Emsal Mahkeme Kararı İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/698 E. 2021/1010 K. 21.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/248 Esas
KARAR NO : 2021/1007

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 02/06/2020
KARAR TARİHİ : 21/12/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Dava vekili dava dilekçesinde özetle; davalı borçlu …) td:Şti ( … olarak anılacaktır) aleyhine İzmir … icra Müdürlüğü … E. sayılı icra dosyası ile 25.02.2020 tarihinde icra takibi başlatıldığını ve ödeme emri karşı tarafa 01.03.2020 tarihinde tebliğ olduğunu, Davacı …. A.Ş (Bundan böyle … veya müvekkili Şirket olarak anılacaktır) tarafından davalı tarafça sözleşmeden doğan edimlerini yerine getirilmemesi üzerine bedelin iadesi talebi ile başlatılan icra takibine borçlu haksız olarak 07.03.2020 tarihinde itiraz etmiş, işbu itiraz neticesinde İcra takibinin durdurulduğunu, Davalı borçlu …’un borca itirazı haksız olduğunu, davalı, müvekkili şirketi 19.12.2019 tarihinde halihazırda abonesi bulunduğu … adına ziyaret ettiği izlenimi yaratmak suretiyle, … logosunu, kartvizitlerini, internet sitesi alan adını (…) ve broşürlerini kullanarak müvekkil şirketin güvenini kazandığını ve müvekkil şirket ile davalı arasında 24.12.2019 tarihli Telekomünikasyon SMS Hizmetleri- Abonmanlık” Sözleşmesi imzalandığını, dava konusu uyuşmazlık haricinde …’a 1.792)66-TL cayma bedeli ödendiğini, fesih iradesi tarafına ulaşan … tamamen, kökü niyetle; 24.02.2020 tarihinde müvekkil şirketin internet ve telefon hatlarınızı Kesilmesine sebebiyet verdiğini, hiçbir yasal dayanağı olmayan şekilde 3.850,00-TL cayma bedelinin taraflarına ödendiğini, mecburen bu bedeli itirazi kâyıtla ödemek durumunda kaldıklarını, Davalının kötü niyetli ve dürüst tacire asla yakışmayan davranışları ‘üzerine 25.02.2020 tarihinde İzmir … icra Müdürlüğü’nün …/E. numaralı dosyası üzerinden takip başlatıldığını, Davalı borçlu şirkete ait borç tutarı ödeme belgelerinden. Kolaylıkla belirlenebilir ve likit durumda olduğunu, davalı borçlu …’un itirazının haksızlığı açık olup, müvekkilinin alacağının” tahsilini geciktirmek amacıyla itirazda bulunan davalı- borçlurun bugüne kadar müvekkile herhangi bir ödeme yapmadığı gibi müvekkillini de oyalamış olduğu ve basiretli tacir gibi davranmadığı da göz önüne alındığında aleyhine icra’inkâr tazminatına hükmedilmesi gerektiği Ayrıca davalı- borçlu … bu tutumu ile aleyhine “icra takibi yapılmasına ve de itiraz ederek icra takibini durdurmak suretiyle de davanın açılmasına bizzat sebebiyet verdiğini, herhangi bir yargılamaya ihtiyaç olmayan alacağa rağmen davalı borçlunun müvekkilinin alacağını ödemediği gibi tahsilini durdurmak ve/veya geciktirmek amacıyla yapmış olduğu haksız ve mesnetsiz itirazı nedeniyle davalı-borçlu aleyhine %20’den aşağı olmamak kaydıyla icra inkâr tazminatına hükmedilmesini ve davanın davalının bayisi bulunduğu” … Mahallesi … Cad. No: … Bayraklı/İzmir” adresinde mukim …. Ltd. Şti’ne ihbarına ve yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesi talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı …. Ltd. Şti. Vekili cevap dilekçesi ile özetle; Davalı müvekkili şirket …. Ltd. Şti.’nden mal ve hizmet satın almaları ve ilave hizmetler de ekleyerek kendi müşterilerine satış yapma şeklinde sui generis bir sözleşme ile kendi müşterilerine satış yapmakta olduğunu, ancak davalı müvekkil …. Ltd. Şti. müşterileri yine … Abonmanlık Sözleşmesi imzalamakta ve … müşteri olduğunu, Bununla birlikte davalı müvekkil şirket … hatlı numara tesis etme (talep edilmesi halinde), firmaya özel anons kaydı oluşturma, sınırsız görüşme imkanı sunma, fax to mail ve sms paneli kurma edimlerini sunduğunu, Taraflar arasında yapılan sözleşme (eki niteliğinde olan protokolde de yazılı olduğu üzere) peşin ödemeli olarak yapıldığını, davacı şirket davasında özetle; davalının edimlerini yerine getirmemesi nedeni ile sözleşme bedelinin iadesini talep etmekte, …. Ltd. Şti. İle BTK ‘ya yapılan yazışma ve şikayeti sunarak haklılığını iddia etmekte olduğunu, ancak, BTK’ ya yapılmış olan şikayetin hiçbir yasal dayanağının bulunmadığını, Kulaktan dolma denebilecek tarzda, delilsiz ve belgesiz bir şikayetten ibaret olduğunu, …. Ltd. Şti. İle davacı şirket arasında yapılan yazışmada ise davalı müvekkilin bir kusurunun olmadığı ortaya çıktığını, … tarafından davacı şirkete gönderilen cevabi yazıda müvekkil şirketin bir eksikliğinin olmadığı gibi davacı …’ nın, müvekkil şirket tarafından sunulan hizmetin kullanıldığı kullanıldığı da açıkça beyan edildiğini, Davacı …’ nın müvekkilin sunduğu hizmet kapsamında 147 çağrı yapıldığı ve toplam 2 saat 50 dakika ve 42 saniye başarılı görüşme olduğu tespit edildiğini, Sadece bu durumun dahi müvekkilin edimlerini yerine getirdiğini ispat ettiğini, Davacı şirket tarafından dava dilekçesinde sözleşmeden dönme hakkını kullandıklarını ve sözleşme bedelinin iadesini talep ettikleri belirtmekte ise de hukuken bu taleplerinin karşılığı mümkün olamayacağını, müvekkilin sunmuş olduğu hizmetin bulunduğunu ve bu durum göz ardı edilmemesi gerektiğini, Ancak taraflardan birinin fesih iradesini ortaya koyduktan sonraki dönemden itibaren geçerli olacak şekilde fesih yapılabileceğini burada davacı tarafından kullanılmış olan sms ya da dakikaların taraflarına iadesi söz konusu olamayacağını veyahut davacı satın alınmış alanın ya da davacı için yapılmış olan anons kayıtlarının iadesi söz konusu olamayacağını, davalı müvekkilinin davacı …’ ya karşı üzerine düşen edimleri yerine getirdiğini, Sistemi bundan sonra kullanıp kullanmamak tamamen müşterinin (söz konusu davada davacı …) takdirinde olduğnu, Davacı tarafın müvekkil tarafından sunulan hizmeti kullanmak istememesi ve hatlarını taşıtmak istemesi durumunda (özellikle de sistem çalışırken) taraflar arasında imza altına alınmış olan protokolde yer alan cezai bedeli ödeyerek sistemden ayrılabileceğini, Davacı tarafından dava dilekçesinde her ne kadar icra inkar tazminatının koşullarının oluşmasından bahisle icra inkar tazminatı talep edilmiş ise de -aleyhe kabul anlamına gelmemek kaydı ile- likit bir alacak söz konusu olmadığından talep sadece bu nedenle haksız ve reddi gerektiğini, Ayrıca açılmış olan takibin haklı olması koşulu da gerçekleşmediğini, Takibin haksız olduğu yapılacak yargılama neticesinde ortaya çıkacaktır ve bu nedenle davacı tarafın kötüniyet tazminatı ödemesi gerekeceğini, bu nedenlerle haksız davanın reddine, davacı …. A.Ş.’nin icra inkar tazminatı talebinin reddine ve aleyhine kötüniyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve ücretinin vekaletin davacı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
İzmir … icra Müdürlüğünün … E. Sayılı takip dosyanın incelenmesinde; davacı alacaklı tarafından, davalı borçlu hakkında 7.099,00-TL’si asıl alacak, 32,09-TL’si işlemiş temerrüt faizi ve 3.850,00-TL’si asıl alacak olmak üzere toplam 10.981,09-TL alacağın tahsili amacıyla ilamsız icra takibi başlatılmıştır.
Kendisine usulüne uygun olarak 01/03/2020 tarihinde ödeme emri tebliğ edilen davalı borçlu yasal süre içinde verdiği 07/03/2020 havale tarihli dilekçesi ile; böyle bir borcunun olmadığını ileri sürerek, borca, faize ve tüm fer’ilerine itiraz etmiştir.
Mahkememiz ara kararı gereğince; dosyanın SMMM bilirkişine tevdii ile davacı şirkete ait ticari defter ve kayıtlar üzerinde uyuşmazlık hususlarında mahkememiz dosyası Bursa ATM’sine gönderilerek hazırlanan 06/03/2021 tarihli raporun dosyaya sunulduğu ve taraflara usulüne uygun olarak tebliğ edildiği görülmüştür. Söz konusu raporun sonuç kısmında davacının yasal defterlerinin açılış ve kapanış onaylarının TTK’nun 64/3 maddesi gereği zamanında yaptırıldığı, kayıtların muhasebe ve tek düzen hesap planı kurallarına uygun olarak birbirini doğrular şekilde işlenmiş ve sahibi lehine delil olma vasfına haiz olduğu, sonuç olarak davacının davalıdan dava ve takip tarihi itibarı ile 10.949,00-TL alacaklı bulunduğu görüş ve kanaatine varılmıştır.
Mahkememiz ara kararı gereğince mahkememiz dosyasının SMMM bilirkişisi …’e tevdii edildiği ve 17/08/2021 havale tarihli raporunda özetle; İcra dosyası uyap çıktısı, dava dosyası, dava dosyasında mevcut bilirkişi raporu ile davalı … Ltd.Şti.’nin 2019-2020 yılı yasal defterleri üzerinde yapılan incelemeler sonucunda, işbu raporun inceleme, değerlendirme ve tespitler bölümünde ayrıntısı ile belirtildiği gibi, Davalı … Ltd.Şti.’nin 2019-2020 yılına ait yasal defterlerinin açılış ve kapanış onaylarının yasal süresi içerisinde yaptırılmış olduğu, muhasebe kayıtlarının usulüne uygun tutulduğu, yevmiye defteri kayıtları ile kebir defterlerinin uyumlu olduğu, tarafların yasal defterlerine göre, davalı … Ltd.Şti.’nin 25.02.2020 icra takip tarihi itibari ile 6.850-TL borç bakiyesi ve 02.06.2020 dava tarihi itibari ile 10.949-TL borç bakiyesi bulunduğunun kabul edilebileceği, taraflar arasında düzenlenen 24.12.2019 tarihli … Hizmetleri Abonelik Sözleşmesi kapsamında davalı … Ltd.Şti.’nin sözleşmeden doğan sorumluluk ve yükümlülüklerinin tam ve eksiksiz yerine getirilip getirilmediği, davalının bir kusurunun bulunup bulunmadığı, davacının işbu sözleşme kapsamında bir hizmet alıp almadığı hususlarının uzmanlık alanımın dışında olması sebebi ile Sayın Mahkemenin gerekli görmesi halinde konusunda uzman bir teknik bilirkişi vasıtası ile tespitinin mümkün olabileceği, tarafların yasal defterlerinin doğru olduğunun, davalının sözleşme kapsamındaki edimlerini yerine getirmediğinin ve icra takip tarihindeki yasal defterlerde mevcut bakiyelerin dikkate alınması gerektiğine karar verilmesi durumunda, davacı ….A.Ş.’nin işbu davaya esas İzmir … icra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasına istinaden davalı … Ltd.Şti.’nden 25.02.2020 icra takip tarihi itibari ile 6.850-TL’si Asıl Alacak, 13.56-TL/”si İşlemiş Faiz olmak üzere 6.863,56-TL tutarında toplam alacak talep edebileceği, tarafların yasal defterlerinin doğru olduğunun, davalının sözleşme kapsamındaki edimlerini yerine getirmediğinin, icra takip tarihinden sonra düzenlenen ve tarafların yasal defterlerinde kayıtlı bulunan faturanın iade faturası olması sebebi ile takip tarihinden önce dikkate alınabileceğine karar verilmesi durumunda, davacı ….A.Ş.’nin işbu davaya esas İzmir … icra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasına istinaden davalı … Ltd.Şti.’nden 25.02.2020 icra takip tarihi itibari ile 10.949-TL’si Asıl Alacak, 32,09-TL’si işlemiş faiz olmak üzere 10.981,09-TL tutarında toplam alacak talep edebileceği görüş ve kanaatini bildirmiştir.
Mahkememiz ara kararı gereğince mahkememiz dosyası Telekominikasyon alanında uzman bilirkişiye tevdii ile, Telekominikasyon bilirkişisi 19/11/2021 havale tarihli bilirkişi raporunda özetle; Davacı şirketin 19/12/2019 tarihinde EFT ile davalı şirket hesabına 7.099,00 TL bedelin gönderilmesine dayanarak davalı şirkete ait “ Protokol “ belgesindeki ;“ ….Ltd.Şti. … Hizmeti kurulumunu 20 iş günü içinde gerçekleştirecektir”İfadesindeki “ Kurulum Süresi” nin başlangıç tarihinin 19/12/2019 olarak kabul edilmesi ve 08/01/2020 tarihinde kurulumun gerçekleştirilmesi gerektiği , davalı şirket tarafından davacı şirkete gönderilen 23/01/2020 tarihli e-posta bilgisinde ; 27/01/2020 pazartesi günü kurulumunuz tamamlanacaktır … kurulumunuzun sistemsel olarak gecikmesinden dolayı sizlerden özür diliyoruz “İfadesi ile kurulumun 08/01/2020 tarihine kadar gerçekleştirilmediği , dosyaya sunulan “ … Hizmetleri Abonelik Sözleşmesi ” nin “ Talep ve Yürürlülük ” maddelerine dayanarak , tesis sürecinin , davalı şirketin bayisi olduğu operatör ….Ltd.Şti. tarafından başlatıldığı , dava konusu hizmetin aktive edilememesi nedeniyle , davalının bayisi olduğu operatör ….Ltd.Şti tarafından tek taraflı olarak başlatılan“Tesis Süreci “ nin “ Hizmet Başlangıcı “ olarak kabul edilemeyeceği ,Abonelik Sözleşmesi Yönetmeliği’nin “ Teslim veya ifa yükümlülüğü Madde 8 (1)” maddesine istinaden , dava konusu hizmetin , davalı şirket “ Protokol “ maddesindeki “ 20 gün “süresi içinde teslim etmediği ve “ … Hizmetleri AbonelikSözleşmesi “nde belirtilen “S.. TARAF, diğer TARAF ‘ı mücbir sebebin ve beklenmeyen halin oluştuğu tarihten itibaren 30 gün içerisinde yazı ile bilgilendirecek ve buna ilişkin belgeler tevsik edilecektir. Maddesindeki ilgili belgeleri davacı şirkete “ tevsik ” ettiğine dair belgenin dosyada bulunmadığı, davacı şirketin imzaladığı sözleşmenin “ Abonelik Sözleşmesi Yönetmeliği”ndeki “Taahhütlü abonelik Madde 14 — (DD)” ve “Taahhütname verme zorunluluğu Madde 15 — (1) ” maddelerinde belirtilen;
a ) “ Belirtilen Süre ” yi içermediği ve süresiz olduğu ,
b ) “ Yazılı Taahhütname “ nin dava dosyasında bulunmadığı , davacı şirket tarafından imzalanmadığı, tespitleriyle , “ Taahhütlü Sözleşme “ olarak kabul edilemeyeceği ve davacı şirketin , Abonelik Sözleşmesi Yönetmeliği’nin “ Sözleşmenin feshi Madde 22 — (1) ” maddesine dayanarak , “ Fesih “ hakkına sahip olacağı ve Bursa … Noterliği’nin 07/02/2020 tarih ve … yemiye numarası ile gönderilen “ Fesih İhbarnamesi “ nin gerek Abonelik Sözleşmesi Yönetmeliği’nin “ Fesih bildirimi Madde 23 — (D” gerekse Türk Ticaret Kanunu’nun “Madde 1586- (3) “ maddelerine uygun olarak davalı şirkete tebliğ edildiği , ayrıca davalı şirketin , davacı şirketin talebini yönetmelik maddesinin kendisine tanınan süre içinde yerine getirmediği , Ayrıca , “… Hizmetleri Abonelik Sözleşmesi” nin ;“ ZZ-MUCBİR SEBEPLER VE BEKLENMEYEN HALLER “ maddesine istinaden , davacı şirketin 19/12/2019 tarihinde “ Hizmet Bedeli” ni davalı şirkete EFT ile göndererek “Kurulum Süresi “nin başladığı ve maddedeki 60 gün süresinin 18/02/2020 tarihinde sonuçlanacağı ve davacı şirketin bildirimsiz “ Fesih ” hakkına sahip olacağı, yapılan bu tespitle , davalı şirket mali defter kayıtlarının incelemesine gerek olmadığı, belirtilen Abonelik Sözleşmesi Yönetmeliği maddelerine dayanarak ,davacı şirketin , Abonelik Sözleşmesi’ni feshedebileceği ve yine aynı yönetmeliğin “ Feshin sonuçları Madde 25-(2) Aboneliğin belirlenen süreler içinde feshedilmediği durumlarda, bu sürelerin bitiminden itibaren mal veya hizmetten yararlanılmış olsa dahi, tüketiciden herhangi bir bedel falep edilemez. (3) Satıcı veya sağlayıcı, fesih bildiriminin hüküm ifade etmesinden itibaren on beş gün içinde tüketici tarafından ödenmiş olan tutarın geri kalan kısmını ve varsa tüketiciden güvence, depozito veya teminat adı altında alınan ücretlerin güncel tutarlarını kesinti yapmaksızın iade etmekle yükümlüdür. Maddelerine istinaden ;
a ) Davacı şirketin , davalı şirkete gönderdiği 19/12/2019 tarihli 7.099,00 TL,
b ) Davalı şirket tarafından kaleme alınan “ Protokol “ deki “Abone … 5 iş günü sonunda iptal etmek isterse …. Ld.Şti. ye yıllık fatura bedelinin 2550’sini cezai şart olarak öder.” Maddesinin uygulanamayacağı ve davacı şirketten “ Kampanya İptal Bedeli” adı altında 3.850,00 TL bedel talep edemeyeceği için davacı şirketin , davalı şirkete gönderdiği 24/02/2020 tarihli 3.850,00 TL, olmak üzere davalı şirketin davacı şirkete toplam 10.949,00 TL tutarı iade etmesi gerektiği sonuç ve kanaatini bildirmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda; tarafların iddia ve savunmaları, deliller ve tüm dosya kapsamına göre;
Dava, taraflar arasında imzalanan sözleşmeden dönme nedeniyle ödenen bedel ile cezai şartın iadesine yönelik başlatılan takibe vaki itirazın iptali davasıdır.
Davacı şirket davalı şirket ile 19/01/2019 tarihinde yıllık … sözleşmesi düzenlemek suretiyle davalı tarafça davacı şirketi … kurulumu ve hizmeti vermek üzere anlaşmışlardır. Davacı tarafça bu anlaşmaya istinaden 7.099,00-TL ödenmiş ve mütakiben davacının internet ve telefon hatlarının kesilmesi nedeniyle davacı tarafça 3.850,00-TL davalı şirket adına ihtirazi kayıtla ödeme yapılmıştır.
Davacı taraf sözleşme gereğince kendisine davalı şirket tarafından tahahhüt edilen hizmetin sunulmadığını iddia edilerek ödemiş olduğu toplam bedelin tahsili amacıyla Bursa … Noterliğinin 07/02/2020 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile davalıya ihtarname gönderilmiş, ihtarname davalı tarafa 02/03/2020 tarihinde tebliğ edilmiştir.
Davalıya yapılan ihtarnameye rağmen davalı tarafça iade edilmeyen bedelin ve ayrıca cayma bedeli olarak ihtirazi kayıtla ödenen bedelin tahsili amacıyla icra takibi başlatılmış, davalı taraf borca, faize ve borcun tüm ferilerine itiraz etmiş ve takip durmuştur.
Davacı tarafından süresinde itirazın iptali davası açılmıştır. Mahkememizce yapılan yargılamada dosya bilirkişiye tevdi edilmiş, tarafların ticari defterleri incelenerek rapor düzenlenmiştir.
Uyuşmazlığın taraflar arasındaki sözleşmeden dolayı davalı tarafın sözleşme kapsamında tahahüt ettiği yükümlülüğünü yerine getirip getirmediği ve bu nedenle davacının ödemiş olduğu bedellerin iadesi koşulların bulunup bulunmadığına yönelik olduğundan dosya telekominikasyon alanında uzman bilirkişiye tevdi edilmiş ve alanında uzman bilirkişi tarafından düzenlenen raporda taraflar arasındaki sözleşme ve protokole göre davalı şirketin bayisi olduğu operatörün dava konusu edilen hizmeti aktive etmemesi nedeniyle sunmamış olduğu, davalının operatörü olan … şirketi tarafından tek taraflı olarak başlatılan tesis sürecinin hizmet başlangıcı olarak kabul edilemeyeceği, davacı tarafından imzalanan süreli bir tahahütnamenin bulunmadığı, bu nedenle sözleşmenin tahahütlü sözleşme olarak kabul edilemeyeceği, davacı şirketin abonelik sözleşmesinin yönetmeliğin 22.maddesi uyarınca sözleşmeye fesih hakkına sahip olduğu, Bursa … Noterliğinin 07/02/2020 tarih ve … yevmiye numaralı fesih ihbarnamesi ile karşı tarafa ihbarda bulunulduğu, ihbarnamenin davalı şirkete tebliğ edildiği, davalı şirketin ihtarnamede belirtilen hususlarda yönetmeliğin ilgili maddesine göre yükümlülüklerini yerine getirmediği, davacı şirketin bu nedenle sözleşmeyi bildirimsiz olarak fesih hakkına sahip olduğu ve abonelik sözleşmesi yönetmeliğinin 25.maddesi uyarınca aboneliğin belirlenen süreler içinde fesih edilmediği durumlarda bu sürelerin bitiminden itibaren mal ve hizmetten yararlanmış olsa dahi tüketiciden herhangi bir bedelin talep edilemeyeceği, fesih bildiriminin hüküm ifade etmesinden itibaren 15 gün içinde tüketici tarafından ödenmiş olan tutarın geri kalan kısmını ve varsa güvence, depozito veya teminat adı altında alınan ücretlerin güncel tutarlarını kesinti yapmaksızın iade etmekle yükümlü olduğu, bu nedenlerle davacı şirketin davalı şirkete gönderdiği 7.099,00-TL ile kampanya iptal bedeli adı altında ödenen 3.850,00’TL’nin davalı tarafça talep edilemeyeceği ve davalı şirketin toplam 10.949,00-TL tutarı iade etmesi gerektiği, bilirkişi raporunun denetime elverişli olduğu, davacı tarafça sözleşmenin fesihinin süresinde yapıldığı, fesih ihbarının usulüne uygun olarak karşı tarafa tebliğ edildiği, ihbar öneli sonrasında davacının faiz talep edebileceği, davacının sözleşmenin fesihi nedeniyle karşı tarafa ödediği bedellerin ve ihbar edilen bedele ihbar öneli sonrasındaki işleyecek faizin tahsili amacıyla davalı hakkında icra takibi başlatıldığı, davacının icra takibinde belirtilen miktarda alacaklı olduğu, bu nedenle davalı tarafın itirazının iptali gerektiği, davacı tarafça her ne kadar icra inkar tazminatı talep edilmiş ise de; fesih koşulların bulunup bulunmadığının değerlendirilmesinin yargılamayı gerektirdiği değerlendirilmekle bu nedenle icra inkar tazminatı koşulları oluşmadığından icra inkar tazminatı talebinin reddi gerektiği kanaatine varılmakla davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davanın KABULÜNE; İzmir …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı icra takibine davalının yapmış olduğu itirazının iptali ile, takibin aynen devamına,
2-Koşulları oluşmadığından davacının icra inkar tazminatı talebinin REDDİNE,
3-Alınması gereken 750,12-TL nispi ilam harcından, peşin alınan 187,53- TL nispi harç indirildikten sonra kalan 562,59-TL harcın davalıdan alınarak, Hazineye gelir kaydına,
4-Davacının yatırmış olduğu 54,40-TL başvurma harcı ile 187,53-TL nispi harç toplamı olan 241,93-TL harcın davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
5-Davacının yapmış olduğu 2.050,00-TL bilirkişi ücreti 941,00-TL tebligat-posta giderinden ibaret toplam 2.991,00-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
6-7155 sayılı yasanın 19/12/2018 tarihinde yürürlüğe giren 23.maddesiyle eklenen 6325 sayılı yasanın 18/A maddesi gereğince taraflar arasında yapılan arabuluculuk faaliyeti sonunda, ileride haksız çıkacak taraftan alınmak üzere Hazine tarafından karşılanan 1.320,00-TL arabulucu ücretinin yargılama gideri olarak davalıdan alınarak, Hazineye gelir kaydına,
7-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre takdir ve tayin edilen 5.100,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
8-Davacının yatırdığı gider avansından kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde kendisine iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzlerine karşı kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde mahkememize verilecek dilekçe ile İzmir BAM İlgili Hukuk Dairesi Nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 21/12/2021

Katip …
e-imzalıdır.

Hakim …
e-imzalıdır.