Emsal Mahkeme Kararı İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/215 E. 2023/273 K. 06.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/750 Esas
KARAR NO : 2023/251

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 15/09/2022
KARAR TARİHİ : 30/03/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde özetle; davacı şirketin alacağının tahsili amacıyla İzmir …. İcra Müdürlüğünün …. E. Sayılı icra dosyası ile borçlu/davalı hakkında ilamsız icra yoluyla takip yapıldığını, borçluya ödeme emrinin tebliğ edildiği ve süresi içinde borca ve ferilerine itiraz edildiğini, bu itiraz üzerine icra müdürlüğünce takip durdurulduğu, borçlunun borca olan itirazının haksız ve dayanaksız olduğunu belirterek davanın kabulü ile davalı/borçlu hakkında başlatmış olduğumuz icra takibinde, davalı/borçlunun takibe, borca ve ferilerine haksız ve dayanaksız olarak yapmış olduğu itirazın iptaline ve takibin devamına, davalı/borçlunun %20’dan aşağıda olmamak üzere tazminat ödemeye mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerine bırakılmasına karar verilmesinin talep edildiği görülmüştür.
Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle; Dava konusu icra dosyasında takip açılırken dayanak belgeler eklenmediğini, dolayısıyla taraflarına da bu belgeler ödeme emri ekinde gönderilmediğini, iş bu davanın açılması ile beraber takip konusu edilen faturaları öğrendiklerini, davalı şirketin davacı şirkete takip konusu faturalar bakımından herhangi bir borcu olmadığını, zira faturaların içeriğinde gösterilen malların davalı firmaya teslim edilmediğini, karşı yanın teslim ettiğine dair iddiası var ise sevk irsaliyesi,taraflarca imzalanan tutanak vs. bir belge ile bunu ispatlaması gerektiğini belirterek haksız ve mesnetsiz davanın reddine, karşı yan dava ve takibi haksız ve kötüniyetle açtığından asıl alacağın %20 sinden aşağı olmamak üzere hükmedilecek kötüniyet tazminatının davacıdan alınarak davalıya verilmesine yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı yana yükletilmesine karar verilmesinin talep edildiği görülmüştür.
Dilekçelerin teatisi aşaması usulüne uygun tamamlanmakla taraf teşkili sağlanmış ve yine usulüne uygun olarak tahkikat aşamasına geçilmiştir.
DELİLLER:
İzmir …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası, vergi dairesi müzekkere cevapları, iki taraf kayıtlarının incelendiği şekilde hazırlanan 10/03/2023 tarihli rapor dosya arasındadır.
İzmir …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasının incelenmesinde özetle; Mahkememiz davacısı tarafından davalı aleyhine 60.864,00 TL alacağın tahsiline yönelik ilamsız takip başlatıldığı, takip dayanağının cari hesap ve cari hesaba bağlı faturalardan kaynaklanan alacak” olarak belirtildiği, davalı yanca geniş anlamda borca itiraz edildiği ve takibin durdurulduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce iki taraf kayıtlarının tetkikine yönelik ara karar kapsamında SMMM bilirkişisi … tarafından hazırlanan 10/03/2023 tarihli raporun dosyaya sunulduğu ve taraflara usulüne uygun olarak tebliğ edildiği, raporun sonuç kısmında özetle “taraf defterlerinin açılış ve kapanış tasdiklerinin yapıldığı, 2022 yılına dair kapanış tasdikine yönelik sürenin bulunduğu, davalı BA formu ile davacı tarafça düzenlenen 2020 yılı faturaların bildirildiği, 2021 yılında ise beyan sınırı aşmayanların bildirilmediği, davacı kayıtlarına göre davalıdan 60.864,00 TL alacaklı olunduğu, davalı kayıtlarına göre davacıya 72.444,00 TL tutarında borçlu olunduğu” şeklinde kanaat belirtildiği ve rapora karşı taraf vekillerince ayrı ayrı beyanlarda bulunulduğu ve davalı yan vekilince aynı zamanda ek rapor alınmasının talip edildiği anlaşılmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda; tarafların iddia ve savunmaları, deliller ve tüm dosya kapsamına göre;
Yapılan inceleme neticesinde davacı tarafça davalı aleyhine yukarıda belirtildiği şekilde cari hesap alacağının tahsiline yönelik başlatılan takibe geniş anlamda borca itiraz üzerine takibin durdurulduğu konularında bir uyuşmazlık olmadığı tespit edilmiştir.
Yukarıdaki tespit göz önüne alındığında taraflar arası uyuşmazlığın; taraflar arasındaki ticari ilişkinin olup olmadığı, bulunması halinde niteliği, davacının davalıdan cari hesaptan kaynaklı alacağının olup olmadığı, cari hesabın neyden kaynaklandığı, faturadan kaynaklı olması halinde fatura içeriği malların davalıya teslim edilip edilmediği, bu kapsamda davalı yanın icra dosyasına yapılan itirazın haklılık teşkil edip etmediği ile istem konusu edilen icra inkar ve kötü niyet tazminat taleplerinin yerinde olup olmadığının tespit ve değerlendirilmesine yönelik istemin yanı sıra talep konusu icra inkar tazminatının yerinde olup olmadığının değerlendirilmesine ilişkin açılan itirazın iptali davası olduğu anlaşılmıştır.
Her ne kadar dosyaya kazandırılan rapora davalı yanca itiraz ile ek rapor alınması talep edilmiş ise de yapılan itirazların bir kısmının resen değerlendirilecek itirazlardan olduğu bir kısmının aksi iddia edilmekte ise de Mahkememizce de kabul edildiği üzere hali hazırda raporda karşılandığı ve raporun denetime elverişli ve yeterli teknik incelemeyi içerdiği anlaşılarak yeniden ek rapor alınmasını gerektirir bir durum olmadığı kanaatine varılmıştır.
Taraf kayıtlarının bilirkişi raporu ve dosyaya kazandırılan deliller ile bir bütün olarak değerlendirilmesi neticesinde davacı kayıtların göre 2020 yılından 2021 yılına devir sırasındaki açılış bakiyesine göre davacının davalıdan 70.800,00 TL tutarında alacaklı olduğu, aynı açılış tutarının davalı nezdinde de aynı miktar üzerinden kayıtlı olduğu, bu anlamda 2020 yılı davacı ve davalı kayıtlarının birbirleri ile örtüştüğü, davacı kayıtlarına göre davalının 2021 yılı Ocak ayında 10.800,00 TL ödeme yaptığı, aynı yıl Mart ayında ise davacının davalıya 864,00 TL’lik fatura düzenlediği, davalı nezdinde ise bahse konu 10.800,00 TL’lik ödemenin gözükmediği, davalının 2021 yılı 9. Ay kaydında davacı lehine 780,00 TL’lik bir kayıt olduğu, 864,00 TL’lik kaydın ise borç bölümüne kaydedilmesi gerekirken alacak bölümünde olduğu anlaşılmıştır.
Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde; dosya tarafları arasında davalının iddiasının aksine ticari nitelikte alım satımdan kaynaklı bir ilişkinin bulunduğu, tarafların 2020 yılından 2021 yılına devir bakiyelerinin aynı olduğu, buna göre davacının davalıdan 70.800,00 TL tutarında alacaklı olduğu, aynı zamanda davacının 2020 yılındaki davalı aleyhine düzenlediği tüm faturaların davalı tarafça BA formu ile beyan edildiği, 2021 yılında ise taraf kayıtları arasında yukarıda belirtilen şekilde farklılık bulunduğu, buna göre 864,00 TL’lik kaydın davalı yanca BA bildirimine konu edilmese de ticari defterlerde davacının alacağı olarak kaydedilmesi gerekirken sehven borç olarak kaydedildiği anlaşılmakla 2021 yılındaki bahse konu bu 864,00 TL’lik fatura kaydı yönünden de taraf kayıtları arasında bir farklılık bulunmadığı, 10.800,00 TL’lik davacıda görülen ve ancak davalıda görülmeyen davalı ödemesinin davacıyı bağlayacağı, bu nedenle davalı nezdindeki kayıttan bu tutarın ödeme sebebiyle düşülmesi gerektiği ve ancak davalıda olan ve fakat davacıda olmayan 780,00 TL’lik davacı alacak kaydı yönünden ise davacının gerek cari hesabında gerekse işbu dava konusu uyuşmazlıkta bu tutar talep konusu yapılmadığından akıbetinin incelemeye gerek olmadığı kanaati ile 2021 yılına devir bakiyesi olan 70.800,00 TL ile 2021 yılından davacı tarafça davalı aleyhine düzenlenen 864,00 TL’den oluşan toplam davacı alacak tutarından davalının ödemesi olduğu anlaşılan 10.800,00 TL’nin düşülmesi ile davacının işbu ticari ilişkiden kaynaklı davalıdan 60.864,00 TL tutarında alacaklı olduğu, bu hali ile davacının cari hesabının gerçeği yansıttığı, bu anlamda her ne kadar davalı yanca takibe itirazlarda bulunulmuş ise de itirazlar yerinde görülmeyerek açılı davanın kabulü ile davalı yanca İzmir … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyaya yapılan itirazın iptali ile takibin 60.864,00 TL alacağın tahsili bakımından devamına, taraflar arasındaki ticari ilişki göz önüne alındığında faiz talep ve oranının yerinde olduğu anlaşılmakla hüküm olunan tutara takip tarihinden itibaren yıllık % 17,25 oranında ve değişen oranlarda avans faizi uygulanmasına ayrıca davaya konu alacak tutarının davalı nezdinde kayıtlı olduğu ve dolayısıyla likit bir alacağın bu davaya konu edildiği anlaşılmakla şartları oluştuğu kanaatine varıldığından hüküm olunan tutarın % 20’si oranındaki 12.172,80 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1- Davanın KABULÜ ile davalı yanca İzmir …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyaya yapılan itirazın iptali ile takibin 60.864,00 TL alacağın tahsili bakımından devamına,
– Hüküm olunan tutara takip tarihinden itibaren yıllık % 17,25 oranında ve değişen oranlarda avans faizi uygulanmasına,
– Hüküm olunan tutarın % 20’si oranındaki 12.172,80 TL icra inkar tazminatının DAVALIDAN ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE,
2- Karar tarihi itibariyle alınması gerekli 4.157,62 TL karar ve ilam harcının 1.039,41 TL (735,09 TL peşin harç ile 304,32 TL icra dosya peşin harcından oluşan) harçtan mahsubu ile hazineye irat kaydına, bakiye 3.118,21 TL harcın DAVALIDAN TAHSİLİ İLE HAZİNEYE İRAT KAYDINA, söz konusu tutar ile ilgili 492 sayılı harçlar kanunu 28. Madde uyarınca kararın tebliğinden itibaren 1 ay içerisinde tahsil harç müzekkeresi düzenlenmesine,
3- Davacı tarafından yatırılan 815,79 TL (735,09 TL peşin harç ile 80,70 TL başvuru harcından oluşan) harç ile gider avansından kullanılan 2.607,00 TL (tebligat ücreti, posta masrafından oluşan) yargılama giderinden oluşan toplam 3.422,79 TL’nin DAVALIDAN ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE,
4- Davacı tarafından yatırılan gider avansından arta kalan 443,00 TL’nin 6100 sayılı HMK’nın gider avans tarifesinin 5. maddesi gereğince DAVACI TARAFA İADESİNE,
5- Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihindeki A.A.Ü.T. gereğince hesaplanan 9.738,24 TL vekalet ücretinin DAVALIDAN ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE,
6- Dava açmadan evvel dava şartı kapsamında başvurunun yapıldığı sabit olduğundan 1.560,00 TL arabuluculuk ücretinin Hazine tarafından ilgili arabulucu ….’ye ödenmesi halinde, bu ücretin 6831 sayılı Kanun kapsamında DAVALIDAN TAHSİLİ İLE HAZİNEYE İRAT KAYDINA, bu hususta Hazineye müzekkere yazılmasına,
7- Dair taraf vekillerinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İzmir Bölge Adliye mahkemeleri nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 30/03/2023
Katip …
e-imzalı

Hakim …
e-imzalı