Emsal Mahkeme Kararı İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/306 E. 2021/894 K. 11.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/306 Esas
KARAR NO : 2021/894

DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 27/04/2021
KARAR TARİHİ : 11/11/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından Mahkememize sunulan dava dilekçesinin incelenmesinde; Müvekkili şirketin 26.06.2020 Tarihinde İzmir …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … E. Sayılı dosyasıyla konkordato talebinde bulunduğunu, ilgili Mahkemece 01.07.2020 Tarihinde müvekkil şirkete yönelik konkordato geçici mühlet kararı verildiği, Akabinde yine aynı dosyada yapılan araştırma, incelemeler ve dosyaya sunulan konkordato projesinin Mahkemece uygun bulunması sonucunda 25.11.2020 Tarihinde yine bu tarihten itibaren geçerli olmak üzere müvekkil şirket hakkında 1 yıl kesin mühlet kararı verildiğini, Müvekkili şirketin 08.01.2020 tarihinde yetkili hamil olduğu 3 adet çeki tahsil edilmesi amacıyla davalı bankaya tevdi ettiğini, alacaklıların takas ve mahsup hakkı mahkemece yasak kapsamına alındığını, izmir …. icra müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyasıyla icra takibi başlatılmış olsa da davalı banka tarafından dosyaya 40.236,28 TL ödeme yapıldığını 49.763,72-tl bakımından kısmi itirazda bulunulduğu ve takibe bu kısım bakımından davalı bankaca haksız bir şekilde itiraz edildiğinden takibin durmasına sebebiyet verildiğini belirterek davalı tarafça izmir … İcra müdürlüğü’nün … e. sayılı dosyasına haksız yapılan kısmi itirazın iptaline, haksız ve kötüniyetli olarak itiraz edilen alacak miktarının %20’sinden az olmamak üzere davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesinin talep edilmiştir.
Davalı vekili tarafından Mahkememize sunulan cevap dilekçesinin incelenmesinde; Davacı ile müvekkili Banka arasında imzalanmış olan 09.01.2020 Tarihli Genel kredi Sözleşmesinin 33.Maddesinde yetkili mahkemece düzenlenmiş olduğunu,, tacir olan davacı ile banka arasındaki bu sözleşmeye göre yetkili mahkemelerin İstanbul mahkeme ve icra daireleri olduğunu, davaya esas icra takibinde de yetki itirazında bulunulduğunu, bu nedenle esasa girilmeden davanın yetki yönünden reddini, davacı firmanın kredi ilişkisi sürecinde müvekkil bankaya temlik cirosu ile kıymetli evraklar teslim ettiğini, davaya konu, iadesi istenen bedelin, dava dilekçesi ekinde sunulan 08.01.2020 tarihli “ÇEK BORDROSU olduğunu, bahsi geçen bordro incelendiğinde bordronun düzenlenme tarihinin 08.01.2020 tarihi olduğu, bordroda; 14.04.2020, 30.06.2020 ve 31.08.2020 olmak üzere 3 adette, toplam 316.516,95.-TL bedelli çekin müvekkil bankaya temlik edildiğini, davacının İzmir …İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı takip dosyası ile 08.01.2020 tarihli bordro ile müvekkil bankaya teslim edilmiş olan iki adet çekin toplam tutarı olan 90.000,00.-TL’nin ödenmesini talep ettiğini, kredili firmanın temlik cirosu ile müvekkil bankaya devrettiği tablodaki son çek olan 50.000.-TL bedelli çekin 01.09.2020 tarihinde tahsil edilmesi ile aynı gün firmanın son kredi taksidi olarak 49,798.50 TL tahsil edilerek riski tasfiye edildiğini, icra takip tarihi itibarı ile davacı şirketin müvekkil bankaya zaten bir borcu kalmadığını hesabında bulunan 40.236,28.-TL’yi şubeden çekmek yerine icra takibi yapmış olmasının başlı başına kötü niyetinin simgesi olduğunu, ödeme emrinin tebliğ edilmesi üzerine müvekkil bankaca yetki itirazında bulunulmuş ancak hesabında zaten bulunan 40.236,28 TL icra dosyasına yatırılarak bakiye borca da itiraz edildiğini, İşbu dilekçe tarihi itibarı ile davacı firmanın müvekkil bankadaki hesabında bir meblağ kalmadığını belirterek Davanın yetki yönünden reddine, Aksi takdirde esasa girilerek esastan reddine, Davacının kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine, Yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı yana yükletilmesine karar verilmesinin talep edilmiştir.
Dilekçelerin teatisi aşaması usulüne uygun tamamlanmakla taraf teşkili sağlanmış ve yine usulüne uygun olarak tahkikat aşamasına geçilmiştir.
DEĞERLENDİRİLME VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda; tarafların iddia ve savunmaları, deliller ve tüm dosya kapsamına göre;
Tarafların iddia ve savunmalarının değerlendirilmesi sonucunda uyuşmazlığın; dosya tarafları arasında genel kredi sözleşmesinin imzalandığı ve bu kapsamda davalı tarafça davacıya kredi kullandırıldığı, bu krediden kaynaklı borca yönelik davacı tarafça davalıya çeklerin verildiği, verilen çeklerin tahsil edilen miktarlarının davacıya ödenmesi talepli davacı tarafından davalıya ödenmeden kaynaklı İzmir … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası üzerinden takip başlatıldığı, yapılan kısmi itiraz üzerine takibin durdurulduğu konularında bir uyuşmazlık olmamakla birlikte söz konusu çeklerin davalıya tahsil cirosu ile mi yoksa temlik cirosu ile mi verildiği, bu kapsamda davalı tarafça kredi sözleşmesinin 33. Maddesine istinaden ileri sürülen yetki itirazının kabul edilip edilmeyeceği, edilmeyecekse davalı yanca yapılan itirazın haklılık teşkil edip etmediği ve bu kapsamda davacının davalıdan icra takibindeki tutar kadar alacaklı olup olmadığı ve ayrıca taraflarca istem konusu edilen icra inkar ve kötü niyet tazminat taleplerinin yerinde olup olmadığının tespit ve değerlendirmesine esas açılan itirazın iptali davası olduğu anlaşılmıştır.
İzmir … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasının incelenmesinde davacı tarafından davalı aleyhine 90.000,00 TL’nin tahsili istemli ilamsız takip başlatıldığı, takip dayanağının ” Takas Mahsup yasağı kapsamında alınan tutarlasın iadesi 90.000,00 TL” olarak belirtildiği, İcra Müdürlüğü dosyasında yetkiye itirazın yanı sıra talep edilen tutarın 40.236,28 TL’sinin icra Müdürlüğü İBAN hesabına yatırıldığı belirtilerek bu tutar dışındaki borca ve ferilere itiraz edildiği, takibin durdurulmasına karar verildiği ve … Bu mevcut dava dosyasının yasal süresi içerisinde açıldığı görülmüştür.
Dosya kapsamında yapılan inceleme neticesinde davacı taraf ile davalı bankanın … Şubesi arasında 09/01/2020 tarihli genel kredi sözleşmesi imzalandığı, Mahkememiz davacısı tarafından davalı bankanın … Şubesine 08/01/2020 tarihli “Çek Bordrosu” başlıklı belge ile … … Şubesine ait 14/04/2020 tarihli 226.516,95 TL tutarlı … seri numaralı çekin, … Bankası … Şubesine ait 30/06/2020 tarihli, 40.000,00 TL bedelli … seri numaralı çekin ve yine … Bankası … Şubesine ait 31/08/2020 tarihli 50.000,00 TL bedelli … seri numaralı 3 adet çekin teslim edildiği söz konusu belgenin dosya taraflarınca imzalandığı görülmüştür.
Uyuşmazlığın tespitine geçmeden evvel şu hususun belirtilmesinde fayda vardır. Davalı tarafça hem icra dosyasına yapmış olduğu itirazda icra Müdürlüğü’nün yetkisine hem de cevap dilekçesi ile Mahkememizin yetkisine yönelik itirazda bulunulduğu görülmekle icra Müdürlüğüne dosyasına yaptığı itirazın değerlendirilmesi sonucunda verilecek karar sonucunun dosyanın dava şartları yönünden değerlendirilmesi durumunu ortaya çıkaracağından öncelikle bu hususun değerlendirilmesi gerektiği anlaşılmakla yapılan inceleme neticesinde yapılan cironun temlik cirosu mu yoksa tahsil cirosu mu olduğunun icra Müdürlüğü yetkisine itirazın değerlendirilmesi yönünden de ön sorun teşkil ettiği belirlenmiştir. Bu kapsamda yapılan inceleme neticesinde davacı tarafça davalıya verilen çeklerin tahsil cirosu ile verildiği beyan edilmesine rağmen davalı tarafça bu husus inkar edilerek çeklerin temlik cirosu ile verildiği belirtildiği göz önüne alınmakla taraflar nezdinde bu durumun birbirine aykırılık teşkil ettiği görülmüştür. Dosya kapsamına göre ise çek teslimine yönelik yukarıdaki bahse konu 08/01/2020 tarihli tutanakta çeklerin tahsil cirosu olduğu yönünde herhangi bir kaydın bulunmadığı, duruşma sırasında taraf vekillerinin çekler sureti yönünden verilen kesin süre içerisinde davacı vekilince 24/09/2021 tarihli dilekçenin sunulduğu ve dilekçe ekindeki çeklerin incelenmesinde çeklerin yine tahsil cirosu ile verildiği yönünde herhangi bir kaydın bulunmadığı tespit edilmiştir. Bir çekin tahsil cirosu ile mi temlik cirosu ile mi verildiğinin tereddüt oluşturması halinde şu hususun değerlendirilmesi gerekmektedir; tahsil cirosu ile verilen çeklerin tahsil cirosu olduğunun kabul edilebilmesi için “tahsil cirosudur” şeklinde çek üzerine yahut arkasına yahut çek teslimine yönelik evrakta bu hususta açıkça bir ibarenin olması gerektiği bunların bulunmaması halinde ise çek verilme sebebinin temlik cirosu olarak kabul edilmesi gerektiği kanaatine varılmıştır. Bu nedenle bu ciroya yönelik davacı iddiasının yerinde olmadığı, davalı savunmasında olduğu gibi çeklerin davalıya temlik cirosu ile verildiği anlaşılmıştır. Söz konusu kanaat neticesi olarak her ne kadar davalı tarafça icra müdürlüğünün yetkisine itiraz edilmiş ise de dosya kapsamına kazandırılan bilgi ve belgelere göre davacı tarafça davalıya verilen çeklerin temlik cirosu ile verildiği, işlemin davalı bankanın … şubesi ile yapıldığı ve ayrıca icra müdürlüğünün yetkisine itirazda genel kredi sözleşmesinin 33. Maddesindeki münhasır yetkili icra dairesini belirleyen hükme atıf yapılmamakla sadece davalı adresinin olduğu yerde takip yapılması gerektiği belirtilmiş ise de bu yönlerdeki davalı savunmasının yerinde olmadığı, icra dosyası uyuşmazlığı yönünden icra müdürlüğünün yetkili olduğu ve bu kapsamda icra müdürlüğünün yetkisine itirazın reddine karar verilmiştir.
icra Müdürlüğü’nün yetkisine itirazın yukarıda belirtildiği şekilde değerlendirmesi neticesi mevcut dava dosyası açısından dosya kapsamında dava şartı noksanlığı bulunmadığı kanaatine varılmıştır.
Bu sefer az yukarıda da belirtildiği gibi davalı tarafça süresinde sunulan cevap dilekçesi ile Mahkememizin yetkisine de itiraz edildiği görülmekle tahkikata geçmeden evvel bu hususun da değerlendirilmesi gerektiği kanaatine varılmakla bu doğrultuda yapılan değerlendirme neticesinde; yukarıda da belirtildiği şekilde çek teslimleri temlik cirosu ile yapıldığından bu cironun taraflar arasındaki 09/01/2020 tarihli Genel Kredi Sözleşmesi kapsamında davalı yana verildiği kanaatine varılmakla bu kapsamda taraflar arasında imzalandığı yukarıda belirtilen 01/09/2020 tarihli genel kredi Sözleşmesinin 33. maddesinde uyuşmazlık halinde yetkili Mahkeme ve İcra Daireleri olarak İstanbul Mahkemeleri ve İcra Dairelerinin olduğu şeklinde kayıt bulunmakla bu hususun taraf sıfatları da göz önüne alındığında usulüne uygun kararlaştırılmış yetki sözleşmesi kapsamındaki münhasır İcra Müdürlükleri ve Mahkemeleri olarak kabul edilmesi gerektiği, söz konusu Maddedeki münhasır yetkiye dair hususun cevap dilekçesi ile ileri sürüldüğü göz önüne alındığında uyuşmazlığın münhasır yetkili Mahkemeler olarak belirlenen İstanbul Merkez (Çağlayan) Mahkemelerince değerlendirilmesi ve bu Mahkemece sonuçlandırılması gerektiği kanaatine varılmakla Mahkememizin yetkisizliğine ve yetkili Mahkemenin İstanbul Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesi olduğunun tespitine ve karar kesinleşince ve talep halinde dosyanın yetkili İstanbul Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesi’ne gönderilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1- Mahkememizin YETKİSİZLİĞİNE ve yetkili Mahkemenin İSTANBUL NÖBETÇİ ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ OLDUĞUNUN TESPİTİNE,
2- Karar kesinleşince ve talep halinde dosyanın yetkili İSTANBUL NÖBETÇİ ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’ne gönderilmesine,
3- 6100 sayılı HMK’nın 20. Maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden itibaren 2 hafta içerisinde dosyanın yetkili Mahkemeye gönderilmesinin talep edilmemesi halinde dosyanın resen ele alınarak davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesine (ihtarat yapıldı)
4- Yargılama giderlerinin yetkili mahkemece değerlendirilmesine ve ancak davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi halinde ise şartlar oluşacağından yargılama giderlerinin mahkememizce değerlendirilmesine,
5- Dair taraf vekillerinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İzmir Bölge Adliye mahkemesi ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı.11/11/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır