Emsal Mahkeme Kararı İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/29 E. 2022/40 K. 18.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/29 Esas
KARAR NO : 2022/40

DAVA : Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (İtrazın İptali)
DAVA TARİHİ : 09/01/2020
KARAR TARİHİ : 18/01/2022

Mahkememizde görülmekte olan Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (İtrazın İptali) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Dava dilekçesinde özetle; Müvekkili banka ile davalı … arasında 22.04.2014 tarihli 250.000,00 TL miktarlı Genel Kredisi Sözleşmesi ve 16.05.2016 tarihli 200.000 TL miktarlı Genel Kredisi Sözleşmesi imzalanmış olup, işbu sözleşmeye istinaden davalı tarafa …numaralı taksitli ticari kredi ve … numaralı Ticari … kullandırıldığını, İşbu krediye ait geri ödeme planı davalı tarafa verildiğini, Borçlulardan … ise … tarafından kullanılan 16.05.2016 tarih 200.000.00-TL miktarlı Genel Kredi Sözleşmesinin tamamına müteselsil kefil sıfatıyla kendi el yazısı ve islak imzası ile imzalamış ve müteselsil kefil olduğunu, Geri ödeme planına davalı tarafça uyulmadığını, ödemelerin yapılmadığını, Bunun üzerine 120072018 tarihinde Gebze … Noterliği aracılığıyla … yevmiye numaralı İhtarname keşide edilerek hesap kat edildiğini, İhtarnameye rağmen borçlu tarafından müvekkil bankaya herhangi bir ödeme yapılmadığı ibi ihtarnameye ilişkin herhangi bir itirazda da bulunulmadığını, bu sebeple borcun ödenmemesi üzerine İzmir … İcra Müdürlüğü … E. Sayılı dosyasıyla icra takibi başlatıldığını, Ödeme emrini tebliğ alan davalının icra dosyasına verdiği dilekçede ödeme emrine, faize ve diğer alacak kalemlerine itiraz etmiş ve takibin durmasına sebebiyet verdiğini, Davalı borçluların itiraz evrakları ve ilgili icra müdürlüğünün durdurma kararları 02.01.2020 tarihinde taraflarına tebliğ edildiğini, Dava dilekçesi ekinde dosyaya sunulu sözleşmeler ile davalı ile müvekkil banka arasında hukuki ilişki kurmuş olup, gerek sözleşmeler gerekse müvekkili banka kayıtlarına göre davalının takipteki miktar kadar borçlu olduğu sabit olduğunu, mahkemenizde dava açmadan önce, 16.10.2019 tarihinde ticari uyuşmazlıklarda dava şartı olan arabuluculuk yoluna başvuru yapıldığını, 29.11.2019 tarihinde arabuluculuk görüşmesinin ilk oturumu yapılmış ve nihai olarak da anlaşma sağlanamadığını, Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanununun 26. Maddesi uyarınca kredi kartları için faiz oranlarını belirleme yetkisi yine Merkez Bankası olduğunu, Yargıtay da bu türden durumlarda işleyecek temerrüt faizine özel kanun olan 5464 sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunu hükümlerinin uygulanması gerektiği görüşünde olduğunu, Yargıtay … Hukuk Dairesi’nin 01.04.2015 Tarihli … Esas, … sayılı İlamın da “Dava; kredi kartı üyelik sözleşmesinden kaynaklanan ekstre borçlarına ilişkin icra takibine vaki itirazın iptaline ilişkindir. 5464 S.K’nun özel kanun niteliğinde bulunması nedeniyle somut olaydaki uyuşmazlığa uygulanması gerektiğinin düşünülmeksizin işleyecek temerrüt faiz oranına genel kanun niteliğinde bulunan TBK hükümlerine göre hükmedilmesinde isabet görülmediğini, bu nedenlerle davalının İzmir ….İcra Müdürlüğü … E. Sayılı dosyasına yapılan İtirazın iptali ile kullandırılan … numaralı Taksitli Ticari Kredisinden kaynaklanan 16.088.42 TL asıl alacak ve bu alacağa işlemiş 15,12 akdi faiz olan 577,10TL faizin 605 BSMV (gider vergisinin) 28.86 TL, Kullandırılan … numaralı Ticari …dan kaynaklanan 4.910.255 TL asıl alacak , bu alacağa işlemiş 424.24 akdi faiz olan 222.12 TL. faizin 65 BSMV (gider vergisinin) 11,11 TL. İhtarname masrafı olan 210.72 TL uygulanmak suretiyle toplam takip çıkışı 22.048, 58 TL’nin. Tahsili ile Müvekkil Bankanın davalı ile ilgili kayıtları karşısında, yapılan itirazın haksız ve kötü niyetli olduğu sabit olduğundan %20 İcra inkâr tazminatına ve yargılama giderleri ile avukatlık ücretinin davalı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesi özetle; Müvekkili aleyhine davacı … tarafından İzmir … İcra Müdürlüğü’nün …E. Sayılı dosyası ile takip başlatıldığını, müvekkili tarafından süresi içinde takibe itiraz edilerek işbu takip durdurulduğunu, Akabinde davacı, mahkememiz nezdinde itirazın iptali ikame etmiş ise de söz konusu dava ile talep edilen alacak kalemleri açıkça hukuka aykırı olduğunu, Dava görevli mahkemede açılmadığını, taraflar arasındaki mevcut uyuşmazlıkta görevli mahkeme tüketici mahkemesi olduğunu, Bir davanın ticari bir dava olarak nitelendirilebilmesi için davanın mutlak ticari dava veya nisbi ticari dava olması gerekmekte olduğunu, Mutlak ticari davalar ile bir ticari işletme ile ilgili olması şartıyla havale, vedia (saklama) ile fikir ve sanat eserleri üzerindeki haklardan doğan uyuşmazlıklar dışındaki bir uyuşmazlığın ticari dava sayılabilmesi için; her iki tarafın tacir olması ve uyuşmazlığın da her iki tarafın (tacirin) ticari işletmesi ile ilgili bulunması icap edeceğini, Böylece nisbi ticari davaları belirlemede kullanılan ölçütler “tarafların tacir sıfatı” ve “uyuşmazlığın her iki tarafın da ticari işletmesi ile ilgili olması” hususlarının olduğunu, Netice itibarıyla müvekkil tacir sıfatını haiz olmadığından ve söz konusu hukuki ilişki -genel kredi sözleşmesi- mutlak ticari dava hallerinden birisi olarak sayılmadığından asliye ticaret mahkemesi ikame edilen işbu dava bakımından görevli olmadığını, Bunun dışında bilindiği üzere muaccel bir borcun borçlusu ancak alacaklının ihtarıyla temerrüde düşmekte olduğunu, Ancak davacının iddialarının aksine müvekkilimin davacıya muaccel bir borcu olmadığı gibi temerrüde düşmesi de hukuken mümkün olmadığını, Bununla birlikte, hesabın kat edilmesi söz konusu olmayıp, anılı hesaplar kat edilmediğini, Mevzuat ve Yüksek yargı içtihatları uyarınca Hesabın kat edilmesi akabinde temerrüt söz konusu olup iş bu davaya konu olayda hesabın kat edilme durumu mevcut olmadığından borçlunun temerrüdü de söz konusu olmadığını, Bu doğrultuda da haksız olarak talep edilen işlemiş temerrüt faiz hukuka aykırı olduğunu, Alacaklı tarafından talep edilen söz konusu alacaklar ve bunlara işlemiş faiz oranlarının hukuka aykırı taleplerden ibaret olması ve ortada muaccel bir borcun bulunmaması nedenleriyle takibe itiraz edilmiş olduğundan müvekkilimin kötü niyetinden de bahsedilemeyeceği açıkça ortada olduğunu, bu nedenlerle öncelikle görevsiz mahkemede açılan davanın dava şartı yokluğundan reddine, mahkeme aksi kanaatte ise esastan reddine, takibinde haksız ve kötü niyetli olan alacaklı hakkında takip konusu alacağın %20’sinden az olmamak kaydıyla tazminata mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
İzmir … İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı takip dosyası getirtilerek dosyamız arasına alınmış, söz konusu dosyanın incelenmesinde; davacı alacaklı … Şirketi tarafından, davalı borçlu hakkında 20.998,67-TL’si asıl alacak, 799,22-TL işlemiş yıllık faiz, 39,97-TL temerrütfaizin 5 gider vergisi, 210,72-TL masraf gideri olmak üzere toplam 22.048,58-TL alacağın tahsili amacıyla ilamsız icra takibi başlatılmıştır.
Kendisine usulüne uygun olarak ödeme emri tebliğ edilen davalı borçlu yasal süre içinde verdiği 06/09/2018 tarihli dilekçesi ile; böyle bir borcunun olmadığını ileri sürerek, borca, faize ve tüm fer’ilerine itiraz etmiştir.
Bilirkişi tarafından hazırlanan 21/04/2021 havale tarihli raporun dosyaya sunulduğu ve taraflara usulüne uygun olarak tebliğ edildiği görülmüştür. Söz konusu raporun sonuç kısmında ” Davacı banka ile davalı asıl borçlu …(…) arasında 22.04.2014 düzenleme tarihli 250.000.-TL Limitli ve 16.05.2016 düzenleme tarihli 200.000.-TL 2 adet Genel Kredi Sözleşmesi imzalandığını, 16.05.2016 tarihli Genel Kredi Sözleşmesini … 10 yıl süreli ve 200.000.-TL Kefalet limitli olarak müteselsil! kefil sıfatıyla imzalandığını, 6098 sayılı TBK kefalet hükümleri doğrultusunda kefalet türü, kefalet limiti ve kefalet tarihi el yazısı ile yazıldığını, Davalı asıl borçlunun kredi kullanma talebi ve sözleşmelere istinaden taksitli ticari kredi ve KMH dan kredi kullandırılmış, kredi ödemelerinin aksaması ve ödenmemesi üzerine kredi hesapları kat edilerek ihtarnameler keşide edilmiş davalılar temerrüde düştüğünü, İhtara rağmen ödeme yapılmadığından davalılar aleyhine İzmir … İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyasından ilamsız takibe başlanmış, davalılar borca, faiz.faiz oranı ve ferilerine itiraz ederek takibi durdurduğunu, Açılan iş bu itirazın iptali davası çerçevesinde yapılan hesaplamalar sonucunda:05.09.2018 Takip Tarihi İtibariyle Taksitli Ticari Kredi 16.088.42-TL Asıl alacak, 577.10-TL İşlemiş akdi faiz, 28.86-TL Faizin% 5 gider vergisi 16.694.38-TL Toplam EKMH 4.900.00-TL Asıl Alacak, 221.36-TL İşlemiş akdi faiz 11.07-TL Faizin %5 gider vergisi, 5.132.43-TL Toplam, 21.826.81-TL Krediler toplamı, 210.72-TFL İhtar masrafı, 22.037.53-TL Toplam, Banka alacağından Davalı …’ün asıl borçlu sıfatıyla , davalı …’ın tahsilinde tekerrür olmamak kaydı İle müteselsil kefil sıfatıyla sorumlu oldukları | değerlendirilmiş Davacı bankanın takip tarihinden itibaren sözleşme hükümleri gereği 16.088.42-TL Taksitli ticari kredi asıl alacağına yıllık % 30.24 oranında, 4.900.00-TL KMH asıl alacağına 5464 sayılı yasanın 26. madde hükmü gereği TCMB tebliğleri ile belirlenen yıllık 94 30.24 oranında temerrüt faizi ve faizin % 5 gider vergisini uygulama ve talep yetkisinin bulunduğu, görüş ve kanaatine varılmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili için davalı asil borçlu ve kefil adına başlatılan takibe vaki itirazın iptali davasıdır.
Taraflar arasında; davalı …’ın kredi sözleşmesine geçerli bir kefaletinin olup olmadığı, davalı asıl borçlu … tarafından sözleşmeye konu edimlerin yerine getirilip getirilmediği, sonucuna göre davacının takip tarihi itibariyle davalılardan takip talebinde belirtilen krediden kaynaklanan alacağının bulunup bulunmadığı, bulunuyor ise miktarı, sonucuna göre davacının icra inkar tazminatında, davalı …’ün kötü niyet tazminatına hak kazanıp kazanmadığı noktalarında uyuşmazlık bulunduğu görülmüştür.
İzmir … İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı takip dosyası getirtilerek dosyamız arasına alınmış, söz konusu dosyanın incelenmesinde; davacı alacaklı … Şirketi tarafından, davalı borçlu hakkında 20.998,67-TL’si asıl alacak, 799,22-TL işlemiş yıllık faiz, 39,97-TL temerrütfaizin 5 gider vergisi, 210,72-TL masraf gideri olmak üzere toplam 22.048,58-TL alacağın tahsili amacıyla ilamsız icra takibi başlatılmıştır.
Kendisine usulüne uygun olarak ödeme emri tebliğ edilen davalı borçlu … yasal süre içinde verdiği 06/09/2018 tarihli dilekçesi ile, diğer davalı … vekili 06/09/2018 tarihli dilekçeleri ile davalıların böyle bir borcunun olmadığını ileri sürerek, borca, faize ve tüm fer’ilerine itiraz etmişlerdir.
Bilirkişi tarafından hazırlanan raporun denetime elverişli olduğu, 21/04/2021 havale tarihli rapor dosyaya sunulmuş ve taraflara usulüne uygun olarak tebliğ edilmiştir.
Tüm dosya kapsamı ve bilirkişi raporu birlikte değerlendirildiğinde; davacı bankanın kredi müşterisi olan davalı …’ün kullandığı kredi ile yaptığı harcama bedellerini ödemediği, davalı …’ın davacı banka ile davalı … arasında düzenlenen genel kredi sözleşmesine kefil olduğu, davalı …’a düzenlenen kefalet sözleşmesinde kefalet tutarı, kefalet tarihi, kefalet türü ve kefilin adının el yazısı ile yazıldığı ve imzalandığı, kefalet sözleşmesinin geçerli olduğu, kefalet tutarının 200.000-TL olduğu, sözleşme kapsamında ödenmeyen kredi borcunun kefalet limiti kapsamında olduğu, bankacı bilirkişi tarafından banka hesapları üzerinde de inceleme yapılmak suretiyle dava konusu kredi sözleşmesi nedeniyle kullanılan ve ödenmeyen kredi tutarı ve işlemiş faizinin hesaplandığı, bilirkişi raporuna göre icra takip tarihi itibariyle kullanılan taksitli ticari kredi nedeniyle 16.088,42-TL asıl alacak, 577,10-TL işlemiş faiz ve 28,86-TL faizin %5 gider vergisi miktarınca davaların davacıya borçlu olduğu, ayrıca kredili mevduat hesabından kullanılan ve ödenmeyen kredi nedeniyle 4.900,00-TL asıl alacak, 221,36-TL işlemiş akdi faiz ve 11,07-TL faizin %5 gider vergisinden davalıların sorumlu olduğu, ayrıca 210,72-TL ihtar masrafından da davalıların sorumlu olduğu, İtirazın iptali davasına konu İzmir …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasındaki ödeme emrinin incelenmesinde 20.998,67-TL asıl alacak, 799,22-TL işlemiş yıllık faiz, 39,97-TL faizin %5 gider vergisi 210,72-TL masraf olmak üzere toplam 22.048,58-TL alacak üzerinden icra takibi başlatıldığı, bilirkişi tarafından yapılan hesaplamaya göre davalıların kullanılan kredi nedeniyle 20.988,42-TL asıl alacak, 798,46-TL işlemiş faiz, 39,93-TL faizin %5 gider vergisi ve 210,72-Tl ihtar masrafı olmak üzere toplam 22.037,53-TL icra takip tarihi itibariyle borçlu oldukları bu nedenle bu miktar yönünden davalı borçluların icra takibi yaptıklarını itirazın iptali gerektiği, alacağın likit olması ve davalıların itirazında haksız olmaları nedeniyle hüküm altına alınan alacağın %20 si oranında icra inkar tazminatının davalılardan alınarak davacıya verilmesi gerektiği kanaatine varılmakla davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davanın KISMEN KABULÜNE; İzmir …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasına davalıların itirazının kısmen iptali ile, tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile, 20.988,42-TL asıl alacak, 798,46-TL işlemiş faiz, 39,93-TL işlemiş faizin %5 gider vergisi ve 210,72-TL masraf olmak üzere toplam 22.037,53-TL üzerinden takibin devamına, fazlaya ilişkin itirazın iptali isteminin reddine,
2-Takip tarihinden itibaren asıl alacağa, 5464 sayılı yasanın 26.maddesi uyarınca ve sözleşme gereğince yıllık 30.24 oranında temerrüt faizi ve işleyecek faize %5 oranında faizin gider vergisi uygulanmasına,
3- İİK’nın 67/2.maddesi gereğince hüküm altına alınan 22.037,53-TL alacağın %20 si oranında icra inkar tazminatının davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
4-Alınması gereken 1.505,38-TL nispi ilam harcından, peşin alınan 266,30- TL nispi harç ile icra dosyasından alınan 110,24-TL harç indirildikten sonra kalan 1.128,84-TL harcın davalılardan alınarak, Hazineye gelir kaydına,
5-Davacının yatırmış olduğu 54,40-TL başvurma harcı ile 266,30-TL nispi harç toplamı 320,70-TL’nin davalılardan alınarak, davacıya verilmesine,
6-Davacının yapmış olduğu 600,00-TLbilirkişi ücreti ile 310,20-TL tebligat-posta giderinden ibaret toplam 910,20-TL yargılama giderinin davanın kabul ve red oranına göre takdiren 909,74-TL’sinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine, kalan kısmının davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Dava açmadan evvel dava şartı kapsamında başvurunun yapıldığı sabit olduğundan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin Hazine tarafından ilgili arabulucuya ödenmesi halinde, bu ücretin 6831 sayılı Kanun kapsamında davalılardan tahsili hazineye irat kaydına, bu hususta Hazineye müzekkere yazılmasına,
8-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre takdir ve tayin edilen 5.100,00-TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak, davacıya verilmesine,
9-Karar tarihinde yürürlükte bulunan davanın reddedilen miktarı üzerinden hesaplanan AAÜT’ye göre takdir ve tayin edilen 11,05-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak, kendisini vekil ile temsil ettiren davalı …’ verilmesine,
10-Tarafların yatırdığı gider avansından kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde kendilerine iadesine,
Dair; davacı vekilinin ve davalı … vekilinin yüzlerine karşı, diğer davalı vekilinin yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize yahut başka bir yer mahkemesine dilekçe ile başvurmak ve istinaf harcı ile gerekli giderlerin tamamını ödemek suretiyle İzmir Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.18/01/2022

Katip …
e-imzalıdır.

Hakim …
e-imzalıdır.