Emsal Mahkeme Kararı İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/349 E. 2022/836 K. 27.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/349 Esas
KARAR NO : 2022/836

DAVA : Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 15/07/2020
KARAR TARİHİ : 27/10/2022

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan)Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili hususi kullanımına otomobil tedarik etmek amacıyla davalı taraflardan … Otomotiv’ in İzmir şubesine gitdiğini, firmanın bünyesindeki 2. El araç alım satım departmanından … şasi numaralı 2017 model … FOCUS marka aracı beğendiğini, Firmanın 2.el satış temsilcisi aracın donanımı, nitelikleri, herhangi bir arızasının olup olmadığı ile ilgili müvekkile bilgi vermiş olup aracın hatasız ve kusursuz olduğunu beyan ettiğini, Aracın kilometresi henüz 600 (altı yüz) olduğundan müvekkil aracın neden satışa çıkarıldığını merak ettiğini, müvekkil bu hususta satış temsilcine yönelttiği soruya ‘’ilk sahibi aracın rengini beğenmediğinden araç satışa çıkarıldı’’ şeklinde cevap aldığını, … otomotiv’ in İzmir şubesi ile aracın satın alma konusundaki tüm koşullarında anlaşmaya varıldığını, Araç ilk sahibi olan … isimli şahıs adına kayıtlı olup satış işlemi için … otomotiv’ in satış danışmanı … ve Muhasebe müdürü …’ ya vekalet verildiğini, 18/07/2018 tarihli araç satış sözleşmesi Karşıyaka 5. Noterliğinde Müvekkil şirket yetkilisi … ve davalı şirketin Satış danışmanı … tarafından imzalanmış ve aracın satış işlemi tamamlandığını, Müvekkili tarafından satın alınan dava konusu araçta birçok bariz ayıplar olup daha noterde satışının yapıldığı gün arıza vermiş ve çekici ile davalı şirket … otomotiv’ in yetkili servis istasyonuna götürüldüğünü, Müvekkilinin aşağıda da izahı yapılacak bu mağduriyeti sebebiyle yasadan kaynaklanan haklarını kullanma imkanı doğduğun, Müvekkilinin bu haklarını yine aynı yasa uyarınca sorumlu kabul edilen üretici ve satıcı sıfatındaki davalılara karşı ileri süreceğini, Bu sebeplerle huzurdaki davanın ikamesi müvekkil yönünden zorunlu hale geldiğini, 6502 sayılı tüketicinin korunması hakkındaki kanunun 11. maddesi uyarınca belirtilen seçimlik hakların kullanılmasının şartları müvekkil lehine doğduğunu, dava konusu otomobil ayıplı mal niteliği taşıdığını, Dava konusu otomobil noterde satışının yapıldığı 18/07/2018 tarihinde, satış işleminin yapılmasından sonra arızalanmış ve motor kısmında oluşan arıza nedeniyle davalı şirket … otomotiv’ in yetkili servis istasyonuna çekici ile götürüldüğünü, Davalılardan … OTOMOTİV A.Ş. 6502 sayılı kanun m.3 te tanımlanan ‘’üretici’’, … … otomotiv a.ş ise yine aynı yasadaki ‘’satıcı’’ sıfatına haiz bulunduğunu, davalı … … a.ş satıcı sıfatına haizdir; Müvekkil araç satın almak için anılı davalı firmaya başvurduğunu, Araç satış sözleşmesinde aracın eski maliki … adına kayıtlı gözükse de aracın müvekkile pazarlanmasını davalı firma bünyesinde 2. El departmanı gerçekleştirdiğini, Araç maliki olarak görünen şahıs ile müvekkilin hiçbir bağlantı ve iletişimi olmamış tüm işlemler hali hazırda araç satışı konusunda faaliyet gösteren davalı firma ile gerçekleştirildiğini, Kaldı ki aşağıda belirtilecek 6502 sayılı kanunun 3. maddesine bakıldığında davalı şirketin satıcı niteliğinde olduğu anlaşıldığını, nihayet somut olay neticesinde, davalıların sorumlulukları zamanaşımına uğramadığını, Dava dayanağı 6502 sayılı 11. Maddeye ilişkin taleplerin ne süreyle zamanaşımına uğrayacağı, bir sonraki 12. Maddede açıkça ele alındığını, dava konusu araç garanti kapsamında yer aldığını, 6502 sayılı kanunun 11. maddesinde belirtilen seçimlik hakların yerine getirilmesini talep hakkımız bu yönden de mevcut olduğunu, açıklanan ve resen gözetilecek nedenlerle; davamızın kabulü ile; bilgileri verilen aracın Öncelikle ayıpsız misli ile değiştirilmesi, ancak bunun imkansız hale gelmesi durumunda aracın iadesi ve bedelinin, öncelikle teslim tarihinde işleyecek faizi ile bu mümkün görülmez ise araç bedelinin iade tarihinden işleyecek avans faizi ile tarafımıza verilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı yana yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı … Otomotiv Tic. Ve San. A.Ş vekili cevap dilekçesi ile özetle; Dava konusu araç ticari garanti şartlarına tâbi bulunduğunu, … Garanti ve Servis Kılavuzu’nda belirtildiği üzere, satın alınan … aracın ticari veya mesleki amaçlı kullanılması halinde, “Ticari Garanti Şartları” geçerli olacak ve malın garanti süresi içinde, gerek malzeme, gerekse montaj ve tasarım hatalarından dolayı arızalanması halinde, işçilik masrafı, değiştirilen parça bedeli ya da başka herhangi bir ad altında hiçbir ücret talep edilmeksizin tamiri yapılacağını, Görüldüğü üzere, ticari garanti kapsamında, müvekkil şirket, sadece aracın ücretsiz onarımından sorumlu olup, ticari bir satım söz konusu olduğu için, işbu davada Davacının, aracı satın alırken kabul etmiş olduğu ticari garanti esasları gereği hiçbir zaman için araç değişimi ya da bedel iadesi talep etme hakkının bulunmadığı gözden kaçırılmaması gerektiğini, bununla birlikte, dava konusu araçta hukuki anlamda bir ayıp bulunmadığı üzere müvekkil şirketin sorumluluğuna gidilmesi ise esasen mümkün olmadığını, Dava konusu araçta ayıp olarak nitelendirilebilecek maddi bir hasar ya da eksiklik de söz konusu olmadığını, Somut olayda, herşeyden önce, ikinci el olan dava konusu araçta 30.07.2018’de turboşarj ve 28.09.2018 tarihinde elektrik tesisatı garanti kapsamında değiştirilmiş olup, sonrasında aracın herhangi bir arıza veya şikâyetle servis girişi bulunmadığını, Görüldüğü üzere, en son onarımından bu yana araç yaklaşık 2 yıldır Davacıdadır ve sorunsuz kullanılmakta olduğunu, Bu itibarla, aracın kullanılmaya elverişliliğinin ortadan kalkmış olduğundan söz edilemeyeceğini, somut olayda halihazırda kullanılmakta olan ve varlığı iddia edilen şikâyetlerin garanti kapsamında, ücretsiz onarımla değer kaybı olmaksızın giderilmiş bulunan, 2 yıldır sorunsuz bir biçimde kullanılmakta olan bir araçta, bir an için davacının şikâyetlerinin üretimden kaynaklanan bir ayıp niteliğinde olduğuna kanaat edilmesi halinde de, ücretsiz onarım hakkını kullanmış bulunan davacının bu taleplerinin tmk m.2’ye aykırılık teşkil ettiği yukarıda değinilen yargıtay kararları doğrultusunda dikkate alınmalı ve hakkaniyet ilkesine göre karar verilmesi gerektiğini, gerçekten, zamanaşımının dolmasına sadece 3 gün kala açılan bu davada davacının taleplerinin iyiniyetli olmadığını, Davacının ücretsiz onarım hakkını kullanmış olduğu savunmamız saklı kalmak kaydıyla, Davacının işbu davada terditli talepte bulunması haksız ve hukuka aykırı olduğunu, itirazlarımız saklı kalmak kaydıyla, ayrıca aracın tramer kaydı sorgusunun da yapılarak, herhangi bir kazaya karışıp karışmadığı ya da değer kaybına sebebiyet verecek bir durumun oluşup oluşmadığının da ayrıca tetkik edilmesinin gerektiği, itirazlarının dikkate alınmaksızın araç değişimine karar verilmesi halinde, aracın her türlü borçtan ari bir şekilde iadesine karar verilmesi gerektiğini, açıklanan sebeplerle, işbu davanın esastan reddedilmesini, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin davacı tarafa yükletilmesini talep ettiği anlaşılmıştır.
Davalı … Otomotiv San. AŞ vekili cevap dilekçesi ile özetle; Müvekkilin … Otomotiv San. A.Ş.’nin Davacı ile arasında herhangi bir satım akdi bulunmadığını, diğer yandan, satıcı ile üretici ya da ithalatçının müteselsil sorumluluğu sadece 6502 sayılı Kanun’da tüketiciler lehine düzenlendiğini, Dava konusu uyuşmazlıkta ise, Davacının iddiasının aksine 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun uygulama alanı bulamayacağını, Ayrıca, müvekkil şirket ile Davacı arasında herhangi bir hizmet akdi de bulunmadığını, Bu itibarla, imalatçı olan söz konusu müvekkil firmanın müteselsil sorumluluğuna gidilemeyeceğinden, davanın husumet yönünden reddi gerektiğini, Dava konusu araç ticari garanti şartlarına tâbi bulunduğunu, … Garanti ve Servis Kılavuzu’nda belirtildiği üzere, satın alınan … aracın ticari veya mesleki amaçlı kullanılması halinde, “Ticari Garanti Şartları” geçerli olacak ve malın garanti süresi içinde, gerek malzeme, gerekse montaj ve tasarım hatalarından dolayı arızalanması halinde, işçilik masrafı, değiştirilen parça bedeli ya da başka herhangi bir ad altında hiçbir ücret talep edilmeksizin tamiri yapılacağını, dava konusu araçta ayıp olarak nitelendirilebilecek maddi bir hasar ya da eksiklik de söz konusu olmadığını, davacının ücretsiz onarım hakkını kullanmış olduğu savunmamız saklı kalmak kaydıyla, Davacının işbu davada terditli talepte bulunması haksız ve hukuka aykırı olduğunu, davacı, aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesi, mümkün değilse aracın iadesi ve aracın teslim tarihinden işleyecek faizi ile birlikte bedel iadesi, bu mümkün değilse aracın bedelinin iade tarihinde işleyecek avans faizi ile iadesi şeklinde terditli talepte bulunduğunu, belirtilen şekilde terditli olarak ileri sürülen taleplerin her halükarda reddi gerektiğini, Zira, ayıp nedeniyle seçimlik haklar yenilik doğurucu nitelikte olup, bu haklardan birine başvurulması halinde hak tükenecek ve diğer seçeneklere başvurmak mümkün olmayacağını, Bu itibarla, Davacının seçimlik hakkını ücretsiz onarım yönünde kullanmış olduğu hususundaki açıklamalarımız saklı kalmak kaydıyla, Davacının terditli talebi hukuken kabul edilemez olup, hangi seçimlik hakkını kullandığını açıklaması gerekli olduğunu, itirazlarımız saklı kalmak kaydıyla, ayrıca aracın tramer kaydı sorgusunun da yapılarak, herhangi bir kazaya karışıp karışmadığı ya da değer kaybına sebebiyet verecek bir durumun oluşup oluşmadığının da ayrıca tetkik edilmesi gerektiğini, tüm itirazlarımızın reddi ile Davacının araç değişimi ya da bedel iadesi talebinin kabulüne karar verilmesi halinde, eğer ki araçta müvekkil şirketin bir kusurlu bir eylemi ya da fiili olmaksızın meydana gelmiş bir değer kaybı var ise bunun tespit edilerek müvekkil şirkete iadesi gerekecek, aksi durum Davacının sebepsiz zenginleşmesine sebebiyet vereceğini, itirazlarımız dikkate alınmaksızın araç değişimine karar verilmesi halinde, aracın her türlü borçtan ari bir şekilde iadesine karar verilmesi gerektiğini, Mahkeme’ce yapmış oldukları itirazların dikkate alınmaksızın davanın araç değişimi ya da bedel iadesi şeklinde kabulüne karar verilmesi halinde, ayrıca dava konusu aracın her türlü borçtan ve takyidattan ari bir şekilde teslim edilmesi gerektiği hükümde açıkça ifade edilmesi gerektiğini, açıklanan sebeplerle, işbu davanın … Otomotiv San. A.Ş. bakımından öncelikle husumet nedeniyle reddedilmesini, aksi kanaat halinde esastan reddedilmesini, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin davacı tarafa yükletilmesini karar verilmesini talep ettiği anlaşılmıştır.
DELİLLER:
Araç satış sözleşmesi, 18/07/2018 tarihli aracın servise teslim formu, 30/07/2018 tarihli yetkili servis teslim formu, 29/08/2018 tarihli servis formu, 28/09/2018 tarihli yetkili servis forum davacı araç değişim talebinin üretici tarafından reddine ilişkin evrak, Müvekkilin satıcıya bedel iadesi konusunda başvuru cevabını içeren evrak, satıcı tarafından aracın garanti kapsamında olduğunun belirtildiği evrak, Aracın satın almadan sonra plaka değişikliği bilgisini içeren evrak, aracın 28/03/2019 tarihli ekrspertiz raporu, Arabuluculuk anlaşmazlık tutanağı, davacı vekili tarafından delil olarak mahkememiz dosyasına sunulmuştur.
Dava konusu araca ilişkin servis formlarının gönderilmesi için … Otomotiv Tic San Aşne müzekkere cevabı mahkememiz dosyası arasına alınmıştır.
Mahalinde 18/01/2022 tarih ve saat:14;00, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi otoparkında, dava konusu araç üzerinde otomotiv alanında uzman bilirkişi refakatinde, dava konusu araçta satıştan önce ayıp olmadığı , aracın ayıplı olup olmadığı, TBK hükümlerine göre davalıların ayıptan sorumlu olup olmadıkları ve ve Tbk hükümlerine göre aracın misli ile değiştirilip değiştirilme koşullarının bulunmadığı hususlarında 07/02/2022 tarihli otomotiv uzmanı bilirkişi tarafından bilirkişi raporu düzenlenmiştir.
Bilirkişi raporuna karşı davacı ve davalı vekili tarafından sunulan itiraz dilekçesi doğrultusunda otomotiv alanında uzman bilirkişi tarafından 04/04/2022 tarihli , dava konusu aracın üretimden kaynaklı ayıp bulunup bulunmadığı, varsa ayıbın gizli ya da açık ayıp olup olmadığı, ayıp nedeni ile aracın değerinin azalıp azalmadığı veya ayıbın aracın kullanımına yönelik elverişliliği etkileyip etkilemediği ve sonucuna göre aracın ayıp nedeni ile misli ile değiştirilme koşullarının bulunup bulunmadığı hususu ile davacı vekillinin itirazlarını karşılar şekilde ek rapor düzenlendiği anlaşılmıştır.
Bilirkişi kök ve ek raporunda aracın gizli ayıplı olduğu, ayıbın aracın kullanımına elverişliliğinin etkilediği belirtilmiş akabinde araçta mevcut hali ile devam eden herhangi bir ayıp yada arıza olmadığı belirtilmiş ve akabinde araçta değer kaybı miktarı belirtilmiş olmakla kök rapor ve ek rapor denetime elverişli olmadığı değerlendirilmekle İstanbul ATM sine talimat yazılarak; Dosyanın İTÜ makine mühendisliği bölümünde görevli üç kişilik bilirkişi heyetine tevdii ile; davacıya ait araçta ayıp olup olmadığı, varsa ayıbın gizli yada açık ayıp olup olmadığı ve bu ayıbın aracın kullanım amacı bakımından değeri ve alıcının ondan beklediği faydaları ortadan kaldıran veya önemli ölçüde azaltan nitelikte olup olmadığı hususunda satışın tacirler arasında yapıldığı ve satış akdine ilişkin TBK hükümlerinin uygulanacağı da dikkate alınarak uyuşmazlık hususunda20/09/2022 tarihli bilirkişi raporu düzenlendiği anlaşılmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda; tarafların iddia ve savunmaları, deliller ve tüm dosya kapsamının incelenmesinde;
Dava, ticari satıma konu aracın ayıplı olduğu iddiasına dayalı olarak açılan malın misli ile değiştirilmesine yönelik davadır.
Davacı taraf davalı …’un İzmir şubesinden satın aldığı ikinci el aracın satın aldıktan sonra farklı tarihlerde arıza yaptığını ve arızalar için araca … yetkili servisine götürdüğünü, ayıpların aracın teslim tarihinden itibaren var olduğunu, ayıpların aracı teslim aldıktan 6 ay içerisinde ortaya çıktığını belirterek aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesi ancak bunun imkansız gelmesi durumunda aracın iadesi ile bedelin teslim tarihinden itibaren faizi ile birlikte iadesini talep etmiştir.
Yapılan yargılamada davacının talep konusu terkipli taleplerin yenilik doğurucu haklar kapsamında olması nedeni ile hangi seçimlik hakkını kullandığını bildirmesi için davacıya süre verilmiş ve davacı vekili 05.03.2021 havale tarihli dilekçe ile aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
6098 sayılı TBK’nun 219.maddesi uyarınca, satıcı alıcıya karşı herhangi bir suretle bildirdiği niteliklerin satılanda bulunmaması nedeni ile sorumlu olduğu gibi, nitelik veya niteliği etkileyen, niceliğine aykırı olan, kullanım amacı bakımından değerini ve alıcının ondan beklediği faydaları ortadan kaldıran veya önemli ölçüde azaltan maddi, hukuki ya da ekonomik ayıpların bulunmasından da sorumlu olur. Kanunun 223.maddesine gör alıcının devir aldığı satılanın durumunu, işlerin olağan akışına göre imkan bulunur bulunmaz gözden geçirmek ve satılanda satıcının sorumluluğunu gerektiren bir ayıp görürse bunu uygun bir süre içinde ona bildirmek zorundadır. Alıcı satılan da olağan bir gözden geçirme ile ortaya çıkarılamayacak bir ayıp bulunması halinde bu tür bir ayıbın bulunduğu sonradan anlaşılırsa bu ayıbın satıcaya hemen bildirilmesi gerekir. Bu durumda ayıp bildirilmediği takdirde satılan ayıp ile birlikte kabul edilmiş sayılır.
Davacı taraf aracı davalıdan satın aldıktan sonra araçta meydana gelen arıza nedeni ile davalıya müracaat etmiştir. Davacının satın aldığın aracın ayıplı olup olmadığı ayıplı ile ayıbın gizli yada açık ayıp olup olmadığı teknik inceleme gerektirdiğinden dosyaya getirilen servis kayıtları ile birlikte araç üzerinde inceleme yapılarak otomotiv öğretim üyesi bilirkişi tarafından rapor düzenlenmiş, düzenlenen raporda aracın şikayetinin aracın motor arıza lambalarının yanmasına yönelik olduğu, aracın 18.07.2018, 30.07.2018, 29.08.2018, 28.09.2018 ve 21.01.2019 tarihlerinde yetkili servise götürüldüğü, aracın arıza ile ilgili olarak en son 21.01.2019 tarihinde ve araç km sinin 9.873 km de iken servise götürüldüğü, akabinde periyodik bakım için 05.04.2019 tarihinde servise götürüldüğü, bakım için götürüldüğü sırada her hangi bir arıza ve şikayetini bulunmadığı, keşif tarihi olan 18.01.2022 tarihinde aracın 66.341 km de olduğu ve araçta teknik anlamda herhangi bir arıza, problem veya aksaklığın bulunmadığı, aracın 3 yıl boyunca yaklaşık 56.468 km kullanıldığı ve bu kullanım sırasında herhangi bir aksaklık yada arızanın bulunmadığı ve bir arıza olduğunun bildirilmediği tespit edilmiştir. Bilirkişi raporunda ayrıca araçta 6.000,00 TL değer kaybı meydana geldiği tespit yapılması nedeni ile satılanın ayıplı olup olmadığı ve ayıptan kaynaklı aracın değerinde bir eksilme olup olmadığının tespiti için İTÜ Makine Mühendisliği Fakültesinde görevli öğretim üyelerinden oluşan bilirkişi heyetinden rapor aldırılmış, bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen bilirkişi raporunda, araçta üretimden kaynaklı olarak bir takım arızaların bulunduğu ancak söz konusu arızaların tamamen tamir edilmiş olduğu, aracın en son arıza nedeni ile servise giriş tarihi 21.01.2019 ile 18.01.2022 tarihleri arasında 3 yıl geçmiş olduğu, 3 yıl boyunca aracın kullanıldığı ve aracın 56.468 km yol yaptığı, bu süre zarfında araçta herhangi bir arıza görülmediği ve araçta keşif tarihi itibari ile teknik bir arızanın bulunmadığı, dava konusu aracın tamamen tamir edilmiş olduğu ve 3 yıl boyunca aracın sorunsuz olarak kullanıldığı, araçtan beklenen faydayı azaltan bir ayıbın mevcut olmadığı, bilirkişi raporunda belirtilen değer kaybının aracın ön çamurluğunun değiştirilmesi, ön tamponunun boyanması, sol arka köşe tampon hasarları nedeni ile meydana gelmiş olduğu, dava konusu motor arızası ile ilişkisinin bulunmadığı tespit edilmiştir.
Bilirkişi heyetince düzenlenen rapor ve mahallinde yapılan keşif sonucu düzenlenen rapordan da anlaşılacağı üzere her ne kadar davacı tarafça aracın ayıplı olması nedeni ile misli ile değiştirilmesi talep edilmiş ise de davacı tarafça satılanın satıcı yetkili servise müracaat etmek suretiyle satılandaki ayıpların giderilmiş olduğu, dava tarihi itibari ile araçta satış nedeni ile mevcut bir ayıbın bulunmadığı, ayrıca satılanda bulunan ve giderilen ayıbın araçtan beklenen faydayı azaltan bir ayıp niteliğinin bulunmadığı, bu nedenlerle satılanın misli ile değiştirilmesi koşulları bulunmadığı kanaatine varılmış, satılanın satış tarihi itibari ile garanti kapsamında olduğu değerlendirilerek davalı … Otomotiv A.Ş’nin husumet itirazı yerinde görülmemiş ve davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-DAVANIN REDDİNE,
2-Karar tarihi itibariyle alınması gereken 80,70-TL harcın peşin alınan 1.963,92-TL harçtan mahsubu ile fazla kalan 1.909,52-TL harcın kararın kesinleşmesi halinde davacıya iadesine,
3-Yapılan harç ve masrafların davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalılar kendilerini vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihindeki AAÜT gereğince belirlenen davanın red edilen bölümü üzerinden hesaplanan 18.250,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
5-7155 sayılı yasanın 19/12/2018 tarihinde yürürlüğe giren 23.maddesiyle eklenen 6325 sayılı yasanın 18/A maddesi gereğince taraflar arasında yapılan arabuluculuk faaliyeti sonunda, ileride haksız çıkacak taraftan alınmak üzere Hazine tarafından karşılanan 1.360,00-TL arabulucu ücretinin davacıdan alınarak, Hazineye gelir kaydına,
6-Kararın kesinleşmesi halinde, ayrıca karar yazmaya gerek görülmeden kalan gider avansının derhal taraflara iadesine,
Dair; davacı vekilinin ve davalılar vekilinin yüzlerine karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize yahut başka bir yer mahkemesine dilekçe ile başvurmak ve istinaf harcı ile gerekli giderlerin tamamını ödemek suretiyle İzmir Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.27/10/2022
Katip …
e-imzalıdır.

Hakim …
e-imzalıdır.