Emsal Mahkeme Kararı İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/177 E. 2022/552 K. 30.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/177
KARAR NO : 2022/552

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 10/03/2021
KARAR TARİHİ : 30/06/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ile davalı … … … Dağıtım ve Pazarlama Ticaret A.Ş arasında 13.04.2011 tarihinde imzalanan “Alacağın Temliki, Sulh, İbra ve Feragat Sözleşmesi” ve aynı tarihli “Protokol” uyarınca, müvekkilinin, dava dışı Tasfiye Halindeki … … Kurumu A.Ş nezdindeki … numaralı kâr zarar katılım akdi, cari hesaplar ve hesaplarda bulanan toplam 5.374,00 USD, bütün hakları ile birlikte davalı şirkete devredildiğini, temlik alan sıfatında olan davalı şirket tarafından temlik alınan 5.374,00 USD anılan sözleşmenin 4.3 maddesinde belirlenen vade ve miktarlarla, taksitler halinde ödeneceğinin kabul ve taahhüt edildiğini, davalı tarafça sözleşme uyarınca ilk 700,00 USD davalı tarafından müvekkiline ait … … Bankası’nın … numaralı hesabına ödendiğini ancak sonrasında taahhüt edilen zamanlarda taahhüt edilen tutarların müvekkiline ödenmediğini, davalı aleyhine öncelikle ilgili tarihteki alacak bakiyesi olan 2.900,00 USD olan alacak için İstanbul …. İcra Müdürlüğü’nün …/… Esas sayılı dosyası ile icra takibine girişilmiş olup davalı şirketin itirazı sonucunda itirazın iptali davası açıldığını, İstanbul ….Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …/… Esas sayılı dosyası ile yapılan yargılama sonunda 2.900,00 USD asıl alacak talepli takibe yapılan itirazın iptali ile takibin devamına hükmedildiğini, kararın kesinleştiğini, davalı tarafça işbu takibe konu tutarın müvekkiline ödendiğini, bu defa 5.374,00 USD’den davalı tarafından ilk ödenen 700,00 USD ile icra yoluyla ödenen 2.900,00 USD nin mahsubu sonrası kalan bakiye 1.774,00 USD asıl alacağın fiili ödeme tarihindeki TCMB efektif döviz satış kurundan Türk Lirası karşılığının faizi ile birlikte tahsili talebiyle İzmir … İcra Müdürlüğü’nün …/… Esas sayılı dosyası ile icra takibine girişildiğini, davalı tarafından işbu ödeme emrine konu borca karşı itiraz edildiğini ve takibin durmasına sebebiyet verildiğini, alacak tutarının taraflar arasındaki sözleşme uyarınca belirli olduğunu, davalı tarafça sözleşmeye aykırı hareket edildiğini ve temerrüde düşüldüğünü bu nedenlerle icra takibine itirazın haksız olduğunu belirterek itirazın iptalini ve takibin devamını, asıl alacağın %20’sinden aşağı olmamak kaydıyla davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmişini karar verilmesi talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davada görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunu bu nedenle davanın öncelikle görev yönünden reddi gerektiğini, borcu nakil alan müvekkili şirketten borcun istenebilmesi için muaccel hale gelmesi gerektiğini, borcu nakleden şirket … … halen tasfiye halinde olduğundan dolayı borcun ödenebilir hale gelmediğini, tasfiyenin bitmesi gerektiğini, tasfiye sonuçlanmamış ve alacak takip tarihi itibariyle muaccel hale gelmemiş bulunduğundan, davanın zamansız açıldığı kabul edilerek reddi gerektiğini, sözleşmenin 4.3 maddesi uygulanması gerekmekte iken davacının dava tarihindeki dolar kurundan hesap yapması ve bu talebi hukuka ve sözleşme hükümlerine aykırı olduğunu, bu konudaki iddialarının İzmir BAM …. Hukuk Dairesi’nin …/… Esas …/… Karar sayılı ilamı ile kabul edildiğini ve her bir taksitin satış kuru hesaplanarak talep edilmesi gerekirken alacağın dava tarihindeki kur üzerinden istenemeyeceğine karar verildiğini beyanla davanın reddini, reddedilen miktarın %20’si icra inkar tazminatının davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
İzmir …İcra Müdürlüğünün …/… esas sayılı dosyası, 13/04/2011 tarihli “Alacağın Temlik, Sulh , ibra ve Feragat Sözleşmesi” ek protokol ve virman talimatı, İstanbul …. İcra Müdürlüğünün …/… esas sayılı dosyası, İstanbul ….Asliye Ticaret Mahkemesinin …/… Esas sayılı dosyası, davacı ait … … Bankası … numaralı hesaba ilişkin 01/06/2012 ile 31/12/2013 tarih aralığı başta olmak üzere ilgili döneme ilişkin hesap ekstreleri delil olarak mahkememiz dosyasına sunulmuştur.
Mahkemenizin 05.10.2021 günlü duruşmasında “taraflar arasında düzenlenen sözleşme uyarınca davacı tarafın alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise miktarı, faiz talep edip edemeyeceği konuları hakkında” rapor düzenlenmesi bakımından dosya bilirkişiye tevdi edilmiştir.
Hesap uzmanı bilirkişi 03/03/2022 tarihli bilirkişi raporunda; Taraflar arasındaki sözleşme hükümlerine göre davalının, davacıya 25.sıra (dahil) ile 36.sıra (dahil) toplam 12 ay ödenmemiş toplam 1.774,00 USD borçlu olduğunun saptandığı, Il) Davacı davasında haklı görüldüğü taktirde: Uyuşmazlık konusu İzmir … İcra Müdürlüğünün …/… İcra dosyasında Takip Tarihi itibariyle davacının davalıdan talep edebileceği alacak miktarının: 1774,00 USD asıl alacak, 162,43 USD işlemiş faiz olarak hesaplandığı ancak davacı talebinin 148,80 USD işlemiş faiz olduğu, bu bağlamda icra dosyasına konu alacaklarının hesaplamalarımız ile uyumlu bulunduğu;I) Davacının alacağının davalı taraf savunmalarında belirtildiği üzere vade tarihlerindeki TCMB efetif dolar alış kuru üzerinden TL karşılıkları esas alınarak ve takip tarihine kadar işlemiş yasal faizleri üzerinden hesaplanmasına karar verilmesi halinde ise: 4.160,33 TLasıl alacak,2.291,14 TL işlemiş yasal faiz olmak üzere toplam 6.451,47 TL için takip tarihi itibariyle alacaklı olduğunun saptandığı; IV) Ancak davacının icra takibinde alacak vadelerini 2 yıl sonra (28.06.2016 ile 28.05.2017 arasında geçen birer aylık dönemler ile) talep etmiş olduğu, Bu nedenle bu vadeler üzerinden de hesaplama yapıldığı ve davacı talebi ile bağlı kalınmasına karar verilmesi halinde:5923,03 TLaasıl alacak, 2.194,16 TL işlemiş yasal faiz olmak üzere toplam 8.117,19 TL için takip tarihi itibariyle alacaklı olduğunun hesaplandığı görüş ve kanaatini bildirmiştir.
Mahkememizce İlgili Vergi Dairesi Müdürlüğüne, Esnaf ve Sanatkarlar Odasına, Ticaret Sicil Müdürlüğüne davacının tacir olup olmadığı yönünde araştırma yapılmak üzere yazıların yazıldığı ve yazı cevaplarının mahkememiz dosyası içine alınmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda; tarafların iddia ve savunmaları, deliller ve tüm dosya kapsamına göre;
Dava; taraflar arasında imzalanan alacağın temliki sulh, ibra ve feragat sözleşmesi kapsamında ödenmeyen bakiye alacağın tahsili amacıyla başlatılan takibe vaki itirazın iptali davasıdır.
İstanbul …. İcra Dairesi’nin …/… sayılı dosyasının incelenmesinde; Alacaklısının … … …; borçlunun … … … Dağıtım ve Pazarlama A.Ş, Tasfiye Halinde … … Kurumu A.Ş adına Tasfiye Memurları … … ve … …, takip tarihinin 29.11.2013, takip dayanağının 13.04.2011 tarihli Alacağın Temliki, Sulh, İbra ve Feragat Sözleşmesi uyarınca muaccel olan alacak bedelleri istemine ilişkin olduğu görülmüştür.
İstanbul ….Asliye Ticaret Mahkemesinin …/… Esas, …/… Karar sayılı 13.09.2017 tarihli kararı ile Dava ve takip konusu protokolün davalı tacir olan şirketin ticari defterlerinde kayıtlı olup bu durumun aleyhine delil teşkil edeceği, kök rapor ve ek rapor uyarınca davalının sözleşme kapsamında takip tarihinden önce 6’dan fazla taksit ödemesi yapmadığı gözetilerek davanın kabulü ile İstanbul …. İcra Müdürlüğü’nün …/… Esas sayılı icra takip dosyasına davalı tarafından yöneltilen itirazın iptali ile; 2.900-USD asıl alacak, 72,65 USD işlemiş faiz olmak üzere toplam 2.972,65 USD’nin asıl alacağa takip tarihinden itibaren 3095 sayılı yasanın 4/a maddesi uyarınca takip tarihinden itibaren işleyecek faiziyle birlikte tahsili için takibin devamına, %20 inkar tazminatı 1.198,57 TL’nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiştir.
Dava konusu İzmir … İcra Dairesi’nin …/… sayılı dosyasının incelenmesinde; Alacaklısının … … …; borçlunun … … … Dağıtım ve Pazarlama A.Ş, takip tarihinin 29.01.2021, takip dayanağının 13.04.2011 tarihli Alacağın Temliki, Sulh, İbra ve Feragat Sözleşmesinden kaynaklı 1.774,00 USD alacak istemine ilişkin olduğu anlaşılmıştır.
İzmir Ticaret Sicil Müdürlüğüne davacı … … …’ın tacir olup olmadığı yönünde yazılan yazı cevabında; tacir olarak kaydına rastlanamadığına dair cevap verildiği, İzmir Esnaf ve Sanatkarlar Odasına davacı … … …’ın tacir olup olmadığı yönünde yazılan yazı cevabında; davacı … … …’ın Sicil Müdürlüklerinde kaydının olmadığının bildirildiği anlaşılmıştır.
İzmir Çiğli Vergi Dairesi Müdürlüğüne davacı … … …’ın tacir olup olmadığı yönünde yazılan yazı cevabında;…/…/… tarihinde Mudanya Vergi Dairesinden nakil geldiği, kira geliri yönünden gayrimenkul sermaye iradı mükellefi olduğu, mükellefiyetinin halen devam ettiği görülmüş olduğu, sicil ekran görüntüsü ile yıllık gayri safi gelirine ilişkin son yıla ait yıllık gelir vergisi beyannamesinin gönderildiği anlaşılmıştır.
Davanın tasfiye halindeki … … Kurumu AŞ.’den olan bütün hakların davalıya temlik edildiği alacağın temliki sözleşmesine istinaden davacının davalıdan alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibinin davalı tarafından yapılan itirazın iptali davası olduğu, mahkememizde görülmekte olan davaya emsal nitelikte İstanbul … Asliye Hukuk Mahkemesinin …/… esas sayılı davasında görülen dava sonucunda; Asliye Hukuk Mahkemesince Ticaret Mahkemesinin davada görevli olması nedeniyle usulden reddine karar verildiği, Yargıtay 11.HD’sinin 12/10/2015 tarih, …/… esas ve …/… karar sayılı ilamı ile, Asliye Hukuk Mahkemesi görevli olduğundan kararın bozulmasına ve dosyanın Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verildiği, mahkemece önceki kararda direnildiği, direnme kararına istinaden dosya Yargıtay Hukuk Genel Kurulunca incelendiği, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 21/03/2019 tarih, …/…-… esas, …/… karar sayılı kararında davacılar ile davalı şirket arasında imzalanan alacağın temliki sözleşmesinin bağımsız mahiyette bir sözleşme olduğu ve taraflar açısından kendi başına hüküm ifade ettiği, davacıların anılan sözleşmeye dayanılarak sözleşmenin karşı tarafı olan davalı şirket aleyhine icra takibinde bulunduğu, itiraz üzerine itirazın iptali davası açıldığı, davacıların temlik sözleşmesine konu yaptığı alacağın borçlusu durumundaki tasfiye halindeki … … Kurumu AŞ’nin bu davada taraf olmadığı, eldeki davanın TTK’da düzenlenen mutlak ticari davalardan olmadığı gibi davacıların da tacir olmadıkları gözetildiğinde her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili olmadığı, bu nedenle davaya bakmakla görevli mahkemenin 6100 sayılı HMK’nın 2.maddesi gereğince genel görevli mahkeme olan Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu gerekçesiyle direnme kararının bozulmasına karar verildiği, mahkememizde görülmekte olan davanın benzer nitelikte dava olduğu, Tasfiye Halinde … … Kurumu AŞ’den olan alacağa ilişkin davanın tarafları arasında alacağın temliki sözleşmesine istinaden davacının davalı hakkında başlatılan icra takibine karşı davalı borçlu tarafından itirazın iptali davası olduğu, davacı hakkında yapılan tacir araştırmasında davacının tacir olmadığı, davanın mutlak ticari davalardan olmadığı ve her iki tarafın ticari işletmesi ile ilişkili olmadığı anlaşılmakla benzer konuda Yargıtay Hukuk Genel Kurulu tarafından verilen karar da dikkate alındığında, mahkememizde açılan davada görevli olmadığı, davada görevli mahkemenin Genel Görevli Mahkeme olan Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu anlaşılmakla, mahkememizin görevsiz olması nedeniyle dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1- Davanın GÖREVSİZLİK NEDENİ ile 6100 sayılı HMK’nın 114/1-c ve 115/2 maddeleri gereğince USULDEN REDDİNE, görevli mahkemenin İzmir Asliye Hukuk Mahkemeleri olduğunun tespitine,
2- Karar kesinleştiğinde ve talep halinde dosyanın görevli ve yetkili İzmir Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmesine,
3- 6100 sayılı HMK’nın 20. maddesi gereği kararın kesinleşmesinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde dosyanın görevli ve yetkili mahkemeye gönderilmesinin talep edilmemesi halinde iş bi dosya resen ele alınarak Mahkememizce davanın AÇILMAMIŞ SAYILMASINA KARAR VERİLMESİNE,
4- Yargılama giderleri konusunda görevli ve yetkili mahkemece karar verilmesine, davanın açılmamış sayılma şartları oluştuğu takdirde yargılama giderleri konusunda MAHKEMEMİZCE KARAR VERİLMESİNE,
5- Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İzmir Bölge Adliye mahkemeleri nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 30/06/2022

Katip …
e-imzalıdır.

Hakim …
e-imzalıdır.