihinde 3,849.80 TL ödemeler yapıldığı, dava konusu kaza sonrasında şirketlerine yapılan ihbar üzerine hasar dosyası açıldığı ve açılan dosyanın ekspertizinin müvekkili şirket tarafından yaptırılmasının akabinde mutabık kalınan yedek parça ve işçilikler, trafik sigorta genel şartları ve şirketlerinin tedarik yedek parça iskontosu ve işçilik ücretleri hakkında servis yetkilisine eksper tarafından bilgi verildiği, başvuru sahibi tarafından talep edilen farkın işçilik bedellerinin piyasa gerçeklerinin çok üstünde oluşundan kaynaklandığının tespit edildiği, işbu fahiş işçilik bedellerinin kabulünün mümkün olmadığı, sigorta şirketine kaza ihbarının araç onarımı bittikten sonra yapıldığı, sigorta şirketi tarafından bu noktadan sonra taraflarına hasar ihbarı yapıldığında araç onarımının tamamlandığı ve araçta sağlıklı bir tespit yapma imkanlarının kalmadığı, hasar uyumunun taraflarınca kontrol edilemediği ve kazaya karışan taraflardan kazanın teyidinin alınamadığı, sigorta şirketine ihbar ve başvuru yükümlülüğü yerine getirilmeden tahkime başvurulmasının hukuka aykırı olduğu, reddinin gerektiği, kabul anlamına gelmemek kaydı ile ekspertiz ücreti ve kdv’den müvekkili şirketin sorumluluğunun bulunmadığı, hasar evrakı ve fotoğraflar talep edilmiş ise de olumlu yanıt alınamadığı, davanın kabulü anlamına gelmemek üzere; kusur oranlarının tespiti bakımından Mahkemece dosyanın Adli Tıp Trafik İhtisas Kurumu’na sevk edilmesi gerektiği, davayı kabul manasında olmamak üzere, müvekkili şirketin söz konusu zarardan poliçe teminat limitleri dâhilinde sorumlu olduğu, Trafik Sigortası Genel Şartlarının A.6 (b) maddesinde de belirtildiği üzere hak sahibinin kendi kusuruna denk gelen tazminatlarının teminat dışında kalan hallerden olduğu, bu nedenle müvekkili şirketin sigorta poliçesinden kaynaklanan bir sorumluluğunun bulunmadığı, kabul manasında olmamak üzere, davacının gerçek zararının tespitinin gerektiği, bu sebeple, Mahkemece dosyanın bilirkişi incelemesine gönderilmesinin gerektiği, uyuşmazlık konusu hasarın tam olarak belirlenmesi için eksik evrakların müvekkili şirkete kazandırılmadığı, bu anlamda kaza tespit tutanağı, ehliyet ve ruhsat örneklerinin dosyaya sunulmasının gerektiği, arka tamponun plastik olması sebebi ile teminat dışında kaldığı ve değer kaybı oluşmadığı, asla kabul anlamına gelmemekle birlikte her halükarda değer kaybı bedeli hesaplamasının genel şartlara göre yapılması gerektiği, davayı kabul manasında olmamak kaydıyla söz konusu davanın haksız fiile dayanması sebebiyle uygulanacak faizin yasal faiz olması gerektiği belirtilerek açıklanan nedenlerden dolayı; davanın usulden ve esastan reddine, yargılama masrafları ve vekâlet ücretinin davacı tarafa yüklenmesine karar verilmesinin talep edildiği görülmüştür.
Dilekçelerin teatisi aşaması usulüne uygun tamamlanmakla taraf teşkili sağlanmış ve yine usulüne uygun olarak tahkikat aşamasına geçilmiştir.
DELİLLER:
İzmir 5. SHM’nin …D. İş sayılı dosyası aslı, … Sigorta A.Ş’nin yazı cevapları, Sigorta Bilgi ve Gözetim Merkezi’nin yazı cevabı, İzmir İl Emniyet Müdürlüğü’nün yazı cevabı, Türkiye Noterler Birliği’nin yazı cevabı, kusur ve otomotiv bilirkişisi … tarafından hazırlanan 07/03/2022 havale tarihli bilirkişi raporu, kusur ve otomotiv bilirkişisi … tarafından hazırlanan 09/05/2022 havale tarihli bilirkişi ek raporu, davacı vekili tarafından sunulan 13/05/2022 havale tarihli ıslah dilekçesi, İstanbul ATK Trafik İhtisas Dairesince düzenlenen 01/08/2022 tarihli ATK Raporu, İstanbul ATK Trafik İhtisas Dairesince düzenlenen 10/01/2023 tarihli ATK Ek Raporu dosyamız arasındadır.
Mahkememizce 10/02/2022 tarihli duruşmada verilen ara karar gereği dosyanın kusur ve otomotiv Bilirkişisi …’e tevdi edildiği, bilirkişi tarafından hazırlanan 07/03/2022 havale tarihli raporun dosyaya sunulduğu ve taraflara usulüne uygun olarak tebliğ edildiği görülmüştür. Söz konusu raporda özetle; kazanın oluş şekli ve kusur durumu yönünden dosya kapsamına göre esasen bir değerlendirme yapılmasının mümkün olmadığı, kazanın meydana geldiği dönel kavşağının ışıklı trafik işaretleri ile yönetilen sinyalize ve sıralı döngü şeklinde çalışan kavşak olması ve kaza tespit tutanağına göre yapılan değerlendirme sonucu kazanın oluşumuna … plaka sayılı araç sürücüsü …’in etken olduğu, …’ nun etken olduğu ayrıca kazaya karışan diğer tarafların da etken niteliğinde davranışlarının bulunmadığı, davacı yan yönünden yedek parça, işçilik ve KDV dahil olmak üzere 22.783,00 TL’lik hasar meydana geldiğinin davalı tarafça hasara yönelik 03/11/2021 tarihinde 6.540,24 TL ödeme yapıldığının, Mahkemece belirlenecek kusur oranına göre tazminat yükümlülüğünün belirlenebileceğinin, araçta bu kaza öncesinde 03/04/2013 tarihinde 24.264,60 TL tutarında hasar olduğu ve davaya konu kazadan önceki bu hasardan kaynaklı davacı aracının çekme belgeli işlem gördüğü belirtilerek değer kaybının oluşmadığı şeklinde kanaat belirtildiği görülmüştür. Söz konusu rapora karşı davacı vekilince beyan dilekçesinin sunulduğu, görüntülerin kaza anına dair olan kısmının İzmir İl Emniyet Müdürlüğü’nden alınarak yeniden ek rapor alınmasının talep edildiği, ayrıca sigorta şirketi tarafından rapora karşı itiraz dilekçesinin sunulduğu ve kusur için dosyanın ATK’ya sevkinin talep edildiği görülmüştür.
Mahkememizce 07/04/2022 tarihli duruşmada verilen ara karar gereği İzmir İl Emniyet Müdürlüğü’ne yazılan müzekkere gereği mobese kayıtlarının dosyaya kazandırılmasından sonra dosyanın önceki rapor sunan bilirkişiye tevdi ile ek rapor alınmasının istenilmesi üzerine adı geçen bilirkişi tarafından hazırlanan 09/05/2022 havale tarihli ek raporun dosyaya sunulduğu ve taraflara usulüne uygun olarak tebliğ edildiği görülmüştür. Söz konusu ek raporda özetle kusur yönünden yapılan değerlendirme neticesinde bu sefer kazanın oluşumuna … plaka sayılı araç sürücüsü …’in etken olduğu, Sevtap’ ın etken olmadığı, hasar yönünden ise kök rapordan sonra araçtaki tamiratlar ile ilgili evrakların sunulduğu ve ancak incelenmesinde soyl arka kapı kilit ve sol arka kapı kol bağlantı baretinin iki ayrı faturada mükerrer olacak şekilde yazıldığı için değerlendirilmediği belirtilerek kök rapor ile belirlenen ekleme yapılmak suretiyle araçtaki hasarın yedek parça işçilik ve KDV dahil tutarının bu sefer 22.783,00 TL olduğu, davalı sigorta şirketinin, davacı tarafa hasar tazminat bedeli olarak 03.11.2021 tarihinde 6.540.24 TL ödeme yaptığı, buna göre; davalı sigorta şirketinin bakiye hasar tazminat yükümlülüğünün 16.292,76 TL olabileceği, değer kaybı yönünden kök rapordaki kanaatin değişmediği şeklinde kanaat belirtildiği görülmüştür. Söz konusu ek rapora karşı davacı tarafça beyan yahut itiraz dilekçesinin sunulmadığı, davalı vekilince itiraz dilekçesinin sunulduğu görülmüştür.
Mahkememizce 30/06/2022 tarihli duruşmada verilen ara karar gereği Dosyaya kazandırılan 07/03/2022 tarihli kök rapor ile 09/05/2022 tarihli ek raporlar arasında gerek kazaya etkenlik niteliğindeki kural ihlallerine yönelik davranışların değerlendirilmesi ve gerekse hasar miktarına yönelik tutarların hesaplanmasına yönelik baz alınan alacak kalemlerinin birbirlerinden farklı olduğu göz önüne alındığında raporlar arasında çelişki olduğundan çelişkinin giderilmesi için dosyanın İstanbul ATK Trafik İhtisas Dairesine tevdi ile kazanın meydana gelmesinde kimin ne oranda kusurlu olduğunun ve kusurun takdiri halinde oransal itibari ile de kusurun belirlenmesine yönelik kanaatlerin bildirilmesinin yanında davacı aracında bu kazadan kaynaklı ne miktarda ve aracın hangi kısımlarında hasar oluştuğunun da belirlenmesine yönelik çelişkinin giderilmesine esas hazırlanacak raporun Mahkememiz dosyasına sunulmasının istenilmesi üzerine İstanbul ATK Trafik İhtisas Dairesince düzenlenen 01/08/2022 tarihli ATK Raporunun dosyaya sunulduğu ve taraflara usulüne uygun olarak tebliğ edildiği görülmüştür. Söz konusu ATK raporunun sonuç kısmında aynen “Kırmızı ışıkta geçiş yapan araç sürücüsünün %100 (yüzde yüz) oranında kusurlu olduğu, yeşil ışıkta geçiş yapan araç sürücüsünün kusursuz olduğu, dava konusu araçta KDV hariç 13.080,47 TL hasarın oluştuğu” şeklinde kanaat belirtildiği görülmüştür. Söz konusu ATK raporuna karşı davacı vekilince ve davalı vekilince ayrı ayrı itiraz dilekçelerinin sunulduğu görülmüş ancak söz konusu ATK Trafik İhtisas Dairesince hazırlanan raporun Mahkememiz ara kararını tam olarak karşılamadığı gibi hasar durumuna yönelik görüşün de yeterince gerekçelendirilip açıklanmadığı kanaatine varılmakla birlikte kusur durumuna yönelik değerlendirme yapılmaksızın sadece hasara yönelik değerlendirme yapılması bakımından 24/11/2022 tarihli duruşmada dosyanın yeniden tevdisi üzerine bu sefer dosyaya İstanbul ATK Trafik İhtisas Dairesince düzenlenen 10/01/2023 tarihli ATK Ek Raporunun dosyaya sunulduğu ve taraflara usulüne uygun olarak tebliğ edildiği görülmüştür. Söz konusu ATK raporunun sonuç kısmında aynen “KDV dahil 14.997,92 TL yedek parça ve 8.083,00 TL işçilik bedeliyle toplam hasar bedelinin 23.080,92 TL olduğu” şeklinde kanaat belirtildiği görülmüştür. Söz konusu ATK ek raporuna karşı davacı vekilince sözlü olarak beyanda bulunduğu, davalı vekilince itiraz dilekçesinin sunulduğu görülmüştür.
Davacı vekili tarafından sunulan 13/05/2022 havale tarihli dilekçe üzerine 30/06/2022 tarihli duruşmada yöneltilen soru üzerine davacı vekilince dava dilekçesindeki 100,00 TL olarak belirtilen değer kaybı tutarının artırılmadığı ancak 100,00 TL olarak belirtilen hasar tutarının yapılan ödemenin mahsubundan sonra artırılmakla 16.292,76 TL’ye yükseltildiğinin belirtildiği ve bu beyanın değer artırım olarak kabulü ile davalı yana usulüne uygun tebliğ edildiği, davalı tarafça herhangi bir beyanda bulunulmadığı anlaşılmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda; tarafların iddia ve savunmaları, deliller ve tüm dosya kapsamına göre;
Yapılan inceleme neticesinde 15/07/2021 tarihinde … tarafından sevk ve idare edilen … plaka sayılı, dava dışı … tarafından sevk ve idare edilen … plaka sayılı, … tarafından sevk ve idare edilen … plaka sayılı ve … tarafından sevk ve idare edilen … plaka sayılı araçların zincirleme trafik kazasına karıştıkları, … plaka sayılı aracın Mahkememiz davacısına ait olduğu, … plaka sayılı aracın ise kaza tarihi itibariyle davalı yana ZMMS ile sigortalı olduğu, dava tarihinden evvel KTK 97 uyarınca davalı sigorta şirketine başvuruda bulunulduğu ve sigorta şirketi tarafından 03/11/2021 tarihinde hasardan kaynaklı davacı tarafa 6.540,00 TL tutarında ödeme yapıldığı, davacı tarafça dava açmadan evvel İzmir 5. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin …D İş sayılı dosyası üzerinden davacı aracında meydana gelen hasar ve değer kaybına yönelik delil tespiti yaptırıldığı konularında bir uyuşmazlık olmadığı tespit edilmiştir.
Yukarıdaki yapılan tespit göz önüne alındığında taraflar arasındaki uyuşmazlığın; meydana gelen zincirleme trafik kazasından kaynaklı olarak araç sürücülerinin kusur durumlarının tespiti, davacı aracının bu kazadan kaynaklı sigorta şirketi tarafından yapılan ödeme haricinde bakiye hasarının bulunup bulunmadığı, bulunduğunun anlaşılması halinde hasar miktarının tespiti, yine davacı aracının bu kazadan kaynaklı değer kaybına uğrayıp uğramadığı, uğramış ise değer kaybı tutarının tespiti, bakiye hasardan ve değer kaybından kaynaklı davalının sorumlu olup olmadığı, olması halinde bu kazadan kaynaklı başkaca yapılan ödemeler göz önüne alınarak sorumluluk limitinin tükenip tükenmediği hususlarında yapılacak inceleme neticesi varılacak kanaate esas bakiye hasar ve değer kaybından kaynaklı maddi tazminat isteminin yanı sıra delil tespiti dosyası üzerinden kullanılan yargılama giderlerinden davalıların sorumlu olup olmadığının belirlenmesine yönelik olduğu anlaşılmıştır.
Yukarıda da belirtildiği gibi davacı taleplerinin karşılanması ile itirazların giderilmesi bakımından dosyaya kusur ve otomotiv bilirkişisinden kök ve ek rapor ile İstanbul ATK Trafik İhstisas Dairesinden de kök e ek rapor kazandırılmış ise de nihai kusur durumu, raporlar arasında değer kaybı oluşmayacağı yönündeki çelişkili olmayan görüşler hariç olmak üzere raporların bir bütün olarak değerlendirilmesi neticesinde hem kazandırılan tamire yönelik faturalar hem her bir faturanın ayrıntılı ve açıklayıcı şekilde incelenmiş olması hem de değiştirilen yedek parçaların tam bir listesinin eksper raporu ile de karşılaştırılmak suretiyle hazırlandığı anlaşılmakla İstanbul ATK Trafik İhtisas Dairesinin 10/01/2023 tarihli Ek Raporunun yeterli teknik incelemeyi içerdiği, denetime elverişli olduğu anlaşılarak itirazların yerinde olmadığı kanaatine varılmıştır.
Dava trafik kazasından kaynaklı bakiye hasar ve değer kaybına yönelik zararın tazminine yönelik olduğundan talebin haksız fiil çerçevesinde ileri sürüldüğü kanaatine varılmakla birlikte somut olay bakımından haksız fiilin koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediğinin tespiti ile değerlendirmesinin yapılarak sonuca gidilmesi gerektiği kanaatine varılmakla; 15/07/2021 tarihinde ve saat: 16:20 sıralarında dava dışı … sevk ve idaresindeki … plakalı aracın … Sokak Gaziemir istikametinden Gediz istikametine doğru seyir halinde iken İsmail Sivri Bulvarı Otokent Kavşağına geldiği esnada aracın ön kısımları ile bahse konu bulvarı takiben … Sokak Gaziemir istikametine dönmek için kavşağa gelen sürücü …’nun sevk ve idaresindeki … plaka sayılı aracın sol arka kapı ve çevresi yerlerine çarptığı, çarpmanın etkisi ile … plakalı aracın ön kısımları ile söz konusu kavşaktan yine aynı şekilde … Sokak Gaziemir istikametine dönmek için manevra yapan … sevk ve idaresindeki … plakalı aracın sağ arka tampon, bagaj, stop ve çevresi yerlere çarptığı yine bu çarpmanın etkisiyle … plakalı aracın ön tampon kısımları ile önünde seyir halinde olan ve yine aynı şekilde … Sokak Gaziemir istikametine dönmek için manevra yapan … sevk ve idaresindeki … plakalı aracın arka tampon kısımlarına çarpması ile oluşan trafik kazasında kazanın meydana geldiği kavşaktaki trafik akışı ve yoğunluğu ile araçların hareket / duruş pozisyonları bir arada değerlendirildiğinde her ne kadar … plakalı araç ile … plakalı araçların seyir yönünde hangi ışığın yandığını gösteren görüntüler olmasa bile kazanın meydana geldiği ada etrafında dönen araçlara yeşil ışık yandığı ancak araçların kavşaktaki yoğunluk sebebiyle durduğu, bu esnada … Sokak istikametinden gelen araçların kırmızı ışık yanması sebebiyle onların da durduğu, … plaka sayılı aracın seyir yönüne bakıldığında o taraftan herhangi bir araç gelmediği, dolayısıyla bu yöndeki araçlara da kırmızı ışık yandığı kanaatine varıldığı şeklindeki 30/04/2022 tarihli ek rapordaki kanaatin yerinde olduğu bu kapsamda … plakalı aracın … Sokaktan gelerek yeşil ışıkta geçerek dönen kavşağa girdiği ve ancak dönen kavşakta bekleme yaptığı ancak … sokak istikametinden gelip Gediz istikametine giden araçların sağ şeritten ilerleyerek seyirlerine devam ettiği, … plakalı aracın kırmızı ışık yanması nedeniyle bekleme yaptığı, kameranın saatine göre 15:29:10’da … plakalı aracın ve arkasındaki aracın yeniden harekete geçtiği, bunun kendilerine yeşil ışık yandığı şeklinde yine ek rapordaki görüşün Mahkememizce benimsendiği ve ancak araçların bu şekilde harekete geçtiği esnada kavşakta bekleme yapan … plakalı aracın seyir yönüne doğru ileriye yani … Sokak Gediz istikametine doğru hamle yaptığı esnada bahse konu kazanın meydana geldiği anlaşılmakla … plakalı araç sürücüsü Oğuz’un davranışlarının 2918 sayılı yasanın 84/a yani kırmızı ışıklı trafik işaretlerinde geçmek kuralını ihlal ettiği, … plakalı araç sürücüsünün kendisine yeşil ışık yandığı esnada geçiş yaptığı bu nedenle kural ihlalinde bulunmadığı gibi oluş şekli göz önüne alındığında kazayı önlemek adına alabileceği önleminin de olmadığı, diğer kazaya karışan araç sürücülerinin herhangi bir kural ihlalinde bulunmadıkları anlaşılmakla bahse konu kazanın oluşumunda davalı yana ZMMS’li araç sürücüsü …’in tam kusurlu olduğu, diğer araç sürücülerinin kusursuz oldukları kanaatine varıldıkları, söz konusu kusurlu hareket neticesinde davacı aracının dosyaya kazandırılan faturalar ve faturaların bir kısmında sol arka kapı kilit ve baret kaleminin birden fazla yazıldığı anlaşılmakla çelişkinin giderilmesine esas kazandırılan İstanbul ATK Trafik İhtisas Dairesinin 10/01/2023 tarihli ek raporunda belirtildiği gibi iskonto hariç davacı aracında KDV dahil toplam 14.997,92 TL’lik yedek parça hasarının oluştuğu, bahse konu hasarın giderilmesine esas işçilik yönünden yapılan değerlendirmede ise yine bahse konu ek rapordaki görüş benimsenmekle birlikte her ne kadar ekspertiz raporunda işçilik kalemi düşük, faturada yüksek olarak belirlendiği görülmekle birlikte kaporta bölümündeki işçiliğin bedelinin 3.500,00 TL olduğu, bunun yanındaki diğer işçilik kalemleri arasındaki farklılık bakımından da yapılan değerlendirmede bunların da fatura bedelinde belirtilen miktarın uygun görüldüğü anlaşılarak KDV dahil işçilik bedelinin 8.083,00 TL olduğu buradan hareketle davacı aracının yedek parça işçilik ve KDV dahil toplam hasar tutarının 23.080,92 TL olduğu, davalı tarafça hasara yönelik 03/11/2021 tarihinde 6.540,24 TL ödeme yapılmakla birlikte davacının bu kazadan kaynaklı karşılanmamış zararının olduğu, söz konusu hasar ile kaza arasında illiyet bağının bulunduğu ve dava dışı Oğuz’un davranışının hukuka aykırı olduğu anlaşılmakla işbu dava açısından davacı tarafın lehine haksız fiilin koşulların oluştuğu ve bu kapsamda davacının iş bu davayı açmasında hukuki yararının bulunduğu anlaşılmıştır.
Dosya kapsamı göz önüne alındığında Mahkememiz davalısının poliçe gereği sorumluluk limitinin 86.000,00 TL olduğu, hasara ilişkin davacı tarafa 6.540,24 TL, kazaya karışan diğer araca ise 3.849,80 TL tutarında ödeme yapılmakla birlikte davalı yanın bu davadan evvel toplamda 10.390,04 TL ödeme yaptığı, araç başına sorumluluk limitinin 43.000,00 TL olduğu da ayrıca göz önüne alınmakla davacı açısından davalının bakiye poliçe limitinin dava konusu edilen değer artırım dilekçesi ile belirtilen tutarı karşıladığı anlaşılmıştır.
Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde; yukarıda oluş şekli belirtilen davaya konu trafik kazasından kaynaklı davacı aracının sol arka kapı ve çevresi yerlerin aracın gövdesinde ve sökülebilir takılabilir parçalarında olacak şekilde hasarlandığı, hasarın nitelik ve boyutunun kaza tespit tutanağını doğruladığı, bu kaza neticesinde hükme esas alınmasına karar verilen İstanbul ATK Trafik İhtisas Dairesinin 10/01/2023 tarihli raporunda da anlaşılacağı üzere davacı aracında yedek parça, işçilik ve KDV dahil toplam 23.080,92 TL hasar oluştuğu, söz konusu hasara ilişkin davalı tarafça 03/11/2021 tarihinde 6.540,24 TL tutarında ödeme yapmakla birlikte davacının zararının tam olarak karşılanamadığı ve karşılanmamış bakiye 16.540,68 TL hasar miktarının kaldığı, davacı aracının davaya konu trafik kazasından evvel 5 adet kazasının olduğu ve 03/04/2013 tarihli kazası neticesinde aracın çekme belgeli / hurda belgeli işlem gördüğü anlaşılmakla davacı aracının değer kaybına uğramadığı yönündeki görüşün benimsendiği, söz konusu kazaya davalı yana ZMMSli araç sürücüsü Oğuz’un tam kusurlu hareketinin neden olduğu, davalı yanın bahse konu kazadan kaynaklı 2918 sayılı yasanın 91. Maddesi uyarınca bakiye hasara yönelik sorumluluğunun bulunduğu, davalının eksik ödeme tarihi itibariyle temerrüte düştüğü anlaşılmakla birlikte açılı davanın kısmen kabulü ile; davaya konu trafik kazasından kaynaklı; talep gibi 16.292,76 TL hasar bedelinin davalı yanın temerrüt tarihi olarak takdir edilen 03/11/2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, talep konusu edilen 100,00 TL’lik değer kaybına yönelik talebin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Yukarıdaki kanaat göz önüne alındığında davacının iş bu davanın açılmasından ve davalı sigortaya başvuru yapılmasından evvel davacı aracında konu trafik kazasından kaynaklı İzmir 5. SHM’nin …D.İş sayılı dosyası üzerinden dava konusu edilen hususlara yönelik delil tespiti yaptırması ile bu delil tespitine ilişkin yargılama masraflarının iş bu dosya üzerinden talep edilmesinde Mahkememizce yapılan yargılamanın sonucunda verilen kanaat göz önüne alındığında haklı olunduğu anlaşılmakla söz konusu D.İş sayılı doysa üzerinden yapılan yargılamaya ilişkin harç, bilirkişi ücreti, tebligat ve delil tespit vekalet ücretinden oluşan toplam 1.960,10 TL’nin kabul oranına göre hesaplanan miktarının yargılama gideri olarak davalıdan tahsil edilerek davacıya verilmesine yönelik istemin kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde ayrıca değerlendirme yapılmıştır.
Her ne kadar davacı vekili tarafından arabuluculuk görüşmeleri nedeniyle ayrıca vekalet ücreti talep edilmiş ise de 6325 sayılı yasadan kaynaklı arabuluculuk yönünden vekalet görevi nedeniyle verilen hizmetin vekil ile asil arasındaki avukatlık hizmeti nedeniyle belirlenen ücrete mahsus olduğu ve bu nedenle ücretin asil tarafından karşılanması gerektiği, bu tutarın iş bu davada verilen hizmet ilgi tutularak talep edilmesinin mümkün olmadığı kanaatiyle davacı vekilinin AAÜT 16/2 c gereği vekalet ücret talebinin yerinde olmadığına ve bu nedenle davacı yanın talebinin reddine karar vermek gerektiği kanaatine varılmıştır.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1- Davanın KISMEN KABULÜ ile; davaya konu trafik kazasından kaynaklı;
– Talep gibi 16.292,76 TL hasar bedelinin davalı yanın temerrüt tarihi olarak takdir edilen 03/11/2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte DAVALIDAN ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE,
– Talep konusu edilen 100,00 TL’lik değer kaybına yönelik talebin REDDİNE,
2- Karar tarihi itibariyle alınması gerekli 1.112,96 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 337,55 TL (59,30 TL peşin harç ile 278,25 TL tamamlama harcından oluşan) harcın mahsubu ile hazineye irad kaydına, bakiye 775,41 TL karar ve ilam harcının DAVALIDAN TAHSİLİ HAZİNEYE İRAD KAYDINA, söz konusu tutar ile ilgili 492 sayılı harçlar kanunu 28. Madde uyarınca kararın tebliğinden itibaren 1 ay içerisinde tahsil harç müzekkeresi düzenlenmesine,
3- Davacı tarafından yatırılan 396,85 TL (59,30 TL peşin harç ile 59,30 TL başvuru ve 278,25 TL tamamlama harcından oluşan) harç ile dosyaya yatırılan gider avansından kullanılan 2.329,30 TL ve İzmir 5. SHM’nin …D. İş sayılı dosyasındaki yargılama gider toplamı olan 1.960,10 TL’den oluşan toplam yargılama gider tutarının ret kabul oranına göre hesaplanan 4.263,23 TL’si ile yukarıda belirtilen harç toplam tutarından oluşan toplam 4.660,08 TL’nin DAVALIDAN ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
4- Davacı tarafından yatırılan gider avansından arta kalan 90,70 TL’nin 6100 sayılı HMK’nın gider avans tarifesinin 5. maddesi gereğince DAVACI TARAFA İADESİNE,
5- Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihindeki A.A.Ü.T. Gereğince kabul tutarı üzerinden hesaplanan 9.200,00 TL vekalet ücretinin DAVALIDAN ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE,
– Davacı yanın AAÜT 16/2 c gereği arabuluculuk vekalet ücret talebinin REDDİNE,
6- Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihindeki A.A.Ü.T. Gereğince ret tutarı üzerinden hesaplanan 100,00 TL vekalet ücretinin DAVACIDAN ALINARAK DAVALIYA VERİLMESİNE,
7- Dosya arasında bulunan İzmir 5. SHM’nin …D. İş sayılı dosyasının kararın kesinleşmesinden sonra adı geçen Mahkemeye İADESİNE,
8- Dava açmadan evvel dava şartı kapsamında başvurunun yapıldığı sabit olduğundan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin Hazine tarafından ilgili arabulucu …’a ödenmesi halinde, bu ücretin 6831 sayılı Kanun kapsamında tarafların haklılık durumuna göre;
-1.311,94 TL’sinin DAVALIDAN TAHSİLİ İLE HAZİNEYE İRAT KAYDINA, bu hususta Hazineye müzekkere yazılmasına,
-8,06 TL’sinin DAVACIDAN TAHSİLİ İLE HAZİNEYE İRAT KAYDINA, bu hususta Hazineye müzekkere yazılmasına,
9- Dair tarafların yokluğunda 2 haftalık süre içerisinde İzmir Bölge Adliye Mahkemeleri nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 14/02/2023

Katip …
e-imza
¸

Hakim …
e-imza
¸