Emsal Mahkeme Kararı İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/415 E. 2022/949 K. 08.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/415 Esas
KARAR NO : 2022/949
DAVA : Tazminat (Trafik Sigortası Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 16/06/2021
KARAR TARİHİ : 08/12/2022
GEREKÇELİ KARAR
YAZIM TARİHİ : 30/12/2022
Mahkememizde görülmekte olan Sigorta (Trafik Sigortası Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından Mahkememize sunulan dava dilekçesinde özetle; müvekkiline ait olan … plakalı OPEL CORSA marka aracına, 19/02/2020 tarihi, saat 09.40 sularında, İzmir ili, Bornova ilçesinde; … plakalı aracın asli kusurlu olarak kavşakta dönüş yaparken öndeki müvekkiline ait … plakalı duran araca kontrolsüz bir şekilde arkadan çarpması neticesinde müvekkiline ait araçta değer kaybı oluştuğu, müvekkilinin aracının arka tamponunun, bagaj kapağının vs. hasar gördüğü, müvekkiline çarpan … plakalı aracın, 2918 sayılı KTK’ nın 56/1-c maddesini ihlal etmesinden ötürü asli ve tam kusurlu olduğu, … Sigorta Anonim Şirketi tarafından kaza tarihinde … adına yürürlükte olan … poliçe numaralı, sigorta poliçesinin tanzim edildiği, taraflarınca müvekkilinin vekili olarak 21.04.2021 tarihinde PTT aracılığı ile … gönderi kodlu İadeli Taahhütlü Posta ile davalı şirkete ilgili başvurunun yapıldığı, şirkete 22.04.2021 tarihinde gönderinin teslim edildiği ve şirkete tebliğ edildiği, 2981 sayılı KTK’nın 99/1 maddesi gereğince 8 iş günü içinde herhangi bir ödeme yapılmadığı, yine aynı kanunda öngürülen en geç 15 gün içinde başvuruya yazılı olarak yanıt verilmesi hükmüne rağmen başvurularının yanıtsız bırakıldığı, hiçbir şekilde dönüş sağlanmadığı, ardından iş bu hasar için haksız fiilden kaynaklı tazminat kapsamında, dava açılmadan önce arabuluculuk görüşmeleri kapsamında İzmir Arabuluculuk Bürosu … Arabuluculuk Başvuru Nolu Ticari Uyuşmazıklarda Dava Şartı olan arabuluculuk görüşmeleri yapılmış olup anlaşamama ile sonuçlandığı, nihayetinde, yukarıda açıklanan nedenler ile değer kaybının ekte sunulan değişen/değişmesi gereken parçalar, faturalar ve piyasa rayiç değeri göz önüne alınarak, bilirkişi raporu ile belirlenerek taraflarına ödenmesi gerektiği, açıklanan nedenlerle davanın kabulüne, şimdilik ek dava açma ve fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 100,00 TL belirsiz maddi tazminat alacağının temerrüt tarihi olan 08.05.2021’den itibaren yasal faizi ile birlikte sigorta şirketinden tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesinin talep edildiği görülmüştür.
Davalı vekili tarafından Mahkememize sunulan cevap dilekçesinde özetle; … plakalı aracın müvekkili şirket nezdinde …/0 nolu 18.05.2019-18.05.2020 vadeli Zorunlu Mali Mesuliyet ( Trafik) Sigorta Poliçesi ile sigortalı bulunduğu, maddi zararların azami poliçe teminatı araç başına 41.000,00 TL olmakla birlikte müvekkili şirket tarafından davaya konu kazaya ilişkin araç hasarına yönelik yapılan 4.694,17 TL hasar tazminat ödemesinin tenzili ile birlikte poliçeden kaynaklı bakiye teminat limitinin 36.305,83 TL olduğu, müvekkil şirketin; ancak poliçe limiti ve sigortalısının kusuru oranında sorumlu olup, müvekkili şirket sigortalısının huzurdaki dava konusu hasarın meydana gelmesinde herhangi bir kusuru bulunmadığından huzurdaki davanın müvekkili şirket bakımından reddinin gerektiği, müvekkili sigorta şirketinin sorumluluğunun, Karayolları Trafik Kanunu ve Poliçe Genel Şartları gereğince “Karayolu”nda meydana gelen zararlarda poliçe limiti dahilinde sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında ve gerçek zararın tazmini ile sınırlı olduğu, davayı kabul anlamına gelmemekle birlikte müvekkili şirketin sorumluluğunun sigortalısının kusuru ve poliçe limiti ile sınırlı olduğundan kazanın oluşumunda kusur oranlarının tespitinin gerektiği, davayı kabul anlamına gelmemek kaydıyla, davacıya ait araçta meydana gelen değer kaybı miktarının bilirkişi incelemesi ile tespitinin gerektiği, kesinlikle davayı kabul anlamına gelmemek kaydıyla, davacının dava dilekçesinde talep etmiş olduğu değer kaybı fahiş olup taraflarınca kabul edilemez nitelikte olduğu, davacının aracında meydana gelen kaza ile illiyetli gerçek değer kaybının bilirkişi incelemesi yapılarak tespit edilmesi gerektiği, kusur oranı belirlendikten sonra davacı tarafa ait araçta meydana gelen değer kaybı tespiti için bilirkişi incelemesi yapılması gerektiği, müvekkili şirketin temerrüde düşmemiş olup, davacının faiz talepleri, yargılama giderleri ve vekalet ücreti taleplerinin de taraflarınca kabul edilemez nitelikte olduğu, davacı tarafça müvekkili sigorta şirketine gerekli belgeler süresinde ulaştırmadığı gibi, müvekkili şirket tarafından ZMMS (Trafik) sigortası genel şartları doğrultusunda yapılan hesaplama neticesinde değer kaybı ödemesi yapılmış olduğundan müvekkili sigorta şirketinin temerrüde düştüğü de ileri sürülemeyeceği gibi, davacının faiz talebinin de haksız ve yersiz olduğu, kabul anlamına gelmemek kaydıyla faiz başlangıç tarihi de ancak dava tarihinden itibaren ve yasal faiz olabileceği gibi yine, müvekkili şirketin dava açılmasına sebebiyet vermediğinden yargılama harç ve giderleri ile vekalet ücretinden de sorumlu tutulmaması gerektiği belirtilerek açıklanan nedenlerle haksız davanın reddine, aksi halde dosyanın meydana geldiği iddia edilen değer kaybı miktarı konusunda uzman bilirkişiye tevdi ile rapor alınmasına, kusurun ve hasarın ispatlanamaması halinde davanın reddi ile yargılama harç ve giderleri ile ücreti-i vekaletin davacı tarafa tahmiline karar verilmesinin talep edildiği görülmüştür.
Dilekçelerin teatisi aşaması usulüne uygun tamamlanmakla taraf teşkili sağlanmış ve yine usulüne uygun olarak tahkikat aşamasına geçilmiştir.
DELİLLER:
Dava dışı … Sigorta A.Ş’ye, Sigorta Bilgi ve Gözetim Merkezi’ne, davalı … Sigorta A.Ş’ye yazılan müzekkere cevapları, kusur ve otomotiv bilirkişisi … tarafından hazırlanan 03/12/2021 havale tarihli kök rapor ve 01/04/2022 havale tarihli ek rapor ve davacı vekili tarafından sunulan 21/09/2022 havale tarihli ıslah dilekçesi dosyamız arasındadır.
Mahkememizin 12/10/2021 tarihli duruşmasında verilen ara karar gereği kusur ve otomotiv Bilirkişisi … tarafından hazırlanan 03/12/2021 havale tarihli raporun dosyaya sunulduğu ve taraflara usulüne uygun olarak tebliğ edildiği görülmüştür. Söz konusu raporun incelenmesinde özetle “19.02.2020 tarihli kazanın oluşumunda; davalı tarafa ait … plaka sayılı araç sürücüsünün etken olduğu, davacı tarafa ait … plaka sayılı araç sürücüsünün kazanın oluşumunda etken olmadığı, dava konusu … plaka sayılı araçta, kaza nedeniyle 2.500,00 TL değer kaybı meydana geldiği” şeklinde kanaat belirtildiği görülmüştür. Söz konusu rapora karşı davacı vekilince itiraz dilekçesinin sunulduğu, davalı vekilince beyan yahut itiraz dilekçesinin sunulmadığı anlaşılmıştır.
Bu sefer Mahkememizin 21/12/2021 tarihli duruşmasında verilen ara karar gereği önceki rapor sunan bilirkişi tarafından hazırlanan 01/04/2022 havale tarihli ek raporun dosyaya sunulduğu, raporda önceki varılan kanaatin değişmediği, rapora karşı davacı vekilince beyan dilekçesinin sunulduğu, davalı vekilince beyan yahut itiraz dilekçesinin sunulmadığı anlaşılmıştır..
Davacı vekili tarafından Mahkememize sunulan 21/09/2022 havale tarihli ıslah dilekçesinde özetle; 100,00 TL üzerinden açmış oldukları davayı 2.400,00TL arttırarak 2.500,00 TL’ye yükselttikleri belirtilerek açıklanan nedenlerle ve fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 2.500,00 TL değer kaybı tazminatının temerrüt tarihinden (08.05.2021) itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilinin talep edildiği görülmüş, dilekçenin davalı tarafa usulüne uygun olarak tebliğ edildiği, davalı tarafça beyanda bulunulmadığı görülmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda; tarafların iddia ve savunmaları, deliller ve tüm dosya kapsamına göre;
Yapılan inceleme neticesinde davacı … tarafından sevk ve idare edilen … plaka sayılı araç ile dava dışı … tarafından sevk ve idare edilen … plaka sayılı araçların maddi hasarlı trafik kazasına 19/02/2020 tarihinde karıştıkları, davalı sigorta şirketinin … plaka sayılı aracın kaza tarihini kapsar biçimde ZMMS sigortacısı olduğu, bu kazaya ilişkin davacı tarafça yapılan başvuru üzerine davalı sigorta şirketi tarafından 4.694,17 TL tutarında … Sigorta Şirketi’ne (Davacı aracının sigortacısına) 27/04/2020 tarihinde ödeme yapıldığı, davacı tarafça 22/04/2021 tarihinde ise istem konusu edilen husus doğrultusunda davalı sigorta şirketine başvuruda bulunulduğu ve ancak davalı tarafça istemin ikmali yönünde işlem yapılmadığı konularında bir uyuşmazlık olmadığı tespit edilmiştir.
Yukarıdaki yapılan tespit göz önüne alındığında taraflar arasındaki uyuşmazlığın söz konusu trafik kazasından kaynaklı araç sürücülerinin kusur durumlarının tespiti, bu kaza neticesinde davacı aracının değer kaybına uğrayıp uğramadığı, uğramış ise değer kaybı bedelinin tespiti ile davalı tarafça yapılan ödeme ve davalının poliçe limiti göz önüne alınarak davalıdan tahsilinin mümkün olup olmadığının tespit ve değerlendirilmesine esas değer kaybı bedelinden kaynaklı açılan maddi tazminat davası olduğu anlaşılmıştır.
Her ne kadar dosyaya kazandırılan raporlara itirazlarda bulunulmuş ise de bilirkişi tarafından yapılan inceleme ve değerlendirmenin dosya kapsamına göre yeterli teknik incelemeyi içerdiği ve ayrıca değer kaybı bakımından yapılan değerlendirmelere itirazlarda bulunulmuş ise de bilirkişi tarafından bu hususa yönelik hesaplama yönteminin yerinde olduğu kanaati ile yapılan itirazların reddine karar verilerek değer kaybı bedeli yönünden ek raporun ve diğer yönlerden ise kök raporun hüküm kurmaya elverişli olduğu kanaatine varılmıştır.
Dava trafik kazasından kaynaklı değer kaybı zararın tazminine yönelik olduğundan talebin haksız fiil çerçevesinde ileri sürüldüğü kanaatine varılmakla birlikte somut olay bakımından haksız fiilin koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediğinin tespiti ile değerlendirmesinin yapılarak sonuca gidilmesi gerektiği kanaatine varılmakla; 19/02/2020 tarihinde … tarafından sevk ve idare edilen … plaka sayılı aracın İzmir İli, Bornova İlçesi, Atatürk Mahallesi, … Caddesi ile … Caddesi kesişimi dönel kavşağına geldiği esnada ön kısımları ile önünde ve aynı yön ve istikamette … tarafından sevk ve idare edilen … plaka sayılı aracın arka kısımlarına çarpması ile oluşan bu kazada Nevin’in aracının hızını yük ve teknik özelliğine, görüş, yol, hava ve trafik durumunun gerektirdiği şartlara uydurmadığı, görüş mesafesinin açık olduğu gündüz vakti meskun mahalde trafik akımı nedeniyle duran … plaka sayılı araç ile takip mesafesini korumadığı, görüş alanını yeterince kontrol altında tutmadığı, güvenli bir mesafe gözeterek seyretmesi, ön ilerisinde yavaşlayan araç nedeniyle etkili tedbir alması gerekirken bu hususlara riayet etmediği anlaşılmakla bu kazanın oluşumundaki davranışlarının 2918 sayılı yasanın 84 ve 56/1-c bendini ihlal ettiği, davacının ise ise herhangi bir kural ihlalinde bulunmadığı gibi kazayı önlemek adına alabileceği bir önleminin de bulunmaması nedeniyle bu kazanın oluşumunda …’in tam kusurlu olduğu, davacının ise kusursuz olduğu kanaatine varılmış, söz konusu kusurlu hareket neticesinde davacı aracının 2.500,00 TL tutarda değer kaybına uğradığı yönündeki görüşe iştirak edildiği, davalı yanca değer kaybına yönelik herhangi bir ödemede bulunulmadığı, söz konusu değer kaybı ile kaza arasında illiyet bağının bulunduğu ve davalı … ‘in davranışının hukuka aykırı olduğu anlaşılmakla işbu dava açısından davacı tarafın lehine haksız fiilin koşulların oluştuğu ve bu kapsamda davacının iş bu davayı açmasında hukuki yararının bulunduğu anlaşılmıştır.
Davalı sigortanın iş bu kaza nedeniyle sorumluluk limitinin 41.000,00 TL olduğu görülmüş, davalı sigorta tarafından hasara yönelik 4.694,17 TL ödemede bulunulduğu anlaşılmakla talep konusu değer kaybı tutarının bakiye limit içinde kaldığı tespit edilmiştir.
Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde; yukarıda oluş şekli belirtilen davaya konu trafik kazasından kaynaklı davacı aracının hasara uğradığı, aracın hasarına ilişkin olarak davalı yanca ödemede bulunulduğu, aracın geçmiş hasar kayıtları göz önüne alındığında aracın kazadan önceki ikinci el piyasa rayiç değerinin 55.000,00 TL olmasına rağmen kazadan sonra 52.500,00 TL’ye düşeceği anlaşılmakla davacı aracının aradaki fark tutarı olan 2.500,00 TL’lik değer kaybına uğrayacağı ve bu tutardan aksi iddia edilmekte ise de davalı sigortanın 2918 sayılı yasanın 91. maddesi uyarınca sorumluğunun bulunduğu, davalı sigortaya 22/04/2022 tarihinde KTK 97 başvurusunda bulunulmakla birlikte başvuruya cevap verilmediği göz önüne alındığında başvuruya 8 iş günü eklenmekle davalının 05/05/2021 tarihi itibariyle temerrüte düşeceği ve ancak davacı yanca temerrüt tarihinin sonraki bir tarih olan 08/05/2021 olarak belirtilmesi karşısında taleple bağlılık ilkesi gereği açılı davanın kabulü ile davaya konu trafik kazasından kaynaklı 2.500,00 TL değer kaybının 08/05/2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1- Davanın KABULÜ ile; davaya konu trafik kazasından kaynaklı 2.500,00 TL değer kaybının 08/05/2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte DAVALIDAN ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE,
2- Karar tarihi itibariyle alınması gerekli 170,78 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 100,30 TL (59,30 TL peşin harç ile 41,00 TL tamamlama harcından oluşan) harcın mahsubu ile hazineye irad kaydına, bakiye 70,48 TL karar ve ilam harcının DAVALIDAN TAHSİLİ HAZİNEYE İRAD KAYDINA, söz konusu tutar ile ilgili 492 sayılı harçlar kanunu 28. Madde uyarınca kararın tebliğinden itibaren 1 ay içerisinde tahsil harç müzekkeresi düzenlenmesine,
3- Davacı tarafından yatırılan 159,60 TL (59,30 TL peşin harç ile 59,30 TL başvuru ve 41,00 TL tamamlama harcından oluşan) harç ile gider avansından kullanılan 696,30 TL (tebligat ücreti, posta masrafı ve bilirkişi ücretinden oluşan) yargılama giderinden oluşan toplam 855,90 TL’nin DAVALIDAN ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE,
4- Davacı tarafından yatırılan gider avansından arta kalan 53,70 TL’nin 6100 sayılı HMK’nın gider avans tarifesinin 5. maddesi gereğince DAVACI TARAFA İADESİNE,
5- Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihindeki A.A.Ü.T. gereğince hesaplanan 2.500,00 TL vekalet ücretinin DAVALIDAN ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE,
6- Dava açmadan evvel dava şartı kapsamında başvurunun yapıldığı sabit olduğundan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin Hazine tarafından ilgili arabulucu …’a ödenmesi halinde, bu ücretin 6831 sayılı Kanun kapsamında DAVALIDAN TAHSİLİ İLE HAZİNEYE İRAT KAYDINA, bu hususta Hazineye müzekkere yazılmasına,
7- Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda miktar itibariyle kesin olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 08/12/2022

Katip
¸

Hakim
¸