Emsal Mahkeme Kararı İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/734 E. 2022/619 K. 13.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/734
KARAR NO : 2022/619

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 11/12/2020
KARAR TARİHİ : 13/09/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından Mahkememize sunulan dava dilekçesinde özetle; davalı ile arasında ticari bir ilişkinin olduğu, davacının davalı şirketin ticari mal üretmekte kullandığı kimyevi maddelerin üretimi ve satımını yaptığı davalı tarafça farklı zamanlarda mal alımı yapıldığı ve borca mukabil Denizbank …. Şubesi’nden temin edilen 28/03/2020 tarihli çeki keşide ederek davacıya verdiği, davalının ödeme yapacağını bildirerek davacıyı oyaladığı ve bu nedenle çekin ibraz süresinin geçtiği ve çekin vasfını yitirdiği, yapılan ticari alışveriş neticesinde davalı tarafça çek bedeli olan 85.000,00 TL’nin ödenmediği anlaşılmakla bu tutarın tahsili yönünden İzmir 23. İcra Müdürlüğü’nün …/… Esas sayılı dosya üzerinden başlatılan ilamsız takibin davalı tarafından borcun tamamına itiraz edildiği, yapılan itirazın kötü niyetli olduğu, çek altındaki imzaya davalı tarafça itiraz edilmediği, mahkemece inceleme yapılmak istenirse davacı tarafın kayıtları nezdinde haklılığın ortaya çıkacağı, alacağın likit olduğu, bu kapsamda takip miktarının %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatının davalıdan tahsil edilmesinin talep edildiği ve bunun yanı sıra davalının çekin bankaya ibrazını engellemiş ve davacının yasal haklarını kullanmasına engel olduğu ve davalının mallarını kaçırma ihtimalinin olduğu, dava sonunda verilecek kararın bu nedenle infaz kabiliyetinin ortadan kalkması durumu olduğu ve bunun davacının ileride telafisi mümkün olmayan zararlarına neden olacağı belirtilerek teminatsız ya da uygun görülecek tutarda teminat karşılığında davalı aleyhine ihtiyati haciz talep edildiği görülmüştür.
Davalı tarafından cevap dilekçesi sunulmadığından davanın davalı tarafça inkar çerçevesinde savunulduğu böylelikle dilekçelerin teatisi aşaması usulüne uygun tamamlanmakla taraf teşkili sağlanmış ve yine usulüne uygun olarak tahkikat aşamasına geçilmiştir.
DELİLLER:
İzmir 23. İcra Dairesi’ne ait …/… Esas sayılı dosya aslı, Bornova Vergi Dairesi Müdürlüğü’nün yazı cevabı, İzmir Ticaret Sicili Müdürlüğü’nün yazı cevabı, Akbank T.A.Ş. Genel Müdürlüğü’nün yazı cevabı, Denizbank A.Ş.’nin yazı cevabı, Bursa 3. ATM’nin …/… Talimat sayılı dosyası üzerinden SMMM bilirkişisi … tarafından hazırlanan 28/05/2021 havale tarihli kök rapor ile yine aynı Mahkemenin …/…. Talimat sayılı dosyası üzerinden alınan ek rapor, nitelikli hesaplama uzmanı … tarafından hazırlanan 10/05/2022 havale tarihli bilirkişi raporu dosyamız arasındadır.
İzmir 23. İcra Dairesi’ne ait …/… Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; Mahkememiz davacısı tarafından davalı aleyhine 85.000,00 TL asıl alacak, 4.418,84 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 89.418,84 TL alacak üzerinden Bursa 1. İcra Müdürlüğü’nün …/… Esas sayılı dosyası üzerinden ilamsız takip başlatıldığı, davalı tarafça yetkiye ve borca itiraz dilekçesinin sunulduğu, bu kapsamda adı geçen icra müdürlüğünce yetkisizlik kararı ile dosyanın yukarıda bahsi geçen İzmir İcra Müdürlüğü’nün esasına kaydedildiği ve gönderilen ödeme emrinin tebliği üzerine davalı tarafça süresinde borca itirazın sunulduğu ve takibin durdurulduğu iş bu davanın yasal 1 yıllık süresi içerisinde açıldığı görülmüştür.
Mahkememizce 23/02/2021 tarihli duruşmada verilen ara karar gereği Bursa Nöbetçi ATM’ne talimat yazılarak ve ekinde dosyanın gönderilmesi ile Mahkememizce yapılan uyuşmazlık tespiti göz önüne alınarak taraflar arası ilişkinin ne zaman başladığı, ne şekilde seyrettiği, bu ilişki kapsamında davacının davalıdan deftere yansıma şekli itibari ile icra takibindeki gibi alacaklı olup olmadığının tespit ve değerlendirilmesine esas raporun sunulması için yazılan talimata Bursa 3. ATM’nin …/…. Talimat dosyası üzerinden SMMM bilirkişisi … tarafından hazırlanan 28/05/2021 havale tarihli raporun sunulduğu ve taraflara usulüne uygun olarak tebliğ edildiği görülmüştür. Söz konusu raporun incelenmesinde özetle ” davacının 2019 ve 2020 yıllarında ticari defterlerini e-defter olarak tuttuğu, beratların kanuni süre içerisinde oluşturulduğu davacı tarafından davalı aleyhine 03/05/2019-31/10/2019 tarihleri arasında 7 adet fatura üzerinden 277.707,36 TL tutarında borç kaydedildiği, davalı tarafından davacıya verilen 19/10/2019 tarihindeki Denizbank’a ait 28/03/2020 vade tarihli 85.000,00 TL bedelli çekin ödenmediği, bu hususta davalı aleyhine davacının 16/04/2020 tarihinde borç kaydı girildiği, davacı tarafından … ve … no.lu çek yaprak bedelinin tahsilinden sonra davalıdan 83.050,00 TL alacaklı gözüktüğü, borcun tahsili yönünde herhangi bir ihtarın olmadığı, davalının icra takibinden sonra 01/09/2020 tarihinde davacıya 05/03/2021 vade tarihli 11.500,00 TL bedelli çek ile ödeme yaptığı” şeklinde kanaatlerin belirtildiği görülmüştür. Söz konusu rapora karşı davacı vekilince beyan dilekçesinin sunulduğu, davalı vekilince beyan yahut itirazda bulunulmadığı görülmüştür.
Mahkememizce kök raporda bahsedilen bir kısım çekler ile alakalı gerekli yazışmaların yapılması ve daha sonrasında tali,mat mahkemesi aracılığıyla rapor hazırlayan bilirkişiye dosyanın tevdisi yönündeki 21/10/20121 tarihli duruşmada verilen ara karar kapsamında hazırlanan 08/01/2022 havale tarihli ek raporun dosyaya sunulduğu ve taraflara usulüne uygun olarak tebliğ edildiği görülmüştür. Söz konusu raporun incelenmesinde özetle; ” davacı kayıtlarında davalı ödemesi olarak görülen 08/10/2019 yevmiye kayıt tarihli çekin yine davacı kayıtlarında davalı borcu olarak görülen 16/04/2020 yevmiye kayıt tarihli çek ile aynı olduğu, davalı ödemesi olarak görülen 08/04/2020 yevmiye kayıt tarihli çek ile davalı borcu olarak görülen 01/07/2020 yevmiye kayıt tarihli çekin de aynı çek olduğu, davalının davacıya verdiği Denizbank … Şubesine ait keşidecisi … olan e… nolu 80.000,00 TL bedelli çekin karşılıksız çıkması nedeni ile davacıya 2.225,00 TL yaprak bedelinin ödendiği, davalı ödemesi olarak görülen 18*/10/2019 yevmiye kaydında yer alan 3 adet çeklerden 12.000,00 TL’lik çekin davalı borcu olarak görülen 01/07/2020 yevmiye kayıt tarihli çek ile aynı olduğu, bu çekin Akbank … şubesine ait olduğu ve çekten kaynaklı 2.225,00 TL yaprak bedelinin davacıya ödendiği hususlarında ara karar gereği tespitlerin yapıldığı” şeklinde kanaat belirtildiği görülmüştür. Söz konusu ek rapora karşı davacı vekilince beyan dilekçesinin sunulduğu, davalı vekilince beyan yahut itirazda bulunulmadığı görülmüştür.
Mahkememizce 22/03/2022 tarihli duruşmada verilen ara karar kapsamında nitelikli hesaplama uzmanı … tarafından BK 100 kapsamında hazırlanan 10/05/2022 havale tarihli raporun dosyaya sunulduğu ve taraflara usulüne uygun olarak tebliğ edildiği görülmüştür. Söz konusu raporun incelenmesinde özetle “icra takibi konusu olan çekin adi takibe konu edildiği, icra kapak hesabı göz önüne alındığında dava tarihinden sonra 05/03/2021 de yapılan ödeme göz önüne alındığından yapılan hesaplama neticesinde davacının 85.000,00 TL asıl alacağı ve 7.939,64 TL icra vekalet ücreti alacağının kaldığı ” şeklinde hesaplama yapıldığının belirtildiği görülmüştür. Söz konusu rapora karşı davacı vekilince beyan dilekçesinin sunulduğu, davalı vekilince beyan yahut itirazda bulunulmadığı görülmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda; tarafların iddia ve savunmaları, deliller ve tüm dosya kapsamına göre;
Yapılan inceleme neticesinde davalının iş bu davaya cevap vermediği göz önüne alındığında davacı tarafça davalı aleyhine İzmir 23. İcra Müdürlüğü’nün …/… esas sayılı dosyası üzerinden toplam 89.418,84 TL alacağın tahsili bakımından ilamsız takip başlatıldığı ve yapılan itiraz üzerine takibin durduğu konularında bir uyuşmazlık olmadığı tespit edilmiştir.
Yukarıdaki yapılan tespit göz önüne alındığında taraflar arası uyuşmazlığın taraflar arası ticari ilişkiden kaynaklı olarak davacının davalıya kimyevi maddeleri satıp satmadığı, bu alım satımın varlığına kanaat getirilmesi halinde davacının icra takibindeki tutar kadar davalıdan alacaklı olup olmadığı bu kapsamda davalının borca itirazının haklılık teşkil edip etmediği ve davacı yanca istem konusu edilen icra inkar tazminat talebinin yerinde olup olmadığı konularında yapılacak incelemeye esas açılan itirazın iptali davası olduğu anlaşılmıştır.
Uyuşmazlığın esası bakımından değerlendirmeye geçmeden evvel şu hususların belirtilmesinde fayda vardır; dosyaya kazandırılan müzekkere cevaplarına göre mahkememiz davalısının tacir olduğu anlaşılmakla uyuşmazlık bakımından görevli olunduğu kanaatine varılmış ayrıca Mahkememizce 6102 sayılı TTK’nın 222/3 ihtaratı ile taraflara ticari defter ve belgelerin sunulması yahut nerede olduğunun bildirilmesine yönelik yasal ihtaratın usulüne uygun tebliğine rağmen ihtarat gereğinin sadece davacı tarafça yerine getirildiği anlaşılmakla davacı ticari defter ve kayıtlarının iş bu dava bakımından davacı lehine delil kabul edilmesi gerektiği kanaatine de varılmıştır.
Her ne kadar kazandırılan mali müşavir kök ve ek raporuna davacı yanca beyanda bulunulmuş ise de bir takım hususların ek rapor ile karşılandığı bu nedenle her iki raporun da bir bütün olarak değerlendirilmesi gerektiği kanaatine varılmakla ek rapor ile karşılanan ve aşağıda belirtilen husustaki yeniden hesaplama haricinde raporların yeterli teknik incelemeyi içerdiği, denetime elverişli ve bu nedenle hüküm kurmaya elverişli olduğu kanaatine varılmıştır.
Yine her ne kadar kazandırılan nitelikli hesap raporuna davacı vekili tarafından beyan ile Mahkememizin söz konusu ödeme yönünden bir değerlendirme yapılmadan bunun icra müdürlüğünce göz önüne alınması yönünde talepte bulunulmuş ise de davacı taraftaki kayıt tarihi itibariyle de durumun değerlendirilmesi gerektiği göz önüne alınarak nitelikli hesaplama uzmanından rapor talep edilmiş, bu doğrultuda dosya kapsamına göre davacı vekilinden alınan beyan göz önüne alındığında davacı kayıtlarında takip tarihi ile dava tarihi arasında davalı ödemesi olarak 01/09/2020 kayıt tarihli 11.500,00 TL’lik çek tahsilatının her ne kadar dava tarihinden önce olduğu gözükmekte ise de çekin vade tarihi olan 05/03/2021 tarihindeki ibraz ile tahsilatının sağlandığı bu anlamda ödemenin 05/03/2021 tarihi olarak ve dolayısıyla dava tarihinden sonra yapıldığı kanaatine varılmıştır.
Yukarıdaki kanaatler göz önüne alınmakla, dosya kapsamına kazandırılan SMMM bilirkişisi kök ve ek raporu ile dosya kapsamındaki diğer delillerin bir bütün olarak incelenmesi neticesinde taraflar arasında ticari bir ilişkinin bulunduğu, bu ilişki gereği davacının kimyevi maddeler üretip satan konumunda davalının ise bu maddeleri davacıdan alan konumunda olduğu, davacı kayıtlarına göre bu ticari ilişkiden kaynaklı davacının davalı aleyhine 7 adet olmak üzere toplam 277.707,36 TL tutarında fatura tanzim ettiği, davalı tarafça çeşitli tarihlerde rapordaki belirtilen tutarlardan da anlaşılacağı üzere bir kısım ödemeler yapıldığı, ek rapor ile karşılandığı anlaşılan 85.000,00 TL’lik dava konusu çeke dair ters kayıt haricinde davacının davalı ödemesi olarak 08/04/2020 tarihinde girdiği … seri nolu 80.000,00 TL’lik çekin karşılıksız çıkması sebebi ile yine bunu 01/07/2020 tarihinde ters kayıt altına aldığı ancak bu çekten kaynaklı 2.225,00 TL’lik yaprak bedelinin tahsil edildiği, yine davacıda davalı ödemesi olarak görülen 18/10/2019 tarihindeki 3 adet çek giriş kaydındaki 39.500,00 TL’yi oluşturan … seri no.lu 12.000,00 TL bedeli çekin karşılıksız çıkması sebebi ile yine bunun ters kayıt altına aldığı ancak bu çekten kaynaklı 2.225,00 TL’lik yaprak bedelinin tahsil edildiği, bu açıklamalar göz önüne alındığında her ne kadar bilirkişi kök raporunda davacının ticari defter ve kayıtlarına göre alacağının … olduğu belirtilmiş ise de karşılıksız çıktığı anlaşılan çekler göz önüne alınarak yeniden yapılan hesaplama ( bu çeklerin davalı ödemesinden çıkartılarak) neticesinde davacının takip tarihi itibariyle davalıdan 95.050,00 TL tutarında alacağının bulunduğu anlaşılmıştır.
Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde taraflar arasında yukarıda belirtildiği şekilde kurulan ticari ilişkiden kaynaklı davacının davalıya üretip sattığı ürünlere yönelik davalı aleyhine 7 adet olmak üzere toplam 277.707,36 TL tutarında fatura tanzim ettiği, bunun davacının ticari defter ve kayıtlarında yer aldığı, 6100 sayılı HMK’nın 222/3 maddesi ihtarat sonucu davalı yanca herhangi bir işlem yapılmadığı gibi beyanda da bulunulmadığından davacının kayıtlarının davacı lehine delil olarak kabul edilmesi gerektiği, davalı tarafça davacıya dava konu çeke dair yapılan 85.000,00 TL’lik ödemenin çekin yasal süresi içerisinde ibraz edilmemesi sebebi ile davacı tarafça tahsil edilmediği, yine davalı tarafça davacıya kayıtlarda görülen … seri nolu 80.000,00 TL’lik ve … seri no.lu 12.000,00 TL’lik çeklerin karşılıksız çıkması sebebi ile yaprak bedelleri haricindeki tutarın davacı tarafça tahsil edilmediği buradan hareketle yaprak bedelleri haricindeki diğer tutarlar yönünden yukarıda belirtildiği gibi oluşturulan ters kaydın yerinde olduğu gibi dava konusu çeke yönelik de oluşturulan ters kaydın yerinde olduğu yukarıda belirtildiği gibi 7 adet fatura bedelinden davalı ödemesi olarak kabul edilen toplam 182.657,36 TL’nin düşülmesi ile davacının davalıdan takip tarihi itibariyle 95.050,00 TL alacağının bulunduğu, takip konusu çekin söz konusu bu alacak içerisinde yer aldığı, davacı vekil beyanına göre dava tarihinden sonra davalı ödemesi olan 11.500,00 TL’nin takip konusu olan çekten kaynaklı alındığının kabul edildiği böylece taleple bağlılık ilkesi gereği çek bedeli olan ve icra takibi konusu asıl alacak tutarını oluşturan 85.000,00 TL yönünden davacının talepte bulunmasının haklı olduğu gibi davacı tarafça takip talebinde ayrıca işlemiş faiz yönünden talepte bulunulduğu, bu hususun ayrıca bilirkişi incelemesi yapılmasını gerektirir bir durum olmadığı kanaatine varılmakla birlikte takip konusu çekin tarihinin 28/03/2020 olduğu, takip tarihinin de 13/08/2020 tarihi olduğu ve söz konusu tarih aralığındaki avans faizin yıllık % 15 olduu göz önüne alındığında resen yapılan hesaplama neticesinde;
Faiz Başlangıç
Faiz Bitiş
Alacak miktarı
Faiz Oranı
Gün
Faiz Tutar
28/03/2020
13/08/2020
85.000,00 TL
Yıllık % 15
138
4.820,55 TL
olarak hesaplandığı bu nedenle taleple bağlılık ilkesi göz önüne alındığında ve davalı yönden de çekin ödeme tarihi belli olduğundan davacının gerek faiz talebinde gerekse icra takibindeki talep ettiği 4.418,84 TL tutar yönünden haklı olduğu kanaatine varılmakla birlikte açılı davanın kabulü ile; İzmir 23. İcra Müdürlüğü’nün …/… Esas sayılı dosyası üzerinden yürütülen takibe yönelik yapılan itirazın iptali ile takibin 85.000,00 TL asıl alacak ve 4.418,84 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 89.418,84 TL’nin tahsili bakımından devamına, 05/03/2021 tarihinde işbu icra dosyası yönünden davalı yanca yapıldığı kabul edilen 11.500,00 TL’lik ödemenin icra müdürlüğünce tahsil tarihi dikkate alınarak infazda değerlendirilmesine, İİK 67/son gereği hükmolunan tutarın %20’si olarak hesaplanan 17.883,76 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1- Davanın KABULÜ ile; İzmir 23. İcra Müdürlüğü’nün …/… Esas sayılı dosyası üzerinden yürütülen takibe yönelik yapılan itirazın iptali ile takibin 85.000,00 TL asıl alacak ve 4.418,84 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 89.418,84 TL’nin tahsili bakımından devamına,
– 05/03/2021 tarihinde işbu icra dosyası yönünden davalı yanca yapıldığı kabul edilen 11.500,00 TL’lik ödemenin icra müdürlüğünce tahsil tarihi dikkate alınarak infazda değerlendirilmesine,
– İİK 67/son gereği hükmolunan tutarın %20’si olarak hesaplanan 17.883,76 TL icra inkar tazminatının DAVALIDAN ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE,
2- Karar tarihi itibariyle alınması gerekli 6.108,21 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 1.527,06 TL (1.079,97 TL peşin harç ile icra dosyasından alınan 447,09 TL’den oluşan) harcın mahsubu ile hazineye irad kaydına, bakiye 4.581,15 TL karar ve ilam harcının DAVALIDAN TAHSİLİ HAZİNEYE İRAD KAYDINA, söz konusu tutar ile ilgili 492 sayılı harçlar kanunu 28. Madde uyarınca kararın tebliğinden itibaren 1 ay içerisinde tahsil harç müzekkeresi düzenlenmesine,
3- Davacı tarafından yatırılan 1.134,37 TL ( 1.079,97 TL peşin harç ile 54,40 TL başvuru harcından oluşan) harç ile gider avansından kullanılan 1.652,20 TL (tebligat ücreti, posta masrafı ve bilirkişi ücretinden oluşan) yargılama giderinden oluşan toplam 2.786,57 TL’nin DAVALIDAN ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE,
4- Davacı tarafından yatırılan gider avansından arta kalan 0,30 TL ile ihtiyati haciz harcı olarak yatırılan ve talebin reddine dair karar göz önüne alınarak kesinleştiği anlaşılan 89,60 TL ihtiyati haciz harcının 6100 sayılı HMK’nın gider avans tarifesinin 5. maddesi gereğince DAVACI TARAFA İADESİNE,
5- Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihindeki A.A.Ü.T. gereğince hesaplanan 14.307,01 TL vekalet ücretinin DAVALIDAN ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE,
6- Dosya arasında bulunan İzmir 23. İcra Dairesi’nin …/… Esas sayılı icra dosyasının kararın kesinleşmesinden sonra adı geçen Müdürlüğe İADESİNE,
7- Dava açmadan evvel dava şartı kapsamında başvurunun yapıldığı sabit olduğundan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin Hazine tarafından ilgili arabulucu …’a ödenmesi halinde, bu ücretin 6831 sayılı Kanun kapsamında DAVALIDAN TAHSİLİ İLE HAZİNEYE İRAT KAYDINA, bu hususta Hazineye müzekkere yazılmasına,
8- Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İzmir Bölge Adliye mahkemeleri nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı.13/09/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır