Emsal Mahkeme Kararı İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/280 E. 2021/402 K. 27.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/280 Esas
KARAR NO : 2021/402

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 19/06/2020
KARAR TARİHİ : 27/04/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde özetle; müvekkili … … plaka sayılı aracın maliki olduğunu, davalı sigorta şirketi ise müvekkil aracın hasarlanmasına neden olan … plakalı aracın … poliçe numarası ile ZMM sigortacısı olduğunu, 28.11.2019 tarihinde müvekkiline ait aracın düz istikamette seyir halinde iken kırmızı ışığın yanması sonucu durduğunu ancak arkadan gelen davalıya sigortalı olan … plakalı araç duramayarak müvekkil aracın arkasından vurmak suretiyle maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, kaza sonrasında taraflar arasında anlaşmalı kaza tutanağı tutulduğunu asli ve tam kusurun davalıya sigortalı olan … plakalı araçta olduğu tespit edildiğini, kaza sonrası hasarın davalı sigorta şirketine ihbar edildiğini ve sigorta şirketi nezdinde aracın hasarı için … numaralı hasar dosyası açıldığını, hasarın KDV hariç 3.523,00 TL olduğunun tespit edildiğini, hasar ihbarı ve kısmi hasar ödemesi sonrasında 25.02.2020 tarihinde sigorta şirketinin resmi internet sitesinde gösterilen mail adresine KTK 97 kapsamında bakiye hasar bedeli ve eksper ücreti konusunda başvuruda bulunulduğu ancak sigorta şirketinin bu başvuruya herhangi bir cevap vermediği gibi herhangi bir ödeme de yapmadığını belirterek fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak üzere şimdilik bakiye hasar bedeli için 100,00 TL nin temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile hüküm altına alınmasını, ekspertiz ücreti olan 320 TL nin iş bu dava için yargılama gideri olarak değerlendirilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesinin talep edildiği görülmüştür.
Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle; davalı tarafın adresinin İstanbul olması sebebi ile yetkisizlik itirazı ileri sürüldüğü, davacı taleplerinin belirsiz alacak davası olarak yönetilebilmesinin hukuken mümkün olmadığını, davacının talebi belirlenebilir olması sebebiyle belirsiz dava açılmasında hukuken menfaati bulunmadığından usulden reddini, davacı tarafından, uyuşmalığa konu 28.11.2019 tarihli olay nedeniyle zarara uğradığı iddiası ile müvekkil sigorta şirketine tazminat talebi ile başvurulmuş ve başvuru üzerine sigorta şirketi nezdinde … numaralı hasar dosyası açıldığını, davalı şirketçe dosya hakkında değerlendirmeler yapıldığı ve davacı tarafa 1.690,80 TL tazminat ödemesi yapıldığını, davalı sigorta şirketi tarafından … numaralı poliçe kapsamında üzerine düşen bütün sorumluluk yerine getirildiği, davacının fazlaya ilişkin taleplerini konu eden huzurdaki haksız davanın reddini, davacı taraf her ne kadar ekspertiz rapor ücreti olarak 320,00 TL talep etmiş ise de bu talebine ilişkin olarak herhangi bir fatura veya ödeme dekontu dosyaya sunmadığını, bunun da davacının ekspertiz ücreti taleplerinin haksız olduğunu göstermekte olup talebin reddini, yargılama gideri ve ücreti vekâletin davacıya tahmiline karar verilmesinin talep edildiği görülmüştür.
Dilekçelerin teatisi aşaması usulüne uygun tamamlanmakla taraf teşkili sağlanmış ve tahkikat aşamasına geçilmiştir.
DELİLLER:
İzmir Trafik Tescil Şube Müdürlüğü’nün yazı cevabı, davalı Sigorta Şirketinin yazı cevabı, Sigorta Bilgi ve Gözetim Merkezi’nin yazı cevabı ve bilirkişi raporu dosyamız arasındadır.
Mahkememizce 13/10/2020 tarihli duruşmada verilen ara karar gereği dosyanın kusur ve otomotiv bilirkişisi …’e tevdi ile uyuşmazlık tespiti göz önüne alınarak davacıdan davalıdan bakiye hasar bedeliden kaynaklı alacağı olup olmadığı, araç sürücülerinin kusur durumları, alacağın olduğu kanaatine varılır ise ödeme göz önüne alınarak bedelin tespitine yönelik hazırlanacak raporun Mahkememiz dosyasına sunulmasının istenilmesi üzerine adı geçen bilirkişi tarafından hazırlanan 11/12/2020 havale tarihli raporun dosyaya sunulduğu ve taraflara usulüne uygun olarak tebliğ edildiği görülmüştür. Söz konusu raporun sonuç kısmında aynen “28/11/2019 tarihli kazanın oluşumunda davalı tarafa ait … plaka sayılı araç sürücüsünün kusurlu olduğu, davacı tarafa ait … plaka sayılı araç sürücüsünün kusursuz olduğu, dava konusu … plaka sayılı araçta kaza nedeniyle yedek parça ve işçilik olmak üzere toplam 4.157,14 TL (KDV Dahil) hasar meydana geldiği, dosya kapsamına göre davalı sigorta şirketinin davacı tarafa hasar tazminat bedeli olarak 15/01/2020 tarihinde 1.690,80 TL ödeme yaptığı, buna göre davalı sigorta şirketinin bakiye hasar tazminat yükümlülüğünün 2.466,34 TL olabileceği, bahse konu … plaka sayılı aracın hasar ekspertiz ücretinin 257,18 TL (KDV Dahil) olduğu tespit edilmiştir.” şeklinde kanaat belirtildiği görülmüştür. Söz konusu rapora karşı davacı vekilince beyan dilekçesinin sunulduğu, davalı vekilince itiraz dilekçesinin sunulduğu görülmüştür.
Davacı vekili tarafından sunulan 17/12/2020 tarihli talep arttırım dilekçesinde özetle; 11.12.2020 tarihli bilirkişi raporu ile dava konusu ettikleri bakiye hasar bedeli alacağı belirli hale geldiğinden 17.12.2020 tarihli celsede ara karar ile dava konusu edilen tutarın Mahkemeye bildirilmesi ve gerekli harç ikmalinin tamamlanmasının istendiği, bu itibarla dava dilekçesindeki taleplerini HMK m. 107/2 uyarınca bilirkişi raporu doğrultusunda arttırdıkları, bakiye hasar bedeli yönünden 100,00 TL olan talebi 2.366,34 TL daha arttırarak 2.466,34 TL ye yükselttikleri, talep arttırımı yoluyla arttırdıkları bakiye hasar bedeli alacağının tamamının temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile hüküm altına alınmasına, ekspertiz ücreti olan 257,18 TL nin iş bu davada yargılama gideri olarak hüküm altına alınmasına karar verilmesinin talep edildiği görülmüştür. Söz konusu dilekçenin davalı tarafa usulüne uygun olarak tebliğ edildiği ve davalı vekilince dilekçeye karşı beyan ya da itiraz dilekçesinin sunulmadığı görülmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda; tarafların iddia ve savunmaları, deliller ve tüm dosya kapsamına göre;
Taraflar arası uyuşmazlık konusu hususun; 28/11/2019 tarihinde davacı sevk ve idaresindeki … plakalı araç ile davalı şirketce ZMMS ile sigortalı ve dava dışı … sevk ve idaresindeki … plakalı araçların karışmış olduğu trafik kazası nedeniyle davalı tarafından davacıya 1.690,80 TL hasar ödemesinin yapıldığı konusunda taraflar arasında bir uyuşmazlık olmamakla birlikte söz konusu kazadan kaynaklı araç sürücülerinin kusur durumunun tespiti bu kazadan kaynaklı olarak ödenen tutar haricinde davacı asil aracında bakiye hasar bedeli bulunup bulunmadığı, bakiye hasarın KDV’si ile birlikte talep edilip edilmeyeceği, edildiğine kanaat getirilmesi halinde davalının poliçe limiti dahilinde sorumlu olup olmadığının belirlenmesine esas hasardan kaynaklı bakiye zararın giderilmesine ilişkin açılan maddi tazminat davası olduğu anlaşılmıştır.
Dosya kapsamında yapılan inceleme neticesinde 28/11/2019 tarihinde İzmir ili, Menderes İlçesi sınırları içerisinde dava dışı … tarafından sevk ve idare edilen … plaka sayılı aracın, çevre yolu Menderes istikametinden Gaziemir ilçesi istikametine seyri esnasında trafik ışıklarına gelindiği sırada aynı yönde seyir etmekte olan ve kırmızı ışığın yanması sebebiyle ışıkta durur vaziyette bekleyen davacı tarafından sevk ve idare edilen … plaka sayılı araca çarpması neticesi meydana gelen trafik kazasında …’ in dikkatini gereği gibi yola ve seyir yönüne verip aracının hızını yük ve teknik özelliğine, görüş, yol, hava ve trafik durumunun gerektirdiği şartlara uydurmadığı, görüş mesafesinin açık olduğu iki şeritli yolda önünde seyir halinde olan davacı aracına arkadan çarpması eyleminin 2918 sayılı KTK’nın 84. maddesini ihlal etmesi nedeniyle tam kusurlu olduğu, davacı tarafın ise trafik kurallarına aykırı bir şekilde hareket etmemesine rağmen kırmızı ışıkta durur vaziyette iken aracına diğer aracın arkadan çarpması eylemine yönelik herhangi bir kusurunun bulunmadığı kanaatine varılmıştır. Bu kapsamda her ne kadar dosyaya sunulu bilirkişi raporuna davalı tarafından itiraz edilmiş ise de dosya kapsamında yapılan inceleme neticesinde araç sürücülerinin kusur durumlarının takdirine yönelik kanaatin Mahkememizce de benimsendiği, davacı aracında oluşan hasar tutarının belirlenmesine esas yapılan değerlendirmenin yerinde ve isabetli olduğu ve raporun konunun uzmanı bir bilirkişi tarafından hazırlandığı anlaşılmakla hüküm kurmaya elverişli olduğundan rapora yapılan itirazların yerinde olmadığı kanaatine varılmıştır.
Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde; 28/11/2019 tarihinde davacı tarafından sevk ve idare edilen … plaka sayılı araç ile dava dışı … tarafından sevk ve idare edilen … plaka sayılı aracın yukarıda belirtildiği gibi karışmış oldukları trafik kazasından kaynaklı olarak davacı aracı olan … plakalı aracın bilirkişi raporu ile sabit olduğu üzere toplamda KDV dahil 4.157,14 TL hasarının oluştuğu, davalı tarafa yapılan başvuru üzerine davalı tarafından istem konusu edilen tazminat bedeline yönelik olarak 15/01/2020 tarihinde 1.690,80 TL tutarında ödeme yapıldığı, hükme esas alınan rapora göre davacı açısından halen daha karşılanmamış 2.466,34 TL’lik zararın bulunduğu, davalı yan açısından temerrütün de dolayısı ile ödeme tarihi itibariyle oluştuğu bu kapsamda davacı açısından gerek bakiye hasar bedelinden kaynaklı tutarın talep edilmesinde gerekse de iş bu davanın açılmasına dayanak teşkil ettiği belirtilen ekspertiz raporuna yönelik ücretin talep edilmesinde hukuki yararının bulunduğu, ıslaha konu edilen tutarın bakiye hasar olarak tespit edilen tutar ile uyumlu olduğu anlaşılmakla açılı davanın kabulü ile 28/11/2019 tarihinde meydana gelen trafik kazasından kaynaklı davacı tarafa yapılan ödeme düşüldükten sonra bakiye hasar bedeli olan 2.466,34 TL’nin davalının temerrütü olarak tespit edilen 15/01/2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmiş ve ancak her ne kadar ekspertiz ücretine yönelik olarak 320,00 TL talep edilmiş ise de hükme esas alınan bilirkişi raporunda da belirtildiği üzere davalıdan talep edilebilecek ekspertiz ücretine yönelik bedelin 257,18 TL olduğu kanaatine varılmış ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1- Davanın KABULÜ ile; 28/11/2019 tarihinde meydana gelen trafik kazasından kaynaklı davacı tarafa yapılan ödeme düşüldükten sonra bakiye hasar bedeli olan 2.466,34 TL’nin davalının temerrütü olarak tespit edilen 15/01/2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte DAVALIDAN ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE,
2- Karar tarihi itibariyle alınması gerekli 168,48 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 95,40 TL (54,40 TL peşin harç ile 41,00 TL ıslah harcından oluşan) harcın mahsubu ile hazineye irad kaydına, bakiye 73,08 TL karar ve ilam harcının DAVALIDAN TAHSİLİ HAZİNEYE İRAD KAYDINA, söz konusu tutar ile ilgili 492 sayılı harçlar kanunu 28. Madde uyarınca kararın tebliğinden itibaren 1 ay içerisinde tahsil harç müzekkeresi düzenlenmesine,
3- Davacı tarafından yatırılan 149,80 TL (54,40 TL peşin harç ile 54,40 TL başvuru ve 41,00 TL ıslah harcından oluşan) ile gider avansından kullanılan 694,00 TL (tebligat ücreti, posta masrafı ve bilirkişi ücretinden oluşan) yargılama gideri ve ayrıca 257,18 TL ekspertiz giderinden oluşan toplam 1.100,98 TL yargılama giderinin DAVALIDAN ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE,
4- Davacı tarafından yatırılan gider avansından arta kalan 156,00 TL’nin 6100 sayılı HMK’nın gider avans tarifesinin 5. maddesi gereğince DAVACI TARAFA İADESİNE,
5- Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihindeki A.A.Ü.T. gereğince hesaplanan 2.466,34 TL vekalet ücretinin DAVALIDAN ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE,
6- Dava şartı arabuluculuk ücreti olan ve 6325 sy Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A maddesi uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00 TL’nin arabulucu …’e ödenmesi halinde DAVALIDAN TAHSİLİ İLE HAZİNE’YE GELİR KAYDINA, bu hususta kararın kesinleşmesinden sonra ilgili yere müzekkere yazılmasına,
7- Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda miktar itibari ile kesin olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 27/04/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır