Emsal Mahkeme Kararı İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/771 E. 2022/378 K. 13.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/771
KARAR NO : 2022/378

DAVA :Ortaklıktan Çıkma ve Çıkma Payının Ödenmesi Olmadığı Takdirde ŞirketinFeshi
DAVA TARİHİ : 25/12/2020
KARAR TARİHİ : 13/05/2022

Mahkememizde görülmekte olan Ortaklıktan Çıkma ve Çıkma Payının Ödenmesi Olmadığı Takdirde Şirketin Feshi davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili mahkememize sunduğu dava dilekçesinde; müvekkilinin davalı şirketin % 33 oranında ortağı olduğunu, eski ortaklar … ve …’ın şirket ortağı olmayan …’ı temsil ve ilzama yetkili müdür olarak atadıklarını, …’ın …’ın oğlu olduğunu, bahsi geçen iki ortağın İzmir 2. ATM’nin …/… Esas sayılı şirkete kayyım atanması talepli dava sonrasında paylarını … isimli kişiye devrettiklerini, …’nun o zamandan beri şirket ortağı olduğunu, …’ın temsil görevine son verildiğini, …’ın şirketi temsile yetkili olduğu dönemde kambiyo senedi düzenleme yetkisine sahip olduğunu, bu yetkisine istinaden 18.05.2016 tarihinde kurulan ve kurulduktan bir kaç ay sonra faaliyetine son veren … Elektrik ve Aydınlatma A.Ş.’ne davalı şirketi 700.000,00-TL borçlandırarak davalı şirketin içinin boşaltılmasının ve davacının payının diğer ortaklara devrinin amaçlandığını, bu konuda İzmir Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunulması üzerine söz konusu borçlanmaya konu icra dosyasının haricen tahsili gerekçesi ile kapatıldığını, yine davalı şirketin faaliyet adresinde çekirdek unvanı ile aynı olan … Mağazacılık İnşaat San ve Tic. Ltd. Şti. isimli şirket kurulduğunun, ticaret sicil gazetesinden öğrenildiğini, bu şirketin müdürünün … olup, kurucu ortaklarından …’in …’ın kayın pederi, …’un ise eski ortak …’in eşi olan …’in yeğeni olduğunu, bu şekilde eski ortakların ve …’ın davacıdan hisselerin devralınıp devre dışı bırakılmasının amaçlandığını, …’in ve …’ın şirketteki hisselerini müvekkilinin bilgisi dışında onu zarara uğratmak için hisselerini devrettiğini, belirtilen icra takibi nedeniyle davalı şirket faaliyetlerinin tamamen durduğunu, gayri faal duruma geçtiğini, devirden günümüze kadar şirketin kar dağıtımı yapılmadığını, şirketin içinin boşaltıldığını, müvekkilinin şirketten kar elde edemediği gibi kendisine de herhangi bilgi ve belge verilmediğini, müvekkilinin kamu borçları ile karşı karşıya kalmak istemediğini, şirkete ortak olma amacının ortadan kalktığını, ortaklar arasında güven ilişkisinden de bahsedilemeyeceğini, davacı yönünden ortaklığın çekilmez hale geldiğini ileri sürerek, müvekkilinin haklı sebeplerle ortaklıktan çıkmasına, ortaklık payının hesaplanarak davacıya verilmesine karar verilmesini, bu talep kabul edilmediği takdirde şirketin feshine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı şirkete dava dilekçesinin tebliği için gönderilen tebligatın adresinde bulunmadığından iade olunduğu, Ticaret Sicilinde kayıtlı adresinin aynı adres olması itibarı ile şirkete T.K.35. Maddesine göre dava dilekçesinin tebliğ olunduğu, davaya cevap verilmediği, davalı temsilcisinin duruşmalara iştirak etmediği anlaşılmıştır.
Davalı şirkete ilişkin sicil dosyası örneği getirtilmiş, vergi dairesine ibraz ettiği kurumlar vergisi beyannamesi örnekleri getirtilmiş, vergi dairesi ve sosyal sigortalar kurumuna borcu bulunup bulunmadığı araştırılmıştır.
İzmir Ticaret Sicil Müdürlüğünün cevabı yazısından, … Tekstil İnşaat San ve Tic. Ltd. Şti. ‘nin İzmir Ticaret Sicil Müdürlüğünün Merkez … sicilinde kayıtlı olduğu, muamele merkezinin … Mah…./… Sk. No: …/… Bayraklı İzmir olup, şirket ortaklarının … ile … ve şirket temsilcisinin … olduğu belirlenmiştir.
Davalı şirketin ticari defterlerinin mali müşavir …’da olduğu davacı vekilince bildirilmiş, bu kişiden davalı şirketin ticari defter ve kayıtları sunulması istenmiş sunduğu dilekçesi ile şirket müdürü … tarafından şirket evraklarının teslim alındığı, 2020 yılı Temmuz ayı itibarı ile şirket ile ilişiğinin kesildiği, kendisinde defter bulunmadığı bildirilmiştir.
Davalı şirkete ticari defterlerini sunması konusunda kesin mehil verildiği ihtaratı tebliğ olunmuş, davalı şirket tarafından ticari defter ve kayıtlar sunulmamıştır.
Bilirkişi … 14.01.2022 tarihli ek raporunda şirket defterleri sunulmadığından; dosyaya gelen cevabı yazılar ile vergi dairesince gönderilen kurumlar vergisi beyanname örneklerini inceleyerek, Bornova Vergi Dairesi Müdürlüğü tarafından şirket hakkında resen terk işleminin başlatıldığını, 31.12.2019 tarihi itibarı ile esas sermayesinin 100.000,00-TL olup iş bu sermayesinin 41.600,00-TL sinin ödenmemiş olduğunu, şirket yasal defterleri mevcut olmadığından, ödenmemiş sermayenin hangi şirket ortağı olduğu konusunda herhangi bir tespit yapılamadığını, şirket ortaklarının 2667 pay itibarı ile … ve 1300 pay itibarı ile … olduğunu, aksi karar alınıncaya kadar 08.11.2017 tarihinden itibaren …’nun şirket müdürü olarak münferiden temsile yetkili olarak seçildiğini, davalı şirketin 31.12.2019 tarihi itibarı ile kaydi öz kaynaklarının 819.164,23-TL, rayiç değerle oluşturulan öz kaynaklarının 487.750,25-TL, davacının payının karşılığının 162.542,77-TL olduğunu, kurumlar vergisi beyannamelerine göre şirketin 31.12.2019 tarihine kadar ticari faaliyetinin devam ettiğini, bu tarihten sonra ticari faaliyete devam edip etmediği konusunda herhangi bir tespit yapılmasının mümkün olmadığını ortaya koymuştur.
Davacı vekili 20.01.2022 tarihinde sunduğu dilekçe ile müvekkilinin öncelikle şirket ortaklığından çıkmasına ve bilirkişi tarafından belirlenen 162.542,77-TL çıkma payının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş ve bu tutar üzerinden eksik peşin karar ve ilam harcını yatırmıştır.
Davamız, haklı nedenle şirket ortaklığından çıkma, bu talep kabul edilmediği takdirde, yine haklı nedenle davalı şirketin feshi talebine ilişkindir.
TTK 638/2 maddesinde ”(2) Her ortak, haklı sebeplerin varlığında şirketten çıkmasına karar verilmesi için dava açabilir. Mahkeme istem üzerine, dava süresince, davacının ortaklıktan doğan hak ve borçlarından bazılarının veya tümünün dondurulmasına veya davacı ortağın durumunun teminat altına alınması amacıyla diğer önlemlere karar verebilir.
” hükmüne yer verilmiştir.
Toplanan tüm deliller karşısında, davalı şirketin en son ortaklarının 1333 pay itibarı ile … ve 2667 pay itibarı ile … olduğu, …’nun şirket ortakları … ve …’ın paylarını 27.10.2017 tarihinde devralarak şirkete ortak duruma geldiği, davacı önceki ortaklar … ve …’ın ortaklık paylarını …’ya devrettiğinden habersiz olduğunu ileri sürmüş ise de, 23.10.2017 tarihli ortaklar kurulu kararı ile devre onay verildiği, davacının da bu toplantıda hazır olduğu, bu yöndeki iddiasının doğru olmadığı, ancak davalı şirketin vergi kaydı devam etmekle birlikte hakkında vergi dairesince resen terk çalışmalarının başlatıldığı, sicil adresine gönderilen tebligatın adresinde bulunmadığından iade edildiği ve T.K.35. Maddesine göre tebligat yapıldığı, en son 31.12.2019 tarihine kadar olan dönem için kurumlar vergisi beyannamesinin verildiği, bu tarihten sonra beyanname verilmediği, dolayısı ile fiilen şirketin halen faaliyette olduğunun anlaşılamadığı, davacının şirket ortakları ile olan irtibatının ve güven ilişkisinin ortadan kalktığını ileri sürdüğü, böylelikle ortaklığı devam ettirme arzusunun kaybolduğu anlaşılmıştır.
Davalı şirketin fiilen faaliyetini sona erdirdiği değerlendirilmekle birlikte bu davada birincil talebin şirketin feshi değil, davacının ortaklıktan çıkma talebi olduğu, öncelikle bu talebin değerlendirilmesi gerektiği kanaatine varılmıştır.
Davalı şirketin fiilen faaliyetine son vermiş olması, davacının diğer ortağa güvenini yitirmiş olması ve ortaklık yapma arzusunu kaybetmiş olması, ortaklıktan çıkma talebi yönünden haklı sebep olarak kabul edilmiş, davacının TTK 638/2 maddesi uyarınca ortaklıktan çıkmasına karar verilmiştir.
Davalı şirket tarafından ticari defter ve kayıtlar sunulmamış olmakla birlikte, vergi dairesine sunulan en son kurumlar vergi beyannamesi dikkate alınarak, bilirkişi tarafından davacının şirketteki payına karşılık gelen çıkma payının 162.542,77-TL olarak belirlenmekle, söz konusu tutarın davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın kabulüne, davacı …’ün TTK 638/2 maddesi uyarınca haklı nedenlerle ortağı olduğu … Teks. İnş. San. Ve Tic. Ltd. Şti. ‘nden çıkmasına,
Çıkma payı olarak 162.542,77-TL nin davalı şirketten alınarak davacıya verilmesine,
2-Karar tarihi itibarı ile alınması gereken 11.103,29-TL harçtan, peşin alınan 54,40-TL harç ile tamamlama harcı ile alınan 2.804,00-TL harcın mahsubu ile bakiye 8.244,89-TL harcın davalı şirketten tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı kendini bir vekil ile temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesine göre belirlenen 19.391,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafça yapılan 1.354,00-TL yargılama gideri, 54,40-TL başvurma harcı, 54,40-TL peşin harç ve 2.804,00-TL tamamlama harcı olmak üzere toplam 4.266,80-TL yargılama harç ve giderinin davalı şirketten alınarak davacıya verilmesine,
-Davacı tarafından yatırılan ancak kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair, oybirliği ile verilen karar davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda tebliğden itibaren iki haftalık süre içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı.13/05/2022

Başkan…
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Katip …
e-imzalıdır