Emsal Mahkeme Kararı İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/283 E. 2021/389 K. 20.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/283
KARAR NO : 2021/389

DAVA : Tasfiye Memuru Atanması
DAVA TARİHİ : 16/04/2021
KARAR TARİHİ : 20/04/2021

Mahkememize açılan davalı şirketi tasfiye memuru atanması talepli davanın incelenmesi sonucunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekili mahkememize sunduğu dava dilekçesinde, müvekkilinin davalı şirketin ortaklarından olduğunu, şirketin 29.03.2021 tarihli olağanüstü genel kurul toplantısında 09.03.2021 tarihinde görev süresinin sona eren yönetim kurulu yerine yeni yönetim kurulunun seçilemediğini, aynı genel kurulda şirketin fesih ve tasfiyesine karar verildiğini, fakat tasfiye memurunun seçilemediğini ileri sürerek, TTK 536 maddesine göre şirkete üç kişilik tasfiye heyetinin atanmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Dava dilekçesi ekinde sunulan 29.03.2021 tarihli olağanüstü genel kurul tutanağının incelenmesinden, şirket yönetim kurulu üyeliklerine aday çıkmadığından seçim yapılamadığı, davalı şirketin fesih ve tasfiyesine karar verilmekle birlikte, tasfiye memurunun seçilemediği anlaşılmıştır.
TTK’nun 536/3 maddesinde ”şirketin feshine mahkemenin karar verdiği hallerde tasfiye memuru mahkemece atanır” hükmüne TTK 537/2 maddesinde ”pay sahiplerinden birinin istemi ile ve haklı sebeplerin varlığında mahkeme de tasfiyeye görevli kişileri görevden alabilir ve yerlerine yenisini atayabilir, bu yolla atanan tasfiye memurları mahkeme kararına dayanılarak tescil ve ilan olunur” hükmüne yer verilmiştir.
Yukarıdaki yasal düzenlemelerden anlaşıldığı üzere, feshe mahkemenin karar vermesi halinde tasfiye memurunun mahkemece atanması veya genel kurulca atanan tasfiye memuruna karşı pay sahiplerinden birinin haklı sebebe dayanarak tasfiye memurunun değiştirilmesini istemesi halinde mahkemenin genel kurulca atanan tasfiye memurunu görevden alarak yeni tasfiye memuru ataması mümkündür. Davamızda genel kurul feshe karar vermiş ancak tasfiye memuru atayamamıştır. Bu durumda kanunla mahkemeye tasfiye memuru atanması görev ve yetkisi verilmemiştir. Davacının talebinin TTK ‘nun hükümlerine uygun olmadığı, HMK 114/1-h maddesi karşısında hukuki yarar içermediği kanaatine varılmıştır.
Hukuki yarar dava şartlarından olup dava şartları yargılamanın her aşamasında mahkemece gözetilmesi gerekin şartlardandır. Bu nedenle tensiben gözetilerek değerlendirme yapılmıştır.
Davalı şirketin feshine genel kurul tarafından karar verilmiş olmasına, bu durumda mahkemenin genel kurulun yerine geçerek tasfiye memuru atamasının mümkün olmamasına, davacının talebinin TTK 536/3 ve 537/2 maddesine uygun olmamasına göre hukuki yarar içermeyen bu davanın HMK 114/1-h ve 115/2 maddesine göre usulden reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : ayrıntıları yukarıda açıklandığı üzere,
Davanın, hukuki yarar dava şartına sahip olmadığından HMK 114/1-h ve 115/2 maddeleri uyarınca usulden reddine,
Karar tarihi itibarı ile alınması gereken harç peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
Davacı tarafından sarf olunan giderlerin davacı üzerinde bırakılmasına,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda tebliğden itibaren 2 hafta içinde istinaf yolu açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 20/04/2021

Başkan …
e -imzalıdır

Üye …
e -imzalıdır

Üye …
e -imzalıdır

Katip …
e -imzalıdır