Emsal Mahkeme Kararı İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/644 E. 2022/146 K. 22.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/644
KARAR NO : 2022/146

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 11/11/2020
KARAR TARİHİ : 22/02/2022
GEREKÇELİ KARAR

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından Mahkememize sunulan dava dilekçesinde özetle; 24/05/2020 tarihinde …’un sevk vc idaresindeki … plakalı araç ile seyir halindeyken direksiyon hakimiyetini kaybederek karşıdan gelen davacı …’ın sevk ve İdaresindeki … plakalı araca çarpması neticesinde trafik kazası meydana geldiği, sigorta şirketleri arasındaki mutabakata göre … plakalı araç sürücüsü … kazanın meydana gelmesinde %100 kusurlu olduğunu, gerçekleşen kaza sonrası … plakalı hasar gören araç için davalı sigorta şirketi nezdinde … numaralı hasar dosyası açıldığını, alınan ekspertiz raporundan aracın hasar bedeli’nin 56.299,62-TL olarak belirlendiği, aracın piyasa değerinin İse 65,000,00-TL olduğu, bu durumda aracın pert olduğu, aracın piyasa değerinden sovtaj bedeli olan 14.000,00-TL düşüldüğünde 51.000,00-TL tazminat bedeli ortaya çıkmakta olup bu bedelden davalı sigorta şirketinin poliçe limitleri kapsamında sorumluluğu bulunduğu, … plakalı araçta oluşan hasar onarım bedelinin tespiti için 250,00-TL ekspertiz rapor ücreti dc ödendiğini, belirterek fazlaya ilişkin dava ve talep haklarımız saklı kalmak kaydı ile; … plakalı araç ile ilgili olarak tazminat bedeli olarak şimdilik 100,00-TL olmak üzere alacak kalemleri ile ilgili olarak fazlaya ilişkin dava ve talep hakları saklı kalmak kaydı ile sigorta şirketine başvuru tarihi olan 10/09/2020 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 100,00 TL’nin taraflarına ödenmesine, yargılama gideri, 250,00-TL ekspertiz rapor ücreti ve vekâlet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesinin talep edildiği görülmüştür.
Davalı vekili tarafından Mahkememize sunulan cevap dilekçesinde özetle; davalı tarafın adresinin İstanbul olması sebebi ile yetkisizlik itirazı ileri sürüldüğü, davacını talebi belirlenebilir olması sebebiyle belirsiz dava açılmasında hukuken menfaati bulunmadığı, yapılan araştırma neticesinde araştırma tutanağı ve beyanlar arası çelişki olduğu ve kazanın kurgu olduğuna karar verildiği, kusur durumunun ATK Trafik İhtisas Dairesine gönderilmesi ile anlaşılacağı, kasko sigortacısı tarafından ödeme yapılıp yapılmadığının tespit edilmesi gerektiği belirtilerek davanın hem usulden reddinin hem de esastan reddinin talep edildiği belirtilerek ayrıca yargılama gideri ve ücreti vekâletin davacıya tahmiline karar verilmesinin talep edildiği görülmüştür.
Dilekçelerin teatisi aşaması usulüne uygun tamamlanmakla taraf teşkili sağlanmış ve yine usulüne uygun olarak tahkikat aşamasına geçilmiştir.
DELİLLER:
İzmir Trafik Tescil Şube Müdürlüğü’nün yazı cevabı, Mardin Trafik Tescil Şube Müdürlüğü’nün yazı cevabı, Sigorta Bilgi ve Gözetim Merkezi’nin yazı cevabı, … Sigorta A.Ş.’nin yazı cevabı, Sarnıç Polis Merkezi Amirliği’nin yazı cevabı, İzmir 112 Acil Çağrı Merkezi Müdürlüğü’nün yazı cevabı, İzmir İl Emniyet Müdürlüğü’nün yazı cevabı, kusur ve otomotiv bilirkişisi … tarafından hazırlanan 20/12/2021 havale tarihli bilirkişi raporu ve davacı tanıklarının beyanları dosyamız arasındadır.
Mahkememizin 10/06/2021 tarihli duruşmasında davacı tanığı … aynen “Tarihini net olarak hatırlayamamakla birlikte geçen sene bu zamanlar sarnıç tarafının arka yolu olarak tabir edilen piknik alanlarına giden yolun kenarında otopark inşaatında duvar örme işçisi olarak çalışmakta iken bir ses duyduk ve dışarıya çıktık. O anda gri renkli bir aracın direğe çarpar şekilde durduğu, diğer sembol marka gri renkli olarak hatırladığım aracın takla atar vaziyette durduğunu gördüm. Müdahale için aşağıya koştum. Sembol marka aracın yanına gittiğimizde şu an duruşmada hazır bulunan davacı asil’in direksiyon başında olduğunu, araçta başka bir kişinin olmadığını gördük. Yardım ettik. Kendisini çıkarttık. Kendisinde bir şey olmadığını gördük. İşimizin başına geçtik. Kaza yerine gittiğimizde takla atan sembol marka aracın bayağı bir hasarlandığını gördük. Yanlış hatırlamıyorsam 19:00-20:00 sıraları civarında kaza meydana geldi. Hava henüz tam kararmamıştı. Ayrıca araçların plakasını tam olarak hatırlayamıyorum. Ancak Broadvey marka aracın plakasını başının 47 olduğunu hatırlıyorum. Tanıklık ücreti talebim vardır dedi.” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Mahkememizin 30/09/2021 tarihli duruşmasında davacı tanığı … aynen “Ben davacıyı olay günü biladerin otoparkında çalıştığım sırada meydana gelen kazadan sonra kim olduğunu öğrendim yaklaşık 1 – 1,5 sene önce tarihini tam olarak hatırlayamamakla birlikte hava sıcaktı saat akşam 19.00 – 20.00 saatleri arasıydı güneş daha batmamıştı birden yolda toz duman çıktı ses geldi biz de derhal kazanın meydana geldiği yere gittik gittiğimizde gri renkli arabanın takla atar vaziyette yan durduğunu ve diğer aracın yolda durur vaziyette olduğunu gördük hemen yan yatan aracın yanına gittik şoför olarak şu anda duruşma sırasında hazır bulunan davacının olduğunu gördük biz yanına gidene kadar kendisi arabadan imkanlarıyla çıktı. Ben şahsen herhangi bir polisi ya da ambulansı aramadım fakat o an kaza yerine gelen arkadaşlar tarafından arandığını biliyorum ancak kimin aradığını bilmiyorum. Kazadan sonra ilk önce çekici geldi yan yatan aracı yoldan aldı sonra polis olay yerine geldi ambulansın gelip gelmediğini görmedik çünkü müdahaleden sonra işimize tekrar geri döndük. Tanıklık ücreti talebim yoktur.” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Mahkememizce 09/11/2021 tarihinde kurulan ara karar gereği dosyanın kusur ve otomotiv bilirkişisine tevdine karar verilmesi üzerine adı geçen bilirkişi tarafından hazırlanan 20/12/2021 havale tarihli raporun dosyaya sunulduğu ve taraflara usulüne uygun olarak tebliğ edildiği görülmüştür. Söz konusu raporun incelenmesinde; “dosyadaki tutanak, kroki, bilgi ve tanık beyanlarına göre 24/05/2020 tarihinde meydana gelen trafik kazasında sürücü …’un 2918 sayılı yasanın 84/c ve 84/g maddelerini ihlal ettiğinden kazanın oluşumuna davranışlarının etken olduğu ve fakat sürücü …’ın kazanın oluşumunda herhangi bir kural ihlalinde bulunmadığı ve kazayı önlemek adına önlem alma imkanının da olmaması sebebiyle davranışlarının etken olmadığı, dosyadaki eksper raporuna göre yedek parça ve işçilik değeri olmak üzere hasar tutarının toplam 56.299,62 TL, araç piyasa değerinin 65.000,00 TL, sovtaj bedelinin 14.000,00 TL olduğu ve dolayısıyla araçtaki hasar bedelinin 51.000,00 TL’ye karşılık geldiği, dosyadaki tutanak, bilgi, belgeler ve fotoğraflara göre … plaka sayılı aracın meydana gelen kaza nedeniyle komple ön tavan, arka kısımlarından ve ayrıca mekanik aksamlarından araç gövdesinde ve sökülebilir / takılabilir parçalardan ve büyük şiddette hasar olacak şekilde darbe aldığından hasarlandığı, araçtaki hasarların karşılaştırılması neticesinde nitelik ve boyut anlamda kaza tespit tutanağını doğruladığı, 23/07/2020 tarihli eksper raporunda ise yedek parça ve işçilik bedellerinin iskontosuz olarak 52.065,10 TL tutarında olduğu, araç piyasa değeri bakımından yapılan değerlendirme sonucunda kazadan önceki 2. El piyasa rayiç değerinin 50.000,00 TL olduğu araçtaki hasarın rayicin %50’sini aştığı, böylece tamirinin ekonomik olmadığından pert işlemine tabi tutulması gerektiği, bu anlamda araçtaki gerçek hasarın 2. El piyasa rayiç değeri ile sovtaj değeri arasındaki farktan oluşacağı ve bu anlamda aracın sovtaj (hurda) değerinin 14.850,00 TL olarak belirlendiği ve böylece araçtaki gerçek hasar tutarının 35.150,00 TL’ye karşılık geldiğinin belirtildiği, istem konusu edilen 250,00 TL’lik ekspertiz ücreti yönünden de dosya kapsamıyla ve piyasa koşulları ile uygun olduğu hususunda kanaat belirtildiği” görülmüştür. Söz konusu rapora karşı davalı vekilince itiraz dilekçesinin sunulduğu, davacı vekilince beyan ya da itiraz dilekçesinin sunulmadığı görülmüştür.
Davacı vekili tarafından Mahkememize sunulan 27/12/2021 havale tarihli ıslah dilekçesinde özetle; başlangıçta belirtilen 100,00 TL’lik hasar bedelinin bilirkişi raporu neticesi 35.050,00 TL artırılarak hasar bedeli olarak neticede 35.150,00 TL ve hasar ekspertiz ücreti olan 250,00 TL’nin davalıdan alınıp müvekkiline ödenmesinin, yargılama gideri ve vekalet ücretinin de davalıya yükletilmesinin talep edildiği, söz konusu ıslah dilekçesinin davalı tarafa tebliğ edildiği, davalı tarafça ıslaha karşı cevap dilekçesi sunulmadığı anlaşılmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda; tarafların iddia ve savunmaları, deliller ve tüm dosya kapsamına göre;
Dosya kapsamında yapılan inceleme neticesinde; 24/05/2020 tarihinde … plaka sayılı araç ile davacı sevk ve idaresindeki … plakalı araçların maddi hasarlı trafik kazasına karıştıkları, kaza tarihi itibari ile … plaka sayılı aracın davalı nezdinde ZMMS ile sigortalı bulunduğu, bu kazadan kaynaklı olarak davalı tarafa KTK 97. Madde uyarınca başvuruda bulunulduğu konularında bir uyuşmazlık olmadığı tespit edilmiştir.
Yukarıdaki yapılan tespit göz önüne alındığında taraflar arasındaki uyuşmazlığın söz konusu kazada tarafların kusur durumlarının tespiti, bu kaza neticesinde … plakalı aracın zarara uğrayıp uğramadığı, uğradığının anlaşılması halinde zarar miktarının tespiti ve davalının bu zarardan sorumlu olup olmayacağının belirlenmesine ve ayrıca istem konusu edilen ekspertiz ücretinin davalıdan tahsilinin mümkün olup olmayacağına yönelik yapılacak inceleme neticesi varılacak kanaate esas açılan maddi tazminat davası olduğu anlaşılmıştır.
Dosya kapsamında yapılan inceleme neticesinde dava dışı … tarafından sevk ve idare edilen … plaka sayılı aracın İzmir ili Gaziemir ilçesi Sarnıç mevkinden Kısık istikametine gidiş – geliş yönünün yol üzerinde seyir halinde iken virajın kontrolsüz giriş yapmasından kaynaklı olarak sol ön kısımları ile davacı tarafa ait olan ve davacı tarafça sevk ve idare edilen … plaka sayılı aracın seyir şeridine girmesi ile ön tarafa çarpması ile oluşan trafik kazasında davalı tarafa ZMMS’li araç sürücüsü …’ın eyleminin 2918 sayılı yasanın ikiden fazla şeritli taşıt yollarında karşı yönden gelen trafiğin kullandığı şerit veya yol bölümüne girme şeklinde belirlenen 84. Maddesinin c bendine ve şeride tecavüz etmek şeklinde belirlenen 84. Maddesinin g bendine aykırılığı ve bu bentlerin ihlali sebebiyle kazanın oluşumunda Burhan’ın tam kusurlu olduğu ve ancak her ne kadar aksi belirtilmekte ise de … plaka sayılı araç sürücüsü davacının kaza sırasında kendi şeridinde trafik kurallarına uygun olarak aracın sevk ve idaresinde bulunduğundan ani gelişen durum karşısında kazayı önleme adına imkanının da olmadığından bu kazanın oluşumunda …’in kusursuz olduğu kanaatine varılmış bu anlamda davalı yanca gerek cevap dilekçesi ile gerekse bilirkişi raporuna yapmış olduğu itirazların yerinde olmadığı, kusur durumunun dosya kapsamında anlaşılabildiği, bu sebeple dosyanın ATK’ya gönderilmesini gerektirir bir durum olmadığı kanaatine varılmıştır.
Yine dosya kapsamında yapılan inceleme neticesinde her ne kadar davalı tarafça aksi iddia edilmiş ve kazandırılan bilirkişi raporuna itirazlarda bulunularak davacı aracında meydana geldiği iddia edilen hasar tutarının kabul edilmediği belirtilmekte ise de davacı aracının söz konusu kazadan kaynaklı olarak uğradığı hasar tutarının tespitinin yapılmadığı, davalı sigorta şirketi tarafından görevlendirilen sigorta eksperince sunulan 23/07/2020 tarihli eksper raporunda KDV hariç araçtaki hasar tutarının 28.398,63 TL olarak belirtildiği, davacı tarafça alınan ekspertiz raporunda ise araçtaki hasar tutarının 56.299,62 TL olarak belirtildiği ve ayrıca yine davalı sigorta şirketince alınan 23/07/2020 tarihli ekspertiz raporunda ise bu sefer araç hasar tutarının 52.065,10 TL olarak belirlendiği, kaza tarihindeki araç kasko değerinin 33.603,00 TL olduğu hususları da dosya kapsamında anlaşıldığından bilirkişi tarafından davacı aracının kazadan önceki 2. El piyasa rayiç değerinin 50.000,00 TL olarak belirlenmesi yönündeki görüşün yerinde ve isabetli olduğu, bu kapsamda az yukarıda belirtilen hasar tutarları göz önüne alındığında araç rayiç bedelinin %50’sini aştığında bir tereddüt olmadığından aracın tamirinin ekonomik olmadığı yönündeki bilirkişi görüşünün de yerinde göründüğü, bilirkişi tarafından araç hurda bedelinin 23/07/2020 tarihli eksper raporu ile belirlenen 14.850,00 TL sovtaj bedeli esas alınarak belirlenmesi yönündeki görüşe (davalı tarafça görevlendirilen ekspertiz raporuna göre araç hurda değerinin 14.850,00 TL olarak tespitinin yapıldı, davacı tarafça alınan ekspertiz raporunda ise 14.000,00 TL olarak tespitin yapıldığı ve davacı tarafça bilirkişi tarafından belirlenen tutarda itiraz edilmediği göz önüne alındığında) Mahkememizce itibar edilmesi gerektiği kanaati ile bu kapsamda yapılan inceleme neticesinde araçta meydana gelen gerçek hasar tutarının kazadan önceki 2. El piyasa rayiç değeri ile hurda değerinin arasındaki fark tutarı kadar olduğu ve böylece davacı aracındaki gerçek hasar tutarının 50.000,00 TL – 14.850,00 TL = 35.150,00 TL olarak belirtilmesi şeklindeki görüşün de yerinde olduğu göz önüne alındığında söz konusu kazadan kaynaklı olarak davacı aracının uğradığı hasar miktarının bu şekilde belirlenmesine yönelik işlem bakımından bir isabetsizlik bulunmayarak bu anlamda yapılan itirazların yerinde olmadığı kanaatine varılmıştır.
Davacı tarafça davalı sigorta şirketine 05/06/2020 tarihinde ilk başvurunun yapıldığı, söz konusu bu başvuru davalı sigorta şirketince 01/07/2020 tarihinde reddedildiği, ancak KTK 97 uyarınca davalı tarafın 18/06/2020 tarihi itibariyle temerrüte düştüğü, dava dilekçesi ile “sigorta şirketine başvuru tarihi olan 10/09/2020 tarihinden” şeklinde faiz başlangıcı olarak belirtilmiş ise de söz konusu başvurunun davalı sigorta şirketine ikinci başvuru olduğu, ilk başvurunun yukarıda belirtildiği şekilde 05/06/2020 tarihinde yapıldığı göz önüne alındığında davalı yanca asıl istemin başvuruya olumsuz cevap verilmesinden itibaren davalının sorumlu olduğu dikkat çekilmekle belirtilen ikinci tarihin değil birinci tarihin değerlendirilmesi gerektiği, bu kapsamda davalının temerrütünün 18/06/2020 tarihi itibariyle oluştuğu kabul edilmiştir.
Yukarıda yapılan açıklamalar göz önüne alınarak dava trafik kazasından kaynaklı hasar bedeline ilişkin maddi tazminat davası olduğundan ve aynı zamanda bu dava haksız fiil çerçevesinde talep edildiğinden haksız fiilin somut olay bakımından koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediğinin değerlendirilerek sonuca gidilmesi gerektiği kanaatine varılmakla bu hususta yapılan inceleme ve değerlendirme neticesinde yukarıda oluş şekli belirtilen trafik kazasından kaynaklı olarak davalı sigorta şirketine ZMMS’li … plaka sayılı araç sürücüsünün kazanın oluşumunda tam kusurlu olduğu, bu kazadan kaynaklı davacı aracında 35.150,00 TL hasar meydana geldiği, söz konusu hasar tutarının davalı yanca karşılanmadığı, kusurlu araç sürücüsünün davranışında herhangi bir hukuka uygunluk bulunmadığı ve kaza ile zarar arasında illiyet bağının olduğu göz önüne alındığında davacı yan açısından haksız fiilin koşullarının somut olayda gerçekleştiği kanaatine varılmıştır.
Davacı tarafça yukarıda belirtilen hasar tutarının yanı sıra araçtaki meydana gelen hasarın tespiti bakımından 250,00 TL’lik ekspertiz ücretinin yargılama gideri olarak davalıdan tahsili yönünden talepte bulunulduğu görülmekle bu kapsamda yapılan değerlendirme neticesinde davacı tarafça ekspertiz başvurusunda bulunulmakla dosyada 28/08/2020 tarihli ekspertiz raporunun mevcut olduğu ve söz konusu ekspertize dosya kapsamında göre para makbuzu ile 250,00 TL ödendiği ve açıklamasının davacı aracının ekspertiz ücreti olarak belirtildiği anlaşılmakla bilirkişi tarafından bu tutarın uygun olduğunun benimsendiği şeklindeki görüşe iştirak edilerek bu tutarın davacı lehine yargılama giderlerine dahil edilmesi gerektiği kanaatine varılmıştır.
Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde 24/05/2020 tarihinde yukarıda oluş şekli belirtilen trafik kazasından kaynaklı davacı aracında meydana gelen toplam 35.150,00 TL’lik hasar oluştuğu, söz konusu bu hasar tutarının davalı tarafın sorumluluğunda ve sorumluluk limiti dahilinde olduğu, dava tarihinden evvel başvuruda bulunulmasına rağmen davalı yanca başvuruya olumlu bir cevap verilmediği, bu anlamda davalının dava konusu istem bakımından yukarıda da belirtildiği gibi 18/06/2020 tarihinde temerrüte düştüğü, dava dilekçesi ile başlangıçta fazlaya ilişkin haklar saklı tutulmak kaydıyla 100,00 TL olarak belirtilen bedelin ticari faizi ile davalıdan tahsilinin talep edildiği, ıslah dilekçesinde ise bu tutarın 35.150,00 TL’ye artırıldığının ve toplam tutarın davalıdan alınıp davacıya verilmesi talep edildiğinden artırılan tutar olan 35.050,00 TL yönünden davacı tarafça faiz istenmediği gibi faiz başlangıç tarihi de belirtilmediğinden açılı davanın kabulü ile davaya konu trafik kazasından kaynaklı davacı nezdinde oluşan 35.150,00 TL’lik hasarın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bu tutarın 100,00 TL’sine 18/06/2020 tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1- Davanın KABULÜ ile; davaya konu trafik kazasından kaynaklı davacı nezdinde oluşan 35.150,00 TL’lik hasarın DAVALIDAN ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE, bu tutarın 100,00 TL’sine 18/06/2020 tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına,
2- Karar tarihi itibariyle alınması gerekli 2.401,10 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 652,96 TL (54,40 TL peşin harç ile 598,56 TL ıslah harcından oluşan) harcın mahsubu ile hazineye irad kaydına, bakiye 1.748,14 TL karar ve ilam harcının DAVALIDAN TAHSİLİ HAZİNEYE İRAD KAYDINA, söz konusu tutar ile ilgili 492 sayılı harçlar kanunu 28. Madde uyarınca kararın tebliğinden itibaren 1 ay içerisinde tahsil harç müzekkeresi düzenlenmesine,
3- Davacı tarafından yatırılan 707,36 TL (54,40 TL peşin harç ile 54,40 TL başvuru ve 598,56 TL ıslah harcından oluşan) harç ile gider avansından kullanılan 867,50 TL (tebligat ücreti, posta masrafı ve bilirkişi ücretinden oluşan) yargılama gideri ile davacı tarafça talep edilen 250,00 TL ekspertiz ücretinden oluşan toplam 1.824,86 TL’nin DAVALIDAN ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE,
4- Davacı tarafından yatırılan gider avansından arta kalan 32,50 TL’nin 6100 sayılı HMK’nın gider avans tarifesinin 5. maddesi gereğince DAVACI TARAFA İADESİNE,
5- Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihindeki A.A.Ü.T. gereğince hesaplanan 5.272,50 TL vekalet ücretinin DAVALIDAN ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE,
6- Dava açmadan evvel dava şartı kapsamında başvurunun yapıldığı sabit olduğundan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin Hazine tarafından ilgili arabulucu …’e ödenmesi halinde, bu ücretin 6831 sayılı Kanun kapsamında DAVALIDAN TAHSİLİ İLE HAZİNEYE İRAT KAYDINA, bu hususta Hazineye müzekkere yazılmasına,
7- Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İzmir Bölge Adliye mahkemeleri nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı.22/02/2022

Katip …
(e-imzalıdır)

Hakim …
(e-imzalıdır)