Emsal Mahkeme Kararı İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/164 E. 2022/540 K. 28.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/164
KARAR NO : 2022/540

DAVA : İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 02/03/2020
KARAR TARİHİ : 28/06/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından Mahkememize sunulan dava dilekçesinin incelenmesinde; davacı Şirket … Nakliyat ve Ticaret A.Ş. ile dava dışı … Enerji Türbini Kule Üretim Sanayi ve Ticaret A.Ş. arasında proje taşıma sözleşmesi akdedilmiş ve bir kısım taşımalar da, alt yüklenici … Nakliyat ve Ticaret A.Ş.’ ne verildiğini, alt taşıyıcı davalıya ait … plakalı araç ile, daha fabrikadan çıkmadan yerde duran bir başka rüzgar türbinine çarparak, üzerinde yüklü bulunan rüzgar türbinine zarar verdiğini, hasar nedeniyle davacı şirketin 4.887,56 EUR tutarındaki zararının müşterisine ödemek zorunda kaldığını, davalının 27.06.2019 tarihinde davacı şirkete ihtarname göndererek, kendisine gönderilen 1/6/2019 tarih ve … nolu faturayı kabul etmediklerini bildirdiklerini, İcra takibinden önce, taraflar arasındaki müzakere esnasında Borçlu tarafından onarım işinin ayrıntılı dökümü talep edilmiş, bu talep üzerine faturanın açılımının Davalı tarafa gönderildiğini, ancak sunulan belgeye rağmen, Borçlunun borcu ödemediğini, Davalı tarafın hasarı kabul ederek, sigortacısına yönlendirdiği ancak sigorta şirketinin zararı ödemekten imtina ettiği ve davalı alt taşıyıcı hakkında İzmir … İcra Müdürlüğünün …/…E. Sayılı dosyasından takibe geçildiğini, davacı şirketçe borca itiraz edildiği, belirtilerek fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak üzere, borçlunun icra takibine yaptığı itirazının iptaline ve takip konusu alacağın % 20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesinin talep edildiği görülmüştür.
Davalı vekili tarafından Mahkememize sunulan cevap dilekçesinin incelenmesinde;davalı … Nakliyat ve Ticaret Anonim Şirketinden alacaklı olduğunu iddia eden davacı şirketin, hasar faturasına dayalı olarak İzmir … İcra Müdürlüğü’nün …/…-E sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, itirazımız üzerine de iş bu itirazın iptali davası açılmıştır. Davacı şirketin hukuki süreci başlatmadan önce davalı şirkete takip ve dava konusu edilen faturayı düzenlediği, ancak taraflarınca Bornova … Noterliği’nin … yevmiye ve 27.06.2019 tarihli ihtarnamesi ile düzenlenen faturanın iade edildiğini, Taşıma sırasında hasar gören rüzgar tribün kulesi için sigorta şirketine ihbarda bulunulduğunu, davacı tarafından talep edilen hasar bedelinin miktarının hesaplanmasının fiilen mümkün olmaması karşısında davanın ispatı mümkün olmadığını, Hasarlı mal sigorta eksperi beklenmeden onarımı yapıldığını ve yurt dışına sevkiyatı sağlandığını, dolayısı ile davacı tarafından yapılan bir tespit olmadığına göre kendi kusurundan kaynaklanan nedenlerle davalı şirketin sorumlu tutulamayacağını belirterek davanın reddi ile davacı aleyhine kötüniyet tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıdan alınmasına karar verilmesinin talep edildiği görülmüştür.
Dilekçelerin teatisi aşaması usulüne uygun tamamlanmakla taraf teşkili sağlanmış ve yine usulüne uygun olarak tahkikat aşamasına geçilmiştir.
DELİLLER:
İzmir … İcra Müdürlüğü’nün …/… Esas sayılı dosyası, taraf kayıtlarının tetkikine dair rapor ile sektör bilirkişisi tarafından hazırlanan raporlar ve davalı tanıklarının beyanları dosya arasındadır.
İzmir … İcra Müdürlüğü’nün …/… Esas sayılı dosyasının incelenmesine; davacı tarafından davalı aleyhine Ankara … İcra Müdürlüğünün …/… esas sayılı dosyası aracılığı ile 4.887,56 Euro’nun tahsili bakımından ilamsız takip başlatıldığı, yapılan borca ve yetkiye dair itiraz üzerine yetkisizlik ile dosya az yukarıda belirtilen icra icra dosyasına kaydedildiği ve buradan yeniden gönderilen ödeme emrine yapılan itiraz üzerine takibin durdurulduğu, takip dayanağının 01/06/2019 tarihli, 041540 nolu 4.887,56 Euro tutarındaki faturaya ilişkin olarak belirtildiği görülmüştür.
Davalı tanığı … 16/11/2021 tarihli duruşmada aynen “Ben taraflardan … şirketinde 2 ay öncesine kadar yaklaşık 4-5 sene çalıştım. Benim görevim nakliye sırasında tırın arkasındaki dorseyi yönlendirmeye yönelik strinkçidir. Bu dorseyi kumanda vasıtası ile ben idare ettiriyorum. Davaya konu türübün kazası sırasında ben de orada bulunuyordum. Taşıma kulesinde bulunan rüzgar türübünün yerdeki kulenin köşesine sürtünmek sureti ile 30-40 cm bir hasar oluştu. Bu hasardan sonra … şirket yetkilisi … abi ve fabrika saha sorumlusu geldi. Ürünü bu şekilde yani 30-40 cm’lik bir çizikle teslim edilemeyeceğini ve ürünün sahaya indirilerek boyanacağını söylediler. Ürün yaklaşık 2 saat içerisinde boyandı. Söz konusu ürün ertesi gün limana ulaştırılarak gönderildi. Yine limana ulaşma aşamasındaki taşımayı da biz yaptık. Söz konusu tüm taşıma aşamasında davalı şirket yönünden ben vardım. Davacı şirket yönünden ise … abi ve onun üzerinde çalışan bir kişi daha vardı. Ayrıca benim haricimde bir de davalı yan yönünden şoför de vardı.” şeklinde beyanda bulunduğu, kendisine yöneltilen soru üzerine aynen “ben bu konuda kendimi yetkili ve bilgili görüyorum. Ürünün boyanması ile çizik sorunu halloldu. Ürünün metal yapısı konusunda bilgim vardır. Ürün çeliktendir. Boyası konusunda teknik olarak bilgim olmamakla birlikte boyandığına daha önce de defalarca şahit oldum” ve “hasardan kaynaklı her hangi bir tutanak tutulmamıştır. Ayrıca hasarın tutarı türk lirası bazında 200-300 TL’dir ve yine ayrıca şirket yetkilileri arasında bu olaydan sonra bir görüşmem oldu. Saha sorumlusu ile … abi arasında ürünün sahaya indirilip boyanıp yeniden gönderilmesine yönelik bir konuşma oldu” şeklinde beyanda bulunduğu görülmüştür.
Davalı tanığı … 16/11/2021 tarihli duruşmada aynen “Ben … şirketinde hali hazırda tır şoförü olarak görev yapıyorum. Taraflar arasındaki uyuşmazlığı biliyorum. Ürünün taşınması aşamasında ben de oradaydım. Benim kullandığım tır ve tırın arkasındaki dorseyi idare ettiren …’ın nezareti ile taşıma yapılırken tırdaki ürün yerdeki kuleye sürttü. Söz konusu sürtme olayında kontrol …’taydı. Sürttükten sonra mağden yetkilisi … ve Saha sorumlusu … geldiler. Gerekli fotoğraflama işlemi yaptılar. Ürün esasen aynı gün limandan gönderilecekti. Fakat bu hasar fabrika sahasına indirilip düzeltilme amaçlı gönderimi ertesi güne kaldı. Üründe 40-50 cm’lik basit bir çizik vardı. Bu çizik aynı gün halloldu. Ancak limandaki sıraya yetişemediğimiz için ertesi gün ürünü limana ulaştırdık. şeklinde beyanda bulunduğu, kendisine yöneltilen soru üzerine aynen “olaydan kaynaklı her hangi bir tutanak tutulmamıştır. Zararın miktarı konusunda bir bilgim yoktur” ve “biz olaydan sonra derhal kendi çalıştığımız firmaya durumu bildirdik. Yıllardır bu işi yapıyoruz. En ufak sıkıntı da bildirimde bulunuyoruz. Bildirdikten sonra şirket yetkilisi ile … şirketi ve … şirketleri ile bağlantı kuruldu. Sonrasında bize problem yok denildi. Zaten önemli bir problem olsaydı yeniden ürün fabrika üretim sahasına girerdi.” şeklinde beyanda bulunduğu görülmüştür.
Mahkememizce 08/12/2020 tarihli duruşmada verilen ara karar gereği davacı kayıtlarının mali müşavir bilirkişi
… ile kara taşımacılığı konusunda uzman bilirkişi …’den oluşan heyet tarafından hazırlanan 18/02/2021 tarihli raporun Ankara … ATM’nin …/… Talimat sayılı dosyası üzerinden kazandırıldığı ve taraflara usulüne uygun tebliğ edildiği görülmüş, raporun incelenmesinde özetle; davacının muhasebe kayıtlarına göre dava dışı … Enerji … A.Ş’nin 17/05/2019 tarihli ve 312 No’Lu ve 4.887,56 Euro tutarındaki faturanın kayıtlara alındığı, bunu 10 nolu muhasebe fişi ile davalı … hesabına 31.925,54 TL olarak borç kaydedildiği ve 31.460,73 TL’nin … Bankası’ndan havale kaydının olduğu, 25/04/2019 tarihinde davalıya ait … plakalı araç ile fabrikadan çıkmadan yerde duran bir başka rüzgar tirbününe çarpması ile söz konusu araçta bulunan tirbünün zarar gördüğü, hasar anında tutulan tutanağın olmadığı, taşıtan dava dışı … … AŞ’ye karşı davacı ve davalının tazmin yükümlülüğü dikkate alındığında davacının taşıtan tarafından hesaplanan ve fatura arkasında yer alan masraf çizelgesinde detayları belirtilen miktarı tazmin ettiği ancak asıl sorumluluğun davalı şirkette olduğu, davalının aleyhine düzenlenen faturayı itiraz ederek iade etmiş olmasına rağmen hasar bedelinin davalı tarafından ödenmesi gerektiği ancak hasar bedelinin tespitinin yapılamadığı hususunda kanaatin belirtildiği görülmüştür. Rapora karşı davacı vekili tarafından beyan, davalı vekili tarafından beyan ve itirazlarda bulunulduğu görülmüştür.
Mahkememizce 16/11/2021 tarihli duruşmada verilen ara karar gereği dosyanın yeniden Ankara … ATM’nin …/… Talimat sayılı dosyası üzerinden önceki rapor sunan bilirkişilere tevdisi üzerine kazandırılan 25/12/2021 havale tarihli raporun dosyaya sunulduğu ve taraflara usulüne uygun olarak tebliğ edildiği görülmüş, raporun incelenmesinde özetle; yine davacı kayıtlarının yukarıda belirtildiği şekilde incelenmesi ile davacının davalıdan 4.887,56 Euro tutarında alacak kaydının bulunduğu, hasar anında tutulan bir tutanak, yeterli görsel bilgi ve belge olmadığından zarar tutarının belirlenmesinin uzmanlık alanı dışında olduğunun belirtildiği ve yine önceki rapordaki kanaatlerin aynen benimsendiğinin belirtildiği görülmüştür. Rapora karşı davacı vekilince beyan, davalı vekilince ise itiraz ve beyanda bulunulduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce 08/02/2022 tarihli duruşmada verilen ara karar gereği dosyanın bu sefer metarulji mühendisi bilirkişisi …’ye tevdine karar verilmiş, adı geçen bilirkişi tarafından hazırlanan 10/03/2022 havale tarihli raporun dosyaya sunulduğu ve taraflara usulüne uygun tebliğ edildiği görülmüştür. Raporun incelenmesinde; 1 adet kule fiyatının 235.242,00 Euro olduğu, arızalanmış bölgeye yönelik söz konusu faturanın toplam maliyete oranının %2,07 olduğu, sorumluluğun taşıyıcı firma olan davalıda olduğu, davalıya ait araçta taşınırken hasarın meydana geldiğinin açık olduğu, kaza sonrası dava dışı … … AŞ tarafından parça yüzeyine uygulanan yüzey temizleme ve boya yöntemlerinin metalurjik uygunluğunun bulunduğu, fatura maliyetinin malzeme ve işçilik maliyeti olarak tariflenebileceği, parça yüzeyinde oluşan hasarın büyük bir hasar olmadığı ancak maliyeti yüksek malzeme ve operasyonlara tabi tutulduğu, fatura bedelinin makul kabul edilebileceği hususunda kanaatin belirtildiği görülmüş, yine davacı yanca beyanda bulunulduğu, davalı tarafça rapora itirazlarda bulunulduğu görülmüştür.
Mahkememizce bu sefer 07/04/2022 tarihli duruşmada verilen ara karar gereği önceki rapor sunan metalurji mühendisi bilirkişi …, taşıma hukuku alanında uzman bilirkişi … ve ürününün araçla taşınmasına dair aracın sevk ve idaresi yönünden uzman olduğu anlaşılan bilirkişi …’dan oluşan heyete tevdi ile taraf itirazlarının karşılandığı ve ayrıca taşıma sırasındaki zarara konu eylemin TTK ‘nın 886 maddesi kapsamında değerlendirilip değerlendirilmeyeceği yönünde her iki ihtimal sonucu göre de değerlendirme yapılması ile adı geçen yasanın 880 – 882 maddelerinde belirtilen sorumluluk sınırlandırmalarından yararlanıp yararlanmayacağı yönünde iki ihtimalli olarak hazırlanacak raporun dosyaya sunulması istenilmiş, bilirkişi heyeti tarafından hazırlanan 29/04/2022 tarihli raporun dosyaya sunulduğu ve taraflara usulüne uygun tebliğ edildiği anlaşılmış, raporun incelenmesinde özetle; davalının taşımaya konu aracın sevk ve idaresi yönünden tam kusurlu olduğu, dava dışı … tarafından ürün hasarına yönelik davacı tarafa 4.887,56 Euro zarar tutarının faturalandırıldığı, davacı tarafından bedelin davalıya fatura edildiği, tespit edilen hasar onarım bedelinin İzmir piyasasında aynı üretimi yapan firma ile yapılan piyasa araştırmasına dayalı uygun olduğu ve fatura içeriği kalemlerin meydana gelen zarar ile uyumlu olduğu görüş ve kanaatine varılmakla … tarafından düzenlenen fatura içeriği bedele iştirak edildiğinin belirtildiği, 886. Madde kapsamında taşıyıcının sorumluluğunda sınırlama hakkının bulunmadığı, bu kapsamda TTK 880 – 882 maddelerinin uygulanmasının mümkün olmadığı ve faturaya yönelik masrafa itibar edilmesi gerektiği kanaatinin belirtildiği görülmüş, rapora karşı yine davacı yanca beyan, davalı yanca ise itirazlarda bulunulduğu görülmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda; tarafların iddia ve savunmaları, deliller ve tüm dosya kapsamına göre;
Yapılan inceleme neticesinde; Mahkememiz davacısı ile dava dışı ….. A.Ş. arasında proje taşıma sözleşmesinin akdedildiği ve bu kapsamda bir kısım taşımaların da Mahkememiz davalısı alt yüklenici tarafından yapılacağının kararlaştırıldığı, bu anlaşma nedeni ile davalıya ait … plakalı aracın üzerinde bulunan Rüzgar tribününün çarpma nedeni ile hasarlandığı bu kapsamda davacı tarafça sözleşme tarafı ( dava dışı ….. A.Ş.’ye) 4.887,56 Euro tutarında ödeme yapıldığı, bu kapsamda 041540 nolu 01/06/2019 tarihli faturayı davalı tarafa gönderildiği, davalı tarafça Bornova … Noterliği’nin belirtilen evrakı ile davacıya iade edildiği, davalının yaptığı bu işten kaynaklı dava dışı … Sigorta A.Ş. ile Nakliyat taşıyıcı sorumluluk sigortasının bulunduğu bu borçla alakalı davacı tarafça davalı aleyhine İzmir … İcra Müdürlüğü’nün …/… E. Sayılı dosyası ile takibe başlanıldığı, yapılan itiraz üzerine takibin durduğu konusunda bir uyuşmazlık olmadığı tespit edilmiştir.
Yukarıdaki yapılan tespit göz önüne alındığında taraflar arası uyuşmazlığın; söz konusu faturanın ayrıntısının davalı tarafa bildirilip bildirilmediği, davalının bu faturadan sorumlu olup olmadığı hasara uğrayan ürünün faturasının davalı taraf ya da dava dışı sigorta şirketine gönderilmesinin zararın karşılanması yönünden zorunlu olup olmadığı, hasara uğrayan malın davacı tarafça zararının giderilip giderilmediği, üründe hangi hasarların meydana geldiği söz konusu faturanın bu zararlar ile uyumlu olup olmadığı, faturaya yansıyan fatura bedelinin fahiş olup olmadığı, hasar tespitinin bu aşamadan sonra mümkün olup olmadığı, dava dışı sigorta şirketi tarafından davacı taraftan bilgi ve belge istenilip istenilmediğinin tespitine esas olmak üzere davalı tarafından icra dosyasına yapılan itirazın haklı olup olmadığının belirlenmesine esas açılan itirazın iptali davası olduğu anlaşılmıştır.
Her ne kadar yukarıda belirtildiği şekilde Mahkememizce önce davacı kayıtlarının incelenmesine dair mali müşavir bilirkişi ile taşıma hukuku bilirkişisinden oluşan heyetten 18/02/2021 tarihli kök ve yapılan itirazların değerlendirildiği şekilde 28/12/2021 havale tarihli raporlar alınmış ve bu raporlara davalı tarafça itirazlarda bulunulmuş ise de davacı kayıtlarının mali yönden incelenmesine dair raporda bir isabetsizlik bulunmadığı, mali yönden rapor içeriğinin Mahkememizce benimsendiği, taşıma hukuku bilirkişi tarafından ise zarar gördüğü belirtilen ürüne yönelik hasar tespitinin yapılamadığı belirtildiğinden esasen görüş ve kanaatin belirtilmediği, bu anlamda yapılan itirazların taşıma hukuku yönünden değerlendirilmesine gerek görülmemiştir.
Az yukarıda belirtilen taşıma hukuku bilirkişisi kök ve ek raporunda herhangi bir zarar hesaplaması ve değerlendirmesi yapılamadığı belirtildiğinden dosya yine yukarıda belirtildiği gibi metalurji mühendisi bilirkişiye tevdi edilmiş, bilirkişi tarafından 10/03/2022 tarihli rapor dosyaya sunulmuş ve ancak bu rapora da davalı tarafça itirazlarda bulunduğu göz önüne alınarak ve bu aşamada itirazların değerlendirilmesi gerektiği kanaatine varılarak dosya bu sefer yine yukarıda da belirtildiği gibi önceki rapor sunan metalurji mühendisi bilirkişi …, taşıma hukuku alanında uzman bilirkişi … ve ürününün araçla taşınmasına dair aracın sevk ve idaresi yönünden uzman olduğu anlaşılan bilirkişi …’dan oluşan heyete tevdine karar verildiğinden söz konusu 10/03/2022 tarihli raporda bu sebeple hükme esas alınmamış ve bu nedenle bu rapor üzerinden itirazların değerlendirilmesine gerek görülmemiştir.
Yukarıdaki dosyaya kazandırılan rapor ve rapor akıbetlerine yönelik kanaatler göz önüne alındığında her ne kadar dosyaya kazandırılan 29/04/2022 havale tarihli heyet raporuna itirazlarda bulunularak yeniden bu hususta rapor alınması talep edilmiş ise de yapılan itirazların bir kısmının aksi iddia edilmekle birlikte raporda karşılandığı kanaatine varıldığı, bir kısım itirazların resen değerlendirilmesi gereken itirazlardan olduğu ve raporun genel anlamda denetime elverişli olduğu ve yeterli teknik incelemeyi içerdiği hususları göz önüne alındığında dosyanın yeniden ek rapor alınmak üzere önceki rapor sunan bilirkişilere tevdi talebi ile yeniden bilirkişi incelemesi yaptırılması talebinin yerinde olmadığı, raporun içeriği itibariyle Mahkememizce benimsenmekle birlikte hüküm kurmaya elverişli olduğu kanaatine varılmıştır.
Mahkememizce talep üzerine davanın … Sigorta AŞ’ye usulüne uygun ihbar edilmesine rağmen adı geçen sigorta şirketi tarafından ihbara olumlu yahut olumsuz bir beyanda bulunulmadığından bu kapsamda yeniden başkaca bir incelemenin yapılması gerekli görülmemiştir.
Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacı ile dava dışı … … AŞ arasında akdedilen taşıma sözleşmesi kapsamındaki bir kısım taşımaların davalı tarafça yüklenilmesine dair davacı ile davalı arasında alt yüklenicilik sözleşmesinin yapıldığı, söz konusu anlaşmadan dolayı davalı tarafça kendisine ait … plaka sayılı aracın taşıma sırasında kullanıldığı, söz konusu araç üzerine yüklenilen rüzgar tirbününün fabrika sahasından çıkışı yapılmadan araç üzerinde seyri sırasında bir başka rüzgar tirbününe çarpması ile … plakalı araç üzerinde bulunan tirbünün hasarlandığı, söz konusu hasara yönelik herhangi bir tutanak tutulmamakla birlikte dava dışı … AŞ tarafından onarımının yapıldığı ve onarıma dair işleme yönelik düzenlenen faturanın davacı tarafa gönderildiği, davacı tarafça söz konusu faturanın davalıya 01/06/2019 tarihli ve … seri nolu fatura ile fatura edildiği, davalı tarafça ise Bornova … Noterliği’nin 27/06/2019 tarihli ve … yevmiye nolu ihtarnamesi ile faturanın iade edildiği, bunun üzerine davacı tarafça 11/09/2019 tarihinde “… – … plakalı araç bedeli” açıklaması ile 4.887,56 Euro’nun adı geçen şirkete … Bankası aracılığıyla havale edildiği ve ödenen tutarın rücusuna yönelik davalı aleyhine işbu davaya konu icra takibinin başlatıldığı, taşınan ürünün davalı tarafa hasarsız bir şekilde teslim edildiği, her ne kadar davalı tarafça hasarlanma sırasında tespitin yapılmadığı, sigortaya ise hasar anı itibariyle herhangi bir haber verilmediğinden bahisle hasara yönelik kendilerinin sorumlu tutulamayacağı belirtmekte iseler de kazanın davalıya ait ve davalının adam çalıştıran sıfatıyla sevk ve idaresindeki araç üzerinde meydana geldiği dosya kapsamında herhangi bir tereddüt bulunmadığından zarardan davalının TTK 875/1. Maddesi gereği sorumluluğunun bulunduğu anlaşılmıştır. Ayrıca yine davacı tarafça ödemenin yapıldığı konusunda da dosya kapsamında bir tereddüt bulunmadığından ve az önce belirtilen madde göz önüne alındığında davacının yaptığı ödemeyi TTK 871/1 kapsamında davalı tarafa rücuya konu edebileceği de kabul edilmiştir. Bu kapsamda dosyanın yapılan incelenmesinde; kazanın davalı tarafın sıfatı, işin niteliği ve olayın meydana geliş şekli göz önüne alındığında davalı davranışının TTK’nın 886/1 maddesi kapsamında olacağı ve davalı taşıyıcının sorumluluğunun belirlenmesinde sınırlama hakkının bulunmadığı kanaatine varılmış, rüzgar tirbünündeki hasarın davacının ödemesini yaptığı fatura içeriği ile uyumlu olduğu, buradan hareketle fatura tutarı olan 4.887,56 Euro zarara yönelik ise tirbünün gördüğü zarara yönelik olay tarihinin 24/04/2019 olduğu göz önüne alındığında TTK’nın 882. Maddesinin uygulama olanağının bulunmadığı ve fatura tutarı olan bedelin davalı tarafça tazmin edilmesi gerektiği kanaatine varılarak davalı yanın icra dosyasına yapılan itirazların yerinde görülmediği anlaşılarak açılı davanın kabulü ile İzmir … İcra Müdürlüğü’nün …/… E. Sayılı dosyasına davalı tarafından yapılan itirazın iptali ile takibin aynen devamına, asıl alacağa fiili ödeme tarihine kadar ve fiili ödeme tarihindeki döviz alış kuru üzerinden yıllık % 4,4 euro oranından az olmamak üzere ve değişen oranlarda bankalarca mevduata uygulanan azami oranda faiz uygulanmasına, her ne kadar davacı tarafça icra inkar tazminat talebinde bulunulmuş ise de asıl alacağa yönelik zarar tutarının gerçeği yansıtıp yansıtmadığı ve söz konusu tutardan davalının sorumlu olup olmayacağı hususuna yönelik konunun ve bu nedenle alacağın varlığının yargılamayı gerektirdiği anlaşılmakla davacı tarafın icra inkar tazminat talebinin reddine kararı vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Davaya dayanak icra takibinin 4.887,56 Euro olarak belirtildiği göz önüne alındığında dava tarihi her ne kadar 02/03/2020 tarihli olsa da dava tarihi itibariyle Euro – TL döviz kuru karşılıkları 1 gün evvelden saat 15:00 itibariyle belirlendiğinden ve ancak 1gün evveli de tatil olduğundan ondan önceki son mesai gününün 28/02/2020 olduğu tespit edilmekle bu tarih itibariyle Merkez Bankasınca saat: 15:00 itibariyle yayınlanan kur göz önüne alındığında efektif satış kuru karşılığı olan1 Euro = 6,8819 TL olduğu anlaşılarak dava tarihi itibariyle dava değerinin 4.887,56 Euro x 6,8819 = 33.635,69 TL olduğu tespit edilerek yargılama gideri ve vekalet ücretinin bu tutar üzerinden değerlendirilmesi gerektiği kanaatine de varılmıştır.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1- Davanın KABULÜ ile İzmir … İcra Müdürlüğü’nün …/… E. Sayılı dosyasına davalı tarafından yapılan itirazın iptali ile takibin aynen devamına, asıl alacağa fiili ödeme tarihine kadar ve fiili ödeme tarihindeki döviz alış kuru üzerinden yıllık % 4,4 euro oranından az olmamak üzere ve değişen oranlarda bankalarca mevduata uygulanan azami oranda faiz uygulanmasına,
– Alacağın varlığı yargılamayı gerektirdiğinden davacı tarafın icra inkar tazminat talebinin reddine,
2- Karar tarihi itibariyle alınması gerekli 2.297,66 TL karar ve ilam harcından evvelce alınan 575,09 TL (417,68 TL peşin harç ile 157,41 TL icra dosyasından alınan peşin harçtan oluşan) harcın mahsubu ile hazineye irad kaydına, bakiye 1.722,57 TL karar ve ilam harcının DAVALIDAN TAHSİLİ HAZİNEYE İRAD KAYDINA, söz konusu tutar ile ilgili 492 sayılı harçlar kanunu 28. Madde uyarınca kararın tebliğinden itibaren 1 ay içerisinde tahsil harç müzekkeresi düzenlenmesine,
3- Davacı tarafından yatırılan 629,49 TL (417,68 TL peşin harç, 54,40 TL başvuru harcı ile 157,41 TL icra dosya peşin harçtan oluşan) harç ile gider avansından kullanılan 4.600,00 TL (tebligat ücreti, posta masrafı ve bilirkişi ücretinden oluşan) yargılama giderinden oluşan toplam 5.229,49 TL’nin DAVALIDAN ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE,
4- Davacı tarafından yatırılan gider avansından arta kalan 240,00 TL’nin 6100 sayılı HMK’nın gider avans tarifesinin 5. maddesi gereğince DAVACI TARAFA İADESİNE,
5- Davalı tarafından yatırılan gider avansından kullanılan 144,00 TL’nin davalı üzerinde bırakılması ile arta kalan 256,00 TL’nin 6100 sayılı HMK’nın gider avans tarifesinin 5. maddesi gereğince DAVALI TARAFA İADESİNE,
6- Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihindeki A.A.Ü.T. gereğince hesaplanan 5.100,00 TL vekalet ücretinin DAVALIDAN ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE,
7- Dosya arasında bulunan İzmir … İcra Dairesi’nin …/… Esas sayılı icra dosyasının kararın kesinleşmesinden sonra adı geçen Müdürlüğe İADESİNE,
8- Dava açmadan evvel dava şartı kapsamında başvurunun yapıldığı sabit olduğundan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin Hazine tarafından ilgili arabulucu …’e ödenmesi halinde, bu ücretin 6831 sayılı Kanun kapsamında DAVALIDAN TAHSİLİ İLE HAZİNEYE İRAT KAYDINA, bu hususta Hazineye müzekkere yazılmasına,
9- Dair taraf vekillerinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İzmir Bölge Adliye mahkemeleri nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 28/06/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır