Emsal Mahkeme Kararı İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/378 E. 2022/787 K. 18.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/378 Esas
KARAR NO : 2022/787

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 17/12/2019
KARAR TARİHİ : 18/10/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketle, davalı arasında tanzim ve imza olunan 09.05.2017 başlangıç tarihli Satın Alma Sözleşmesi gereğince davalının “…………….Sok.No:………../İstanbul” adresindeki sözleşme konusu işletmede müvekkili şirketin pazarladığı sözleşme konusu ürünleri satın almayı, diğer rakip ürünleri satın almamayı, bulundurmamayı, sözleşme süresince işletmeyi açık tutarak bizzat çalıştırmayı, kapatmamayı, işyerini ve işletme ruhsatını başkalarına devir ve temlik etmemeyi, bira satışında azami gayret göstermeyi, asgari 60.000 litre sözleşme konusu birayı satın almayı, TAPDK ve diğer resmi ve idari kurumların tüzük, yönetmelik, tebliğ ve tüm mevzuatına uygun davranmayı, bu konuda ilgili merciilerden izin almayı, aldığı izinleri yenilemeyi, işbu sözleşme hükümlerinden herhangi birisine aykırı hareket ettiği takdirde müvekkili şirketten almış olduğu toplam 80.000,00.-TL katkı bedelini iade ile birlikte sözleşmede kararlaştırılan cezai şartı müvekkili şirkete nakden ve defaten ödemeyi kabul ve taahhüt ettiğini, sözleşmede kararlaştırıldığı üzere müvekkili şirket tarafından davalıya (67.796,61.-TL+12.203,39.-TL KDV) 80.000,00.-TL katkıda bulunulduğunu, müvekkili şirketin sözleşmeden doğan yükümlülüklerini eksiksiz ifa ettiği halde, davalının sözleşme konusu işletmeyi devrettiğini/ kapattığını, TAPDK Belgesinin süre uzatımını yapmadığını, yenilemediğini, belgenin geçersiz sayıldığını, bu nedenle sözleşme konusu ürünleri satın almadığını/satmadığını, işletmeyi açık tutarak bizzat çalıştırmadığını, bu ve diğer sebeplerle sözleşmeyi ihlal ettiğini tespit ettiklerini, muaccel hale gelen ve borçlunun iadesini taahhüt ettiği katkı alacağı için İzmir l.İcra Müdürlüğünün … E.sayılı dosyasıyla icra takibine geçildiğini, borca itirazlarının haksız, dayanaksız ve kötüniyetli olduğunu beyan ile cezai şarta ve fazlaya ilişkin dava ve talep hakları saklı kalmak üzere İzmir l.İcra Müdürlüğünün … E.sayılı dosyasındaki yetkiye ve borca itirazın iptaline, icra takibinin devamına, %20’den az olmamak üzere icra-inkar tazminatının kötüniyetli davalı/borçludan tahsiline, yargılama gideri ve avukatlık ücretinin davalı/borçluya yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ile özetle; Davacı taraf, Müvekkil ile aralarındaki sözleşmeye dayanılarak 80.000TL katkı payının Müvekkile ödendiğini iddia etmekte, bununla birlikte yapıldığı iddia edilen ödemeye ilişkin Müvekkil tarafından düzenlenen Hizmet Bedeli Faturasını sunduklarını, 6102 sayılı TTK m.21/2 aşağıdaki şekilde olduğunu, ” Bir fatura alan kişi aldığı tarihten itibaren sekiz gün içinde, faturanın içeriği hakkında bir itirazda bulunmamışsa bu içeriği kabul etmiş sayılır.” hükmünün bulunduğu, kabul anlamına gelmemekle birlikte, davacı tarafından yapılan ödeme müvekkil tarafından düzenlenen faturaya istinaden ödenmiş olup fatura, “Hizmet Bedeli” faturası olduğu, işbu faturaya Davacı tarafından yapılmış herhangi bir itiraz bulunmadığını, davacı tarafça iddia edildiği şekilde Müvekkile yapılan bir ödeme varsa Davacı taraf, ödemenin aldığı hizmet karşılığında yapılmadığını, belirtilen sözleşmeye istinaden katkı olarak yapıldığını ispat etmek yükümlülüğünde olduğunu, Sayın Mahkeme tarafından yapılacak bilirkişi incelemesinde Müvekkil tarafından düzenlenen faturanın itirazsız şekilde Davacının ticari defterlerine işlendiği açıkça görüleceğini, Mahkemece, Davacı tarafından ödendiği iddia edilen tutarın katkı payı olarak ödendiği kabul edilse dahi, 12.203,39TL tutarındaki “KDV” miktarının Müvekkile katkı payı olarak ödenmesi mümkün olmadığını, Katma Değer Vergisi, 3065 sayılı Kanun çerçevesinde uygulanan bir vergi türü olup Müvekkil uhdesinde tutulmamakta, verginin uygulanış biçimi itibariyle bir mal veya hizmetin son kullanıcısından satıcısı tarafından tahsil edilerek ilgili kamu kurumuna ödenmekte olduğunu, müvekkilin, kendisine tebliğ edilen ödeme emrindeki borcu, ödeme emrinin ekinde hiçbir dayanak belge bulunmadan kabul etmesi beklenemeyeceğini, ödeme emrinin ekinde dayanak belge bulunmadığı konusu İzmir 6. İcra Hukuk Mahkemesinin ………….. Esas ………..Karar sayılı dosyası ile sabit olup itirazın kötü niyetli olarak yorumlanması mümkün olmadığını, açıklanan gerekçelerle, ıslah edilen davanın reddini talep etme gerekliliği doğduğunu belirterek, davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
İzmir 1. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası, satın alma sözleşmesi, teslim alındı tutanağı, Hizmet bedeli faturası, Ticaret Sicil Gazetesi, Tarım Orman Bankanlığı Alkollü İçkiler Başk.kayıtları., TAPDK, vergi dairesi kayıtları, ticari defter ve belgeler, arabulucuuluk son tutanağı, delil olarak mahkememiz dosyasına sunulmuştur.
Mahkememiz ara kararı gereğince hesap uzmanı bilirkişiden 22/06/2022 tarihinde aldırılan bilirkişi raporunda özetle; taraflar arasında 09/05/2017 tarihinde imzalanan sözleşmenin 13.maddesinde davalı tarafından 60.000.-Litre ürün satın alınması gerekirken 05/2017—02/2019 dönemleri arasında 11.783,20.-LİTRE miktarlı ürünün Davacı tarafından Davalıya satılmış olduğu, Davalı tarafından 60.000.-Litre Satış Taahhüdü Veri 11.783,20.-Litre Ürünün Satılarak %19,64 Oranında Satış Taahhüdünün olduğu %80,36 Oranında Satış Taahhüdünün yerine getirilememiş olabileceği, 80.000,00.-TL Tutarında KDV Dahil Katkı Payı Ödemesinin Davacı …Tarafından Satış Taahhüdü Yerine Getirilemeyen Ürün Bazındaki Tutarının (80.000,00 TL x %80,36 — 64.288,00.-TL Tutarında olduğu, 67.796,61.-TL Tutarında KDV Hariç Katkı Payı Ödemesinin Davacı …Tarafından Satış Taahhüdü Yerine Getirilemeyen Ürün Bazındaki Tutarının (67.796,61 TL x %80,36 — 54.481,35.-TL Tutarında olduğu görüş ve kanaatini bildirmiştir.
Davacı vekili ıslah dilekçesi ile özetle; Sözleşmede kararlaştırıldığı üzere müvekkili şirket tarafından davalıya (67.796,61.-TL+12.203,39.-TL KDV) 80.000,00.-TL katkıda bulunulduğunu, Davalının 80.000,00.-TL katkıyı müvekkil şirketten aldığı ekteki Teslim Alındı Tutanağı, müvekkil şirket adına tanzim ettiği (kapalı) Hizmet Bedeli Faturası ve sair evrak ile de sabit olduğunu, Davalı, sözleşmeden kaynaklanan yükümlülüklerini yerine getirmediği için, sözleşmede gereğince kendisine verilen katkının tahsiline karar verilmesi talebiyle Mahkemenize başvurduğunu, Fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak kaydı ile ; Tam ıslah yoluyla (HMK. 180. Maddesi gerince) , huzurdaki itirazın iptali davasının, alacak davasına dönüştürülmesi ve neticede 80.000-TL.tutarındaki katkının dava tarihinden itibaren tahakkuk edecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda; tarafların iddia ve savunmaları, deliller ve tüm dosya kapsamına göre;
Taraflar arasında imzalanan satın alma sözleşmesinden kaynaklanan yükümlülükleri yerine getirmemesi sebebi ile sözleşmenin imzalanması sırasında verilen katkı payının tahsili amacı ile başlatılan icra takibine karşı yapılan itirazın iptali istemine yönelik dava açılmış, yargılama sırasında dava, davacı vekilince tam ıslah edilerek 80.000,00 TL sözleşmeden kaynaklanan katkı alacağının dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesine karar verilmiş ve ıslah harcı yatırılmıştır.
Mahkememizce, davalının tacir kaydı, esnaf kaydı ve vergi kayıtları ilgili müdürlüklerden istenmiş, gelen yazı cevaplar dosya kapsamına alınmıştır.
Mahkememiz ….Esas ve ……. karar sayılı kararı ile verilen görevsizlik kararı gereğince mahkememiz dosyası kesinleştirilerek İzmir Nöb.Asliye Hukuk Mahkemelerine gönderilmiştir.
İzmir 16.Asliye Hukuk Mahkemesinin ….. Esas, 2020/216 Karar sayılı kararı ile verilen mahkememizce verilen 23/06/2020 tarih,… Esas, ………. Karar sayılı görevsizlik kararı doğrultusunda her iki mahkeme arasında olumsuz görev uyuşmazlığı oluşacağından HMK’nun 21/1-c maddesi gereğince yargı yerinin belirlenmesi için dosyanın İzmir BAM 6.HD’sine gönderilmesine karar verilmiştir.
İzmir BAM 6.H.D.’sinin 06/04/2021 tarih ve …….. Esas,……. Karar sayılı kararı ile yargı yeri olarak mahkememiz 3.Asliye Ticaret Mahkemesi belirlenerek dosya mahkememiz ……… Esas sayısına kaydedildiği anlaşılmıştır.
Davacı tarafından, davalı tarafa sözleşme kurulduğu sırada verilen fakat sözleşme gereğince belirlenen miktarda satış yapılmayan katkı payının belirlenmesi için davacının ticari defterleri üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Düzenlenen bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre; Beyoğlu Vergi Dairesi Müdürlüğü yazı cevabından da anlaşılacağı üzere davalının 07/08/2017 tarihinde mükellefiyetini terk etmiş olduğu Tütün Ve Alkol Dairesi Başkanlığı tarafından gönderilen yazı cevabından davalının satış belgesini 01/05/2019 tarihi itibari ile geçersiz hale gelmiş olduğu, davalının sözleşme de belirtilen adresteki işletmeyi terk ettiği, taraflar arasındaki sözleşmenin 6.maddesi uyarınca davalının sözleşme süresinde iş yerini ve işletme ruhsatını başkasına devredemeyeceği faaliyet türünü değiştiremeyeceği ve iş yerini başka bir adrese taşıyamayacağı, davacı tarafından davalının sözleşmede belirtilen adresi terk ettiği, sözleşme konusu ürünleri satacağı adresteki işletmeyi açık tutmadığı belirtilerek davanın açıldığı, davanın açılması ile sözleşmeye aykırılık nedeni ile sözleşmenin feshinin istenildiği, davalının sözleşme gereğince açık bulundurması ve davacıya ait ürünleri satması gereken iş yerini terk ettiği ve Tütün Ve Alkol Dairesi Başkanlığınca yenilenmesi gereken belgesini yenilemediği, davacı yönünden sözleşme gereğince davalı tarafça satışı taahhüt edilen ürünler nedeni ile davalıya ödenen katkı payının iadesi koşullarının bulunduğu, taraflar arasında 09/05/2017 tarihinde imzalanan sözleşmenin 13. maddesine göre davalı tarafından davacının 60.000 Litre ürününün satışının taahhüt edildiği, taahhüt edilen ürün miktarından 11.783,20 Litresinin davacıdan alındığı, bu miktarın toplam taahhüt edilen ürünün %19,64 ‘üne isabet ettiği, davalının sözleşme gereği taahhüt ettiği ürünün toplam %80.36’sı oranında taahhüdünü yerine getirmediği, bu nedenle bu oranda almış olduğu katkı payının iadesi gerektiği, davacı tarafından 09/05/2017 tarihinde 80.000,00 TL KDV dahil katkı tutarının davalının imzası karşılığında, davalıya teslim edildiği, davalı tarafça bu tutar yönünden 80.000,00 TL bedelli hizmet bedeli irsaliyeli fatura düzenlendiği ve faturanın da bedelinin ödendiğine ilişkin davalı tarafça imzalandığı, bilirkişi tarafından yaptırılan hesaplamaya göre davalı tarafından iade edilmesi gereken davacıya başlangıçta verilen 80.000,00 TL katkı payının %80,36 ‘sına isabet eden miktarın 64.288,00 TL olduğu, davalının belirlenen bu miktarın davacıya iadesi gerektiği kanaatine varılmış ve davanın kısmen kabul kısmen reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-DAVANIN KISMEN KABULÜ İLE; 64.288,00-TL katkı alacağının dava tarihi olan 17/12/2019 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
-Fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,
2-Alınması gereken 4.391,51-TL nispi ilam harcından, peşin alınan 966,20- TL nispi harç ve 400,00-TL ıslah harcı indirildikten sonra kalan 3.025,31-TL harcın davalıdan alınarak, Hazineye gelir kaydına,
3-Davacının yatırmış olduğu 80,70-TL başvurma harcı ile 966,20-TL nispi harç ve 400,00-TL ıslah harcı toplamı 1.446,90-TL’nin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
4-Davacının yapmış olduğu 800,00-TL bilirkişi ücreti ile 155,90-TL tebligat-posta giderinden ibaret 955,90-TL’nin yargılama giderinin davanın kabul ve red oranına göre takdiren 768,16-TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalan kısmının davacı üzerinde bırakılmasına,
5-7155 sayılı yasanın 19/12/2018 tarihinde yürürlüğe giren 23.maddesiyle eklenen 6325 sayılı yasanın 18/A maddesi gereğince taraflar arasında yapılan arabuluculuk faaliyeti sonunda, ileride haksız çıkacak taraftan alınmak üzere Hazine tarafından karşılanan 1.320,00-TL arabulucu ücretinin yargılama gideri olarak davalıdan alınarak, Hazineye gelir kaydına,
6-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre takdir ve tayin edilen 10.286,08-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
7-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre takdir ve tayin edilen 9.200,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak, davalıya verilmesine,
8-Tarafların yatırdığı gider avansından kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde kendilerine iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize yahut başka bir yer mahkemesine dilekçe ile başvurmak ve istinaf harcı ile gerekli giderlerin tamamını ödemek suretiyle İzmir Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 18/10/2022
Katip……..
e-imzalıdır.

Hakim ………
e-imzalıdır.