Emsal Mahkeme Kararı İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/390 E. 2022/182 K. 08.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/390
KARAR NO : 2022/182

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 29/07/2020
KARAR TARİHİ : 08/03/2022
GEREKÇELİ KARAR

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından Mahkememize sunulan dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin alacağının sağlanması amacıyla İzmir 4.İcra Dairesi …/…E. Sayılı dosyası ile borçlu hakkında ilamsız icra yoluyla icra takibine geçildiğini, borçlunun süresi içinde borçlu olmadığını iddia ederek takibe, asıl borca, fer’ilerine, faize ve faiz oranına itiraz edip takibi durdurduğu, borçlunun itirazının haksız ve dayanaksız olduğu, takibe konu borcun 25.03…. tarihinde gerçekleşen trafik kazası sonucu davacının aracında meydana gelen değer kaybına ilişkin olduğu, ortaya çıkan değer kaybının Sigorta Tahkim Komisyonu ….E…. başvurulu dosya kapsamında yapılan bilirkişi raporu ile sabit olduğu, ilgili başvuru sonucu verilen kararda fazlaya ilişkin hakları saklı tutularak değer kaybının 2.725,00 TL’sine hükmedildiğini, bilirkişi raporunda ise asıl değer kaybı tutarının 36.130,00 TL olarak hesap edildiği, İşbu davaya konu icra takibinde talep edilen alacak tutarının aradaki farkın talebi olduğunu, Sigorta Tahkim Komisyonunun ….E…., …/…K., 28.12…. tarihli kararı gereğince bilirkişi raporu ile sabit olan değer kaybı tutarının taleple bağlı kalınarak fazlaya ilişkin hak saklı olmak üzere 2.725,00 TL’sinin davalı sigorta şirketinden tahsiline hükmedildiğini, davacının uğradığı gerçek zararın ise 36.130,00 TL olduğunu, İzmir 4.İcra Dairesi …/…E. Sayılı dosyası ile icraya konulduğu ve tahsil edildiği, aradaki fark olan 33.405,00 TL (36.130,00-2.725,00; karardaki tutar ile bilirkişi raporunda tespit edilen değer kaybı tutarı arasındaki farka karşılıktır) işbu davaya konu İzmir 4.İcra …/…E. Sayılı dosyası ile takibine geçildiğini, borçlu sigorta şirketinin itiraz dilekçesinde, sigorta korumasından yararlanan araç için poliçe limitinin tükendiği bu nedenle doğmuş bir hak ve alacağı olmadığı iddia edildiğini ve ekte sunulan poliçe limitini gösterir belgenin de limitinin 1.000.000,00 olarak belirtildiği ve sigorta şirketince bu tutarda bir ödeme yapılmadığını belirterek itirazın iptaline, takibin devamına, borçlunun %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatı ödemesine, yargılama giderleriyle vekalet ücretinin davalıya yüklenmesine karar verilmesinin talep edildiği görülmüştür.
Davalı vekili tarafından Mahkememize sunulan cevap dilekçesinde özetle; davacı … Metal Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi’nin Sigorta Tahkim Komisyonu nezdinde açılmış …/… E. sayılı tahkim dosyası bulunduğunu, Tahkim Komisyonuna yapılan başvuru sonucu hüküm verilmiş olduğu ve başvuru dilekçesinde başvuranın değer kaybı talebi doğrultusunda taleple bağlılık ilkesi uyarınca başvuran lehine 2.725,00-TL’ye hükmedildiğini, her ne kadar poliçe teminat limiti dikkate alınmadan karar verilmiş olsa da karar kesin olduğundan karara istinaden İzmir 4. İcra Müdürlüğü …/… E. sayılı icra emri gereğince 2.725,00-TL değer kaybına ilişkin asıl alacak ve ferileriyle toplam 7.611,88-TL tazminat ödemesi yapıldığını, bu dava açılmadan önce arabuluculuk dava şartı yerine getirilmediğinden başvurunun usulden reddedilmesi gerektiğini, dava dilekçesinde bahsi geçen 25/03/… tarihli kazaya karıştığı belirtilen … plakalı aracın müvekkil şirkete 21/01/…-2020 tarihleri arasında geçerli olmak üzere numaralı … numaralı Süper Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Poliçesi ile sigortalı olduğu, bu poliçeden dolayı sorumluluğun sigortalının kusuru oranında olmak üzere maddi zararlarda araç başına azami 36.000-TL ile sınırlı olduğunu, davalı şirket tarafından gerekli ödeme yapıldığından ve poliçe teminat limiti tükendiğinden bakiye tazminat borcumuz bulunmadığını, kusur durumunun tespiti gerektiğini, davacının beyan ettiği kusur oranını kabul etmediklerini, davayı kabul anlamına gelmemek üzere şayet bir hesaplama yapılacak ise yürürlükte bulunan karayolları motorlu araçlar zorunlu mali sorumluluk sigortası genel şartlar ekine göre yapılması gerektiğini belirterek Kesin hüküm nedeniyle haksız davanın reddine karar verilmesini, Gerekli ödeme yapılmış olduğundan ve poliçe teminat limiti tükendiğinden davanın reddini, Mahkemeniz aksi kanaatte ise, Arabuluculuk dava şartı yerine getirilmediğinden davanın usulden reddini Mahkeme esastan inceleme yapacak ise İcra takibine yapmış oldukları itirazın devamına, davacının haksız ve hukuki dayanaktan yoksun itirazın iptali talebinin reddine, haksız takip ve dava nedeniyle %20’den az olmamak üzere davacı aleyhinde kötüniyet tazminatına hükmedilmesine Adli Tıp Trafik İhtisas Dairesinden kusur raporu alınmasına, davacının değer kaybı bedeli tazminatı talebine yönelik bilirkişi raporu alınmasına ve yapılacak hesaplamanın Yürülükte bulunan ve Resmi Gazete’de Yayınlanan Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlar Eki uyarınca yapılmasını, İcra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmesini, Davalı şirket temerrüde düşmediğinden haksız faiz talebinin reddini, dava tarihinden itibaren taraflar açısından yasal faiz uygulanmasını yargılama masrafları ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesinin talep edildiği görülmüştür.
Dilekçelerin teatisi aşaması usulüne uygun tamamlanmakla taraf teşkili sağlanmış ve yine usulüne uygun olarak tahkikat aşamasına geçilmiştir.
DELİLLER:
İzmir 4. İcra Dairesi’nin …/… Esas sayılı dosyasının Uyap örneği, İzmir 4. İcra Dairesi’nin …/… Esas sayılı dosyasının Uyap örneği, … Sigorta Şirketi’nin yazı cevabı, Sigorta Bilgi ve Gözetim Merkezi’nin yazı cevabı, Sigorta Tahkim Komisyonu’nun yazı cevabı ve kusur ve otomotiv bilirkişisi … tarafından hazırlanan 16/04/2021 havale tarihli bilirkişi raporu dosyamız arasındadır.
Sigorta Tahkim Komisyonu’nun …/… Esas ve …/… Karar sayılı dosyasının incelenmesinde; Mahkememiz davacısı tarafından davalı aleyhine mevcut davaya konu trafik kazasından kaynaklı değer kaybından kaynaklı davalıya başvuru yapılmasına rağmen ödeme yapılmadığı belirtilerek dava açıldığı, yapılan yargılama neticesinde dosyaya bilirkişi raporunun sunulduğu, raporda aracın 36.130,00 TL değer kaybına uğradığının bildirildiği, davacı tarafça ileri sürülen tahkim konusu olan değer göz önüne alınarak taleple bağlılık ilkesi gereği 2.725,00 TL değer kaybı zararının tahsiline yönelik 28/12/… tarihinde 5684 sayılı yasanın 30/12. Maddesi gereğince kesin olarak karar verildiği anlaşılmıştır.
İzmir 4. İcra Dairesi’nin …/… Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; Mahkememiz davacısı tarafından davalı aleyhine toplam 6.266,03 TL alacağın tahsili bakımından ilamlı icra takibi başlatıldığı, takip konusu edilen ilamın Sigorta Tahkim Komisyonu’nun …/… Esas ve …/… Karar sayılı dosyası olarak belirtildiği görülmüştür.
İzmir 4. İcra Dairesi’nin …/… Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; Mahkememiz davacısı tarafından davalı aleyhine 33.405,00 TL asıl alacak, 1.647,37 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 35.052,37 TL alacağın tahsili bakımından ilamsız takip başlatıldığı, yapılan itiraz üzerine takibin durdurulduğu görülmüştür.
Mahkememizce 15/12/2020 tarihli duruşmada verilen ara karar gereği dosyanın kusur ve otomotiv Bilirkişisi …’e tevdi ile uyuşmazlık tespiti göz önüne alınarak davacıdan davalıdan bakiye hasar bedeliden kaynaklı alacağı olup olmadığı, araç sürücülerinin kusur durumları, alacağın olduğuna kanaat varılır ise ödeme göz önüne alınarak bedelin tespitine yönelik hazırlanacak raporun Mahkememiz dosyasına sunulmasının istenilmesi üzerine adı geçen bilirkişi tarafından hazırlanan 16/04/2021 havale tarihli raporun dosyaya sunulduğu ve taraflara usulüne uygun olarak tebliğ edildiği görülmüştür. Söz konusu raporun incelenmesinde özetle; davalı tarafa ZMMS ile sigortalı olan araç sürücüsü
…’ın yönetimindeki … plaka sayılı aracın bölünmüş yolda sürücünün direksiyon hakimiyetini kaybedip karşı yöne geçip şerit ihlali ile davacı aracı olan ve … yönetimindeki … plaka sayılı araca çarpması ile oluşan kazada …’ın 2918 sayılı yasanın 46, 52, 56 ve 84. maddelerini ihlal ettiği, davacı araç sürücüsü …’in ise kural ihlalinde bulunmadığı, kazadan önceki davacı aracının 2. El rayiç değerinin 375.000,00 TL olduğu, kazadan sonraki rayiç değerinin ise 335.000,00 TL olduğu belirtilerek değer kaybının 40.000,00 TL olduğu, davalı poliçe limitinin 36.000,00 TL olduğu belirtilerek davalı sigortanın bakiye tazminat miktarının olmadığının şeklinde kanaat belirtildiği görülmüştür. Söz konusu rapora karşı taraf vekillerince beyan dilekçesinin sunulduğu görülmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda; tarafların iddia ve savunmaları, deliller ve tüm dosya kapsamına göre;
Yapılan inceleme neticesinde 25/03/2019 tarihinde … plakalı araç ile davalı nezdinde kaza tarihi itibari ile ZMMS ile sigortalı … plakalı araçların trafik kazasına karıştıkları, bu kaza neticesinde … plakalı araçta meydana gelen hasara ilişkin olarak 34.477,00 TL hasar ödemesinin yapıldığı, Mahkememiz davacı tarafından bu kaza nedeni ile davalı taraf aleyhine fazlaya ilişkin haklar saklı tutulmak kaydıyla sigorta tahkim komisyonuna başvuru yapıldığı, yapılan inceleme neticesinde dosyaya sunulan bilirkişi raporuna göre … plakalı araçta 36.130,00 TL değer kaybı meydana geldiği, davacı tarafça ıslah talebinde bulunulmadığı göz önüne alınarak 28/12/2019 tarihinde taleple bağlılık ilkesi gereği davacı aracında 2.725,00 TL değer kaybı nedeni ile davalının sorumlu olduğuna kesin olarak karar verildiği, bu karar neticesinde davacı tarafça arada kalan bakiye tutardan kaynaklı İzmir 4. İcra Müdürlüğünün …/… E. Sayılı dosyası üzerinden davalı aleyhine 33.405,00 TL asıl alacak, 1.647,37 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 35.052,37 TL alacak talebi ile başlatılan takibe davalı tarafından yapılan itiraz üzerine takibin durduğu konularında taraflar arasında bir uyuşmazlık olmadığı tespit edilmiştir.
Yukarıdaki yapılan tespit göz önüne alındığında uyuşmazlığın davacı aracında meydana gelen değer kaybı tutarının belirlenmesi bu tutarın yukarıdaki ödeme göz önüne alındığında karşılanıp karşılanmadığı, karşılanmadığının anlaşılması halinde davalının poliçe limiti göz önüne alınarak davalıdan tahsilinin mümkün olup olmadığı, takipteki istem konusu edilen faiz tutarının yerinde olup olmadığı, davalı tarafın itirazının haklı olup olmadığı ve taraflarca istem konusu edilen icra inkar ve kötü niyet tazminat taleplerinin yerinde olup olmadığı hususlarına yönelik yapılacak inceleme neticesinde varılacak kanaate esas bakiye değer kaybı tutarından kaynaklı itirazın iptali istemine ilişkin olduğu anlaşılmıştır.
Uyuşmazlığın değerlendirilmesine geçmeden evvel şu hususun belirtilmesinde fayda vardır; her ne kadar davalı tarafça cevap dilekçesi ile mevcut uyuşmazlığın sigorta tahkim komisyonu kararı ile kesin hüküm oluşturduğundan davanın kesin hüküm nedeni ile reddi talep edilmiş ise de Yargıtay 17. HD’nin 2020/364 E. 2020/2085 K. Sayılı ilamı göz önünde bulundurulduğundan Mahkememiz davacısı tarafından Sigorta Tahkim Komisyonu başvurusuna ilişkin fazlaya ilişkin haklar saklı tutulmak kaydı ile talepte bulunduğu ve ancak sigorta tahkim komisyonu uyuşmazlık hakem heyeti kararında fazlaya ilişkin hakların saklı tutulup tutulmadığı yönünde bir karar verilmediği ancak bunun davacı açısından bir hak kaybı olmadığı kanaati ile davalı tarafın kesin hüküm itirazının reddine karar vermek gerekmiştir.
Yine uyuşmazlığın değerlendirmesine geçmeden evvel şu hususun belirtilmesinde fayda vardır. Her ne kadar davalı tarafça poliçe sorumluluk limitinin 36.000,00 TL olduğu, değer kaybına yönelik 2.725,00 TL ödeme ile hasara yönelik 34.477,00 TL tutarında ödemeler yapıldığı ve bu nedenle söz konusu poliçenin incelenmesinde artan oranlarda sorumluluk olduğu ve sorumluluk limitinin 1.000.000,00 TL olduğu anlaşılmakla bu nedenle davalı savunmasının yerinde olmadığı anlaşılmıştır.
Her ne kadar dosyaya kazandırılan rapora taraflarca beyan dilekçeleri sunularak rapora esasen itirazlarda bulunulmuş ise de davalı tarafın teminat limitinin tükenip tükenmediğine yönelik durumun Mahkememizce resen değerlendirilmesi gereken hususlardan olduğu, bunun haricinde raporun yeterli teknik incelemeyi içerdiği, talep konusu edilen değer kaybı yönünden yapılan hesaplamaların yerinde olduğu, aracın kazadan önceki ve kazadan sonraki belirlenen rayiç değerlerinin Mahkememizce de benimsendiği hususları göz önüne alındığında az yukarıda belirtilen husus dışında raporun diğer yönlerden hüküm kurmaya elverişli olduğu kanaatine varılmıştır.
Dava trafik kazasından kaynaklı değer kaybının tahsiline yönelik itirazın iptali davası olduğundan somut dosya bakımından davacının talebinde haklı olup olmadığının tespitinin esasen haksız fiilin somut olay bakımından koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediği sonucuna göre değerlendirme yapılması gerektiği anlaşılmıştır.
Dosya kapsamına göre 25/03/2019 günü davalı tarafa ZMMS’li … plaka sayılı aracın İzmir ili Konak ilçesi İnönü Caddesi’nin Üçyol istikametini takiben seyri sırasında direksiyon hakimiyetini kaybederek karşı yöne geçmesi ve karşı yönden kendi şeridinde seyretmekte olan dava dışı … yönetimindeki … plaka sayılı aracın sol arka kısmına çarptığı, … plakalı aracın çarpmadan sonra yine devam edip … tarafından sevk edilen aracın arkasında seyreden ve davacı tarafa ait olan ve dava dışı … tarafından sevk ve idare edilen … plaka sayılı aracın ön kısımlarına çarptığı, daha sonra … tarafından sevk ve idare edilen aracın ise dava dışı … yönetimindeki … plaka sayılı araca çarpması ile oluşan birden çok aracın karıştığı maddi hasarlı trafik kazasının oluşumunda davalı tarafa ZMMS’li araç sürücüsü
…’in davranışlarının 2918 sayılı yasanın 46/c, 52/b, 56/a ve 84/g maddelerini ihlal ettiği davacı tarafa ait olan ve dava dışı …’in bu kazayı önlemek adına alabileceği herhangi bir önlem bulunmadığı gibi kurallara aykırı olumsuz bir davranışının da görülmemesi sebebiyle kural ihlalinde bulunmadığı anlaşılarak her ne kadar bilirkişi raporu ile kusur yönünde bir değerlendirme yapılmamış ise de az önce belirtilen oluş şekli göz önüne alındığında kazanın oluşumunda davalı tarafa ZMMS’li araç sürücüsü …’in tam kusurlu olarak bu kazaya sebebiyet verdiği, davacının ise herhangi bir kusurunun olmadığı anlaşılmıştır. Söz konusu bu kaza nedeniyle davacıya ait aracın kazadan önceki 2. El piyasa rayiç değerinin 375.000,00 TL olduğu, kazadan sonra ise bu aracın yine 2. El piyasa rayiç değerinin 335.000,00 TL olacağı, dolayısıyla kazadan önceki ve kazadan sonraki 2. El piyasa rayiç değerleri arasındaki farkın gerçek değer kaybı tutarı olacağı ve bu nedenle davacı aracında bu kazadan kaynaklı 40.000,00 TL’lik değer kaybının meydana geldiği ve davalı yanca bu tutarın tamamının karşılanmadığı görülmüştür. Davalı taraf araç sürücüsünün davranışında herhangi bir hukuka uygunluk olduğu anlaşılamadığından ve kaza ile oluşan zarar arasında illiyet bağı bulunduğundan davacı yan lehine haksız fiilin koşullarının somut olay bakımından gerçekleştiği kanaatine varılmıştır.
Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde yukarıda oluş şekli belirtilen trafik kazasından kaynaklı davalı aleyhine Sigorta Tahkim Komisyonu’nun …/… Esas sayılı dosyası üzerinden tahkime başvurulduğu, tahkimce yapılan yargılama neticesinde …/… Karar sayılı ilam ile tahkim konusu olan tutar ıslaha konu edilmediğinden taleple bağlılık ilkesi gereği talep konusu 2.725,00 TL üzerinden hüküm kurulduğu, söz konusu hükmün kesin nitelikte olduğu, davacı tarafça bu tutarın İzmir 4. İcra Dairesi”nin …/… Esas sayılı dosyası üzerinden ilamlı takibe konularak tahsil edildiği, devamında tahkim komisyonu dosyasına sunulan rapordan karar verilen 2.725,00 TL’lik değer kaybı tutarı düşülerek bakiye 33.405,00 TL asıl alacak ve işlemiş faiz üzerinden davalı aleyhine İzmir 4. İcra Müdürlüğü’nün …/… Esas sayılı dosyası üzerinden takip başlatıldığı, yapılan itiraz üzerine takibin durdurulduğu, söz konusu kazadan kaynaklı olarak kazaya sebebiyet veren davalı araç sürücüsünün bu kazada tam kusurlu olduğu, davacının ise kusurunun olmadığı, bu kazadan dolayı yukarıda belirtildiği şekilde davacı aracında 40.000,00 TL’lik değer kaybının meydana geldiği, davalı tarafça 4 icra Müdürlüğü’nün …/… Esas sayılı dosyası üzerinden değer kaybı yönünden 2.725,00 TL’lik tutar ve bunun ferileri ile birlikte değer kaybı ödemesi yapılmış ise de icra takibine konu edilen asıl alacak göz önüne alındığında bu tutarın esasen davalı tarafça karşılanmadığı, dolayısıyla davacının davalıdan asıl alacak tutarını talep etmesinde bir isabetsizlik olmadığı, her ne kadar davalı tarafça işlemiş faize de itiraz edilmiş ise de 6098 sayılı yasanın 131/2 uyarınca sigorta Tahkim Komisyonu’na yapılan başvuruda fazlaya ilişkin haklar saklı tutulduğundan davacının faiz isteyebileceği ve bu anlamda davalı savunmasının yerinde olmadığı ancak davacı vekili tarafından faiz tarih aralığının sigorta şirketine yapılan başvuru tarihi ile takip tarihi arası olduğu belirtilmiş ise de 2918 sayılı yasanın 97. ve 99. maddelerinin bir bütün olarak değerlendirilmesi neticesinde davalı sigorta şirketine başvurudan itibaren 8 iş günü geçmesi ile davalı yanın temerrüte uğrayacağı anlaşılmakla ve ayrıca davacının davalıdan yasal faiz isteyebileceği göz önüne alınmakla davalı tarafa yapılan başvuruya 8 iş günü eklenmekle davalının 28/06/2019 tarihinde temerrüte düşeceği ve takip tarihine kadar faiz isteyebileceği anlaşılarak bu husustaki faiz miktarının hesaplanması yönünde yeniden bilirkişiye tevdi edilmeksizin Mahkememizce resen tamamlanabilir bir husus olduğu anlaşılmakla;
Faiz Başlangıç
Faiz Bitiş
Faiz Gün Sayısı
Faiz Oranı
Faiz Türü
Faiz Miktarı
28/06/2019
06/01/2020
6 ay 9 gün
%9
Yasal
1.581,48 TL
olduğu anlaşılarak davacının davalıdan hesaplanan tutarda faiz isteminde bulunabileceği anlaşılarak açılı davanın kısmen kabulü ile İzmir 4. İcra Müdürlüğü’nün …/… Esas sayılı dosyasına davalı tarafından yapılan itirazın kısmen iptali ile takibin 33.405,00 TL asıl alacak ile 1.581,48 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 34.986,48 TL alacağın tahsili bakımından takibin devamına, fazlaya ilişkin iptal talebinin reddine, hükmedilen asıl alacağın takip tarihinden itibaren yıllık %9 oranından az olmamak üzere ve artan oranlarda yasal faiz uygulanmasına, her ne kadar aksi belirtilmiş ise de alacağın varlığının yargılamayı gerektirmesi sebebiyle icra inkar tazminat talebinin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1- Davanın KISMEN KABULÜ ile; İzmir 4. İcra Müdürlüğü’nün …/… Esas sayılı dosyasına davalı tarafından yapılan itirazın kısmen iptali ile takibin 33.405,00 TL asıl alacak ile 1.581,48 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 34.986,48 TL alacağın tahsili bakımından takibin devamına, fazlaya ilişkin iptal talebinin REDDİNE,
– Hükmedilen asıl alacağın takip tarihinden itibaren yıllık %9 oranından az olmamak üzere ve artan oranlarda yasal faiz uygulanmasına,
– Alacağın varlığının yargılamayı gerektirmesi sebebiyle icra inkar tazminat talebinin REDDİNE,
2- Karar tarihi itibariyle alınması gerekli 2.389,93 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 598,61 TL (423,35 TL peşin harç ile icra dosyasından alınan 175,26 TL’den oluşan) harcın mahsubu ile hazineye irad kaydına, bakiye 1.791,32 TL karar ve ilam harcının DAVALIDAN TAHSİLİ HAZİNEYE İRAD KAYDINA, söz konusu tutar ile ilgili 492 sayılı harçlar kanunu 28. Madde uyarınca kararın tebliğinden itibaren 1 ay içerisinde tahsil harç müzekkeresi düzenlenmesine,
3- Davacı tarafından yatırılan gider avansından kullanılan 680,10 TL (tebligat ücreti, posta masrafı ve bilirkişi ücretinden oluşan)’nin ret kabul oranına göre hesaplanan 678,82 TL yargılama gideri ile 477,75 TL (423,35 TL peşin harç ile 54,40 TL başvuru harcından oluşan) harçtan oluşan toplam 1.156,57 TL yargılama giderinin DAVALIDAN ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE, bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4- Davacı tarafından yatırılan gider avansından arta kalan 169,90 TL’nin 6100 sayılı HMK’nın gider avans tarifesinin 5. maddesi gereğince DAVACI TARAFA İADESİNE,
5- Davalı tarafından yatırılan gider avansı olan 30,00 TL’nin kullanılmadığı anlaşılmakla bu hususta karar verilmesine yer olmadığına, tutarın 6100 sayılı HMK’nın Gider Avans Tarifesinin 5. maddesi gereğince DAVALI TARAFA İADESİNE,
6- Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihindeki A.A.Ü.T. gereğince kabul tutarı üzerinden hesaplanan 5.247,97 TL vekalet ücretinin DAVALIDAN ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE,
7- Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihindeki A.A.Ü.T. Gereğince ret tutarı üzerinden hesaplanan 65,89 TL vekalet ücretinin DAVACIDAN ALINARAK DAVALIYA VERİLMESİNE,
8- Dava açmadan evvel dava şartı kapsamında başvurunun yapıldığı sabit olduğundan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin Hazine tarafından ilgili arabulucu …’e ödenmesi halinde, bu ücretin 6831 sayılı Kanun kapsamında DAVALIDAN TAHSİLİ İLE HAZİNEYE İRAT KAYDINA, bu hususta Hazineye müzekkere yazılmasına,
9- Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İzmir Bölge Adliye mahkemeleri nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 08/03/2022

Katip …
(e-imzalıdır)

Hakim …
(e-imzalıdır)