Emsal Mahkeme Kararı İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/508 E. 2021/1011 K. 21.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/508 Esas
KARAR NO : 2021/1011

DAVA : İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 17/09/2020
KARAR TARİHİ : 21/12/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Alacaklı müvekkili şirket tarafından davalı borçlu aleyhine İzmir … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası üzerinden icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin karşı yana 02.07.2020 tarihinde tebliğ edildiği, davalının 08.07.2020 tarihinde borca itiraz etmesi sebebi ile takibin durduğu, -Davalı ile müvekkili şirket arasında borçlu davalının ithalata konu yurt dışı kara yolu kargo taşımasına ilişkin taşıma akdinden kaynaklanan cari hesap ilişkisinin mevcut olduğu, taşıma akdine ilişkin vecibelerin müvekkili tarafından gerçekleştirildiği, malın alıcıya teslim edildiği, taraflar arasında taşıma akdinden kaynaklanan bir ihtilafın bulunmadığı, Somut olaya konu ithalat yüklemeleri için müvekkili şirkete 06.4.2020 tarihinde iki araçlık yükleme yeri Almanya, varış adresi Ankara gümrük-Seydişehir olarak rezervasyon yaptırıldığı, müvekkili şirketin asli çalışma prensibinin beklenmedik bir durumla karşılaşılması halinde müdahale edebilmek için gönderici tarafla aracısız iletişim halinde olunması şeklinde olduğu, ancak uyuşmazlığa konu yüklemede davalının göndericinin iletişim bilgilerini davacı yan ile paylaşmayarak kendisinin iletişim kuracağını belirttiği, İşbu anlaşma üzerine ilk aracın 07.04.2020 tarihinde yükleme için verilen adrese gönderildiği, yine aynı gün 07.04.2020 tarihinde ilk aracın adresten ayrıldığı, ikinci aracın ise bir sonraki gün olan 08.04.2020 tarihinde yükleme için aynı adrese gönderildiği ve ikinci aracın yükleme sonrası 09.04.2020 tarihinde belirtilen adresten ayrıldığı, Mevcut durum üzerinde davalı şirketçe taraflarına gönderilen bir mail ile göndericinin taşımaya konu araçları dağınık yüklediği bilgisinin iletildiği, nitekim Sayın Mahkemece bilineceği üzere söz konusu araçlardaki malzemelerin dağınık yüklenmesinin evraklarda belirtilen tonaj ile araçlardaki mevcut tonajın birbirini tutmamakta olduğu anlamına geldiği, İşbu durum neticesinde ilk aracın 13.04.2020 tarihinde ikinci aracın ise bir gün sonra yüklenmesinden kaynaklı olan 14.04.2020 tarihli Ro-Ro gemisine yetişebilmiş olduğundan 20.04.2020 tarihinde Çeşme’ye varışın gerçekleştirildiği, -Bahsi geçen gönderici tarafından dağınık yüklenmenin sebebiyet verdiği evraklardaki tonajla aracın mevcut tonajının tutarlı olmamasından kaynaklı olarak ilk araç varışı ile Çeşme’de kantara takılmış ve görevli memurların araçla ilgili tam tespit kararı aldığı, zira 14.04.2020 tarihinde memurların kontrolleri sonrasında ortada büyük bir tonaj karışıklığı bulunduğu ve işlemlere eğer başlanır ise oldukça uzun süreceğinin taraflarına bildirildiği, İkinci araçta da aynı sorun bulunduğundan söz konusu ikinci aracın Çeşme’ye vardığında da aynı işlemlerin uygulanacağının açıl olduğu, işte bu sebeple memurlar tarafından ilk araç ile ikinci aracın işlemlerinin ayrı ayrı yapılmasının teslimat tarihlerini fazlasıyla geciktireceğinden ve iki aracın birbirinden ayrı şekilde işleme girmesiyle masrafların katlanacağından bahisle ikinci aracın da gelişi ile her iki aracı da beraber işleme alma önerisinde bulunulduğu, bu konuda davalıdan teyit alındığı, Gerek davalı yanın onayı neticesinde gerekse de duruma en uygun ve en az zararlı çözümü getirmek maksadıyla ikinci aracın varışının gerçekleştiği 20.04.2020 tarihine kadar işlemlerin bekletildiği, işbu tarihte aracın varışı ile memurlar tarafından en hızlı şekilde işlemlere başlanıldığı, Yurt dışından talep edilen mahreç yazısının da gelmesi ile ertesi gün Çeşmedeki işlemlere devam edilmiş ve her iki aracında 22.04.2020 tarihinde Ankara Gümrük adresine girişinin yapıldığı, ancak 23.04.2020 tarihinin resmi tatil olmasından kaynaklı olarak her iki aracın tesliminin de 24.04.2020 tarihinde sabahtan yapıldığı, Müvekkili şirketin davalı yan ile aralarındaki ticaret ilişkisi uyarınca davalı yanın talebi doğrultusunda üzerine düşen işlemleri bilfiil yerine getirdiği, göndericinin araçları dağınık yüklediği bilgisinin taraflarına davalı yanca iletildiği, tüm bu süreçte ekstra masrafların oluşacağının davalı yana defaatle bildirildiği, Her iki aracında Çeşme’de gerçekleştirilen gümrük işlemleri için … no.lu Gümrük Masrafları ve … no.lu Yurtiçi Bekleme Ücret faturası düzenlendiği, ancak bahsi geçen faturalara davalı yanca haksız bir şekilde itiraz edildiği, Açıklanan nedenlerle borçlunun icra takibine yaptığı itirazın iptaline, borçlunun takip konusu yabancı para borcuna dayalı takip dosyasında belirtilen ticari temerrüt faiziyle ödemeye ve takip konusu alacağın %20’sinden az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesi talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili cevap dilekçesi ile özetle; Davayı kabul anlamına gelmemek kaydıyla davacı tarafından müvekkili şirket adına düzenlenen faturaların haksız olduğunun sabit olduğu, faturanın malın teslimi veya hizmetin yapıldığı tarihten itibaren azami yedi gün içinde düzenleneceği, bu süre içerisinde düzenlenmeyen faturaların hiç düzenlenmemiş sayılacağı hüküm altına alındığı, (VUK 23 1/5. Madde) -Davaya konu taşıma da hizmetin 24.04.2020 tarihinde sonlandığı, davacı şirket tarafından düzenlenen 08.05.2020 tarihli … fatura numaralı faturanın kabulünün mümkün olmadığı, V.U.K 231/5. Madde uyarınca 24.04.2020 tarihinden azami süre sonrasında kesilen faturaların hiçbir haklılığı bulunmadığının sabit olduğu, ilgili husus hakkında davacı şirkete gönderilen11.05.2020 tarihli … yevmiye numaralı ekte sunulduğunu, Davaya konu taşımada Çeşme Gümrüğünden nihai Ankara Gümrüğüne gidilmesi için Transit Belgesi düzenlenmesi gerektiği, davacı şirket tarafından Gümrük Masrafları adı altında talep edilen meblağ bu belgeye ilişkin olup taşıma işleminin öncesinden Ankara Gümrüğüne gidileceği şeklinde anlaşıldığından işbu masrafın da nakliye ücretinin içinde olduğunun sabit olduğu, kaldı ki söz konusu işlem masrafı için davacı şirket tarafından talep edilen meblağın fahiş olduğu, Yerleşik içtihatlar uyarınca taşımacı ile anlaşılan nakliye ücreti taşımacının ilgili taşıma kapsamında yapacağı tüm masrafları kapsadığı, nakliye ücreti belirlenmeden önce ilgili taşımaya ilişkin tüm bilgilerin taşımacı firmaya sunulduğu ve bunun sonucunda taşımacı firmadan bir fiyat alındığı, söz konusu işleyişten de açıkça anlaşılmaktadır ki ilgili taşımaya ilişkin tüm giderler hesaplanarak bir nakliye ücreti belirlendiği, belirlenen nakliye ücreti dışında başka bir kalemin talep edilmesi haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olduğu, müvekkil şirket tarafından taşımaya konu yüke ilişkin bilgiler verilmiş, yükleme notası ve yükleme saatleri de davacı şirkete bildirildiği, işbu bilgilerin davacı şirket ile teyit edildiği, söz konusu taşımaya ilişkin direktifler müvekkil şirket ve ilgililer tarafından davacı şirkete bildirilmesine rağmen belirlenen yükleme saatinden sonra davacı şirket tarafından araçlardan sadece birinin yükleme yerinde hazır edildiği, davacı şirket tarafından araçların belirlenen yükleme saatinde hazır edilmediği, davacı şirketin ihmali ve kusuru sonucu gecikme yaşandığı, gecikme yaşanmasının yanında iki aracın birlikte hazır edilmesi gerekirken farklı zamanlarda yükleme yerinde bulundukları, işbu hususta davacı şirket tarafından hatalı belgelerin hazırlanmasının sebeplerinden olduğu, Taşımacı taşımaya konu yüklerin araçlara yüklenmesi, yüklerin araç içerisinde gerekli noktalara ağırlığının dağıtılarak düzenlenmesi ve bu doğrultuda CMR belgelerini hazırlanması ile yükümlü olduğu, yükleme yerine ilk gelen aracın yüklendiği ve yola çıktığı, yükümlülüklerin davacı şirkete ait olmasına rağmen ilgili aracın son haline ilişkin, araca hangi paletlerin yüklendiğine dair vb. hakkında davacı şirketin bilgilendirildiği, ikinci gelen araçta yükleme yerine ulaştığında kalan yükler yüklenerek yola çıkıldığı, iki aracın da yüklenmiş hali ile ilgili yüklerin son duramuna Hişkin bilgilerin davacı şirkete bildirildiği, CMR nin hazırlanması için gerekli verilerle bilgilerin iletildiği, Davacı şirketin müvekkil şirketten talep ettiği masrafların davacı şirketin kendi kusuru ve ihmali sonucu oluştuğu sabit olduğu, işbu sebeple söz konusu Masrafların müvekkil şirketten talep edilmesinin haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olduğu, Şöyle ki; davacı şirket tarafından belirlenen saatte yükleme yerinde hazır edilmesi gereken araçların geç kaldığı ve farklı zamanlarda yükleme yerine geldiği, iki aracın da gecikme Yaşanarak farklı zamanlarda yükleme yerinde hazır edildiklerinin davacı şirketinde kabulünde olduğu, Birinci gelen araca yükleme yerindeki yükler yüklenmiş ve birinci araç (… Plakalı araç ( Davacı şirketin ilettiği bilgi doğrultusunda yola çıktığı, birinci araca hangi yüklerin alındığının taşımacı firma tarafından yükümlülükleri bulunmasına rağmen kontrol edilmediği, Davacı şirket ile taşıma süreci boyunca iletişimde kalınmış davacı şirket tarafından tüm talep edilen bilgiler hızlı bir şekilde cevaplandırıldığı, ancak müvekkil şirket bilgi talep ettiğinde aynı şekilde dönüş yapılmadığı ve taraflarına ulaşılamadığı, davacı şirketin müvekkile karşı bilgilendirme yükümlülüğü bulunduğu, buna rağmen davacı şirket müvekkil şirketin bilgi taleplerine karşı olumsuz tavırlar ile cevap vermeye başladığı, davaya konu taşıma ilişkisi için anlaşılan ücretin belirli bir vade için anlaşılmışken aniden peşin ödenmesinin talep edildiği, ayrıca davacı şirket sorumluluğunda bulunan araçlar ile iletişim sağlayamadığı ve Uluslararası Sözleşmeler ile belirlenen Araç Kullanma ve Dinlenme Sürelerine uyularak taşıma gerçekleştirilmediği, davacı şirket bünyesinde yaşanan ihmaller sonucu olayların bu şekilde geliştiğinin açık olduğu, davacı şirketin kendi kusuru ile sebebiyet verdiği masrafların yanında dürüstlük kuralına aykırı davranışlarda bulunduğu, İzah edilen nedenlerle davanın … Firmasına ihbar edilmesine davanın husumet yokluğu nedeniyle usulden reddine, davanın esastan reddine, davacının İİK uyarınca kötü niyet tazminatına mahküm edilmesine, yargılama giderinin ve vekâlet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesi talep etmiştir.
DELİLLER:
İzmir … İcra Müdürlüğünün ..E. Sayılı takip dosyası getirtilerek dosyamız arasına alınmış, söz konusu dosyanın incelenmesinde; -Davacı ….A.Ş. tarafından davalı … Ltd.Şti. adına 08.05.2020 düzenlenme tarihli … no.lu 1.003-Euro ve 30.04.2020 düzenlenme tarihli … no.lu 1.681,45-TL tutarındaki faturaların ödenmemesi sebebi ile 22.06.2020 tarihinde İzmir … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasına istinaden icra takibi başlatıldığı, 7 örnek ödeme emrinin davalının … Mah…. Sk.No:… Bornova/İzmir adresinde daimi işçisi … tarafından 02.07.2020 tarihinde tebliğ alındığı, Davalı şirket vekilinin 08.07.2020 tarihli itiraz dilekçesinde özetle alacaklı tarafından gönderilen 30.04.2020 tarihli 1.681,46-TL ve 08.05.2020 tarih 1.003-EBuro tutarlı faturalara süresinde İzmir ….Noterliği’nin … yevmiye no.lu ihtarnamesi ile itiraz ederek faturalarda belirtilen yurtiçi bekleme ve gümrük bedellerinden müvekkili şirketin sorumlu tutulamayacağının belirtildiği, bu nedenle icra dosyasındaki tüm borç miktarına ve borcun tüm ferilerine itirazlarının kabulü ile takibin durdurulmasının talep edildiği, Davalı şirketin talebi üzerine İzmir … İcra Müdürlüğü tarafından 08.07.2020 tarihinde takibin durdurulmasına karar verildiği tespit edilmiştir.
SMMM alanıda uzman bilirkişi tarafından hazırlanan 18/05/2021 havale tarihli raporun dosyaya sunulduğu ve taraflara usulüne uygun olarak tebliğ edildiği görülmüştür. Söz konusu raporun sonuç kısmında ” Davalı … Ltd.Şti.’nin yasal defterlerinin incelenmemiş olması sebebi ile yapılan incelemeler icra dosyası uyap çıktısı, dava dosyası ve davacı incelemeler sonucunda işbu raporun inceleme, değerlendirme ve tespitler bölümünde ayrıntısı ile belirtildiği gibi, Davacı ….A.Ş.’nin 2020 yılı yasal defterlerinin açılış ve kapanış onaylarının yasal süresi içerisinde yaptırılmış olduğu, muhasebe kayıtlarının usulüne uygun tutulduğu, yevmiye defteri kayıtları ile kebir defterinin uyumlu olduğu, Davacı yasal defterlerine göre, davalı … Ltd.Şti.’nin 22.06.2020 icra takip tarihi itibari ile 1.003-Euro karşılığı 8.357,43-TL ve 1.681,46-TL olmak üzere 10.038,89-TL tutarında borç bakiyesi bulunduğu, davacının icra takibine konu edilen faturalardan kaynaklı bir alacağının bulunup bulunmadığı, davacının yapılan taşıma işleminde bir kusuru bulunup bulunmadığı, fatura muhteviyatı masrafların nakliye ücreti dışında talep edilip edilmeyeceği hususlarının yapılacak teknik inceleme neticesinde ortaya çıkabileceği, davacı ….A.Ş.’nin işbu davaya esas İzmir … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasına istinaden davalı … Ltd.Şti.’nden 22.6.2020 icra takip tarihi itibari ile 1.003-Euro ve 1.681,45-TL alacak talep edebileceği “” görüş ve kanaatine varılmıştır.
Mahkememiz 01/06/2021 ara kararı gereğince SMMM bilirkişisi tarafından ek rapor hazırlandığı taraf vekillerine usulüne uygun tebliğ edildiği görülmüştür. Söz konusu raporun sonuç kısmında; “Davalı … Ltd.Şti.’nin 2020 yılına ait yasal defterlerinin açılış ve kapanış onaylarının yasal süresi içerisinde yaptırılmış olduğu, muhasebe kayıtlarının usulüne uygun tutulduğu, yevmiye defteri kayıtları ile kebir defterinin uyumlu olduğu, Kök raporda ayrıntısı ile belirtildiği üzere davacı yasal defterlerine göre, davalı … Ltd.Şti.’nin 22.06.2020 icra takip tarihi itibari ile 1.103-Euro karşılığı 8.357,43-TL ve 1.681,46-TL olmak üzere 10.038,89-TL tutarında borç bakiyesi bulunduğu, “Davalı yasal defterlerine göre, davacı … A.Ş.’nin 22.06.2020 icra takip tarihi itibari ile 100-Euro karşılığı 1.373,68-TL tutarında alacak bakiyesi bulunduğu, Gerek kök raporda gerekse işbu ek raporun Tespit ve Değerlendirmeler başlıklı E bölümünde ayrıntısı ile belirtilen bilgiler ışığında davacının icra takibine konu edilen faturalardan kaynaklı bir alacağının bulunup bulunmadığı, davacının yapılan taşıma işleminde bir kusuru bulunup bulunmadığı, fatura muhteviyatı masrafların nakliye ücreti dışında talep edilip edilmeyeceği hususlarının yapılacak teknik inceleme neticesinde ortaya çıkabileceği, Davacı ….A.Ş.’nin işbu davaya esas İzmir … İcra Müdürlüğü’ nün … Esas sayılı dosyasına istinaden davalı … Ltd.Şti.’nden 22.06.2020 icra takip tarihi itibari ile taleple bağlı kalınarak 1.003-Euro ve 1.681,45-TL tutarında asıl alacak talep edebileceği, Davacı ….A.Ş.’nin işbu davaya esas İzmir … İcra Müdürlüğü” nün … Esas sayılı dosyasına istinaden davalı … Ltd.Şti.’nden 22.06.2020 icra takip tarihi itibari taleple bağlı kalınarak herhangi bir alacak talebinde bulunamayacağı” görüş ve kanaatine varılmıştır.
Mahkememiz 28/09/2021 tarihli ara kararı gereğince dosya taşıma hukuku alanında uzman bilirkişiye verilmiş, taşıma hukuku bilirkişi tarafından rapor hazırlandığı, taraf vekillerine usulüne uygun olarak tebliğ edildiği görülmüştür. Söz konusu raporun sonuç kısmında ” somut olayda davacı taşıyıcının Çeşme Giriş Gümrüğünde oluşan ilave masrafların kendi kusur ve ihmali nedeniyle oluştuğu ve bu masrafları davalı yandan talep etmesinin uygun bulunmadığı” görüş ve kanaatine varılmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda; tarafların iddia ve savunmaları, deliller ve tüm dosya kapsamına göre;
Dava; Yurtiçi bekleme ve gümrük bedelinin tahsili amacıyla başlatılan icra takibine karşı davalı borçlunun yapmış olduğu itirazın iptali davasıdır.
Davacı, taraflar arasındaki taşıma sözleşmesinden dolayı taşınan araçların dağınık yüklenmesinden dolayı gümrük işlemlerinin gecikmesi sebebiyle uğranılan zararın tahsilini talep etmiştir.
Davalı cevap dilekçesinde taşınan araçların belirlenen yükleme saatinde hazır edilmediği ve bu nedenle davacı şirketin ihmali ve kusuru nedeniyle gecikmenin meydana geldiği ve ayrıca gecikmenin nedenlerinden birinin de davacı şirket tarafından hatalı belgelerin hazırlanmasının olduğu belirtilerek davanın reddine karar verilmesi talep edilmiştir.
Davacı tarafın ticari defterleri üzerinde SMMM bilirkişi tarafından inceleme yaptırılmış ve bilirkişi raporunda tarafların yapılan taşıma işleminde bir kusurunun bulunup bulunmadığı, fatura muhteviyatı masrafların nakliye ücreti dışında talep edilip edilemeyeceği hususlarını yapılacak teknik inceleme neticesinde ortaya çıkabileceği yönünde rapor düzenlenmiştir.
Tarafların taşıma sözleşmesi kapsamında taşınan eşyanın gümrükte beklemesi ve bu sebeple davacının zarara uğradığı iddiasına ilişkin olarak taşıma alanında uzman bilirkişiden bu hususta rapor düzenlenmesi istenilmiştir. Taşıma alanında uzman bilirkişi tarafından düzenlenen rapor dikkate alındığında; Dosyadaki belgelere göre mütakip taşıyıcının asıl taşıyıcının yardımcı şahsı olduğu dikkate alındığında CMR madde 3 gereğince sorumlu olacağı, dava konusuna göre taşıyıcının veya çalışanın kontrolüne dair CMR senedi üzerinde ihtirazi kayda dair bir belgeye rastlanmadığı, fiili taşıyıcının gecikmeden doğan sorumluluğunun özen borcu ağırlaştırılmış kusur sorumluluğu olduğu, kusurun ilke olarak vaat kabul edildiğinden taşıyıcının bunun aksinin CMR 17.maddesi düzenlemesi çerçevesinde ispatlamasının gerektiği, yine aynı maddeye göre taşıyıcının sorumluluktan kurtulması için özel sebeplerin düzenlendiği, taşıyıcı tarafından dosya ibraz edilmiş bu hususta herhangi bir belge bulunmadığı bu nedenle CMR 17.maddesi gereğince tarafların sorumluluğunun paylaştırılması gerekmediği, taşıyıcının yükü teslim alması sırasında yapması gereken hususları yapmadığı, taşıyıcının emtiayı teslim alması anından itibaren kendisine verilen talimatlara uygun hareket etmediği, CMR senetleri üzerinde talimatlara uygun hareket ederek değişiklik yapması gerektiği halde bunu yapmadığı ve bu nedenle Çeşme Giriş Gümrüğünde sorun yaşandığı, bu nedenle kendi eylemi ve kusuru nedeniyle kendisi yönünden ilave masrafların oluşmasına sebebiyet verdiği, taşımacının yükleyicinin talimatlarına uygun bir şekilde CMR senetlerini düzenlemiş olsaydı Çeşme Giriş Gümrüğünde hiçbir sorun yaşamayacağının dosya kapsamında sabit olduğu, taşıyıcının yükü tasarruf hakkına sahip kişinin yararına en uygun görülen önlemleri almakla yükümlü olduğu halde bu yükümlülüğe uymadığı, bu nedenle davacının kendi kusur ve ihmali nedeniyle oluşan bu masrafların davalıdan talep edemeyeceği kanaatine varılmıştır. Dava konusu uyuşmazlıkta tarafların kusurunun değerlendirilmesi yargılamayı gerektirdiğinden davalı yönünden kötü niyet tazminatı koşulları oluşmamıştır. Belirtilen nedenlerler davanın reddine karar verilmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-Harçlar Yasası gereğince karar tarihi itibarı ile alınması gerekli 59,30-TL harcın, peşin alınan 133,81-TL harçtan mahsubu ile fazla kalan 74,51-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talebi halinde davacıya iadesine,
3-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesine göre takdir olunan 5.100,00-TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Dava açmadan evvel dava şartı kapsamında başvurunun yapıldığı sabit olduğundan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin Hazine tarafından ilgili arabulucuya ödenmesi halinde, bu ücretin 6831 sayılı Kanun kapsamında davacıdan tahsili hazineye irat kaydına, bu hususta Hazineye müzekkere yazılmasına,
5-Davacı tarafından sarf olunan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
6- Taraflarca yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının, karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde mahkememize verilecek dilekçe ile İzmir BAM İlgili Hukuk Dairesi Nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 21/12/2021

Katip …
e-imzalıdır.

Hakim …
e-imzalıdır.