Emsal Mahkeme Kararı İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/239 E. 2022/372 K. 10.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/239
KARAR NO : 2022/372

DAVA : Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (İtrazın İptali)
DAVA TARİHİ : 30/03/2021
KARAR TARİHİ : 10/05/2022

Mahkememizde görülmekte olan Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (İtrazın İptali) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Dava dilekçesinde özetle;Davacı müvekkil banka ile davalı … arasında Genel Nakdi ve Gayrinakdi Kredi Sözleşmesi akdedildiğini, Davalı/borçlu … ise müteselsil kefil sıfatıyla işbu sözleşmeyi imzaladığını, Anılı sözleşme uyarınca davalı/borçluya taksitli ticari kredi kullandırılmıştır. Borçlu cari hesap kredisinden kaynaklı borcun ödenmemesi sonucu hesabı, 17/11/2019 tarihinde hesabı kat edilerek kapatıldığını, Müteakiben İzmir … Noterliği’nin … yevmiye numaralı, 19/11/2019 keşide tarihli kat ihtarnamesi davalı/borçlulara gönderildiğini, Davalılar tarafından ihtarnameye rağmen herhangi bir ödeme yapılmamış ve ihtarnameye bir itirazda bulunulmadığını, İhtarnamenin sonuçsuz kalması üzerine, müvekkil bankanın alacağının tahsilini sağlamak amacıyla, İzmir 28. İcra Müdürlüğü’nün …/… E. sayılı dosyasından ilamsız icra takibine başlatıldğını, Davalılar/borçlular tarafından, takibe, borca ve ferilerine yasal süresinde yapılan haksız ve mesnetsiz itiraz sonucu takip durdurulduğunu, Müvekkil banka tarafından, davalı borçluya, tarafların mutabakatı üzerine imzalanan Genel Nakdi ve Gayrinakdi Kredi Sözleşmesi uyarınca ticari kredi tahsis edilerek kullandırılmıştır. Davalı …, kefaletin hukuki sonuçları konusunda bilgilendirilerek sözleşmeye müteselsil kefil sıfatıyla imza atıklarını, Deliller arasında yer alan hesap özetleri incelendiğinde görüleceği üzere, davalı şirket tarafından kullanılan kredi borcu ödenmediğini, Müvekkil banka tarafından davalı/borçlu …’e, tarafların mutabakatı üzerine imzalanan sözleşmeler uyarınca kredi tahsis edilmiş ve kullandırıldığını Ancak yeni düzenleme ile 6102 sayılı yasaya ” 5/A- (Ek: 6/12/2018-7155/20 md.)” maddesi eklenmiş, dava şartı olarak zorunlu arabuluculuk getirilmiştir. Yasal düzenleme, aynı kanunun 4. Maddesine atıfta bulunarak dava şartı olan zorunlu arabuluculuğun kapsam ve muhteviyatını çizmiştir. TTK m.4/f: Bankalara, diğer kredi kuruluşlarına, finansal kurumlara ve ödünç para verme işlerine ilişkin düzenlemelerde, öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılır. Ancak, herhangi bir ticari işletmeyi ilgilendirmeyen havale, vedia ve fikir ve sanat eserlerine ilişkin haklardan doğan davalar bundan istisnadır. ” denilerek dava açılmasının şartı olarak zorunlu arabuluculuk getirilmiştir. İtiraz üzerine takip durduğundan, takibe devam edilebilmesini teminen tarafımızca itirazın iptali davası açılmaktadır. Söz konusu durum ve dava yukarıda atıf yapılan madde kapsamında, arabuluculuk kurumuna başvurmamız zorunlu hale geldiğini,İşbu kanun hükmü gereğince tarafımızca dava şartı olan arabuluculuk kurumuna başvuru yapılmış, 05/01/2021 tarihinde de arabuluculuk süreci başlamıştır. 04/02/2021 tarihinde yapılan ilk oturuma müteakiben 12/02/2021 tarihinde de ikinci oturum yapılmıştır. Yapılan başvuruya istinaden yapılan görüşmelere tarafımızca icabet edilmiş olup, arabuluculuk görüşmesinde anlaşma sağlanamamış ve 12/02/2021 tarihinde de son tutanak düzenlendiğini, Davalı/borçluların itirazları haksız ve mesnetsiz olmakla, likit nitelikteki müvekkil banka alacağının % 20’sinden aşağı olmamak üzere, davalının icra-inkar tazminatı ödemeye mahkum edilmesi talebimiz mevcut olduğunu, davalı borçluların haksız ve mesnetsiz itirazın iptali ile takibin devamına, haksız itiraz sebebiyle alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere davalılar aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar cevap dilekçesi vermemişlerdir.
DELİLLER:
İzmir 28. İcra Müdürlüğünün …/…E. Sayılı takip dosyası getirtilerek dosyamız arasına alınmış, söz konusu dosyanın incelenmesinde; davacı alacaklı … A.Ş. tarafından, davalı borçlu hakkında 24.804,91-TL’si kredi alacağı, 722,37-TL işlemiş faiz, 36,12-TL %5,00-BSMV olmak üzere toplam 25.563,40-TL alacağın tahsili amacıyla ilamsız icra takibi başlatılmıştır.
Kendisine usulüne uygun olarak ödeme emri tebliğ edilen davalı borçlular yasal süre içinde verdiği 19/12/2019 havale tarihli dilekçesi ile; böyle bir borcunun olmadığını ileri sürerek, borca, faize ve tüm fer’ilerine itiraz etmiştir.
… Genel Müdürlüğüne, İzmir … Noterliğine yazılan müzekkerelere cevap verildiği, dosya içine alınmışıtr.
Bilirkişi tarafından hazırlanan 14/01/2022 havale tarihli raporun dosyaya sunulduğu ve taraflara usulüne uygun olarak tebliğ edildiği görülmüştür. Söz konusu raporun sonuç kısmında Davacı banka ile davalı … arasında 15.08.2013 düzenleme tarihli 60.000.-TL limitli Genel Nakdi ve Gayri Nakdi Kredi Sözleşmesi imzalanmış, sözleşme limiti bila tarihte 27.000.-TL, 20.03.2014 tarihinde 50.000.-TL, 02.05.2014 tarihinde 20.000.-TL 02.06.2015 tarihinde 50.000.-TL olmak üzere toplam limit 207.000.-TL ye yükseltilmiştir. Sözleşmeyi Davalı … 100.000.-TL Kefalet limitli olarak müteselsil kefil sıfatı ile imzalamış eş muvafakati alınmıştır. İhtara rağmen ödeme yapılmadığından davalı borçlular aleyhine İzmir 28. İcra Müdürlüğünün …/… E. sayılı dosyasından ilamsız icra takibine başlanmış, davalıların borca, faiz ve faiz oranına itirazı üzerine takip durmuştur. Banka alacağından Davalı …’in asıl borçlu sıfatıyla, davalı …’in tahsilinde tekerrür olmamak kaydı ile müteselsil kefil sıfatıyla sorumluluklarının bulunduğu, değerlendirilmiş, Davacı bankanın Takip tarihinden itibaren 24.551.12-TL asıl alacağına sözleşme hükümleri gereği yıllık %48 oranında temerrüt faizi ve faizin % 5 gider vergisini uygulama ve talep yetkisinin bulunduğu, sonuç ve kanaatine varılmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda; tarafların iddia ve savunmaları, deliller ve tüm dosya kapsamına göre;
Davanın, ticari kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla başlatılan takibe vaki itirazın iptali davasıdır.
Davacı banka ile davalı … arasında Genel Nakdi ve Gayri Nakdi Kredi sözleşmesi akdedilmiş, davalı … sözleşmeyi müteselsil kefil sıfatıyla imzalamıştır. Borcun ödenmemesi üzerine ihtarname keşide edilmiş ve ihtara rağmen ödeme yapılmadığından davalılar aleyhine İzmir 28. İcra Müdürlüğünün …/… E. Sayılı dosyası üzerinden ilamsız icra takibine başlanmış, davalıların, borca faiz ve ferilerine itirazı üzerine takip durmuştur. İzmir 28. İcra Müdürlüğünün 18/12/2019 tarihli kararları ile takibin durduğu, iş bu itirazın iptali davası açıldığı tespit edilmiştir.
Mahkememizce davacı banka kayıtları üzerinde inceleme yaptırılmak suretiyle bankacı bilirkişi …’den aldırılan raporun denetime elverişli ve açık olması nedeniyle itibar edilmiş, buna göre; davalıların davacı bankadan kullandığı, davaya konu kredi taksitlerinin bir kısmının ödenmediği, davalı taraflarca ödeme yapıldığına ilişkin de dosyaya bir delil sunulmadığı, davalı …’in kefalet sözleşmesi düzenlemiş olduğu, kefalet sözleşmesinde kefilin kefalet miktarı, kefalet tarihi, kefalet türü el yazısı ile yazıp sözleşmeyi imzalamış olduğu, kefilin eşinin muvafakatının bulunduğu, kefalet sözleşmesinin geçerli olduğu, davalı kefilin ve asıl borçlunun genel kredi sözleşmesi ve kefalet sözleşmesinden dolayı asıl borçlunun ödenmeyen kredi borçları nedeniyle takip tarihi itibariyle davacı bankaya; 24.551,12-TL asıl alacak, 162,04-TL işlemiş akdi faiz ve 8,10-TL faizin %5’i gider vergisi olmak üzere toplam 24.721,26-TL borçlu olduğu, davacı bankanın takip tarihinden itibaren 24.721,26-TL Asıl alacağına sözleşme hükümleri gereği yıllık % 48 oranında temerrüt faizi ve faizin % 5 gider vergisini uygulama ve talep yetkisinin bulunduğu anlaşılmış olduğundan bu miktarlar üzerinden davanın kısmen kabulü ile alacak belirlenebilir olduğundan icra inkar tazminatı talebinin de kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-DAVANIN KISMEN KABULÜNE;
2-İzmir 28.İcra Müdürlüğünün …/… esas sayılı dosyasına davalılar tarafından yapılan itirazın kısmen iptali ile; tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile 24.551,12-TL asıl alacak 162,04-TL işlemiş faiz ve 8,10-TL faizin %5 gider vergisi olmak üzere toplam 24.721,26-TL üzerinden takibin devamına, fazlaya ilişkin itirazın iptali isteminin reddine,
-Takip tarihinden itibaren 24.551,12-TL asıl alacağa sözleşme gereği %48 oranında temerrüt faizi ve işlemiş faizin %5 i oranında faizin gider vergisi uygulanmasına,
3-İİK 67/2.maddesi uyarınca hüküm altına alınan 24.721,26-TL alacağın %20 si oranında icra inkar tazminatının davalılardan müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
4-Alınması gereken 1.688,70-TL nispi ilam harcından, peşin alınan 308,74- TL nispi harç ile icra dosyasından alınan 127,82-TL harç indirildikten sonra kalan 1.252,14-TL harcın davalıdan alınarak, Hazineye gelir kaydına,
5-Davacının yatırmış olduğu 59,30-TL başvurma harcı ile 308,74-TL nispi harç toplamı 368,04-TL’nin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
6-Davacının yapmış olduğu 600,00-TL bilirkişi ücreti 154,20-TL tebligat-posta giderinden ibaret toplam 754,20-TL yargılama giderinin davanın kabul ve red oranına göre takdiren 729,20-TL’sinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine, kalan kısmının davacı üzerinde bırakılmasına,
7-7155 sayılı yasanın 19/12/2018 tarihinde yürürlüğe giren 23.maddesiyle eklenen 6325 sayılı yasanın 18/A maddesi gereğince taraflar arasında yapılan arabuluculuk faaliyeti sonunda, ileride haksız çıkacak taraftan alınmak üzere Hazine tarafından karşılanan 1.320,00-TL arabulucu ücretinin yargılama gideri olarak davalılardan alınarak, Hazineye gelir kaydına,
8-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre takdir ve tayin edilen 5.100,00-TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak, davacıya verilmesine,
9-Tarafların yatırdığı gider avansından kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde kendilerine iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize yahut başka bir yer mahkemesine dilekçe ile başvurmak ve istinaf harcı ile gerekli giderlerin tamamını ödemek suretiyle İzmir Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 10/05/2022

Katip …
e-imzalıdır.

Hakim …
e-imzalıdır.