Emsal Mahkeme Kararı İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/744 E. 2022/294 K. 05.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/744
KARAR NO : 2022/294

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 16/12/2020
KARAR TARİHİ : 05/04/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından Mahkememize sunulan 16/12/2020 tarihli dava dilekçesinin incelenmesinde; Davalı borçlular aleyhine … İcra Müdürlüğü’nün …/… Sayılı dosyası ile genel haciz yolu ile takip başlatıldığı, borçlulara usulüne uygun ödeme emri tebliğ edildiği ancak taraflarınca başlatılan ilamsız icra takibinin davalı borçlular tarafından yapılan itiraz neticesinde durduğunu, davalı …’nın, Esnaf ve Sanatkarlar Kredi Kefalet Kooperatiflerinden 06.07.2018 tarihinde çektiği 200.000,00 TL’lik kredi borcu nedeniyle müvekkilinin davalı borçlular ile birlikte bu borca müştereken ve müteselsilen kefil olduğunu, krediyi çeken borçlu …’nın iş bu borcunu ödemekten imtina ettiği için, müvekkil kefil sıfatıyla iş bu borcun tamamı faizi ile birlikte ödemek zorunda kaldığını, müvekkilinin bu kredinin tamamını 04.08.2020 tarihi itibariyla bankaya 226.425,00 TL olarak ödediğini, davalılar ve asıl borçlu … tarafından davacıya herhangi bir ödeme yapılmadığını belirterek fazlaya ilişkin dava ve talep hakkımız saklı kalmak kaydıyla davalının (borçlu) yapmış olduğu haksız ve hukuka aykırı itirazın iptali ile takibin devamına, davalının (borçlu) kötü niyeti sabit olduğundan takip konusu alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına, dava harç ve masrafları ile vekalet ücretinin karşı yan üzerine bırakılmasına karar verilmesinin talep edildiği görülmüştür.
Davalı vekili tarafından Mahkememize sunulan cevap dilekçesinin incelenmesinde; Davacı … ile müvekkillerinin 06.07.2018 tarihinde ortak arkadaşları asıl borçlu …’nın … Esnaf ve Sanatkarlar Kredi Kefalet Kooperatifinden çektiği 200.000,00 TL’lik kredi borcuna müşterek olarak kefil olduklarını, Müvekkil kefil olduğu
…’nün söz konusu kredi borcunu kendisi tarafından düzenli bir şekilde ödendiğini düşünmekte olduğunu, kredi sözleşmesindeki borcun … tarafından ödendiğinden bahisle davacı tarafından müvekkili aleyhine … İcra Müdürlüğünün …/… E. Sayılı dosyasıyla icra takibi başlatıldığını, davacının başlatmış olduğu takipte borç miktarı likit olmadığından bahisle müvekkilinin takibe itiraz edildiğini belirterek İ.İ.K.264.vd.maddeleri gereğince, davacı tarafından açılan davanın reddine, … İcra Müdürlüğü’nün …/… e. sayılı dosyası ile girişilen icra takibinin borçlu müvekkillerim açısından iptaline, yargılama gideri ve ücreti vekaletin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesinin talep edildiği görülmüştür.
Dilekçelerin teatisi aşaması usulüne uygun tamamlanmakla taraf teşkili sağlanmış ve yine usulüne uygun olarak tahkikat aşamasına geçilmiştir.
DELİLLER:
… Esnaf ve Sanatkarlar Kredi Kefalet Kooperatifi ve … İcra Dairesi’nin …/… Esas sayılı dosyasının Uyap örneği, bankacı bilirkişi … tarafından sunulan 07/02/2022 havale tarihli bilirkişi raporu dosyamız arasındadır.
… İcra Dairesi’nin …/… Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; Mahkememiz davacısı tarğfından davalılar ve dava dışı … aleyhine 226.425,00 TL alacağın tahsili istemiyle (… asıl alacağın tamamından … ve … 75.333,00 TL’sinden sorumludur) icra takibi başlatıldığı, takip dayanağının 06/07/2018 tarihli kredi sözleşmesi olarak belirtildiği, Mahkememiz davalılarınca yapılan itiraz üzerine takibin durdurulduğu ve işbu davanın yasal süresi içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce 09/09/2021 tarihli duruşmada verilen ara karar gereği dosyanın Mahkememizce resen seçilecek bir Bankacı bilirkişiye tevdi ile ve ayrıca bilirkişiye davacı bankanın dilediği şube üzerinden yerinde inceleme yetkisi de verilmek sureti ile uyuşmazlık tespiti doğrultusunda yapılacak inceleme neticesinde hazırlanacak raporun dosyamıza sunulmasının istenilmesi üzerine bankacı bilirkişi … tarafından hazırlanan 07/02/2022 havale tarihli raporun dosyaya sunulduğu ve taraflara usulüne uygun olarak tebliğ edildiği görülmüştür. Söz konusu raporun incelenmesinde özetle;” Dava dışı … Bankası A.Ş … Şubesi ile dava dışı … arasında 06.07.2018 düzenleme tarihli 200.000-TL Limitli Kredi Çerçeve Sözleşmesi ve eki Esnaf ve Sanatkarlar Kooperatif Kredilerine ilişkin Taahhütname imzalanmış, Sözleşme eki Kefalet Sözleşmesini Davalılar …, … ve davacı … 500.000.-TL Kefalet limitli olarak, dava
dışı SS … Kredi Kooperatifi 200.000.- TL kefalet limitli olarak müteselsil kefil sıfatıyla imzalamışlardır. Dava dışı banka tarafından dava dışı …’ya 200.000.-TL Kredi kullandırılmış, kredinin teminatına …’ın maliki olduğu taşınmaz – SS … Esnaf ve Sanat. Kredi Kooperatifine 400.000.-TL Bedelle ipotek edilmiştir. Kredi ödemelerindeki aksamalar üzerine, davacı … tarafından müteselsil kefil sıfatıyla toplam: 226.630.-TL Ödemede bulunulmuş, Alacağını tahsil amacıyla dava dışı asıl borçlu ve davalılar aleyhine … İcra Müdürlüğünün …/… E. Sayılı dosyasından 226.425 .-TL üzerinden takibe başlamış, takipte davalılar yönünden 75.333.–TL talep edilmiş, davalıların borca itirazı üzerine takip durmuştur. Açılan iş bu itirazın iptali davası çerçevesinde yapılan oranlama ve hesaplamalar sonucunda ; Davacı …’ın müteselsil kefil sıfatı ile ödediği toplam: 226.425-TL’nin tamamını dava dışı asıl borçlu …’ya rücu edebileceği TBK 587. Madde hükmü doğrultusunda davacı tarafından kredilere Davacının müteselsil kefil sıfatı ile yatırdığı 226.425-TL tutarın kefalet limitleri doğrultusunda oranlama yapıldığında 04.08.2020 Takip Tarihi itibariyle 64.692.90-TL …’ye 64.692.90-TL …’ye Rücu edebileceğinin” tespit ve kanaatin belirtildiği görülmüştür. Söz konusu rapora davacı vekili tarafından rapora beyan ya da itirazda bulunulmadığı, davalılar vekilince rapora itiraz edilerek çelişkinin giderilmesine esas ek rapor talep edildiği görülmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda; tarafların iddia ve savunmaları, deliller ve tüm dosya kapsamına göre;
Yapılan inceleme neticesinde dava dışı … ile Esnaf ve Sanatkarlar Kredi Kefalet Kooperatifi aracılığı ile dava dışı Halkbankası’ndan 06/07/2018 tarihinde 200.000,00 TL’lik kredi sözleşmesinin imzalandığı, işbu sözleşmeye Mahkememiz davacısının ve davalıların 400.000,00 TL tutarına kadar müteselsil kefil sıfatıyla imza attıkları, adı geçen … tarafından çekilen kredinin …bankası cevabi yazısına göre 16/04/2020 tarihinde kapandığının belirtildiği, davacı tarafça davalılar aleyhine toplam 226.425,00 TL kredi borcunun müteselsil kefil sıfatıyla ödenmesinden kaynaklı olarak davalılar aleyhine … İcra Müdürlüğü’nün …/… Esas sayılı dosyası üzerinden takip başlatıldığı, yapılan itiraz üzerine davalılar yönünden takibin durdurulduğu konularında bir uyuşmazlık olmadığı tespit edilmiştir.
Yukarıdaki yapılan tespit göz önüne alındığında taraflar arasındaki uyuşmazlık konusu hususun kredi sözleşmesinden kaynaklı Mahkememiz davacısının toplamda ne miktarda ödeme yaptığı, yapılan toplam ödemenin tespitinden sonra davalılara ne miktarda rücu edebileceği, bu kapsamda davalılarca yapılan itirazın yerinde olup olmadığı, davacı tarafça istenen icra inkar tazminat talebinin yerinde olup olmadığının tespit ve değerlendirmesine esas açılan itirazın iptali davası olduğu anlaşılmıştır.
Her ne kadar dosya kapsamında davalı tarafça dosyaya kazandırılan rapora itirazlarda bulunulmuş ve ancak davacı tarafça itiraz yahut beyanda bulunulmamış ise de raporun incelenmesi neticesinde raporun yeterli ve gerekli teknik incelemeyi içerdiği, raporun konusunda uzman bir bilirkişi tarafından düzenlendiği, her ne kadar bilirkişi raporunun sonuç kısmında davacının payına düşen ile davalı tarafların paylarına düşen miktarın kuruş kısmı bakımından bir farklılık olsa da bu farklılığın Mahkememizce resen düzeltilebilir olduğu ayrıca her ne kadar davalılar tarafından sunulan itirazda asıl borcun muaccel hale gelmediği belirtilmiş ise de rapordan da anlaşılacağı üzere kredi borcunun
ödeme vade tarihleri bilinmesine rağmen vadesinde ödenmeyerek ve kredi sözleşmesinden de anlaşılacağı üzere belirtilen vade tarihinde ödenmemekle alacağın muaccel hale geldiği bu nedenle kefillerin müteselsil kefil olduğu da göz önüne alındığında sorumluluğun muaccel hale gelme ile başladığı kanaatleri göz önüne alındığında raporun içeriği itibariyle hüküm kurmaya elverişli olduğu kanaatine varılmıştır.
Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde; dava dışı … ile dava dışı …Bankası’nın … Şubesi arasında 200.000,00 TL limitli kredi çerçeve sözleşmesi ve eki esnaf ve sanatkarlar kooperatif Kredilerine ilişkin taahhütname sözleşmesinin imzalandığı, sözleşmeye ek kefalet sözleşmesinin davacı ile davalılar tarafından ayrı ayrı 500.000,00’er TL olarak müteselsil kefil sıfatıyla ve yine dava dışı SS … Esnaf ve Sanatkarlar Kredi Kooperatifince 200.000,00 TL limitli olarak müteselsil kefil sıfatıyla imzalandığı sözleşmeye istinaden dava dışoı
…’ye 200.000,00 TL taksitli kredi kullandırıldığı, kredilerin 3 ayda bir olmak üzere ve 10.000,00 TL ile geri ödemesinin planlandığı, kredi taksitinin gününde ödenmemesi halinde ise ödenecek tutarın 244.679,15 TL olarak belirlendiği ayrıca kredinin teminatına da davacının maliki bulunduğu taşınmazın da 400.000,00 TL bedel ile dava dışı kooperatife ipotek edildiği, mahkememiz davacısının kredi borcunun ödenmemesi nedeni ile müteselsil kefil sıfatıyla çeşitli tarihlerde 226.630,00 TL tutarında ödeme yaptığı, sözleşme kefillerinin toplam kefalet limitlerinin 1.400,00 TL olduğu, davacı tarafça icra takibine dayanak ettiği alacak tutarının 226.425,00 TL olarak belirtildiği ve i,cra takibinde her bir davalının bu tutarın 75.333,00 TL’sinden sorumlu olacağının belirtildiği göz önüne alınarak davacının kendisine düşen payının 64.692,85 TL olduğu, toplam ödeme tutarında davacının payına düşen miktarın düşülmesi ile geriye 194.078,55 TL tutarında davacının rücuya konu edebileceği tutarın olduğu bu tutardan kefalet kooperatifinin payının düşülmesi ile her bir davalının sorumluluğunun 64.692,85 TL olduğu, dolayısıyla kefiller yönünden miktar itibariyle eşitliğin sağlandığı, davacı tarafça müteselsil kefil sıfatıyla yapılan ödeme sonucunda kredi borcunun diğer kefillerine rücusu yönünde haklı olduğu her ne kadar icra takibinde her bir kefilin 75.330,00 TL’den sorumlu olduğu belirtilmiş ise de bu tutarın hatalı olduğu her bir kefil-davalının sorumluluk limitinin ödeme tutarı göz önüne alındığında 64.692,85 TL olacağı anlaşılarak açılı davanın kısmen kabulü ile davalıların … İcra Müdürlüğü’nün …/… Esas sayılı dosyasına yaptıkları itirazın kısmen iptali ile davalı yanlar ile sınırlı olmak kaydıyla takibin davalı … yönünden 64.692,85 TL, davalı … yönünden 64.692,85 TL asıl alacaklar yönünden devamına, asıl alacağa yönelik fazlaya dair iptal talebinin reddine, yasal şartları oluştuğu kanaati ile davalılar sorumluluğunun müteselsil kefil sıfatıyla olduğu da göz önüne alınarak davalılar borçlarının likit olduğu kabul edilerek davalılar yönünden ayrı ayrı olmak üzere İİK 67/son gereği hükmolunan tutarın %20’si olarak hesaplanan; 12.938,57 TL icra inkar tazminatının davalı …’den alınarak davacıya verilmesine, 12.938,57 TL icra inkar tazminatının davalı …’den alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1- Davanın KISMEN KABULÜ ile; davalıların … İcra Müdürlüğü’nün …/… Esas sayılı dosyasına yaptıkları itirazın kısmen iptali ile davalı yanlar ile sınırlı olmak kaydıyla takibin davalı … yönünden 64.692,85 TL, davalı … yönünden 64.692,85 TL asıl alacaklar yönünden devamına, asıl alacağa yönelik fazlaya dair iptal talebinin reddine,
– Davalılar yönünden ayrı ayrı olmak üzere İİK 67/son gereği hükmolunan tutarın %20’si olarak hesaplanan; 12.938,57 TL icra inkar tazminatının davalı …’den alınarak davacıya verilmesine, 12.938,57 TL icra inkar tazminatının davalı …’den alınarak davacıya verilmesine,
2- Karar tarihi itibariyle alınması gerekli 8.838,34 TL karar ve ilam harcından evvelce alınan 1.440,87 TL peşin harcın mahsubu ile hazineye irad kaydına, bakiye 7.397,47 TL karar ve ilam harcının DAVALILARDAN 1/2 ORANINDA TAHSİLİ HAZİNEYE İRAD KAYDINA, söz konusu tutar ile ilgili 492 sayılı harçlar kanunu 28. Madde uyarınca kararın tebliğinden itibaren 1 ay içerisinde tahsil harç müzekkeresi düzenlenmesine,
3- 6325 Sayılı yasanın 18/A-11 maddesi göz önüne alındığında davacı tarafından yatırılan gider avansından kullanılan 835,10 TL (tebligat, müzekkere ve bilirkişi masrafı olmak üzere) yargılama gideri ile yatırılan toplam harç tutarı olan 1.495,27 TL’den oluşan toplam 2.330,37 TL yargılama giderinin davalı …’DEN (davalı …’nin bu tutarın2.212,41 TL’sinden sorumlu olması kaydıyla) ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE, bakiye yargılama giderinin DAVACI ÜZERİNDE BIRAKILMASINA,
4- Davacı tarafından yatırılan gider avansından arta kalan 109.90 TL’nin 6100 sayılı HMK’nın gider avans tarifesinin 5. maddesi gereğince davacı tarafa İADESİNE,
5- Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihindeki A.A.Ü.T. gereğince kabul tutarı üzerinde hesaplanan;
– 9.210,06 TL vekalet ücretinin DAVALI …’DEN ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE,
– 9.210,06 TL vekalet ücretinin DAVALI …’DEN ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE,
6- Davalı … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihindeki A.A.Ü.T. gereğince ret tutarı üzerinde hesaplanan 5.100,00 TL vekalet ücretinin DAVACIDAN ALINARAK DAVALI …’ye VERİLMESİNE,
– Diğer davalı … kendisini vekil ile temsil ettirmiş ise de 6325 Sayılı yasanın 18/A-11 maddesi göz önüne alındığında arabuluculuk toplantısına mazeretsiz katılmadığından adı geçen davalı … lehine VEKALET ÜCRETİ TAKDİRİNE YER OLMADIĞINA,
7- Dava açmadan evvel dava şartı kapsamında başvurunun yapıldığı sabit olduğundan 1.360,00 TL arabuluculuk ücretinin Hazine tarafından ilgili arabulucu …’a ödenmesi halinde, bu ücretin 6831 sayılı Kanun kapsamında DAVALILARDAN TAHSİLİ İLE HAZİNEYE İRAT KAYDINA, bu hususta Hazineye müzekkere yazılmasına,
8- Dair davacı vekilinin ve davalılar vekilinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İzmir Bölge Adliye mahkemeleri nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 08/04/2022

Katip …
(e-imzalıdır)

Hakim …
(e-imzalıdır)