Emsal Mahkeme Kararı İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/746 E. 2022/60 K. 25.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/746
KARAR NO : 2022/60

DAVA : Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen)
DAVA TARİHİ : 16/12/2020
KARAR TARİHİ : 25/01/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından Mahkememize sunulan 16/12/2020 tarihli dava dilekçesinde özetle; 11/09/2020 tarihinde …’ın sevk ve idaresindeki … plakalı araç ile seyir halinde iken …’ın sevk ve idaresindeki … plakalı araca çarpması neticesinde trafik kazası meydana geldiği, sigorta şirketleri arasındaki mutabakata göre … plakalı araç sürücüsü …’ın kazanın meydana gelmesinde %100 kusurlu olduğu, davalı sigorta şirketi tarafından sigortalanan aracın %100 kusurlu olduğu kabul edildiği ve yapılan ödemenin de bu kusur oranı üzerinden yapıldığı, sigorta şirketi tarafından yapılan eksik ödemenin hasar hesaplaması ile ilgili olup kusur ile ilgili olarak bir ihtilafın bulunmadığı, …’a ait … plakalı aracın hasar onarımının … tarafından gerçekleştirildiği, kaza sonrası hasar gören araç için davalı sigorta şirketinde … numaralı hasar dosyasının açıldığı, araç onarıldıktan sonra davalı sigorta şirketi tarafından 5.935,68-TL ödeme yapıldığı, alınan ekspertiz raporundan da anlaşılacağı üzere araçta meydana gelen hasarın onarımı için yedek parça ve işçilik ücreti olarak 8.061,70-TL (KDV dâhil ) belirlendiği ancak kısmi ödeme yapılmıştır. … plakalı araçta oluşan hasar onarım bedelinin tespiti için de 236,00-TL ekspertiz rapor ücreti ödendiği, … plakalı aracın iş bu kaza neticesinde hasarlanması nedeniyle ayrıca araçta değer kaybı da oluştuğu, bakiye hasar onarım bedeli, değer kaybı ve ekspertiz rapor ücretinin davalı sigorta şirketinden 13/11/2020 tarihinde talep edildiği, herhangi bir ödeme yapılmadığı gibi sigorta şirketi tarafından yazılı bir cevap da verilmediği belirtilerek açıklanan nedenlerle fazlaya ilişkin dava ve talep hakları saklı kalmak kaydı ile; … plakalı araç ile ilgili olarak bakiye hasar onarım ücreti ( yedek parça ve işçilik ücreti ) olarak şimdilik 50,00-TL, araçta oluşan değer kaybı için şimdilik 50,00-TL, olmak üzere alacak kalemleri ile ilgili olarak fazlaya ilişkin dava ve talep hakları saklı kalmak kaydı ile bakiye hasar onarım ücreti ve değer kaybı için sigorta şirketine başvuru tarihi olan 13/11/2020 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 100,00-TL’nin taraflarına ödenmesine, arabuluculuk sürecinde müvekkilinin vekil ile temsil edilmesinden dolayı A.A.Ü.T.’nin 16. maddesi kapsamında vekalet ücreti, yargılama gideri, 236,00-TL ekspertiz rapor ücreti ve vekâlet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesinin talep edilmiştir.
Davalı vekili tarafından Mahkememize sunulan cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin adresinin “… Cad. … … Sitesi No: … Kule:… Kat:…-… …/…” olup HMK genel yetki kuralları gereğince davaya bakmaya yetkili ve görevli Mahkeme İstanbul Anadolu Ticaret Mahkemeleri olduğu, dava konusu taleplerin belirsiz alacak/kısmi alacak olarak ileri sürülmesinin imkânının bulunmadığı, müvekkili şirket tarafından, 07/12/2019-07/12/2020 tarihleri arasında geçerli olmak üzere, …-…-…-… numaralı Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigorta Poliçesi (Ek:1) ile teminat altına alınan … plakalı aracın, 11/09/2020 tarihinde karışmış olduğu trafik kazasında hasarlanan
… plakalı araçta meydana geldiği iddia olunan hasar tazminatı ve ekspertiz ücretinin karşılanması talebiyle işbu davanın açıldığı, konu poliçeye ilişkin sorumluluklarının 39.000,00 TL ile sınırlı olduğu, teminat limitini bildirmelerinin hiçbir şekilde kabul anlamına gelmediği, müvekkili şirket tarafından dava konusu hasar tazminatı ödenmiş olup bakiye tazminat bedelinin bulunmadığı, davacının, müvekkili şirkete dava konusu kazayı 14/09/2020 tarihinde ihbar ettiği ve … numaralı hasar dosyasının açıldığı, davayı kabul etmemekle birlikte hasar aşamasında sunulan evraklara istinaden 20/10/2020 tarihinde eksper tarafından belirlenen 5.935,68 TL araç hasarı için tazminatın davacıya ödendiği, bakiye bir tazminat borcu bulunmadığından davanın konusuz kaldığı, davacının araçta oluştuğunu iddia ettiği hasar bedelinin son derece fahiş olup piyasa şartları ile de örtüşmediği, araç 165.000 km üzerinde olduğundan değer kaybı talebinin reddedilmiş olup hasar tazminatı ödendiği, KTK Genel Şartlar icabı değer kaybı talebinin reddedildiği, davacının iddialarını kabul etmemek şartıyla kaza tarihi Anayasa Mahkemesi yürürlük tarihinden önce olduğundan hesaplamanın genel şartlara göre yapılması gerektiği, davacının talebini kabul etmemekle beraber müvekkili şirket aleyhine bir hüküm kurulması halinde uygulanacak faizin, yasal faiz olması gerektiği belirtilerek yukarıda arz ve izah edilen nedenlerle dosyanın işbu davayı görmeye yetkili ve görevli İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemeleri’ne gönderilmesine, yapılacak yargılamada tüm delillerin toplanmasından sonra davacının açmış olduğu haksız ve yersiz davanın reddine, yargılama masrafları ve vekâlet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesinin talep edilmiştir.
Dilekçelerin teatisi aşaması usulüne uygun tamamlanmakla taraf teşkili sağlanmış ve yine usulüne uygun olarak tahkikat aşamasına geçilmiştir.
DELİLLER:
Trafik Tescil Şube Müdürlüğü yazılan müzekkere cevabı, davalı sigorta şirketine yazılan müzekkere cevabı, sigorta bilgi gözetim merkezine yazılan müzekkere cevabı, kusura, hasara ve değer kaybına ilişkin hazırlanan kusur ve otomotiv bilirkişisi raporu dosya arasındadır.
Mahkememizce 13/07/2021 tarihinde verilen ara karar gereği kusur ve otomotiv bilirkişisi … tarafından Mahkememize sunulan 08/11/2021 havale tarihli raporun dosyaya sunulduğu taraflara usulüne uygun olarak tebliğ edildiği incelenmesinde özetle; davalı tarafa ZMMS ile sigortalı araç sürücüsü …’ın söz konusu kazanın oluşumunda 2918 sayılı yasanın 52,56 ve 84. Maddeleri ihlalinden dolayı kazanın oluşu-muna etken olduğu, davacı tarafın ise kazanın oluşumuna herhangi bir etken niteliğinde bir davranışının bulunmadığı … plaka sayılı aracın kaza tarihi itibari ile iskontosuz ve orijinal parça bedellerinin KDV ve işçilik dahil tutarının 7.749,54 TL olduğu, davalı tarafça yapılan 20/10/2020 tarihindeki 5.935,68 TL’lik ödeme düşüldüğünde davalıdan bakiye 1.813,86 TL alacağının kalacağına bilirkişi tarafından kanaat edinildiği ayrıca değer kaybı oluşmayacağının ve 236.000 TL ekspertiz bedelinin takdirini mahkememize bırakıldığı, rapora karşı davacı tarafından beyanda dilekçesinin sunulduğu ve başka bir bilirkişiye gönderilmesinin talep edildiği, davalı tarafça bilirkişi raporuna beyan yada itirazda bulunulmadığı görülmüştür.
Davacı vekili tarafından sunulan 09/11/2021 havale tarihli ıslah dilekçesinde özetle; 50,00-TL olarak talep etmiş olduğumuz bakiye hasar onarım bedelini 1.813,86-TL’ye, 50,00-TL olarak talep etmiş oldukları değer kaybı bedelini
50,00-TL’ye olmak üzere 100,00-TL olarak talep etmiş oldukları alacaklarını 1.763,86-TL arttırarak 1.863,86-TL’ye ıslah ettiklerini, arabuluculuk sürecinde davacının vekil ile temsil edilmesinden dolayı A.A.Ü.T.’nin 16. maddesi kapsamında vekalet ücreti, ekspertiz rapor ücreti için ödenen 236,00 TL (yargılama gideri olarak) ve iş bu yargılama için yapılan yargılama giderleri ve ücreti vekaletin de davalı sigorta şirketine yükletilmesine karar verilmesinin talep edildiği görülmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda; tarafların iddia ve savunmaları, deliller ve tüm dosya kapsamına göre;
Dosya kapsamında yapılan inceleme neticesinde 11/09/2020 tarihinde dava dışı … tarafından sevk ve idare edilen … plaka sayılı araç ile davacı tarafça sevk ve idare edilen … plaka sayılı araçların maddi hasarlı trafik kazasına karıştıkları, araç sürücüleri tarafından kendi aralarında kaza tespit tutanağı tutulduğu, … plaka sayılı aracın kaza tarihi itibariyle davalı tarafa ZMMS ile sigortalı olduğu, bu kaza neticesinde davacı tarafça davalı sigorta şirketine yapılan başvuru üzerine 5.935,68 TL tutarında hasar ödemesinin yapıldığı, davacı aracı yönünden hasar tespiti için 236,00 TL ekspertiz ücreti ödendiği, davalı tarafça değer kaybı talebinin reddedildiği, yine bakiye hasar bedeli talebinin de reddedildiği konularında bir uyuşmazlık olmadığı anlaşılmıştır.
Yukarıda yapılan açıklama göz önüne alındığında taraflar arasındaki uyuşmazlığın meydana gelen trafik kazasında araç sürücülerinin kusur durumlarının tespiti, bu kaza neticesinde davacı aracın uğradığı gerçek hasar tutarının tespiti, yine davacı aracının bu kazadan kaynaklı değer kaybına uğrayıp uğramadığı, gerçek hasar tutarının tespitinden sonra ödenen tutar göz önüne alındığında davacı yan lehine bakiye hasardan kaynaklı tazminat tutarının bulunup bulunmadığı, bulunması halinde miktarının tespiti, değer kaybına uğradığının anlaşılması halinde miktarının tespitine esas olmak üzere yapılacak inceleme neticesinde istem konusu edilen bakiye hasar bedeline, değer kaybı bedeline ve ekspertiz ücret talebine ilişkin şartlarının oluşup oluşmadığının belirlenmesi ile davalıdan tahsilinin mümkün olup olmayacağı konusunda yapılacak inceleme neticesi varılacak kanaate esas bakiye hasar bedeli, değer kaybı ve ekspertiz ücretinin davalıdan talebine yönelik maddi tazminat davası olduğu anlaşılmıştır.
Her ne kadar davacı tarafça rapora itiraz edilmiş ve yeni bir bilirkişiden rapor alınması talep edilmiş ve ayrıca davalı yanca rapora itirazda bulunulmamış ise de dosya kapsamında yapılan inceleme neticesinde … tarafından sevk ve idare edilen … plaka sayılı aracın … ili, … ilçesi, … Caddesinde seyir halinde iken aracın ön kısımları ile trafik zorunluluğu nedeni ile yavaşlayan ve aynı yönde seyir halinde olup duran davacı sevk ve idaresindeki … plaka sayılı araca arkadan çarpması şeklinde meydana gelen trafik kazası oluşumunda dava dışı sürücü …’ın eyleminin 2918 sayılı yasanın 52,56 ve 84. Maddelerini ihlal ettiği, davacının ise kazayı önlemek adına alabileceği herhangi bir önleminin bulunmadığı gibi kurallara aykırı olumsuz bir davranışının da tespiti yapılamadığından kural ihlalinde bulunmadığı anlaşılmakla kazanın oluşumunda sürücü …’ın tam kusurlu olduğu davacının kusursuz olduğu anlaşılmıştır.
Yine davacı tarafça rapora sunmuş olduğu itirazlarda bilirkişi tarafından değerlendirilen değer kaybı tutarına ve hasar bedeli tutarına yönelik hesaplamanın yerinde olmadığı belirtilmiş ise de davacı aracında meydana gelen hasar tutarının yedek parça işçilik ve KDV dahil olmak üzere iskontosuz ve orijinal parça üzerinden bedelinin 7.749,54 TL olduğu şeklindeki tespit ve değerlendirilmesine Mahkememizce de iştirak edildiği bu bedelin somut dosya kapsamı ve dosyaya kazandırılan bilgi ve belgeler ile uyumlu olduğu bu nedenle davacıya hasardan kaynaklı ödenen tutar dosya kapsamında sabit olduğundan belirlenen 7.749,54 TL’den ödeme tutarının düşülmesi ile davacının karşılanmamış 1.813,86 TL tutarında bakiye hasar bedelinden kaynaklı alacağının bulunduğu anlaşılmakla bu husustaki davacı talebinin yerinde olmadığı ve ayrıca dosya kapsamına göre davalı aracının söz konusu kazadan kaynaklı aldığı hasarın kaza tarihinden evvel davacı aracının geçmiş kayıtları ile birlikte değerlendirildiğinde daha evvelden de arka kısmından hasar aldığı görülmekle söz konusu kazadan kaynaklı olarak aracın yaşının da dikkate alınması sebebi ile değer kaybının oluşmayacağı şeklindeki bilirkişi görüşüne de Mahkememizce iştirak edildiği, dolayısıyla davacının bu değer kaybı yönündeki itirazının da yerinde olmadığı anlaşılmıştır.
Dava konusu edilen husus trafik kazası sonucu talebe konu edildiğinden esasen haksız filin koşullarının somut olay bakımından aranması gerektiği kanaatine varılmakla yukarıda oluş şekli belirtilen trafik kazasında davacının kusursuz, davalı tarafa ZMMS’li araç sürücüsünün ise tam kusurlu olduğu, bu kazadan dolayı davacı aracında toplam 7.749,54 TL hasar meydana geldiği ve davalı tarafça bu tutarın 5.935,68 TL’lik kısmının karşılandığı bakiye karşılanmayan davacı zararı olduğu ve bu tutarın davalının sorumluluğunda olduğu, meydana gelen kaza ile oluşan hasar arasında illiyet bağı bulunduğu ve davalı tarafa ZMMS’li araç sürücünün davranışında hukuka uygunluk bulunmadığı kanaati ile haksız fiilin koşullarının bakiye hasar bedeli yönünden davacı yanca ispatlandığı hüküm kurmaya elverişli olduğu kanaatine varılan raporda da belirtildiği üzere davacı aracında değer kaybı oluşmayacağından bu husustaki talebin davacı yanca ispatlanamadığı kanaatlerine varılmıştır.
Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde; yukarıda oluş şekli belirtilen trafik kazası neticesinde davacı aracının toplam 7.749,54 TL tutarında hasara uğradığı, davalı yanca yapılan ödemenin düşülmesi sonucu davacının bakiye 1.813,86 TL tutarında hasar tazmin hakkının bulunduğu, bu tutarın davalının sorumluluğunda ve sorumluluk limitinde olduğu, her ne kadar aksi iddia edilmiş ise de davacı aracında bu kazadan kaynaklı değer kaybının oluşmayacağı, her ne kadar davacı tarafça talebe konu edilen tutarlar yönünden ticari faiz isteminde bulunulmuş ise de kazaya karışan araçların hususi vasıfta olması sebebi ile bu talebin yerinde görülmediği, bakiye hasar bedelinin tazminine yönelik davacı tarafça KTK 97 uyarınca davalı yana başvuruda bulunulduğu ve davalının ikmal yönünde cevap vermediğinden başvuru tarihine 8 iş günü eklenmekle davalının bu talep yönünden 26/11/2021 tarihi itibairyle temerrüte düşeceği, her ne kadar değer kaybına yönelik başvuru davalı yanca 23/11/2020 tarihinde reddedilmiş ise de bu yöndeki talep Mahkememizce kabul edilmediğinden bu hususa sadece değinilmekle yetinildiği görülmekle açılı davanın kısmen kabulü ile 11/09/2020 tarihinde meydana gelen trafik kazasından kaynaklı bakiye 1.813,86 TL hasar tutarının davalının temerrüt tarihi olarak takdir edilen 26/11/2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davacı aracında değer kaybı oluşmadığından bu hususa yönelik değer kaybı tazmin talebinin reddine karar vermek gerekmiş ve bu hususlar yönünden aşağıdaki şekilde karar kurulmuştur.
Her ne kadar davacı tarafça AAÜT 16/2-c gereği arabuluculuk görüşmelerinden kaynaklı vekalet ücretinin davalıdan tahsili yönünde talepte bulunulmuş ise de söz konusu tarifenin ilgili maddesinde belirtilen ücretinin vekil ile müvekkil arasındaki iç ilişkiye dahil olduğu yargılama ile ilgisinin olmadığı ve dolayısıyla bu hususun yargılama giderleri olarak talebe konu edilemeyeceği kaldı ki söz konusu tutar vekil müvekkil iç ilişkisi mahiyetinde talep edilebilir şekilde düzenlendiği anlaşılmakla söz konusu tarifede belirtilen ücretin davalıdan tahsilinin de mümkün olmadığı anlaşılmakla bu husustaki davacı vekilinin talebinin reddine ayrıca istem konusu edilen eksper ücreti talebinin ise kabul edilebilir olduğu kanaati ile bunun aşağıdaki yargılama giderleri bölümünde davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmiştir.
Yukarıdaki açıklanan hususlar göz önüne alındığında Mahkememizce hükmedilen tutar hüküm tarihi itibariyle istinaf sınırının altında kalmakta ise de ıslah dilekçesi ile davacının davaya konu ettiği taleplerinin fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla talep ettiğinden hükmün istinaf yasa yolu açık olmak üzere değerlendirilmesi gerektiği anlaşılmıştır.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1- Davanın KISMEN KABULÜ ile; 11/09/2020 tarihinde meydana gelen trafik kazasından kaynaklı;
– Bakiye 1.813,86 TL hasar tutarının davalının temerrüt tarihi olarak takdir edilen 26/11/2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte DAVALIDAN ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE,
– Davacı aracında değer kaybı oluşmadığından bu hususa yönelik değer kaybı tazmin talebinin REDDİNE,
2- Karar tarihi itibariyle alınması gerekli 123,91 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 85,40 TL (54,40 TL peşin harç ile 31,00 TL ıslah harcından oluşan) harcın mahsubu ile hazineye irad kaydına, bakiye 38,51 TL karar ve ilam harcının DAVALIDAN TAHSİLİ HAZİNEYE İRAD KAYDINA, söz konusu tutar ile ilgili 492 sayılı harçlar kanunu 28. Madde uyarınca kararın tebliğinden itibaren 1 ay içerisinde tahsil harç müzekkeresi düzenlenmesine,
3- Davacı tarafından yatırılan gider avansından kullanılan 722,50 TL (tebligat ücreti, posta masrafı ve bilirkişi ücretinden oluşan) tutar ile 236,00 TL ekspertiz ücretinden oluşan toplam 958,50 TL’nin ret kabul oranına göre hesaplanan 932,78 TL’si ile 139,80 TL harç tutarı toplamı olan 1.072,58 TL yargılama giderinin DAVALIDAN ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE, bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4- Davacı tarafından yatırılan gider avansından arta kalan 127,50 TL’nin 6100 sayılı HMK’nın gider avans tarifesinin 5. maddesi gereğince DAVACI TARAFA İADESİNE,
5- Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihindeki A.A.Ü.T. gereğince kabul tutarı üzerinden hesaplanan 1.813,86 TL vekalet ücretinin DAVALIDAN ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE,
– Davacı tarafından talep edilen A.A.Ü.T. 16/2-c gereği arabuluculuk görüşmelerinden kaynaklı vekalet ücret talebinin REDDİNE,
6- Davalı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihindeki A.A.Ü.T. gereğince ret tutarı üzerinden hesaplanan 50,00 TL vekalet ücretinin DAVACIDAN ALINARAK DAVALIYA VERİLMESİNE,
7- Dava açmadan evvel dava şartı kapsamında başvurunun yapıldığı sabit olduğundan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin Hazine tarafından ilgili arabulucu …’ya ödenmesi halinde, bu ücretin 6831 sayılı Kanun kapsamında DAVALIDAN TAHSİLİ İLE HAZİNEYE İRAT KAYDINA, bu hususta Hazineye müzekkere yazılmasına,
8- Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İzmir Bölge Adliye mahkemeleri nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 25/01/2022

Katip …
(E-İMZA)

Hakim …
(E-İMZA)