Emsal Mahkeme Kararı İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/413 E. 2021/281 K. 23.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/413 Esas
KARAR NO : 2021/281

DAVA : Menfi Tespit (Kooperatif Aidat Borcundan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 12/08/2020
KARAR TARİHİ : 23/03/2021

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kooperatif Aidat Borcundan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin İzmir İli, Güzelbahçe İlçesi, … Köyü, … Pafta … Ada … Parsel de kayıtlı taşınmaza 21.03.1994 tarihinde malik olduğunu, İzmir …. İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyası ile davalı tarafça müvekkili aleyhine 31.12.2000 tarihi ile 01.12.2013 tarihleri arasında 22 Adet Aidat Alacağına ilişkin icra takibine giriştiğini, bununla birlikte İzmir …. İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyası ile müvekkiline ; 01.02.2014 tarihi ile 01.12.2017 tarihleri arasında 53 Adet Aidat Alacağına ilişkin icra takibine girişildiğini, müvekkilinin 11.03.2016 tarihinde satmış olduğu bu gayrimenkulde hiçbir zaman anılan kooperatife üye olmadığını, bu nedenle aidiyet ilişkisi kurulmadan aidat talebinin de yersiz ve haksız olduğunu beyanla davanın kabulü ile müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tespitine, davalının haksız ve kötü niyetli takip yapmış olması nedeni ile söz konusu miktar olan 40.381,55 TL’nin % 20’si üzerinden kötüniyet tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı yanın her ne kadar müvekkili kooperatif üyesi olmadığını ve bu itibarla borçtan sorumlu olmadığını iddia etmişse de bahse konu iddianın gerçeği yansıtmadığını, icra takibinde belirtilen ve davacı tarafın borçlu olduğu kalemlerin kooperatif genel kurul kararlarından kaynaklanmakta olduğunu, kooperatifte gayrimenkul satın almasına rağmen kooperatif üyeliğini devralmayan şahısların kooperatifin Trafo Elektrik direkleri aydınlatma ve ekipmanları giderleri, bekçi kulübesinin tümüyle elden geçirilip yenilenmesi için yapılan giderler, kooperatif için alınan ve yine ortak alanlarda kullanılan dal kırma makinasının alımı ve bakımı için yapılan giderler, su tankı ve kuyu için gerekli ekipmanların alımı için yapılan giderler, imar planı takip ücretleri, tamiri bakım ve onarım masrafları gibi yine yönetim ve altyapı giderlerinden sorumlu olduğunu, zira aksinin kabulünün sebepsiz zenginleşmeye sebebiyet vereceğini ve vekaletsiz iş görme hükümlerine aykırılık teşkil edeceğini, kooperatif üyeliğini devralmayan şahısların da kooperatif hizmetlerinden yararlandığından kooperatifin alt yapı ve genel yönetim giderlerinden sorumlu olduğunu beyanla davanın reddine yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
İzmir …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı sistem üzerinden celp edilerek dosyamız arasına alınmıştır.
Dava, kooperatif aidat borcu ve giderlerine ilişkin alacağın tahsili amacıyla başlatılan takipten dolayı borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkindir.
TTK nın 5/1 maddesinde:”Aksine hüküm bulunmadıkça, dava olunan şeyin değerine veya tutarına bakılmaksızın asliye ticaret mahkemesi tüm ticari davalar ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işlerine bakmakla görevlidir.” şeklinde düzenleme bulunmaktadır.
TTK nın 4. Maddesinde de ticari davaların neler olduğu ayrıntılı bir şekilde düzenlenmiştir.
Mahkememizin 23/03/2021 tarihli celsesinde davalı vekili; davacının kooperatife üye olmadığını ancak kooperatifin hizmetlerinden yararlandığı için alt yapı ve genel giderlerden sorumlu olduğunu beyan etmiştir.
Tüm bu bilgiler ışığında ; davacının davalı kooperatif üyesi olmadığı her iki tarafında kabulünde olduğundan, davalı kooperatifinin alacağını davacının yararlandığı alt yapı hizmetleri ve genel giderlere dayandırdığından, kooperatif ile üyesi arasında görülecek davalarda Kooperatifler Kanunu uygulanacak olup, ancak bu durumda mahkememiz görevli olacağından ,(Yargıtay 23. HD nin 2015/9953 esas, 2018/2279 karar nolu ilamı da aynı doğrultudadır) somut olayda tarafların tacir olmadığı, uyuşmazlığın her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili bir uyuşmazlık olmadığı, kooperatifler kanunun uygulanacağı bir durumda bulunmadığı, dolayısıyla iş bu davaya bakmakta mahkememizin görevli olmadığı, görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu vicdani kanaatine varılmakla davanın usulden reddine, mahkememizin görevsizliğine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
(1)HMK m. 115(2) hükmü uyarınca davanın usulden reddine, Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
(2) Görevli Mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğuna,
(3) HMK m. 20(1) hükmü uyarınca, kararın kesinleşmesinden itibaren iki hafta içerisinde taraflardan birinin başvurusu ve talebi halinde dosyanın görevli İzmir Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,
(4) Kararın kesinleşmesinden itibaren iki haftalık süre içerisinde dosyanın görevli İzmir Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesi için talepte bulunulmadığı taktirde HMK m. 20(1) hükmü uyarınca davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin taraflara ihtarına,
(5) HMK nın 331/2 maddesi gereğince dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesi halinde, yargılama giderleri hususunda görevli mahkemece karar verilmesine; aksi durumda talep üzerine dosyanın ele alınarak yargılama giderleri hususunda bir karar verilmesine,
Dair, davacı ve davalı vekillerinin yüzlerine karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize yahut başka bir yer mahkemesine dilekçe ile başvurmak ve istinaf harcı ile gerekli giderlerin tamamını ödemek suretiyle İzmir Bölge Adliye Mahkemesi ilgili hukuk dairesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 23/03/2021

Katip …
e -imzalıdır

Hakim …
e -imzalıdır