Emsal Mahkeme Kararı İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/655 E. 2022/196 K. 10.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/655
KARAR NO : 2022/196

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 13/11/2020
KARAR TARİHİ : 10/03/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından Mahkememize sunulan dava dilekçesinde özetle; davacı …’in … plaka sayılı aracın maliki olduğu, davalı sigorta şirketinin ise davacı aracın hasarlanmasına neden olan … plakalı aracın … poliçe numarası ile ZMM sigortacısı olduğu, 06.07.2020 tarihinde davalıya sigortalı aracın aynı istikamette seyir halinde olan davacı aracına arkadan çarpmak suretiyle hasarlanmasına neden olan trafik kazası meydana geldiğini, taraflar arasında anlaşmalı kaza tutanağı tutulduğu ve sigorta şirketlerinin mutabakatı ile asli ve tam kusur … plaka araç sürücüsünde olduğu, kusur sorgulaması çıktısının ekli olarak sunulduğu, asli ve tam kusurlu … plakalı aracın zorunlu trafik sigortacısı olan davalıya hasar ihbarında bulunulmak suretiyle … nolu hasar dosyası açıldığı, araçların hasar uğraması dolayısıyla SBM tarafından görevlendirilen eksperin iş bu kaza sebebiyle hasar tespiti yaptığı ve hasarın çekici ücreti de dahil olmak üzere KDV dahil 23.927,21 TL olduğunun tespit edildiğini, iş bu kaza ile ilgili davalı tarafın 27.07.2020 tarihinde 13.603,96 TL kısmi hasar ödemesini servise yaptığını, olay yerine kurtarıcı aracın da çağrıldığını belirterek 6100 sayılı Yasa’nın 107.maddesi uyarınca toplanacak delillere ve alınacak bilirkişi raporuna / raporlarına göre bakiye hasar bedeli, değer kaybı ve çekici ücreti alacağının tam ve kesin olarak belirlenmesi sonrasında talebplerini arttırmak üzere (fazlaya ilişkin hak ve alacaklarımız saklı kalmak üzere şimdilik) Bakiye hasar bedeli için 500,00 TL nin 27.07.2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile hüküm altına alınmasını, çekici ücreti için 50,00 TL nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile hüküm altına alınmasını, reel değer kaybı için 100,00 TL nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile hüküm altına alınmasını, 354,00 TL ekspertiz ücretinin iş bu dava için yargılama gideri olarak değerlendirilmesine, Yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesinin talep edildiği görülmüştür.
Dava dilekçesinin davalı … Sigorta Anonim Şirketi’ne tebliğ edildiği, adı geçen davalı tarafından cevap verilmediği ve böylece taraf teşkilinin sağlandığı görülmekle davalı … Sigorta Anonim Şirketi’nin iş bu davayı inkar çerçevesinde savunduğu anlaşılmış ve usulüne uygun olarak tahkikat aşamasına geçilmiştir.
DELİLLER:
İzmir Trafik Tescil Şube Müdürlüğü’nün yazı cevabı, Balıkesir Trafik Tescil Şube Müdürlüğü’nün yazı cevabı, Sigorta Bilgi ve Gözetim Merkezi’nin yazı cevabı, … Sigorta A.Ş’nin yazı cevabı, … Sigorta A.Ş’nin yazı cevabı, … Sigorta A.Ş’nin yazı cevabı, … Sigorta Şirketi’nin yazı cevabı, kusur ve otomotiv bilirkişi …tarafından hazırlanan 30/03/2021 havale tarihli bilirkişi kök raporu ile 14/12/2021 havale tarihli bilirkişi ek raporu dosyamız arasındadır.
Mahkememizce 04/02/2021 tarihli duruşmada verilen ara karar gereği dosyanın kusur ve otomotiv bilirkişisi …’e tevdi ile uyuşmazlık tespiti göz önüne alınarak yapılacak inceleme neticesinde hazırlanacak raporun Mahkememiz dosyasına sunulmasının istenilmesi üzerine adı geçen bilirkişi tarafından hazırlanan 30/03/2021 havale tarihli kök raporun dosyaya sunulduğu ve taraflara usulüne uygun olarak tebliğ edildiği görülmüştür. Söz konusu raporun incelenmesinde özetle “davalı yana ZMMS’li araç sürücüsü …’ın kazanın oluşumunda etken nitelikte davranışlarının olduğu, davacı araç sürücüsü …’in ise etken nitelikteki davranışlarının bulunmadığı, dosya kapsamındaki eksper
… tarafından hazırlanan rapor içeriği benimsenmekle bu kazadan kaynaklı yedek parça, işçilik ve KDV dahil 23.632,21 TL tutarında hasar meydana geldiği, davalı sigorta şirketince ödenen 13.603,96 TL’nin düşülmesi ile bakiye 10.028,25 TL tutarında hasarın bulunduğu, ayrıca davacı aracının kaza öncesi 2. El rayiç değerinin 56.000,00 TL, kaza sonrası 2. El rayiç değerinin ise 50.000,00 TL olduğu bu nedenle piyasa koşullarında gerçek değer kaybının 6.000,00 TL olduğu ancak aracın geçmiş kazalarına dair tutanakların incelenmesi neticesinde araçta değer kaybı olmayacağı ayrıca çekici ücretinin 236,00 TL olduğunun belirtildiği kanaatine varıldığı” şeklinde kanaat belirtildiği görülmüştür. Söz konusu rapora karşı davacı vekilince beyan dilekçesinin sunulduğu, davalı tarafca beyan ya da itiraz dilekçesinin sunulmadığı görülmüştür.
Davacı tarafça değer kaybı yönünden yapılan itirazlar göz önüne alınarak ve bilirkişi raporuna yansıyan geçmiş kaza kayıtları dava dışı … Sigorta A.Ş’den ve … Sigorta A.Ş’den temin edilmesi ile değer kaybına yönelik itirazların değerlendirilmesine esas Mahkememizce 12/10/2021 tarihli duruşmada verilen ara karar ile önceki rapor sunan bilirkişi tarafından hazırlanan 14/12/2021 havale tarihli ek raporun dosyaya sunulduğu ve taraflara usulüne uygun olarak tebliğ edildiği görülmüştür. Söz konusu raporun incelenmesinde özetle “dosyaya kazandırılan müzekkere cevaplarını incelenmesi neticesinde kök raporda görüş, kanaat ve tespitlerde herhangi bir değişiklik olmadığı” şeklinde kanaat belirtildiği görülmüştür. Söz konusu rapora karşı davacı vekilince beyan dilekçesinin sunulduğu, davalı tarafca beyan ya da itiraz dilekçesinin sunulmadığı görülmüştür.
Mahkememizce yukarıda belirtildiği şekilde kazandırılan kök rapor neticesinde davacı tarafça sunulan itiraz dilekçesinde sadece değer kaybına yönelik itirazda bulunduğu ve 15/06/2021 tarihli duruşmada bakiye hasar bedeli yönünden 6100 sayılı HMK’nın 107/2 kapsamında alacağının tutarını belirlediği, söz konusu duruşmada davacı vekili tarafından aynen “yapılan bilirkişi incelemesi ile bakiye hasar bedeli alacağımız 10.028,25 TL olarak çekici ücreti alacağımızın 236,00 TL olarak belirli hale gelmiştir. Harcı yatırmak için süre istiyoruz bu alacaklarımızın dava dilekçemizde belirttiğimiz üzere hasar bedeli yönünden 27/07/2020 tarihinde itibaren çekici ücretinin ise dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsili yönünden karar verilmesinin talep ederiz” şeklinde beyanda bulunulduğu görülmüştür.
Davacı vekili tarafından sunulan 21/12/2021 havale tarihli dilekçe ile dava dilekçesinde 100,00 TL olarak belirtilen değer kaybı bedelinin 5.900,00 TL daha arttırılarak 6.000,00 TL’ye yükseltildiğinin ve bu tutarın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesinin talep edildiği görülmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda; tarafların iddia ve savunmaları, deliller ve tüm dosya kapsamına göre;
Yapılan inceleme neticesinde 06/07/2020 tarihinde davacı asil sevk ve idaresindeki … plaka sayılı araç ile kaza tarihi itibari ile davalı sigorta şirketine ZMMS ile sigortalı … plaka sayılı araçların maddi hasarlı trafik kazasına karıştıkları, kaza sonrasında sürücüler arasında anlaşmalı kaza tutanağı tutulduğu, bu kazadan kaynaklı davalı nezdinde hasar dosyasının açıldığı ve davacıya 27/07/2020 tarihinde 13.603,96 TL tutarında hasar tazminatına yönelik ödeme yapıldığı, bakiye hasardan ve değer kaybından kaynaklı davacı tarafın davalı şirkete 06/10/2020 tarihinde KTK 97. uyarınca başvuru yaptığı konularında bir uyuşmazlık olmadığı tespit edilmiştir.
Yukarıdaki yapılan tespit göz önüne alındığında uyuşmazlığın söz konusu kazada araç sürücülerinin kusur durumlarının tespiti, davalı tarafından yapılan ödeme göz önünde bulundurularak davacının davalıdan bakiye hasar bedeli alacağının olup olmadığının belirlenmesi, yine bu kaza nedeni ile davacı aracının değer kaybına uğrayıp uğramadığı, uğramış ise bedelinin tespiti ve ayrıca davacının aracının bu kaza nedeni ile çekici marifetiyle çekilip çekilmediği, istem konusu edilen çekici ücret alacağının bu kapsamda bulunup bulunmadığı ve davalının bu ücretten kaynaklı sorumluluğunun olup olmadığı belirlenmesi ve değerlendirilmesine esas açılan maddi tazminat davasının yanında istem konusu edilen ekspertiz ücretinin yargılama giderlerine dahil edilip edilmeyeceğinin de değerlendirilmesine yönelik olduğu anlaşılmıştır.
Uyuşmazlığın değerlendirilmesine geçmeden evvel şu hususun belirtilmesinde fayda vardır. Mahkememizce yukarıda da belirtildiği gibi dava dilekçesi, tensip zaptı ve tevzi formunun bir suretinin yasal cevap süresi ihtaratı ile birlikte davalı sigorta şirketine elektronik ortamda tebliğ edildiği, davalı tarafça gerek dava dilekçesine karşı cevapta bulunulmadığı gibi davanın devamında da herhangi bir beyan ve itirazda bulunulmadığı ancak 06/04/2022 tarihli dilekçe ile yasal süresi içerisinde cevapların sunulduğunu bildirir dilekçe sunulduğu göz önüne alınarak şu aşamada bu hususa sadece değinilmekle yetinilmiştir.
Her ne kadar dosyaya kazandırılan kök rapordaki bakiye hasar bedelinin ve ekspertiz ücretinin belirlenmesine ve kazaya karışan araç sürücülerinin kazaya etkenliği noktasında yapılan değerlendirme sonucu hazırlanan raporun taraflara tebliği yapılmış ve taraflarca bir itirazda bulunulmamış ise de yapılan inceleme neticesinde 06/07/2020 tarihinde dava dışı … sevk ve idaresindeki … plaka sayılı aracın İzmir ili … İlçesi … Caddesi üzerinde seyir halinde iken aracın ön kısımları ile aynı yön ve istikametinde seyir halinde olan ve dava dışı … sevk ve idaresindeki … plaka sayılı araca arka taraftan çarpması neticesinde meydana gelen maddi hasarlı trafik kazasının oluşumunda davalı taraf sigorta şirketine ZMMS ile sigortalı … plaka sayılı araç sürücüsü …’ın önünde seyir eden davacı sevk ve idaresindeki … plaka sayılı araca yeterli ve güvenli takip mesafesini korumaması ve dikkatsiz ve tedbirsiz araç kullanımı neticesinde arkadan çarpmak suretiyle kazanın oluşumuna sebebiyet verdiğinden adı geçen …’ın 2918 sayılı yasanın 52/b, 52/c, 56/c ve 84/d maddelerini ihlal etmesi sebebiyle tam kusurlu olduğu, dava dışı …’in ise bu kazayı önlemek adına kazanın oluşumu dikkate alındığında yapabilecek bir davranışının olmadığı gibi herhangi bir kural ihlalinde de bulunmadığı göz önüne alındığında dava dışı …’in bu kazanın oluşumunda kusursuz olduğu kanaatine varılmış, davacı aracında bu kazadan kaynaklı yedek parça, işçilik ve KDV Dahil toplam 23.632,21 TL olarak hasarın hesaplanması bakımından yapılan değerlendirmenin gerek hasar tutarına KDV’nin eklenmesi gerektiği (Yargıtay 17. HD’nin 26/10/2015 tarihli, 2015/2185 Esas – 2015/11238 Karar sayılı ilamında belirtildiği üzere) gerekse hasar tutarından sigorta şirketi ile davalının iskontoya dair bir anlaşmasının bulunmadığı dosya kapsamından sabit olduğu üzere iskontonun uygulanmaması gerektiği (Yargıtay 17. HD’nin 04/04/2016 tarih, 2015/14700 Esas – 2016/4229 Karar sayılı ilamında belirtildiği üzere) yönündeki kanaatler Mahkememizce de benimsenmiş dolayısıyla bu kazadan dolayı davacı aracında 23.632,21 TL’lik hasar oluştuğu kanaatine varılmış ayrıca davacı aracında oluşan hasarın boyutu, niteliği ve aracın durumu göz önüne alındığında tamirhaneye götürülmesine kadarki çekici ücret bedelinin 236,00 TL olduğu yönündeki bilirkişi kanaatinin de yerinde olduğu kanaatine varılmıştır.
Yine her ne kadar dosyaya kazandırılan gerek kök gerekse ek raporda hem davacı aracı yönünden gerçek değer kaybına yönelik tutar hesaplaması yapılmış hem de araçta bu kazadan kaynaklı değer kaybı oluşmayacağı belirtilmiş ise de bu hususun dosya kapsamına kazandırılan delillere göre resen değerlendirilebilecek hususlardan olduğu göz önüne alındığında davacı aracının kazadan önceki 2. El piyasa rayiç değerinin 56.000,00 TL olduğu, kaza sonrası 2. El piyasa rayiç değerinin ise 50.000,00 TL olduğu yönündeki bilirkişi tespiti yerinde görülmüş, Mahkememizce davacı aracının geçmiş hasar kayıtları dosya arasına alınmış, davaya konu trafik kazasının oluşumu neticesi ortaya çıkan hasar ile dava dışı sigorta şirketlerine yazılan müzekkerelere verilen geçmiş hasar kayıtlarının bir bütün olarak değerlendirilmesi sonucunda davacı aracının daha evvelden davacı adına tescil görmeden evvel … plakaya kayıtlı olduğu, bu plaka üzerinden … Sigorta A.Ş’ne yapılan başvurudaki hasarın tazmininde ön camın kırık olmasından kaynaklı hasar oluştuğunun bildirildiği ve bunun tazmin edildiği, davacı aracının … plaka sayılı tescilden sonra … plakaya kayıtlı olduğu, bu plaka üzerinden … Sigorta’ya yapılan başvuruda davacı aracının yine arka kısmından hasarlandığı ve ancak hasara uğrayan diğer aracın hasar miktarının 200,00 TL gibi çok düşük miktarda olduğu ve hasara uğrayan parçaların çok ufak bir miktarda hasara uğradığı göz önüne alındığında söz konusu geçmiş hasar kayıtlarından dolayı davacı aracının mevcut davaya konu uğramış olduğu hasarı etkilemeyeceği bu anlamda mevcut davaya konu trafik kazası neticesinde aksi bilirkişi tarafından belirtilmekte ise de davacı aracının değer kaybına uğrayacağı ve ancak değer kaybı tutarının tespitine yönelik bilirkişi görüşü Mahkememizce de benimsenmesi gerektiği kanaatine varılmıştır.
Davaya konu edilen tazminat istemleri trafik kazasından kaynaklı olduğundan ve bu kaza aynı zamanda haksız fiil sonucu gerçekleştiğinden haksız fiilin somut olay bakımından koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediği şeklinde değerlendirme yapılarak sonuca gidilmesi gerektiği kanaatine varılmış bu kapsamda yapılan değerlendirme neticesinde davaya konu trafik kazasının oluşumunda davalı tarafa ZMMS’li araç sürücüsünün tam kusurlu olduğu, davacı taraf araç sürücüsünün ise herhangi bir kusurunun olmadığı, bu kazadan kaynaklı davacı aracının toplamda 23.632,21 TL tutarında hasara uğradığı, bu tutarın davalı tarafça 27/07/2020 tarihinde 13.603,96 TL’sinin karşılandığı, yine bu kazadan kaynaklı davacı aracında 6.000,00 TL’lik değer kaybı oluştuğu ve ayrıca davacı aracının kaza mahallinden tamirhaneye götürülmesi bakımından çekici hizmetinden yararlanıldığı ve çekici bedelinin 236,00 TL olduğu, davalı tarafa ZMMS’li araç sürücüsünün söz konusu kazada davranışının hukuka uygun bir fiile vücut vermediği ve davacı nezdinde oluşan bu zararlar ile kaza arasında illiyet bağı olduğundan haksız fiilin koşullarının somut olay bakımından davacı lehine gerçekleştiği anlaşılmıştır.
Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde yukarıda -oluş şekli belirtilen trafik kazasında Mahkememiz davacısına atfedilebilecek herhangi bir kusurun bulunmadığı, söz konusu kazanın davalı tarafa ZMMS’li araç sürücüsünün tam kusurlu eylemi ile meydana geldiği, bu kazadan kaynaklı davalı tarafça hasara yönelik ödemede bulunulmuş ise de ödemenin davacının hasardan kaynaklı tazmin hakkını tam karşılamadığı, davacının bu kazadan kaynaklı karşılanmamış 10.028,25 TL’lik bakiye hasar tazminat hakkının bulunduğu ve dolayısıyla bakiye hasardan kaynaklı davacının davalıdan talepte bulunmasının yerinde olduğu, hasara ilişkin davacı tarafa yapılan ödemeden sonra davacının bakiye hasar yönündeki aracın ekspertiz marifeti ile inceletilmesinde söz konusu bu bakiye hasar tutarı göz önüne alındığında davacı lehine haklılık bulunduğu ve bu nedenle davacının ekspertiz incelemesine yönelik ücreti davalıdan talep etmesinin de yerinde olduğu gibi davacı aracının bu kazadan kaynaklı uğradığı 6.000,00 TL’lik değer kaybı ve yukarıda da belirtildiği üzere davacı tarafça harcanan 236,00 TL çekici ücretinin de davalıdan talep edilmesine yönelik talepte davacının haklı olduğu sonuç olarak davacının tazmin edilmemiş 10.028,25 TL’lik bakiye hasar bedelini, 6.000,00 TL’lik değer kaybı bedelini, 236,00 TL’lik çekici ücreti bedelinin 2918 sayılı yasanın 91. Maddesi gereği davalının sorumluluğunda bulunduğu ve ayrıca davacının 354,00 TL’lik ekspertiz ücretinin yargılama gideri olarak davalıya yükletilmesine yönelik talebin kabul edilebilir olduğu anlaşılmakla açılı davanın kabulü ile davaya konu trafik kazasından kaynaklı 10.028,25 TL bakiye hasar bedelinin davalının temerrüt tarihi olarak takdir edilen 27/07/2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte 6.000,00 TL değer kaybı tutarının dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte ve 236,00 TL çekici ücretinin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte ayrı ayrı davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1- Davanın KABULÜ ile davaya konu trafik kazasından kaynaklı;
– 10.028,25 TL bakiye hasar bedelinin davalının temerrüt tarihi olarak takdir edilen 27/07/2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte DAVALIDAN ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE,
– 6.000,00 TL değer kaybı tutarının dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte DAVALIDAN ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE,
– 236,00 TL çekici ücretinin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte DAVALIDAN ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE,
2- Karar tarihi itibariyle alınması gerekli 496,23 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 278,04 TL (peşin ve tamamlama harçlarından oluşan) harcın mahsubu ile hazineye irad kaydına, bakiye 218,19 TL karar ve ilam harcının DAVALIDAN TAHSİLİ HAZİNEYE İRAD KAYDINA, söz konusu tutar ile ilgili 492 sayılı harçlar kanunu 28. Madde uyarınca kararın tebliğinden itibaren 1 ay içerisinde tahsil harç müzekkeresi düzenlenmesine,
3- Davacı tarafından yatırılan 332,44 TL (54,40 TL peşin harç, 54,40 TL başvuru harcı ve 223,64 TL tamamlama harcından oluşan) harç ile gider avansından kullanılan 757,40 TL (tebligat ücreti, posta masrafı ve bilirkişi ücretinden oluşan) yargılama gideri ile 354,00 TL ekspertiz ücretinden oluşan toplam 1.443,84 TL’nin DAVALIDAN ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE,
4- Davacı tarafından yatırılan gider avansından arta kalan 92,60 TL’nin 6100 sayılı HMK’nın gider avans tarifesinin 5. maddesi gereğince DAVACI TARAFA İADESİNE,
5- Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihindeki A.A.Ü.T. gereğince hesaplanan 5.100,00 TL vekalet ücretinin DAVALIDAN ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE,
6- Dava açmadan evvel dava şartı kapsamında başvurunun yapıldığı sabit olduğundan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin Hazine tarafından ilgili arabulucu …’a ödenmesi halinde, bu ücretin 6831 sayılı Kanun kapsamında DAVALIDAN TAHSİLİ İLE HAZİNEYE İRAT KAYDINA, bu hususta Hazineye müzekkere yazılmasına,
7- Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İzmir Bölge Adliye mahkemeleri nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı.10/03/2022

Katip …
(e-imzalıdır)

Hakim …
(e-imzalıdır)