Emsal Mahkeme Kararı İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/374 E. 2021/222 K. 09.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/374 Esas
KARAR NO : 2021/222

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 22/07/2020
KARAR TARİHİ : 09/03/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde özetle; davalı şirket hakkında İzmir … İcra Müdürlüğü’nün …. E. sayılı takip dosyası ile 2.432,70 TL alacak hakkında 7 örnek ilamsız icra yoluyla takibi başlatıldığı ve ödeme emrinin davalıya 28.11.2019 tarihinde tebliğ edildiği, davalı – borçlunun yetkiye, borcun tamamına ve ferilerine itiraz ederek takibi durdurduğu, müvekkili ve davalı – borçlu arasında ticari ilişki mevcut olup satılan ürünler için düzenlediği birçok faturadan alacaklı olduğu ancak davalı – borçlunun faturaya itiraz etmediği gibi fatura bedellerini de ödemediği, malların bedelinin ödenmemesi karşısında müvekkil şirketin zarara uğradığı belirtilerek açıklanan nedenlerle davalı borçlunun, İzmir … İcra Müdürlüğü’nün …. E. sayılı takip dosyasına yapmış olduğu haksız ve kötü niyetli itirazının asıl alacak yönünden iptali ile takibin devamına, alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatının davalıdan tahsiline, yargılama gideri ve vekâlet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesinin talep edildiği görülmüştür.
Davalı tarafa dava dilekçesinin tebliğine rağmen cevap dilekçesi sunulmamakla taraf teşkili sağlanmış ve davalının iş bu dava bakımından davalının davayı inkar çerçevesinde savunduğu anlaşılmıştır.
DELİLLER:
Arabuluculuk Son Tutanak aslı, Çiğli Vergi Dairesi’nin cevabi yazıları, Karşıyaka Vergi Dairesi’nin yazı cevabı, Bornova Vergi Dairesi’nin yazı cevabı, İzmir … İcra Dairesi’nin … sayılı icra dosyasının Uyap örneği, İzmir Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün yazı cevabı dosyamız arasındadır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Asliye Ticaret Mahkemeleri, 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 5. Maddesi gereğince ticari davalara bakmakla görevlidir.
Ticarî davalar, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4/1. maddesinde sayılmış olup, buna göre, “Her iki tarafın da ticarî işletmesi ile ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın aynı maddenin a), b), c), d), e) ve f) bentlerinde sayılan davalar” ticari dava olarak adlandırılmıştır.
TTK’nun 4. maddesine göre; tarafların tacir olup olmadıklarına ve dava konusu edilen işin ticarî nitelikte olup olmadığına bakılmaksızın ticarî dava olarak sayılan dava türleri mutlak ticarî davalar, tarafları tacir olan ve tarafların ticarî işletmesi ile ilgili olan uyuşmazlıklar nispi ticari davalardır. Bir davanın nispi ticari dava sayılabilmesi için; uyuşmazlığın her iki tarafının tacir olması ve uyuşmazlığın her iki tarafın ticarî işletmesi ile ilgili olması gerekli ve zorunludur.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 5. maddesini değiştiren 6335 sayılı Kanun ile asliye hukuk mahkemeleri ile asliye ticaret mahkemeleri arasındaki ilişki, iş bölümü ilişkisi olmaktan çıkarılıp, görev ilişkisi haline getirilmiştir. Görev ilişkisi mahkemece re’sen davanın her aşamasında nazara alınan ve kamu düzeninden sayılan bir dava şartıdır. Ancak 6335 sayılı Yasa’nın 38. maddesi uyarınca 6102 sayılı TTK’na eklenen geçici 9. madde ile bu kanunun göreve ilişkin hükümlerinin, bu kanunun yürürlüğe girdiği 01.07.2012 tarihinden önce açılan davalarda uygulanmayacağı, bu davaların açıldıkları tarihte yürürlükte bulunan kanun hükümlerine tabi olduğu belirtilmiştir.
Bu kapsamda dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde her ne kadar davacı tarafça davalı aleyhine İzmir … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın iptali talebiyle mahkememiz nezdinde itirazın iptali davası açılmış ise de dosyaya ticaret sicil müdürlüğü’nden gelen yazı cevabına göre tacir kaydının olmadığı ayrıca yine vergi dairesine yazılan müzekkereye verilen cevabi yazıda dava tarihi itibariyle davalının vergi kaydı yönünden herhangi bir kaydının olmadığı, en son 2017 tarihinde vergi kaydının bulunduğu anılan vergi kayıtlarının incelenmesi neticesinde ise esnaf sınırını aşan tutarda bir gelir elde etmediği görülmekle iş bu dava bakımından Mahkememizin görevsiz olduğuna ve uyuşmazlığın asliye hukuk mahkemelerinde çözülmesi gerektiği kanaati ile açılı davanın davanın görevsizlik nedeniyle 6100 sayılı HMK’nın 114/1-c ve 115/2 maddeleri gereği usulden reddine, karar kesinleştiğinde ve talep halinde dosyanın görevli ve yetkili İzmir nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1- Davanın GÖREVSİZLİK NEDENİYLE 6100 sayılı HMK’nın 114/1-c ve 115/2 maddeleri gereği USULDEN REDDİNE,
2- Karar kesinleştiğinde ve talep halinde dosyanın görevli ve yetkili İzmir Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3- 6100 sayılı HMK’nın 20. maddesi gereği kararın kesinleşmesinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde dosyanın görevli ve yetkili mahkemeye gönderilmesinin talep edilmemesi halinde iş bi dosya resen ele alınarak Mahkememizce davanın AÇILMAMIŞ SAYILMASINA KARAR VERİLMESİNE,
4- Yargılama giderleri konusunda görevli ve yetkili mahkemece karar verilmesine, davanın açılmamış sayılma şartları oluştuğu takdirde yargılama giderleri konusunda MAHKEMEMİZCE KARAR VERİLMESİNE,
5- Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İzmir Bölge Adliye mahkemeleri nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.09/03/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır