Emsal Mahkeme Kararı İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/577 E. 2022/970 K. 13.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/577 Esas
KARAR NO : 2022/970
DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 13/10/2020
KARAR TARİHİ : 13/12/2022
GEREKÇELİ KARAR
YAZIM TARİHİ : 10/01/2023

Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin, “…”, “… …”, “… … …”, “… …”,“… …”, “… … …”, “… …”, “…” ve “…” markalarının tescilli sahibi olduğu ve üçüncü kişilerle imzaladığı franchising sözleşmeleri kapsamında bu markalarını bir bedel karşılığı kullandırarak ticari faaliyette bulunduğu, Davalı şirketle imzalanan 10.01.2018 tarihli franchise sözleşmesiyle de davalıya ait “… Mah. … Cad. … Apt. No:… Kadıköy/İstanbul” adresinde bulunan işletmenin, müvekkile ait “…” markası altında franchise ilişkisiyle davalı tarafça kafeterya-restoran olarak işletilmesi konusunda taraflar arasında anlaşma yapıldığı, taraflar arasındaki ilişki devam ederken davalı tarafça müvekkili şirkete Kadıköy 17. Noterliğinin 05.08.2020 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi gönderilerek franchise – sözleşmesinin feshedildiğinin bildirildiği, gönderilen ihtarnamede her ne kadar bu feshin gerekçesi “Firmanın işbirliği ve destek yükümlülüğüne aykırı tutum ve davranışları sebebiyle müvekkil şirket tarafından sözleşme ilişkisine devam edilemeyecek şekilde çekilmez hale geldiği ve firmaya duyulan güven ciddi şekilde zedelendiği şeklinde ifade edilmiş ise de tamamen soyut olan bu gerekçenin aynı zamanda dayanaksız olduğu, mevcut ticari ilişkiden memnuniyetsizlik duyduğuna dair davalı tarafça müvekkile bugüne kadar hiçbir bildirim yapılmadığı, Franchise sözleşmesinin imza tarihinin 10.01.2018 olduğu sözleşmenin “IV.Sözleşmenin Süresi” başlıklı bölümünün 1.maddesine göre öncelikle 5 yıl için akdedilmiştir; taraflar bu sürenin sonunda dilerse sözleşmeyi 5 yıl daha uzatabileceği, buna göre sözleşmenin olağan sona erme tarihinin 05.08.2020 tarihli ihtarnamesiyle, ihtarnamedeki imza tarihi itibariyle sözleşmeyi feshettiğini bildirdiği böylece sözleşmenin 28 ay daha ayakta kalması gerekirken davalı tarafça haksız olarak sona erdirildiği, “IV.Sözleşmenin Süresi” başlıklı bölümünün 1.maddesinin ikinci paragrafı ise “Sözleşmenin Şirket (davacı) tarafından herhangi bir nedenle feshi ve/veya, Franchise Alan’ın (davalı) feshetmesi halinde ve/veya sona ermesi halinde sözleşme süresine ait bedel x (çarpı) ay hesabıyla bulunacak toplam franchise bedelinin muaccel hale geleceğini kabul etmekle, söz konusu toplam bedeli nakden ve defaten ödemeyi, erken fesih sebebiyle herhangi bir itiraz ve indirim talep etmeyeceğini kabul beyan ve taahhüt eder. Şirketin Cezai Şart madde 1 ve 2’de belirlenen cezai tazminat alacağı saklıdır.” Şeklinde olduğu, nitekim sözleşmenin “X.Cezai Şart” başlıklı bölümünün 1.maddesi de “Franchise Alan’ın, iş bu sözleşme hükümlerinden herhangi birine aykırı davranması halinde; öncelikle Şirket lehine verilmiş bulunan teminat nakde çevrilerek Şirket lehine irad kaydedileceğini, ayrıca Franchise Alan ve Garantör; Şirketin uğrayacağı her türlü maddi-manevi, müspet-menfi zarar, ziyan ve kaybını ilk talebinde şirkete tazmin etmeyi ve ayrıca 50.000 $(Elli Bin ) ABD Doları tutarında cezai şartı ödemeyi ve ayrıca sözleşmeyle kararlaştırılmış olan tüm marka kullanım bedelinin muaccel hale gelerek kalan ayların bedelinin tamamının ödeneceğini, iş bu cezai şartın fahiş olmadığını ve tenkisini basiretli bir tacir olarak talep etmeyeceğini, gayri kabili rücu, kabul ve taahhüt ettiğini, Şirketin bu cezai şartın yanı sıra, sözleşmenin ihlalinden dolayı doğmuş-doğacak her türlü zararlarının tazminini talep ve / veya sözleşmeyi derhal feshetmek hakkı saklıdır.” Şeklinde olduğu, Sözleşmeye göre davalının müvekkil şirkete ödemesi gereken aylık marka kullanım-danışmanlık bedelinin 1.200,00 ÜSD (Amerikan Doları) olduğu, taraflar arasında döviz kuru ile ilgili haricen bir anlaşma bulunmayıp Türk Parası Kıymetini Koruma Hakkında 32 Sayılı Karara İlişkin Tebliğlerde belirlendiği üzere 2.1.2018 tarihli efektif satış kuru olan 3,77 üzerinden hesaplama yapılması gerektiği, 1.200,00 USD x 3,77 işlemine göre bir aylık marka kullanım-danışmanlık bedeli 4.524,00 TL olduğu, sözleşmenin 28 ay erken feshi nedeniyle müvekkilin bu aylara ilişkin marka kullanım-danışmanlık bedeli muaccel hale gelmiş olduğundan 28 x 4.524,00 TL işlemi sonucunda müvekkilin, erken fesih nedeniyle cezai şart mukabilinde muaccel halen alacağının 126.672,00 TL olduğu, 9.maddede de izah edildiği üzere, haksız fesih durumunda, sözleşmenin “IV.Sözleşmenin Süresi” başlıklı bölümünün 1.maddesinin ikinci cümlesinde, muaccel hale gelen aylık franchise danışmanlık-marka kullanım bedelinden başka “Cezai Şart” başlıklı kısmın 1 ve 2.maddelerinde belirlenen cezai şart alacağı hakkı da saklı olduğunu, Bu kısmın 1.maddesine göre müvekkilin, maktu cezai şart alacağı miktarı 50.000,00 USD olduğu, 02.01.2018 tarihli efektif satış kuru olan 3,77 üzerinden hesaplama yapılması gerektiği, buna göre, 50.000,00 x 3,77 işlemine müvekkilin maktu cezai şart alacağının 188.500,00 TL olduğu, davalı tarafın sözleşmeyi feshetmede hiçbir haklı gerekçesi bulunmadığı, davalı tarafça gerçekleştirilen haksız fesih nedeniyle müvekkilin hak etmiş olduğu toplam 315.172,00 TL’lik alacağın davalı taraftan tahsiline karar verilmesi gerektiği, Sözleşmenin davalı yanca süresinden önce haksız olarak feshedildiğinin tespitine, dolar kurunun çok düşük hesap edilmiş olması ve sözleşme hükümleri gözetilerek toplam 315.172,00 TL’lik cezai şart alacağının, herhangi bir tenkisat yapılmadan davalıdan tahsiline, hükmedilen tutara, haksız fesih tarihi olan 05.08.2020 tarihinden itibaren ticari faiz uygulanmasına, Yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yüklenmesine dava ve talep etmişlerdir.
CEVAP:
Davalı vekilinin 20/10/2022 tarihli cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin, davacının markasını kullanarak kafe-restoran olarak işlettiği işletmeyi, 2018 yılının Temmuz ayında faaliyete soktuğu, açıldığı ilk günden beri şirketin hiç kar etmediği, tarafların imzaladığı Franchise Sözleşmesinin VIN- Özel Şartlar bölümünün 1. Maddesinde davacı kendisinin onayı alınmadan, ürün alımına izin vermediğinin görüldüğü, bu bağlayıcı kayıtın, müvekkil şirketin ekonomik özgürlüğünü kısıtladığı, müvekkil şirketin kendisinden alınması zorunlu tutulan ürünlerin fiyatlarının sürekli değişiklik gösterdiği ve pazar fiyatına göre müvekkile fahiş miktarda satışı yapıldığı, müvekkil şirket işletme ekipmanlarını, personel kıyafetlerini, et ve tavuğu ve diğer gıda ürünlerini, kahveyi piyasa göre fahiş aiyatlarla davacı şirketten aldığı, Sözleşmeyi feshettiği dönemde piyasa değeri 100,00 TL olan; çekirdek kahvenin kilosuna 230,00 TL, piyasa değeri 20,00 TL olan tavuğa 43,00 TL gibi neredeyse tüm ürünleri %100’ünden daha fazlaya satın almak zorunda bırakıldığı, müvekkil şirketin alımındaki bu fahiş aiyatlara karşılık menü fiyatlarında yılda iki kez zam yapıldığı ve satılan ürünlerde oldukça az bir zam uygulandığı, Sözleşmedeki VI- Şirketin Yükümlülükleri bölümünün 3. Maddesinde ” mimari çizim ve uygulama projesi yalnız, şirketin “…” mağaza konseptini kuran mimarı tarafından hazırlanacak olup bunun dışında hazırlanan konsept ve çizimler uygulanmayacaktır” denildiği, müvekkil şirketin mimari proje konusunda davacı şirketin çalıştığı mimari şirket harici bir şirketle çalışmasına izin verilmediği, davacı şirket tarafından herhangi bir araştırma yapılmaksızın ve işletilmekte olan mağazanın özellikleri hiç dikkate alınmaksızın özensiz bir şekilde mimari proje hazırlandığı ve ona göre tüm malzemelerin bedelinin müvekkil şirketten alındığı, Kadıköy Belediye’sinin bahçe düzenlemesine aykırı olarak hazırlanan mimari proje yüzünden, müvekkilin kış aylarında bahçe kullanımına uygun hale getirebilmek ve müşteri kaybetmemek için ekstra para ödeyerek bu durumu çözdüğü, davacı şirketin mimari projeye göre yan bahçeler için yapılan tentelerin parasını da müvekkil şirketten aldığı, Belediye bahçe düzenlemesine uygun olarak hale getirebilmek adına; ön cepheye şemsiye yan bahçeye dayaksız tente yaptırmak zorunda kaldığı, bunun için de 12.395,00 TL diğeri 15.230,00 TL olmak üzere toplamda 27.625,00 TL ekstra para ödediği, işletmenin, iki katlı toplamda 150 kişiye kadar müşteri kapasitesine sahipken, davacı şirket tarafından yapılan mutfak, bu büyüklükteki bir işletmeyi karşılamadığından, açıldıktan sonra tezgâh revizeleri yapılmak zorunda kalındığı, bacaya bakım deliği koyulmadığı için davlumbazın bozulduğu, özellikle mutfak bölümündeki mimari proje hataları yüzünden işletmenin faaliyete geçtiği tarihten sonraki 1 yıl içerisinde mutfak tezgâhları, giderler, havalandırma da dahil olmak üzere hepsi baştan revize edilmek ve ekstra masraflar yapılmak zorunda kalındığı, Buzdolaplarının sık sık bozulması ve konu ile alakalı davacı şirket tarafından çözüm yolu üretilemeyince soğuk oda yapılmak zorunda kalındığı. Franchise sözleşmelerindeki en önemli hususlardan birinin franchise alanın gerekli desteği görerek sözleşmenin üstünde satış yapmak için ek bir çaba göstermesi olduğu, müvekkilin markayı temsil etmek için özverili davranırken davacı şirketten gerekli desteği hiçbir zaman göremedikleri, gerekli Fizibilite çalışması yapılmadığı için, işletmenin faaliyete geçtiği ilk menü, lokasyon ve işletmenin giderleri göz önünde bulundurulmadan oluşturulduğu, Bağdat caddesi gibi bir lokasyonda markayı temsil ederken, diğer şubelerden daha fazla gideri olacağı yapılan görüşmeler sonrasında davacı şirketin ancak ikna olduğu ve menüdeki ürün fiyatlarına zam yaptığı fakat davacı şirket ikna olana kadar müvekkil şirketin ciddi kazanç kaybı yaşadığı, davacı şirketin sosyal medyadaki instagram hesabı haricinde, müvekkil şirketin işletmesinin açılması ile alakalı herhangi özel bir reklam kampanyası yapmadığı, yükümlülüklerini yerine getirmek için müvekkil şirketten para istediği, müvekkil şirkete herhangi bir açılış organizasyonu gibi bir etkinlik de düzenlenmediği, işletmenin faaliyete geçtiği 2018 yılından beri et ve tavukların kalitesinde sürekli bir düşüş yaşandığı, müşterilerden şikayet alındığı ve bu durumun davacı şirket merkezine bildirilmiş olmasına rağmen, olumlu geri dönüş alınmadığı, davacı şirketin işletme politikasında markanın itibarını korumak için Franchise Sözleşmesi’nde maç yayını ve nargile kullanımını yasaklandığı, fakat İstanbul’da bulunan bir çok şubede nargile kullanımına, maç yayını yapılmasına ve okey oynanmasına izin verildiği, ayrıntılı olarak açıklanan sebeplerden dolayı davacı şirket ile müvekkil şirket arasındaki franchise sözleşmesinin haklı nedenle feshedilmesi gerektiği, Davacı şirketin franchise sözleşmesi çerçevesinde gerekli işbirliğini göstermemesi, müvekkili davacı şirketin fahiş bedelle tedarik ettiği ürünleri ve ekipmanları müvekkile zorla devralmaya zorlaması ve satması, şikayetlerle ilgilenen şirket merkezindeki personel yetersizliği, sözleşme hükümlerine aykırı olarak yaptırdığı mimari projenin uygulanması yüzünden müvekkilin uğradığı zararlar, müvekkilin işlettiği mekanın çok yakınından benzer işletme açması yüzünden müvekkilin iş yapamayarak zarara uğraması, müvekkilin işletmesini tanıtmak için reklam faaliyetlerinde bulunmaması, davacı şirketin diğer işletmelerinde maç izletmeye ve nargile satmasına göz yumarak müvekkilin işletmesinin imajına zarar vermesi, uzun süre talepte bulunulmasına rağmen taleplerin göz ardı edilerek ürünlere zam yapılmayışı, müvekkile ekonomik olarak vaad edilen cironun yapılamaması ve müvekkilin şirketinin zararda olması müvekkil açısından franchise sözleşmesine devamın çekilmez hale getiren bir haklı neden teşkil ettiği, tüm bu sebeplerle müvekkilin franchise sözleşmesini fesh ettiği, kusurlu olan davacının cezai şart bedeli ve kalan marka kullanım bedeli taleplerinin faizi ile birlikte reddine, Yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacıdan tahsiline karar verilmesini talep etmişlerdir.
DELİLLER:
Franchise sözleşmesi, fesih ihtarnamesi, İzmir 19.İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyası, denetim tutanağı, onaylı tedarikçi listesi, eğitim tutanakları, ticari defterler delil olarak mahkememiz dosyasına sunulmuştur.
Arabuluculuk son tutanağı davacı vekili tarafından dosyaya sunulmuştur.
İzmir 19.İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası, Kadıköy 17.Noterliğine yazılan yazı cevabı dosya arasına alınmıştır.
Mahkememiz ara kararı gereğince uyuşmazlık hususlarında; SMMM bilirkişi …’e tevdii ile; 2018/2019 ve 2020 yıllık kar zararının ve davalının yıllık cirosuna ilişkin ve ayrıca davalı şirketin yıllık zarar etmesi halinde bunun sebebini basit maliyetlerden mi yoksa davacı ile yapmış olduğu sözleşmeden mi kaynaklanmış olduğu hususunda 02/08/2022 tarihli bilirkişi raporu düzenlenmiştir.
Uyuşmazlık hususunda alanında uzman hukukçu nitelikli hesap bilirkişisi ile SMMM bilirkişisinden oluşan bilirkişi heyeti tarafından rapor düzenlenmiştir.
İstanbul ATM sine talimat yazılarak; dosyanın SMMM bilirkişi …’e tevdii ile sözleşmede kararlaştırılan cezai şartın sözleşmenin düzenlendiği tarih dikkate alınarak davalının ödeme gücü ve kabiliyeti göz önünde bulundurularak davalının iktisadi olarak mahvına sebebiyet verip veremeyeceği, davalının ticari faaliyetin devamına imkan tanımayacak ölçüde ağrı olup olmadığı yönünde 16/11/2022 tarihli ek rapor düzenlenmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dosyanın incelenmesinde; taraflar arasında düzenlenen Franchising sözleşmesinin davalı tarafça tek taraflı olarak haklı bir nedeni bulunmadan feshettiği iddiası ile karşı tarafa gönderilen ihtarnameler ile ve fesih nedeni ile sözleşmeye göre muaccel hale gelen erken fesih nedeni ile 126.672,00 TL ve maktu 188.500,00 TL olmak üzere 315.172,00 TL cezai şartın davalıdan tahsili talepli dava olduğu, davalının cevap dilekçesinde; davacı tarafın sözleşmede öngörülen ciro rakamının gerisinde kaldığı, fahiş bedelle tedarik ettiği ürünlerin ve ekipmanların zorla davalı tarafa devretmeye zorladığı, davacı tarafın mimari proje hataları yüzünden davalı şirketin ekstra masraf yapmak zorunda kaldığı, davacı şirketin destek yükümlülüğüne aykırı davrandığı ve sözleşmenin devamının çekilmez hale geldiği, işletmenin kurulması sırasında gerekli olan açılış reklamlarını yapmadığı, markanın kalite geliştirmesinde süreklilik göstermediği, diğer işletmelerin farklı uygulamalarına göz yumduğu belirtilerek sözleşmeyi haklı nedenle feshettikleri ve bu nedenle davacının kusurlu olduğu ve cezai şart talebinin reddi talepli cevap dilekçesi sunmuş olduğu, ihtarnamelerin ilgili noterlikten celp edildiği anlaşılmıştır.
Dava konusu uyuşmazlık taraflar arasında imzalanan Franchising sözleşmesinin davalı tarafından haklı nedenlerle feshedilip edilmediği ve fesih sonucunda davacının cezai şart alacağının bulunup bulunmadığı noktalarında toplanmıştır. Taraflarca imzalanan sözleşme 10.01.2018 düzenleme tarihlidir. Sözleşmenin 4.maddesine göre sözleşme süresi 5+5 yıl olarak kararlaştırılmıştır. Ve bu maddeye göre sözleşmenin şirket tarafından herhangi bir nedenle feshi veya Franchise alanın feshetmesi halinde veya sözleşmenin sözde sona ermesi halinde sözleşme süresine ait bedel ay hesabı ile bulunacak toplam sözleşme bedelinin muaccel hale geleceği kabul edilmekle söz konusu toplam bedeli nakden ve defaten ödemeyi erken fesih sebebi ile herhangi bir itiraz ve indirim talep edilemeyeceği ayrıca şirketin cezai şart maddesindeki cezai tazminat alacağı saklı tutulmuştur. Davalı taraf sözleşme tamamlanmadan karşı tarafa göndermiş olduğu Kadıköy 17. Noterliğince düzenlenen 17.02.2021 tarihli ihtarname ile davacı firmanın işbirliği ve destek yükümlülüğüne aykırı tutum ve davranışları sebebi ile ihtar eden şirketin sözleşme ilişkisini devam edemeyecek şekilde sözleşme çekilmez hale geldiği ve karşı tarafa duyulan güvenin ciddi şekilde zedelendiği belirtilerek ihtarnamenin tebliğ tarihi itibari ile sözleşmenin feshedildiği davacıya ihtar edilmiş ve ihtarname 10.08.2020 tarihli davacı tarafından tebliğ edilmiştir.
Davacı taraf sözleşmenin feshinin haksız olduğu iddiası ile sözleşmede yer alan cezai şart ve sözleşmenin erken feshi sebebi ile sözleşme gereğince muaccel hale gelen cezai şart sözleşme bedelinin tahsili talebi ile dava açmıştır. Davalı taraf cevap dilekçesinde, fesih ihbarnamesinde yer alan hususlar nedeniyle ve bu hususlar yönünden davacının gerekli eğitim ve danışmanlık hizmetini vermediğini, davacının 60 şubesinin bulunduğu ancak şikayetler bölümünde bir kişi çalıştırdığını, bu nedenle davalı firmanın davacıdan yeterli ve zamanında destek göremediğini, davacının işletmenin ifası ve teftişi sırasında kendi mimari şirketi ile çalışmaya mecbur tutarak davalı şirkete ekonomik açıdan istismar ettiğini, işletmeyi eksik bir şekilde kendilerine teslim ettiğini, ön görüşmeler sırasında davacı tarafından vaat edilen fizibilite çalışmasının yapılmadığını, ayrıca davacı tarafından işletmenin kurulması sırasında gerekli olan açılış reklamlarının yapılmadığını, markanın kalite geliştirmesinde süreklilik göstermediğini, diğer işletmelerin farklı uygulamalarına göz yumduğunu, taraflar arasında akdedilen sözleşmenin standart sözleşme olması nedeni ile genel işlem şartları niteliğinde olduğunu nedenleriyle sözleşmeyi haklı nedenle feshettiklerini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkememizce yapılan değerlendirmede, toplanan delillere, tarafların iddialarına göre; tarafların tüzel kişi tacir olduğu, taraflarca sözleşmenin serbest iradeleriyle imzalandığı, sözleşmenin her iki taraf yönünden bağlayıcı ve geçerli olduğu, tarafların sunmuş olduğu deliller ve davalının ticari kayıtları üzerinde de inceleme yapılmak üzere ve davacının varsa alacaklı olduğu cezai şart alacağının tespiti için hukukçu nitelikli hesap bilirkişisi ve SMMM bilirkişisi tarafından oluşan bilirkişi heyeti tarafından rapor düzenlendiği, raporun denetime elverişli olduğu, bu rapor ve dosyadaki delillerde dikkate alındığında; davalı tarafın sözleşme gereği yükümlülüğünün mal ve hizmet sürümünü kendi nam ve hesabına yapma ve destekleme ile üretim, işletme ve pazarlama sistemindeki fikri ve sinai unsurların kullanmak şeklinde olduğu, ayrıca davalı tarafın davacıya gönderdiği fesih ihbarnamesinde davacının işbirliği ve destek yükümlülüğüne aykırı davrandığı ve davacıya duyulan güvenin ciddi şekilde zedelendiği iddiasında bulunulduğu, davalının tacir olduğu, bu nedenle basiretli tacir gibi davranma zorunluluğunun bulunduğu, serbest iradesiyle tüm riskleri göz önüne alarak yatırım yaptığı, davalının davacı tarafa davalının bir takım yükümlülüklerini yerine getirmesi yönünden e-postalar gönderildiği, davalının şikayetlerinin buzdolabı arızası, mimari proje, doğal gaz ısıtıcıları, et ve tavuk kalitesinde değişim, ekipmanlar ve diğer ürünlerin tedariğine ilişkin oluşan sıkıntılar olduğu, ancak davacı tarafça yapılan denetim sonucunda düzenlenen 01.02.2020 tarihli denetim raporunda yağmur suyunun zemine akmış durumda olduğu, masa üstü görsellerinin mevcut olmadığı, sivil kıyafetlerle çalışan personelin bulunduğu, ayrıca kids drink ve emaye mug ürünlerinin ve çilekli kardinal ve chocalate sitck ürünlerinin mevcut olmadığı ve stoklarda bulunmadığı, menüde yer alan pastaların hepsinin stoklarda olmadığı, çay bardaklarının logosuz olduğu, kaşarlı tost ve bazlama tostun stoklarda olmadığı, dondurma dolabının karlanmış olduğu, bar arkasında yer alan menü board üzerinde yer alan fiyatların güncel olmadığı, pizza fırını, ocak, mikrodalga fırın, ızgara, waffle makinesi, tost makinesinin kirli olduğu, kahvaltı tabaklarında deformelerin olduğu ve yenilenmelerinin gerektiği, etiketsiz ve son tüketim tarihi olmayan ürünlerin iş yerinde bulunduğu, steak etin dışarıdan onaysız tedarikçiden alındığı, onaysız marka türk kahvesi, damla sakızlı Türk kahvesi kullanıldığı, ayrıca onaysız olarak sweet heaven marka sıcak çikolata tozu ve beyaz çikolata tozu kullanıldığının tespit edildiği, bu husustaki tutanağın davalı şirket yetkilisi tarafından da imzalanmış olduğu, bu haliyle davalı şirketin sözleşme gereği yükümlülüklerini yerine getirmemiş olduğu, sözleşmenin haklı nedenle feshedilmediği kanaatine varılmıştır.
Sözleşme haklı nedenle feshedilmediğinden sözleşme gereğince davacının talep ettiği alacak kalemleri yönünden yapılan hesaplamada davacının talebi de dikkate alındığında sözleşme gereğince davacının 50.000 USD cezai şart ve ayrıca marka kullanım bedeli yönünden geri kalan aylara yönelik ödenmeyen marka kullanım bedeli muaccel hale geleceğinden 887 gün karşılığı aylık 1.200 USD ‘den toplam 131.196,00 TL alacağının bulunduğu, davacının talebinin 126.672,00 TL olduğu, bu nedenle taleple bağlı kalınması gerektiği, yargıtay içtihatları doğrultusunda davalının belirlenen cezai şartı ödemesi halinde ödeme gücü ve kabiliyeti göz önünde bulundurulduğunda iktisadi olarak mahvına sebebiyet verip vermeyeceği ve davalının ticari faaliyetinin devamına imkan tanımayacak ölçüde ağır olup olmadığı, yönünden davalının ticari defterleri üzerinde SMMM bilirkişisi tarafından inceleme yapıldığı bilirkişi tarafından yapılan incelemeye göre davalı şirketin kurulduğu 10.01.2018 tarihinden itibaren borca batık olduğu, cari oranın düşük seviyede olduğu, işletmenin varlıklarının kısa vadeli giderlerini karşılayamaz durumda olduğu, şirketin borçlarını aktifini aştığı, sözleşme gereği ödemesi gereken 315.172,00 TL ‘yi ödemesi halinde şirketin ekonomik olarak mahvına sebep olabileceği yönünde tespitler yapılarak rapor düzenlendiği, davalının ticari kayıtları üzerinde yapılan bu değerlendirmelerde dikkate alınarak davacı tarafça talep edilen ve davalının sorumlu olduğu toplam 315.172,00 TL’nin %40’ı oranında takdiri indirim yapılarak takdiren 189.103,20 TL cezai şartın davalı tarafça ödenmesi gerektiği kanaatine varılmakla, bu bedelin sözleşmenin feshine yönelik ihtarnamenin tebliğ tarihi olan 10.08.2020 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-DAVANIN KISMEN KABULÜNE;
2- 189.103,20-TL cezai şartın 10/08/2020 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Fazlaya ilişkin talebin reddine,
3-Alınması gereken 12.382,35-TL nispi ilam harcından, peşin alınan 5.382,35-TL nispi harç indirildikten sonra kalan 7.535,28-TL harcın davalıdan alınarak, Hazineye gelir kaydına,
4-Davacının yatırmış olduğu 54,40-TL başvurma harcı ile 5.382,35-TL nispi harç toplamı 5.436,75-TL olan davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
5-Davacının yapmış olduğu 2.400,00-TL bilirkişi ücreti 404,86-TL tebligat-posta giderinden ibaret toplam 2.804,86-TL yargılama giderinin davanın kabul ve red oranına göre takdiren 1.682,9160-TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalan kısmının davacı üzerinde bırakılmasına,
6-7155 sayılı yasanın 19/12/2018 tarihinde yürürlüğe giren 23.maddesiyle eklenen 6325 sayılı yasanın 18/A maddesi gereğince taraflar arasında yapılan arabuluculuk faaliyeti sonunda, ileride haksız çıkacak taraftan alınmak üzere Hazine tarafından karşılanan 1.320,00-TL arabulucu ücretinin yargılama gideri olarak davalıdan alınarak, Hazineye gelir kaydına,
7-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre takdir ve tayin edilen 29.365,48-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
8-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre takdir ve tayin edilen 19.910,32 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak, davalıya verilmesine,
9-Tarafların yatırdığı gider avansından kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde kendisine iadesine,
Dair; davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzlerine karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize yahut başka bir yer mahkemesine dilekçe ile başvurmak ve istinaf harcı ile gerekli giderlerin tamamını ödemek suretiyle İzmir Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.13/12/2022
Katip
e-imzalıdır.

Hakim
e-imzalıdır.