Emsal Mahkeme Kararı İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/454 E. 2021/612 K. 02.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/454
KARAR NO : 2021/612

DAVA : Genel Kurulun Toplantıya Çağrılması Talebi
DAVA TARİHİ : 01/07/2021
KARAR TARİHİ : 02/09/2021

Mahkememizde görülmekte olan Genel Kurulun Toplantıya Çağrılması Talebine ilişkin davanın dosya üzerinde yapılan değerlendirmesi sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili mahkememize sunduğu dava dilekçesinde; müvekkilinin davalı şirketin 800 adet sermaye payına sahip %80 oranında ortağı olduğunu, davalı şirkete 06/11/2020 tarihinde yapılan olağanüstü genel kurul kararı ile …’in 3 yıllığına yönetim kurulu üyesi olarak atandığını, 09/11/2020 tarihli yönetim kurulu kararı ile aynı kişinin 1 yıl süre ile yönetim kurulu başkanı olarak seçildiğini, ancak yönetim kurulu …’in bankacılık ve ticari işlemlerde, ihale sürecinde, gerekli bilgi ve belgeleri zamanında ve gereği gibi temin etmediğini, davalı şirketin olası gelir getirici faaliyetlerinde zarara ve her halükarda kâr kaybına uğramasına sebep olduğunu, sürekli huzur hakkı, erkan kâr dağıtımı yapılması vesair şahsi kazanç odaklı ısrarlı tutumları ile şirketin önünün kesilmesine neden olduğunu, uzun zamandır yönetim kurulu toplantısı dahi yapılamadığını bu nedenle pek çok iş ve işlemin yapılamadığını, süresinin geçmesine rağmen olağan genel kurul toplantısına çağrı yapılmadığını, TTK 412.maddesi karşısında davalıya genel kurul yapılması konusunda noter aracılığıyla ihtarname gönderilmesine rağmen yasada belirlenen sürenin geçtiği halde genel kurulun toplantıya çağrılmadığını ileri sürerek dosya üzerinden karar verilmek suretiyle genel kurulun toplantıya çağrılmasına izin verilmesini, genel kurul gündeminin oluşturulması ve çağrı yapılması için bir kayyım atanmasını talep ve dava etmiştir.
Mahkememiz 06/07/2021 tarihli tensip ara kararı ile davacı vekiline “dava konusu genel kurulun hangi gündemle çağrılmak istendiği konusunda gündemin oluşturularak mahkememize bildirilmesi, genel kurulun çağrı nedenlerini açıkça ortaya koyarak buna ilişkin delillerini sunması” 2 haftalık süre verilmesine ve dava dilekçesinin davalıya tebliği ile cevaplarını sunmasına karar verilmiştir.
Davalı vekili mahkememize sunduğu cevap dilekçesinde; TTK 410/1 maddesi hükmü dikkate alındığında genel kurulu toplantıya çağrı yetkisinin esasen yönetim kurulunda olduğunu, davacının ise şirkete karşı bu davayı açtığını, husumet yokluğundan davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, dava dilekçesinde talep edilen genel kurul toplantısının gündeminin, dava dilekçesi ekinde mahkemeye sunulmuş olması gerektiğini, davacı yanın dava dilekçesinde genel kurul toplantısının gündemine ilişkin herhangi bir ibare ve talep bulunmadığını, davacının esasen tamamen hukuki dayanaktan yoksun, haksız sebeplerle işbu davayı açtığını, COVID-19 (Koronavirüs) salgını üzerine T.C. İçişleri Bakanlığı tarafından yapılan 20 Mart 2020 tarihli duyuru ile, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu ve şirket sözleşmesine uygun olarak yönetim organları tarafından daha önce toplantıya çağrılan anonim ve limited şirketlerin olağan genel kurullarının, erteleme kararı alınması amacıyla genel kurulun toplanması beklenmeksizin, yönetim organları tarafından alınacak bir kararla iptal edilmesi imkânı tanındığını, şirketin 2020 yılı faaliyetleri, mali tabloları (bilanço ve gelir tabloları) ile ilgili çalışmaların devam ettiğini, mali tabloların hazırlanmasına müteakip genel kurulun taraflarınca da toplantıya çağrılacağını belirterek davacı yanın işbu davayı ikame etmesinde hiçbir hukuki dayanağın bulunmadığını, kötü niyetin mevcut olduğunu, davanın öncelikle usulden bilehare esastan reddedilmesi gerektiğini savunmuştur.
Davacı vekili 16/07/2021 tarihli dilekçesi ile ara karar gereği genel kurul gündemini belirleyerek bildirmiş, mevcut yönetim kurulunun iş ve işlemleriyle şirketi zarara uğrattığını bildirmiştir. Davacı vekili 27/07/2021 tarihli dilekçesi ile Covid-19 salgını sebebiyle alınan tedbirler kapsamında şirketin genel kurulunun toplantıya çağrılmadığı savunmasının yersiz olduğunu, elektronik ortamda genel kurulun yapılabileceğini, mevcut yöneticinin bu yolu dahi denemediğini, şirketin 2020 yılı olağan genel kurulunun yapılmadığının, toplantıya çağrı dahi yapılmadığını beyan etmiştir.
İzmir Ticaret Sicil Müdürlüğünün cevabi yazısının incelenmesinden; Davalı … A.Ş.’nin İzmir Ticaret Sicil Müdürlüğünün …-… sicilinde kayıtlı olduğu, 29/05/2020 tarihli ana sözleşme ile kurulduğu, şirketin sermayesinin 50.000,00-TL olup payların %10’un …’e, %10’unun …’a, %80’inin …’a ait olduğu, şirket kuruluşunun 29/05/2020 tarihinde tescil ve ilan edildiği, şirket temsilcisinin … ve … olarak belirlendiği, daha sonra %80 payın …’a intikal ettiği, …’ın yönetim kurulu üyeliğinden istifa etmesi üzerine 06/11/2020 tarihinde yapılan olağanüstü genel kurulda şirket yönetim kurulu olarak …’in 3 yıl için yönetim kuruluna seçildiği anlaşılmıştır.
Davacının 13/06/2021 tarihli Karşıyaka … Noterliğinin … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile ve belirttiği gündem maddeleri ile davalı şirketin genel kurulunun toplantıya çağrılmasının talep edildiği, iş bu ihtarnamenin muhatabına 18/06/2021 tarihinde tebliğ edilmiş olmasına ve TTK 412.maddesine göre dava tarihinden evvel 7 iş günlük sürenin geçmiş olmasına rağmen yönetim tarafından genel kurulun toplantıya çağrılması konusunda olumlu cevap verilmediği anlaşılmıştır.
Davamız TTK’nun 411.ve 412.maddelerine dayalı davalı şirketin genel kurulunun azlık tarafından toplantıya çağrılması talebine ilişkindir.
TTK’nun 411/1. Maddesinde “Sermayenin en az onda birini, halka açık şirketlerde yirmide birini oluşturan pay sahipleri yönetim kurulundan, yazılı olarak gerektirici sebepleri ve gündemi belirterek genel kurulun toplantıya çağrılmasını veya genel kurul zaten toplanacaksa karara bağlanmasını istedikleri konuların gündeme koymasını isteyebilirler. Esas sözleşme ile çağrı hakkı daha az sayıda paya sahip pay sahiplerine tanınabilir.” hükmüne yer verilmiştir. Davacının şirketin %80 oranında payına sahip olduğu, bu maddede belirtilen hakları kullanma hakkına sahip olduğu anlaşılmıştır.
TTK’nun 412. Maddesinde “Pay sahiplerinin çağrı veya gündeme madde konulmasına ilişkin istemleri yönetim kurulu tarafından reddedildiği veya isteme yedi iş günü içinde olumlu cevap verilmediği takdirde, aynı pay sahiplerinin başvurusu üzerine, genel kurulun toplantıya çağrılmasına şirket merkezinin bulunduğu yerdeki asliye ticaret mahkemesi karar verebilir. Mahkeme toplantıya gerek görürse, gündemi düzenlemek ve Kanun hükümleri uyarınca çağrıyı yapmak üzere bir kayyım atar. Kararında, kayyımın, görevlerini ve toplantı için gerekli belgeleri hazırlamaya ilişkin yetkilerini gösterir. Zorunluluk olmadıkça mahkeme dosya üzerinde inceleme yaparak karar verir. Karar kesindir.” hükmüne yer verilmiştir.
Davacının TTK 411.maddesi kapsamındaki genel kurulun toplantıya çağrılması talebinin yönetim kurulu tarafından yasal yedi iş günlük sürede kabul edildiği bildirilmemiş iş bu dava açılmıştır.
Davacı sunduğu dava dilekçesinde ve daha sonra sunduğu tüm dilekçelerinde özetle; şirketin 2020 yılı faaliyetlerine ilişkin olağan genel kurul toplantısının yapılması gereken sürenin geçtiğini, taleplerine rağmen genel kurulun toplantıya çağrılmadığını, yönetim kurulunu oluşturan …’in şirketi iyi yönetemediğini, şirketi zararlandırıcı faaliyetlerde bulunduğunu ileri sürmektedir.
Gerçekten de TTK’nun 409/1.maddesi uyarınca 2020 yılı faaliyet dönemi sonundan itibaren üç ay içerisinde genel kurul toplantıya çağrılmamıştır. Davalı taraf Covid-19 salgın hastalığı nedeniyle alınan tedbirler kapsamında bunun yapılamadığını savunmuş ise de elektronik ortamda genel kurulun yapılabileceği gibi, Covid-19 sebebiyle alınan tedbirlerin 01/07/2021 tarihinde kaldırılmış olmasına rağmen halen genel kurulun toplantıya çağrılmadığı, yönetim kurulunun çağrı konusundaki görevini yerine getirmediği değerlendirilmiştir. Azlığı oluşturan davacının olağan genel kurulun yapılmasını istemesi ve bu toplantıda finansal tabloların görüşülmesini istemesi yasal hakkıdır. Yine yönetim kurulunun görevini yerine getirmediği, şirketi zarara uğrattığı, değiştirilmesi gerektiği yönündeki taleplerin de şirketin en kapsamlı karar organı genel kurulda tartışılması ve değerlendirilmesi gerekir niteliktedir. Davacının talebine konu ettiği gündem maddesi ile şirketin genel kurulunun toplantıya çağrılması talebi yönetim kurulunca kabul edilmemiş olup, söz konusu gündem maddelerinin şirkete faydalı olup olmadığı ve şirket yönünden etkileri genel kurulda tartışılıp değerlendirilmesi gerektiği, alınacak kararlara karşı şirket ortaklarının olur ise iptal taleplerinin ayrı bir davanın konusu olabileceği değerlendirilmekle davacının, davalı şirketin genel kurulunun aşağıda belirtilen gündem maddesiyle toplantıya çağrılması talebinin kabulüne karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın kabulüne, İzmir Ticaret Sicil Müdürlüğünün …-… sicilinde kayıtlı davalı … A.Ş.’nin genel kurulunun TTK’nun 411.ve 412.maddeleri uyarınca;
“1.Açılış ve toplantı başkanlığının oluşturulması
2.Genel Kurul Toplantı Başkanı’na tutanakları imzalama yetkisi verilmesi
3.Yönetim Kurulunca hazırlanan 2020 yılı faaliyet raporunun okunması ve müzakeresi
4.2020 yılına ait Bilanço ve Gelir Tablosu Hesaplarının incelenmesi ve uygun görüldüğü takdirde onaylanması , finansal durumu hakkında karar verilmesi
5.Yönetim kurulu üyelerinin ibrası
6.Yeni Yönetim Kurulu üyelerinin seçilmesi ve görev sürelerinin belirlenmesi
7.Ana sözleşmeye ek madde olarak hisse devri kısıtlamasına ilişkin tadil metninin görüşülmesi, oylanarak karara bağlanması,
8.Yönetim Kurulu’na 6102 Sayılı TTK’nın 395 ve 396 maddesindeki iznin verilip verilmeyeceği hususunun görüşülmesi
9.Dilek, temenniler, kapanış” gündemiyle toplantıya çağrılmasına,
Mahkememiz kararına göre gündemi düzenlemek ve kanun hükümleri uyarınca genel kurul çağrısı yapmak, genel kurul çağrısına ilişkin tüm iş ve işlemleri yürütmek, belgeleri hazırlamak, davalı şirket genel kurulun yapılmasını sağlamak üzere kayyım olarak SMMM …’in atanmasına, kayyım …’e bu iş için 2.000,00-TL ücret takdirine, takdir olunan ücretin mahkememiz veznesine yatırılması halinde ve genel kurula çağrıya ilişkin masrafların taraflarca kayyıma tevdii suretiyle karşılanması halinde kayyımlık görevin …’e tevdiine,
2-Karar tarihi itibarı ile alınması gereken 59,30-TL harç peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı kendini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesine göre belirlenen 4.080,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafça yapılan 22,60-TL yargılama gideri ile 59,30-TL başvuru harcı, 59,30-TL peşin harç olmak üzere toplam 141,20-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
-Davacı tarafça yatırılan ancak kullanılmayıp artan gider avansının davacıya iadesine,
-Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
Dair, tarafların yokluğunda dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda TTK 412.maddesi uyarınca kesin olarak oy birliğiyle karar verildi.02/09/2021

Başkan …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Katip …
e-imzalıdır